
Bu Işıltılı Hayatı Ben Seçmedim
Çok okunan çocuk kitaplarının yazarı Mehmet Erkan bu kez, komik mi komik, heyecanlı mı heyecanlı bir maceraya davet ediyor sizi. Hikâyenin kahramanı Erkan, Ferit’in okula dönüş partisine engel olmak için bir plan yapıyor. Tayfasını yanına alıp alternatif olarak bir maskeli mangal partisi düzenlemeye karar veriyor fakat işler hiç de düşündüğü gibi gitmiyor, hatta kontrolden çıkıyor, ortalık karışıyor. Bakalım Erkan kendi elleriyle organize ettiği bu karmaşadan sıyrılmayı başarabilecek mi? Dostları Özge, Yakup, Murat ve Mustafa yaşananlar karşısında ne yapacaklar? Siz de ünlü futbolcularla düğünde halay çekmek, sinek ilacı sıkan arabanın peşinde koşmak, kızlarla erkeklerin güçlerini birleştirdiğinde neler yapabildiklerini görmek ve kahkahalara boğulmak isterseniz sayfaları çevirmeye başlayın...

Kötü Yorum
SADECE BEĞENMEDİĞİ BİR CİNAYET KİTABINA KÖTÜ BİR YORUM YAZMIŞTI AMA YAZARIN TEPKİSİ O KADAR HAFİF OLMAYACAKTI Hayatın gerçeklerine daha fazla dayanamayan Emma Carpenter, evinden ayrılmış ve golden retriever cinsi köpeği Laika’yla beraber ücra bir kasabadaki eski bir sahil evine göz kulak olmaya başlamıştı. Artık esrarengiz komşusu Deek’le Adam Asmaca oynamak dışında kimseyle iletişim kurmuyordu. Günlerini ucuz romanlar okuyarak geçiriyordu ama Cinayet Dağı açık ara en kötüsüydü. Emma, klişelerle dolu bu kitaba acımasız bir yorum yapmadan edemedi. Kitabın yazarı H. G. Kane’in bu kadar alınacağıysa aklının ucundan bile geçmezdi. Yorumunun paylaşılmasından kısa bir süre sonra evinde meydana gelen olaylar onu iyiden iyiye tedirgin etmeye başladı. Uyurken bir siluet onu izliyor, birileri köpeği...

Birlikte Düşünmek
İş dünyasında başarı, güçlü bir iletişimi, etkili toplantılar yapılmasını ve dinamik takım yönetimini gerektirir. Yazar Akgün Tokatlı iş yerlerindeki toplantı ve takım çalışması sorunlarını ele alarak size bunları aşmanın yollarını sunuyor. Her düzeydeki lider ve ekip yöneticisi için kritik bir beceri haline gelen ‘kolaylaştırıcılık’ yöntemi bu kitapta pratik ve anlaşılır tekniklerle anlatılıyor. Grupların daha etkin çalışmasını sağlamak için kullanılabilecek temel yöntemler açıklanıyor. “Bu kitap, iş dünyasında iletişim ve etkileşimi geliştirmek isteyen profesyoneller için güçlü bir rehber. Akgün Tokatlı, yüzlerce projeden edindiği deneyimleri tasarım bilgisiyle birleştirerek, etkili toplantılar ve karar alma süreçleri için farklı yöntemler sunuyor. Yaşanmış örneklerle zenginleştirilmiş p...

Ay'dayız
Alice Kellen’dan duygularınıza dokunacak, sürükleyici bir roman. Bir gece Paris’te, ışıklar şehrinin büyülü atmosferinde yolları kesişen iki yabancı. Rhys ve Ginger, birbirlerinden ne kadar farklı olsalar da, kaderin onları sonsuza kadar birleştireceğini hayal bile edemezler. Londra’da yaşayan ve kendi hayallerini bile unutacak kadar kaybolmuş Ginger ile hiçbir yerde kalamayan gezgin Rhys’in hikâyesi... Her gece e-postalarla dolu itiraflar, şüpheler ve endişelerle aralarındaki arkadaşlık daha da derinleşirken zaman bu bağı sınamaya başlar. Ay’a tutunmak mümkün mü? Ay’dayız, aşkın, kaderin ve kendini bulmanın dokunaklı ve büyüleyici bir hikâyesi. Kısa ancak kalpte iz bırakan bir karşılaşma kadar kalıcı hiçbir şey yoktur.

