Bilincin Yeniden İnşası
"Evrenin sırlarını bulmak istiyorsan, enerji, frekans ve titreşimi düşün." - NIkola Tesla Neşe, coşku, mutluluk ve yaratım gücü birer mucize değildir. Sağlıklı ilişkiler, gerçek bir aşk, güvende bir hayat ve bereketli bir para akışı, şansla ya da talihle hiç ilgili değildir. Hepsi birer bilinç meselesidir. Spinoza’nın da dediği gibi: "Neşe, en yüksek bilinç seviyesidir." Çok satan Dünya Okulunda Ruhun Devrimi kitabının yazarı Anıl Şehirlioğlu’nun kaleme aldığı Bilincin Yeniden İnşası, arzulanan hayatı dileyip beklemeyi değil, buna karar verip bilinci baştan programlayarak gerçekleştirmenin en kolay, en pratik ve güçlü yollarını anlatıyor.
Sırtımdaki Ruh İzi
“Ben hayatın sırrıyım, hayatın sırrı insan.” İnsanoğlu olarak bir yandan yüzyıllardır hayatın sırrını arıyorken diğer yandan bu yolculukta hep yalanlar söylemişiz kendimize ve herkese. Bilmeden kaderimizin örgüsüne katkı olmuşuz ve bir ilmek daha atmışız sırrı saklayarak. Yalan ve sır aynıymış oysa, sırrın olduğu yerde yalan, yalanın olduğu yerde sır varmış, bu sırlar bizi hasta etmiş. Hayatın sırrı insanmış oysa, her şey bize bizi anlatmak için varmış, görmemişiz, duymamışız, bilmemişiz. İnsanın sırrı hayatını belirlerken hasta olmuşuz, biz kader sanmışız, hayat sanmışız, değişmez sanmışız. Kendi hayatının kıymetini bilmek ve HAYAT’ın kıymetini bilmek yolculuğundaysan çal kapıyı gir içeri. Yüzleş kendinle. Çünkü hayatının sırrı da anahtarı da sende...
Hepimiz Narsistiz
“Patolojik narsisizm, hayattan istediğini alamayanın, alsa da tatmin olamayanın huzursuzluğudur.” Klinik Psikolog Şule Öncü “Çöl büyür; yazık içinde çöller saklayana.” Friedrich Nietzsche Bu kitap, narsist olduğu ilk bakışta anlaşılan büyüklenmeci narsist bireyler kadar; narsist olduğu fark edilmeyen; sadece mağdur, depresif ya da bağımlı sanılan; yaşam akışı tıkanmış, potansiyelini gerçekleştirememiş kırgınlarla, küskünlerle ve kindarlarla, yani örtük narsistlerle ilgili. Belki kendini bildin bileli babandan kurtarmaya çalıştığın annenle, köken ailesinden kurtarmaya çalıştığın babanla, kendisinden kurtarmaya çalıştığın eşinle, sevgilinle ilgili. Ve aslında seninle, hepimizle ilgili. Hepimizin içine az çok sızmış ve sızmakta olan patolojik narsisizme direnebilmen; narsisistik istismarla ta...
Cüret
ZİHNİYETİNİZ DEĞİŞİRSE TESLİM OLMAZSINIZ, TESLİM ALIRSINIZ. Tüm içsel savaşların tek sebebi kendinizi yeteri kadar tanımıyor oluşunuzdur. Kendinizi tanımaksa neye cüret ettiğinizle alakalıdır, kendinize neyi değer gördüğünüzle, neyle beslenmek ve neyi büyütmek istediğinizle ilgilidir, bir o kadar neleri söküp atacağınızla... Kendiniz olmaya cesaret ettiğinizde başlar kişisel devriminiz ve ancak o zaman içsel gücünüzü keşfedersiniz. Bu kitapta kendi doğanız hakkındaki gerçekleri keşfetmek, beden, zihin ve ruhunuzun uyumlu bir şekilde çalışmasını sağlamak, kendinizi sabote edici düşünce ve davranış kalıplarından kurtulmak, anlam ve amaç dolu bir hayat yaratmak, duyguların kölesi olmadan sakin ve dingin kalabilmek, karanlık manipülasyon döngülerinden kurtulmak, psikolojik dayanıklılık kazanma...
