
Dinin Dindarla Sınavı
KİMSEYİ KONTROL EDEMEZSİNİZ. SADAKAT İÇTEN GELİR... Bu kitap, doğduğum ve büyüdüğüm İslam mahallesinden kaçış değil, bir tepeye çıkıp, kendi mahallemin umum manzarasına bir bakıştır. Kelebekler başkasını aydınlatmak için kendisini salar ateşin bağrına. Yanarken aydınlatırlar ama hiç sızlanmazlar. Dini korumak, kendi gibi inanmayanları ve inancını eleştirenleri yok etmek değil, Allah’ın ve kulların razı olduğu şekilde kendini kötülüklerden korumakla olur. Çünkü Allah kendi dinini korumaktan âciz değildir. Bir düşün! Kâbe ki Allah’ın evidir. Allah kendi evini Ebrehe kâfirinin yıkmasına izin vermedi ama Müslüman bir âlim olan Emevi valisi Haccac bin Yusuf’un yıkmasına izin verdi. Neden? Ey hakikat yolcusu! Hangi din olursa olsun, sen dini dünyanın kötülüklerinden koruyan bir kalkan olarak değ...

Allah'ın Adıyla Uğur Koşar Kitap Seti (6 Kitap Takım)
Allah'ın Adıyla Uğur Koşar Kitap Seti(6 Kitap Takım)Destek Yayınları

Dinle - Listen
Mevlananın En Güzel Sözlerini, Bambaşka Bir Tasarım Halinde Bulacaksınız...Bayramda Dostlarınıza En Güzel Hediye.

Din ve Devrim
Din(ler) tarihi, pek çok yeniliğe ancak pek az devrime tanık olmuştur. Atonizm bunun belki tek istisnasıdır; devrimini kitlelere dayanmadan ve ona rağmen yapmaya çalışıyor; yeniliyor. Bununla birlikte binyıllar sürecek bir hesaplaşmanın başlama vuruşunu da yapmış oluyor.Yenilen Atonizm, varlığını "exodus"la koruyabileceğini düşünüyor, çıkıyor. Fakat çıkarken dayanmaya çalıştığı Yahudilik, onu ancak bir ölü kabuğa dönüştürerek taşıyabiliyor.Sigmund Freud, Hıristiyanlığı bu ölü kabuğa karşı Amon rahiplerinin ikinci kalkışması sayıyor. Bu durumda Rönesans ve Aydınlanmayı Amon rahiplerinin inancına karşı Atonist bir yeni kalkışma saymakta sakınca bulunmuyor.Din ve Devrim, tek tanrılı dinler tarihini işte bu hesaplaşma çerçevesinde yeniden kurmaya çalışıyor.

Cübbeli Ahmet Hoca Gerçeği
“Ben 28.03.1965 yılında İstanbul Fatih ilçesi Çarşamba mahallesinde doğdum. Babam Yusuf Ünlü sağ olup, yaklaşık 25 senedir Bayrampaşa’da çivi imal eden bir şirketin sahibidir. Annem de sağ olup“Cübbeli Ahmet Hoca’nın dedikleri... Öyle bebekler var ki insanı tahrik ediyor, fotoğraf caiz, heykel haram, Hristiyanlığın noeline katılmak, zinadan aşağı değildir diyen Cübbeli Ahmet Hoca için ne çok şey söylendi. Jet-skili hocadan, Moldovyalı kızlarla gecelik ilişkiler kurduğu söylenen bir hoca, bir cemaat önderi. Onu ekranlardaki heyecanlı anlatımları ile tanıdık. Peki ya, gerçekte Cübbeli Ahmet Hoca kimdir? İşte dünden bugüne söylenenler. İşte Cübbeli Ahmet Hoca gerçeği.

Başörtülü Kadınlar Anlattı: Türbanlı Erkekler
Muhafazakâr erkekler nasıl bir değişim geçiriyor?Muhafazakâr erkeklerin örtünen kadınlara karşı önyargıları neler? Başörtülü kadınlar, muhafazakâr erkeklerin evlilikte ilk tercihleri olmaktan çıktı mı?Muhafazakâr erkek başörtülü kadını neden sosyal bir yük olarak görmeye başladı?Muhafazakâr erkekler iş hayatında hangi kadınlara itibar ediyor; başını örtenlere mi, başı açıklara mı?Muhafazakâr medya nasıl bir başörtülü kadın istiyor?Genç muhafazakârlar, önceki kuşaktan nerede ve nasıl ayrılıyor?Gazeteci Selin Ongun’un kadınların örtünme meselesinin hiç tartışılmayan bir boyutuna işaret eden bu soruları, ilk kez muhafazakâr kadınlar tarafından toplu olarak ele alınıyor. Bu kitapta, muhafazakâr erkekler üzerine bugüne kadar yapılmış en içten, en içeriden muhasebeye tanık olacaksınız.