Unut Kuşu
Aklına gelir miydi, hiç aklına gelmeyeceğim?" -Alois Alzheimer Kentsel dönüşümde kent dönüştürüldü, mahallemiz, sokağımız, apartmanımız dönüştürüldü. Ağaçlarımız, çimlerimiz, bahçe duvarlarımız, martılarımız, serçelerimiz, kumrularımız, kargalarımız, kaldırımdaki ayrıkotumuz dönüştürüldü. Park yerimiz, balkonumuz, mutfaklarımız, dükkânlarımız, asfaltlarımız her şey ama her şey dönüştürüldü Süheyla. Hatta çocuklarımız bile dönüştürüldü dersem, bunak işte ne söylediğini bilmiyor deme sakın. Gerçekten çocuklarımız da dönüştü. Konuşamıyoruz. Teknoloji kurbanı hepsi. Ama beni dönüştüremediler biliyor musun? Bir ben dönmedim verdiğim sözden. Ama Kentligil Sitesi’ne döndüm. Akşamı sabaha dikerek seni bekliyorum, dönüşünü, gülüşünü… Yoksa ben de dönüştüm mü Süheyla? Yoksa dönüştüm de hatırlam...

Öykü Yazma Becerisi
Pek çok insan yazmanın doğuştan gelen bir yetenek olduğuna inanır. Tanıdığımız insanların çoğu yazmak istediğini ama beceremediklerini söyler, bunu da yeteneklerinin olmayışına bağlar. Gerçekten de çoğu kişide yazma arzusu vardır ama nasıl yazacağını, nereden başlayacağını bilemez. Yeteneksiz olduğuna peşinen inananların bilmedikleri husus, yazma yeteneğinin geliştirilebileceği gerçeğidir. Günümüzde birçok online yaratıcı yazarlık atölyesi ve dijital platformlarda yer alan, ünlü yazarların ağzından dinlediğimiz tecrübelerin aktarımı bunun en güzel sağlamasıdır. Feryâl Orhon Basık, bu kitapla hikâye ve roman yazma ile ilgili deneyimlerini ve öğrendiklerini sizlerle paylaşıyor.

Anlamlı Bir Hayat
Dünya, dikkatinizi dağıtıyor. Farkında mısınız? Hızla akıp giden hayatlarımız, derin düşüncelere dalmamıza pek izin vermiyor. Daha fazlasına ulaşma çabamızda, çoğumuz çok daha azıyla yetiniyoruz. Huzur bizden kaçıyor, hayal kırıklığı bizi buluyor ve tatminsizlik ruhlarımızı sarıyor. 2013 yılında yazar Jon Giganti’nin hayatı neredeyse altüst oluyordu. İşi tehlikedeydi, evliliği ise daha da kötü durumdaydı. Aynaya baktığında karşısında gördüğü kişiden hoşlanmıyordu. İki çocuk babası olarak, bir şeylerin değişmesi gerektiğini biliyordu. Şans eseri, ikinci bir fırsat elde etti. Daha çok çalışmak çözüm değildi. Daha fazla odaklanmak bu kez işe yaramayacaktı. Jon, köklü bir değişikliğe ihtiyaç duyuyordu. Dikkatini vermeye başladı ve bunu yaptığında, çözüm yavaş ama kararlı bir şekilde ortaya çık...

Yahudilerin Sırtındaki Hançer: Siyonizm
“BEDELİ NE OLURSA OLSUN, GERÇEKLER BİLİNMEK ZORUNDADIR.” Siyonist liderlerin en büyük düşmanı ve büyük planın önündeki en sert engel, her zaman Yahudiler olmuştur. Tüm propagandalara rağmen ülkelerinden ayrılıp İsrail’e gelmiyorlar, üstelik Batı’ya doğru göç ediyorlardı. Siyonist liderler bu yüzden Nazilerle ve diğer antisemitistlerle işbirliği yaptılar, hatta savaşları bile kullandılar. Siyonizm, Yahudi halkının içinden ve toplumsal dinamiklerinden kaynaklanmış bir hareket değildir. Siyonist liderlerin entrikalarıyla bütün bir dünyaya ve Yahudilere dikte ettirilmiştir. Emperyalizmin, Ortadoğu kaynaklarına çöreklenme projesidir ve sadece Filistin halkının değil, Yahudilerin de korkularıyla var olmaktadır. Nitekim bu kaos ve korku, Amerikan emperyalizminin Ortadoğu’daki varlığının garantisi...

