Narsisstlerden Özgürlüğe
ZEHİRLİ BİR İLİŞKİ, RUHUNUZU ESİR ALAN ZİNCİR GİBİDİR. Sevgi dolu görünen ama aslında sizi tüketen bir ilişkinin içinde boğulduğunuz oldu mu? Manipülasyon, suçluluk ve sürekli tatminsizlikle örülmüş bir dünyada kendinizi hapsolmuş mu hissediyorsunuz? Narsistik ilişkiler, dışarıdan kusursuz görünse de, içten içe sizi yok eder. Bu kitap, narsist bir partnerle zehirli bir ilişki içinde sıkışıp kalmış, ayrılmak isteyen ancak nasıl yapacağını bilmeyen, yaralarını hâlâ taşıyan herkes için yazıldı. Uzman Klinik Psikolog Burak Öge, bu kitapla, narsist bir partnerin kurduğu tuzaklardan kurtulma yolunda sizi adım adım yönlendirecek. Kendi değerlerinizi yeniden bulmanız, güçlenmeniz ve toksik bir ilişkinin pençesinden kurtulmanız için rehberiniz olacak. Gerçek hikâyeler, uzman görüşleri ve pratik tav...
Beden İmgesi
Arka Kapak Yazısı: Algınızı değiştirin, yaşam kalitenizi artırın! Aynaya baktığınızda kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Görünüşümüz, kişiliğimizi ne kadar yansıtıyor? Medyanın ve toplumun dayattığı güzellik standartları algımızı nasıl etkiliyor? Kadınlar ve erkekler olarak bedenimizi gerçekten olduğu gibi kabul edebiliyor muyuz? Dış dünyaya yansıttığımız görüntümüz ile içdünyamızda hissettiğimiz beden arasındaki fark, modern toplumun en büyük ikilemlerinden biri haline geldi. Anjelika Şimşek'in kaleme aldığı Beden İmgesi bu soruları ve daha fazlasını mercek altına alarak beden algısının derinliklerine iniyor. Bireylerin kendi bedenlerine dair algılarını nasıl şekillendirdiklerini ve bu algıların ruh sağlığı üzerindeki etkilerini detaylandırıyor. Özellikle son yıllarda artan beden imgesi...
Güçlü Kişi Gürültü Çıkaran Değil, Sessizce Konuşup Sorunları Tanımlayarak Çözebilen Kişidir
“RUHSAL SORUNLARIN ALTINDA BİLİNÇTE YA DA BİLİNCE ÇOK YAKIN KEŞFEDİLMEYİ BEKLEYEN ÇOK SAYIDA DÜŞÜNCE SORUNU VARDIR.” Yaşama ve kendimize ilişkin kurallarımızın işe yaraması için, bunlar daha gerçekçi ve doğru, daha az benmerkezci ve daha esnek olacak şekilde yeniden şekillendirilmelidir. Kuralların yanlış, zararlı ya da uygulanabilir olmadığı keşfedildiğinde, repertuvardan çıkarılmaları gerekir. Benmerkezcilik abartıldığında ve muhtemelen genomumuzda da temsil edilen sevgi, empati ve fedakârlık gibi sosyal özelliklerle dengelenmediğinde bir sorun teşkil eder. İlginç olan, başkalarında görünce hemen fark ettiğimiz benmerkezciliği kendimizde olduğunda çok azımız fark ederiz. Türün hayatta kalmasının bedeli ömür boyu sürecek bir rahatsızlık olabilir.
