
Hormon
Kanında estrojen ve progesteron, yani kadınlık hormonları dolaşan ya da artık dolaşmayan her kadının okuması gereken bir kitap... Menopoz sonrası hormon desteği almak mı "doğaya karşı mücadele" anlamına gelir, yoksa almamak mı? Doktorunuz size gerçek insan estrojenleri yerine at estrojenleri veriyor olabilir mi? Polikistik over, çikolata kisti hastalığı, menopoz, âdet düzensizliklerinde size verilen patentli sentetik/kimyasal progesteron hormonu, kanınızda dolaşan hormonun aynısı mı, yoksa kötü huylu bir taklidi mi? 13 yaşından 53 yaşına dek tam 40 yıl boyunca kanında kadınlık hormonları ile sağlıklı yaşayan, üstelik hamile kaldığında kanında bu hormonlar onlarca, yüzlerce katına çıkan, dahası hamilelikler yaşarsa meme kanseri riski azalan kadınlar,

Mesajınız Var
Elinizdeki bu kitap, kişisel gelişim yolunda; yola nasıl çıkacaksınız, nereden başlayacaksınız, kendinizi nasıl arındırıp hayatınızın iyiye doğru ilerlemesini sağyalabileceksiniz, bu konularda size başlangıç ipuçları vermede yardımcı olacaktır. Kitabın en ilginç özelliği "sizinle konuştuğunu" fark edeceksiniz. Kitaptan "Şu anın niyetine..." diyerek derin bir nefes alın ve herhangi bir sayfa açın. Açtığınız sayfadaki konu şuan içinde bulunduğunuz bir duruma aynalık yapıyor olabilir mi? İlk denemelerde büyük ihtimalle içsel dirençler oluşturabilirsiniz. Ne alaka diyebilirsiniz. Normaldir. Kitabı ilk anda baştan sona okumaya kalkmayın. Sabırlı olun. Her gün kendiniz için bir sayfa açın ve o konu üzerine biraz düşünün. Hayatınızı gözden geçirin. Arkadaşlarınızdan izin alarak, onların niyetine ...

Pisagor Tepkisi
İKİ PAPAZ VE BİR KIZIN İNSANLIK ONURU İÇİN GİRİŞTİKLERİ BÜYÜK MÜCADELE LENA, 24 yaşında. Gezi Direnişi’nin ilk sabahında, başına isabet eden gaz bombası kapsülüyle yaralandı . Belirsiz bir süre için uyutulmasına karar verildi. Büyük bir ihtimalle yaşamayacak. ANASTAS, 28 yaşında. Lena’nın ağabeyi. İlahiyat eğitimi gördü. Akademisyen ve papaz. Kardeşinin ölmeye yatması üzerine, dünyanın "insanlık halleri"ne, en iyi bildiği açıdan büyük bir taarruz başlattı. ELİF, 25 yaşında. Lena ile Gezi Direnişi’nde tanıştı. Başından vurulan genç kızı hastaneye götürdü. Anastas’la Taksim Hastanesi’nde karşılaştı ve onunla birlikte hayatını ortaya koyacağı bir mücadeleye girişti. VİKTOR, 28 yaşında. "Bogomilci"nin önde gideni. Anastas’ın okul arkadaşı, papaz ve bir Ortodoks kilise müziği uzmanı. Gezi Diren...

Görünmeyen Beyin (güncellenmiş)
• Psikopatların beyinlerindeki karanlık tarafta neler var? • Din ve beyin arasındaki ilişki nedir? • Kuantum bilgisayarlar yolda mı? • Beynin bir özgür iradesi var mıdır? • Geleceğin beyin odaklı hukuku "nörohukuk" hastayla suçluyu nasıl ayırt edecek? • Beyin neden ve nasıl hastalanıyor? • Beynin tedavisi denince ne anlamalıyız? • Düşünce gücüyle başka beyinleri yönetmek, mümkün mü? • Yaşadığımız deneyimler beynimizi nasıl değiştiriyor? • Beyni yeniden inşa etmek mümkün mü? • Genetik miras bir kader mi? • Erkek beyniyle kadın beyni arasındaki fark ne? • Beşikten mezara beynin gelişim süreci nasıldır? • Covid-19, beyni ne kadar etkiler? • Mental doping: Gerekli mi, riskli mi? • Yapay zekâ, beyni ne kadar taklit edebilir? • Nörokuantoloji nedir? Beyin ve beynin karanlık odala