Aydınlanma Tarikatı
Bütün ihtişamına rağmen ‘Doğu’dan ayrı ‘Batı’ yoktur... Avrupa’yı doğudan ayıran sınırlar ise, batı ırkçılığı ve emperyalizmi ile çizilebilmektedir. Gökdemir, ‘Aydınlanma Tarikatı’nda Mısır’dan başlayarak "Batılılaştırılmış" tarihin çeşitli dönemlerine ışık tutmaktadır. Bu ışık altında, Aydınlanma’nın ışığını gizli bir takım tarikatlardan aldığı açıkça görülmektedir. Aydınlanma Tarikatı, felsefenin "karanlık" dehlizlerine doğru çıkılan uzun bir yolculuğun ikinci durağı. Önünde "Felsefi Aklın Eleştirisi", arkasında "Helenizm, Siyonizm, Türkçülük" çalışması var.

Aşkın Gerçeği
Aşk, insanın yaradılış gayesidir. İnsanoğlu aşk için, aşktan yaratılmıştır.Sevmekten ve sevilmekten nasibini alamayanlar, yemiş içmiş ama, yaşamamıştır.Yaşamak için sevmeli ve sevilmeli, sevmek için yaşamalıdır.Aşk, menfaatsiz ve çıkarsız sevginin yükselerek kutsallaşmasıdır.Aşk, ateştir. Sevenler bu ateşte yanmalıdır.Aşk, ıstıraptır. Sevenler bu ıstırabın tadı ile mest olup, kanmalıdır.Ne mutlu sevenlere, ne mutlu sevmekte ısrarlı olup vefalı kalanlara...

Aşk’a, Allah’a ve Akla
Amcam Dr. Muhittin Celal Duru (1887-1966) ile babam Hav. Müh. Yrb. Hüseyin Cahit Duru (1911-2003) kökleri XVI. yüzyıla kadar giden Eskişehir Mevlevihanesinin kurucularından Şıh Hasan Hüsnü Dede’nin torunlarıdır. Eskişehir Mevlevihanesinin son postnişini dedem Mesnevihan Bahattin Dede (1875-1930) şeyhlik postuna 1915te geçmiş, Mevlevihanenin kapandığı 1925 senesine kadar postnişin olarak görevini sürdürmüştür. Mevleviler arasında doğup büyümüş amcam Muhittin Celal Duru’nun bir düşünce emekçisi çabası ve eleştirel bir bakışla yazmış olduğu söz konusu yapıt Mevleviliğin morfolojik yönü, biçimsel yapısı, özü, ortaya çıkış nedenleri, mevlevihanelerin özellikleri, yönetimleri, örgütsel yapıları, ayinleri, törenleri, Mevlevilerin giyimleri, gelenek ve göreneklerini açığa çıkarmaya yönelik bilimse...

Allah’ın Varlığına Belgeler ve İslam’da İman Esasları
Dini inançlar sanıldığı gibi sadece dini olmakla kalmaz, insanların dünya hayatındaki genel davranışlarını da belirler ve yönlendirir.Bu gerçekten hareketle, dini inaçların özelliklerinin çok büyük önem taşıdığını görmekteyiz.Müslümanlar olarak inançlarımızı gözden geçirmek, yanlışlarını düzeltmek, doğrularını yaymak ve geliştirmek öncelikli görevlerimizden biridir. Bu kitap, özellikle gençlerimizin ve halkımızın, İslam’ın inanç esaslarını doğru ve kolayca öğrenme ihtiyaçları gözönüne alınarak hazırlanmıştır.Kur’an-ı Kerim, biz insanların akıl, mantık ve vicdanlarına hitap etmektedir. Biz de aynı yönteme uyarak İslam’ın iman esaslarını açıklarken, gençlerimizin, halkımızın saf akıl mantık ve vicdanlarına seslenmeyi amaçladık...