Ruhum Neredesin – Carl Gustav Jung
“İki kişi düşünün. Biri binlerce kitap okumuş olsun, diğeri hiç okumasın. Binlerce kitap okuyan kişi okuduklarının hepsini unutmuş olsa bile hiç okumayan kişiden farklı olacaktır… Çünkü bilinçdışı kayıt tutar.” C. G. Jung Jung’un Kara Kitaplar adıyla bilinen günlük notları, her şeyin kaydını tutan bilinçdışının keşfedilmeyi bekleyen bir hazine olduğunu gösterir. Jung’un günlüklerine düştüğü ayrıntılı notlar, daha sonraki kitaplarında ve konferanslarında ortaya koyduğu anlayış ve kavramların özünü teşkil eder. Kolektif bilinçdışı, arketipler ve analitik psikolojinin daha birçok kavramının tohumları Kara Kitaplar’da atılmıştır. Jung, Kara Kitaplar’a “Ruhum neredesin?” sorusuyla başlar. Kara Kitaplar’da anlattığı bireyleşme yolculuğunda ona ruhu rehberlik eder. Kendini Kara Kitaplar’da “kendi...
İşgalci Anneler
BİZİM İKİ ANNEMİZ VARDIR. BÜYÜRKEN GÖRDÜĞÜMÜZ ANNE VE ONUN İÇİNDE GÖREMEDİĞİMİZ SAKLI OLAN GÖLGE ANNE. Cennet annelerin ayakları altındaysa eğer, yakınlarda bir yerde cehennem de var demektir. Annelik, her zaman sevgi dolu bir kucak, sonsuz bir huzur ve güven kaynağı değildir. Betül Demirkıran Dündar, İşgalci Anneler adlı bu kitabında, anneliğin karanlık yüzüne cesaretle ışık tutuyor. Kutsal anne modelinin altındaki karmaşık duygusal yapıları, arketiplerle ve mitlerle zenginleştirilmiş bir anlatımla aktaran yazar, anneleri tarafından işgal edilmiş bireylerin, sınırlarını yeniden keşfetmelerinin ve kendi yaşamlarına sahip çıkmalarının nasıl mümkün olacağını etraflıca inceleyerek çözüm yolları sunuyor. Zorba anne, mükemmeliyetçi anne, mağdur anne, fedakâr anne profilleriyle yüzleşmeye hazırs...
İş’te Beyin
GELECEK, “İŞ’TE BEYİN”İ KULLANABİLEN, “BEYİN DOSTU” OLABİLEN ŞİRKETLERİN OLACAKTIR. “Beyin” deyince herkesin aklına o kıvrımlı organ gelse de İş’te Beyin bir fizyoloji, tıp ya da uzmanı olduğum sinirbilim kitabı değildir. İş’te Beyin temel olarak dış motivasyonun ürünüdür. Akademik hayattan geçiş yaptığım iş dünyasında çok eğlendiğim ve öğrendiğim birçok konuyu bir araya getirip, yine iş dünyasının profesyonellerine ve henüz o dünyada yer almayan ancak aday olanlara sunduğum bir derlemedir. “Beyin kitabı” olma iddiasında olmayan bu kitabın temel fonksiyonu, iş hayatının üçüncü bir gözle değerlendirilmesi olabilir. Belki benim hayalini kurduğum “beyin dostu” şirketlerin adresini işaret eder. Dünya değişiyor, biz insanlar değişiyoruz ve gelişiyoruz. Bunun etkisinin en çok görüldüğü yer de ku...
Dışdünyamıza Bakış
BUGÜN ARTIK SADECE BİREYSEL İNSANIN PSİKOLOJİSİNİ DEĞİL BÜYÜK GRUPLARIN BİRBİRLERİYLE NASIL İLİŞKİ KURDUĞUNU DA İNCELEMEMİZ GEREKİYOR. Değişim, 21. yüzyılda benzeri görülmemiş bir hız ve ölçekte gerçekleşmeye devam ediyor. Yapay zekâ, iletişim ve seyahat teknolojilerindeki inanılmaz ilerlemelerle birlikte savaşlar, çatışmalar ve yeni gerilimlerin eşiğinde yaşamaya devam ediyoruz. Peki psikanalitik açıdan dünyadaki büyük grupların motivasyonları bize neler anlatıyor? Bireysel psikolojinin yankılarını barındırsa da büyük grupları anlamak için beyin ve bir çift göz yeterli mi? “Öteki”nin saldırısı altında olan milyonlarca insanın yolculuğu sosyal, kültürel, politik ve ideolojik açıdan nasıl süreçlere evriliyor? Etnik çatışmalar, ulusal kimlikler, toplumsal travma gibi konularda sayısız makale...
