
Yeniden Sen
“Can konağını aramadaysan, cansın; Bir lokma ekmek arıyorsan ekmeksin, Bir damla su arıyorsan susun, Zulmün peşindeysen zalimsin, Aşkı arıyorsan âşıksın, Gönlün neye kapılmışsa osun sen. Şu nükteyi biliyorsan, işi biliyorsun demektir: Neyi arıyorsan osun sen.” Nefsimin varlığına şükrediyorum. Bizi her türlü hataya, kibre ve benzersiz kötülüğe yönlendirecek bir potansiyele sahip olan, içten içe bizimle yaşayan nefsimin varlığına şükrediyorum. Çünkü nefsim olmasa, yanlışı görecek ve sınavlarımı tamamlayacak mücadele etme ve Allah’a yakınlaşma yolumu bulamazdım. Çünkü aradığım Hak’tır. Sizlere, nefis mücadelesinin tasavvuf üzerinden anahtarlarını sunmak ve bu mücadelede bizi en güçlü yapacak olan arınmayı sizlerle paylaşmak ne güzel.

Şimdi Onlar Düşünsün
Ruhun şarkı söylerse hayat seni mutlaka dansa kaldırır.* Bundan böyle kartlar yeniden dağıtılacak. Oyunun kuralı değişti. Sevebildiğin için sevileceksin, kaybetmekten korkmadığın için vazgeçilmez olacaksın. Savaşmadığın için kazanacaksın, çünkü savaşların galibi olmaz. Mücadele etmediğin için kolayca elde edeceksin. Koparıp almayacaksın, uzanıp alacaksın. Baskıyla ve kaybetme korkusuyla elinde tutmaya çalışmayacaksın, avuçların açık halde şefkatle ve güvenle seveceksin. Çok para peşinde koşmak zorunda kalmayacaksın çünkü neye ihtiyacın varsa zaten karşılayabiliyor olacaksın. Yaralarını iyileştirebileceksin. Kimsenin üzerine yaftaladığı rollerin kahramanlığına soyunmak zorunda kalmayacaksın, olmak istemediğin bir insanın yaşamını sürmeyeceksin. Hayalindeki seni yaşayacaksın. Hayallerini müm...

Ezoterik Astroloji
ASTROLOJİ, İNSANLIĞIN KADİM BİLGİSİNİN BİR PARÇASIDIR. Astrolojiye karşı duyulan merak gün geçtikçe daha da artıyor. Astroloji artık internet sütunlarının ya da görsel medyanın bir eğlence unsuru olmaktan çıkarak büyük kitleler tarafından ciddi bir "bilim" dalı olarak ele alınıp inceleniyor. Yakın zamana kadar "fal" küçümsemesiyle ötelenen astroloji artık seçkin bir disiplin olarak kabul ediliyor. Kökenine olan ilgi de giderek büyüyor. Astrolojinin kökenine baktığımızda bütün gözlem ve hesaplamaların dışında büyük bir ezoterik bilgi ile karşılaşıyoruz. Astroloji hakkında az da olsa bilgisi olanların, ezoterik astrolojiye kolay bir giriş yapmaları ve temel prensipleri öğrenmeleri amacıyla yazılan bu kitapta Oğuzhan Ceyhan sizi bilgi dolu bir geziye çıkartıyor.

Yaşamak Sakinlik İster
Sen yavaşladığında her şey düzelecek... Ne kadar hızlı olursan hayatı o kadar erken ve kuvvetli yakalarsın gibi geliyor. Ne kadar hızlı olursan o kadar başarılı ve kazançlı olacağına inanıyorsun. Hayatta kalabilmenin tek çaresi, çağın hızına ayak uydurabilmek diye düşünüyorsun. Oysa sen hızlandıkça, stres ve kaos artıyor sadece... Sen hızlandıkça çözümsüz görünen sorunlar, kaygı ve belirsizlik çoğalıyor. Çözmek için daha da hızlandığında, çözümsüz bir hal alıyor her şey... Ne zaman çözümcü, üretken, başarılı, kazançlı ve en önemlisi de sağlıklı olursun biliyor musun? Yavaşladığında... Çünkü sakinliğin içinde çözüm vardır, çare vardır, yaratıcılık ve fikir vardır. Sakinlikte bilgelik, bilgelikte anlam ve değer vardır. Sakinlik "detay" demektir ve unutma ki farkı yaratacak olan da yine detay...

