
Feng Shui İle Şanslı Evler Şanslı Hayatlar
Yaşam alanını arındır, dinginleştir ki hayallerin kapıdan girebilsin...Elinizdeki bu kitapla sizi 4 bin yıl önce keşfedilmiş olan Feng Shui biliminin kapılarını aralamaya davet ediyoruz. Pratik ve kolay uygulamalarla mutlu olabilmenin yollarını anlatmak, herkesin kendi şansını yaratabilmesinin mümkün olduğunu sizlerle paylaşmak istiyoruz. Hemen şimdi!Yaşam alanı olarak seçtiğiniz yerin hayattaki şansınızı belirleyeceğini bilseniz, onu özenle seçmek istemez misiniz? İşte bu yaşam şansını belirleyen felsefe Feng Shui’dir.Feng Shui, yaşadığınız mekânda huzurlu bir enerjinin dolaşması için evinizde ne gibi değişiklikler yapmanız gerektiğini anlatır, hayatınıza kolaylık ve şans getirecek önerileri sunar.Evinizin enerji mimarı olmak ve Feng Shui ile yaşamınıza rehberlik edecek bilgileri öğrenmek...

Şu An Sonsuzluktur
Batı dünyası insanı kendini ruhsuzluk kapanına kıstırmış, çıkış yolu aramakta... Sevgili Daniel, Tibetli Üstat’ların kendisiyle paylaştığı bilgeliği bizlere anlatıyor. Okuyan ve uygulayan her ruhun kalbindeki bilgeyi uyandıracağı bir eser...- Metin HaraO, 20 Nisan 2016 tarihinde hepimizin tanıklık ettiği mucizeyi gerçekleştiren Üstat...Güneş enerjisiyle çalışan bir uçağın pilotunun üç buçuk gün boyunca hiç uyumadan ve dümenin başından bir an olsun ayrılmadan dünyanın etrafında uçmasını sağlayarak Tibet’te kaldığı yıllarda edindiği ve geliştirdiği meditasyon tekniğini tüm insanlığa armağan etmiş olan Üstat...Bahsettiğimiz kişi Daniel Mitel. Coca-Cola’nın üst düzey yöneticisi. Çıktığı bir Tibet seyahatinde karda mahsur kalarak kısmen donan ve kendisini kurtaran rahipler tarafından geçirildiğ...

Kabile
Kalabalıkların içinde hiç yalnız hissettiğiniz oldu mu? Ya insanların sizi anlamadığını düşündüğünüz? Bir başkasını memnun etmek uğruna istemeden bazı şeyleri yaptınız mı?Bu sorulardan herhangi birine olumlu cevap verdiyseniz, hayatınızı çarkın içinde koşuşturarak geçiştiriyorsunuz demektir. Belki de farkında olmadan yaşamınızı beklemeye almışsınızdır. Yapmak istediklerinizle, yaşamayı arzuladıklarınızı hep ileriye itiyorsunuzdur; haberiniz bile olmaz.En iyisi, sen sen ol; sürüden olma!Farkındalığının farkında olan kişi farklı olduğunu bilir; o artık sürüden değildir. Her ne kadar istese bile o artık bir kez daha sürüye dâhil olamaz.Farkındalığı olan kişinin hayat çarkı yavaşlamaya, hatta durmaya başlar. Bundan sonra o sadece farkındalığı fark eden değil, farkındalığın farklılığını yaşamay...

Feminizm
20. yüzyılda yaşanan önemli gelişmelere rağmen feminist mücadele gündemdeki yerini koruyor. Angela Davis’ten, Simone de Beauvoir’a farklı isimlere başvuran bu çizgi roman, iz bırakan slogan ve olaylarla bu hareketin aşamalarını ortaya koyuyor ve bu sayede cinsiyet, kadına karşı şiddet, kesişimsellik ve queer kuram gibi anahtar kavramları açıklıyor.Anne-Charlotte Husson, dil bilimleri konusunda doktorasını tamamladı ve Université Paris 13’te cinsiyet ve feminizmle alakalı söylemlerin analizi konusunda dersler veriyor.

Yolun Başındayken
Tutkular... Hayaller... Seçimler... Yolun başındayken ihtiyacın olan ne? İyi bir plan mı? Parlak bir hedef mi? Güçlü bir tutku mu? Yoksa sadece hayal kurmak mı? Peki ya tutkun ve mantığın ayrı şeyler söylüyorsa... İkisini de susturup başkalarına mı kulak vermelisin? Yoksa kim ne derse desin yolunu kendin mi seçmelisin? Alanında öne çıkan isimler gençlik yıllarını anlattı. Sertab Erener, Yavuz Turgul, Yiğit Özgür, Emrah Yücel, Muazzez İlmiye Çığ, Burhan Doğançay, İbrahim Betil, Engin Günaydın, Ayfer Tunç, Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Binnur Kaya, Prof. Dr. Münci Kalayoğlu, Serdar Erener, Emre Arolat ve Neşet Arolat, Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı Kimi bavuluna tutkusunu koyup çıkmış yola. Kimi seçtiği yol için birçok şeyden vazgeçmiş. Kimi iyi bir planlamacı, kimi hayalperest... Kimi hayaline...

