
Ezoterik Tasavvuf
Tasavvuf, arayıştan ziyade, olma haline ulaşabilme yolculuğudur. İnsanın, ilkel kimliğinin yani id’in dürtüsel isteklerinin ve tepkilerinin kontrolü altında bir yaşam sürmek yerine fiziksel, tinsel, ruhsal ve zihinsel olarak hayvandan ayrıldığı değerli yeteneklerini ve eğilimlerini keşfetmesi, eğitmesi hatta bir yerde id’i ehlileştirmesidir.

Hakan Mengüç (5 Kitap Takım)
Setin İçinde Yer Alan Kitaplar: Ben Ney’im Kalbin Temizse Hikayen Mutlu Biter Hiçbir Karşılaşma Tesadüf Değildir Gitmeli Miyim Kalmalı Mıyım Sen Yola Çık Yol Sana Görünür Hediye Defter

Bülent Gardiyanoğlu 5 Kitap Set Defter Hediyeli
Yüreğiyle Konuşanlar Gönül Gözü Her Şey Hakikati Görmekle Başlar Mesajınız Var Kadın Olmayı Hatırlamak Herkes Yeni Bir Başlangıcı Hak Eder (Defter)

Bircan Yıldırım 5 Kitap Set Kısmet Defteri Hediyeli Set
Kısmet Defteri Hediyeli! Duygusal Zekâ, Yaşam Terapisi, Hayat Cesurlara Torpil Geçer, Ben Kazanmadan Bitmez Şimdi Onlar Düşünsün

Yeniden Sen
“Can konağını aramadaysan, cansın; Bir lokma ekmek arıyorsan ekmeksin, Bir damla su arıyorsan susun, Zulmün peşindeysen zalimsin, Aşkı arıyorsan âşıksın, Gönlün neye kapılmışsa osun sen. Şu nükteyi biliyorsan, işi biliyorsun demektir: Neyi arıyorsan osun sen.” Nefsimin varlığına şükrediyorum. Bizi her türlü hataya, kibre ve benzersiz kötülüğe yönlendirecek bir potansiyele sahip olan, içten içe bizimle yaşayan nefsimin varlığına şükrediyorum. Çünkü nefsim olmasa, yanlışı görecek ve sınavlarımı tamamlayacak mücadele etme ve Allah’a yakınlaşma yolumu bulamazdım. Çünkü aradığım Hak’tır. Sizlere, nefis mücadelesinin tasavvuf üzerinden anahtarlarını sunmak ve bu mücadelede bizi en güçlü yapacak olan arınmayı sizlerle paylaşmak ne güzel.

Benim Olan Tek Şey Günahlarımdır - Malcolm X
"Irkçılık ideolojik bir düşünce değil, aksine psikolojik bir hastalıktır." – Malcolm X Hitap becerisi yüksek, cesur, etkileyici, mücadeleci ve inatçı bir adam değildi o sadece... Malcolm X, bir azınlık mensubu olarak haklarının peşinden koşma cesareti gösteren ve bu yolda geri adım atmadan, insani değerlere sahip çıkmak uğruna hayatını gözden çıkarabilen ilham dolu bir siyahiydi. İnsanca yaşamak için yaşamını tehlikeye atabilecek kadar davasına bağlı biri... Benim Olan Tek Şey Günahlarımdır, Malcolm X’in mücadeleyle dolu kısacık hayatının hikâyesi değildir sadece. İnsani hakların ve değerlerin kıymeti, bu yolda verilecek mücadelenin önemi ve gerekliliği üzerine "ötekileştirilme" tehdidine karşı takınılabilecek en büyük ve en tesirli tavrın ne olabileceğinin çok katmanlı bir sorgulanmasıdır...