Alevi Olmak
Alevilik, yüzyılın başından beri en çok aşındırılan felsefe ve inançların başında gelir. Aleviliğin anlatılmaya ve tartışılmaya başlandığı son yüzyıl, Aleviliğin en kirletilmiş ve temizlenmeye muhtaç dönemidir. Alevilik ve Aleviler bu dönemde keşfedilirken "fil" örneğine maruz bırakıldılar. Bu durum dönemle ilgili olmaktan çıktı ve tüm tarihlerine, yaşamlarına, felsefelerine sızdı.Peki, işin aslı nedir?Buna bağlı olarak Alevilerle Müslüman topluluklar arasında yaşanan çatışmada Alevilerin yeri neresidir acaba? Çatışma sürecinde "İslam öncesi", "İslami dönem" gibi alanlara sıkıştırılarak ele alınan Alevilik, kendi dışına, ait "olmadığı" yere itildi.Aleviliğin ve Alevilerin bir "yere" yamanma ihtiyacı, Alevi gerçeğini gizlediği gibi, Alevilerin kafasını da karıştırdı. Bu nedenle Alevilerin v...

Akıbet
Çocukluğumdan beri şunu yapsam, bunu da yapsam; şöyle olsam, böyle de olsam derken, güç de olsa ideallerimin bir kısmına eriştikten sonra meşguliyet uykusuna dalmış gidiyordum. Bir gün, bir trafik kazası beni ölümle karşı karşıya getirerek bu uykudan uyanmama sebep oldu. Bu uyanışla birlikte aklıma şu sorular geldi: Ölüp, yok olmaksa sonumuz, neden yaratıldık? Niçin yaşıyoruz? Yaşamanın ne anlamı var? Akıbetimiz ne olacak? Bu soruların cevabını ararken, Yüce Yaratıcı’mızın bizi bilinmek için yarattığını, O’nun buyruğuna uyduğumuz takdirde "Akıbet"imizin güzel olacağını öğrendim. Esma, Kuran ve Hadislerden olmak üzere üç kaynaktan hazırlanmış bu kitabım, siz değerli okuyucularıma, gerçeği yaşamanın nasıl mümkün olabileceğini anlatmaktadır.

Abdestli Kapitalizm
Abdestli Kapitalizm bir şirk dinidir. Çünkü şirk, kelime anlamı itibari ile ‘bir mala iki kişinin sahip olması demektir.’ Dolayısı ile Allah’ın, yani halkın malını gasp edenler, Kuran’ın diline göre şirk ehlidir. Abdestli Kapitalizm, Allah ve Peygamber’e yalan isnad etmek sureti ile oluşturulan emperyalist bir ideolojidir. Bağlı olduğu odakların genel çıkarlarını koruma adına, dinin içeriğini tersyüz etme mücadelesi veren, sosyo-ekonomik bir hegemonyadır. Abdestli Kapitalistler, mutlak dindarlık iddiası ile faaliyet yürütürler. Ancak bilinmelidir ki, Abdestli Kapitalizmin mimarı bizzat ‘Haçlı Emperyalizmidir.’ Kuran verilerine bakıldığında, içerik ve pratiği açısından ‘Şirk dini’ saflarında yer alan ‘Abdestli Kapitalizm’, dinin toplumcu yüzünü katlederek, dini bir pusu kurma aracı haline g...

Aşina
“Biz ezelden aşinayız birbirimize...Nasıl olur da tanış olmayızGönül penceresinden bakan sevdiğimize!”Siz hiç aşkın gözüne baktınız mı?Kalabalık bir yolda bir arkadaşımla yürüyordum. Birden karşıdan gelen herkes ona selam vermeye başladı.“Bu nasıl bir iş? Bu kadar insan onu tanıyamaz ki!” diye düşündüm.İşte bu kitap bu merakla başladı.Sonunda ben de aşkın gözüne baktım ve Aşina oldum.

