
Romantik Hareket Engellenemez
Romantik hareket niçin engellenemez? Dünyanın en büyük eylemidir de ondan! Bütün dünya büyük savaşlar içinde kırılsa, insanlar açlık, sefalet ve yokluk içinde kalsa da her zaman bir kadın ve bir erkek bir araya geldiğinde romantik hareket başlar. Aşk eğer dengeye oturduysan sana koşulsuz sevgiyi öğretmiştir. Koşulsuz, sınırsız sevgi, kendine giden yolu en kuvvetli aydınlatandır. Tüm hatalarınla, tüm kusurlarınla ne kadar güzel olduğunu fark edersin ve kendini koşulsuz sevmeye başlarsın. Kendiyle barışan hayatla barışır, aynı koşulsuz sevgiyi çevresine duymaya başlar. Ve gerçeğe ulaşır. Mecnun Leyla’sını ararken Mevla’sını bulur.

Mutsuzluğun Savunması
Mutsuzluk kaçınılmazdır ama hayat her zaman bundan daha fazlasıdır. Günlük mutluluk üzerine şimdiye dek yapılmış en uzun bilimsel çalışma. Mutluluğu ölçmek imkânsızdır... Bu cümle size tanıdık gelebilir ancak Kopenhag’daki Mutluluk Araştırma Enstitüsü’nde yaklaşık 20 yıldır yapılan bilimsel bir çalışma mutluluğa dair inançlarınızı altüst edecek. Veri analisti Alejandro Cencerrado, 18 yaşından itibaren kendi mutluluğunu ölçmeye başladı ve 0’dan 10’a kadar puanlayıp kaydederek gelişmiş istatistiksel cihazlarla analiz etti. Cencerrado, bu zaman diliminde finansal krizlere girip çıktı, üç farklı ülkede yaşadı, Nokia’dan akıllı telefona geçti, Corona virüs salgınına şahitlik etti, evlendi ve hamilelik testinde pozitifi gördü... Peki tüm bunlar olurken mutluluğu nasıl bir seyirde ilerledi? Mutsu...

Kehanet 2
Haberler internete düşer. Kurbanın bu kez bir canlı yayında dövülmüş halde görünmesi kaos yaratır. Bu sırada suçlunun etrafındaki çember daralmaktadır. Teğmen Yoshino’nun ekibi, gazete maskesinin ardına birçok kişinin sığındığını keşfeder! Üstelik aralarından biri gittiği internet kafenin güvenlik kamerasına yakalanmıştır. Soruşturmaya esrarengiz bir isim dahil olur: Nelsin Kato Ricarte. Tetsuya Tsutsui, en sevdiği üç temayı birleştirdiği muhteşem bir seriyle dönüyor: sosyal adaletsizlik, intikam ve yeni teknolojiler...

Leviathan 2
KARANLIĞIN KALBİNDE YATAN NEDİR? İNSAN MI, CANAVAR MI? Leviathan’daki tüm yetişkinler öldü! İki öğrenci ise yardıma kimsenin gelmeyeceğini biliyor. Ortak bir çözüm bulmak adına arkadaşlarına haber verecekler mi? Yoksa yaşamlarını sürdürmek için tek umutları olan hibernasyon cihazını mı bulmaya çalışacaklar? Futaba, Kazuma’yı sessiz kalmaya ikna ediyor. Ancak Kazuma’nın bir gafı yüzünden, herkes üzücü gerçeği öğreniyor! Artık hiçbir şey hayatta kalanların birbirini öldürmesini engelleyemez! Uzay boşluğu her şeyi sarmışken ölüm ve yaşam arasındaki girdapta insanlığımızı nasıl koruyabiliriz? Leviathan bizi dehşetin kol gezdiği bu ortamda cehennemin sonuna doğru bir yolculuğa çıkarıyor.