Manifest Günlüğü
Hayatının geri kalanını zengin, doyumlu, başarılı, mutlu ve anlamlı bir şekilde yaşamak senin elinde. Zengin olarak yaşamayı, hakiki aşkı, her türlü başarıyı hayatına dahil etmeye karar verecek olan sensin. Bu günlük, Kuantum Tezahür Alanı’nda gerçekleşmesine niyet ettiğin ne varsa, sana bunu sağlamayı garanti eder, düzenli olarak uygulaman şartıyla. Ayşe Tolga Kuantum Tezahür Ustalığı Koçu
Kerpiç Reçeli
REÇEL TADINDA BİR DRAM GÜZELLEMESİ… “Karşımda duran küçümseyerek baktığım bu kerpiç ev benimdi. Ona yanaşan sevgiye muhtaç incir ağacı da. Sahip olduğumuz, elimizde kalan tüm varlığımızla satın almıştık hepsini. Sanki bu minik bahçe büyük bir kazandı. Kaynatıyordum şeker tadında avuntularımla tüm dertlerimi. Bir yandan kavanozlara hapsetmiş, karakışa saklıyordum. En çaresiz günlerimde yiyecektim kerpiç reçelini.” Nagehan Kruç Şeremet, özgünlüğü ilk romanın çok ötesinde olan bu eserinde, okuru etkili üslubuyla Üsküp’ten İstanbul’a uzanan bir zaman yolculuğuna çıkarıyor. Kerpiç Reçeli, geçmiş- şimdi-gelecek üçgeninde reçel kavanozlarından ortak hafızamızın derinliklerine süzülen gerçek bir hayat hikâyesi. “Dosyayı tamamladığımda artık bilgisayarımın kapağını her açtığımda selamlaştığım sırad...
Karma Astroloji ve Ezoterizm Işığında 2024
İnsan Gökyüzüyle Yeryüzü arasında kalan, Geçmişiyle beslenen, Geleceğiyle filizlenen bir varlıktır. Astroloji bu yolculuğu aydınlatır. Oğuzhan Ceyhan ve Gülnihal Öztürk tarafından kaleme alınan ve 2024 yılını astrolojik açıdan derinlemesine inceleyen bu eser, gökyüzünün kadim bilgisini, Norse mitolojilerinin gizemli sembolleri Rünleri günümüzün anlayışıyla harmanlayarak okuyucularına sunuyor. Karma Astroloji ve Ezoterizm Işığında 2024, sizi gezegenlerin ve kadim Rünlerin dansını keşfetmeye ve bu ritmin hayatınızdaki yansımalarını anlamaya davet ediyor. Gülnihal Öztürk’ün uzmanlık alanı olan Karma ve Spiritüel Astroloji ile hocaların hocası Oğuzhan Ceyhan’ın derin ezoterik astroloji bilgisi, bu kitabı hem astroloji meraklıları için vazgeçilmez bir kaynak haline getiriyor hem de yeni başlaya...
Brutal 5
KÖTÜLÜĞÜ YARGILAYACAK OLAN ANCAK ŞEYTANDIR. ZORBALIK, TEHDİTLER VE ÇOCUKLARA KARŞI KÖTÜLÜK! KÖTÜLÜKLERİ GÜÇ İLE ÖRTBAS EDEN SAPKIN BİR ÖĞRETMEN! ÇOCUKLARI İSTİSMAR EDEN BİR ADAM. ADALETİN YARGILAMADIĞI AŞAĞILIK PİSLİKLERİ, BÜYÜKŞEHİR POLİS DEPARTMANI BİRİNCİ SORUŞTURMA BÖLÜMÜ’NDEN DAN HİROKİ LİNÇ EDİYOR!
