Destek İndirim -
Destek Dükkan
0
Sepetim
Yazarlar
Kategoriler
Değerlendirme
Fiyat
Yayınevleri
Diller
Filtreleme

Kategoriler

Yayınevleri

Yazarlar

Fiyat

Diller

Değerlendirme

Sıralama
Dönüş Destek Yayınları

Dönüş

Kendi yolunda ilerleyebilirler ve kendini yeniden var edebilenler için... Doğanın kendini tekrar ettiğini göremezsiniz. Mevsimlerde yaşadıklarımız tekrar değildir. Çünkü doğa, kendini yenilemeyi esas alır. Şimdiki mevsim, bir önceki mevsimin yenilenerek gelebilmesi için büyük mücadeleler verir. Onun yeniden var olabilmesini sağlayıp ona o muhteşem güzellikleri veren bir önceki mevsimdir. Kadın da doğa ana gibidir. Onun bugününü güzelleştirecek olan için mücadele eder ve sever... Yazık! Hep, bir sonraki mevsim için heyecanlanıp kendini tekrar edenlere çok yazık! Benliklerinin derinliklerindeki sevme arzularının yerini alan kibir, üstünlük, ötekileştirme ve sevgisizlik yüzünden, cinsel yalnızlıkların kuyusuna düşenlerin çırpınışlarını anlatan Dönüş, Türk edebiyatının yalın dilinin önemli örn...

Utanmaz Destek Yayınları

Utanmaz

Çaresiz kalınca herkes her şeyi yapabilir. Gelişmiş bilinçlerin, "hayır" demeyi neredeyse imkânsız hale getiren hormonların esiri olmayacağı yönündeki yaklaşım çoğu zaman tökezler. Çünkü insan doğa ve doğal yönelimleri karşısında çoğu zaman zayıftır. Herkes belli koşullar altında her şeyi yapabilir. Bazen hakikati bulmak için bir günahtan geçmek gerekebilir. Günahtan arınmak istemek ve aynı günahı tekrar etmeme kararlılığında olmak ise insanı kemale erdirecek tek yoldur. Bazen sizi yoldan çıkaran, kaza yapmanıza neden olan iyi niyetinizdir. Asfaltın ortasındaki kaplumbağaya çarpmamak için aracınız takla atsa bile masum bir kaplumbağaya sövmezsiniz. Peki ya siz takla atasınız diye yolun ortasına bilerek bırakılmış bir kaplumbağa için?... O zaman kime kızarsınız sahi? O engeli koyan kişi mid...

Dantenin İstanbul Cehennemi Destek Yayınları

Dantenin İstanbul Cehennemi

"Cehennem’in en sıcak yerine kim gidecek? Tabii ki ahlaki kriz esnasında tarafsız kalanlar!" İtalyan kökenli Pisani ailesinin genç oğlu Duran, İlahi Komedya’yı İstanbul dekorunda oynamaya neden karar verdi? Koyu bir Katolik olan Bayan Pisani ile gizemci Bay Pisani, oğullarının İstanbul Cehennemi’ne doğru çıktığı yolculuktan nasıl etkilenecekler? Karanlık İstanbul’un esrarengiz kralı Erdoğan Bey ile Fransız düşünür Michel Foucault ve İspanyol ressam Salvador Dali’yi hangi "hassas çizgi" birleştiriyor? Nasıl bir "büyülü gerçeklik" onun gibi bir adamı İlahi Komedya’ya bağlayabilir? Karargâhı Süleymaniye’de bulunan mistik bir tarikatın üyesi olan yönetmen Cebrail’in, akıllara durgunluk veren planı sonuç verecek mi? Dante’nin büyük aşkı Beatrice’i canlandıran dünyalar güzeli Gizem herkesten ney...