Moda Psikolojisi
Türkiye’nin ilk moda psikoloğu Mutlu Barış, yine Türkiye’de yazılmış kurgu olmayan, ilk Moda Psikolojisi kitabına imzasını atıyor ve insan-kıyafet ilişkisini, giyim ve ruh hali arasındaki ilişkiyi, giyim terapisini ve kıyafetlerin üzerimizdeki gücünü okurlarına sunuyor. Mutlu Barış, İtalya’da moda eğitimi almış bir psikolog ve terapisttir. İlk kitabı “Giyim Terapisti” bir moda psikoloğunun hikayesini anlatıyordu ve bir moda psikoloğunun yaptığı işe dair bir içgörü sunuyordu. İkinci kitabı ise, kıyafetlerin gücü, giyim terapisi ve gardrobunuzun size anlattıkları gibi konuları ele alan, moda psikolojisine bir giriş niteliğinde. Eğlenceli, ilgi çekici ve okumaya değer bir kitap. Sayfalarını açın ve Uzman Mutlu Barış’ın ellerinden, moda psikolojisi dünyasına adım atın.Prof. Jamie Hacker Hughes...
Marie Louise Von Franz Kendi Üzerinde Samimiyetle Çalışanlar Yeni Bir Mabet İnşa Eder
“BİREYLEŞMENİN AMACI, KENDİ YAŞAMININ FARKINDA VE BUNDAN SORUMLU OLAN, TAM BİR İNSAN İNŞA ETMEKTİR.” – MARIE-LOUISE VON FRANZ Carl Gustav Jung’un yakın çalışma arkadaşlarından biri olan Marie-Louise von Franz’ın zengin entelektüel mirasını mercek altına alan bu kitap, derinlikli bir keşif sunuyor. “Kendini bilmek” ile başlayan bu keşif, bilinçdışı sembollerin rehberliğinde rüyalardan geçerek masallarda gizli evrensel hakikatlere, eski simyacıların fırınlarından kolektif bilinçdışının arketiplerine uzanıyor. Von Franz’ın temel fikirlerini tanıtmayı amaçlayan bu kitapta arketipler, gölge, anima gibi kavramların karmaşık dinamikleri incelenerek insanın psişesine dair derin bir kavrayışın ipuçları sunuluyor. Ayrıca, kadim bir sanat olan simyanın kişisel veya ruhsal dönüşüm sürecindeki önemi in...
Var Olmanın ve Sevginin Kritiği - Rollo May
“ÖZGÜR OLAN, İNSAN VARLIĞININ BÜTÜNÜDÜR, İRADE GİBİ BİR PARÇASI DEĞİL.” – ROLLO MAY İnsanın kendisine bir varoluş deneyimi edinebilmesinin ve bu deneyimi evrenin kısıtlı ama tam da bu kısıtlılıktan ileri gelecek biçimde özgür bir parçası olarak ortaya serebilmesinin çağımız açısından ne denli dehşetli ama bir o kadar da mucizevi olduğu açıktır. Rollo May, insanın özgürlüğünü yazgısı çerçevesinde ararken; bu yazgıyı deneyimleme cesaretiyle varoluşumuzun temel dinamiği olan kaygının tıpkı doğduğumuz anda olduğu gibi tekrar teklifsizce birbirine sarılmasını, bir “çağ reçetesi” olarak yazıyor. May’in insana ve varoluşa dair bu kavrayışından ileri gelen varoluşçu psikoterapi yöntemiyse, iki gerçek kendilik durumunun özgür biçimde karşı karşıya gelmesinin yaratıcı gücünden ve bu iki soyunuk özne...