Atatürk'ün Tanrı'sı
"Tengri teg Tengri..." "Türklük, Müslümanlığın öncüsü ve kılavuzudur!" - Atatürk 100. yılını kutladığımız Cumhuriyet tarihinde ilk kez bu kitapta... • Atatürk, 1935 yılındaki kendi elyazılarında, "Tanrı demek, Allah demek değildir!" diyerek Türk bilgeliğinin uluhiyet alanındaki hangi sırrına atıf yapmıştı? • Hallac-ı Mansur, Hace Ahmet Yesevi ve Dede Korkut Destanı’nda yer alan Tanrı ve Allah kavramları arasındaki ince ayrımı Atatürk nereden biliyordu? • Atatürk, "Türk’ün dini tabiattır!" sözü ile marifet ehlinin hangi sırrına atıf yapmıştı? • Türk Kamlarının Ağ bilgeliği, İslam’ın marifet ehlinin Devridaim ya da Devir Nazariyesi, İslam filozoflarının ise Sudur Teorisi ismini verdiği yaratılışın en büyük sırrını açıklayan bilgi nedir? • Atatürk’e göre Türk Tarih Tezi’nin, dine ait sacayağı...
Cadıların Cenneti 1
Doğa tarafından terk edilmiş bir dünyada, insanlığın tek umudu cadılardır! Eskiden, bitkiler ve diğer canlılar uyum içinde yaşıyorlardı. Ta ki insan ortaya çıkana kadar… İnsanlar, diğer canlılarla barış içinde yaşayamadı ve acımasızca onları yok etti. Bunun üzerine Fauna ve Flora kaçıp saklanmaya karar verdi… Dünya yıllar boyu ıssızlığa ve kuraklığa mahkûm oldu. Son kalan ve nadir rastlanan yeşillikler ise bitkilere duyarlı cadıların sığınaklarıydı. Fakat her şeyi yok etmeye çalışan insan, bitkilerin yeryüzünden çekilmesinden cadıları sorumlu tutuyordu. Pilly, bu sığınaklardan birinde yetişti. Güçlü Tula ona rehberlik etti. Pilly, iyi bir cadı olmak için çok özveri gösteriyor ama bir türlü bitkilerin sesini duyamıyordu. Bilge cadı Tula, Pilly’yi kutsanmış yurt “Cennet”e gitmesi içi...
Mutatio
DEVASA BİR DÖNÜŞÜM UFUKTAN YAKLAŞIYOR... Dünya gezegeni –tıpkı sonsuz evreni paylaştığımız diğer gezegenler gibi– bir tekâmül okuludur ve evrendeki tüm varlık sistemleri, kendilerinden altta olanları elinden tutarak yukarıya çekmekle yükümlüdürler. Dünya dışı varlık sistemleri, adına Ruhsal İdare Mekanizması (RİM) dediğimiz o kudretin birer uzantısı gibi hareket ederek, on binlerce insanla, kapalı, sınırlı, bireysel temas içindeler. Bu temaslar devasa bir bilinç dönüşümüne işaret ediyor. Evrensel yasaları ve varlıksal ilkeleri bilmeksizin, yaşananları kavrayabilmemiz olası değildir. Ülkemiz bu anlamda büyük bilgi akışlarına sahne olmuş, 1959 yılında nakledilen ve Bedri Ruhselman tarafından derlenen İlahi Nizam ve Kâinat bilgileriyle başlayan süreç içinde, ruhsal/evrensel ilkeler ile varolu...
Ne İstersen Değil Neysen Onu Çekersin
Gördüğümde inanırım inandığımda görürüm. Artık bir dönüm noktasındayız. Kuantum fiziği, evrenin görünenden ibaret olmadığını kanıtlayarak, kendi yaşamlarımızın yaratıcıları, hatta sanatçıları olduğumuzu da ortaya koyuyor. Tezahür etmek, var etmek, sadece irade meselesi değildir, aynı zamanda bir sanattır. Bu kitap sayesinde, Kuantum Tezahür Ustalığı yolunda edineceğiniz bilgilerle zamanın ötesinde bir deneyim yaşayacaksınız, hem de saniyeler içinde. İçdünyanızda başlatacağınız devrimsel dönüşümleri, içinde yaşadığınız dünyada tezahür ettirmeye başladığınızda, hayatın olasılıklarla dolu bir sahne olduğunu anlayacaksınız. Tezahür bir “İste ve olsun!” süreci değildir, “İste ve gerçekleştir!” deneyimidir.