Mason Locasında Aşk ve Kılıç Destek Yayınları

Mason Locasında Aşk ve Kılıç

Kadınların kabul edilmediği bir Mason Locası, iki genç, yeni kardeş: ÂZEM ile SEDAT Herkesin gözü onların üzerinde! Yüzlerce yıldır "usulüne uygun" davranarak var olmayı başaran masonlar, aşk’a dair bu krizi atlatabilecekler mi? Dünyaca ünlü müzayede şirketi Bonhams, Büyük Üstat’ın odasında asılı kılıcı 20.000.000 sterlin açılış fiyatıyla müzayedeye koymayı teklif etti! Uzmanlar, "100.000.000 sterlini görürsek şaşırmayız" dedi. Hindistan’ın sembolü Tac Mahal’i inşa ettiren Şah Cihan için 400 yıl önce yapılmış "SİHİRLİ KILIÇ" kimin olacak? İranlı mirasçılarla Türk masonlar arasında gerçekleşecek büyük savaşı kim kazanacak? Cemaleddin Afgani İngiliz ajanı mıydı yoksa Ruslar için mi çalıştı? Müslüman mıydı yoksa Zerdüşti mi? Neden, kimsenin kendisini sevmediğini düşünerek öldü? Bir mason üsta...

Celile Ela Gözlü Pars Celile Destek Yayınları

Celile Ela Gözlü Pars Celile

Osmanlı’nın en güzel kadınlarındandı. Saray ressamı Fausto Zonaro’nun rahleyi tedrisinden geçti. Paris ve Roma’da eğitim gördü. Adını resim sanatına altın harflerle yazdırdı. Padişah hafiyeleriyle, Balkan çetecileriyle, İttihat ve Terakkicilerle boğuştu... Korku nedir hiç bilmedi! Gönlünü kendinden dört yaş küçük olan Yahya Kemal’e kaptırdığında evliydi, iki çocuğu vardı. "Ela gözlü pars" diye şiirler yazdı ünlü şair onun için. Güzel kadın, hayatında ilk kez bulutların üzerinde uçtuğunu düşündü. Aşkı uğruna eşini, evini terk etti! Maalesef, onu taşıyabilecek büyüklükte bir yüreğe sahip değildi şair. Onu yarı yolda bıraktı, sıvışıp kaçtı. Çok üzüldü, kahroldu ama yıkılmadı ela gözlü pars. Aynı çocuk iki kere doğurulabilir mi? Doğurdu Celile! Oğlu Nâzım Hikmet yirmi sekiz yıllık hapis cezası...

53. Risale Destek Yayınları

53. Risale

**

Agafya Destek Yayınları

Agafya

1920’de dünya yeniden şekillenmeye başlamıştı. Rusya’da başlayan Ekim Devrimi sonrasında artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Anadolu’da Mustafa Kemal’in askerleri amansız bir kurtuluş savaşı vermekteydi. İngiliz yanlısı Beyaz Rus ordusu yetmiş bin askeri, savaş gemileri ve silahlarıyla Mustafa Kemal’e karşı kullanılmak üzere İstanbul’a konuşlandırılmıştı. Bu orduyla birlikte devrimden kaçıp işgal altındaki İstanbul’a sığınan Rus asilzadeleri, gelirken yanlarında sadece acılarını, hayal kırıklıklarını, hırslarını ve korkularını değil, köklü kültürlerini, asaletlerini, sanat zevklerini, incelikli estetiklerini de getirmişlerdi. Böylece İstanbul’un yaralı, yoksul ve gelişmemiş çehresinin rengi de, dokusu da biçim değiştirmeye başlamıştı. Devrimden kaçan Rus soylusu güzel bir kadının, iş...

Ücretsiz Okuma
Ateş Destek Yayınları

Ateş

Hayat, sizden artakalanların toplamıdır: acıların, aşkların, hayallerin… "İyi bildiğim bir şey var. Eğer yaşamımın bir celladı olacaksa o ben olmalıydım. Birilerinin insafına kalmış bir yaşamı, korkaklara bırakıyordum. Yeni bir yol beni bekliyordu ve ben bu yolculuğa çıkmanın heyecanı içinde çırpınıyordum. Eğer siz de bir gün yolunuzu kaybedecek olursanız, o yolu bir daha aramayın; bırakın o yollarda başkaları yürüsün. Siz kendinize henüz hiç kimsenin yürümediği yeni bir yol bulun, neyle karşılaşacağınızı bilmeseniz de…" ATEŞ, taşradaki kabuğunu kırmak için yola çıkan genç bir erkeğin macerasını anlatıyor. İlk aşkların acemiliklerini ve hayal kırıklıklarını, şimdiye kadar hiç kimsenin denemediği bir samimiyet ve cesaretle anlatıyor. Özgürlüğün keşfine varan sonsuz yolculuğun bütün iniş ve ...

