
Cehaletin Tahsili
...İnsan bilmeden biş iş yapamaz. Bilginin başı okumaktır. Bilgi iyidir, bilginin kötüsü olmaz. İnsan bilgiyi iyi veya kötü kullanabilir. Bundan dolayı insan iyilik için yetişmelidir. ...İlim elde edilir, kazanılır, çünkü varlıksal bir nesneliği, açıklaması, kavramı ve anlamı vardır. Cehalet olumsuzluktur, yokluktur, nesneliği ve ne'liği açıklanamaz ve kavramı da yoktur. Öyle ise caheleti tahsil etmenin anlamı nedir, bu saçma değil mi?

Arzunın Psikomitolojisi
Düşüş ve kendine yaslanarak yeniden ayağa kalkış, insan olmanın tarihi serüvenidir. İnsan en temelde arzu varlığıdır. Arzu, insanın başkasıyla karşılaşmasının, başkaya açılmasının ve nihayetinde başkalaşmasının imkânıdır. İnsan arzuladığı içindir ki ne ise o olmayandır. Arzunun her yönelişi daima bir kendilik görünüşü olarak karşımıza çıkar. Doğal olanı arzulamaktan tinsel olanı arzulamaya ve giderek arzulayanı arzulamaya geçiş hem reel tarihi hem de buna dönük edebiyatı, sanatı, mitleri anlatısal bir kimlik olarak önümüze koyar. Tarihteki tüm ilişkiler, erosun oklarından yani arzunun yönelişlerinden oluşmuş bir bütün olarak boylu boyunca önümüzde uzanır. Köle-efendi ilişkisinden koşulsuz şefkate, ilkel yönetim biçimlerinden demokrasiye, yeme içme biçimlerinden estetik görüye, totaliterlik...

Kutsalın Temeli
Kutsalın temeli, insanın varoluşuna zemin arayışıdır. Kutsala her yöneliş, ona katılma girişimidir. Oysa kutsala katılmak, onun varlığıyla çelişir, çünkü kutsal, dokunulmazdır, kutsala dokunmak ise onu kendimize ait kılmaktır... Kutsala katılma çabası şüphesiz bilince ait bir maceradır ve temeli yine düşüncede aranmalıdır. Öyleyse kutsalı anlamaya yönelirken düşünce kendine neyi temel alırsa alsın bu düşüncenin kendi içeriğini kutsaması olur. Bir inancı, bir totemi, bir metni, hatta Tanrı’yı kutsal kılan düşüncemizdir. Zira düşüncenin içeriği olan Tanrı, düşünenin yaratıcısı olan mutlak Tanrı değildir. Düşüncenin Tanrı’sı bir ilke, insanı var eden Tanrı ise gerçektir, çünkü insan gerçektir. Öyleyse insanın kendini içinde bulduğu ve diğer tüm arayışların nedeni olan bu tek gerçek arayış; ke...

Ben
İslam’ın siyasetinin tepesinde herkesin gördüğü ve bildiği, ancak kimsenin açıkça söyleyemediği çözümsüz ve yıkıcı bir sinsi gelenek vardır. Bencillik yani "ben" olmak. Bu "ben" Hz. Muhammed’de yoktu. Oysa herkes ve kendisi de Tanrı’dan destekli olduğunu biliyordu. Kuşkusuz elçi Tanrı’nın uyarısına neden olacak işlerden ve sözlerden kaçınırdı ve ona göre davranırdı. Kutsallaştırılan dört başkanın bencillikleri sonrakilerin şaşmaz işlemleri olarak durumları pekiştirdi. Şimdi 2018 yılında bile sözde insanlar toplanır, tartışırlar ve kurul karar verir. Ancak başkanın bu karara uyma sorumluluğu yoktur, o istediğini yapar. Bunu da İslam adına yapar!

