
Şeytanın Hatırası
"Ruhun acısı bu derece sarsıcı bir fiziksel acıya sebep olabilir miydi? Öyle ki tüm organları ateş almış gibi sarsılıyor, kendisine ne kadar hâkim olmaya çalışsa da istemsiz bir şekilde tir tir titriyordu. Karanlık, acı ve umutsuzluk... Ölüm... Tüm bu acılardan, umutsuzluktan ve ona, bak göreceksin daha neler gelecek başına der gibi gözdağı verir bir edayla parmağını sallayan buz gibi geleceğinden kurtuluş... Huzura kavuşması çok uzun sürer miydi? Ölümün sıcak kavrayışına kavuşmadan önce şu anda çektiklerinden daha büyük acılar yaşaması mümkün müydü? Hiç sanmıyordu." Ölümü kurtuluş olarak görmeye yakışmayacak kadar genç, nahif ve savunmasız bir kız... Ancak bir ejderhanın ağzına yaraşacak alevlerle, yıllar boyu içinde büyüttüğü intikamını bir genç kızın saf varlığını kavurarak almaya yemin...

Angela Davis Bir Otobiyografi
Angela Davis, ABD’nin gelmiş geçmiş en büyük muhalif hareketi olan Kara Panterler’in en gür seslerinden. Bir feminist, bir vegan, bir direnişçi. FBI’ın "ABD’de en çok aranan 10 suçlu" listesinde yer almış bir devrimci. Sıra dışı dava süreciyle eş zamanlı büyüyen mücadelesi, ulusötesi bir direniş haline geldi, siyahî özgürlük hareketinin bir sembolü oldu. Kişisel hikâyesi, binlerce kardeşinden herhangi birinin hikâyesi olarak kalabilirdi; sorunun renklerde değil sınıflarda, çözümün egemenlikte değil eşitlikte olduğunu bağırıp durmasaydı eğer. "Kız kardeş" Angela, özyaşam öyküsünde, büsbütün karamsarlıkla kontrolsüz iyimserlik arasında bir nokta yakalıyor ve hepimize o noktadan sesleniyor; "Bu daha başlangıç."

Uyku Kaçsa Rüya Kalsa
Normalin içinde dehşet var mıdır? Bana göre normal dehşet vericidir. Pınar Sönmez, normal görünenin saklı dehşetini arıyor. Çünkü dehşet biraz cennete benzer. Bu nedenle Pınar Sönmez'in öyküleri kanımca tetikte okunmalıdır. Faruk Duman