Stoktaki Son Ürün!
İnkar Destek Yayınları

İnkar

Stoktaki Son Ürün!
Şehrin Sancısı Destek Yayınları

Şehrin Sancısı

"İNSANLAR YALAN SÖYLEMEYİ SEVER. ÇÜNKÜ BEŞ PARA ETMEZ HAYATLARINDA DOĞRU DÜRÜST YAPABİLDİKLERİ TEK ŞEY BUDUR." Kendini dahi bulamayacak kadar kalabalık, kafasının içindeki seslere sağır kalacak kadar da gürültülüydü şehir. Çokça hayal kırıklığı, kavga ve tehlike doluydu. Çocukluğundan beri huysuz, uyumsuz ve yalnızdı. Ne sistemle barışabildi, ne geçmişi bağışladı, ne hayatın anlamsızlığına değer katabildi, ne de kendini sevebildi. Basit ve hayli sıradan bir insan olarak hayata devam edebilmek kolay değildi artık. Şehir sıradan olanı öğütüp kusuyordu dışarı. Pencerede bir çiçekle, mahalleden iki arkadaşla, maaşı düzgün bir işle, sıcacık bir çorbayla, ocağı tüten bir haneyle, sıradan ve görünmez olmak için daha fazla çabalamak gerekiyordu. Yanlış Giden Bir Şeyler Var, Coğrafya Kaderdir, Var ...

Prova Odası Destek Yayınları

Prova Odası

Stokta Yok
Hep Sonradan Destek Yayınları

Hep Sonradan

Ortak bir acıya sahip iki kişi varsa, acı eşit bölünmez; biri diğerinden daha güçlü olmak ve acının büyük payını üstlenmek zorundadır.Dilediği gibi ağlayamaz, korkamaz, öfkelenemez... Hayatındaki herkes onu güçlü sanır da kimse bilmez, savrulmasının ufacık bir rüzgâra baktığını.Ben güçlü olan taraftım.Annem, saçlarını kaybedene kadar...

Stokta yok

Stokta Yok
Dengesiz Bir Aşkın Anatomisi Destek Yayınları

Dengesiz Bir Aşkın Anatomisi

"Gülümsediğini görür gibiyim. Onu hiç kaybetme olur mu?Gülümsemekten asla vazgeçme...Gözlerimi kapıyorum ve derin bir nefes alıyorum.O güzel gülümsemenin bana hayat veren mucizevi ışığı doluyor içime...Acılar kayboluyor sanki."İki Aşık ve İmkansız Bir Aşk HikâyesiKaderleri onları hiç ummadıkları anda bir araya getirdi ve beklenmeyen bir girdap onları fırtınalı aşk denizinin içine sürükledi.Bir aşk hem bu kadar gerçek hem bu kadar sırlarla dolu olabilir mi?Bir aşk hem bu kadar yakın hem bu kadar mesafeli yaşanabilir mi?Heyecan, mutluluk, karmaşa, bilinmezlik, sessizlik, kahkaha ve gözyaşı...Çünkü bir vardı, bir yoktu aşk ve... Tesadüflerin gizemi onları fırtınasına katarken onlar, korkutucu bir bilinmezliğin içine savruldular!Kalplere iz bırakacak modern bir aşk masalı...Unutulmayacak bir i...

Stokta yok

Stokta Yok
Delikanlı Destek Yayınları

Delikanlı

Delikanlının silahı yüreğidir, o da tutukluk yapmaz! Koltukları kaldırıp kanatları açarak, hafiften vücut kaslarını göstererek, siyah takım içine beyaz gömlek giyerek, biraz da göğüs ileri, kümbet geri yürüyerek delikanlı olunmuyor! Olsa olsa bitirim bir tip oluyor. Bele silah takarak onu da her fırsatta ucundan göstererek, ben yerine ısrarla "biz" sözünü kullanıp bir âlemden bahsettiğinin altını çizip, oranın raconunu hissettirerek; "kodum mu oturturum!" şeklinde yürüyerek, ağız dolusu küfürle dolaşıp, paltonun yakasını kaldırarak yürümekle de delikanlı olunmuyor. Olsa olsa görenlerin şerrinden Allah’a sığındığı "mafya kılıklı" tipler oluyor. Demek ki delikanlılık kılık kıyafetle, "kodum mu oturturum!" demekle olunmuyor. Delikanlı, Eğer yüreği varsa o gün, o dakika, o an, getirip ortaya k...

