
Devşirme: Asker ve Mürit
Asker ve müridin aynı anda görüldüğü devşirme sisteminin modern dönem Türkiye’sine de önemli yansımaları söz konusu. Ancak ordu ve tarikatlar benzeştiği kadar ayrışırlar da. Ordular bu dünya ile, tarikatlar her iki dünya ile de ilgileniyor. Ordular, kuralcı ve kitabi hayatlar önerirken tarikatların cezbeli bir yaşantıları var. Orduda sorgulanan lider, tarikat ve cemaatte hatadan münezzeh. Bu eser, her türlü tarikat ve cemaat düzeninin, ordu ve devlete uygulanması durumunda çözülmenin kaçınılmaz olduğunu anlatıyor. Prof. Dr. Abdülhaluk Çay, E. Devlet Bakanı / Akademisyen Bu kitapta okuyucu, Türk toplumunun tarihi ve sosyolojik derinliklerinde bir gezintiye çıkarılıyor. Devşirme, devletin temel kurumlarından olan ordu yapılanması ile kendini ve aklını şeyhinin eline teslim eden tarikat ve ce...

Erbakan
Aslında Türkiye’de iki tane Meclis var. Birisi bu Meclis, biz avam meclisiyiz. Paryalar meclisi. Bir de bize hiç sorulmadan yürütülen işlerin meclisi var. O da lortlar kamarası, rantiyecilerin meclisi. Bu bütçenin dörtte üçü bu Meclis’e gelmiyor. Nedir bu? Borç ve faiz. Kim karışıyor buna? Bunu rantiyeciler kontrol ediyor. Bizim kontrolümüzden çıkarılıyor. Onların kendi meclisleri var. Hepiniz bunu biliyorsunuz. O meclislerde Hükümet bu ay şu kadar faizle şu kadar borç alsın diye onlar karar veriyor ve o kadar da borç alınıyor. Bu devlet böyle yönetiliyor. Bu gerçekleri birbirimizden gizlemeyelim. İşte biz gerçek demokrasi istiyoruz. Bunlara bu Meclis, bu Hükümet karar vermeli... Herhangi bir kimse, Malazgirt’te inanışının şahlanışını yaşamadan, Kosova’da, Niğbolu’da bir kılıç olup parlama...

Avrupa'dan Sonra
"Türk okuru Avrupa Birliği’ne Türkiye sınırına yakın bir yerden, Bulgaristan’dan bakan Krastev’i okuyunca Türkiye’deki geleneksel Avrupa Birliği lobiciliğinin sunduğu Avrupa Birliği’nden farklı bir Avrupa Birliği fotoğrafı çektiğini görecek. Bu değerli çalışmanın Türkçesini yayımlayan Destek Yayınları’nı tebrik ediyorum." – Prof. Dr. Ümit Özdağ Ünlü siyaset bilimci ve fikir insanı İvan Krastev, bu kışkırtıcı kitabında Avrupa Birliği’nin geleceğini ve belki de bir geleceğinin olmama ihtimalini derinlemesine ele alıyor. Kıtada aşırı sağ milliyetçi partilerin yükselişe geçmesiyle ve Birleşik Krallık’ın Brexit planlarıyla birlikte, Avrupa Birliği şimdiye kadar hiç yaşamadığı kadar büyük bir karmaşa ve şüphe içinde. Krastev, kitapta Avrupa’nın başlıca sorunlarına (özellikle de Ortadoğu, Kuzey A...

Hilal ve Demir Haç (crescent And Iron Cross)
Türkleri yok etmeyi planladılar ama İstiklal Savaşı’nda destan yazabileceklerini hesaba katmadılar. Bu kitap I. Dünya Savaşı’nın tüm hızıyla devam ettiği yıllarda İngiliz yazar Edward F. Benson tarafından kaleme alınmış ve Batı’da büyük yankılar uyandırmıştır. Yazar, sarf ettiği şu çarpıcı sözleriyle çok dikkat çekmiştir: "Bir Türk imparatorluğu olan Osmanlı Devleti hasta adam değildir ve hiçbir zaman da hasta olmamıştır. Çünkü Türkler hasta değildir, hastalığın tam da kendisidirler. Türklük kanserin kendisidir ve bu canavar tümör, üzerine çöktüğü canlı dokuları yüzyıllardır yiyip bitirmektedir." Elinizdeki kitap, buna rağmen, aşırı uçtan bir İngiliz milliyetçisinin kaleme aldığı bir eser değildir, çünkü özellikle kitabın son iki bölümünde anlatılanlar Sevr Antlaşması’nda uygulanmaya konmu...

