
Türk Kızının 50 Tonu
"Benim gibi bencil, çıkarcı, hatta çoğu zaman yalancı, yüzeysel ilişkiler uzmanı birini ancak Ali gibi biri sever diye düşündüm. Benim kadar kusurlu birini ancak onun kadar kusurlusu severdi. İyi bir insanın beni sevemeyeceğini, sevmeyeceğini düşündüğümden Ali’yi tüm hataları ve kötülüğüyle kabul ediyordum.Hak ettiğim şeyin, bu olduğuna inandırmıştım kendimi.Ona olan aşkım bir şekilde kendimi cezalandırma yöntemimdi."Birbirine taban tabana zıt iki karakter Pelin ve Ali’nin olmayanı oldurmaya çalışmasını Pinkfreud’un eğlenceli kaleminden okuyacağız.

Bir Dilek Tut
HANDE:----- Marks gibi konuşabilen ya da yazabilen tek bir erkek olsaydı dünyada… Boşa konuşan milyarlarca erkeğin varlığını affedebilirdi. Öteki kadınlar gibi hatta daha da bir can atarak evde beklerdi onu. Nerede isterse beklerdi. Otel odası, terminal, havaalanı... Marks kesinlikle bir tren garında buluşmak isterdi. O da daha dün aldığı Chanel çantasını kaptığı gibi giderdi oraya.NİLÜFER:--- --Hâkim beyler, aramayanlar sormayanlar için de bir adalet mekanizması işletmeliydi. Bu adamlar da cezalandırılmalıydı. Beklemek olmalıydı cezaları. Aramayanları bekleyen kadınlarınkinin on katı zorlu bir bekleme süreci olmalıydı. "Müebbet bekleme cezasıyla cezalandırmaya karar verdim dünyanın tüm bekletenlerini..."CEMİLE:-----Bana bayan demeyecek erkeklerin yaşadığı bir yer olsa dünyada! Yeraltı da ...