Şimdi Onlar Düşünsün
Ruhun şarkı söylerse hayat seni mutlaka dansa kaldırır.* Bundan böyle kartlar yeniden dağıtılacak. Oyunun kuralı değişti. Sevebildiğin için sevileceksin, kaybetmekten korkmadığın için vazgeçilmez olacaksın. Savaşmadığın için kazanacaksın, çünkü savaşların galibi olmaz. Mücadele etmediğin için kolayca elde edeceksin. Koparıp almayacaksın, uzanıp alacaksın. Baskıyla ve kaybetme korkusuyla elinde tutmaya çalışmayacaksın, avuçların açık halde şefkatle ve güvenle seveceksin. Çok para peşinde koşmak zorunda kalmayacaksın çünkü neye ihtiyacın varsa zaten karşılayabiliyor olacaksın. Yaralarını iyileştirebileceksin. Kimsenin üzerine yaftaladığı rollerin kahramanlığına soyunmak zorunda kalmayacaksın, olmak istemediğin bir insanın yaşamını sürmeyeceksin. Hayalindeki seni yaşayacaksın. Hayallerini müm...

İnsan Özgür Doğmuştur Ama Her Yerde Zincire Vurulmuştur - Jean-jacques Rousseau
"Diğerlerinin efendisi olduğunu düşünenler, aslında onlardan daha büyük bir esaret içindedir." Jean-Jacques Rousseau gerçek bir Aydınlanmacı hümanisttir. Ömrünü insanın özgürlüğüne ve eşitliğine adamış sıra dışı bir kişiliktir. İnsan haklarından bahseden ilk Aydınlanmacı düşünürdür. Onun düşünceleri günümüzün sorunlarına, özgürlük, eşitlik, insan hakları, ekoloji ve çocuk merkezli eğitim konularına yüzlerce yıl ötesinden ışık tutar. Fransız Devrimi’nin ilkeleri onun düşüncelerinden esinlendi. Düzeni, eşitsizliği ve adaletsizliği cesur bir şekilde eleştirdi. Bununla da yetinmedi, yeni ve insancıl bir toplumsal düzenin inşası üzerine yazdı. Geleneklere karşı çıktı. Monarşiyi ve Kilise’yi karşısına aldı. Rasyonel aklın gözden kaçırdığı, hatta bilerek hesaba katmadığı duyguları önümüze serdi. ...

Sherlock Holmes - A Study İn Scarlet
"I Never Make Assumptions. Assuming is a Bad Habit." A STUDY İN SCARLET is the first book of popular Sherlock Holmes series written by author Arthur Conan Doyle. The story features the introduction of Sherlock Holmes and Dr. Watson through mutual friends and a mystery revolving around a corpse found at a derelict house in Brixton, England. The novel establishes many peculiarities and the working styles of Sherlock and Watson, who would become the most famous detective duo in popular fiction. Arthur Conan Doyle went on to write over fifty Sherlock Holmes short stories, and three more full length novels. The Sherlock Holmes stories have been adapted into many successful television series and feature films. A STUDY İN SCARLET is highly recommended for those who enjoy well fictioned detective ...

İnsomnia Cafe
Dünyanın sayılı antika kitap eksperlerinden olan Peter Kolinsky, prestijli bir müzayede evinde çalışacak kadar yükselmiştir. Karaborsacıların da ilgisini çekmeye başlayan Kolinsky, hapishanenin kapısından dönmüştür. Şimdi ise küçük bir apartmanda yalnız bir hayat sürüp, nefret ettiği bir işte çalışmaya başlamıştır. Bir gece kahve içmek üzere gittiği Insomnia Café’de, Angela ile tanıştıktan sonra her şey değişir. Angela, ona kayıp bir kütüphanenin kapılarını açar. Orada ünlü yazarların henüz yazmadıkları kitaplar, raflarda durmaktadır… Perker’in muazzam bir şekilde dengelediği siyah ve beyazın harmonisi, kitabı anlayamadığınız şekilde bir arada tutuyor. Karakterlerini o kadar iyi ve tutarlı bir şekilde kurguluyor ki şehrin tuhaf, döküntü ve kirli havasıyla müthiş bir uyum sağlıyor…-Publishe...

