Destek Yayınları
Oyun
Dünya bir dolu zavallı, zayıf insanla doluydu! Evet, Semra son zamanlarda, özellikle Talat'la ilişkisinin sonucunda, buna hükmetmişti. İnsanları iyi ya da kötü diye ayırmak yerine, zayıf ve güçlü diye ayırmak gerekiyordu. Doğru olanı, ilkeli olanı seçmek yerine kolaya kaçıyordu çoğu insan, özellikle erkekler... Çünkü bencildiler ve toplum bu bencilliklerini törpülemek yerine, cesaret veriyordu onlara. Daha bencil, daha vahşi, daha hayvani olabilmeleri için..."Herkes kendisinden, çevresinden, tanıdıklarından bir parça bulacak bu romanda... Tattığı, tecrübe ettiği, bildiği bir oyunu hatırlayacak... 1980'li yıllardan bu yana alıştığımız-alıştırıldığımız oyunların izdüşümlerini, kişiler ve hayatlar üzerine etkilerini; 1990'lı yıllarla birlikte ivmesi hızla artan o dönüşümün gençliğe, bilhassa ...
Destek Yayınları
Meleklerin Gücü
Işığın, sevginin gücüyle hayatınızı değiştirin Meleklerle Geçmişinizi Şifalandırın... "Neden bunları tekrar tekrar yaşıyorum?" diyorsanız cevabı geçmişte. Meleklerin gücüyle artık hiçbir şey, kaderiniz değil! "Eskiden bir tane bile iş bulamazken, şimdi yayından yayına koşuyorum. Yayın hayatına bomba gibi girdim." "Neden hep, beni çekemeyen insanlar etrafımda? Yüzler değişiyor, ama bana verdikleri his aynı.’ derdim. Artık o insanlar yaşamımda yoklar." "Boşanıyorduk neredeyse! İlişkimize meleklerin şifası değdi, şimdi ikinci baharımızdayız!" "Panik atak yüzünden evden çıkamayan ben, ilk CD’mi çıkardım! Artık şarkılarım radyolarda, televizyonlarda, her yerde! Sayenizde meleklerim." Meleklerle Işığa Ulaşmak Bazen hislerimiz bize ait değil. Artık bu enerjinin, ışığa gitmesi gerek... Ölüm yoktur...
Destek Yayınları
İmza: Karın
Sen buraya geldikten sonra ‘Japonya’da ruhun yaşamaya devam etsin’ diye bir sakura ağacı dikmişler; şimdi bir gör, dev gibi bir ağaç olmuş... Seni burada kolay bulabileyim diye vasiyet etmiştim; ‘beni o sakuranın dibine gömün’ diye... -Lale Manço Ahıskalı-"Kadının giydiği en güzel giysi, erkeğinin kollarıdır’’ demişler. Ben o kolları çok özlüyorum. "Burnunun direği sızlamak" diye bir söz var ya, çok doğruymuş. Benim sızlıyor, hem de özlemden. Aydınlıklar içinde yat, mekanın cennet olsun kocam... Seni seviyorum ve hep seveceğim. -Aylin Köksal- Sabahları öpmeden kapı dışarı çıkmazdı, akşam da kapıdan içeri girer girmez bir hafta görmemiş gibi sarılırdı. Çok sevecendi, çok... Onu özlüyorum. -Cemre Birand- Meğerse kansermişsin. O süreçteki azmine, kabullenişine inanamamıştım. Süreç işlerken gö...
Destek Yayınları
Gölgedeki Sessiz Tanıklar
Görmediğimiz, bilmediğimiz, farkında olmadığımız ama bizim adımıza, bizim için, yine içimizden birileri tarafından verilen bir savaş. Bakmak yerine gören gözler... Duyularını devlete yönelik tehditlere kilitlemiş 24 saat açık bir algı sistemi... Başkalarının göremediklerini, algılayamadıklarını, bilmediklerini öğrenmeye ve açığa çıkararak etkisizleştirmeye adanmış zihinsel ve bedensel bir refleks... Antenleri ve ekranları her zaman açık, parçalardan bütüne varmaya, kendine özgü kuralları olan acımasız bir savaşın bilmecesini çözmeye, devletin vücuduna giren virüsleri zararsız hale getirmeye ömrünü adamış isimsiz antikorlar. Ne kendilerinin ne de verdikleri savaşın farkında olduğumuz "meçhul askerler." Günümüzün "Yuvarlak Masa Şövalyeleri." Bu kitap, kutsallarımız olan vatanımız, egemenliği...