Tapınak Şövalyeleri ve Nöro-mesih
İhraç malı olarak sadece "Dualar ve Emirler"i olan bir devletin, dünyanın en kalabalık topluluğunu yönetip dünyanın en zengin devletlerinden biri olabilmesi "Vatikan Mucizesi"nden başka hangi kelimelerle tanımlanabilir ki? 2000 yıldır ayakta kalan Hıristiyanlık ve onun en güçlü temsilcisi Vatikan’ın gücünün kaynağı nedir? Tarihte nice hanedanlar gelip geçmiş, nice devletler kurulup yıkılmışlar, nice barış antlaşmaları en çok 40-50 yıl dayanabilmişken, Papalık bütün bu altüst oluşlardan kendini koruyup ayakta kalmayı başarmıştır. Üstelik bunu, tüm bu olayları kenarda durup seyrederek değil, tam tersine bütün çalkantıların ve sorunların tam ortasında yer alarak başarmış ve kaybedenler daima başkaları olmuştur. VATİKAN VE TAPINAK ŞÖVALYELERİ’nde Aytunç Altındal dünyanın siyasal, ekonomik ve a...

Hollywood Sineması ve Bilinçaltı Operasyonları
Hayranlıkla izlediğimiz Hollywood filmleri Amerikan sinema sektörünün masum birer çalışması mı, yoksa planlı bir projenin parçası mı? Yapılacak siyasi ve ekonomik operasyonlara filmler aracılığıyla nasıl zemin hazırlanıyor? Bilinçaltı mesajlar nasıl veriliyor? Devasa bütçeli filmlerin arkasındaki güç "Amerikan derin devleti" mi? "Matrix", "Terminatör", "Tomb Raider", "Existenz", "Beşinci Element", "12 Maymun", "Star Trek" ve daha onlarca filmin tek tek analizleri ve bilinçaltı operasyonları. Ne mesaj vermek istediler, dünyayı nasıl yönlendirdiler? Bu kitabı okumadan hiçbir "Hollywood işi"nin gerçek amacını bilemeyeceksiniz..

2 Tam Bir Tek
Kendinizi bir elmanın yarısı, hayatınızdaki kişiyi de elmanın diğer yarısı olarak düşünüp bir ilişkiye başlarsınız. Birlikte iki yarım bir tek olmaya çalışırsınız. Siz yarım bir elma oldukça, hayatınıza hep yarım insanlar gelir ve ilişkileriniz hep yarım kalır. Tam ve bütün olmak, hayatınıza tam ve bütün insanı çekebilmeniz için hazırlanmış çok özel bir kitap... Tüm biten, devam eden ve kurulacak olan ilişkilere şifa olması niyetiyle... Sevgi ve Aşk’la... Bülent Gardiyanoğlu

Kendini Bilen Rabbini Bilir
"Hayatın monoton geçtiğinden şikayet ediyorsun, onu donuk hale getiren yalnızca sensin, senin dünyanda, senin duygularını kim renksiz kılabilir? Ve senin her şeyi bırakıp aynanın karşısına geçmeni isterim. Ellerinle yüzüne, gözlerine, burnuna, kulaklarına dokun, onları hissederek dokun ve işte Yaradan'ın izlerini görüyorsun! Dokunduğun yerler ne kadar ilahi, onlar ne kadar kutsallar!... Sen kutsal bir bedenin içinde yaşayan ruhsun. İlk adım bedenini sevmektir ve bedenini sevdikten sonra ruhunu sevebileceksin ve son adım seni varlığına götürecektir.

