Fatin Hazinedar
Kediler damdan dama koşarken birbirlerinin peşinde, mart kedisi olarak Bolaman’da gözlerini Karadeniz’e açtı bindokuzyüzaltmışbeş Mart on beşinde...
İlk şiiri mart kuşu martı okudu kulağına. Kuzey rüzgârları salladı beşiğini. Kasabada çöpçüler en çok onun kapısından süpürdüler düş tozlarını. Beş yaşında kediye tereyağlı ekmek vermemenin ödülü tetanos aşısı iğneleri oldu. Okul sıralarında Marşal yardımı sütü hiç içmedi, 27 Mayıslarda hiç şiir okumadı. Sınıfta söz istemekten çok itiraz parmağını kaldırdı havaya. İki taşlı kalelere çok gol attı. Mahalle maçlarında hep santrafor oynadı.
Gol atmadığı zamanlarda İlkokul, ortaokul ve liseyi Fatsa Bolaman’daokudu. Hızını alamayıp Yıldız Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Metalurji Mühendisliği’ni bitirdi.
Evlendi, mühendislik ve kız çocuğuna babalık yaptı ,arada şiir ve denemeler yazdı.
Adam Sanat, Milliyet Sanat, Evrensel Kültür, Sözcükler, Mühür, Düşlem, Poetik Us, Yeni Biçem, Mozaik, Yine Hişt, Yeni e, Cumartesi dergilerinde şiirleri yayımlandı. Tezgah dergisi kapanıncaya kadar dergide yazı yazdı. Kitapeki, KE ve Tuna dergilerinde yazılar yazmaya devam ediyor. 1995 Yılında Rıfat Ilgaz Şiir ödülünde “Aşk-ı Salacak” adlı dosyası övgüye değer bulundu. Girdiği ilk ve son yarışma oldu.
Çıktığı deniz yolculuğunda Aşk-ı Salacak ,Küçük Bir Ada’nın Not Defterinden Bolaman ve Balkondan Düşen Küçük L adlı kitaplar atlıyor kayığa. Yolculuğuna devam ediyor, daha çok yolu olduğunu ve kayığa daha çok kitap atlayacağını söylüyor.
Martılara söylerken duymuşlar; bütün şairleri seviyormuş. Ha… Bir de kedileri…