Destek Yayınları
Dehb İle Başarıya Ulaşmanın İlham Verici Yolları
Cesaret daima bağırmaz, o her şeyi göz önünde tutarak “Yarın yine deneyeceğim” diye fısıldayan dingin bir sestir.“DEHB ile başarılı olmak için sizce en değerli öneri veya strateji nedir?” Bu sorunun peşine takılan dünyanın dört bir yanından DEHB uzman ve profesyoneli DEHB hakkında yepyeni işe yarar öneriler, stratejiler ve kaynakları anlatıyor. Tıpkı senin gibi DEHB olan insanların DEHB ile nasıl başarılı bir yaşam sürdürdüğünü anlatan kişisel ve ilham verici hikâyeler bu sayfaların arasında...“DEHB hayatımıza on dört yıl önce girdi. Bize kişisel farklılıklar karşısında sabırlı, cesur, kararlı, sebatlı, saygılı olmayı ve daha pek çok şeyi öğretti. DEHB’e rağmen oğlum asla vazgeçmedi ve biz de oğlumuzdan umudumuzu hiç kesmedik. Oğlumla o kadar çok gurur duyuyorum ki! Tavsiyem? Asla vazgeçme...
Destek Yayınları
Aşkın Psikopat Hali
Teslim ol!Çırpınma, batıyorsun! Kaçma, yakalanıyorsun!Düşünme, çözemiyorsun!Üzme, üzülüyorsun!Hesap yapma, sonuca varamıyorsun!Karar verme, sözünde duramıyorsun!Vazgeçme, gidemiyorsun!Kızma, yine yumuşuyorsun!Gitme, geri dönüyorsun!Hırçınlaşma, kırdığında kırılıyorsun!Duvar örme, balyozu duvarına kendin indiriyorsun!Saklanma, ayrı kalamıyorsun!Kalıba sokma, şekil veremiyorsun!Yok sayma, kalbini başka yöne çeviremiyorsun!Soğuk durma, ısınamıyorsun!Tende arama, ruhta buluyorsun!Aza indirgeme, çoğaltıyorsun!Aysun Bal, Aşkın Psikopat Hali'nde hem kendi deneyimlerinden hem bir psikolog olarak mesleki deneyimlerinden yola çıkarak hayatın en can yakan noktalarını acısını alarak, dünyaya gülümseterek anlatıyor.
Destek Yayınları
Aşk Uykusu
"Aşk Doktoru"ndan gerçek hayattan uyarlanmış arsıcı bir aşk ve intikam romanı!Kadın İntikamı Ateş Yutmak Gibidir, Siz İntikam Almak İçin Nelerden Vazgeçebilirsiniz?“Aşk dediğin yalansız olmalıydı… Gün gibi açık, dürüst ve onurlu yaşanmalıydı. Bunu bana sen öğretmiştin. ‘Kalbinde benim kadar sevdiğin biri olursa, o kalp artık bana ait değildir’ demiştin…Ben senden fazla hiç kimseyi sevmedim. Bütün kâinat şahidim olsun ki, sensiz doğacak bir güneşi bile kabullenmedim. Seni sevip sana âşık olmayacaksam eğer, dünyaya yeniden gelmeyi de istemem…Peki ya senin kalbin hâlâ bana ait mi sevgilim? Benim kadar sevdiğin başka biri var mı aramızda?”Şüphe bir kez içine girdi mi insanın, temizlenene kadar korkunç bir mücadele başlar. Hele şüphelenen bir kadınsa bu mücadele bir süre sonra savaşa dönüşür. V...
Destek Yayınları
Küçümseme
“Nasıl olduğunu ben bilemeyeceğim, sen bileceksin...Tek bildiğim bir erkek gibi davranmadığın, bir erkek gibi olmadığın.”Kuşkularla, kıskançlıkla, saplantılarla bunalan Molteni, karısının onu artık sevmemesinin hatta küçümsemesinin nedenini sorgulamaya başlar. Ancak beklenmedik bir anda tanık olduğu olay evliliğini, işini ve giderek bütün hayatını tamamıyla değiştirecektir.Çağdaş İtalyan edebiyatının en büyük romanlarından biri olan “Küçümseme”, kuşkusuz Alberto Moravia’nın en çok tartışılan eserlerindendir. 1963 yılında ünlü Fransız yönetmen Jean-Luc Godard tarafından çekilen ve ülkemizde “Nefret” adıyla gösterime giren, başrolleri paylaşan Brigitte Bardot ile Michel Piccoli’nin ölümsüzleştiği filmi ile gişe rekorları kıran “Küçümseme”, savaş sonrası Avrupa’sının yeni değerleri ile buna u...
Destek Yayınları
Alevi İlkeleri: Mitolojiden Felsefeye
Yaratılışla varoluşun çatışmalı dünyasında oluşan felsefeler; bilimin sırlarını, Big Bang’i efsanelerinde taşıyan öğretiler.Evren nasıl var oldu? Emri kim verdi?İşte bu ilk başlangıç efsanesi Sümer’de başlar: "Enuma Eliş".İnka, Maya, Çin, Hint, Yunan, Afrika, Yahudi ve İslam felsefe ve inançları sürekli bu alanda görüş oluşturdular.“Yaratılış” mı, “Varoluş” mu? Kimi bilimsel verilerle yola çıktı, kimi saralı haliyle rüyasını gerçek sandı. Dünyanın bütün kültür ve dinlerinde yaratılış/varoluş bir tartışmadır. Evrenin ve dünyanın nasıl oluştuğuna dair teorilere her gün bir yenisi ekleniyor. Şimdi herkes “Big Bang” üzerine yoğunlaştı. Evren bir patlama ile mi var oldu, yoksa bu Tanrı’nın altı günlük bir emeği midir? Alevilerin varoluş tasarımı işte bu “Big Bang” ile uyumlu ve bir o kadar da ş...
