Öykü Yazma Becerisi
Pek çok insan yazmanın doğuştan gelen bir yetenek olduğuna inanır. Tanıdığımız insanların çoğu yazmak istediğini ama beceremediklerini söyler, bunu da yeteneklerinin olmayışına bağlar. Gerçekten de çoğu kişide yazma arzusu vardır ama nasıl yazacağını, nereden başlayacağını bilemez. Yeteneksiz olduğuna peşinen inananların bilmedikleri husus, yazma yeteneğinin geliştirilebileceği gerçeğidir. Günümüzde birçok online yaratıcı yazarlık atölyesi ve dijital platformlarda yer alan, ünlü yazarların ağzından dinlediğimiz tecrübelerin aktarımı bunun en güzel sağlamasıdır. Feryâl Orhon Basık, bu kitapla hikâye ve roman yazma ile ilgili deneyimlerini ve öğrendiklerini sizlerle paylaşıyor.
Ne Günah İşlediysek Yarı Yarıya
“AŞKI YENİDEN İCAT ETMELİ BESBELLİ...” – ARTHUR RIMBAUD Aşk, aklın hükümsüzleştiği bir deneyim. Unutmayın ki insan irrasyonel bir varlıktır. Romantiktir, duygularıyla hareket eder. İnsan doğduğunda hayata aklıyla/zekâsıyla/rasyonelliğiyle değil, içgüdüleriyle katılır. İnsanın en eski dili, duyguları, arzuları ve itkileridir. Aklı sonradan icat etmiştir. Rasyonelliği, sonradan edinmiştir. Aşk, insanın akıldan/zekâdan/rasyonellikten çok önce tanıdığı bir duygu, bir deneyim, bir ihtiyaç, bir arzu, bir itki... Bu yüzden sevilmeye duyulan ihtiyaç, çoğu zaman yemeden, içmeden, paradan, unvanlardan, şöhretten çok daha elzemdir. Filozoflar, sanatkârlar, yazarlar, bilimadamları, âlimler, mucitler, dehalar, kâşifler... Onlar bile aşk karşısında en sıradan insandan daha güçlü ve bilge değillerdir. Aş...
İnsan Birikimdir
"DENEYİM BAŞIMIZA GELENLER DEĞİL, ONLARLA NE YAPTIĞIMIZDIR. BU DA BİZİM TEK VE BENZERİ OLMAYAN BİLGELİĞİMİZDİR." - ALDOUS HUXLEY • Okumak mı entelektüel bir faaliyettir yoksa yazmak mı? • Yazma eyleminin ne kadarı sanattır, ne kadarı zanaatkârlık? • Klasik eserler neden okunmalı ve aslında neden okunmamalı? • İyi ve nitelikli okur olmak öğrenilebilir mi? • Okumak ve yazmak bir usta-çırak ilişkisi içinde nasıl gelişir? • Sanat ve edebiyat, tüketime dayalı ticari metalar mıdır? • Yaratıcı yazarlık atölyeleri ve yazma sanatı üzerine kaleme alınmış kitaplar gerçekten işe yarar mı? Hayatının büyük bir kısmını kitap dünyasının içinde geçiren Ertürk Akşun, yazma ve okuma üzerine pratik bilgiler verdiği bu kitapta kendi okuma deneyimlerini, süreç içinde yaptığı hataları da itiraf ederek kaleme alı...
Erkekler Hayvan Mıdır?
Kadın-erkek eşitsizliğini biyoloji değil kültür açıklar. Erkekler neden "erkek gibi" davranırlar? Sebep erkek beyni midir yoksa testosteron dalgalanmaları mı? Soyunma odasındaki kaba konuşmalar, rekabet ve şiddetten erkeksi söylem ve cinsel tacize kadar toplum, erkek davranışını biyolojik yönden açıklamaya yatkındır. Ancak biyoloji yanlış erkek davranışlarını maskeler. Kadın-erkek eşitsizliğini biyoloji değil kültür açıklar. ERKEKLER HAYVAN MIDIR? kitabında önde gelen antropoloji profesörü Matthew Gutmann, küresel bir erkeklik araştırmasına girişiyor ve yırtıcı erkek davranışlarının nedenlerini açıklıyor. Gutmann, antropolojik hazine sandığından alınmış örnekler ve kişisel anekdotlarla, erkeklerin derinlerde nasıl oldukları, mantıksal olarak erkeklerden ne bekleyebileceğimiz ve erkek olara...