Aşk Sınır Tanımaz
İstanbul’dan Güney Kore’ye uzanan tutku dolu ve tehlikeli bir aşk hikâyesi... Masal Okur; zeki, güzel ve başarılı bir kadındır. Ancak kalbi de karakteri gibi sert ve soğuktur. Yıllar önce yaşadığı ihanetten sonra kalbini aşka kapamıştır. Kendisini, yalnızca kariyerine ve ailesine adayan genç kadının hayatında artık aşkın yeri yoktur. Fakat kaderin, Masal Okur için çok daha büyük planları vardır. Şirketi tarafından üç aylığına Güney Kore’ye gönderileceğini öğrenir. Bu işe ihtiyacı olan Masal, her ne olursa olsun Güney Kore’ye gitmek zorundadır. Fakat PSY Entertainment’ın CEO’su ile tanıştığında hayatı bir daha asla eskisi olmayacaktır. CEO Park Soo Yun; yakışıklı olduğu kadar zeki, başarılı ve aynı zamanda gizemli bir adamdır. Masal Okur’u baştan çıkarmak için özel olarak yaratılmış ...

Özgürlüğe Koşanlar
Özgürlük, dilediğin şekilde yaşamayı tercih etmek gibi görünse de aslında risk almaktır. 1950’lerin Amerika’sında, dönemin toplumsal normlarına karşı çıkan ve kişisel özgürlüğünü arayan insanların yaşadıklarını etkileyici bir dille anlatan bu hikâyede, aşk, kayıp, keşif ve değişim temalarının da derinlemesine işlendiğine tanık olacaksınız. Muriel, kocasının Kore Savaşı’ndan dönüşünden sonra yeni bir hayata uyum sağlamaya çalışırken, Julius da Las Vegas’ta kendine bir yer bulmaya çalışmaktadır. Hikâye, karakterlerin gizli tutkuları, yasak aşkları ve kimlik arayışları etrafında şekillenir. Muriel, at yarışlarına olan ilgisi sayesinde kendine bir kaçış yolu bulurken, Julius ise kendi cinsel kimliğini keşfetmeye çalışır. Peki, beklentilerin, hedeflerin ve arzuların değişmesi yeni bedeller ödem...

Fotoğrafçı
Fotoğrafçı, bir fotomuhabirin Sınır Tanımayan Doktorlar’la birlikte Afganistan’da yaptığı zorlu ve tehlikeli yolculuğunun bir kaydı. Hikâye, fotoğrafçı Didier Lefèvre’in, Sovyetler ve Mücahitler arasındaki savaşta parçalanmış olan Afganistan’a giden doktorlara katılmasıyla başlıyor. Böylece hiç bilmediğimiz bir halkı ve coğrafyayı tanırken, savaşın yaralarını tamir etmeye çalışan kadın ve erkeklerin uzun yürüyüşüne eşlik ediyoruz. Çok sayıda edebiyat ve çizgi roman ödülüne değer görülen kitap, Lefèvre’in fotoğrafları, Guibert’in çizimleri ve Lemercier’nin renkleriyle resmin, fotoğrafın ve edebiyatın nadir bir bileşimi.