Kara Karga Yayınları
100 Soruda Oğuz Atay
Küçük burjuva hayatını eleştirdi, ama solun açmazlarını da. Büyüyemeyen toplumu eleştirdi; ama ona sırtını dönen aydını da. Kemal Tahir’i de sevdi, James Joyce’u ve Nabokov’u da. İkinci baskısını bile göremediği az sayıdaki yayımlanmış eseri ve tamamlayamadığı romanlarıyla Oğuz Atay, toplumcu ve yerli/gelenekçi yazarların yel değirmenlerine karşı bireyi, kişiliğinin röntgenini çekercesine özgün, cesur ve yenilikçi anlatımıyla merkeze alan Don Kişot’umuzdu. Selçuk Orhan, Oğuz Atay’ın kişisel, edebi ve sosyal varlığını, kimi sıkça sorulan, kimiyse akla gelmesi zor sorulara yanıtlar vererek çözümlüyor. Bir zamanlar neden anlaşılmadığını, reddedildiğini, yalnızlaştığını da, 80’lerde nasıl aniden yükseldiğini, yayıldığını ve gıyabında takdire, tebrike kavuştuğunu da, doyurucu, keyifli bir dille...
Hamsa
"Hamsa" tasarımları boyanmak için sizi bekliyor! "Hamsa" dünyada ve özellikle Ortadoğu ile Kuzey Afrika’da iyi talihi sembolize eder. Bu eşsiz boyama kitabında, çiçekler, hayvanlar, yıldızlar ve diğer doğal şekillerle tamamlanmış 30’dan fazla hayat dolu hamsa tasarımı bulacaksınız.
Baykuşlar
Bu eşsiz baykuşlar hayat bulmak için bir dokunuş bekliyor! 30’dan fazla tam sayfa baykuş illüstrasyonu, doğanın bu en akıllı kuşunu zengin dokulu harika bir dekorla gözler önüne seriyor. Nadir bulunan çiçekler, cıvıl cıvıl desenler ve boyanması zevk veren harika şekillerle bezeli bu sevimli baykuşları, canlı ve girift desenlerin dolup taştığı bir arka plana yerleştirilmiş olarak bulacaksınız.
Destek Yayınları
Sensiz Ölümdür Aşk
İki insan, iki ülke, kesişen iki hayat ve bir müthiş aşkKime sorsak aşkı farklı anlatmaz mı?50 insan, Stefano ve İzmirin hikayelerini anlatmak için birleşti. Onların aşkı mesafeleri aştı, 50 yazar onların hikayesini yazdı.50 yazar:Alper Akdeniz, Alper Baran Esin, Altuğ Selçuk, Aylin Onart, Aynur Kuran, Babacan Pesenkurdu, Bahadır Yüksekşan, Banu Şen, Berna Ergin, Birgen Engin, Burcu Tuna, Didem Baydar, Dilara Çağlayan, Duygu Erşen, Ece Tüzün, Ece Türkmut, Eda Lortlar, Eda Ongün Balık, Elvan Karanfil, Emre Akdemir, Engin İnce, Erdem Erdoğan, Erhan Gölbey, Esin Sayın, Filiz Kahraman, Fulya Demirören, Gökhan Kökuşoğlu, Gökmen Küçüktaşdemir, Güneş Saraçoğlu, Hakan Asılkefeli, Hakan Urgancı, Halil Fincan, Hatice Çelenk, Jülal Malhatun Zalma, Kezban Şahin Taysun, Leyla Bal, Manolya Özek, Mehmet ...
Destek Yayınları
Bizim Hep İnanmamızı İstediler (ma’amin)
Atatürk ve arkadaşları bizim bilmediğimiz bir şeyleri mi biliyorlardı? Yedi düvele karşı savaşırken neden İstanbul’u işgal eden İngilizlere tek kurşun sıkmadık. Türkiye’nin kuruluşunda 90 yıllık anlaşma mı yapıldı? 23 Nisan’ın İngilizlerin çok önemli bir günü olması sadece tesadüf mü? Yahudi soykırımında 6 milyon insan öldüyse, bu kadar insan kaç fırında yakılmış olabilir? Hiç kurban sayısını fırın sayısına böldük mü? Başbakan ‘ın "One Minute" çıkışı senaryonun bir parçası mı? Peki ya Mossad İstanbul’da ünlü bir apartmanda kurulmuş olabilir mi?