Nöralterapi - Başka Bir Tedavi Mümkün
NÖRALTERAPİNİN doğrularını ve doğru uygulamalarını anlatan İLK ve TEK kitap... Bu kitapta nöralterapinin ne olduğu ile yetinmeyeceğiz; hastalığın ne olduğunu, nasıl oluştuğunu, hastalığın oluşmasında nelerin rol oynadığını, ortaya çıkan semptomların neler olduğunu ve nasıl anlaşıldıklarını, nöralterapinin şikâyetleri sadece bastırmadığını ve gerçek manada tedavinin mümkün olduğunu göreceksiniz. Çünkü vücudumuz olağanüstü kompleks sistemlerin birbiri üstünde iyi biçimde organize olması ve belirli kurallar ve döngüler halinde çalışması ile var olmuştur; dolaşım sistemi, metabolizma, sindirim sistemi, hormonal düzenleme, ısı düzenlemesi ve bağışıklık sistemi gibi... Nöralterapi yaklaşımında bedene organların tek tek toplamından oluşan bir organizma olarak bakılmaz. Çünkü bütünlük ve regülasyo...
Bebeğin İsmi
“Çocuklarınıza güzel isimler verin. Zira o isimler, onların hem dünyada hem de ahirette isimleri olacaktır.”- Hz. Muhammed (SAV)Evrende her şeyin bir ismi vardır. Her isim de bir enerji taşır! Hali ile bu kâinatı anlamaya, bilmeye ve sevmeye sefere çıkmış olan insan da kendine özel isim ile isimlendirilir ve öyle devam eder hayatına. Dünyaya gelecek bir bebek için herkesin ilk düşündüğü şey adı ne olacak sorusudur. Düşündünüz mü hiç, bir bebeğin ismi neden bu kadar önemlidir? Bunu bilinçle mi yoksa içgüdüsel mi yaparız? Ta derinlerimizde bir yer o ilahi bilgiyi bilir ve ismin Kader olduğunu ve güzel kader için güzel isim taşımanın önemini bize haykırır. Haliyle dünyaya gelecek bebeğimize en güzel ismi bulma arayışına gireriz.Bu kitabın konusu bebekler ve onların isimleridir. Bir isim nasıl...
Akilus
“İnsan, aklın sınırlarını zorlamadıkça hiçbir şeye ulaşamaz.”– EinsteinBu kitapta okuyucuyu fazla yormadan, aklın sınırlarını da zorlayacak ve geliştirecek şekilde 149 soru bulunmaktadır. Bu sorular çeşitli etkinliklerle ve önemli bilgilerle de takviye edilmiştir. Sorular farklı zekâ ve mizaç türlerine göre çeşitlendirilmiştir.Sorular analiz, sentez, parça-bütün ilişkisi, problem çözme, karar verme, dikkat ve odaklanma, kavram becerileri, üçboyutlu tasarım gibi düşünme gücünü geliştirici niteliktedir.Unutulmamalıdır ki, düşüncenin gücü zekânın gücüdür.
Uykunun Sihirli Gücü ve Tehlikeli Ninni Elektrosmog
Uyku hijyeni ve uykusuzlar için doğal terapi yöntemleriElektromanyetik alanlardan korunma yollarıProf. Dr. Hüseyin Nazlıkul “uyku” ve “elektrosmog” hakkında bize çok önemli uyarılarda bulunuyor. “Uyku sorunu yaşayan mutsuz çoğunluk koyunları saymanın, ılık süt içmenin veya yatakta doğru pozisyonu bulmanın işe yaramadığını bilir” diyen Nazlıkul, bir yandan uykusuzların hangi tehlikelere açık olduğunu anlatıyor, bir yandan da uyku bozukluğunu alt etmenin doğal reçetelerini veriyor.“Uykusuzluk”, stres ve depresyonun kol kola dolaştığı bu teknoloji çağında ne yazık ki tek tehlike değil. Prof. Dr. Nazlıkul, cep telefonları, yüksek gerilim hatları ve baz istasyonları tarafından yayılan gözle görünmeyen elektromanyetik “sis” yani elektrosmog tarafından nasıl kuşatıldığımıza da dikkat çekiyor.Aslı...
