
Zümrüt Şehir Amerikalılar’ın Bağdat’taki Saltanatı
Zümrüt Şehir, Irak’taki Amerikan işgal kuvvetlerinin Bağdat’taki üssü. Yeşil Bölge olarak adlandırılan bu üs, dev palmiyelerle saklanan, muhteşem villalar ve ışıltılı yüzme havuzlarıyla adeta cehennemin içinde bir vaha... İntihar saldırısı endişesiyle garsonlarının bile başka ülkelerden getirtildiği, çoğu Iraklının ise girmesinin kesinlikle yasak olduğu sahte cennetin diğer adı.Belki de korkunun!..Az ötede; çığlıklar, katliamlar, açlık ve ırza geçmeler sürerken, Zümrüt Şehir’de Amerika’nın tatlı hayatı devam ediyor. Sanki bu kan deryasına inat, vurdulu kırdılı filmlerin gösterildiği sinemada patlamış mısır yeniyor, kadınlar seksi pantolonlarıyla diskoda dans ediyor. Yeşil Bölge sakinleri, domuz etinden yiyeceklerle dolu açık büfede hangi yemeği seçeceğinin telaşındayken, duvarların dibinde...

Devlet Terörü ve Ajan Provokatörler
- MI5’in IRA İçindeki Ajan Provokatörü - ‘Çakal Carlos’ Şehir Efsaneleri - Abdullah Yusuf Azzam’ın Radikal Pan-İslâmizmi - "Acta Est Fabula"; Pentagon - CIA ve Radikal - Müslümanlar - Pentagon ve 11 Eylûl - CIA’dan Savaş Ağalarına 200 Bin Dolar Rüşvet - ABD Savaşı ve Boru Hattı Politikaları... - "ABD, Ladin’i Teslim Almadı" - Bir CIA Laboratuvarı Filipinler - Afrika’nın "Çatışma Elmasları" ve WDC - Gladio Kurucularından Cossiga’nın Ajan Provokatörler İtirafı - Maoculuktan Neo-Naziliğe Horst Mahler’in Gizemli Yolculuğu - Operasyon Gladio: Terörizmle Savaş İçin Ana Kalıp - Usame Bin Ladin ile Aliya İzetbegovic İlişkisi - Gizli Servislerin Romancıları ve Parapsikoloji Başka bir yerde okuyamayacağınız daha bir çok bilgi ve olayı bu kitapta okuyacaksınız...

Bir Avuç Hayat Tozu Bir Tutam Devlet Gölgesi
1970’lerden günümüze, ülkenin en çalkantılı zamanlarını, şimdi bu kitabı elinde tutan, yaşı elliyi geçmiş insanlarla birlikte yaşadık. Bu yıllar; çatışmalarla, kıyımlarla; büyük grevler, bir askeri darbe, birkaç muhtıra, terör; ekonomik yokluklar, enflasyon, banker iflasları, banka batıkları, siyasal krizler ve yolsuzluklarla dolu sancılı zamanları içine aldı. Uçlardan uçlara savrulduk; yetmiş sente muhtaç da olduk, renkli televizyonlarımız, boğaz köprülerimiz, otoyollarımız da oldu. Onlarca seçimde onlarca hükümeti kurup devirdik. Siz bu hengâmenin orta yerindeki memurların, şeflerin, müdürlerin, genel müdürlerin, müsteşarların, milletvekillerinin, bakanların, başbakanların, cumhurbaşkanlarının hepsine birden devlet diyordunuz, oysa insandılar; bilgileri kadar ihtirasları, üstünlükleri ka...