Uzun İlişkilerin Sırrı
"Beni olduğum gibi sev, olmamı istediğin gibi değil!" İlişkiler, insanın kendiyle yüzleşme alanlarıdır. Hepimiz her insanda bambaşka insanlar olur, başka yönlerimizi, başka yüzlerimizi görürüz. İlişkiler, yaşam yolculuğu boyunca tecrübe ettiğimiz gelişim sürecinin en kıymetli parçalarıdır. İlişkiler, sınavımız değildir. Bir başarı ya da başarısızlık hikâyesine de dönüştürülmemelidir. İlişkiler dönüşüm alanlarımızdır, kendimizi bir başkasında görmek, kendimizi bir başkasında sevebilmek, hatta çoğu zaman kendimizle ilk kez tanışmaktır. Uzun bir ilişkinin sırrı sevmek ama kırmadan, dökmeden sevebilmek. Bugünlerde insanların sevilmeye ama kırmadan dökmeden sevilmeye ihtiyacı var. Güvenebilmeye ihtiyacı var, çünkü güvenin olmadığı yerde sevgi de olamaz. Sabra ihtiyacı var, hemen ilk kavgada ayr...
2001 Arı Kovanı
"KAMU BANKALARI SİYASİLERİN ADETA AİLE ŞİRKETİYDİ, MAHDUMLARI KAPIDAN KOVSANIZ BACADAN GİRİYORDU." 2001, Ecevit başbakanlığında DSP, ANAP ve MHP son koalisyon dönemi, sağdan destekli Dünya Bankası ve IMF’ye teslim bir ekonomi yönetimi, off-shore şaklabanlığı ve yozlaşan bir bankacılık sistemi, bir ayağı kamuda bir ayağı özele kayan Hazine bürokrasisi, partilerin senin benim diye paylaştıkları kamu bankaları, holding patronları sahipliğinde kumarhaneye dönüşen özel bankalar, vahşi faizlerle çıldırmış para piyasaları, kara listeler, vadeden önce kapatılan krediler, bu karmaşada arada kalıp yaşam savaşı veren, ekonomiyi sırtlamış reel sektör, esnaf, sanatkâr, KOBİ’ler ve ipotekli malları yağmalanan sanayiciler, yok yere üretimden düşen işletmeler. Bu dönemde, kamu bankaları da sanki siyasiler...
Beni İncitemezsin
İNCİTMEK DİYE BİR ŞEY YOKTUR, İNCİNMEK VARDIR. KIRMAK DİYE BİR ŞEY YOKTUR, KIRILMAK VARDIR. YARALAMAK DİYE BİR ŞEY YOKTUR, YARALANMAK VARDIR. Merkezinde duran, başkasının savaşına müdahil olmayan, esnek ve sakin bir insanın incinmesi, kırılması, yaralanması mümkün değildir. İnsan incinmemek uğruna güçlü, sert ve katı bir savaşçıya dönüştükçe daha fazla incinir. Korunma kalkanları daha da korunmasız kılar insanı. Gerçek gücünüzü dışarıdan edindiğiniz zırhlarınızdan değil, merkezinizdeki esneklikten alırsınız. Peki ya merkez neresi? Bu kitap kendini arayan insanlar için yazılmadı. Merkezini yitiren insanlar için yazıldı. Dışarıya gidip aramak için değil, içeriye dönüp bulmak için kaleme alındı. İnsan merkezini dışarıda bulamaz, merkez içeridedir, bulmaya karar verdiğinizde dönüp onu yeniden ...
Mesaj-novus II
Anadolu halkına yükseklerden bir mesaj var. İlk Novus kitabında olduğu gibi, temas vakalarının hatırlanmayan, hafıza mahzenlerinde örtülü kalan kısımlarını su yüzüne çıkarmak için yola çıkmıştık. Ama akış bizi öyle bir noktaya götürdü ki her şey adeta kontrolümüz dışında ilerliyordu. Sanki bir sihirli el seanslarda direksiyonu alıyor ve bilinçaltı çalışmasına katılan süjelerin odağı ısrarla Anadolu’ya, Mustafa Kemal Atatürk’e ve yakın gelecekte ortaya çıkarak o birleştirici, toparlayıcı, ayağa kaldırıcı, kudretli bilincin bayrağını devralacak yeni lidere geliyordu. Görünen oydu ki temasçıların ağızlarından dökülen ortak ifadeler bize bir şey anlatmaya çalışıyordu:"Bu mesajı kitlelere iletin!"Ortaya çıkan veriler ve aktarılan mesajların ortaklığı son derece dikkat çekici. Geleceğe yönelik i...