Sokrates Gibi Düşünmek
Antik Bilgelik ile Modern Psikoloji Arasında Bir Köprü Sokrates, yalnızca Batı felsefesinin temel taşlarından biri değil, aynı zamanda düşünceyi sorgulamanın ve hakikatin peşinden gitmenin simgesidir. Peki, onun yöntemleri günümüz dünyasında bize nasıl rehber olabilir? Bu kitap, yalnızca Antik Yunan’da yankılanan felsefi tartışmaları değil, aynı zamanda Sokratik düşüncenin modern psikolojiyle kesiştiği noktaları da keşfetmenize olanak tanıyor. Eleştirel düşünme, bilişsel çarpıtmalardan kurtulma ve içsel farkındalığınızı artırma üzerine kurulu bu felsefi yolculukta, Sokrates’in yöntemlerini günlük yaşamınıza nasıl uygulayabileceğinizi öğreneceksiniz. Öğrencileri ve çağdaşı filozoflarla yaptığı diyaloglardan esinlenen anlatılar, sizi Antik Atina sokaklarından günümüzün düşünce dünyasına taşı...

Kutsal'ın Yorumu
Her "okuma" bir yorumlamadır. Ve yorumlamak varoluşa katılmanın yegâne biçimidir. Bir kutsal kitabı yorumlamak şüphesiz ondaki kutsiyete katkıda bulunmak için yapılmaz. "Kutsal" olan her şeyden önce kendiyle kaim olduğundan kutsal denmeye layıktır. Kendi dışından bir şeye ihtiyacı olmadığından ona katkıda da bulunulamaz. Ancak ihtiyacı olana katkı verilebilir ve ancak noksan olan ikmal edilir. Bu nedenle yorumlamanın amacı bir eksikliği gidermek değil, temiz bir kalple ona katılabilmektir. Her bir yorumun ardında yatan niyet farklı olabilir. Yorum bazen kutsala saldırmak için, bazen kendini ondan korumak için yapılabilir. Bazen inkâr etmek için, bazen de ona daha çok bağlanmak için kullanılabilir. İnkâr ile sesinin duyulmasını uman bir inanan olabildiği gibi, şüphesiz ikrar ile bağlandığın...

Stoacı Felsefeciler Kitap Seti (8 Kitap)
-Kendisinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür Değildir - Epiktetos -Unutma Mutlu Bir Hayat Çok Az Şeye Bağlıdır - Marcus Aurelius -Gladyatör Kararını Arenada Verir - Seneca -Roma Bilgeliği -Hoş Geldin Yabancı Burada Büyük Amacımız Mutluluk - Epikür -Mutluluk Hayatın Dirençsiz Akışıdır - Kıbrıslı Zenon -Hiç Olmazsa Bir Kere İtiraz Et, Başka Bir Fikir Söyle de İki Kişi Olduğumuzu Anlayayım - Elealı Zenon -Kimse Erdem Olmadan Mutlu Olamaz - Cicero

İslam Felsefecileri Seti (8 Kitap)
İslam Felsefecileri Seti (8 Kitap) -Var Mısın Ki Yok Olmaktan Korkuyorsun? - Farabi -Cehennem Acı Çektiğimiz Yer Değil Acı Çektiğimizi Kimsenin Bilmediği Yerdir - Hallac-ı Mansur -Hiç Kimse Görmek İstemeyen Biri Kadar Kör Olamaz - İbni Sina -Coğrafya Kaderdir - İbn-i Haldun -Kimi Seviyorsan Herkesin Yüzünde Onu Görürsün - İbni Arabi -İlim Anavatanımızıdır Cehalet İse Yabancı Bir Yer - İbni Rüşd -İstediğin Bir şey Olursa Bir Hayır Olmazsa Bin Hayır Ara - Mevlana -Kalbinde İyilik Biriktirenin Yolu Hep Açıktır - Şems-i Tebrizi