Kumpastan Dirilişe Başımıza Gelenler
Ergenekon Davası'nın ilk tutuklanan sanığı olan ve 7 yıla yakın bir süre tutuklu kalan Oktay Yıldırım, bu kitapta TSK'ya düzenlenen "kumpas"ı anlatıyor."Ordular silahlarla yapılacak saldırılara karşı eğitilirler, ancak hukukun bir orduya karşı ve kendi hükümeti tarafından silah olarak kullanıldığına daha önce hiç rastlanmadı. Yargı siyasallaştıkça, doğrudan TSK'ye saldırdı.Bazı yargı mensupları, sultanın cellâdı rolüne büründü. Ellerindeki baltalar ise, gizli tanık ifadeleri, isimsiz ihbar mektupları ya da kim tarafından hazırlandığı bilinmeyen CD'lerdi. Devletin en gizli askeri sırlarının saklandığı kozmik odalar yolgeçen hanına döndürüldü. Açıklanması sakıncalı belgeler, saçma sapan iddianamelerle yabancı gizli servislerin, hatta sıradan vatandaşın bile önüne serildi. İş öyle bir noktaya...

Unutulmuş Bir Suikastın Anatomisi
“Nefret sisinin içinden sıkılan kurşunlar önce Bahadır’ı sonra da Hrant’ı vurdu. İkisi de arkadaşımdı.”27 Ocak 1973 tarihinde ABD’nin Kaliforniya Eyaleti’nin Santa Barbara kentinde iki Türk diplomat tuzağa düşürülerek öldürüldü. Katil 77 yaşında Ermeni kökenli bir Amerikan vatandaşıydı. Olay büyük bir şaşkınlık yarattı. Bunun yıllarca sürecek kanlı bir terör dalgasının ilk eylemi olabileceği kimsenin aklına gelmedi. Katil kimdi? Tanımadığı iki Türk’ü niçin öldürmüştü? Arkasında kimler vardı? Bu soruların yanıtları 40 yıl süreyle saklı kaldı. Şimdi, soruşturmacı gazetecilerin “hoca”sı Haluk Şahin, gizliliği yeni kalkmış bin sayfalık FBI raporundan da yararlanarak tüm gerçekleri açıklıyor. Ortaya şaşkınlık uyandıracak bir tablo çıkıyor.“Haluk Şahin Amerika’yı ve Santa Barbara’yı çok iyi bilm...

Hayırsever Terörist Yasin El Kadı
El Kadieci mi? Yardımsever mi? Yolsuzluk Aktörü mü?Yasin El Kadı, birçok Suudi işadamı gibi SSCB’nin Afganistan’ı işgali sonrası kurulan El Kaide örgütüne maddi yardımda bulunmuştu. El Kaide ve Yasin El Kadı gibiler o zamanlar ABD’nin gözdeleriydi. Yasin El Kadı bizim hayatımıza 1990’lı yıllarda sessiz sedasız girdi. İstanbul’da şirketler kurdu. Kosova’ya silah sevkıyatında bulunduğu iddia edildi. İşleri iyi gidiyordu. Ta ki 11 Eylül saldırısına kadar.11 Eylül 2001 tarihinde El Kaide teröristleri New York’taki ikiz kulelere uçaklarla intihar saldırısı yaptığında tüm dünya gibi Yasin El Kadı’nın hayatı da tümden değişti. Bir zamanlar CIA’in de ortak olduğu silah sevkıyatında rol oynarken şimdi ABD’nin düşmanı olmuştu. ABD’nin girişimi ile Birleşmiş Milletler yüzlerce kişi ve kurum gibi El K...

Barış Sonrası Büyük Türkiye
Türk-Kürt kardeşliğinin güçlenmesi ve hükümetin başlattığı barış sürecinin sekteye uğramadan sonuçlanması, otuz yıldır evlat acısıyla dağlanan ana-baba yüreklerinin acılarına son verecektir. Kürtler; tarihin hiçbir döneminde Türklerden ayrılıp devlet kurma çabasına girmediler. Ufak tefek ayrılıkçı isyanlar olduysa da topyekûn bağımsızlık mücadelesi verilmemiştir. Asimilasyon ve inkar politikasının yanlışlığı ve birbirimizi yok saymanın neticesinde kan dökülmesine neden olduğunu gören hükümet ve hükümetin başı başbakan Recep Tayyip Erdoğan; barış ve kardeşlik süreci başlattı. Barışın gerçekleşmesi ve Türk-Kürt kardeşliğinin pekişmesi için milletçe hepimize iş düşmektedir. Birbirimizden korkmama ve birbirimize katlanma neticesinde oluşacak olan barış; güçlü bir Türk-Kürt kardeşliği yaratacak...