Rothschild Para İmparatorluğu
Kara para üzerine kurulu ‘Rothschild İmparatorluğu’ zaman içinde İngiliz ve Fransız Merkez bankaları ile Amerika’daki Federal Rezerv bankalarının sahibi olmuştur. Serveti dünya servetinin yarısı olarak tahmin edilen bu ailenin 1940 yılındaki serveti ABD GSMH’nın iki katı olmuştur. Dünyada tek bir Yahudi imparatorluğu kurulması amacına çalışan aile, Waterloo Deniz Savaşı, Amerikan İç Savaşı, I. ve II. Dünya Savaşlarından büyük paralara kazanmış ve Rusya’da Bolşevik Devrimi’ni finanse etmiştir. Bu kitap tarihçesi, serveti ve sahip olduğu kurumlar net bilinmeyen ailenin başlangıcından henüz Amerika’nın I. Dünya Savaşı’na katılmadığı 1940 yılına kadar olan olayları anlatmaktadır. Bu kitapta küreselleşme, AB, Birleşmiş Milletler, serbest pazar ekonomisi, çok partili demokrasi ve savaşların kiml...

Türk Dış Politikasında Hasar Tespiti
Büyük güçler arasında denge siyaseti izlemek Türkiye gibi orta büyüklükte bir devletin geleneksel olarak izlediği dış politika anlayışının bir parçasıdır. İçinden geçmekte olduğumuz dönemde uluslararası ilişkiler ortamında dengelerin değiştiği, Soğuk Savaş sonrası ortaya çıkan tek kutuplu dünya düzeninin yerini çok kutuplu bir dünya düzenine bıraktığı görülmektedir. Aynı zamanda küreselleşme zemin kaybetmekte ve milliyetçilik yükselişe geçmektedir. Bu yeni sistemde artık sadece Amerika, Rusya, Çin, Japonya, Hindistan gibi bölgesel ve küresel güçlerin yanı sıra pek çok uluslararası kurum, çokuluslu şirketler, STK’lar, hatta terör örgütleri artık dış politikanın önemli aktörleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye, 2019 yılında, dış politikada, çözümlerin değil, sorunların bir parçası oldu...

Oyun Teorisi
Öyle bir oyun düşünün ki bütün oyuncular aynı ekipten. Yani siz, kendi ekibinizden birine karşı oynuyorsunuz. Muhteşem bir kriptolojik kurgu! Rakibiniz aslında sizinle aynı amaçlara hizmet eden biri oluyor. Siz ve rakibiniz (!) sizin için hangi strateji en büyük getiriyi sağlıyorsa onu tercih ediyorsunuz. Siz açıktan yapıyorsunuz, o ise gizliden gizliye yapıyor. Size karşı oynuyormuş gibi gözükerek size hizmet ediyor. Burada guguk kuşu, rakibinizin bizzat kendisi olmuş oluyor. Bir kripto. Çok çeşitli sahalarda bunun uygulamalarını görmek mümkündür. Örneğin kendi elemanınızı, rakip bir kuruluşun önemli bir yöneticisi yapmayı başarmanız gibi bir şey! Bugün bize karşı kurgulanan bütün oyunları tek tek çözümlemeye başladığımızda, aslında hepsinin anasının bir dünya hâkimiyeti oyunu veya kurgus...

