
İnsan Kaderinin Kurbanı Değil Seçimlerinin Efendisidir – Irvin D. Yalom
HAYAT ÇÖZÜLMESİ GEREKEN BİR PROBLEM DEĞİL, YAŞANMASI GEREKEN BİR DENEYİMDİR. Gerçekten yaşamak ne anlama gelir? Varoluşun belirsizlikleri, ölümün kaçınılmazlığı ve anlam arayışıyla nasıl yüzleşiriz? Bu kitap, çalışmalarıyla insanın hallerini anlamamıza yardımcı olan, çağımızın en etkili psikoterapistlerinden Irvin D. Yalom’un bir keşfi. Yalom, varoluşçu psikoterapiye öncülük eden yaklaşımıyla ve derin kişisel ve felsefi düşünceleriyle sayısız insana kendini keşfetme, iyileşme ve kabullenme yolunda rehberlik etmiştir. Nietzsche Ağladığında, Varoluşçu Psikoterapi, Aşkın Celladı, Schopenhauer Tedavisi, Güneşe Bakmak, Spinoza Problemi ve daha birçok eserinden yararlanılarak kaleme alınan bu kitap, Yalom’un bıraktığı mirası oluşturan en temel konuları inceliyor: ölümlülükle yüzleşme, kişisel se...

Güçlü Kişi Gürültü Çıkaran Değil, Sessizce Konuşup Sorunları Tanımlayarak Çözebilen Kişidir
“RUHSAL SORUNLARIN ALTINDA BİLİNÇTE YA DA BİLİNCE ÇOK YAKIN KEŞFEDİLMEYİ BEKLEYEN ÇOK SAYIDA DÜŞÜNCE SORUNU VARDIR.” Yaşama ve kendimize ilişkin kurallarımızın işe yaraması için, bunlar daha gerçekçi ve doğru, daha az benmerkezci ve daha esnek olacak şekilde yeniden şekillendirilmelidir. Kuralların yanlış, zararlı ya da uygulanabilir olmadığı keşfedildiğinde, repertuvardan çıkarılmaları gerekir. Benmerkezcilik abartıldığında ve muhtemelen genomumuzda da temsil edilen sevgi, empati ve fedakârlık gibi sosyal özelliklerle dengelenmediğinde bir sorun teşkil eder. İlginç olan, başkalarında görünce hemen fark ettiğimiz benmerkezciliği kendimizde olduğunda çok azımız fark ederiz. Türün hayatta kalmasının bedeli ömür boyu sürecek bir rahatsızlık olabilir.

Marie Louise Von Franz Kendi Üzerinde Samimiyetle Çalışanlar Yeni Bir Mabet İnşa Eder
“BİREYLEŞMENİN AMACI, KENDİ YAŞAMININ FARKINDA VE BUNDAN SORUMLU OLAN, TAM BİR İNSAN İNŞA ETMEKTİR.” – MARIE-LOUISE VON FRANZ Carl Gustav Jung’un yakın çalışma arkadaşlarından biri olan Marie-Louise von Franz’ın zengin entelektüel mirasını mercek altına alan bu kitap, derinlikli bir keşif sunuyor. “Kendini bilmek” ile başlayan bu keşif, bilinçdışı sembollerin rehberliğinde rüyalardan geçerek masallarda gizli evrensel hakikatlere, eski simyacıların fırınlarından kolektif bilinçdışının arketiplerine uzanıyor. Von Franz’ın temel fikirlerini tanıtmayı amaçlayan bu kitapta arketipler, gölge, anima gibi kavramların karmaşık dinamikleri incelenerek insanın psişesine dair derin bir kavrayışın ipuçları sunuluyor. Ayrıca, kadim bir sanat olan simyanın kişisel veya ruhsal dönüşüm sürecindeki önemi in...

Var Olmanın ve Sevginin Kritiği - Rollo May
“ÖZGÜR OLAN, İNSAN VARLIĞININ BÜTÜNÜDÜR, İRADE GİBİ BİR PARÇASI DEĞİL.” – ROLLO MAY İnsanın kendisine bir varoluş deneyimi edinebilmesinin ve bu deneyimi evrenin kısıtlı ama tam da bu kısıtlılıktan ileri gelecek biçimde özgür bir parçası olarak ortaya serebilmesinin çağımız açısından ne denli dehşetli ama bir o kadar da mucizevi olduğu açıktır. Rollo May, insanın özgürlüğünü yazgısı çerçevesinde ararken; bu yazgıyı deneyimleme cesaretiyle varoluşumuzun temel dinamiği olan kaygının tıpkı doğduğumuz anda olduğu gibi tekrar teklifsizce birbirine sarılmasını, bir “çağ reçetesi” olarak yazıyor. May’in insana ve varoluşa dair bu kavrayışından ileri gelen varoluşçu psikoterapi yöntemiyse, iki gerçek kendilik durumunun özgür biçimde karşı karşıya gelmesinin yaratıcı gücünden ve bu iki soyunuk özne...