Ortadoğu Da Diktatörler
"Bu da ne?" demeyin. Kitabı okuyunca çok hoşunuza gidecek. "Dimu-Karasi." Eğlenceli ve müzikal. Söylene söylene anlamını bulacaksınız. "Bu kadarı da olmaz" demeyin. Şöyle bir etrafınıza bakın. Benim yazdığım türden konulara. Okuyunca bu coğrafyanın her şeyini öğreneceksiniz. Sizi bekleyen riskleri de... Kurtulmanın yollarını da... Sonrası çok kolay: Bilerek karar vermek! Ama öncesinde düşünmek. Birlikte yürümek için... Demokrasi ve özgürlük içinde. Türkiye ve herkesin onurlu geleceği için. Son şansımızı değerlendirip, hep birlikte kurtulmak için. Hep birlikte! Yoksa... Yok olmak. Hep birlikte. Yavaş yavaş. Ya da!!!

Faili Meçhul Cinayetler Tarihi
2003... Sedat Bucak’ın beraatını isteyen Savcı, "Abdullah Çatlı ile bir toplantıda tanışmış, etrafında çok sayıda devlet adamı olduğu için kendisinden şüphelenmemiş, Çatlı’yı devlet mensubu olarak bilmiştir" diyordu. İşte böyle bir dönemden geçti Türkiye; kim devlet görevlisi, kim kanun kaçağı, kim suçlu, kim masum, kim katil, kim mağdur bilinmez bir dönemdi bu. 2011... İstanbul Kazlıçeşme’de Nevroz kutlanıyor. Kutlamalarda halay çeken binlerce kişi arasında bir Susurluk sanığı da var. Nevroz kutlamalarına, kendi ifadesiyle "katil" olarak katılan Ayhan Çarkın, "PKK yaptı" denilen pek çok katliamın provokasyon amacıyla kendileri tarafından yapıldığını da itiraf etmişti. İşte, "özel savaş"ın ruh hallerinden biri...Şimdi, güya o karanlık yılları da içeren koca koca davalar ihdas edildi. Pek ç...

Yalıdakiler
Yalıda oturanlardan yola çıktı...Ülkenin en zengin sınıfını ve mekanlarını yazdı...Akrabalıklar, dostluklar, iş arkadaşlıkları...Hepsi zincirin birer halkasıydı...Yalıdakiler,Dünden bugüne en güçlü kimlerdir sorusu cevabını buluyor...Erguvaniler’in yazarı Tayfun Er bu kez Yalıdakiler’i yazdı..

Türkiye’de Örtülü Savaş
Dar-ı Harpçilik Cihat mı? Cinayet mi?Türkiye’de oldukça uzun zamandan beri “Takiyeci örtülü savaş, dar-ı harpçi şeriat cihadı“ yapılmaktadır.Bu örtülü savaşı yapanlar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kafir yani gavur devleti olarak görüyorlar.O devleti kabul eden Müslüman Türk Milletini’ de kafir sayıyorlar.Her biri yorum olan şeriat hükümlerine göre gavur saydıkları devlete ve millete karşı dar-ı harpçi bir savaş yürütüyorlar.Bunlar, düşman gördükleri devletin ve milletin mallarını hile ve yolsuzlukla çalmayı helal, hatta sevap sayıyorlar.Çünkü o malları “Savaş ganimeti“ olarak görüyorlar.Takiyeci örtülü savaşçılar aynı zamanda işbirlikçidirler.

