
Karaova
Cehalete ve zulme karşı onurlu bir direniş... Keman çalıp berberlik yaparak hayatını kazanan Kerimoğlu Ali’nin, uğradığı bir iftira yüzünden dağa çıkması, ağalık sistemi altında ezilen köylüyü hak aramak yolunda harekete geçirir. Düzenden yana şikâyeti olanlar birer birer katılırlar Kerimoğlu’na. Ezilenin yanında duran Kerimoğlu Ali, bir zaman sonra adaletin temsilcisine dönüşür. Garibanı ezenin düşmanıdır artık o... Namı günden güne yayılan bir efedir. Mücadelesi sırasında üst üste yaşadığı acı kayıplar, Kerimoğlu Ali’yi derin bir içsel sorgulamaya da sürükler. Birkaç kez hapse bile girip çıktığı halde içindeki mahkeme sonlanmak nedir bilmez. Sonunda kendini bile isteye Fizan’a bile sürdürür. Amacı, kendi itibarını yerle bir ederek peşinden sürüklenip gelen halkı kendinden uzaklaştırmaktı...

Ses ve Sus
2018 Dil Derneği Onur Ödülü ve 2010 Yunus Nadi Roman Ödülü’nün sahibi Adnan Gerger’den yeni roman. Toprak, devrik geçmişlerinin peşine düşen, köklerinden sökülmüş dört ağacın hikâyesini anlatıyor; aynı sofrada buluşan gencecik Leyla’nın, Serpil’in, Özgür’ün ve Sur Civan’ın, eski, yaşlı ve hasta hikâyesini. Besleyen ve kucaklayan toprağın yüzünü kanlı tırnaklarla yırtan zalimlerin, gözyaşını akıtan annelerin, onu feth edenlerin ya da terk edip gidenlerin, ona el koyanların ya da kadrini bilenlerin hikâyeleri, acı geçmişten yapılan umuda, Ses’in ve Sus’un kardeşliğine karışıyor. Adnan Gerger, herkesin bildiği ama herkese uzak bir ülke çiziyor.

Mor-g
"Artık bütün dünya çığırından çıkmıştı. Üstelik kimse bunu zerre kadar önemsemiyordu. Bir dolu uluslararası kongreler düzenledi ama hiçbiri bilimadamlarının egolarını tatmin ettiği toplantılardan öteye geçemedi. Devlet başkanları bir araya gelip alınabilecek önlemler konusunda görüşmeler yaptı ama her birinde para çok daha değerli bir güç olarak çıktı ortaya. Kısa zaman sonra dünyanın büyük felaketler yaşayacağını bildikleri halde, kimse hiçbir şey yapmadı. Konuyla ilgili en duyarlı olanlar, dünyaya yeni bir çocuk getirmemeyi tercih ettiler en fazla. Düşünebiliyor musun? Dünya bitti... Bu kadar! Ne zaman ki bu son noktaya gelindi, işte o vakit MOR’un söylediği oldu. İnsan kendi türünün devamını sağlamak içgüdüsüyle çılgınca bir önlem aldı. İnsanı yok etmeden, dünyayı insandan kurtarmanın y...

Erkek Yalnızlığı
Bir İLİŞKİDE erkek ne arar? Neye ihtiyaç duyar? Onu nasıl bir kadın mutlu eder? Bu kadın ütopya mıdır? AYRILIK sonrası erkek ne yapar? Teselliyi nerede arar? Umduğu nedir? Özgürlük ama ne kadar, nereye kadar? Çocukluğundan itibaren onu üzen, zorlayan, yoran olaylardan dolayı ağlamak, sızlanmak, yani toplumun adını haksız yere koyduğu şekilde "kız gibi" davranmak sanki ona yasaklanmıştır. Bu sebeple erkek, kalabalıklar içinde zayıf görünmek istemediğinden maske takar, rol yapar genelde. Ama dışarıda taktığı maske ve giydiği "Süpermen" kostümünü çıkardığında, tahmin edilemeyecek kadar duygusal, kırılgan ve tek başınadır çoğunlukla. Yalnız olsa da, bulunduğu yeri eninde sonunda yuva haline getiren kadının aksine erkek, yalnızsa yaşadığı yer de yalnızdır. İşte bu yüzden daha kasvetli ve hüzünl...