Mahrem İçinde Mahrem
FETÖ-MİT Mahrem Yapılanması 15 Temmuz gecesi işlediği suçlar sebebiyle FETÖ’yü “terör örgütü” olarak adlandırmak yeterli olsa da “terör örgütü” tanımı FETÖ’yü tanımlamaya yetmez. FETÖ bir istihbarat ve ihanet yapılanmasıdır. Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) kumpas kuran, cinayet işleyen, soru çalan, sahte belge düzenleyen, yalan söyleyen, iftira atan, darbeye kalkışıp TBMM’yi bombalayan, 252 insanımızı tank ve F-16’larla katleden, devlete ve millete ihanet eden; tüm bunları yaptığı halde inkâr edip işlediği insanlık suçlarını başkalarının üzerine atan, her kılığa giren mankurtlaşmış beyinlilerden oluşan bir şebekedir. FETÖ, hizmet ettiği ABD istihbaratı CIA’in kanatları altında kurulan, onun çıkarları için kullanılan ve halen onun tarafından ABD topraklarında korunan bir istihbarat ve operas...

Yıldız Sarayının İçki Defteri
“OL MAHİLER Kİ DERYA İÇREDÜR DERYAYI BİLMEZLER.” – HAYALÎ Alkollü içeceklerin yapımı ve tüketilmesinin tarihi, insanlık tarihi kadar eskidir. Alkollü içeceklerin pek çok hükümdarın sofrasında ve işret meclisi denilen eğlence toplantılarında önemli bir yere sahip olduğu kaynaklarda görülmektedir. Alkollü içecekler arasında şüphesiz ki en çok tercih edilen, şarap olmuştur. Şarap, Türk-İslam devletlerinin saraylarında epey ilgi görmüştür. Gazneli Devleti’nden başlayarak Osmanlı Devleti’nin son dönemlerine kadar Türk saraylarında içkinin yerini ve önemini kaynaklarla anlatan bu kitapta, Sultan Abdülhamid’in içki içip içmediği konusundaki tartışmalara, Yıldız Sarayı’na sipariş edilen içkilerin kayıt defterine ve defterin yeni harflere çevrilmiş tam metnine de yer verilmiştir. Osmanlı Arşivi Yıl...

Ne Kaldı Bizden Geriye
“Yoldaşlar, nasip olmazsa görmek o günü, ölürsem kurtuluştan önce yani, alıp götürün Anadolu’da bir köy mezarlığına gömün beni.”– Nâzım Hikmet Nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın verilen tüm mücadelelerden geriye kalanlar umutlara dokunan bir iz bırakır. Bazen günü, bazen toplumu, bazen de dünyayı daha iyiye götürebilme umudunun izidir bu.Ne Kaldı Bizden Geriye, toplumsal hareketlerin etkisiyle, Askeri Hava Lisesi’nde şekillenen antiemperyalist mücadele düşüncesinin yolculuğu. Ordudaki farklı cuntalar ve baskılar karşısında vatanı ve ulusu uğruna inandığı değerleri savunan Mehmet Alkaya’nın tanıklığı, Türkiye tarihinin darbelerle kuşatılmış, 27 Mayıs’tan 12 Eylül’e kadar olan sürecini anlatıyor. Üstelik bu tanıklık, yalnızca onun hikâyesi değil, aynı zamanda toplumun ve dönemin de portresi. Top...

Kendine Akan Nehir
Herkesin kişisel tarihinde bir hicret hikâyesi vardır. Kahramanın Sonsuz Yolculuğu’nda Campbell buna evden ayrılış der. Bazen Mekke’yi terk ediştir bu, bazen Mısır’dan çöllere uzanan çileli bir yoldur, bazen Hacer’in Yesrib’idir. Bazen de eşten, evden, şehirden ayrılmayla başlayan çetin bir yolculuktur. Miladı hicret olan bu yolculukta; terk edişle birlikte bitti, son denen yerde, küllerinden doğup kendini yeniden var etmenin hikâyesini okuyacaksınız. Zaman bir döngüdür, bitiş noktası da başlangıç. Hayat döngüsünde bitişlerin başlangıçlara nasıl evrildiğini anlatan bu romanda “öl”menin kabul edildiği noktada “ol”manın sevincini göreceksiniz.