Ve Zarafet
Giyimimiz, hayata, olaylara karşı duruşumuz, ses tonumuz, hitabet şeklimiz, beden dilimiz, seçtiğimiz kelimeler, masa adabı, yemek yeme şeklimiz, hatta hangi yemeği sipariş ettiğimiz, kurumsal duruşumuz, kartvizitimizi nasıl sunduğumuz, zamanı nasıl yönettiğimiz, ast-üst ilişkisi, makam odası yönetimi, hediye seçimi ve takdimi, kısacası toplumsal ilişkilerde kullandığımız iletişim kaynaklarındaki incelikler, profesyonel başarı söz konusu olduğunda eğitimin ve deneyimin de önüne geçen önemli bir etkendir. Aynı şekilde ikili ilişkilerimizde de bu kuralların gücüne sahip olmak bizi daha başarılı bir iletişimci yapar ve birlikte yaşamanın, ilişki sürdürmenin, iletişimi anlamanın ve yorumlamanın erdemini bilen herkese istediği kapıyı açabileceği sihirli bir anahtar görevi görür.Çağımızda bilgiy...

Meleklerin Gücü
Işığın, sevginin gücüyle hayatınızı değiştirin Meleklerle Geçmişinizi Şifalandırın... "Neden bunları tekrar tekrar yaşıyorum?" diyorsanız cevabı geçmişte. Meleklerin gücüyle artık hiçbir şey, kaderiniz değil! "Eskiden bir tane bile iş bulamazken, şimdi yayından yayına koşuyorum. Yayın hayatına bomba gibi girdim." "Neden hep, beni çekemeyen insanlar etrafımda? Yüzler değişiyor, ama bana verdikleri his aynı.’ derdim. Artık o insanlar yaşamımda yoklar." "Boşanıyorduk neredeyse! İlişkimize meleklerin şifası değdi, şimdi ikinci baharımızdayız!" "Panik atak yüzünden evden çıkamayan ben, ilk CD’mi çıkardım! Artık şarkılarım radyolarda, televizyonlarda, her yerde! Sayenizde meleklerim." Meleklerle Işığa Ulaşmak Bazen hislerimiz bize ait değil. Artık bu enerjinin, ışığa gitmesi gerek... Ölüm yoktur...

Dehb İle Başarıya Ulaşmanın İlham Verici Yolları
Cesaret daima bağırmaz, o her şeyi göz önünde tutarak “Yarın yine deneyeceğim” diye fısıldayan dingin bir sestir.“DEHB ile başarılı olmak için sizce en değerli öneri veya strateji nedir?” Bu sorunun peşine takılan dünyanın dört bir yanından DEHB uzman ve profesyoneli DEHB hakkında yepyeni işe yarar öneriler, stratejiler ve kaynakları anlatıyor. Tıpkı senin gibi DEHB olan insanların DEHB ile nasıl başarılı bir yaşam sürdürdüğünü anlatan kişisel ve ilham verici hikâyeler bu sayfaların arasında...“DEHB hayatımıza on dört yıl önce girdi. Bize kişisel farklılıklar karşısında sabırlı, cesur, kararlı, sebatlı, saygılı olmayı ve daha pek çok şeyi öğretti. DEHB’e rağmen oğlum asla vazgeçmedi ve biz de oğlumuzdan umudumuzu hiç kesmedik. Oğlumla o kadar çok gurur duyuyorum ki! Tavsiyem? Asla vazgeçme...

Futbol Terapi
Ne ilgisi var kişisel gelişimle futbolun, değil mi?Erkeklerin uzak durduğu kişisel gelişim çabaları ile kadınların az ilgilendiği bir oyunu bir araya getirmek, aynı zamanda sürekli çekişme halinde olması için neredeyse özel çaba gösterilen bu iki grubun da “BİR” olduğunu anlatmaz mı?Hayatın farklı köşelerinde de olsak, hepimizin aslında aynı bütünün parçaları olduğumuzu anlatan bu kitapta, futbolla kişisel gelişimi, kişisel gelişimle futbolu tanımlayan Edip Uras, kendimizi ve çevremizi tanımak, futbol oyununun simgesel anlamını bulmak, hayatı oyunlaştırmak ve başarılı olmak yolunda her an yanımızda olacak bir modeli ortaya koyuyor.Artık kadınlar bambaşka bir anlayışla futbol seyredecek, erkekler kişisel gelişimi daha içselleştirecek.Hep birlikte kitlesel ilerlemeye doğru yol alacağız.Futbo...