Din ve Devrim
Din(ler) tarihi, pek çok yeniliğe ancak pek az devrime tanık olmuştur. Atonizm bunun belki tek istisnasıdır; devrimini kitlelere dayanmadan ve ona rağmen yapmaya çalışıyor; yeniliyor. Bununla birlikte binyıllar sürecek bir hesaplaşmanın başlama vuruşunu da yapmış oluyor.Yenilen Atonizm, varlığını "exodus"la koruyabileceğini düşünüyor, çıkıyor. Fakat çıkarken dayanmaya çalıştığı Yahudilik, onu ancak bir ölü kabuğa dönüştürerek taşıyabiliyor.Sigmund Freud, Hıristiyanlığı bu ölü kabuğa karşı Amon rahiplerinin ikinci kalkışması sayıyor. Bu durumda Rönesans ve Aydınlanmayı Amon rahiplerinin inancına karşı Atonist bir yeni kalkışma saymakta sakınca bulunmuyor.Din ve Devrim, tek tanrılı dinler tarihini işte bu hesaplaşma çerçevesinde yeniden kurmaya çalışıyor.

Felsefe Kulübü Bilgelikle Yaşama Sanatı
"İnsan her gün bir parça müzik dinlemeli, iyi bir şiir okumalı, güzel bir tablo görmeli ve mümkünse birkaç mantıklı cümle söylemeli" der Goethe. Zarif ve zeki bir beyin için, midemizi besler gibi, beynimizi de güzel ve görkemli fikirlerle beslemeliyiz. Her gün birkaç felsefi fragman okumak, insanın beynini spor salonuna götürmesine benzer. Mantık kaliteniz yükselir, bağımsız düşünme kapasiteniz artar, entelektüel estetik duygunuz gelişir. Her güne büyük düşünürlerden birkaç sözle başlamak, gündelik hayatın rutini içinde kaybettiğimiz anlamı ve derinliği görmemizi sağlar. Milyonlarca üyesi olan Felsefe Kulübü’nün kurucusu olan Özgür, seçtiği sözlerle beyninizi özgürleştiriyor. Bu sözler, yayınlandıkları sitede aldıkları oya göre seçilmiş, reytingin çemberinden geçmiş düşünceler. Her sabah b...

Filozoflardan Seksi Şeyler
Elinde keser sapı ile sap gibi ortada kalmak istemiyorsan, sevişmenin altın kurallarını bileceksin! -Zeus-"Erkeklerin sevişebilme süresi, ortalama bir buçuk dakikadır." -Afrodit- "Yıllanmış şarap nasıl damakta lezzet, ruhta şehvet uyandırırsa; yıllanmış sevgili de yatakta şerbet, dudakta lezzet, ruhta ebediyettir." -Ömer Hayyam- "Erkekler, biz kadınlara bahşedilmiş hediyelerdir." -Cleopatra-"Bir kadına gidiyorsan, yanına kamçını almayı unutma." -Nietzsche- "Cinsel eğilimlerin temeli hazdır." -Freud- "Sevişmeyi uzun tutmak ve uzun tutabilmesi için erkeği eğitmek görevi olan benim gibi biri, en az dört saat sevişebilir." -Sayuri- "Allah’ım kamçımı benden önce öldürme!" Neyzen Yasaklar ilgi çekicidir. Onları ihlal etmekse karanlık bir zevk verir. Ürperti dolu, adrenalin seviyesi yüksek bir ze...

Zata: Beyazı Siyahla Kirletebilirsin Ama Siyahı Beyazla Temizleyemezsin
“Sözcüklerin gücünü anlamadan insanların gücünü anlayamazsınız” der Goethe.Bazı sözlerin, cümlelerin altında hepimizin sırları yatar. Kimisi bunları görür ve hisseder... Kimisi de okuduktan sonra kendini aydınlatır.Zata, sosyal medyada yazdığı sözler ve aforizmalarla sizlere ışık saçıyor... Günde en az bir cümle okumadan uyumayın!

