Kutsal Topraklar Üzerine Oynanan Oyunlar
Armagedon toprakları üzerinde gerçekleşen Filistin Seferi’ni hiç kimse göz ardı edemez. Kutsal topraklar, tarih boyunca pek çok savaşa ev sahipliği yapmıştır. Belçika, Avrupa’da "Er Meydanı" olmadan çok önce bile Filistin tüm dünyanın "Er Meydanı" olma rolünü üstlenmişti. Asya ile Afrika’yı birbirine bağlayan bu güzergâhta Mısırlılar ile Asurlular, İsrailoğulları ile Kenan Ülkesi orduları, Yunanlılar ile Romalılar ve Eyyubi kuvvetleriyle Haçlılar arasında çok büyük savaşlar yaşanmıştır. Bu dar alanda savaşan komutanların isimleri en az Hz. İsa kadar önemlidir. Kutsal topraklar üzerinde oynanan oyunları bir İngiliz subayının gözünden ibretle okuyacaksınız bu kez! I. Dünya Savaşı sırasında Almanların Türkleri savaşa dahil etmesinden beri, Türkleri kendi topraklarında yok etme planı yapılmışt...
Hesaplaşma
"Evet değerli dinleyiciler. Bugün tarihin belki de en karanlık günü. Almanya sabah saatlerinde Londra’ya ve Moskova’ya eşzamanlı olarak attığı atom bombalarıyla dünya tarihinin en acımasız katliamını gerçekleştirdi. Hem Londra hem de Moskova sokakları can pazarına dönmüş durumda, ölü sayısı milyonları aştı. Yerde yatan insanların yüzleri seçilmiyor, patlamaya yakın olanların ise bedenlerinden eser yok." Eğer bu kitapta anlatılan gizli tarih yaşanmasaydı 1940'ların ortalarında herkes yeni güne böyle bir radyo yayını ile uyanabilirdi. Amerika ve İngiltere savaş sırasında bu korkuyla nasıl yaşayabildiler? Almanlar nükleer silah programı başlatırken onlar ne yapıyorlardı? Almanya atom bombasını neden icat edemedi? Bir sabotaj mı gerçekleşti? Peki nasıl? Amerika, Almanya’nın teslim olmasına rağ...
Tarihten İlham Veren Anekdotlar
Eflatun’a iki soru sormuşlar. Birincisi, "İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışları nedir?" Eflatun tek tek sıralamış: "Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki büyüyünce de çocukluklarını özlerler... Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Yitirdikleri sağlıklarını geri almak için de para öderler... Yarından endişe ederken bugünü unuturlar. Dolayısıyla ne bugünü ne de yarını yaşarlar... Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar. Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler..." Sıra gelmiş ikinci soruya: "Peki sen ne öneriyorsun?" Bilge yine sıralamış: "Kimseye kendinizi ‘sevdirmeye’ kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi ‘sevilmeye’ bırakmaktır... Önemli olan, hayatta ‘En çok şeye sahip olmak’ değil, ‘En az şeye ihtiyaç duymaktır.’" Muhammed Ali’den, Sokrates’e, Napo...
Kehanetler Kitabı
Kitapta yer alan 17 kehanet ve 28 Osmanlı tablosu, bakır üzerine işlenmiş ve özgün baskı buradan yapılmıştır. Tam metindir. Fransızca özgün yorum ve tablolar eşliğinde Türkçe çevirileri eklenmiştir. * * * Chalcondyles, belki de canlı tanığı olduğu olaylar nedeniyle öylesine ince ayrıntılara dikkat etmiştir ki bu dikkati ve gözlemleri günümüzün tarihçilerini şaşırtmaktadır. Örneğin, bir dilencinin veya bir İranlı, Ermeni ya da Arap tüccarın nasıl giyindiğine, belindeki kuşağın nasıl bağlanırsa ne anlama geldiğine varıncaya kadar yazmıştır. * * * "Kehanetler" bölümünde inanılması zor bilgiler iletilmiştir. Hiç kuşkusuz geleceği hiç kimse bilemez ve müminler için geleceği bilebilmek sadece Tanrı’ya mahsustur. Ancak bu "kehanetleri" birer prognoz/öngörü olarak değerlendirirsek, kitabın yazıldı...