Elif Gibi Sevmek - 1 - Nefes
"Bir insan nasıl anlar âşık olduğunu?" diye sordum bir gün dedeme. "Nefesini tut..." dedi gülümseyerek. "Anlamadım..." dedim. "Nefesimi mi tutayım?" "Evet..." dedi. "Öylece tut ve bekle." Dediğini yaptım. Dayanabildiğim kadar soluksuz bıraktım kendimi. Saate bakmayı akıl edememiştim ama sanırım otuz saniye sonra iyice zorlanmaya başladım. Tam pes ediyordum ki, eliyle kapadı ağzımı ve burnumu. Neye uğradığımı şaşırdım. Ölecek gibiydim artık... Yüzüm kızarıyor, gözlerim doluyordu. Dayanılmaz bir hal almıştı nefessizlik... Sonunda çekti elini yüzümden. Derin derin solumaya başladım can havliyle. Bana bunu neden yaptığını anlayamıyordum bir türlü. Gözlerinin içine baktım soran bakışlarla. "Bunu bana neden yaptın dede?" dedim. "En çok neye ihtiyacın vardı az önce?" diye sordu sakin bir tavırla....

Elif Gibi Sevmek - 2 - Dem
Çayı deminden anlarsın, yâri ise ayrılık vakti boğazında bıraktığı düğümden... Beklemek değil bizimkisi, demlenmek... Demlenmek yavaşlamaktır biraz. Durmak, bakmak, koklamak, anlamak, öğrenmektir. İçine kazımak, silinmez bir kalemle aklına yazmaktır. Hatırlamak için değil, unutmamak içindir. Peki ya sevmek? Kısmete açılan bir kapı mı, yoksa büyük bir imtihanın başlangıcı mı? Bu kitapta birbirine kavuşanların değil, ancak muhabbetle demlenenlerin aşka ulaşabileceğine şahit olacaksınız. Ve bazı şiirlerin hatırlamak için değil unutmamak için yazıldığını göreceksiniz...

Talih Cesaret Edene Güler - Şeyh Ata
Atatürk Liderliğindeki Kurtuluş Savaşı’nın En Kıymetli Kahramanlarından Biri: Şeyh Ata Efendi İstanbul’un işgal yıllarında halkı bilinçlendirip yüreklendirmek yolunda büyük emek veren Özbekler Tekkesi’nin son şeyhi Şeyh Ata, işgalciler tarafından ele geçirilen silah depolarından silah ve cephane kaçırılarak Anadolu’ya gönderilmesine yardım edip ülkenin kaderinin yeniden yazılmasında önemli bir rol oynamıştır. İsmet İnönü, Fevzi Çakmak, Mehmet Akif Ersoy ve Halide Edib Adıvar’ın İstanbul’dan Ankara’ya geçmesini sağlayan Şeyh Ata Efendi, Mustafa Kemal Atatürk tarafından da takdir edilmiştir. Tekke ve zaviyelerin kapatılmasına yönelik çıkan kanuna rağmen Milli Mücadele yıllarında yaptığı hizmetlerden dolayı Özbekler Tekkesi’nin açık kalmasına izin verilmiştir. Şeyh Ata Efendi hakkında yazılan...

Umberto Arte İle Sanat-2
Johannes Vermeer, Diego Velázquez, John Constable, Jean Baptiste Camille Corot, Arnold Böcklin ve İvan İvanoviç Şişkin... Her biri dünya sanat tarihine isimlerini altın harflerle yazdırmış üstün yetenekli ressamlar... Çoğunun adı birtakım şehir efsanelerine karışmış. Haklarında bir dolu şey söyleniyor. Resim sanatıyla ilgilenmeyenler bile bu ressamların tablolarından birini nerede görseler tanırlar. Çünkü bir şekilde muhakkak bir yerlerde göz göze gelmişlerdir. İsimleri gölgede kalmış ressamların, dünyaca ünlü tabloları var ederken kat ettikleri yol, aştıkları zorluklar, içlerinde verdikleri duygusal mücadeleler, başlarına gelen beklenmedik talihsizlikler, kiminin kötü kaderi, kiminin çaresizliği, bir eserin kalıcılığını mümkün kılan güçlü faktörlerden birine nasıl dönüşmüş, şaşkınlık için...