Duyguların Efendisi
HANGİ DUYGU SENİ ELE GEÇİRMİŞSE VE YÖN VERMEYE BAŞLAMIŞSA, ORADA SEN AZALMIŞSINDIR ARTIK... Duygularımız haber kaynaklarıdır. İçdünyamızdan ve etrafımızdaki dünyadan bir etki-tepki meselesi olarak ortaya çıkarlar, en önemlisi de bir ihtiyaçtan dolayı doğarlar. Hiçbir duygu öylesine, tesadüfen, kendiliğinden, boş yere, sebepsiz oluşmaz, boş yere hissedilmez. Duyguları yaşamaktan ziyade, hangi ihtiyaçtan dolayı ortaya çıktığını görmek ve yönetebilmek önemlidir. Öylesine yaşanan duyguların fiziksel ve ruhsal açıdan ağır bedelleri olur. Zamanla insanın karakterine dönüşerek kemikleşen duygu çöplüklerinden kurtulmanın çok güçlü yolları vardır tabii ki. Bunun için elementlerin gücünden faydalanıyor olmak son derece doğru bir tercih. Her duygu bir elementin temsilcisidir ve yine hamurundan doğduğ...
Demografik İşgal
"DUVARLARIMIZ DELİKLERLE DOLU, BETONDAN YAPILMIŞ SURLARDAN ZİYADE DELİK DEŞİK AĞLAR KADAR GÜVENLİLER." – ZYGMUNT BAUMAN Türkiye’de bulunduğu tespit edilen sığınmacıların ve kaçakların sayısı 13 milyonu aştı. Bu göç hareketi Türkiye’nin milli kimliğini, milli güvenliğini, Türk milletinin ekonomik refahını ve sınır bölgelerinde demografik yapıyı değiştirerek Türkiye’nin geleceğini tehdit etmeye çoktan başladı. İşin en ürkütücü taraflarından biri de istisnalar dışında siyasetin de, basının da, akademilerin de, aydınların da sanki Türkiye dünyanın en fazla sığınmacı bulunan ülkesi değilmiş, sanki bir içsavaşa sürüklenmek istenmiyormuş gibi davranıyor olması... Gerçekler Türk halkından dört koldan gizleniyor. Türkiye’yi bir ulus-devletten ümmet toplumuna dönüştürmek için demografik değişimi des...
Trace 1
ESKİ BİR OLAY YERİ İNCELEME UZMANI TARAFINDAN ÇİZİLMİŞ, EŞSİZ BİR POLİSİYE GERİLİM!TOKYO POLİS TEŞKİLATI İÇİNDE TAMAMEN BAĞIMSIZ BİR YAPI OLAN OLAY YERİ İNCELEME BİRİMİNİN TEK AMACI, ÖNEMSİZ GİBİ GÖRÜNEN KANIT PARÇALARINDAN BÜYÜK İPUÇLARI ÇIKARMAK VE NE KADAR KARANLIKTA KALMIŞ OLURSA OLSUN TÜM GERÇEKLERİ AYDINLATMAKTIR.MANO REİJİ, OLAY YERİ İNCELEME BİRİMİNDE ADLİ TIP UZMANIDIR. SAWAGUCHİ NONNA İSE AYNI BİRİME YENİ BAŞLAMIŞ ÇAYLAK BİR ADLİ TIP ARAŞTIRMACISI. TESADÜF O Kİ NONNA’NIN AİLESİ ZAMANINDA KORKUNÇ BİR CİNAYETE KURBAN GİTMİŞ VE OLAYI MANO REİJİ AYDINLATMIŞTIR. ACABA BU İKİLİNİN TANIŞMASI NELERİ DEĞİŞTİRECEKTİR?ÇÖZÜLMEZ DENİLEN CİNAYETLERİN, BİLİM VE KANIT YOLUYLA NASIL ÇÖZÜLDÜĞÜNÜ ANLATAN NEFES KESİCİ BİR HİKÂYE.