Stokta yok

Stokta Yok
Çingeneler Destek Yayınları

Çingeneler

"Osman Cemal’in Çingâneler’i muhakkak bir şaheserdir. Osman Cemal şimdiden sonra bir tek yazı yazmasa, Türk edebiyatına kazandırdığı bu şaheserle gene mahzun ve gene yarı meçhul aramızda dolaşsa, bu, hiçbir zaman değeri birdenbire, bir çığlık halinde meydana çıkarmayı unutmayan edebiyat denilen şey ona bu şaheserinin layık olduğu mevkii vermekte gecikmeyecektir. Okudukça şaşırıyorum. Sayfaları çevirdikçe içim hüzün, sevinç ile dolu karmakarışık bir âleme giriyor. Gâvur Etem kitaptan fırlıyor, karşımda Apokor Çorbacı’nın kim olduğunu izah ediyor. Akman Baba’yı arabasını sürerken, yaz yağmurlarını, çadırı, böğürtlen dolu sepeti, ayaklarını köpekler dalamış tirşe gözlü Gülüzar’ı, Büyükdere köylerine giden musiki ve avantür delisi delikanlıyı, yılanları, Nazlı’yı görüyorum, duyuyorum. Bir reel...

Stokta yok

Stokta Yok
Çerkes Aşkı Destek Yayınları

Çerkes Aşkı

Çerkes Soykırımı ile Metafizik İç İçe...Halit Kakınç, okuru yoğun, akıcı ve sağlam bir tarih ve sosyoloji bilgisiyle buluşturuyor. Daha da çarpıcı olanı, yapının içinde Metafiziğe, Parapsikoloji’ye ve UFO’lara -hatta Arkeo-Astronomiye de yer veriyor olması Tüm bu konuların tek bir kitaba sığdırıldığını pek görmedim. Batıda birkaç örneği olsa da, bizde neredeyse hiç yazılmadı.Bu dünyadaki yaşamında da Kakınç, gerçekten Çerkes bir kıza aşık ve evli. Kitaptaki öyküde Blena ile Zeynep’in buluştuğu yerler o kadar belirgin ki... Böylece Blena/Ceylan ile Elbruz’un öyküsü daha bir anlam kazanıyor.Kadim dostum Halit’in yaratıcılığının daha birçok esere imza atacağından hiç kuşkum yok. Ayrıca eminim ki; tarihin, siyasetin, sosyolojinin, etimolojinin, metafiziğin, New Age’in ve aşkın harmanlandığı ye...

Stokta yok

Stokta Yok
Bütün Aşklardan Öte Destek Yayınları

Bütün Aşklardan Öte

Mektup Bir zarf aldım düz beyaz bir zarf Üstüne ne adres yazdım ne bir işaret ne de bir harf İçine yüreğimi koydum Dışına sadece pul Madem ki içinde yüreğim durur Ve madem ki hayattasın hala O zarf gelir seni bulur Mutlaka Bu satırları okuyor olduğunuza göre sizi bulan bir mektubu tutmaktasınız. Eğer içinde yürek olan bir mektubu bir yüreği gördüğünde tanıyabilecek iki göz algılayabiliyorsa ve o yüreğe dokunma cesareti olan bir el uzanıyorsa raflara; evet size yazılmış bir mektubunuz var. Biraz mahzun, biraz muzip bulacaksınız beni ama kelimelere teslim olmuş biri olarak nereye akacağımı ben de bilemezdim ki... -Kerem-