DESTEK ATÖLYE - ALİ KARAKUŞ / YAVAŞ HAFİF SAKİN
Her hafta çarşamba akşamları 19:30-21:00 arası zoom platformu üzerinden yapılacaktır. Tarih 03.11.2021, 10.11.2021, 17.11.2021, 24.11.2021 Saat: 19:30 - 21:30 Bazen canımızı yaksa da değişim hayatın kaçınılmazıdır. Gelişmek; hayatın değişimlerine uyum sağlamak ise dalgalı sularda sörf yapmayı öğrenmeye benzer. Önce yaşam sevgisinin uzantısı olan bir niyet sonra da çokça emek ister. Başlangıçta kontrolü kaybetmeden ilerleyebilmek için yavaşlamanız ve her şeyi ağırdan almanız gerekebilir. Sonrasında ihtiyac

DESTEK ATÖLYE - VAZGEÇEBİLMEK
Bircan Yıldırım Tarih: 31.10.2021 Saat: 20:00-21:30 Burak Öge Tarih: 01.11.2021 Saat: 20:00-21:30 Adil Yıldırım Tarih:02.11.2021 Saat: 20:00-21:30 Nuray Sayarı Tarih: 03.11.2021 Saat: 20:00-21:30 Bülent Gardiyanoğlu Tarih: 04.11.2021 Saat: 20:00-21:30

Yaşamak Sakinlik İster
Sen yavaşladığında her şey düzelecek... Ne kadar hızlı olursan hayatı o kadar erken ve kuvvetli yakalarsın gibi geliyor. Ne kadar hızlı olursan o kadar başarılı ve kazançlı olacağına inanıyorsun. Hayatta kalabilmenin tek çaresi, çağın hızına ayak uydurabilmek diye düşünüyorsun. Oysa sen hızlandıkça, stres ve kaos artıyor sadece... Sen hızlandıkça çözümsüz görünen sorunlar, kaygı ve belirsizlik çoğalıyor. Çözmek için daha da hızlandığında, çözümsüz bir hal alıyor her şey... Ne zaman çözümcü, üretken, başarılı, kazançlı ve en önemlisi de sağlıklı olursun biliyor musun? Yavaşladığında... Çünkü sakinliğin içinde çözüm vardır, çare vardır, yaratıcılık ve fikir vardır. Sakinlikte bilgelik, bilgelikte anlam ve değer vardır. Sakinlik "detay" demektir ve unutma ki farkı yaratacak olan da yine detay...

Yabancıların En Yakınıydın Sen - Nilgün Marmara
"Anımsamadığım tüm sözcükler anımsayabildiğim tek bir sözcüktü: Yara!" Eğer bu kitabı okurken baştan sona keder içinde bir Nilgün Marmara bulacağınızı düşünüyorsanız baştan uyaralım; yok. Çünkü onun derdi kederle değildi. O, kendini buraya ait hissetmiyordu sadece... Ece Ayhan’ın da dediği gibi dünyayla yaralıydı. Dünyayla derdi vardı. Ondan bahsederken edebiyata, şiire bakışına, eserlerine, yazdıklarına bakmamak, o yarayı bütün buralarda aramayıp sadece filmin sonundaki intiharına bakmak, "Doğdu ve öldü!" demekle aynıdır. Nilgün Marmara sadece doğup ölmedi. Yaşadı da. İyi bir şair ya da bir yazar olmak değildi derdi. Bu yüzden şiirlerini kimseye göstermedi. Sadece yazar, şair değil; eş, evlat, anne, kız kardeşti... Bu hayata dair hiçbir unvanı, hiçbir aidiyeti almak istemiyordu üzerine. Ş...

Arılarla Dans
THE SUNDAY TIMES EN İYİ DOĞA KİTAPLARI 2020 2020 WAINWRIGHT PRIZE FINALIST Bir doğaseverin arıların yaşamına ve doğal dünyaya tutkulu yaklaşımı... Nasıl olur da kozasından yeni çıkmış bir arı hangi çiçeğin kendisi için en iyi polen kaynağına sahip olduğunu bilebilir? Hangi çiçeklerin çoktan "ziyaret edildiğini" ve hangilerinin halen daha sunacağı hediyeler olduğunu söyleyebilir? Stratejileri var mıdır? Evrimleşmemizde nasıl bir rol oynarlar? Dahası arılar olmasaydı dünyamıza ne olurdu? Arı savunucusu, yaban hayat bahçıvanı ve doğa bilimci Brigit Strawbridge Howard, Arılarla Dans kitabında bizleri danslarıyla ekosisteme hayat veren arıların ve güzel bitkilerin görmezden gelinen büyülü ve zengin dünyasına davet ediyor. Bu eşsiz kitapla bizi insan yapan şeyin ve doğa ile nasıl bağlantı kurduğ...