Dona Gracıa
"Hususi birtakım şartlar Avrupa Yahudileri ile Osmanlıları, Haçlı Hıristiyan Avrupa karşısında bir nevi dayanışma ve işbirliğine sevk etti. Asırlardır birlikte var olmak suretiyle iç içe geçmiş ortak tecrübeler ve olumlu hatıralar Türklerle Yahudileri bir aile yapmıştır." - Halil İnalcık Papa’dan Şarlken’e, I. François’dan Portekiz ve İspanya krallarına, Macar kraliçesinden Medici’lere, XVI. yüzyıl Avrupa’sının en büyük güç odaklarının dize getiremediği, dünyanın en zengin kadını Dona Gracia’nın muhteşem hikâyesi. Bu güç odaklarından canını ve servetini nasıl kurtardı? Avrupa’nın her yanındaki sinagogları nasıl birer istihbarat merkezi haline getirdi? Bu istihbaratı sunduğu Kanuni’nin eli, Avrupa karşısında nasıl güçlendi? Kanuni, Dona Gracia’yı neden ısrarla Osmanlı topraklarına davet ett...
Zamanın Sabrı - Faili Meşhur 90'lar
ZAMANIN SİHRİ SABIR, LANETİ İSE TEKERRÜRDÜR. Bizi biz yapan, aldığımız kararları etkileyen en temel şey hatırladıklarımız ve unuttuklarımızdır. Ancak her seçiş bir vazgeçişi ve ödenmesi gereken bir bedeli beraberinde getiriyor. 90’ların bitmesiyle birlikte unutmayı seçtiklerimiz, yüzleşmediğimiz, hesabını sormadığımız her şeyin bedelini; şimdi kırılgan bir demokraside, güvercin tedirginliğinde yaşayarak ödüyoruz. Sedat Peker ile kapısı kırılan 90’lar odasına giriyoruz birlikte. Bu kitap, içinde yaşarken göremediklerimizi üzerinden geçen 30 yıllık yaşanmışlığın olgunluğu ile hatırlayalım diye yazıldı. O dönem fark etmediğimiz örüntülerin, bugüne etkilerini görmeyi, aklıselim şekilde "Biz nerede hata yaptık?" diye sormayı amaçladı. 40 yaş altındaysanız, duyduğunuz isimlerin, okuduğunuz olayl...
Bir Avuç Hayat Tozu Bir Tutam Devlet Gölgesi
1970’lerden günümüze, ülkenin en çalkantılı zamanlarını, şimdi bu kitabı elinde tutan, yaşı elliyi geçmiş insanlarla birlikte yaşadık. Bu yıllar; çatışmalarla, kıyımlarla; büyük grevler, bir askeri darbe, birkaç muhtıra, terör; ekonomik yokluklar, enflasyon, banker iflasları, banka batıkları, siyasal krizler ve yolsuzluklarla dolu sancılı zamanları içine aldı. Uçlardan uçlara savrulduk; yetmiş sente muhtaç da olduk, renkli televizyonlarımız, boğaz köprülerimiz, otoyollarımız da oldu. Onlarca seçimde onlarca hükümeti kurup devirdik. Siz bu hengâmenin orta yerindeki memurların, şeflerin, müdürlerin, genel müdürlerin, müsteşarların, milletvekillerinin, bakanların, başbakanların, cumhurbaşkanlarının hepsine birden devlet diyordunuz, oysa insandılar; bilgileri kadar ihtirasları, üstünlükleri ka...
Atatürk’ün Emniyet Müdürü
27 Aralık 1924’te Mustafa Kemal’in Polis Müdürü olarak İstanbul’da göreve başladım.Millî Kurtuluş Savaşı sona ermiş, Cumhuriyet ilân edilmiş, Misakı Millî hudutları içinde Türk ülkesi yeniden teşkilâtlanmış, Osmanoğlu’ların saltanat ve hilâfetle ilgili kişileri yurt dışına çıkarılmış ve Gazi, Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş duruma getirilmesi için devrimlerini uygulamaya geçmişti.İşgal sırasında şımaran, düşmanlarımızla ortaklaşa çalışan Rum ve Ermeni azınlıklar, İstanbul’un kurtuluşunu takiben sinmişlerdi. Ama zaman zaman olaylar çıkarıyorlardı. Çalışmaları yeraltına intikal etmişti. Patrikhane de gizli gizli Yunan emellerini gerçekleştirme amacına ulaşmak istiyordu.Yumurta topuklu, bol paçalı külhanbeyler, kabadayılar türemişti. Kadınlar sokaklardan geçemiyordu. Kabadayılar, şehrin çeşitl...