Satılık Müttefik
1962 yılında ABD, Sovyetler Birliği ve Küba arasında bir füze krizi yaşandı. Üçüncü Dünya Savaşı kapıdaydı adeta. Üstelik bu büyük tehlikenin tam ortasında yer alan bir ülke daha vardı: Türkiye... Füze krizi aslında Türkiye ve Küba’da bulunan nükleer füzeler yüzünden patlak vermişti. Türkiye hakkında konuşan pek yoktu. Ne var ki kapalı kapılar ardında konu edilen gizli bir pazarlık söz konusuydu. 1962’den beri Küba kriziyle ilgili pek çok kitap yazıldı, sayısız panel ve tartışmalar düzenlendi. Başaktörler ABD Başkanı John F. Kennedy ve Sovyetler Birliği lideri Nikita Hruşçev’in sergilediği "hünerler" gözler önüne serildi hep. Ancak krizin diğer iki önemli oyuncusu Türkiye ve Küba, göz ardı edildi. Amerika’nın "dost müttefik" ilan ettiği Türkiye, nasıl oldu da "satılık müttefik" oluverdi? G...

Bu Noktaya Nasıl Geldik?
"Para; açları, umutsuzları, kırılmışları, açgözlüleri, muhtaçları baştan çıkarmaya devam ettiği sürece kardeşler arasında her zaman savaş olacaktır." Kitaptaki sayfalar, insanlığın büyük bir dönüşüm yaşadığı tarihin bu tuhaf anında, bir Japon’un bakış açısıyla, Ortadoğu düzeninin içinden geçtiği dönüm noktalarını anlatmaktadır. Bu kitap, sürekli bir değişim halinde olan ve Covid-19 pandemisinin karanlığında değişim süreci iyice hızlanan Ortadoğu ve Doğu Asya uluslararası siyasetine ışık tutan bir projektör görevindedir. Satoshi Ikeuchi, Tokyo Üniversitesi İleri Bilim ve Teknoloji Araştırma Merkezi’nde (RCAST) Din ve Küresel Güvenlik Profesörü’dür. Ortadoğu siyasetinde uzmanlaşmıştır. Aynı zamanda uluslararası ve bölgesel çalışmalar üzerine araştırmaların merkezi olan RCAST Acil Stratejiler...

Erk Acarer- Mustafa Hoş Kitap Seti (2 Kitap)
Erk Acarer- Mustafa Hoş Kitap Seti (2 Kitap) Aslan Avı Leş

Köle Devrimci - Sultangaliyev
Ben sadece Ekim Devrimi sırasında kendimi özgür hissedebildim. Ben köle olamam... Bir devrimci olarak yoluma devam etmek ve böyle ölmek istiyorum. – Sultangaliyev Gerçekten ben kimim? Bir komünist, bir devrimci mi? Yoksa siyasi şantajcı, maceracı ve provokatör mü? Bir karşıdevrimci mi? Tüm yaşantımı kafamda canlandırıyor ve görüyorum ki ben bir devrimci, bir komünist olmuşum. Beni hayatın ta kendisi doğurmuş; kölelik, ağır zulüm ve asırlık yoksulluk doğurmuş. Ben, ezilen bir halkın ezilenlerinin oğluyum. Evet... Ben devrimciyim... Fakat köle bir devrimci. Bunu hep fark ediyordum ve hiçbir zaman kendimden memnun değildim. Fikirlerim, duygularım ve isteklerim vardı, fakat iradem her zaman yeterli değildi. Bu bakımdan, aşağıdaki mısraları yazmış olan eski Fars şairine benziyordum: "Hayatım bo...

Münafık
"MÜMİN DİNİ UĞRUNA MALINI, MÜNAFIK İSE MALI UĞRUNA DİNİNİ FEDA EDER." Münafık denen kâfir görünürde imanlıdır; ama gizli olan gönül yuvasında kâfirdir. Münafık insan, bir kapıdan imana, öbür kapıdan inkâra girer, imanla inkâr arasında mekik dokur. Münafık insan toplum siyasetinin, sosyal ahlakının, hukukunun, kültürünün, maneviyatının altında tüneller açar. Siyasetin, ahlakın, kültürün, hukukun köklerini kemirip kurutur. Tıpkı bir tarlafaresi gibi... Münafık kendisini yüzüne kalkan edinir, perde edinir ve gerçek niyetinin düşmanlığını o kabuğun arkasında saklar. Tıpkı kendini kabuğunun arkasında saklayan yara gibi... Yaranın kabuğunu kaldırınca yaradan cerahat veya kan akar. Münafığın arkasında saklandığı perdeyi kaldırınca da onun irin ve kan olan niyeti akar. "İkili oynayan" münafıkların...