Aşkın Psikopat Hali
Teslim ol!Çırpınma, batıyorsun! Kaçma, yakalanıyorsun!Düşünme, çözemiyorsun!Üzme, üzülüyorsun!Hesap yapma, sonuca varamıyorsun!Karar verme, sözünde duramıyorsun!Vazgeçme, gidemiyorsun!Kızma, yine yumuşuyorsun!Gitme, geri dönüyorsun!Hırçınlaşma, kırdığında kırılıyorsun!Duvar örme, balyozu duvarına kendin indiriyorsun!Saklanma, ayrı kalamıyorsun!Kalıba sokma, şekil veremiyorsun!Yok sayma, kalbini başka yöne çeviremiyorsun!Soğuk durma, ısınamıyorsun!Tende arama, ruhta buluyorsun!Aza indirgeme, çoğaltıyorsun!Aysun Bal, Aşkın Psikopat Hali'nde hem kendi deneyimlerinden hem bir psikolog olarak mesleki deneyimlerinden yola çıkarak hayatın en can yakan noktalarını acısını alarak, dünyaya gülümseterek anlatıyor.

Uykunun Sihirli Gücü ve Tehlikeli Ninni Elektrosmog
Uyku hijyeni ve uykusuzlar için doğal terapi yöntemleriElektromanyetik alanlardan korunma yollarıProf. Dr. Hüseyin Nazlıkul “uyku” ve “elektrosmog” hakkında bize çok önemli uyarılarda bulunuyor. “Uyku sorunu yaşayan mutsuz çoğunluk koyunları saymanın, ılık süt içmenin veya yatakta doğru pozisyonu bulmanın işe yaramadığını bilir” diyen Nazlıkul, bir yandan uykusuzların hangi tehlikelere açık olduğunu anlatıyor, bir yandan da uyku bozukluğunu alt etmenin doğal reçetelerini veriyor.“Uykusuzluk”, stres ve depresyonun kol kola dolaştığı bu teknoloji çağında ne yazık ki tek tehlike değil. Prof. Dr. Nazlıkul, cep telefonları, yüksek gerilim hatları ve baz istasyonları tarafından yayılan gözle görünmeyen elektromanyetik “sis” yani elektrosmog tarafından nasıl kuşatıldığımıza da dikkat çekiyor.Aslı...

Yetenekten Lidere
"Koçluk kavramına ilişkin çok değerli, bütünsel ve kapsayıcı bir çalışma... Gerek iş dünyası ve gerekse koçlar/mentorlar açısından çok önemli bir ihtiyacı karşılıyor... Kurumsal koçluğun yol haritası... Kimin neyi, nasıl yapacağına ilişkin detaylı bir yaklaşım... Merak ve heyecanla okudum. Koçluk mesleğine yapmış olduğu katkılardan ötürü Sevgili Rıza’ya tebriklerimi ve teşekkürlerimi sunuyorum." - Naci Demiral (PCC) - Uluslararası Profesyonel Koçluk Derneği (ICF Türkiye) Başkan "Ülkemizde henüz çok genç bir yaklaşım olan koçluğun anlaşılması ve doğru konumlandırılması yönünde çok güzel bir kaynak. Özellikle İK profesyonelleri için, organizasyonlarında koçluk sürecinin yapılandırılması açısından son derece yol gösterici olacağına inanıyorum." - Neslihan Sezer Hacıoğlu – Yıldız Holding Kurum...

Doğaya Dönüş
Doğa şehir yaşamından daha vahşi, teknolojiden daha karmaşık ve kalabalıklardan daha tehlikeli değil...Doğanın dili insanlarınkinden daha zengin ve daha derindir duyabilene...Doğa, yeryüzünün tenidir hissedebilene...Doğa en iyi öğretmendir anlayabilene...“Doğadaki İnsan” ve “Doğada Tek Başına” belgesellerinin yaratıcısı Serdar Kılıç’ın Bolu’da bir dağda geçirdiği 7 ayın öyküsünü kaleme aldığı Doğaya Dönüş, hayatta kalma teknikleriyle dolu gerçek bir doğa rehberi...Serdar Kılıç’ın iki yavru kangal köpeğiyle birlikte dağda yaşadığı aylar boyunca ağaç evini inşa edişinden yemek bulma serüvenine, kurtları bekleyerek geçirdiği uykusuz gecelerinden vücuduna aldığı yaraların ilacını doğadan temin ettiği günlerine kadar her anını içtenlikle kaleme aldığı bir günlük...Doğada, sadece bir bıçakla bil...