Hipertansiyon Korkulacak Bir Hastalık Değildir
İlk kitabı Kolesterol Gerçeği ile kalp ve damar hastalıklarının önlenebilir olduğuyla ilgili büyük farkındalık oluşturan Prof. Dr. Hüseyin Bozbaş, bu çalışmasında ise ülkemizde ve dünyada son derece yaygın olan hipertansiyon hakkında yüksek farkındalık oluşturmayı amaçlıyor. Hipertansiyon hakkında bilmeniz gereken en temel bilgiler, doğru bilinen yanlışlar ve en önemlisi hasta hikâyeleriyle bu kitap, bir başvuru kaynağı olmanın yanında hastalar ve hasta yakınları için de önemli bir referans olacak. "Profesör Bozbaş birlikte çalışmaktan gurur duyduğum bir hekimdir. Değerli eserinde halk dilinde tansiyon yüksekliği diye bilinen hipertansiyonu hem kolay anlaşılır hem de bilimsel olarak anlatmıştır. Bu sayede toplumun tıbbi bilgi dağarcığını da zenginleştirmektedir. Kendisini kutluyor ve başar...
Behice'nin Yarım Kalan İşleri
"GÜL AĞACINI BEN ALABiLiR MiYiM?" Dün gece sabaha karşı annem öldü. Mutsuzluktan değil ama mutsuz öldü. Bense annemin bir hıdırellez günü bahçemizdeki gül ağacının altına gömdüğü dileklerin peşindeyim. Ben olmasam annemin yarım kalan dileklerini kim fark eder? Samanlıktaki iğneyi bulmanın samanlığı yakmaktan başka, mümkünse daha az prodüksiyon gerektiren bir yolu var mı? Diyelim ben bu samanlığı yaktım, alevler boyumu aştı, annem gördü. Benimle gurur duyar mı? Bu dileklerin hepsini onun yerine ben gerçekleştirsem, annemin mezarında bir gül ağacı sebepsiz büyür mü? Ben Ayşe Püren. Üstünden atlayacağım ateşi çoktan yaktım gitti. Bu yangından sağ çıkacağız: Artık hayatta olmayan annem ve ben. Sinem Sal Kadıköy’de geçen bu romanında önceki eserlerinde yaratmış olduğu neşeli dram atmosferine sa...
Sekreter Kimin Nesi Var 4
Yakışıklı, zengin ve kibirli Young Jun, büyük bir şirketin başkan yardımcısıdır. Mi So ise onun mükemmel sekreteri. Narsis patronuna 9 uzun yıl boyunca katlanabildiği için adeta bir efsanedir ama şimdi istifa etmeye karar veriyor. Acaba gerçekten de hiçbir şey ya da hiç kimse onu çekip gitmekten vazgeçiremez mi? Artık sıradan kahveler içmeye var mısınız?
Atatürk Diriliyor: İlahi Nutuk
"Atatürk dünyanın farkına erken varanlardandır!" – Winston Churchill • Yaratılışın başlatılmış olduğu saklı Mu’yu, dolayısıyla da Spatyum’u (Levh-i Mahfuz) betimleyerek veya betimleterek büyük sırlara vâkıf olması. • Ahaz’ın güneş saatinde oluşturulan Tanrı’nın ve Dünya Kralı Thotma’nın Felsefe kitabında yer alan geometriyi düzenleyerek ülkesine kazandırması. • Atatürk’ün Anka, Heron projesi olarak ileri sürülen ve Levh-i Mahfuz’daki aslına bire bir uyan Ka adlı çizimiyle ilmin bir nokta olduğunu, sonradan büyüyüp anlaşılmaz hale getirildiğini kanıtlaması. • "Yurtta sulh, cihanda sulh!" sloganı. • Devrimleri. • Laiklik fikrini benimseyerek, din ile devlet işlerini birbirinden ayırması. Bu sayılanlar, Atatürk’ün gönderilmiş bir görevli olduğunun kanıtlarından birkaçıdır. Mustafa Kemal Atatü...