Kalbinde İyilik Biriktirenin Yolu Hep Açıktır - Şems-i Tebrizi
"Ey insan! Kafdağı kadar yüksekte olsan da, kefene sığacak kadar küçüksün. Unutma, her şeyin bir hesabı var, üzdüğün kadar üzülürsün." Şems-i Tebrizi’nin adı, Mevlana Celaleddin-i Rumi ile duyulmuş gibi sanılsa da aslında o, "İslam Dininin Güneşi"dir. Rumi’nin olgunlaşmasını sağlar ve Divan-ı Şems-i Tebrizi olmak üzere pek çok eseri yazmasında ona ilham ve bilgi kaynağı olur. Şems, Rumi’nin gölgede kalan kısmını aydınlatan cevherdir. Rumi’nin "merhamet okyanusuna" okyanus, "bilgi ummanına" umman katar. Rumi’yi tıkandığı yerden çıkarır, hakikatin göz kamaştırıcı aydınlığı ile kavuşturur.

Ben Neyim
"Başkalarının gürültüsünü değil, kalbinin fısıltısını dinle..." Bu bir yolculuk. Neyin sazlıkta başlayıp neyzenin nefesiyle ruh bulduğu olgunlaşma yolculuğu... Kapıları sana açılan, sende başlayıp sende biten bir tekâmül... İlişkinde, bedeninde, zihninde ve kazancında hayatını dengelemek yolunda verdiğin bütün çabalarına rehberlik etmek üzere yazılmış olan bu kitap, bir başına aralamayı başaramadığın kapıları ardına kadar açabilmek için buluştu seninle. Aslında muhtaç olduğun bilgi hep ortadaydı. Yaradan seninle her an konuştu ama duyamadın, çünkü zihnin fazla gürültülüydü. Sana yardımcı olabilecek insanlar hep vardı ama sen onları hayatına dahil etmedin çünkü kalbin başkalarına güvenmeyi unuttu. Önüne çıkan her engelden kaçındın, çünkü içinde uykuya bıraktığın potansiyelinden çoktan vazge...

Var Mısın Ki Yok Olmaktan Korkuyorsun? - Farabi
"Düşünmek ruhun kendi kendiyle konuşmasıdır..." Türk bir ailenin çocuğu olarak bin yüz elli yıl önce dünyaya gelen ve hayatı boyunca müzik, felsefe, botanik, matematik ve mantık alanında sayısız eserler kaleme alan Farabi, ilim ve düşün dünyasında "öğretmen" kabul edilen Aristoteles’ten sonra "ikinci öğretmen" kabul edilmiştir. Sadece filozofları değil, sayısız bilimadamını da derinden etkilemiş, akımların ve icatların ilham kaynağı olmuştur. Varlıklı bir ailenin ferdi olarak saraya yakın olmasına rağmen siyasi iradeyi tamamen reddedip kendini ilme adamıştır. Günde yalnızca bir öğün yemekle hayatını sürdüren Farabi, zamanının her saniyesini ilimle geçirmeye gayret göstermiştir. Çünkü Farabi’ye göre insan ilmi aramakla mükelleftir. İlmi bulmak, onu öğrenmek ve onu anlatmak zorundadır. İlim ...

What Is Man
"What is Man" consist of series of dialogues between an elderly with a strong sense of humour and a young impatient man. Throughout the book, the author compares humans to machines. He argues that man has no impulse other than the pursuit of pleasure and the avoidance of pain. The book is a great starter for those who are seeking to understand why many of us have lost the meaning of life. This work questions how our personal values and the environment surrounding us shape our identity. Although written in 1906, today the dialogues still shed light on how people can take actions with their own free will.