Mehmet'in Babası Nâzım
Mehmet’in Babası Nâzım, bir ilk kitap. Hem Nâzım Hikmet’in hayatını her yaştan kişinin okuyabileceği hem de oğlu Mehmet’le aynı sayfalarda buluştuğu bir ilk kitap. Gündüz Vassaf’ın şiirsel dili ve M.K. Perker’in çizimlerinin buluştuğu bu kitapla sizleri baba Nâzım ve oğul Memo’nun çocukluklarıyla tanışıp anne Münevver’i de yanımıza alıp her yaştan okuyucuyu birleştirecek ortak bir okumaya davet ediyoruz. Bu kitaptaki şiirler ve çizimlerle Nâzım’ın hayatına bir yolculuğa çıkacak, oğlu ressam Mehmet’in hikâyesini ilk kez okuyacak, Mehmet’in babası Nâzım’la tanışacaksınız. Nâzım Hikmet, "Yazdıklarım 30-40 dilde basılır Türkiyem’de yasak" Dediğinden beri. Ne mutlu Türkçeye! Bugün şiirleri Hepimizin dilinde. Oğlu Memo? Ressam oldu büyüyünce, Yolculuklara çıktı Renklerin hayallerin derinliğinde.

Flört Etme Sanatı
Flört bir sanattır ve inceliklerini bilirseniz hayatınıza renk katan bir oyun haline gelir. Flört etme sanatında başarılı olmak için birtakım becerilere sahip olmanız gerekir ve o noktaya geldiğinizde bu oyundan en çok keyif alan siz olursunuz. İlişki koçu ve yazar Adil Yıldırım bu kitabında Türk toplumunun kadim yarasına dokunuyor. Dünyaca ünlü James Bond filmlerinden örnek flört sahneleri veriyor, sırtlan erkeklerden avcı kadınlara uzanan geniş yelpazeyi anlatıyor ve en gizemli flört taktiklerini ilk defa açıklıyor: Neden flört edemiyoruz? Flörtün altın kuralı nedir? Flörtü kim başlatır? Flörtün amacı nedir? Flört etme sanatında nasıl başarılı olabilirsiniz?

Sözlerim Eksik Kalır Beni Kalbimden Dinle
UNUTMA! SURETTE KÜÇÜK BİR ÂDEM OLSAN DA HAKİKATTE EN BÜYÜK ÂLEM SENSİN... Seveceksin azizim! Bağrına basa basa, saklamadan, gizlemeden, utanmadan, karşılık gözetmeden, sarılarak seveceksin! Anne, baba, eş, evlat, arkadaş büyük küçük hepsini seveceksin. Yaradan’ın hatırına yaratılmış olan her ne varsa, cimrilik etmeden, bir çocuk yüreği ile insanca seveceksin. Ama evvela kendini seveceksin. "Bir kitap okudum hayatım değişti!" der misin bilmem okuduktan sonra. Gel biz dertleşelim, dizimizdeki yaranın acısını nasıl azaltırız onu konuşalım, hiç olmadı birbirimize merhem olalım. Sen türkü dinle, ben arabeskten yana olayım. Bazen seyyah olalım ama Mardin’de de bir duralım, dünyaya