Yaz Uykusu – Kış Güneşi 2 Kitaplık Kutulu Set (Ciltsiz)
Kutu İçeriği: Yaz Uykusu (ciltsiz) Kış Güneşi (ciltsiz) 8 kart 2 ayraç 2 poster

Yaz Uykusu – Kış Güneşi 2 Kitaplık Kutulu Set (Ciltli)
Kutu İçeriği: Yaz Uykusu (ciltli) Kış Güneşi (ciltli) 8 kart 2 ayraç 2 poster

Sihirli Defter
Yazmak, düşe dalmak gibidir. Usta ile çırağın yolu kesişince, bu düş bir sihri kuşanır. Bir çırak... Yazının büyüsüne kapılmış, kelimelerin peşinde bir usta arayan genç bir yolcu. Bir usta... Sihirli bir deftere ruhunu üfleyen, yazının ilahi sırrını ararken kendi benliğini yitiren ve yeniden bulan bir bilge. Sihirli Defter, yazının sırlarını aralayan, düşüncenin ve sezginin yolculuğunda bir rehber niteliği taşıyan felsefi ve edebi bir anlatı. Usta ve çırak arasındaki diyaloglar aracılığıyla sizi yazma eylemi, okuma disiplini, düşünce derinliği ve ruhsal keşifler üzerine katman katman açılan bir düşünce evrenine davet ediyor. Kimi zaman bir rüyaya, kimi zaman bir metafora dönüşen bu anlatı; yazının ne olduğu kadar, insanın kim olduğu sorusuna da cevap arıyor. Erol Hızarcı’nın sade ama derin...

Peter Pan
“You never have to grow up.” Follow Peter Pan, Wendy, and the Lost Boys on a magical journey to Neverland—a place where time stands still, and childhood never ends. In this world of flying boys, glowing fairies, and battles with pirates; imagination rules and the spirit stays forever young. This modern retelling of J.M. Barrie’s timeless classic brings the magic of Neverland to a new generation. Because some stories don’t grow old—they just keep flying.

Sayacak Yıldız Kalmadığında
İÇİNE ATTIKLARINI NASIL GÖRMEZDEN GELİRSİN? YALANLARLA ÇİZİLEN BİR HAYATIN YÖNÜNÜ YENİDEN NASIL BULURSUN? Maya, küçük yaşlardan itibaren bedenini ve ruhunu sadece baleye adamıştır. Ulusal Dans Topluluğu’nun geleceği oldukça parlak balerinlerindendir. Ancak geçirdiği ciddi bir kaza parlak geleceğini karartır. Maya artık kendini ait hissettiği dünyaya uzaktır. Her adımını yönlendiren büyükannesi, yaşananlardan onu sorumlu tutmaktadır. Şimdi annesinin yokluğunu her zamankinden daha çok hissetmektedir. Ve tesadüfi bir keşif, derin bir yaranın açılmasına neden olur. Beklenmedik bir yolculuk, umudunu kaybetmiş bir kız ve bir müzik kutusunda saklı bir gerçek.

Romantik Hareket Engellenemez
Romantik hareket niçin engellenemez? Dünyanın en büyük eylemidir de ondan! Bütün dünya büyük savaşlar içinde kırılsa, insanlar açlık, sefalet ve yokluk içinde kalsa da her zaman bir kadın ve bir erkek bir araya geldiğinde romantik hareket başlar. Aşk eğer dengeye oturduysan sana koşulsuz sevgiyi öğretmiştir. Koşulsuz, sınırsız sevgi, kendine giden yolu en kuvvetli aydınlatandır. Tüm hatalarınla, tüm kusurlarınla ne kadar güzel olduğunu fark edersin ve kendini koşulsuz sevmeye başlarsın. Kendiyle barışan hayatla barışır, aynı koşulsuz sevgiyi çevresine duymaya başlar. Ve gerçeğe ulaşır. Mecnun Leyla’sını ararken Mevla’sını bulur.

Akdeniz
Balkanların usta kalemi Panaït Istrati’den yoksulluğa, aidiyetsizliğe, arkadaşlığa, çekip gitme özlemine, kayboluşa, geleceğe ve umuda dair nahif ama sarsıcı ve şiirsel bir roman... Akdeniz... Genç ve yoksul bir adam olan Adrien’ın bıkıp usandığı sefil hayatını terk ederek, refah içinde yeni bir hayat yaşama arzusuyla bir gemiye binip Akdeniz’e açılmasıyla başlar her şey. Romanya’da İbrail adlı bir liman kentinde annesiyle yaşayan Adrien Zograffi, bilinmezliklerle dolu bir yolculuğun bütün risklerini göze alarak Köstence’den İstanbul’a da uğrayarak İskenderiye’ye doğru hareket eder. Yolculuk sırasında Musa adında bir adamla tanışır ve kendini bu kez bambaşka bir yolculuğun ve tecrübeler silsilesinin içinde bulur.