Nail
Keçili Ailesi’nin Yükselişi ve DüşüşüDede, Yenibahçeli Nail... İttihat ve Terakki’nin ünlü fedailerinden, Teşkilat-ı Mahsusa’nın kurucu komutanlarındandı. "Mustafa Kemal’e suikast" suçlamasıyla yargılandı ve asıldı.Baba, Nadir Nail Keçili...Celal Bayar ve Adnan Menderes’in arkadaşı, Demokrat Parti’ye yakın ünlü bir işadamıydı. 27 Mayıs darbesinin ardından ofisinde kendini astı. Torun, reklamcı Nail Keçili...Kasırga Operasyonu’nda "hortumcu" ilan edilip Ankara Ulucanlar Cezaevine atıldı. Tutuklu kaldığı cezaevinin avlusunda tam yetmiş dört yıl önce dedesi Yenibahçeli Nail Bey asılmıştı.İrem Barutçu’dan, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e, Üç Kuşak Keçili Ailesi’nin Nefes Kesen Öyküsü....
Evimiz Üç Oda Bir Kışla
Türker ailesinin Uzunköprü’den Ardahan’a, İstanbul’da Trabzon’a, Ankara’dan Cezayir’e, Aşkale’den Kıbrıs’a uzanan serüvenlerinin sıcak, sevgi dolu öyküsü.’Evimiz Üç Oda Bir Kışla“Bir önceki kitabında Napolyon’un yaşamından kesitler sunan Şule Türker, bu kitabında kendi ailesinin öyküsünü anlatıyor. Türker ailesinin yaşantılarını ilginç ve önemli kılan, bu özel tarihin Türkiye’nin yakın tarihiyle de iç içe geçmiş olması.Bir roman gibi kurgulanmış olan ’Evimiz Üç Oda Bir Kışla’ son kırk yıla yayılan ilginç bir Türkiye panoraması sunuyor. Şule Türker’in anne ve babasına duyduğu sevgi ve saygıyı ölümsüzleştirdiği bu samimi anlatıyı çok seveceksiniz.Zülfü LivaneliMayıs 2006, İstanbul
Türk İmparatorluğu’nun Yıkılışına Dair Kehanetler Kitabı
Kitapta yer alan 17 Kehanet ile kişiler ve kimliklerden oluşan 28 Osmanlı tablosu, bakır üzerine işlenmiş ve özgün baskı buradan yapılmıştır. Tam metindir. Fransızca özgün yorum ve tablolar eşliğinde Türkçe çevirileri eklenmiştir."Kehanetler" bölümünde inanılması zor bilgiler iletilmiştir. Hiç kuşkusuz geleceği hiç kimse bilemez ve müminler için geleceği bilebilmek sadece Tanrı'ya mahsustur. Ancak bu "Kehanetleri" birer prognoz/öngörü olarak değerlendirirsek, kitabın yazıldığı dönemden yüzyıllarca sonra neredeyse bire bir gerçekleşen bu öngörüleri dikkatle incelemek gerektiği açıktır.Chalcondyles, belki de canlı tanığı olduğu olaylar nedeniyle öylesine ince ayrıntılara dikkat etmiştir ki, bu dikkati ve gözlemleri günümüzün tarihçilerini şaşırtmaktadır. Örneğin; bir dilencinin veya bir İran...
Şu İngilizler Canımı Çok Sıkıyor
"... Tarih kahramanların sadece başarılarını yazmaz, başarısızlıklarını da yazar..." Yaşamını ihtilâl peşinde koşturup, özgür vatan hayaliyle sonlandıran büyük bir askerin aklanmasına ya da yerilmesine zemin değildir bu kitap. Bu topraklar hakkında söz söyleyenlerin ve söyleyebileceklerin buluştuğu küçük bir su başıdır, insanoğlu yaşadıkça çağlayan. İşte bu toprakların yetiştirdiği birbirinden değerli, gazetecileri, yazarları, bilim insanları, yine bu toprakların özgürlüğü için yanıp tutuşan bir başka değerli evladını; devlet adamını, korkusuz bir askerini, insan Enver’i konuştu. Hiçbirinin bir diğerinden daha fazla söz hakkı yoktu. Hepsi bildiği, anlayıp kavradığı Enver’i anlattı. İyi de etti...
Savaşın Sessizliği
Bu kitap Kore Harbinde gencecik şehit düşen, kaybolanve maalesef unutulan 864 kahraman asker ve subaylarımızın anısına adanmıştır.Kendi kahramanlarının değerini bilmeyen toplumlar en büyük öldürücü darbeyi, kendi geçmiş tarihine sahip, öz değerlerini korumasını ve de geliştirmesini bilen milletlerden yerler. -Kore Savaş Adına (E) Gazi Kurmay Yarbay Turan Yavçan-Ayten Aygen Yine Her Zamanki Akıcı Üslûbuyla, Anılardan Yola Çıkarak Romanlaştırdığı Bir Döneme Işık Tutuyor.