Korku Toplumu - Türkiye Bu Duruma Nasıl Geldi?
Türkiye bir zamanların yükselen yıldızıydı. Ancak son 20 yılda hemen her alanda geriledi. Tüm ekonomik göstergeler düşmeye başladı. Eğitimden sağlığa, yargıdan yasamaya her alanda ivme kaybetti. Eskiden yabancılar gelmek isterdi, şimdi yerliler kaçmak istiyor. Ülkenin artık o ayrıcalıklı, demokratik, laik, Müslüman ülke olmadığına dair şüpheler var. Komşularıyla anlaşmazlıkları olan, kavgacı bir imaja sahip. Dünya gözünde, demokrasi liginden düşen koskoca bir "gazeteci hapishanesi". Gazeteci yazar Doğan Satmış bu kitabında "İnsanların konuşmaktan korktuğu noktaya nasıl gelindiği ve ülke her alanda gerilerken ‘korku toplumu’nun nasıl oluştuğu" önermelerini derinlemesine inceliyor. Son 20 yılın hatalarından ders çıkarabilecek miyiz? Hedef, Atatürk’ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesi. ...

Muhalif Sesler Kitabı
"En güçlü silah sözcükler ve fikirlerdir." Spartaküs’ten Bağdat’ta Bush’a ayakkabı fırlatan protestocuya kadar tarih boyunca her çağda ve her kıtada insanlar krallara ve iktidarlara karşı mücadele etmiş, isyanın sesini duyurmuşlardır. Kimi zaman toplumu cesaretlendirmiş, kimi zaman da yıllar sonra alevlenecek isyanlara esin kaynağı olmuşlardır. Muhalif sesler Antik Yunan’dan Çin’e, oradan Mısır’a kadar yankılanmış, İslam ve Musevilikte şair ve filozofların sesine ses katmıştır. Arap kölelerin isyanlarında ve ortaçağdaki Osmanlı karşıtı ayaklanmalarda da yükselen bu muhalif sesler modern çağın başlangıcında Hollanda ve İngiliz devrimlerinde yükselmiş, Fransız, Haiti, Amerikan, Rus ve Çin devrimlerinde katlanarak büyümüştür. Savaş ve ekonomik baskıya karşı direnen sesler yakın dönemde Beijin...

Demokraasi Yalanları ve Seçimler
"Memleket dayanışma isteyen bir birliğe muhtaçtır. Alelade politikacılarla milleti parçalamak hıyanettir."– Mustafa Kemal AtatürkSeçim güvenliği, Türkiye siyasetinin uzun zamandır önemli başlıklarından biri.Bu konuda uzun süre gündemi meşgul eden kararlardan biri, Yüksek Seçim Kurulu’nun referandumda oylama devam ederken "mühürsüz oyların kabul edileceğini" açıklamasıydı."Trafoya kedi girdi!" açıklamasından sonra tüm seçimler şaibe altında kaldı. Bu kedi bir türlü o trafodan çıkamadı.Demokrasi bir amaç olamaz. Demokrasi bir adalet mekanizması olabilir.Demokrasi tramvayına binenler, inenler uzun zamandır görülüyor ve tartışılıyor.Türk demokrasi tarihi ve seçimleri son yirmi yıl dışında bu kadar tartışılmadı, "şüpheli sandık" diyebileceğimiz faili meçhul sandıklar hâlâ muamma. Siyaset ve dem...

Usta'nın Göremediği Siyasi Tuzak
"Bu coğrafyada tesadüfen bir şey olmaz, hiçbir şey de gizli kalmaz." Bugün görüyoruz işte Barzani döndü dolaştı Suriye’ye geldi. Suriye döndü dolaştı Türk Ordusu’na geldi. Birbirini tetikleyen ve zincirleme giden karanlık bir süreç bu. Peki yarın ne olacak? Göreceksiniz, iş önce Türk Ordusu’na kurulan kumpasa, ardından 17/25’e, derken 15 Temmuz’un perde arkasındakilere gelecek. Ve Türk Milleti aradığı huzur ve güveni asıl bu düğümün çözülmesiyle bulacak... Ben bu ömrü boşa yaşamadım, bu kitabı da boşa yazmadım. Siyaset için hesaplaşma, yargı önünde kanıt, gençlerimize bir rehber, perde çekilmiş gözlerimize ışık olsun diye yazdım. Az sonra okuyacağınız bu kitap sizi dehşete düşürebilir, "Aldatıldık!" diyerek öfkelenebilirsiniz... Her bir satırını okurken "Ne olacak şimdi?" deyip endişe de d...