Romantik Kıskançlık
“Kıskançlık asla tekil, sürekli ve bölünmez bir tutku değildir. Her biri geçici olan, birbirini izleyen sonsuz sayıda farklı kıskançlıktan oluşur.” – Marcel Proust Aşkın olduğu yerde kuşku, kuşkunun olduğu yerde kaygı ve tüm bunların olduğu yerde kıskançlık vardır. Kıskandığınız şeyin ne olduğunu anlamak içinse daha önce başınıza ne geldiğini bulmanız gerekir. Duygularınızın nereden geldiğini bilmek, ilişkinizde neyin düzeltilmesi gerektiğini ve bunun nasıl yapılacağını anlamak için sahip olduğunuz tek umuttur. Psikiyatr Cengiz Arca’nın teorik bilgi ve klinik deneyimi bir araya getirdiği bu kitap, kıskançlık nedeniyle zorluk yaşayan ve romantik ilişkilerinde başını belaya sokan kişiler için yazıldı. Bu etkili rehberde kıskançlığın neye benzediğini, nasıl deneyimlendiğini, bazı ilginç çeşit...
Bunaltı Çağında Yaşamak
"Kaygı, var olmamamızın deneyimidir." – Jacques Lacan Çağımız birçok açıdan bunaltı çağı. Yeni ekonomik düzenin getirdiği güvensizlik, geleceğe yönelik belirsizlik, ortalığa saçılmış binlerce seçenekle boğan tüketim kültürü, krizler, savaşlar ve artan adaletsizlik. Bu çağda birkaç sağlam panik atak geçirmeden hayatta kalmak mümkün mü? Dünya böyle bir haldeyken kaygı, endişe ve panik atağın bir hastalıktan ziyade, çağımızın biricik duygu durumu haline geldiğini kabul etmek gerek belki de. Öte yandan her kaygı, bunaltı ya da panik atak yalnızca dışımızdaki keşmekeşten beslenmez. Bazıları bize dair, bilinçdışımızda oluşan kaosun, karmaşanın ve yanlış yerleştirmelerin bir sonucu olarak doğar. Bu durumda derinlere dalarak, Lacan’ın dediği gibi, "ötekinin arzusunun (bakışının) sezilmesiyle" doğa...
Ayıp Şeyler - Cinsellik ve İlişkiler Üzerine
"Bİlİncİmİze çıkaramadığımız şey, karşımıza yazgı olarak çıkar."– Carl G. Jung • Kaç yaşında cinsel ilişkiye başlanmalı? • İlk gece korkusu nasıl yenilir? • Seks süresi 60 dakika uzatılabilir mi? • Cinsel uyumsuzluk ilişkinin kaderini nasıl etkiler? • Porno bağımlılığı nedir ve neye mal olur? • Cinsel narsisizm bir aldatma nedeni midir? Cinsellik üzerine daha birçok sorunun cevabını en kolay ve en anlaşılır şekilde cevaplayan Klinik Psikolog Dr. Mehmet Başkak, sorunların çözümü üzerine de son derece pratik ve güçlü tavsiyeler sunuyor. Cinsel sorunlar yaşanan ilişkileri kurtarmanın yanı sıra sağlıklı ilişkileri de renklendirecek olan bu kitap, cesur ve bilimsel bir kılavuzdur.
İçindeki Kayıp Çocuğu İyileştir
Dürtüsel Tepkiler Nasıl Durdurulur,Sağlıklı Sınırlar Nasıl Belirlenir ve Özgün Bir Yaşama Nasıl Kucak Açılır? Çocukluk yaşantıları kimilerimiz için zaman zaman karanlık bir labirente dönüşür. Çoğu insan kaygılı, depresif, ürkmüş hissettiğinde ya da hayal kırıklığına uğradığında, bu hislerin nereden geldiğini bulamaz. Bir şeylere birtakım tepkiler verirler ama bu tepkinin sebebini kendileri de tam olarak çözemezler. Neden sürekli aynı hatalı hamleleri yaptıklarını, neden böyle dürtüsel davrandıklarını, neden kendilerini sabote ettiklerini düşünüp dururlar.Bu örüntüler çocukluktan itibaren sürekli kusurlu bir hikâye anlatan içteki kayıp, yaralı çocuktan kaynaklanır. Çocuklukta yaşanan istismar, ihmal veya travmatik deneyimlerle incinen duygular, yetişkin yaşamında kendini soyutlanmışlık, yan...