Kadınlar Sokakta
Son yüz elli yılda gerçekleşen her tarihsel olayda ivme kazanarak kitleselleşen ve artık toplumsal olayların yönünü belirleyebilecek kadar büyüyen kadın hakları mücadelesinin öncüleri, dünyanın bambaşka yerlerinde benzer baskılara ve zulme direnen kadınlardı.Japonya, İspanya, Ukrayna, Brezilya, Fransa…Bugünün güçlü kadınları, toplumsal statüdeki rolü ne olursa olsun, mücadeleleri kentleri, ülkeleri, kıtaları aşan bu kadınların halefleridirler.
Külhan
Temizlik, kişisel ve sıradan bir fiil banyolarımızda. Bir zamanlar bu arınmayı toplu ve neşeli bir ayine dönüştürerek kutladığımız hamamlarımız vardı. Kadınlar için özgürlüğü ve pür neşeyi saklayan kurnaları, erkekler için cemiyeti koruyan külhanları vardı. Bayrama gider gibi gidilen bu hamamlardan gelinler de çıktı, paşalar da; düğünler de çıktı isyanlar da. Gülabdanlar, rastıklar, peştamallar, nalınlar en incesinden; fıskiyeler, çeşmeler, soğukluklar, çubuklar en dokunaklısından bir mazide süslü, zarif, neşeli kaldı. Kahkahalar, kavgalar kubbeleri çınlattı, sedası bu satırlara düşüldü.Külhanbeyi ismine de kaynaklık eden 'külhan', hamamları ısıtan geniş ocağa verilen isim. Kitap ise kuralları ve kaideleriyle, adabı ve usulleriyle eski İstanbul hamamlarına dair hem bir mekan okuması, hem d...
Misyonerlerin Masum Olmayan Seyahat Notları
"Sonraları sapkınlaşarak putlara tapmaya başlayan Hıristiyanlara ceza olarak Tanrı Türkleri göndermiş, Onlar da kiliseleri camilere çevirmişlerdir." "Türk camilerinden gelen ezan sesini duymak ve insanları ne yapmaya çağırdığını bilmek insanı üzer çünkü insanlar Hz. İsa’ya değil Hz. Muhammed’in tanrısına ibadete çağrılmaktadırlar. Yani insanlar tanrısızlığa davet edilmektedirler." Hıristiyan misyonerlerin "kutsal topraklar" diye adlandırdıkları bölgeyi Türklerin elinde tutuyor olması yüzlerce yıldır artarak çoğalan bir öfkenin ve kinin birikmesine neden oluyor. Hıristiyanlar açısından Asya, Tanrı’nın oğlunun doğduğu ve bir zamanlar yaşadığı yerdir. Ancak dünyada en fazla nüfusa sahip kıta olmasına rağmen, çok az Hıristiyan yaşamaktadır burada. Yazar Favell Lee Mortimer’in kaleme aldığı bu ...
Cesaret - Türkiye Tarihini Değiştiren 110 Kadın
Bazı kadınlar idealisttir, engel tanımazlar. Yaptıkları iş farklı olabilir ancak amaçları tektir. Onlar için önemli olan tek şey hedefleridir. Hedeflerine ulaşmak için her şeyi feda ederler. Gözleri başka şeyi görmez ve istediklerini yaparlar. Yaşam öykülerine bakınca şaşırırsınız. Çünkü bu öyküler baş döndürücüdür. "Uğruna ölmeye değmeyecek bir hayat, yaşamaya değmez" derler. Dışlanmak, sürülmek, kapatılmak onları durduramaz... Gazeteci-yazar Doğan Satmış, Türkiye’de siyasetten girişimciliğe, spordan sinemaya yaptıklarıyla kitleleri peşinden sürükleyen 110 kadının hikâyesini anlatıyor. Onlardan ilham alan yeni cesur, asi ve öncü kadınların yetişmesi için bir katkı sunuyor.