Kehanet 1
Tokyo Siber Suçlarla Mücadele Birimi gergin durumda. Gazete maskesi takan bir kişi, tehdit, yangın çıkarma, saldırı ve tecavüz gibi suçları işleyen kişilerin bilgilerini internette yayıp, onları cezalandırıyor. Kimdir, nasıl çalışmaktadır, amacı nedir? Deliller, zamana karşı yarışan Siber Suçlarla Mücadele Birimi’ni, Tokyo’nun banliyölerindeki terk edilmiş bir internet kafeye götürüyor. Ancak soruşturma devam ederken kitleler üzerinde bu gizemli kişinin popülaritesi artıyor. Marjinaller, hiyerarşi tarafından baskı görenler ve sosyal medya kullanıcıları...Hepsi bu gizemli olaya dahil oluyor. Sosyal adaletsizlik, istismar ve yeni teknolojilerin hayatımızdaki etkisinin işlendiği “Kehanet” ile Tetsuya Tsutsui büyük bir dönüş yapıyor.

Leviathan 1
KARANLIĞIN KALBİNDE YATAN NEDİR? İNSAN MI, CANAVAR MI? Dev uzay gemisi Leviathan galaksinin derinliklerinde bir anda rotadan çıkar. Enkaz hırsızları geminin içine girer ve ortaokul öğrencisi Kazuma’nın günlüğünden enkazın detaylarını öğrenir. Yazılanlara göre kurtulan sadece bir kişi vardır. Yaklaşık bir asır önce Kazuma, bir okul gezisiyle Dünya’ya yapılan bir yolculuğa katılmıştır. Gemide sebebi belirsiz bir hasar oluşur ve neşeli okul gezisi bir felakete dönüşür! Yolcular mahsur kalır. Kazuma ve Futaba, bakım robotu ile bir öğretmen arasındaki sohbete şahit olurlar. Yardım ekiplerini beklerler fakat yeterli oksijen yoktur. Kurtuluş yolu gemi enkazının içinde bulunan hibernasyon cihazıdır ve o cihaz tek kişiliktir. Uzay boşluğu her şeyi sarmışken ölüm ve yaşam arasındaki girdapta ...

Çin Astrolojisi - Kaderin Senin Elinde
KADERİN SENİN ELİNDE, FARKINDA MISIN? Dünyaya gelirken doğduğumuz anın bizler için ne kadar büyük bilgiler sakladığını biliyor musunuz? Hayat potansiyelinizi okumak ve geliştirmek aslında hiç de zor değil! Çünkü doğmadan önce, hayat amacımızı gerçekleştirmek üzere onu kendimiz için, bizzat yine kendimiz yazıyoruz. Senelerdir bana gelen danışanlarım belirli konuları nasıl çözeceklerini sorup duruyorlar. Aslında hepsi doğum haritalarımızda yazılı. Tek yapmanız gereken kaderinizi yani dünyaya ne amaçla geldiğinizi okumayı bilmek ve sonra da haritanıza uygun yaşamaya başlamak. İşte bu kitabı da bu nedenle yazdım. Haritalarınızı okumaya başlayabilmeniz için ve kendi kaderinizin yöneticisi olmanız için. Kader dediğimiz şey taşa yazılmış bir olgu değil, aksine tamamen bükülebilen esnek bir olgudu...

Sosyal Fobi
“Sosyal anksiyete, başkalarının düşüncelerini okuma yeteneğimizin gücünü abarttığımız bir durumdur.” – David D. Burns Günümüzde daha net fark edilir bir ihtiyaç gözlemleniyor her birimizin yaşamında: “Olmak zorunda olduğumuz kişi değil de olduğu gibi kabul görmek.” Bu kavram insanlığın en derin çukurlarından biri çünkü insan kabul edilir olmasını hep bir koşula bağlıyor, yani birey “Ya kabul edilmezsem?” kaygısıyla hep kendisi olmak yerine, üzerinde oynamalar yapılmış birer suret gibi geziyor evrende. Sosyal fobi, günlük davranışlarınız sırasında başkaları tarafından izlenme, yargılanma, değerlendirilme, eleştirilme düşüncesiyle ortaya çıkan yoğun kaygıyı ifade eder. Sosyal kaygının tetiklendiği anlarda bir başkası tarafından değerlendirilmenin, eleştirilmenin ya da hata yapmanın utanç ver...

True Beauty 6
“SENİ GERÇEKTEN SEVİYORUM.” SEO JOON’UN İTİRAFI, JOO GYEONG’UN TERCİHİ Mİ?