Abd'nin Kürt Kartı
1998 yılının Şubat ayında ABD’nin yeniden Körfez sularını ısındırması ve Saddam Hüseyin’le Irak’a karşı kapsamlı bir askeri harekâta girişmek istemesi, tüm dünyanın dikkatini ister istemez Ortadoğu’ya çekti. Bunun sonucunda, 1990 yılındaki Körfez Krizi sonrası meydana gelen tartışmalar yeniden alevlendi. Tartışmaların ve soruların odak noktasında şüphesiz ki ABD’nin bölgeye yönelik politikaları ve emelleri yer alıyordu. ABD, Irak’ın toprak bütünlüğünü destekliyor muydu? Daha da önemlisi ABD’nin Kürt politikası neydi, bağımsız bir Kürt devleti istiyor muydu? Bilinen bir gerçek vardı ki, o da, gerek Türkiye’deki, gerekse İran, Irak ve Suriye’deki Kürtler, ABD açısından bölgedeki vazgeçilmez piyonlardı. Gazeteci yazar Turan Yavuz’un kaleme aldığı bu kitap, İkinci Dünya Savaşı’ndan 1990’ların ...

Bu Delileri Bir Araya Getirmeyecektiniz
Ülkemizdeki ve bölgemizdeki gelişmelerin büyüttüğü adeta devlet yapılanmasına bürünen bir terör örgütü, Güneydoğu topraklarını kopartmak için son hamlesini yaptı. Şehir merkezleri cehenneme dönerken, 500’e yakın şehit verdiğimiz bir mücadelenin içinde bulduk kendimizi. Terör örgütü hiç bilinmeyen yöntemlerle saldırıyor, güvenlik güçlerimiz bu saldırılara karşılık veriyordu. Örgüt silahları nereden getirmişti? Saldırı taktikleri neydi? Arkasındaki güçler hangileriydi? Kitabımızda bu sorulara yanıt aradık. Ancak bu kitabı yazdıran, mücadelenin kahramanları oldu. Onları sadece şahadet mertebesine ulaştıklarında televizyonda geçen altyazılardan tanıdık. Oysa orada vatan vardı. Orada aşklar, sevinçler, hüzünler vardı. Orada Seyit Onbaşı, Kambur Kerim, Bedir’in aslanları, Ulubatlı Hasan, Attila,...

Kahraman Hainler
FETÖ TürkiyE İÇİN hâlâ tehlikelİ mi? FETÖ, 15 Temmuz 2016 gecesi Gülen’in tam otuz yıl önce söylediği gibi, devleti, ülkeyi ele geçirmek için askeri darbe girişiminde bulundu. Darbe girişiminin üzerinden hemen hemen iki yıl geçti. Ama Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde, darbeye katılmamış, sicilinde en küçük iz bulunmayan binlerce FETÖ’cü subay tespit edildi. Neredeyse darbe girişimine katılanlar kadar subay iki yıl içinde açığa alındı, görevden uzaklaştırıldı, tutuklandı. 15 Temmuz gecesi yaralanarak göğsüne "madalya" takılan, "gazi" unvanı alan, "kahraman" ilan edilenlerin bile kovuşturmaya uğrayıp darbe girişiminden 1,5 yıl sonra FETÖ ile ilişkilerini itiraf etmeleri tehlikenin hâlâ sürdüğünü gösteriyor. FETÖ darbeden iki yıl sonra bile TSK içindeki kripto elemanlarıyla temas kuruyor, b...

