Destek İndirim -
Destek Dükkan
0
Sepetim
Yazarlar
Değerlendirme
Fiyat
Yayınevleri
Diller

Yayınevleri

Yazarlar

Fiyat

Diller

Değerlendirme

Sıralama
Yalnız Kitap Kara Karga Yayınları

Yalnız Kitap

V. Karl’ın, Kanuni Sultan Süleyman devrinde Osmanlı sarayında bulunan elçisi Flaman Ogier Ghislain de Busbecq, 1 Haziran 1560’ta İstanbul’da tamamladığı dört elçilik raporunun üçüncüsünde, Osmanlıların matbaayı kullanmaya karşı isteksizliğini şu sözlerle açıklamaya çalışıyordu: "Yeryüzünde Türkler kadar, başka ülkelerin yararlı icatlarını kolaylıkla alıp benimseyen bir millete daha rastlamak zordur… Buna rağmen nedense kitap basmaya ve çalar saat kullanmaya bir türlü ikna edilememişlerdir…" Edebiyatımızın temel taşlarından Sabahattin Ali’ye göre edebiyat her şeyden önce bir mücadeleydi, edebiyatın amacı ise "insanları daha iyiye, daha doğruya, daha güzele yükseltmek, insanlarda bu yükselme arzusunu uyandırmak" olmalıydı. Sabahattin Ali’nin "Edebiyata nasıl başladınız?" sorusuna yanıtı "Kit...

Rağmen 5 - Rakı Kara Karga Yayınları

Rağmen 5 - Rakı

Annesine olan borcunu ödemek için babasının ölümüne üzülemeyenlerin, küçücük bir odaya kalabalık bir masayı sığdıranların, kızının sözünü dinleyerek yolunu bulan annelerin, kalbinin varlığından bihaber yaşarken aniden fark edenlerin, kepenkleri kapanana kadar içinde terapi seansları yapılan meyhanelerin, ilk karşılaşmada "Seninle nasıl da mutluyduk…" diye iç geçiren mutsuzların, hayatlarının kara kedisinden bir türlü kaçamayanların, sevdiği şarkının gelmeyen nakaratını bekleyenlerin, içmeyi babasından öğrenmeyenlerin, ölemeyenlerin hikâyeleri… Burada. Şerefe! Bu kitabın telif geliri Derin Yoksulluk Ağı’na bağışlanacaktır.

Dinle Sebastian! - İnsan Anadilinde Mi Sever? Kara Karga Yayınları

Dinle Sebastian! - İnsan Anadilinde Mi Sever?

Kâmile bir gün, bir Alman kadın arkadaşı ile spor yaptıktan sonra, erkek ve kadınların birlikte girebildikleri bir saunaya gitmiş. Uzanmış tahta banklara sere serpe. Siyah uzun saçları, hafif tombul oluşu ve esmer teninden yola çıkmış olsa gerek bir Alman erkek, Kâmile’nin Türkiyeli, daha doğrusu Müslüman olduğunu düşünmüş. Kısa bir süre sonra kendisiyle ufak ve terletici bir sohbete koyulmuş. Pek gecikmeden de asıl terleten soru gelmiş: "Başörtünüz nerede?" Anadili gibi Almanca konuşan arkadaşım da arkadaşı da şaşırmış ve soran gözlerle bakınca, Alman bir hata yaptığını anlamış, düzeltmeye çalışırken ise kelimenin tam anlamıyla kaş yaparken göz çıkarmış. "Şey! Yani dışarıda başörtüsü takıyor musunuz demek istedim..." Gazeteci Fulya Canşen’in birdenbire başlayan Almanya macerasını ve iki ü...

Günaydın Deme Sanatı Kara Karga Yayınları

Günaydın Deme Sanatı

Günaydın’ı yalnızca bir sözcük sanmayın! Sabahın ışığıyla yıkanmış bir dil pırıltısıdır o. Sekiz harfli bir anahtardır, yalnızlığın çıkış kapısını aralar. Günaydın diyen, yalnız bırakmayı ve bırakılmayı reddetmiş demektir. Gönül çelendir günaydın, buzkıran gemisidir. Ağzımızın içindeki deniz feneridir. Öylesine güzeldir, "Bu sabah ışığın elinden birlikte tutalım mı?" cümlesinin kısaltılmışıdır. Günaydın, kardeşidir merhaba’nın. Kolay gelsin’in, teşekkür ederim’in yakınıdır. İyi geceler’i soracak olursanız, o da günaydın’ın pijama giymiş halidir! Akgün Akova bu paha biçilmez sözcüğü söylemeyi bir sanata dönüştürüyor. Çektiği fotoğrafların eşliğinde hem gözünüze hem de gönlünüze günaydın diyerek. Günaydın Deme Sanatı bir çift kanat sesiyle size söylenen benzersiz bir gün doğumu kitabı.