Ben Neyim
"Başkalarının gürültüsünü değil, kalbinin fısıltısını dinle..." Bu bir yolculuk. Neyin sazlıkta başlayıp neyzenin nefesiyle ruh bulduğu olgunlaşma yolculuğu... Kapıları sana açılan, sende başlayıp sende biten bir tekâmül... İlişkinde, bedeninde, zihninde ve kazancında hayatını dengelemek yolunda verdiğin bütün çabalarına rehberlik etmek üzere yazılmış olan bu kitap, bir başına aralamayı başaramadığın kapıları ardına kadar açabilmek için buluştu seninle. Aslında muhtaç olduğun bilgi hep ortadaydı. Yaradan seninle her an konuştu ama duyamadın, çünkü zihnin fazla gürültülüydü. Sana yardımcı olabilecek insanlar hep vardı ama sen onları hayatına dahil etmedin çünkü kalbin başkalarına güvenmeyi unuttu. Önüne çıkan her engelden kaçındın, çünkü içinde uykuya bıraktığın potansiyelinden çoktan vazge...

Var Mısın Ki Yok Olmaktan Korkuyorsun? - Farabi
"Düşünmek ruhun kendi kendiyle konuşmasıdır..." Türk bir ailenin çocuğu olarak bin yüz elli yıl önce dünyaya gelen ve hayatı boyunca müzik, felsefe, botanik, matematik ve mantık alanında sayısız eserler kaleme alan Farabi, ilim ve düşün dünyasında "öğretmen" kabul edilen Aristoteles’ten sonra "ikinci öğretmen" kabul edilmiştir. Sadece filozofları değil, sayısız bilimadamını da derinden etkilemiş, akımların ve icatların ilham kaynağı olmuştur. Varlıklı bir ailenin ferdi olarak saraya yakın olmasına rağmen siyasi iradeyi tamamen reddedip kendini ilme adamıştır. Günde yalnızca bir öğün yemekle hayatını sürdüren Farabi, zamanının her saniyesini ilimle geçirmeye gayret göstermiştir. Çünkü Farabi’ye göre insan ilmi aramakla mükelleftir. İlmi bulmak, onu öğrenmek ve onu anlatmak zorundadır. İlim ...

O Sırada
...Biralar gelince Hasan’a diyorum ki: Hasan, BİRAYI BOĞAZINDAN, KADINI İSE BELİNDEN TUT; ASLA TERSİNİ YAPMA. "Vay" diyor, gülüyor, bir süre düşünüyor, sonra yeniden "vay" diyor. Biraz daha düşündükten sonra "çünkü birayı belinden tutarsan bira ısınır" diyor. Evet Hasan...

Ben Kazanmadan Bitmez
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak... Hayır! Düzen bozulmadı, yeniden kuruldu... Yıkılan bir şey yok, değişen çok şey var sadece ve her değişim ürkütücü bir karmaşayla, çözümsüz gibi görünen sorunlarla ve sonsuz kaygılarla yağar insanın üzerine... Yeni düzen bir tehdit değil, bir seçim... Teknolojik gelişmeler insan sağlığını korumaya yetmiyormuş, bir kez daha yüzleştik bu hakikatle... İnsanın sağlığı yine doğanın kanunlarına bağlı... Yeni dünya, bambaşka bir disiplin öğretiyor insanoğluna: "Şikâyet etmemeyi, güvenmeyi ve olana teslimiyeti..." Ne kadar şikâyete saparsan, o denli şükre davet edilirsin. Dengelenirsin. Şimdiye kadar şikâyet ettiğin ne varsa, hepsine şükretmeyi öğretiyor yeni düzen sana. Belki sarsarak, belki acıtarak, belki tokatlayarak... Belki sen anlayıncaya dek şiddet...