Hiçlik
“EN KORKUNÇ CANAVARLAR RUHLARIMIZDA GİZLENENLERDİR!” --EDGAR ALLAN POE Sevgili Okur, Bu kitap size yeni yanıtlar ve yeni bir yaşam vermek için yazılmadı. Yaşamı değiştiren, sorular ve o sorulara yüklediğimiz duygulardır. Ve birçoğumuz o duygularla yol alırız. Kahramanımız bir katile dönüşmek zorunda değildi. Cevapsız kalan yüzlerce soru onu önce yalnızlığa, terk edilmişliğe, güvensizliğe götürdü, sonra da korku, endişe ve öfke dolu yıkıcı bir tabiata dönüştürdü. Yaşama tutunabilmek için çıkış yolunu en yakınlarından gördüğü paganizm ve etkisinde çok kaldığı Enneagram’da buldu. Ve bunları kendisine göre doğru bulduğu yöntemlerle kullandı. Bir üstinsan olabilmek için eksik, yanlış ve baş edemediği duygu ve davranışlarını başkalarında gördüğünde onları öldürüp kendisinde de o duyguların ölece...

Şamanın Özgürlüğe Giden Yolu
KOŞULSUZ SEVGİYLE GELEN ÖZGÜRLÜK! İnsanlık bir kriz yaşıyor! Savaş, yoksulluk, çevresel felaketler gezegeni bir yıkım noktasına getirdi. Çoğumuz derinlerde korku içindeyiz, hatta kırgınlık, öfke ve nefretle doluyuz. Toltek şamanları antik çağlardan beri bunların kökeninin, zihnimizde ve onların deyimiyle “acı çekme bağımlılığımızda” bulunabileceğini, ayrıca bu bağımlılıktan kurtulmak veya nihai bedeli ödemek arasında bir seçim yapmamız gerekeceğini anlatıyorlar. Toltek şamanı Don Jose Ruiz’e göre artık zamanı geldi ve bu ancak içinizde mümkün. Şamanın Özgürlüğe Giden Yolu’nda Ruiz size kişisel özgürlüğünüzü kendinize ve başkalarına yönelik koşulsuz sevgiyle bulmayı, ona sahip çıkmayı ve bunu yaparken acı çekme bağımlılığını kırmayı öğretecek. Böylece dünyada ihtiyaç duyulan değişimi gerçek...

Sırtımdaki Ruh İzi
“Ben hayatın sırrıyım, hayatın sırrı insan.” İnsanoğlu olarak bir yandan yüzyıllardır hayatın sırrını arıyorken diğer yandan bu yolculukta hep yalanlar söylemişiz kendimize ve herkese. Bilmeden kaderimizin örgüsüne katkı olmuşuz ve bir ilmek daha atmışız sırrı saklayarak. Yalan ve sır aynıymış oysa, sırrın olduğu yerde yalan, yalanın olduğu yerde sır varmış, bu sırlar bizi hasta etmiş. Hayatın sırrı insanmış oysa, her şey bize bizi anlatmak için varmış, görmemişiz, duymamışız, bilmemişiz. İnsanın sırrı hayatını belirlerken hasta olmuşuz, biz kader sanmışız, hayat sanmışız, değişmez sanmışız. Kendi hayatının kıymetini bilmek ve HAYAT’ın kıymetini bilmek yolculuğundaysan çal kapıyı gir içeri. Yüzleş kendinle. Çünkü hayatının sırrı da anahtarı da sende...

Maya Büyüsü
Koku hafızamızı nasıl geliştiririz? Aromaların bir dili var mıdır? Mayalar üzümü nasıl dönüştürür? Maya Büyüsü tüm bu sorulara şarap tadımının duyusal analiziyle cevap ararken, algı kapılarını aralayan kokularla, sizleri gizemli bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yolda aroma aileleri ile tanışma, aroma çemberinin rengârenk evrenini keşfetme ve lezzetli deneyimlere yelken açma üzerine bir dizi fikir sunuyor. Ekmekten şaraba dek pek çok üründe emeği geçen mayayı ana başlığa taşıyan bu eser, şarabın gastronomi ile bağlarını mercek altına alarak şarap-yemek eşleşmelerinin kimyasal ve kültürel boyutlarını inceliyor. Zeynep Çolakoğlu’nun, yazar ve Kimya Yüksek Mühendisi kimliğiyle tadım farkındalığını bilimsel açıklamalar ve öyküsel bir dille birleştirdiği bu kitabıyla, şahane bir yolculuğa çıkmaya haz...