Suç ve Beyin
Bu kitap 15 Temmuz darbe girişimini insan davranışı, sosyal sinirbilim, suç, fedakârlık ve kahramanlık üzerinden nörobilimsel bir bakışla ele almaktadır. Aynı zamanda terörist beyni, kitlesel eylemler ve büyük toplumsal olayların arka planındaki görünmesi zor nedenleri bilimsel olarak analiz etmektedir. İnsanlar Habil-Kabil’den beri neden şiddet gösterirler? Doğuştan mı suçlu oluruz yoksa suç toplumsal mıdır? İçimizde taşıdığımız sürüngen beyni bize neler yaptırır? Sağ-sol beyin arasındaki savaş siyasal savaşlara nasıl yol açar? Sağ-sol beyin dengesi nasıl sağlanır? Bizi gerçekte insan yapan beynimizin neresidir? Zihin kontrolü ile katil yaratmak mümkün müdür? Hipnoz ve psişik zihin kontrolü var mıdır? Elektromanyetik dalgalarla toplumsal başkaldırılar yapılabilir mi? Mehdilik beklentisi n...

Sıkı Düşmanlar
Orta Doğu’da anlaşmazlıklar neden çözülemiyor? ABD ile Arap ülkeleri arasında nasıl bir ilişki var? Bu iki farklı dünya arasındaki diplomatik ilişkiler, petrolün keşfinden önce de karmaşıktı. Orta Doğu Tarihi profesörü Jean-Pierre Filiu, bizler için 230 yıllık bir öyküyü yeniden canlandırıyor; usta çizer David B. ise olağanüstü çizimleriyle karmaşık bir tarihi anlamamızı olabildiğince kolaylaştırıyor. Sıkı Düşmanlar, 1803’te Libyalı "barbarlar"a karşı açılan savaştan Bush ve Obama’nın Irak’ta yaşadığı hüsrana; büyük hikâyeden küçük anekdotlara kadar konuyu her noktasıyla ele alıyor ve tüm dünyanın ana gündemi olmaya devam eden ABD-Orta Doğu ilişkisinin kalbine inmemizi sağlıyor.

Biyo-politik Savaşlar
ABD başkanı seçilen Trump, ilk iş olarak Paris İklim Anlaşması’nı neden iptal etti? Su ve gıda savaşları sebebiyle aç susuz kalacak olan milyarlarca insanın küresel göçünün sonuçları ne olacak? Yeryüzündeki su ve gıda zincirinin sadece on uluslarüstü şirket tarafından kontrol edilmesine kim dur diyecek? Küresel elitler neden yeryüzünde ulus devletler üstü iklim yönetim şekli bir zarurettir diyorlar? "Dünya nüfusunu 300 milyona indirelim" kıyamet söylemi kim tarafından dile getiriliyor? ABD Başkanı Trump’ın küresel iklim değişikliğine karşı "alternatif bilim" diye ortaya attığı doktrin nedir? Türk tarımını ABD’nin GDO’lu tarım ürünlerinin, İsrail menşeli tohumlarının istilası altına kim sokmuştur? Küresel iklim değişikliğinin IMF-BM destekli Küresel İklim Yönetimi’ne yönelik manipülasyonlar...

Darbenin Kayıp Saatleri
15 Temmuz’u tek başına bir darbe girişimi olarak mı alacağız yoksa geniş fotoğrafa mı yerleştireceğiz? Bunu hiç düşündünüz mü? Yıllardır Büyük Ortadoğu Projesi’nin tehlikelerine dikkat çekenlerin 15 Temmuz’u bir grubun basit bir darbe girişimi olarak görmesi mümkün mü? Dibimizde bir kaos yaşanırken, içimizde terör örgütleri pusudayken 15 Temmuz’u bunlardan bağımsız ele alamayız. Büyük bir yapbozun parçasını yaşadık o gece. Buradaki şablonu ve amacı anlayamaz, öğrenemezsek karşımızdaki gücün olası diğer hamlelerinde başarısız olabilir, tökezleyebiliriz. Biz bu kitapta size sözünü ettiğimiz yapbozun küçük bir parçasını değil, bütün şablonu okuyabileceğiniz önemli verileri aktarmaya çalıştık. Çünkü 15 Temmuz gecesi kripto bir suç örgütü tarafından bireylere yönelik değil Türk milletine karşı ...