Sosyal Fobi
“Sosyal anksiyete, başkalarının düşüncelerini okuma yeteneğimizin gücünü abarttığımız bir durumdur.” – David D. Burns Günümüzde daha net fark edilir bir ihtiyaç gözlemleniyor her birimizin yaşamında: “Olmak zorunda olduğumuz kişi değil de olduğu gibi kabul görmek.” Bu kavram insanlığın en derin çukurlarından biri çünkü insan kabul edilir olmasını hep bir koşula bağlıyor, yani birey “Ya kabul edilmezsem?” kaygısıyla hep kendisi olmak yerine, üzerinde oynamalar yapılmış birer suret gibi geziyor evrende. Sosyal fobi, günlük davranışlarınız sırasında başkaları tarafından izlenme, yargılanma, değerlendirilme, eleştirilme düşüncesiyle ortaya çıkan yoğun kaygıyı ifade eder. Sosyal kaygının tetiklendiği anlarda bir başkası tarafından değerlendirilmenin, eleştirilmenin ya da hata yapmanın utanç ver...
Hepimiz Narsistiz
“Patolojik narsisizm, hayattan istediğini alamayanın, alsa da tatmin olamayanın huzursuzluğudur.” Klinik Psikolog Şule Öncü “Çöl büyür; yazık içinde çöller saklayana.” Friedrich Nietzsche Bu kitap, narsist olduğu ilk bakışta anlaşılan büyüklenmeci narsist bireyler kadar; narsist olduğu fark edilmeyen; sadece mağdur, depresif ya da bağımlı sanılan; yaşam akışı tıkanmış, potansiyelini gerçekleştirememiş kırgınlarla, küskünlerle ve kindarlarla, yani örtük narsistlerle ilgili. Belki kendini bildin bileli babandan kurtarmaya çalıştığın annenle, köken ailesinden kurtarmaya çalıştığın babanla, kendisinden kurtarmaya çalıştığın eşinle, sevgilinle ilgili. Ve aslında seninle, hepimizle ilgili. Hepimizin içine az çok sızmış ve sızmakta olan patolojik narsisizme direnebilmen; narsisistik istismarla ta...
Düş Uykunun Bekçisidir - Sigmun Freud
"TIPKI FİZİKSEL OLAN GİBİ RUHSAL OLANIN DA GERÇEKTE BİZE GÖRÜNDÜĞÜ ŞEKİLDE OLMASI GEREKMEZ." Psikanalizin kurucusu ve bilinçdışının kâşifi Sigmund Freud, insanlık tarihinin gördüğü en etkili entelektüellerden biridir. Bir hekim olarak başlayan kariyeri din, ritüel, mit, masal, düş ve sanat gibi alanlara uzanır. Onun eseri olan psikanaliz, birbirinden alabildiğine farklı görünen bu alanları birbirine bağlayan bir kuramdır. Sigmund Freud bir taraftan insanın zihin yapısını açıklamayı, diğer taraftan insan uygarlıklarını masum ve gizemli gösteren büyüyü dağıtmayı dener. İnsan zihninin kendisi hakkında yanılabildiğini bize öğreten psikanalizin ortaya çıkışından beri, artık herkes biraz hasta, her bakış açısı biraz şüphelidir, en başta da uygarlıklar. Sigmund Freud’un kendi çocukluk anıları ve ...