Türkiye’nin İsrail Politikası
TÜRKİYE’NİN EN BAŞINDAN BERİ ÜZERİNDE DURDUĞU HUSUS İSRAİL’İN VARLIĞI DEĞİL, VAR OLMA BİÇİMİDİR. İmparatorluk düzeninden cumhuriyete evrilirken özelde, toplumsal yaşam alanında Yahudi ulusuna karşı hiçbir önyargı taşımadığı ve o nedenle hiç çatışma yaşamadığı bilgisi hafızasında yer alan Türkler için İsrail Devleti’nin kurulmasına karşı bir protesto hali hiç belirmemiştir. Türkiye’nin en başından beri üzerinde durduğu husus İsrail’in varlığı değil, var olma biçimidir. Soğuk Savaş sonrası yeniden biçimlendirilmeye çalışılan Ortadoğu’da ABD-Rusya çekişmesi, İsrail’in merkezde olduğu eskisinden farklı bir denklem ortaya çıkarmıştır. O nedenle, Batılı güçlerin desteğini arkasına alarak kurulan İsrail için Türkiye ile geliştireceği diyaloğun ABD ve Rusya nüfuzunun etkilerine ve derinliğine bakı...

Saçın Yüzüne Değse
KISKANDIĞIMDA DEĞİŞİR, ÖZENDİĞİMDE GELİŞİRİM Gelecek adına umutlu olmamızı sağlayan bir kitap daha... Mario Levi Kıskançlık ve özenme zihnin farklı kıvrımlarında gizlenir. Bu kitaptaki hikâyeler bu gölgeleri aydınlatıyor ve okuyucuya sıra dışı bir oyun sunuyor. Uğur Batı Kıskanmak ve özenmek... Bu can yakıcı iki duyguyu bu metinlerde böyle görmek oldukça özenilecek ve hatta kıskanılacak bir durum. Hakan Akdoğan Kitabın içindeki hikâyeler hepimizin özeneceği öğeler barındırıyor. Okuyanların kendi hayatlarından pay bulacakları hikâyelerin hayata katkı vermesi dileğiyle. Zuhal Gürçimen Kıskançlıklarıyla göz göze gelen insan, karanlığı ile yüzleşir. Kolay değildir. Hasan Gümen Edebiyata yön veren duygulardandır kıskanmak... Özenmek ise onun aklı başında amca oğlu. Selda Terek

Ateş, Su, Toprak
“HAKİR GÖREREK BAKMASIN İNSANA İNSAN, BAKMAYI DEĞİL GÖRMEYİ BİLENDİR İNSAN.” “Bir ara tuvalete gittim... Döndüğümde Arif’i, kırmızı elbisemi üzerine tutmuş aynaya bakarken yakaladım ve söyleyebileceğim en salakça şeyi söyledim: ‘Ne yapıyorsun Arif! Sen kız mısın?’ Arif elindeki elbiseyi hemen yatağıma fırlattı. Yüzü kıpkırmızı oldu. Sonra da gün boyunca ilk defa Barbie bebeklerimle hiç oynamadı, o hiç sevmediği, benim ise çok sevdiğim küçük arabalarla oynadı. Arif’in aslında ne kadar naif ve kırılgan bir yapıya sahip olduğunu, bugün onun içinde ikinci bir Arif sakladığını anladım. Tıpkı benim de içimde ikinci bir Berrak’ı sakladığım gibi...” Hikâyenin ilk cümlesinden bu yana ateş gibi yandı parmaklarım. Çünkü kolay hayatlar değildi kaleme aldığım. Her kelimede canımı biraz daha yaktı ateş....