Gizemi Çözülmemiş Tarihi Olaylar
Birazdan okuyacağınız tarihi olaylar sizi bazen hayrete düşürecek, bazen tedirgin edecek, bazen heyecanlandıracak, bazen de konuyu daha derinlemesine araştırmaya teşvik edecek. John F. Kennedy neden öldürüldü? 1951 yılında Fransa’da koca bir köyün bir anda delirmesinin arkasında yatan sebep neydi? Dyatlov Geçidi’nde dokuz dağcının ölümüne sebep olan şey sadece soğuk muydu? 11 Eylül saldırılarındaki çelişkiler neler? 1518 yılında yüzlerce kişiyi etkileyen dans salgınına ne sebep olmuştu? Dünya tarihi henüz gizemi çözülememiş olaylarla dolu! Bu olaylara dair sırların bazıları hiçbir zaman, birçoğu da yakın zamanda gün yüzüne çıkmayacak gibi görünüyor. Üzerlerine kurgulanan teoriler ise her gün daha da artıyor.
Dört Gün Buda Üç Gün Zorba
"Hayatta en çok sevmeniz gereken kişi kendinizsiniz." – Buda "Kendini kurtarmanın tek yolu başkalarını kurtarmak için çabalamaktır." – Alexis Zorba Bambaşka kıtalarda ve asırlarda yaşamış arifler, mutluluğun peşine düşenlere mürşidin kendi algılarımız olduğunu söylediler. Erdemin, metanetin ve öz saygının bir kökte filizlenip, dallarından sevgiyi, huzuru, neşeyi nasıl uzatacaklarını anlattılar. Oysa insanlık hâlâ, halının altına bizzat süpürdüğü hazineyi, tanımadığı kahramanları masal dağlarında arıyor. Ünal Ersözlü; dört gün Buda kadar dingin ve sabırlı, üç gün Zorba kadar coşkulu ve tutkulu yaşamanın, mutluluğa hak ettiği dengeyi nasıl vereceğini anlatıyor. Buda’dan Hallac-ı Mansur’a, Eckhart Tolle’den Jung’a kadar, keşiflerini paylaşmış ne kadar bilge varsa, bizi onların işaret ettiği h...
Tek Kadın Latife
Bir eylül sabahı, şafak vaktiyle beraber, Türk hilali, üzgün İzmir’e neşe getirdi. O gün, büyük kurtarıcı ile esaretine nihayet verdiği Türk kızı karşı karşıya oturdular. Sonra büyük misafiri ve onun kıymetli arkadaşlarına izaz ve ikram etmek, onlara temiz ve medeni bir hayat yaşatmak, yorgunluklarını dinlendirmek için çarpan mini mini kalp, birden bütün varlığını kuvvetli bir ateşin sardığını hissetti. Seviyor ve seviliyordu... Fakat, vazifesini; vatanına, kadınlığa, kendi şerefine medyun olduğu vazifelerini ihmal etmiyordu dünkü zafer kızı… Bu suretle dünyanın, tarihin en büyük ismini taşımaya muvaffak oldu.
İbrahim İn Çocukları
Bugün dünyadaki hiçbir ülke hoşgörüsüzlükten muaf değil. İsrail, Filistin, Kuzey İrlanda, Sudan, Balkanlar, Pakistan, Hindistan, Sri Lanka, Kafkaslar dini inanış farklılıkları yüzünden kasıp kavrulan coğrafi bölgelerden sadece bazıları. Yahudiler, Hıristiyanlar ve Müslümanlar kendi inanç ve iman şekillerine sadık kalırken diğer dinlere karşı özgürlük, hoşgörü ve saygı gibi duyguları da barındırabilirler mi? Bu hayati önem taşıyan kitapta İbrahimi dinlere mensup on beş çok etkili isim dini özgürlük ve hoşgörüyü kendi inançlarının bakış açısından tanımlıyorlar. Eski Amerikan başkanı Jimmy Carter, Haham Arik Asherman, Endonezya’nın ilk demokratik yollardan seçilmiş başkanı Abdurrahman Wahid ve diğer yazarlar kendi deneyimlerinden ve kendi dinlerine ait kutsal yazılardan yola çıkıyor, laikleri...
Kütük
Osmanoğulları Hanedanı ancak tarihe mal olmuş kişilikleriyle tarih kitaplarında yer almış ve hafızalarımıza kazınmıştır. Özellikle kuruluş dönemine ait şecere bilgileri neredeyse yok denecek kadar azdır. Kütük, ulaşılması zahmetli arşivler, gizlenip saklanmış belgeler ve hatta mezar taşları dahi araştırılarak, padişahından bebekken boğdurulmuş şehzadelerine, adı bilinmeyen halayıklardan en gözde cariyelere kadar tüm Osmanoğulları mensuplarının isimlerinin, doğum ve ölüm tarihleri ile ölüm sebeplerinin yer aldığı, şimdiye dek ülkemizde yapılmış olan en kapsamlı tarihsel çalışmadır.