Biyomerkezcilik
Evrenin Sırları, Yaşam ve Bilinçte Saklıdır Bazen basit fakat radikal bir fikir ortaya çıkar ve bilginin temellerini sarsar. Tıpkı dünyanın aslında düz olmadığının ortaya çıkmasıyla insanın kendine ve dünyaya bakış açısının tamamen değişmesi gibi... Günümüzde Batı’nın doğa felsefesi de yeni bir değişim dalgasıyla karşı karşıya. 21. yüzyıl, biyolojinin yüzyılı olacakmış gibi görünüyor. Peki o halde bu kitapla birlikte, bilim dünyasının evrene yaklaşımını altüst eden bir biyolog olan Robert Lanza ve çığır aşan bir astronom olan Bob Berman’ın devrimci fikirleriyle tanışmaya hazır mısınız? Biyomerkezcilik, insanın dünya görüşünü ve dünyayı algılama şeklini tamamen altüst ediyor, evrenin hayatı değil, hayatın evreni yarattığını iddia ediyor. Bu yeni paradigmada yaşam, fizik yasaları tarafından ...

Aşk Var Düşersen - Yolculuk, Aşk ve Yeniden Başlamak Temalı Öyküler
Yazmak, onların hayalleriydi. Bir kitapta buluşmak ise hayal bile değildi. MasterCamp Yazarlık Akademisi katılımcılarının usta kalemlerden aldıkları dersler, güzel bir sona değil, harika bir başlangıca dönüştü. Ortak teması "Yolculuk", "Aşk" ve "Yeniden Başlamak" olan 17 yazarlı bu kitapta, hikâyeli yolculuklar bulacaksınız. "Sabır ve tutku... Bu kitaba imzalarını atanları, en çok bu inanç bir arada tutabilirdi... Yolculuğa böyle bir umutla çıktık. Hâlâ yolda olduğumuzu söylemeye gerek var mı?" Mario Levi "Hayat aslında bir seyahattir, hedef değil. Mutluluk, gidilen yolun üzerindedir, sonunda değil. Sonlar aslında her zaman yeni başlangıçlardır. Aşk da hiçbir zaman yolun sonunda değildir, yolculuktadır. Öyle olmasa, aşk da yolun sonu olurdu ve vakit de geçmiş olurdu. Mutlu olmanın zamanı h...

Hare
Özüne kazımak istediğin duyguları yaşamaktan korkma. Her duygu, antrenmanıdır ruhunun. Duygularının rengini söyleyebilir misin mesela? Görünür olsalardı ne renk olurlardı acaba? Ona baktığında hissettiğin duyguyla, onun sende hissettikleri aynı mı? Belki de değil... Hatta muhtemelen değil... Üzülme, çünkü "anlam" herkes için farklı... Beklentiler de öyle... Bir düşün bakalım, belki sevdiğin o değil, ona karşı beslediğin duygulardır, olamaz mı? Olur... Ondaki duygunu o sanıyorsundur belki kim bilir... Halbuki gerçek olan duygundur, o değil... İkisiyle de tanışmaya hazır mısın?

Bildiğim Bir Şey Var, O Da Hiçbir Şey Bilmediğimdir - Sokrates
"Haksız bir ceza yüzünden ölen eski kahramanlarla buluşmak bizim için ne yüce şeydir! Kendi sonumu onların sonuyla karşılaştırmak benim için ne büyük bir mutluluk!" Yunan felsefesinin kurucusu, günümüz kişisel gelişim kavramlarının öncüsü Sokrates, insan ve insanca yaşam hakkında konuşan ilk filozof oldu. Bu onu, ilk idam edilen düşünür de yaptı aynı zamanda. Binlerce yıldır tek değişmeyen gerçeğin sözcüsü oldu: "İnsan doğasıyla ilgili gerçekleri ortaya koymak dünyanın en tehlikeli işidir. Kimse gerçekte ne olduğunu bilmek, duymak istemez." Sokrates belki de bu dünyaya gelmiş ve kim olduğunu bilmiş tek kişiydi, ödülüyse idam edilmek oldu...