Düş Uykunun Bekçisidir - Sigmun Freud
"TIPKI FİZİKSEL OLAN GİBİ RUHSAL OLANIN DA GERÇEKTE BİZE GÖRÜNDÜĞÜ ŞEKİLDE OLMASI GEREKMEZ." Psikanalizin kurucusu ve bilinçdışının kâşifi Sigmund Freud, insanlık tarihinin gördüğü en etkili entelektüellerden biridir. Bir hekim olarak başlayan kariyeri din, ritüel, mit, masal, düş ve sanat gibi alanlara uzanır. Onun eseri olan psikanaliz, birbirinden alabildiğine farklı görünen bu alanları birbirine bağlayan bir kuramdır. Sigmund Freud bir taraftan insanın zihin yapısını açıklamayı, diğer taraftan insan uygarlıklarını masum ve gizemli gösteren büyüyü dağıtmayı dener. İnsan zihninin kendisi hakkında yanılabildiğini bize öğreten psikanalizin ortaya çıkışından beri, artık herkes biraz hasta, her bakış açısı biraz şüphelidir, en başta da uygarlıklar. Sigmund Freud’un kendi çocukluk anıları ve ...

Her İnsan Kendini Tamamlamak İster - Fritz Perls
"KİŞİ, HIRS VE SUNİ AMAÇLARLA DEĞİL, ANCAK GERÇEK DOĞASIYLA KENDİNİ AŞAR." Geştalt Terapi ekolünün kurucularından Perls, insan insana ilişkiye vurgu yaparak, nedenleri takıntı haline getirmek yerine, şimdi ve burada ne olduğuna, bunun da nasıl olduğuna odaklanan bir terapi yaklaşımını vurguladı. Çünkü kişi, ancak gerçek bir dinleyicinin temasıyla, eşliğiyle dönüşür ve büyür. Geştalt Terapi ekolü, dünya çapında en çok kullanılan terapi ekolleri arasındadır, varoluşsal bir yaklaşımdır ve sadece karakter özellikleri ya da semptomlarla ilgilenmez, kişinin tüm varoluşuyla ilgilenir. Bu kitap, Geştalt Terapi’nin sihirli yanlarını keşfetmemizi sağlayan Perls’ün hayatını ve Geştalt Terapi kavramlarını aktarıyor. Farkındalık, bütüncüllük ilkesi, sağlıklı kişinin özellikleri, ihtiyaçlar, tamamlanmam...

Yegâne Terapi Yaşamın Kendisidir - Otto Rank
"ASIL KAHRAMAN GENEL KABUL GÖREN PSİKOLOJİNİN VEYA İDEOLOJİNİN ÖTESİNDE YAŞAMAYI GÖZE ALAN KİŞİDİR." Otto Rank, adını ilk olarak mitoloji konusundaki çalışmalarıyla duyurdu. Kahramanın Doğuşu Miti, insanlığın ortak mirası olan mitlerin ilk sistemli incelemesiydi. Rank’ın rüya yorumları ve insan topluluklarının rüyası olarak gördüğü mitler konusundaki çalışmaları, Sigmund Freud’un çevresinde önemli bir yer edinmesini sağladı. Otto Rank tıpkı kendi mitsel kahraman tanımında olduğu gibi kendi döneminin kabul gören doğrularının ötesinde yaşamayı göze aldı. Doğum Travması kavramıyla "psikanalizin keşfinden bu yana en önemli ilerlemeye" imza attı. İrade Terapisi’yle yepyeni bir psikoterapi anlayışı ortaya koydu. "Yegâne terapi yaşamın kendisidir" diyerek daha hümanist, varoluşçu ve kişiler arası...

Yaratmayan İnsan Yok Etmek İster - Erich Fromm
"İNSAN BAŞKALARINA YARDIM ETMEDİĞİ SÜRECE YAPAYALNIZDIR." Modern dünyaya söyleyecek çok sözü olan bir sosyolog, psikanalist ve filozoftur Erich Fromm. Bir toplum eleştirmeni ve bir hümanisttir aynı zamanda. Üstelik sadece kuramcı değil eylemcidir de... İki dünya savaşına tanıklık etmiş Yahudi kökenli bir Alman olarak işkencelerle, intiharlarla, acılarla ve ölümlerle dolu bir dünyanın içinde geçmiştir hayatı. Fromm’a göre çağımızın insanının kendine, çevresine ve sosyal yaşama yabancılaşması ve giderek yalnız kalması, kendiyle uyum içinde olmamasından, doğadan uzaklaşmasından ve kitle iletişim araçlarıyla manipüle ediliyor olmasından kaynaklanır. İki tür insan vardır ona göre: "Sahip olmak" duygusundaki yaratıcı olmayan insanlar ve "olmak" duygusuyla yaşayan yaratıcı insanlar... Fromm’a gör...