Rağmen 4 - İstanbul'a Söz Kara Karga Yayınları

Rağmen 4 - İstanbul'a Söz

Mutfaktan seslenenlerin, bir şans daha verenlerin, apartman boşluğunda bir araya gelenlerin, içinden konuşanların, geceleri evine hızlı adımlarla dönenlerin, evine dönerken arkasını kollayanların, evinde güvende hissetmeyenlerin, ses çıkaramayanların, ses çıkaranların, duyulmayanların, bangır bangır bağıranların, aynı apartman boşluğunun pencerelerinde sesine karşılık bulanların, sadece özgür yaşamak isteyenlerin, sadece yaşamak isteyenlerin, ölenlerin ve kalanların, hepsine rağmen asla yalnız yürümeyenlerin hikâyeleri… Bir kişi daha eksilmeyeceğiz. İstanbul’a söz! Bu kitabın telif geliri, tüm yazar ve çizerler tarafından Pembe Hayat LGBTİ+ Dayanışma Derneği’ne bağışlanmıştır.

Hepimiz Aynı Sürüdeyiz Destek Yayınları

Hepimiz Aynı Sürüdeyiz

Kapitalizm vahşileşerek hiperkapitalizme dönüşürken, önce markalar insanların onaylanması, statü kazanması ve kabul görmesi için tüketilmesi gereken metalar haline dönüştürüldü. Sonrasında yaşanan teknolojik gelişmeler, siber alanlar, sosyal medya platformları, başkaları tarafından sürekli beslenen sürdürülebilir kaygılar ve dayatılan görünür olma zorunluluğu insanların kendilerini de birer metaya dönüştürmesine neden oldu. Sosyal medyada kendini olmak istediği gibi yeniden yaratan insan, giderek kendi gerçekliğine yabancılaştı. Bu kitap biricik ve özel olduğunu düşünürken birbirinin kopyası haline gelen, özgünlüğünü yitiren insanın, sistem tarafından sömürülürken kendine yabancılaşmasının hikâyesini tarihsel verilerin de ışığı altında anlatıyor.

Nazım'ı Öldürmek Destek Yayınları

Nazım'ı Öldürmek

Erkeksiz Bir Yıl
 
Beyaz Baykuş Yayınları

Erkeksiz Bir Yıl

Yazma, Yaratma ve Okuma Cesareti Destek Yayınları

Yazma, Yaratma ve Okuma Cesareti

Yazma nedenini tek bir şeye indirgememiz mümkün değil. Çoklu, parçalı ve bazen de yazarın kendisinin de anlam veremediği şeyler dünyasından ortaya çıkan bu istencin dışavurumu, her seferinde aklın sınırlarıyla açıklanamaz. Yazma serüveninde sezgi, nedensizlik ve bireyde var olan kör noktalar da işin içindedir. Tüm bu karmaşanın içinde bir dil serüveni olan "Yazma Cesareti" özel bir durumdur. Bu duruma tahammülü sağlayansa, bireyin kendini yazınsal olarak gerçekleştirme ve anlamlandırma çabasıdır. Uzun soluklu bir yolculuk olacağını hemen kestirebileceğimiz bu çabanın karşılığı, ancak iyi bir ürünün ortaya çıkmasıyla mümkündür. İyi ürünse daha ilk adımda "Yaratma Cesareti"nin doğal sonucudur. Ortalama bir metin okur için, iyi metinler ise metnin değeri için kurulur ve her iyi metin dilde de...

Aşk Salonu'nun Kader Tanrıçası
 
Beyaz Baykuş Yayınları

Aşk Salonu'nun Kader Tanrıçası

Steve Jobs Kara Karga Yayınları

Steve Jobs

"Farklı olun, farklı düşünün. Sıradan işler yapmaktansa aykırı işler ortaya koymak size farklılığı getirecektir." – Steve Jobs Öngörüleriyle teknoloji dünyasını şekillendiren Steve Jobs, "başarısızlığa uğradığında vazgeçmeyip yeniden başlamanın" da sembolü oldu. Apple’ın kurucusu, iPhone ve iPad’in yaratıcısı Steve Jobs’un sıradışı yaşam öyküsünü okurken, onu başarıya götüren azmine ve kararlılığına hayran kalacaksınız.

Ölümden Sonra Aşk Kara Karga Yayınları

Ölümden Sonra Aşk

Umut, babadan kalan ağır miras; eğip bükmeden, kırıp dökmeden taşınacak. Gazi, Yenibosna, Berlin, Cohen, Sırrı Süreyya, Berkin… Tarihin kaldırımından yola fırlamış ne kadar romantik, delikanlı çocuk varsa, onların aşkına umut taşınacak. Ölümden Sonra Aşk, acısıyla ve güzelliğiyle yayılmacı. Barış Pirhasan terk ediyor, özlüyor, unuttukça hatırlıyor, korkuyor, bıkıyor, kavuşuyor ve insanı şiir yazmaya özendiren bir mana trafiğine çıkarıyor.