Varoluşçu Terapi
“Hakİkatİn ödülü hakİkatİn kendİsİdİr.” – Platon Boşluk duygusu, anlam arayışı ve varoluşun zorlu şartları karşısında kendine çıkış yolu arayanlar için güçlü ve etkili yöntemlerden biridir varoluşçu terapi... İnsanın varoluşundan kaynaklanan konulara odaklanan bu felsefi terapi yaklaşımı, hayata anlam katmanın, yaşamı değerli kılmanın belli başlı yolları hakkında okumaya, düşünmeye ve uygulamaya davet ediyor sizi. Hayat en katlanılmaz olduğu zamanlarda bile anlamlıdır. İnsan yaşadığı acıya, korkuya ve suçluluk duygusuna rağmen içindeki iyiyi ortaya çıkarabilme potansiyeline sahiptir. Her olumsuzluk, yaratıcı bir güce dönüştürülebilir. Nasıl mı? Varoluşçu terapi alanında dünya çapında haklı bir üne sahip olan Prof. Emmy van Deurzen ve varoluşçu terapist Claire Arnold-Baker’ın kaleme aldığı ...
Karanlık Empat
Karanlık empat tehlikeli dansını iyilikseverliğin ve nazik bir gülümsemenin arkasında yapar. İyi niyetli bir bakış açısının bedeli bazen ağırdır, manipülasyon, aldatılma ve istismarla karşılaşabilirsiniz. Bu karanlık yolculuğun rehberleri yakın arkadaşlarınız, patronunuz hatta ailenizden birisi olabilir. Son yıllarda yapılan çalışmalar yeni türden bir insan psikolojisini ortaya koyuyor: Karanlık empat. Narsisizm, Makyavelizm ve psikopatinin kesişiminde yer alan bu tehlikeli modele sahip insanlar etkileyici bir tavrın ve nazik bir gülümsemenin arkasına saklanırlar. Ancak bu aydınlık vitrinin arkasında tehlikeli bir oyun oynarlar. Sıklıkla kendinizi tükenmiş, mutsuz ve değersiz hissediyorsanız, maddi, ruhsal ve cinsel olarak suiistimal ediliyorsanız, şiddete uğruyorsanız, kendinizden şüphe e...
Her İnsan Kendini Tamamlamak İster - Fritz Perls
"KİŞİ, HIRS VE SUNİ AMAÇLARLA DEĞİL, ANCAK GERÇEK DOĞASIYLA KENDİNİ AŞAR." Geştalt Terapi ekolünün kurucularından Perls, insan insana ilişkiye vurgu yaparak, nedenleri takıntı haline getirmek yerine, şimdi ve burada ne olduğuna, bunun da nasıl olduğuna odaklanan bir terapi yaklaşımını vurguladı. Çünkü kişi, ancak gerçek bir dinleyicinin temasıyla, eşliğiyle dönüşür ve büyür. Geştalt Terapi ekolü, dünya çapında en çok kullanılan terapi ekolleri arasındadır, varoluşsal bir yaklaşımdır ve sadece karakter özellikleri ya da semptomlarla ilgilenmez, kişinin tüm varoluşuyla ilgilenir. Bu kitap, Geştalt Terapi’nin sihirli yanlarını keşfetmemizi sağlayan Perls’ün hayatını ve Geştalt Terapi kavramlarını aktarıyor. Farkındalık, bütüncüllük ilkesi, sağlıklı kişinin özellikleri, ihtiyaçlar, tamamlanmam...
İçdünyamıza Bakış
İÇDÜNYAMIZ DIŞARIDAN EKLENEN PARÇALARLA ÖRÜLÜR, PSİKANALİZ ÖRGÜNÜN BOZULDUĞU YERİN PEŞİNE DÜŞER VE HİKÂYE EN BAŞTAN YENİDEN YAZILIR. İçine doğduğumuz dünya, yaşayacağımız çevrenin koşulları, ebeveynlerimizin geçmiş deneyimleri ve bizi büyütürken içinde bulundukları ruh hali, nasıl bir insan olacağımızı ve nasıl hayatlar yaşayacağımızı ne kadar belirleyebilir? Bu kitapta, bu soruya cevap bulabileceğiniz beş vaka öyküsü yer alıyor. İnsan olma serüvenimizin ve içdünyamızdaki farklılıkların nelerden nasıl etkilenebildiğini farklı karakterlerin yaşamöyküleri ve gerçek psikanaliz seanslarından aktarılan bilgilerle anlamaya çalışmak zihninizde yeni kavrayışlara ve yeni sorulara ortam hazırlayacak. Dışsal ve içsel olayların nasıl iç içe geçtiğini anlatan öyküler hem mesleğinin başındaki psikoterap...