Hepimiz Narsistiz
“Patolojik narsisizm, hayattan istediğini alamayanın, alsa da tatmin olamayanın huzursuzluğudur.” Klinik Psikolog Şule Öncü “Çöl büyür; yazık içinde çöller saklayana.” Friedrich Nietzsche Bu kitap, narsist olduğu ilk bakışta anlaşılan büyüklenmeci narsist bireyler kadar; narsist olduğu fark edilmeyen; sadece mağdur, depresif ya da bağımlı sanılan; yaşam akışı tıkanmış, potansiyelini gerçekleştirememiş kırgınlarla, küskünlerle ve kindarlarla, yani örtük narsistlerle ilgili. Belki kendini bildin bileli babandan kurtarmaya çalıştığın annenle, köken ailesinden kurtarmaya çalıştığın babanla, kendisinden kurtarmaya çalıştığın eşinle, sevgilinle ilgili. Ve aslında seninle, hepimizle ilgili. Hepimizin içine az çok sızmış ve sızmakta olan patolojik narsisizme direnebilmen; narsisistik istismarla ta...

Kendi Kendine Borçlusun
Hayatınızın senaryosunu yeniden yazın! Başarının yalnızca seçilmiş kişiler için olduğunu düşünüyorsanız bu kitap bir uyandırma çağrısıdır. Hayatınızın kontrolünü ele geçirmek için ilham gelmesini beklemeyi bırakmak adına bir mesajdır. Bunlar Thomas’ın, Erica’da evsiz, başarısız bir siyah adam olarak geçirdiği ergenlik döneminde almış olmayı dilediği tavsiyelerdir. O, kurban rolüne girmekten vazgeçip güçlü yönlerini gördüğünde hayatının senaryosunu yeniden yazdı. Bu kitapla sizin de hayatınızı değiştirebileceğinizi ortaya koyuyor. Tecrübesi ve dile hâkimiyeti sayesinde her ortamda her insanın dikkatini çekebilme yeteneğini fark eden Thomas bugün, okulda sorun yaşayan çocuklardan yeni bir başlangıç yapmaya çalışan hükümlülere kadar geniş bir kitleye ulaştığı için şanslı hissediyor. Onun başa...

Artık Kendin İçin
“BEN BAŞIMA GELENLERİN TOPLAMI DEĞİLİM, OLMAYI SEÇTİĞİM KİŞİYİM.” - CARL G. JUNG Kendi hikâyende verdiğin mücadele içinde artık değiştirebileceğin tek kişinin kendin olduğunu fark ettiğin bir dönemdeysen ve artık kendine iyi gelmek istiyorsan, değiştirmeye çalıştıklarından artık fazlasıyla yorulduysan ve artık kendine iyi gelmen gerektiğine karar verdiysen bütün bunlar şu an bu kitaba denk gelmenin sebebi olabilir. Seans odalarında yıllarca gözlemlediğim kadarıyla insanın yeni macerası “Artık kendim için...” dediği noktada başlıyor. Bu kitapta farklı yerlerden serüvenine dokunacak birçok psikolojik bilgiyi bir araya getirdim. Bazen bir terapist, bazen doğrularla canını yakan bir arkadaş gibi olacağım sana. Bu yolculukta sana eşlik etmeme izin verdiğin için teşekkür ederim...

Siyonist Kehanetler
DÜNYANIN KADERİ BEKLENEN KURTARICIDA MI SAKLI? Geleceği bilmek ya da gelecekte olacakları öngörebilmek tarih boyunca insanlığın en büyük ilgi alanlarından biri oldu. Sümerlerden elimize ulaşan ilk yazılı kaynaklardaki rahiplerin kehanetleri, yıldız hareketlerinin yorumlanması ve farklı fal yöntemleri, gelecekten haber vermek ve insanların da bu doğrultuda adım atmalarını sağlayabilmek için kullanıldı. Geleceğe dair merak ve kaygıların en önemli ayağı kâhinlerdi. Kâhinler, sadece gelecekten haber veren kişiler değil, aynı zamanda dönemin yöneticilerinin de en önemli danışmanlarıydı çünkü geleceği bilmek her devirde insanların kayıtsız kalamadığı konulardı. Bir veliahdın akıbeti, bir savaşın sonucu ya da alınacak bir kararın yaratacağı sonuçlar kâhinlerin hem ilgi hem de görev alanıydı. Gele...