Fesleğen
Gitmek mi zordur, kalmak mı? Kalmayı bilmem ama, gitmelerin hiç de kolay olmadığını anladım. Hesaplaşması varmış bu işin, dönmek isteyip de dönememesi, yüreğinde uzayıp giden gurbetleri varmış. Üstelik gittiğinde iki kişilik bir bedel ödüyormuş insan... Benim adım Fesleğen. Ben bu hikâyenin gideniyim... Anlatacak çok şeyim var ve itiraf edeceğim bir dolu kaygılarım... Kalemimi kâğıdımı hazırladım. Bir fesleğenin toprağına duyduğu hasreti yazacağım, bir fesleğenin yağmura özlemini anlatacağım, güneşine hasretini. Bir kızın yüreğini açık edeceğim size. Eğer bir gün siz de doğduğu topraklardan uzaklara ekilmiş, güneşe uzanmaya çalışan minik bir çiçek görürseniz üzerine basıp geçmeyin olur mu? Bu dünyada yalnız başına yürüyen birinin Allah’tan başka kimi vardır ki? Bir de siz sebebi olmayın ke...

Midhat Paşa
"Yüzyıllardır karanlık mağaralarda kör kalanlar, açtığımız kapıdan yayılan ışığın tesirinden rahatsız olmuşlar, kapıyı yeniden kapatmak için fırsat kolluyorlardı..." Yakın tarihtekilere çok benzer koşullar altında, birtakım düzmece mahkemeler karşısına çıkarılarak mahkûm edilen ilk aydınlarımızdandır Midhat Paşa... Ne yazık ki dünya tarihinde pek çok aydının ve ilericinin maruz kaldığı makûs bir kadere sürüklenmiştir onun da hayatı. Türk coğrafyasının yetiştirdiği değerli bir devlet adamı, iyi bir yönetici, memleketine sevdalı bir aydınlanmacı olarak her daim hep ileriye bakmıştır Midhat Paşa... Meşrutiyet yönetimine geçebilmek uğruna verdiği unutulmaz mücadelesi, ilham ve ümit doludur. Açtığı okullar, kurduğu matbaalar, çıkardığı gazeteler, memleketin kültürel ve sosyal gelişimine yaptığı...

Yok Etme Planı
Yaşam mı kazanacak yoksa ölüm mü? Ekseni kayan bir dünya! Aşk yok, sevgi yok, çalışma düzeni yok, yolculuklar yok, yiyecek ekmek yok, hatta yaşam bile yok. Doktorlar hastaneleri dolduran binlerce kişiyi yaşatmaktan vazgeçmişler! Çünkü yıllar boyu öğrendikleri bilgiler artık hayat kurtarmaya yetmiyor! Yaptıkları tek şey ölümlerin daha az acılı olması, tek çabaları bu. İnsanlık bitmiş durumda. Kimse yarına çıkıp çıkamayacağını bilmiyor. Bu salgının çaresi yok! Çünkü doğa kaynaklı değil, teknolojiyi kullanan insanlar tarafından yapılmış sanal bir salgın. Bencil bir şekilde sırf kendileri için yeni bir dünya kurmak isteyenler, sadece kendi âlemlerinde yaşamak isteyenler seri katillerden farksız. Ama bi

Sakın Söyleme
Bir star parlar. Bir topluluk yanar. Ölen bir kadın huzur bulur. Bir çocuğun kalbi kırılır. İnsanlar bu dünyadaki yerlerini nasıl bulur ve bununla nasıl uzlaşır? Bu soru Nate Powell’ın çalışmalarının merkezinde yer alıyor. Ödüllü grafik romancı Powell, Sakın Söyleme’de güçlü kısa öykülerini bir araya getiriyor. Ruhani ve zorlayıcı hikâyelerine bir yazar olarak hem dürüst hem de şefkatli yaklaşıyor. "Büyüleyici, şiirsel, görsel bir şölen. Sakın Söyleme, kafanızın içinde yer edecek. Kitabı bitirdikten sonra bile içindeki melodileri mırıldanıyor olacaksınız." - Becky Cloonan "Sakın Söyleme, öykü derlemesinden çok daha fazlası. Günümüzün en yetenekli hikâye anlatıcılarından birinin, geçirmiş olduğu evrimin bir aynası." - Scott Snyder