Düşünmek Yetmez Sorgulamalısın
"Sorun, kalemde değil silgide." Çok akıllı insanla oturdum, Anladım ki akıllı olmak, anlatılanları anlamakmış; Çok zeki insanla tartıştım, Anladım ki zekâ, egoya hizmetkârmış; Ve anladım ki gerekli olan, anladıklarını sorgulamakmış. "Akıllı ve zeki olmak, doğrulara ulaşmak için yeterlidir; ama, doğrularla yaşamak ayrı bir meziyettir." Yayımlanan ilk kitabında, "Anlatılacak o kadar çok doğru varken, dinleyecek kulakların olmaması şaşırtıcı" diyordu Zata… Düşünmek Yetmez, Sorgulamalısın’da da bir anlamda tüm kulakları dinlemeye çağırıyor... Doğruları ve gerçekleri eleştirel aforizmalarla bize anlatırken, yeri geldiğinde saatlerce düşünmemizi sağlıyor...

Feng Shui İle Şanslı Evler Şanslı Hayatlar
Yaşam alanını arındır, dinginleştir ki hayallerin kapıdan girebilsin...Elinizdeki bu kitapla sizi 4 bin yıl önce keşfedilmiş olan Feng Shui biliminin kapılarını aralamaya davet ediyoruz. Pratik ve kolay uygulamalarla mutlu olabilmenin yollarını anlatmak, herkesin kendi şansını yaratabilmesinin mümkün olduğunu sizlerle paylaşmak istiyoruz. Hemen şimdi!Yaşam alanı olarak seçtiğiniz yerin hayattaki şansınızı belirleyeceğini bilseniz, onu özenle seçmek istemez misiniz? İşte bu yaşam şansını belirleyen felsefe Feng Shui’dir.Feng Shui, yaşadığınız mekânda huzurlu bir enerjinin dolaşması için evinizde ne gibi değişiklikler yapmanız gerektiğini anlatır, hayatınıza kolaylık ve şans getirecek önerileri sunar.Evinizin enerji mimarı olmak ve Feng Shui ile yaşamınıza rehberlik edecek bilgileri öğrenmek...

Tarihsel Marksizm
Bugün anladığımız anlamıyla iktisat ve felsefe, burjuvaziyle birlikte doğdu. Bu yeni sınıf, doğa ile insan arasındaki ilişkide yepyeni bir pozisyon almıştı. Burjuva, insan-doğa ilişkisini aracısız kuruyordu, çünkü ortaçağın tersine tanrıya ihtiyacı yoktu ve kuşkusuz bu devrimci bir durumdu. İktisat ve felsefe işte yeni sınıfın bu yeni pozisyonun ifadesidir. Çıkış noktası "insandır" ve "insan", kökeni itibariyle de burjuvanın ta kendisidir. Onun için Marksizm, canlı, yaşayan, somut insandan yola çıkmayı önerdi. Somut insan, genel, belirsiz insan kimliği altında toplanamaz bir şeydi çünkü. Onun doğa karşısındaki konumu birbirinden farklıydı. Genel olarak burjuvalar ve proleterler olarak tanımlanmışlardı ve bir proleter, gerçekte, hiçbir şekilde felsefenin ve iktisadının insanı ile örtüşmüyor...

Kendini Kınayan Nefis
Kendini bilen insanın, hata ve günahlarıyla yüzleşmesi için nefsi yeterlidir. Kuran’da, "Kendini kınayan nefse yemin olsun" denilmektedir. Başkalarını kınamak kolay olandır. Zor olan, insanın kendini kınamasıdır. Kendimizi ne kadar iyi ve doğru görsek de, ortaya bir yığın mazeret döksek de, ne olduğumuzu biliriz gerçekte. Çünkü insan hem kendi nefsine tanıktır, hem de nefsi bu tanıklığa en büyük kanıttır. Kuran, "Kendi istek ve tutkularını ilah edineni gördün mü?" diye sorar ve nefsinin bencil tutkularından korunanların kurtuluşa erenler olacağını söyler. Yine Kuran, "Kendi nefsinizi temize çıkarmayın; kimin sakındığını en iyi bilen Allah’tır" diyorken bize, kınamak için kendi nefsi yeter herkese. Emre Dorman, Acıbadem Üniversitesi’nde Felsefeye Giriş, Felsefe Tarihi ve Bilim Felsefesi, Ba...