Bin Yüz Bir İnsan
Birkaç kitabın arkasını çevirip bakıyorsun ve yine kendini arıyorsun. Yaşamında yapmak isteyip de yapmadığın ya da yapamadığın ne kadar çok şey var. Oysa istemediğin birçok şeyi yaşadın ve yaşamaya devam ediyorsun. Peki ya sen kimsin? Gerçekten ne istiyorsun? Seni tanıyorum. Kırgınlıklarını, hayal kırıklıklarını, hayallerini, yaşadıklarını ve yaşayacaklarını biliyorum. Çünkü elinde tuttuğun bu kitabı sen yazdın. Her gün onlarca role girerken, kendi kuklalarımızı yaratıyoruz. Kendimizden yarattığımız, günlük hayatta oynattığımız onlarca kukla. Her rolün bir kuklası var. Bir insanın, bin farklı yansıması... Bir bedende kaç kişisin? Bu kez benim yaşadıklarımda seni anlattım. Seni, bugüne kadar yaşamadığın bir yolculuğa davet ediyorum. Bittiğinde dünya bambaşka olacak. Bu sefer kendin için bir...

Gerçekten Yaşıyor Musun?
Sana karşı dürüst olacağım. Bugüne kadar herkes sana bir şeyler anlatmaya çalıştı. Ailen, öğretmenlerin, toplum, gazeteler, kitaplar... Sana nasıl yaşaman gerektiğini anlattılar, ne yapman gerektiğini ve kim olduğunu. Sen fazla bir şey istemedin aslında... Mutlu, başarılı olmak, sevmek, sevilmek, hayallerini yaşamak, kendini değerli hissetmek... Yaşadıklarınla, zamanla, ruhun, zihnin karıştı. Artık sana anlatılanlara da ruhun doydu. Ben de çok sıkıldım. Mutluluk için, başarı için, kendim olmak için bana sürekli vaadlerde bulunan kitaplardan, seminerlerden, kurallardan, öğretilerden... Yıllarca yol aldım, oradan oraya sürüklendim... Sonunda cümleleri topladım. Ve elinde tuttuğun sayfalara taşıdım. İnsanlara karıştım, gözlerine baktım, yüreklerinde yer buldum. Sorum aynıydı, "Gerçekten yaşıy...

Sen ve Ben
"Eğer kalabalıktaysan ama yalnızsan, herkese çok yakınsan ama bir o kadar da uzak, gülümsüyorsan içinde derin buruk bir boşluk varken. Yapacak çok şeyin varsa fakat hepsini yapacak kadar vaktin olmadığını düşündüğünden herşeyi yarım bırakıyorsan... Ben de senin gibiyim, belki de seninle duruyorum, yanında ya da yanında hissedeceğin bir yerde. Şimdi sana beni anlatacağım ya da bendeki seni. Şimdi ben buradayım. İki elinin arasında tuttuğun kitapta degil, kafandayım, orada yarattığında... O her nasılsa ve ne yapıyorsa ben oradayım. Bu bir tesadüf değil, anlayacaksın. Benden alabileceklerini, sonrasında aldıklarını sadece sen bileceksin. Bu bir başlangıç... Yüreğinin sesini duyuyorum, arayışını biliyorum. Bedenimi, ruhumu sonuna kadar açtım. Ruhum benim liderim. Yaşamın hesap defterini kapatı...

Zerre
Aynı kabusu 33 yıl görüp her defasında yataktan kan ter içinde fırladınız mı hiç?Ya defalarca, nereden çıktığını anlamadığınız arabaların size çarpmasına şahit oldunuz mu?Yüzücü ve dalgıç olmanıza rağmen denizde öldünüz mü peki?Ya da “gerçek teslimiyet” ile yüz yüze geldiniz mi?Yüzlerce kiloyu taşıyabilecek aşil tendonunuza 65 kiloyu kaldırtamayıp aylarca kalçanızdan ayak parmağınızın ucuna kadar alçıda kaldınız mı hiç?Yürümeyi yeniden öğrenmenin ne demek olduğunu biliyor musunuz peki?Size çarpan araç kaçarken saatlerce sürünerek ilerlediğiniz yolda bayılıp saatler sonra bir hastane sedyesinde dünyaya yeniden geldiniz mi hiç?Hastanede gözlerinizi açıp 72 saat kim olduğunuzu bilmeden hafızanızı ipuçları ile bulmaya çalıştınız mı ya da?Yeniden görüp yeniden dokunarak hayata sil baştan başlad...