Çin
Çin dünya ekonomisinin öylesine önemli bir oyuncusu ki, Çin’i anlamak, Çin hakkında bir fikir sahibi olmak artık vazgeçilmez olmaya başladı. Günümüzde dünyanın her ekonomisi ve her sektörü Çin’in etkisi altında. Oysaki en büyük ticaret ortağımız olmasına rağmen Çin’in bu büyük etkisini ülkemizde biz maalesef pek hissetmeden yaşıyoruz.Çin para birimi dünyada en çok kullanılan ilk sekiz para biriminden biri oldu, Çin kredi kartı sistemleri dünyanın bütün önemli merkezlerinde alışveriş yaparken kullanılıyor ancak maalesef ülkemizde hala bunun izine pek rastlayamıyoruz. Ortadoğu’dan Batı dünyasına bütün ülkeler Çin’e ihracat yapmanın ve Çin’den gelecek direkt yatırım fonlarının peşindeyken bizim hem ihracatımız bir türlü gelişmiyor hem de bir iki istisna yatırım dışında Çin sermayesini hala ül...

Oyun Devam Ediyor
Dünya herkesindir ve tektir!... Türkiye dünyada tek başına yaşayamaz!... Dinde terör olamaz. Her din iyi insan üzerine bina edilmiştir. Müslüman dünyasında birlik ve beraberlik yoktur. ABD’nin IŞİD ile mücadele için kullandığı YPD-YPG-PKK mikro milliyetçiliğin teşvikine açık örnek değil mi!... 11 Eylül saldırısı ABD’nin yarattığı canavar tarafından evinde vurulması değil midir!... Almanya’da Nazilerin II. Dünya Savaşı sırasında Yahudileri hunharca katletmeleri nasıl izah edilebilir!... Bu hangi dini kuralla açıklanabilir!... Buna da “Yahudifobi” mi denecektir!... Günümüzde İsrail’in Filistin’de yaptığı zulüm hangi kutsal kitaba sığmaktadır!... Kıbrıs sorununun çözümünde en önemli engellerden birinin Kilise olduğu bilinmiyor mu!... Başkan Trump’ın dünyayı kaosa sürükleyebilecek pek çok vaad...

İnfaz Çetesi
30 yıllık bir çalışmanın ürünü. Değerli gazeteci recep bulut'tan olaylara yepyeni bir boyut kazandıracak bir kitap. Türkiye bu kitabı konuşacak. İsimler, yerler, olaylar... İnfaz Çetesi'nin Kanlı Tarihi... ...Bu kitapta, 12 Eylül darbesinin hemen öncesinde sırf siyasi görüşleri nedeniyle cinayet örgütlerinin kurbanı olanların trajedilerine tanık olacaksanız. Bu cinayetler Adana, Kayseri ve Nevşehir'de bir dönem yaşanan karanlık olayları içeriyor. Gazeteci Recep Bulut bu olayları 30 yıl boyunca yurtiçinde ve yurtdışında araştırdı. Adana, Kayseri ve Nevşehir'de 1978'de başlayıp 12 Eylül 1980'e kadar devam eden süreçte onlarca insanın hunharca öldürüldüğü olaylar zincirini polis ve mahkeme tutanaklarında takip etti. Anlatılan suç ve suçlulara ilişkin tanıkların ifadelerini okuduğunuzda sizler...

Vicdanlı Kapitalizm Yoktur
Türkiye sınırsız finanslaşmanın, ölçüsüz yabancılaşmanın, kontrolsüz sermaye hareketlerinin serbestçe at koşturduğu açık ve denetimsiz bir ekonomik yapıya mahkum mudur?Piyasalar gizli bir el vasıtasıyla kendi kendine dengeye gelip, yolunu bulabilir mi? Karları özel sektöre zararları ise kamuya yıkmak serbest piyasa ekonomisiyle bağdaşır mı?Üretim yerine tüketim, tasarruf yerine borçlanma ve imalat yerine ithalat sürdürülebilir mi?Türkiye kırk katır mı, kırk satır mı ikilemi ile bizzat IMF ve yabancı kuruluşlar eliyle 2001 yılında göz göre göre önce devalüasyona sonra da tarihin en kötü ve ağır ekonomik bunalıma sürüklendi.Türkiye ve Türk milleti üzerinde bu ekonomi politikalarıyla eş zamanlı yürütülen asimetrik psikolojik harekât şiddetini arttırarak sürdürüyor.Cumhuriyetin kurucu değerler...