Stokta yok

Stokta Yok
Bir Nefes İstanbul Destek Yayınları

Bir Nefes İstanbul

Bu kez seninle İstanbul’u ve İstanbul’daki seni, beni yaşıyoruz. Yolculuğumuzun tanıkları var bu defa. İstanbullular ve İstanbul’da yaşayanlar... Zengini, yoksulu, Kürt’ü, Alevi’si, muhafazakârı, marjinali, Ermeni’si, Rum’u, Musevi’si... Onlarca renk, onlarca doku... Bu satırlar, bazılarının ütopya dediğinin küçük bir yansımasının, umudunun romanını yaratıyor. Bir arada yaşayabilmenin hikâyesini... İstanbul’un sokaklarına karışırken senin, benim, yaşamlarımızın, aşklarımızın, içimizde kalanların, hayallerimizin, korkularımızın, umutlarımızın, yalnızlığımızın, hayat koşuşturmamızın, yeni binyılın insanlarının gelgitlerinin arasında dolaşıyoruz. İstanbul, Türkiye, Dünya, "sen"sin, "ben"im, "biz"iz... İnandığım tek gerçek bu. İstanbul öyle bir şehir ki; hiçbir kitap seni bu şehir kadar besley...

Stokta yok

Stokta Yok
Beni Kim Öldürdü? Destek Yayınları

Beni Kim Öldürdü?

Sopa gibiydi bacakları kız çocuğunun. Dizleri çıkık. Mavi çiçekli, beyaz elbisesinin eteği dizlerini iki parmak üstünde bitiyordu. Ayakları çıplak, parmakları çamura bulanmış, sağ bacağının içinden aşağı doğru ince ince kan sızıyordu. Sol gözü morarmış, alnı yarılmış, kafatası kırılmış....Sislerin arasından ayaklarını sürüyerek, ellerini iki yana açmış, sendeliyordu.Durdu birden. Fısıldadı: Beni Kim ÖldürdüYanıt gelmeyince haykırdı bu kez:Beni Kim Öldürdü.Tırnakları kırılmış, avuçları yırtılmış ellerini uzattı; eller birer pençeye dönüştü. Sanki önünde duranın gırtlağına sarılıp hesap sormak istiyordu:Beni Kim Öldürdü.Bu kız çocuğu, Haliç kıyısına atılan ilk cesetti... Diğerleri birbiri ardına, deniz kıyısına fırlatılıp atılacaktı...Kitaplar vardır, bitse de kurtulsam diye zorla okursun......

Stokta yok

Stokta Yok
Başka Bir Leonardo Destek Yayınları

Başka Bir Leonardo

Bu romanı yazmak bayağı cesaret ister!...Ve Ülker Uzun Polat, bu cesareti göstermiş. Üstelik bu zorlu işin başarıyla da üstesinden gelmiş.Neden cesaret? Neden zorlu iş? Çünkü; Leonardo da Vinci sıradan bir isim değil... Gelmiş geçmiş bütün zamanların en büyük sanatçısı... Öncü bilim adamı... Matematikçi... Fizikçi... Mimar... Mühendis... Müzisyen... Anatomist... Mucit... Düşünür... Dalgıç kıyafetlerinin ilk kâşifi... Bir daha ikincisi gelmeyen ve belki de hiç gelmeyecek bir deha. Belki yıllar sonra Freud gibi bir başka deha, en doğru biçimde tanımlayacaktır Leonardo’yu: "O, bütün diğerleri kopkoyu bir zifiri karanlıkta uyuklarken, vaktinden çok zaman önce karanlığın göbeğinde gözlerini açarak uyanan bir insana benzer!"Leonardo da Vinci’nin en çok sevdiği öğrencisi Francesco Melzi, şöyle de...

Stokta yok

Stokta Yok
Aygır Fatma Destek Yayınları

Aygır Fatma

Bir Halk MuharririOsman Cemal halk muharriridir (yazarıdır). Yani bir muharrire verilebilecek en güzel, en temiz, en değerli sıfatlardan birini halk ona vermiştir. Halk ona "halk muharriri" demiştir.Halk sözü geniş bir insan kalabalığını ifade eder. Halk sözü kendi damı altına fukara ve orta köylülüğü, esnafı, zanaatkârı, işçiyi ve münevverliğin bir tabakasını toplar."Osman Cemal bu kalabalıktan asıl hangisinin muharriridir?" diye sorulursa verilecek cevap şudur:-Osman Cemal bilhassa esnaf, zanaatkâr zümrelerinin yazıcısıdır. Fakat aynı zamanda şehir "lumpen"lerinin fotoğrafçısı da olabilmiştir.Yazıcı, romancı, hikâyeci, mizahçı geçinen bir çok "üstat"ların Osman Cemal’den öğrenecekleri bir çok şeyler vardır. Eğer onlar eserlerinin niçin okunmadığını merak ediyorlarsa "okutabilme"nin sırrı...