Kendine İyi Davran Güzel İnsan
Sen kendin için bir şey yapmıyorsan kim senin için bir şeyler yapacak? Sen kendi yaralarını kendin sarmadan, kim sana yardım edebilir gerçekten? Eğer başkaları için önemli olmadığını hissediyorsan, ilkönce kendine şunu sormalısın: Ben kendim için önemli miyim? Seninle bir yolculuğa çıkacağız bu kitapla birlikte. Her insanın içinde bir sağlıklı bir de sağlıksız bir "ben" vardır. Sağlıksız ben kontrolü devraldığında, insan kendine zarar verir. İşte bu kitapla çıkacağımız yolculuğun amacı, içindeki güzel insana yani sağlıklı bene ulaşmak. Bu yolculukta, kaygılarınla baş etmek ve kafaya takmamak için hangi yöntemleri kullanabileceğini, olumsuz düşüncelerini nasıl kontrol edebileceğini, sağlıklı ilişkilerini geliştirirken, sana zarar veren zehirli insanlardan kendini nasıl koruyabileceğini, han...

Duygusal Zeka
Kendinizi kışkırtmaya hazır mısınız? Stres, korku ve endişelere karşı duygusal zekâ. İlişkiler, sağlık ve varoluş konularında sizler için yepyeni bir model. Çevremizdeki birçok insan sıkıntı, stres, endişe ve kaygı yaşıyor. Bu kişilerin büyük bir çoğunluğu akıl hastası değildir. Bu kişilerin sorunları daha çok günlük yaşamın ve belirsizliklerin getirdiği sorunlardır. Yaşamda her sorunu çözümleyemeyiz ancak çözümleyemediğimiz bu sorunlarla baş etmeyi öğrenebiliriz. Yaşamın zor süreçlerinden geçerken ayakta kalabilmemiz ancak ve ancak duygularımızı yönetebilmemizle mümkündür. Bu kitap bilinçaltı inançlarını yeniden yapılandırma teknikleriyle kodlayabileceğini, yaşamını bilinç seviyesinde duygusal zekânı geliştirerek yeniden nasıl şekillendirebileceğini armağan olarak veriyor. Bu kitap, bu dü...

Sevme Kusurları
Sevdiğiniz için kıskançlığa kapıldığınız oluyor mu? Peki ya, sevdiğiniz için kendinizi gözden çıkardığınız, var gücünüzle fedakârlıklarda bulunduğunuz, kendinizi sorgusuzca uğruna adadığınız, benliğinizden çaldığınız zamanlar var mı? Sevdiğiniz için hep bir şeylere katlandığınız, tahammül etmek zorunda kaldığınız, acı çektiğiniz, çaresiz hissettiğiniz oluyor mu? Böylece giderek sevginin içinde kendiniz olmaktan uzaklaştığınızın farkına varıyor musunuz? Bütün bunlar sevginin mutlak birer parçasıymış gibi geliyorsa size, sevgi sandığınız bir hissin içinde kayboluyorsunuz demektir. Sevgi tahammül etmek değildir, katlanmak, adanmak ve bu yolda benliğinizi gözden çıkarmak da değildir. Sevgi parmak izi kadar özgün ama yarattığı sonuçlar açısından evrensel bir etkidir... Bu uğurda herkesin bilgis...

Kahraman Hainler
FETÖ TürkiyE İÇİN hâlâ tehlikelİ mi? FETÖ, 15 Temmuz 2016 gecesi Gülen’in tam otuz yıl önce söylediği gibi, devleti, ülkeyi ele geçirmek için askeri darbe girişiminde bulundu. Darbe girişiminin üzerinden hemen hemen iki yıl geçti. Ama Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde, darbeye katılmamış, sicilinde en küçük iz bulunmayan binlerce FETÖ’cü subay tespit edildi. Neredeyse darbe girişimine katılanlar kadar subay iki yıl içinde açığa alındı, görevden uzaklaştırıldı, tutuklandı. 15 Temmuz gecesi yaralanarak göğsüne "madalya" takılan, "gazi" unvanı alan, "kahraman" ilan edilenlerin bile kovuşturmaya uğrayıp darbe girişiminden 1,5 yıl sonra FETÖ ile ilişkilerini itiraf etmeleri tehlikenin hâlâ sürdüğünü gösteriyor. FETÖ darbeden iki yıl sonra bile TSK içindeki kripto elemanlarıyla temas kuruyor, b...