Türkiye’de İstihbarat Savaşları ve MİT
Birçok konuda olduğu gibi, istihbaratın neşet ettiği yer de Doğu’dur. Dünyada ilk organize istihbarat, yazılı kayıtlara göre M.Ö. 5000 yılında Mısır’da görülürken ilk organize istihbarat örgütünün, Çinliler tarafından Göktürklere karşı 570’li yıllarda kurulmuştur. Tarih kaynakları, diğer alanlarda olduğu gibi istihbarat sanatında da Türklerle Çinlilerin hâlâ göz kamaştıran çatışmalar yaşadıklarını gösterir.Orta Asya’nın büyüyen Türk devletlerine dar gelmesinden dolayı Batı’ya yapılan göçler, istihbarat teşkilatının daha güçlü kılınmasını zaruri hale getirmiştir. Selçuklu ve Osmanlı’da da istihbarat, devletin olmazsa olmazlarından olup, kurumsal kimliğini ve devamlılığını korumuştur.Oğuz, Göktürk, Karahanlı, Selçuklu ve Osmanlı’dan yapısal hiçbir değişikliğe uğramadan Cumhuriyete devredilen...

Yokuş Yukarı
Bu kitap, 1982-2013 arasında, 30 küsur yıllık gazetecilik yaşantımdan kesitler sunuyor. Sözünü ettiğim olayların bazısını belki duymuş, okumuş olabilirsiniz bir yerlerde. Benim burada yaptığım, bilindiği sanılan bu olayların perde arkasını, satır arasını yazmak, duyulmamış ayrıntıları nakletmek. Bazen şaşkınlığa düşecek, bazen kahkahalar atacaksınız. Ama 4 yıllık emeğimin ürünü olan bu kitabı okurken şöyle ya da böyle elinizden bırakmak istemeyeceksiniz. Kenan Evren, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Turgut Özal, Tansu Çiller, Erdal İnönü, Aziz Nesin, Türkan Saylan, Recep Tayyip Erdoğan ve Abdullah Öcalan’la yaşadığım, pek kimsenin bilmediği detayları; Kosova, Bosna Hersek, Kuzey Irak gibi savaş bölgelerinde, Gazi Mahallesi olaylarında, Amerika, Afrika, Uzakdoğu seyahatlerinde geçirdiğim sı...

Küresel İhanetin İçyüzü ve Arap Baharı
Emperyalistler, devrimleri ve devrimcileri düşman sayarlar. Bu nedenle emperyalistler her ülkede karşıdevrimcilerle işbirliği halinde isyanlar çıkartıp ülke düzenlerini kendi çıkarlarına uyumlu hale getirmeye çalışırlar. Cumhuriyet devrimlerine başkaldıranları emperyalistler destekliyorlardı. Günümüzde de ‘Turuncu Devrimler’ ve ‘Arap Baharı’nın arkasında ‘Küresel Çete’nin parmağı var... İslam coğrafyasına ve dinine yönelik tarihin yaşadığı en büyük ‘karşıdevrim operasyonu’, ABD’nin çıkarına uygun olabilir. Ancak bazı bahanelerin ardına sığınarak bu ‘küresel hıyanete’ ortak olup, Atatürk Cumhuriyeti’ne saldırmak İslam’la bağdaşmaz... Ama işbirlikçiler bir yana, hâlâ ABD’nin Irak işgaline katkı vermediğimizden yakınan NATO’cu eski genelkurmay başkanları var. Sonuç ortada: Demokrat Parti (DP)...