Stokta yok

Stokta Yok
Ayastefanos Yalnızı Destek Yayınları

Ayastefanos Yalnızı

Ayastefanos... 1900’lerin başında yeşiline, doğasına hayran kalıp adını Yeşilköy olarak değiştiren Halit Ziya Uşaklıgil’den, 1930’larda yazlıkların, balıkçı barakalarının hemen yanında ekili bamya tarlalarında oynayarak büyüyen Aydın Boysan’a; 1990’larda Florya düzlüklerinde kuş avlayıp satan başıboş çocukların hikayelerini dinledikten sonra taze sabah poğaçaları soğumadan pastaneye yetişmek için komşularının yaramaz afacanlarını omzuna bindirip güle oynaya çarşıya inen Yaşar Kemal’e kadar pek çok edebiyatçının yüreğinde yer etmiş büyüleyici, sakin, huzurlu ama cıvıl cıvıl hayat dolu, taze bahar yeşiliyle örtülü semt... Aynı zamanda, yaz kış demeden her mevsim çiçek açacak kadar doğaya meydan okuyan yaşlı ağaçları gibi farklı dinlerden gelip Yeşilköy’de buluşan ve tüm engellemelere, gelene...

Stokta yok

Stokta Yok
Ayaküstü Sevişmeler Destek Yayınları

Ayaküstü Sevişmeler

"Yalan yaşar, yanlış ölür bu ülkenin çocukları. Bu söze inandığım günden bu güne çok savaş gördüm. Çok aşık gördüm. Sevişmelerin bini bir para zamanlara erdim. Tanrının dünyadan el etek çektiğini söyleyen ihtiyar öleli çok zaman oldu. Geriye dönüp baktığımda, iyi çocuklar görüyorum yollara düşen... Sevdikleri ve inandıkları için derilerini hırpalayan, gözleri alev alev çocuklar. Her neyse; iyi olan, sevindirici olan her ne varsa motorumun sesiyle birlikte geride kalıyor... Elif’i, sırtıma bir haç gibi yüklediğim cesedini nereye bırakacağım şimdi?" Musahhih, motorunu son kez çalıştırdığında bunları düşünmüştü. Yaşlıların, inancı istismar edilen kızların, ülkesizlerin, babasız çocukların, dünyayı değiştireceğine inanan insanların olduğu bir dünyayı okuyacaksınız Ayaküstü Sevişmeler’de. Tıpkı...

Stokta yok

Stokta Yok
Ateş, Güneş ve Ada Destek Yayınları

Ateş, Güneş ve Ada

"Kafanızdaki bütün soruların cevabı bu kitapta sanki. O kadar güzel bir anlatımı var ki daha ilk sayfasını açtığınızda gerisi geliyor ve inanın bağımlılık yapıyor. Hazzı, aşkı, küçük heyecanları, okul hayatını, ergenliğin vermiş olduğu kafa karışıklığını ustaca anlatan nadir kitaplardan. Ateş, Güneş ve Ada okuyabileceğiniz en üst seviyedeki kitaplardan..."-Ayşenur Kütükbaş-"Güneş bir kez batar, bir kez de doğar. Bunu değerlendirmek sana, senin seçimlerine bağlıdır. Doğuşu da seçebilirsin batışı da... Ya da en akıllıcası her ikisinden de zevk almayı seçersin... Böyle bir bölüm vardı. Ben bu kitabı okuduğum zamandan beri bunu kendime ilke edindim, her ikisinden de zevk almaya çalışıyorum, ikisini de ayrı ayrı seviyorum... Çok okuyan birisi değilim, haftada bir kitap, hatta bazen bu süre daha...

Stokta yok

Toplam: 167