
Struma
"Ülkemizin önde gelen araştırmacı akademisyenlerinden yazar dostum Halit Kakınç, Struma olayı hakkında bugüne kadar karanlıkta kalmış birçok bilgiyi de içeren önemli bir eseri yayımlıyor.Ben, Struma cinayetini bire bir yaşadım. 1941 yılında, 15 Aralık'ta Struma gemisi Sarayburnu açıklarına demir attı. Rıhtıma yanaşmasına izin verilmedi. Gece gündüz polis nezaretinde, 769 insan 72 gün boyunca deniz ortasında hapsedildi ve sonra katledildi.Yazar Halit Kakınç'ın bu eserinin en sonunda, Anadolu Ajansı'nın 24 Şubat 1942 tarihli açıklamasını bulacaksınız. Vatandaşlarına saygısı sıfır olan ceberut ve despot devlet anlayışını yansıtan bu açıklama, aynı zamanda utanç verici bir yalanı da içeriyor: "Geminin tamiri hitam bulduğu halde…" diye başlıyor.Aslında motor arızalı olarak, atölyede kalmıştı. Y...

İçimdeki
Nefes, hızla dönüşmekteydi. Taşıdığı genler, onu gerçekle acımasızca yüzleştirirken bugüne kadar inandığı tüm gerçekler yıkılıyordu. Nefes yeniden doğuşunun şafağında, en büyük karanlığını yaşıyordu... Ezberlerle zihnini yöneten bir insan kopyasının, gerçek bir yaşam yaratma şansı var mıydı? Sorgulamadan var olmanın bedelini, kendini unutarak mı ödüyordu insan? Ve insan, kendi yüceliğini idrak etmedikçe gerçek bir yaşam yaratamayacaktı. Evrim... Her varlık mutlak potansiyeline doğru evrilirken bu aslında değişimden öte düzeltmedir. Dışarıdan tahmin edilemeyen bu mutasyonun alacağı son hal, varlık içinde tam krokisiyle kayıtlıdır. İnsanın evriminin düzlemi öngörülemese de DNA’sına kayıtlı olan öz program ile ulaşacağı mutlak potansiyeli tanrısallıktır. Çünkü insan bunun için kodlanmıştır. E...