Safsatalar
Tıpkı her sabah aynaya baktığımızda derinleşen çizgilerimizi fark edemediğimiz gibi, dünyanın gidişatını da her günü bir öncekiyle karşılaştırarak tahlil etmek kolay olmuyor. Gündemi takip ederken, haber okurken, internette gezinirken çoğu zaman içimizde tarifi zor bir duygu oluşuyor. Herkesin kendini her konuda uzman sanması bir yana, mantığa uymayan, tutarlı bir yanı olmayan, doğru bilgiye -hatta bilgiye- dayanmayan birtakım görüşler dile getirmenin adeta bir norm olduğunu, kitlelerin akla, mantığa dayanan ifadelerin sahiplerini yuhaladıklarını, hamasi, duygusal görüşlerin alkışlandığını bir tür azap eşliğinde izliyoruz. Madem bir yanlış yaptığımızda ya da bir yanlışa gereken tepkiyi veremediğimizde duyduğumuz rahatsızlığa vicdan azabı diyoruz, o halde safsatalarla dile getirilmiş bir fi...
Gizemlerle Dolu Salgınlar Tarihi
Salgınlar, insanlık tarihinde çok büyük rol oynamış, hatta çoğu ülkenin kaderini bile değiştirmiş, tarihin akışını bir taraftan alıp başka bir tarafa yöneltmiştir. Kuşkusuz her salgının insan eliyle çıkartıldığını söylemek mümkün değil ama salgın sürecini kimlerin nasıl yönettiğine, bu süreçten kimlerin nasıl güçlenerek çıktığına bakmak çok ama çok önemli... Bu yüzden Corona virüsün de kimler tarafından ya da hangi yoldan çıktığından ziyade bu salgını kimlerin nasıl kullandığı üzerinde durmak daha akılcı bir seçim olur. Örneğin Batı dünyasını Ortaçağ boyunca kasıp kavuran veba salgını, Moğollar tarafından İtalya’ya bilinçli olarak bulaştırılmıştı. Veba hastalığı taşıyan cesetlerin mancınıklarla İtalya’ya fırlatılması, bir tür biyolojik silah kullanımıdır aslında. Dünya hemen hemen her döne...
Sırlar Bohçası
Hayat, semboller aracılığıyla konuşur... Cüzdanınızı ne şekilde düzenlerseniz parayla ilişkinizi değiştirebilirsiniz? Yatak odanıza hangi sembolleri yerleştirerek evlilik hayatınıza aşk ve güven kazandırabilirsiniz? İşyerinizde kullanacağınız hangi sembollerle başarı grafiğinizi yükseltebilirsiniz? Hangi bölgenize hangi sembolün dövmesini yaptırarak başınıza gelen olaylara yön verebilirsiniz? Söz dinlemeyen, fazla hareketli çocuğunuzun odasını hangi sembollerle dekore ederseniz sakinleşmesini sağlayabilirsiniz? Bütün bu soruların cevabı SIRLAR BOHÇASI’nda gizli... Renklerden şekillere kadar hayatın her alanında farkında bile olmadan kullandığımız semboller, aslında günümüzü ne şekilde planlayıp organize ettiğimizi gösterir. Sembolleri ve kadim bilgiyi hayatın her alanında bili
Psikolojik Virüs
Psikolojik Virüs sizlere farkında olmadan enjekte edilen bir zehri anlatıyor. Kapitalizmin vitrini olan reklamcılık ile kalbi pazarlamanın en önemli argümanlarından birini örnekleriyle deşifre ediyor. Görülmeyenin ardında yatan ticari hesapları, duyulmayanın ardında yatan reyting kaygılarını, hissedilmeyen sinsi teknikleri gün yüzüne çıkarıyor. Bireyden topluma, gerçekliğin farklı şekillerde bilinçaltında nasıl inşa edildiğini, ikna mühendisliğinin çirkin yüzünü sizlere gösteriyor. Virüsü tanımak, bize nasıl etki ettiğini bilmek onunla mücadele etmenin birincil şartıdır. Bilir ve tanırsak başta çocuklarımızı, kendimizi ve içinde yaşadığımız toplumu nasıl koruyacağımızın cevabını daha net verebilir ve mücadele edebiliriz.
Bu Rol Senin
Sınırlarını fark edersen onu aşabilirsin! Uzun yılların birikim ve deneyimi, bir kitapta toplanıyor. Harika Uygur oyunculara ve oyuncu adaylarına kariyerlerinin başlangıcından sonuna dek kullanabilecekleri bir el rehberiyle merhaba diyor. Deneme çekimi nedir? Doğru kıyafet seçimi! Uygun makyajın püf noktaları! Ajans ve cast direktörü neye karşılık gelir? Role nasıl hazırlanmalı, anda ve rolde nasıl kalmalı? Sözleşme ve anlaşma yaparken dikkat etmeniz gereken noktalar! Meditasyon ve hazırlık sürecinin yönetimi! Bu el rehberini edinerek en önemli yatırımı yaptınız. O halde başlayalım ve o cümleye kendimizi hazırlayalım: "Bu rol senin!"