Zor Kişiliklerle Nasıl Baş Ederiz?
"YALNIZ KALDIĞINIZ İÇİN ZEHİRLİ BİR İNSANLA İLİŞKİYE GİRMEK, SUSADIĞINIZ İÇİN ZEHİR İÇMEYE BENZER..." Zor bir çağda, zor insanlarla iletişim kurmak pek de kolay değil. Kimi zor kişiliklere uzak durmak kolay olabilir; ancak kimileri çok yakınımızdadır, belki anne babamız, belki de eşimizdir... Onlarda bir tutum değişikliği yaratmak istiyorsak, önce kendimizde, onlara karşı bir tutum değişikliğine gitmemiz gerekir... Ruh sağlığınızı ve esenliğinizi koruyabilmeniz için, kurduğunuz ilişkilere özellikle özen göstermeli; size, kendinizi iyi hissettirmeyen ve sizi aşağı çeken insanlara gerekli sınırları koyabilmelisiniz...
Ölüm Yaşamın Mührü
Yaşamla aramızdaki perdeyi aralayan ve onun manasına ulaşmamızı sağlayan şey ölümdür. Çünkü bizden hayatı, "kendini sürekli yenileyen bir buluş halinde" yaşamamızı ister. Ölüm yaşamın ilahi mührüdür; onun varlığı, dünya üzerinde geçirdiğimiz süreyi daha kıymetli kılar. Hayatı yaşama halimize, keşfe dayalı bir lezzet katar. Dikkatimizi yaşama yönlendiren bir dosttur ölüm. Yaşamla ilgili ilham veren mutlak ve kuşatıcı bir bilinç halidir. "Ölüm eşlikçiliği" hakkında ne biliyorsunuz? Hayatının son günlerini yaşayanların yanında olan, gönüllü insanlar… Peki hayat hakkında ne biliyorsunuz? Berna Köker Poljak tarafından kaleme alınan bu kitapta; iç içe geçmiş olan yaşam ve ölüm kavramlarını yeniden keşfedecek, gerçek yaşam öykülerini okuyacak ve belki de hayatın hakkını vererek nasıl yaşanacağını...
Yegâne Terapi Yaşamın Kendisidir - Otto Rank
"ASIL KAHRAMAN GENEL KABUL GÖREN PSİKOLOJİNİN VEYA İDEOLOJİNİN ÖTESİNDE YAŞAMAYI GÖZE ALAN KİŞİDİR." Otto Rank, adını ilk olarak mitoloji konusundaki çalışmalarıyla duyurdu. Kahramanın Doğuşu Miti, insanlığın ortak mirası olan mitlerin ilk sistemli incelemesiydi. Rank’ın rüya yorumları ve insan topluluklarının rüyası olarak gördüğü mitler konusundaki çalışmaları, Sigmund Freud’un çevresinde önemli bir yer edinmesini sağladı. Otto Rank tıpkı kendi mitsel kahraman tanımında olduğu gibi kendi döneminin kabul gören doğrularının ötesinde yaşamayı göze aldı. Doğum Travması kavramıyla "psikanalizin keşfinden bu yana en önemli ilerlemeye" imza attı. İrade Terapisi’yle yepyeni bir psikoterapi anlayışı ortaya koydu. "Yegâne terapi yaşamın kendisidir" diyerek daha hümanist, varoluşçu ve kişiler arası...