Yıkık Bir Çocuk Bahçesi Gibiydi Yüzü Kara Karga Yayınları

Yıkık Bir Çocuk Bahçesi Gibiydi Yüzü

– Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü – Boşnak askeri Saffet, yirmi yaşında ölen kız kardeşinin mezarına bir demet Saraybosna kırmızısı gül bırakıyor. Belleği onu gerilere, çocukluğuna götürüyor. Evlerindeki çocuk odasında uyku zamanı geldiğinde, kardeşinin ona anlattığı masalları anımsıyor. Kırmızı güllerden çevreye müthiş bir masal kokusu yayılıyor. Dayanamayıp gülleri koklamak için eğiliyor Saffet. Birden, sabahki yağmur yüzünden kayganlaşan toprakta dengesini yitirip, yere yuvarlanıyor. Çamurun içinde sırtüstü yatarken, savaşın yırttığı gökyüzüne bakarak söyleniyor: "Bir asker gül koklamak için bile eğilmemeli." Ötelerde, mezarlığı gören yüksek bir yapının tepesindeki Sırp tetikçi, hedefinin bir anda ortadan yok olmasına sinirlenip ağzındaki sigarayı yere tükürüyor. Ve tüfeğin dürbününe ...

Tek Kadın Latife Destek Yayınları

Tek Kadın Latife

Bir eylül sabahı, şafak vaktiyle beraber, Türk hilali, üzgün İzmir’e neşe getirdi. O gün, büyük kurtarıcı ile esaretine nihayet verdiği Türk kızı karşı karşıya oturdular. Sonra büyük misafiri ve onun kıymetli arkadaşlarına izaz ve ikram etmek, onlara temiz ve medeni bir hayat yaşatmak, yorgunluklarını dinlendirmek için çarpan mini mini kalp, birden bütün varlığını kuvvetli bir ateşin sardığını hissetti. Seviyor ve seviliyordu... Fakat, vazifesini; vatanına, kadınlığa, kendi şerefine medyun olduğu vazifelerini ihmal etmiyordu dünkü zafer kızı… Bu suretle dünyanın, tarihin en büyük ismini taşımaya muvaffak oldu.

Kopuk ve Hiç Destek Yayınları

Kopuk ve Hiç

Genç adamlardı. Gözü pek ve korkuları büyük. Çoğu nereye niçin gittiğini bilmeden gidiyordu. İnancın oluşturduğu gösteri her zaman bir kimlik verirdi insana. Ama kendisine ait olmayan kimlikle yürümeye başlayan da kendisi değil başkası olurdu. Böyle böyle kendine yabancılaşır, kendine yabancılaşa yabancılaşa da başkası tarafından ele geçirilirdi. Sonra kendine ait olan ne varsa anlamını yitirir, kahraman olmak için yola çıkan da yolun sonunda bir hiç olurdu.

Lirik Prenses Tezer Destek Yayınları

Lirik Prenses Tezer

The Ex Beyaz Baykuş Yayınları

The Ex

Aşk ve Özlem Ansiklopedisi
 
Beyaz Baykuş Yayınları

Aşk ve Özlem Ansiklopedisi

Süslü Hatıralar Sahnesi - Ruberu Kara Karga Yayınları

Süslü Hatıralar Sahnesi - Ruberu

– Zaman ötesi rüyalarda gezenlerin kitabı – Bir ruha sıkışmış iki cisim, bir paranın iki yüzü gibidir; yazıyla tura, hayalle gerçek. Biri olmadan, diğeri de olamaz. Biri kaybolursa, diğerini de kaybedersin. Erre, aynı rüyayı gören iki kardeşin adıdır ve Nevırmor, hayat denilen, zamandan uzun bir rüyanın hem kahramanı hem de tanığıdır. İsmail Güzelsoy, kardeşliğin dokunulmaz ve mahrem güzelliğindeki yaraları açıyor. Kırgınlıklar, feragatler ve ihanetler arasında asla soğumayan ama hiddetten şefkate sürekli yer değiştiren sevginin gücüyle neşelendirip hüzünlendiriyor.

Stokta Yok
Sıradışı İlişki
 
Beyaz Baykuş Yayınları

Sıradışı İlişki

Stokta yok

Stokta Yok
Ayak İzlerim Destek Yayınları

Ayak İzlerim

Hayat uzun ve çetrefilli bir yol… Birçoğunuz bu şartların kurbanı olduğu bilinciyle uyurgezer olarak yürüyor… Artık dönüşüm zamanı geldi de geçiyor. Bu yolun çıkmazları ve çukurlarında kaybolmak yerine, daha önce bunların her türünü deneyimlemiş bir farkındalık yolcusunun ayak izlerinin rehberliğinde yola çıkarak, kendi özgün patikanızı oluşturmanın güvenli sularında yüzebilirsiniz. Bu kitap, yaşamın sırlarını çözmek ve kendinize yeni farkındalıklar katmak için çıktığınız cesaret isteyen farkındalık yolculuğunuzdaki her adımınızda yolunuza ışık tutmak için yazıldı… Gerçeğinizin farkına vararak hayatınızın kurbanı değil efendisi olmaya, olmazlarınızı olurlara çevirmeye, başkalarının eskilerini soyunup kendi yenilerinizi giyinmeye, sevginin kucağında daha yüksek titreşimli bir hayata uyanmay...

Stokta yok

Stokta Yok
Furkan - Allah A Emanet Ol Destek Yayınları

Furkan - Allah A Emanet Ol

Stokta yok

Toplam: 22