Bakire Ölen Bir Anne - Anna Freud
"Hareketlerimize hükmeden şey, keşif ruhunun verdiği neşe ve canlılıktı." Psikanalizin kurucusu Sigmund Freud’un altı çocuğunun arasından tahtını devredeceği tek vârisi olarak gördüğü kişiydi Anna Freud, öyle de oldu. Anna Freud, babasından devraldığı tacın hakkını sonuna kadar verdi. Hayatını babası Freud’a ve onun öğretilerine adadı. Psikanalizi ölümsüzleştirmeye adeta ant içmiş bu genç kadın Çocuk Psikanalizi ve Benlik Psikolojisi ekollerini geliştirdi, psikanalitik ilkelerin çocuk terapisine uygulanmasına öncülük etti. Hiç evlenmedi ama hem çok sevdi hem de çok sevildi. Hayat arkadaşı Dorothy ile beraber kurucusu olduğu okullar ve enstitüler sayesinde sayısız çocuğa ev verdi, onları korudu, her birine annelik yaptı. Psikanaliz dünyasındaki paha biçilemez katkılarına rağmen hep gölgede ...

Zohar'ın Temel Öğretisi
Zohar, Kabala’nın temel metnidir. Kabala ise tüm insanlığın manevi mirası... İçimizdeki potansiyelden tam anlamıyla faydalanmak istiyorsak, gündelik bilinçle içsel dönüştürücü güçler arasında bir tür köprüye gereksinim duyduğumuzu söyler Kabala. Zohar tam da bu köprüdür işte. Binlerce yıldır hiçbir kitap, Zohar’dan daha fazla gizem barındırmamış ve yine hiçbir kitap insanlığa daha büyük bir bilgelik sunmamıştır. Seçkin kabalistlerden Rav P. S. Berg, Zohar’ın Temel Öğretisi adlı bu kitapta kötülük, kurtuluş, insan ilişkileri, zenginlik, yoksulluk ve diğer temel meseleler hakkındaki öğretilere hem pratik hem de çağdaş bir bakış açısıyla yaklaşıyor. Rav Berg, insanlığın en eski ezoterik manevi bilgi kaynağından süzdüklerini, ebedi bilgeliğin damıtılmış hali olan öğretilerin ilkelerini, günlük...

Hiçbir Karşılaşma Tesadüf Değildir
Kader, insandan vazgeçmiyor. Anbean yeniden ve yeniden yazılıyor. Öyle anlar geliyor ki yapmam dediğin şeyi yapıyorsun, katlanamam dediğin şeye katlanıyorsun, sevemem dediğini seviyorsun, gidemem sanırken bir anda çekip gidebiliyorsun, öldüm diyorsun ama yine de yaşıyorsun... * * * Başlarına ne geleceğini bilmeden uzun bir yola çıkan arayış içindeki genç bir sufi ile aklı karışık genç bir kızın bu yolculuklarında yazgılarından başka güvenecekleri hiç ama hiçbir şeyleri yoktur. Yedi gün boyunca yanlarında para, yiyecek, kıyafet ve en önemlisi de hiçbir planları olmadan şehir şehir dolaştıktan sonra başladıkları yere geri döndüklerinde onlar için artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Sadece yedi günde bile değişebilir miydi insan? Yeniden yazılabilir miydi kader? Elbette sadece yedi günde deği...

Aşağı Bakarsanız Asla Gökkuşağı Bulamazsınız - Charlie Chaplin
"Benim geçmişteki ve halen sürmekte olan en müthiş günahım; geçerli görüşlere uymayan bir kişi olmaktır." – Charlie Chaplin Siyah beyaz ve sessiz filmlerin unutulmaz kahramanı, komedyen, oyuncu, yazar, bestekâr, senarist ve film yönetmenidir Charlie Chaplin... Sinema dünyasında kendine özgü bir üslup yaratarak, komediyle hüznü, neşeyle dramı ustaca harmanlarken, yaşadığı dönemin sosyal ve ekonomik durumunu, haksızlıkları ve savaşı eleştirmekten de çekinmedi. Yarattığı "Şarlo" karakteri, toplumun kanıksanmış düzenine başkaldıran, güçsüzün ve yoksulun yanında yer alan aykırı bir figür olarak tarihteki yerini aldı. Sınıf ayrımcılığına, dönemin ekonomik zorluklarına, adaletsizliklerine, siyasi düzenine ve diktatörlere karşı koyacak kadar büyük bir haykırışı tek kelime dahi etmeden sessizce ifa...