Bab-ül Sır
“Dışarıda ne arıyorsan, kendinde ara. Sen, bütün âlemden daha büyük bir âlemsin.” – Mevlana Gizem, hayatın tam ortasında nefessiz kalmış bir genç kadın. Annesinin ölümcül hastalığı, sessizce kaybolan sevgilisi ve ölümün pençesindeki kedisiyle çevrili bir yalnızlığın içinde gitgide kendi özünden uzaklaşırken, hiç beklemediği bir anda önünde bir kapı belirir. Ve o kapının ardında başka bir dünya, başka bir anlam, bambaşka bir ses vardır: Kendi içinden yükselen... Bab-ül Sır, kayıpların anlamla, aşkın inançla, korkunun teslimiyetle sınandığı bir iç yolculuk romanı. Mevlana’dan Şems’e, seyri sülukten nefs terbiyesine uzanan bu hikâyede her okur kendi arayışından bir iz bulacak; belki de yaralarına derman olacak bir şifa. Bu kitap yalnızca bir roman değil; kalbinin en karanlık noktasına tutulan...

Şah. Mat. Aşk.
TUTKULU BEN! DER, ÂŞIK SEN! SEVEN İSE BİZ… Aşk bazen bulutların üzerine çıkarır, bazen de en karanlık çukurlara hapseder. Eğer neden yanlış kişilere âşık olduğunu çözemezsen hayal kırıklığına uğratmaya devam eder. Çünkü aşk bir oyun değildir, ama kurallarını bilmeyen yine de kaybeder. Bu kitap, aşkın büyüsünü ve dönüştürücü gölgesini bir arada anlatıyor. Tutkunun ardındaki bağımlılığı, kavuşmanın içindeki korkuyu, sevmenin altında gizlenen kendilik arayışını ortaya çıkarıyor. Mitlerden psikolojiye, felsefeden bilimsel araştırmalara kadar uzanan çok katmanlı bir anlatımla, aşkın içinden geçerken aslında ne yaşadığımızı anlamamıza yardımcı oluyor. Şah. Mat. Aşk. yalnızca aşkı anlatmakla kalmayıp, aşkın içindeki “sen”i arıyor. Bu kitap bir çağrı; kendi aşkına, kendi hikâyene bir davet! Duygu ...

İstanbul’un Paranormal Mekânları
BU ŞEHİR SADECE “YAŞAYANLARA” EV SAHİPLİĞİ YAPMIYOR İstanbul... Yirmi milyonluk “gerçekçi” bir kalabalığın tam arkasında, hâlâ var olduğuna inanılan “gerçekdışı” bir şehrin silueti... Yüzlerce yıllık bir caminin asırlardır yükseldiği o kadim sokakta, yalnızca geceleri yankılanan çocuk çığlıkları...

Troçki Evi
TROÇKİ’NİN EVİ, SAKLADIĞI SIRLARLA YENİDEN UYANIYOR. Adalar’daki tarihi köşklerin geçmişini araştıran mimar Maria Kalamaris, Troçki’nin sürgün yıllarını geçirdiği Büyükada’daki köşkün bahçesinde ölü bulunur. Başta sıradan bir cinayet gibi görünse de, köşkten art arda başka cesetlerin çıkması işin seyrini değiştirir. Komiser Ömer Erdem bu karmaşık cinayeti çözerken sadece acımasız bir katille değil, geçmişten bugüne taşınan karanlık sırlarla da yü

Doksan Artı Dört 1-2 Kutulu Set (Ciltli)
Doksan Artı Dört 1 (Ciltli) Doksan Artı Dört 2 (Ciltli) 2 Ayraç (Bilet) Sticker Seti

Doksan Artı Dört 2
Hayatının beklemediği anında hayatına giren Merdan Efe’yle tüm dengeleri bozulan İzgi’in artık en büyük savaşı kapattığını sandığı ancak hâlâ izlerini sürdürdüğü geçmişiydi. Merdan Efe’den kaçtıkça ona daha da tutulan İzgi hissettiği tüm kötü duyguları