Şaman Aynası
Dilekler gökyüzüne nasıl ulaştırılır? Binlerce yıldır kullanılan kadim dilek dileme yöntemleri nelerdir? Hangi mevsimlerde hangi ritüellerle niyetler atalara bildirilir? İçsel kuvvete nasıl sahip olunur? Doğum tarihine göre kimler hangi coğrafyada yaşamalıdır? Erk hayvanları, rehberlik edeceği insanı nasıl bulur ve neyin haberini verir? Dış doğa ile insanın iç doğası arasındaki kusursuz benzerlikler nelerdir? Dışarıdaki doğayı değiştirerek, insanın iç doğasını değiştirmesi mümkün mü? Yazgı değişir mi? Hangi yazgıyla dünyaya geldiğimizi nasıl öğrenebiliriz? Her şey ruhlu mudur? Kara düşünceler neye mal olur ve nasıl temizlenir? 12 Hayvanlı Türk Takvimi’ne göre hangi burç hangi kokuyla şifalanır? Parfümler, kokuyla ilhamlanmayı unutturdu mu? Binlerce yıldır doğayla ve doğanın iyeleriyle uyum...

Zerdüştün Sırrı
Pers İmparatoru Darius Babil, Mısır, Libya, Anadolu, hatta Trak topraklarını ele geçirdi ama Yunan diyarından zaferle dönemedi. O ölünce, oğlu Kserkses babasının planını gerçekleştirmek için kolları sıvadı. Krallar Kralı’nın Yunan’a karşı gireceği savaşı kazanamaması halinde dinlerinin tehlikeye düşeceğini öngören Zerdüşti bilgeler, geniş Pers topraklarında gözden ırak üç ayrı nokta ve reisleri özel olarak yetiştirilmiş dört klan seçtiler. Yola çıkacak üç klandan hiç olmazsa biri, geleneklerin ve özellikle inek derisi üzerine altın harflerle yazılmış kutsal kitap Avesta’nın muhafızı olmayı başarabilecek miydi? Bilge Rahip tarafından İÖ 500’lerde kaleme alınan Zerdüştiliğin kayıp kutsal kitabı Avesta, 2000’li yılların başında ortaya kim tarafından ve nasıl çıkartılacak? Nietzsche’nin Böyle ...

Kutsal Kitap'ın Yorumu
Sir Isaac Newton, Batı’nın Bilim-Kültür-Uygarlık ekseninde yer alan önemli bir kişidir. Türkiye, Batı dünyası ile kendi axiologic (değerler sistemi) yapısını koruyarak ve geliştirerek buluşmak ve bunların arasından evrensellik özelliği taşıyan unsurları benimsemek ve gündelik hayata uygulamak arzusunu yaklaşık iki yüz yıldır ortaya koymuştur. İşte bu amaca hizmet edebilmek için Batı’nın Bilim ve Kültür dünyasında değerli bir yere ve haklı bir üne sahip olan Sir Isaac Newton’un bu çok az bilinen kitabını ilk kez Türkçeye kazandırmış olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Aytunç Altındal

Allah Sizin Sahibinizdir
Hani Yunus Emre diyordu ya: "Benliğini çıkart aradan işte orada Yaradan." Elinizde tuttuğunuz bu kitap aslında bir anahtardır. Bu anahtarla benlik kapısını ardına kadar aralayıp şahdamarından sana daha yakın olan Allah’a varmanı sağlayacak bir kılavuzdur... Bu kitap iki konu içerir. İki ayrı kitap özelliğinde kısa ve öz anlatımla yazılmıştır. Birinci konu Allah’a yaklaşmak, ikinci konu ise, kulun yaşadığı haksızlıklar, hastalıklar, kısacası imtihanlar karşısında kendisini sahipsiz ve yalnız hissetmemesi adına yapması gerekenlerdir. Çünkü Allah kulunu sahiplenmiştir; kulunun tüm sorununu çözecektir; fakat Allah’ın kulunu sahiplenmesi için kulun önce sahiplendiği her şeyi bırakması gerekir. Unutma! Kul sahiplenmeyi bıraktığı anda Allah kulunu sahiplenmeye başlar! İşte sır budur...