Sokrates - Bildiğim Bir Şey Var, O Da Hiçbir Şey Bilmediğimdir
"Haksız bir ceza yüzünden ölen eski kahramanlarla buluşmak bizim için ne yüce şeydir! Kendi sonumu onların sonuyla karşılaştırmak benim için ne büyük bir mutluluk!"Yunan felsefesinin kurucusu, günümüz kişisel gelişim kavramlarının öncüsü Sokrates, insan ve insanca yaşam hakkında konuşan ilk filozof oldu. Bu onu, ilk idam edilen düşünür de yaptı aynı zamanda.Binlerce yıldır tek değişmeyen gerçeğin sözcüsü oldu:"İnsan doğasıyla ilgili gerçekleri ortaya koymak dünyanın en tehlikeli işidir. Kimse gerçekte ne olduğunu bilmek, duymak istemez."Sokrates belki de bu dünyaya gelmiş ve kim olduğunu bilmiş tek kişiydi, ödülüyse idam edilmek oldu...

Tao Te Ching
"Sözlerle ifade edilebilecek yol, kalıcı yol değildir. Kelimelerle ifade edilebilecek isim, kalıcı isim değildir. Göğün ve yerin başlangıcı isimsizdir, ismin sahibi, bütün şeylerin anasıdır." Taoculuk öğretisinin temelini oluşturan Tao Te Ching eseri, asırlarca gizemli yazarı ve içeriğiyle dikkatleri üzerine çekmiştir. "İsimsiz" ve "gizli" olan Tao’yu –evrensel yolu– tarif eden bu kitap, evren ve yaşamın sırlarını açıyor ve "elle tutulamayan, gözle görülemeyen, kulakla duyulamayan" ebedi yasayı olabildiğince sade bir dille tarif ediyor. Lao Tzu’ya kalsaydı, bu kitabı hiç yazmayacaktı. Çünkü ona göre: "Bilen konuşmaz, konuşan bilmez." Oysa kader, bu bilgeliğin tüm insanlığa açılmasının yolunu bulmuştu...

Kumarbazlar ve Aşıklar Kaybetmek İçin Oynar
Ünlü yazarlardan ve yarattıkları roman kahramanlarından, aşkın karanlık ve aydınlık halleri üzerine önermeler, itiraflar ve aforizmalar.

Michel Foucault - 21. Yüzyılın Ezber Bozan Düşünürü
Michel Foucault, "modern dünya"ya ilişkin analizleri en çok yorumlanan ve tartışılan sosyal bilimcilerden biri... 21. Yüzyılın Ezber Bozan Düşünürü Gilles Deleuze, Foucault için "Çalışmaları ufuk açıcı" ifadesini kullanıyor. Foucault, ufkumuzu açıyor, dünyaya bakış açımızı değiştiriyor. Bu kitapta Foucault’nun, on yedinci yüzyıl sonrasında Avrupa’da yaşanan yönetimsel ve toplumsal değişimleri ve oluşturulan modern kurumları nasıl eleştirdiğini okuyacaksınız. Ünlü düşünür, okulun hapishaneden, fabrikanın hastaneden bir farkı olmadığına herkesi inandırırken, modern Batı toplumlarına dair efsaneleri temelinden sarsıyor. Modernleşmenin ilerleme anlamına gelmediğini, ortaçağdan bugüne iktidarın sadece şekil değiştirdiğini anlatıyor.

50 Maddede Doğu Felsefesi
Güneş ve felsefe doğudan yükselir! Ünal Ersözlü bu kitapta felsefenin bir düşünce sistemi olarak Doğu’dan yükselişine ışık tutuyor, Doğu felsefesinin satır başlarını önemli alıntılarla ve derin bir araştırma merceğinden geçirerek okuyucuya sunuyor. Hint felsefesinden Buda’ya, Konfüçyüs’ten Tao felsefesine, antik Mısır felsefesinden Zerdüşt felsefeye; tasavvuf ve Doğu felsefesi arasındaki benzerliklere, sufi ile keşişin kesişen yollarına, ezeli hikmetten kadim felsefeye kadar Doğu felsefesine dair her şey 50 maddede bu kitapta.