Riya Tabirleri
Zamanın İnsan’ına... Yazar Eren Erdem bir kez daha ezberleri bozuyor... Abdestli Kapitalizm, Nurjuvazi, Şeytan Evliyaları gibi kitaplarıyla tanınan ve İslam düşüncesine getirdiği yeni yorumlar ile adından bahsettiren Eren Erdem, Riya Tabirleri ile düşündürücü bir yolculuğa çıkartıyor okurları. Yazar bu kitabında, "siyaset, din, ideoloji, felsefe ve birçok konuda farklı görüşler ortaya koyuyor." İnsanlığın en büyük problemi olan "riya" sorununun temeline inerek, kötü gidişlerin ana nedenini sorguluyor. Riya Tabirleri, insanlığı kuşatan riyakarlık hastalığına karşı yükselmiş bir sestir. Zamanın insanına, zamanın sözüdür. Riya Tabirleri; insanın yeniden inşası, öze dönüş temelinde olgunlaşmış bir manifestodur...

Öteki İslam
Tayyip Erdoğan neden Ergenekon’un savcısı da, 12 Eylül’ün değil? Susurluk’a tepkide "mum söndü ayini" bulanlar, neden Ergenekon’a tepki bekliyor? Ilımlı İslam projesi ile "ılımlı laiklik" arasında nasıl bir ilişki var? 12 Eylül’den sonra toplumun hızla İslamileşmesinin sırrı ne? Cemaatler nasıl bu kadar hızla büyüdü ve bu kadar etkili hale geldi? Ak çocuklar nasıl bir ortamda gelişti? Devlet ılımlı İslam projesinden ne zaman ve neden vazgeçti? Devletin din operasyonu kimler tarafından planlandı ve kimler eliyle uygulandı? Psikolojik harp ne, kim kime karşı savaşıyor? Avrupa neden Türkiye’nin muhafazakârlaşmasını istiyor? Türkiye’nin son otuz yılını planlamaya çalışanlar kontrolü ne zaman ellerinden kaçırdı? Bu kitap, başlama vuruşu 12 Eylül’de yapılan ve Türkiye’nin son otuz yılını şekille...

Oku
O Kutlu Peygamber olduğu kadar çok çileli bir Peygamberdir ve yaşadığı dönemde de işi çok zordur. O ki dikenler arasında güller toplayacak, ayağı çıplaktır... Dikenler ayağına batacak ve O buna sevinecektir! Firavunlar kucağında büyüyecek Musa’ları safhına alacak, aldığı için dövecekler, konuştuğu için zillete düşürecekler ve O buna sevinecektir! Anadan, yardan, serden ayrılacak, candan, gönülden, Kur-an’a sarılacak damlayken deniz, nefes iken tayfun olacak. Yalan, iftira, çamur fırtınasına tutulacak, hissiyatını terk edecek ve O buna yine sevinecek! Önüne demirden set yapacaklar ve O dişleriyle delecek... Dağların toptan oymak gerektiğinde O iğne ile oyacak... O nerede olursa olsun küfrün ve cehlin ta temelini çürütecek! Kur-an etrafında surların yıkıldığını gördüğünde O ve ashab-ı kemikl...

Nurjuvazi
“Haramla beslenmiş vücut cennete giremez“-Hz. Muhammed’Kulların sabaha çıktıkları hiçbir gün yoktur ki, iki melek inip biri : ’’Allah’ım! İnfak eden kimsenin infak ettiği malın yerine daha iyisini ver!’ Öbürü; ’’Allah’ım! Mal biriktirenlerin malını yok et!’demesinler“-Hz. Muhammed“Ademoğlunun iki vadi dolu altını olsa üçüncü vadinin de kendisinin olmasını ister. Ne var ki insan oğlunun ağzını ancak toprak doldurur. Yine de Allah tevbe edenin tevbesini kabul eder.“-Hz. Muhammed“Kim şatafatlı elbise giyer ve şaşalı binite binerse, Allah ondan yüz çevirir. Her ne kadar kerim davransa bile...’’-Ebuzer Gıffari“Eğer toprak yemeyi becerebilirsen onu ye de, iki kişiye dahi olsa emir olmaktan kaçın. Mazlumun ve sıkışık durumdaki kimselerin bedduasından sakın. Çünkü onların duaları ile Allah Teâlâ a...

Mevlana’dan İnciler
"Bana aşkı soruyorlar. Aşkı öğrenmek mi istiyorsun? Ben ol da bil. Âşıklar meclisine müptela ol. O seslere kulağını tıkama. Beden kulağını sağır et. Gönül kulağını sağır etme. ‘Ebet Hak’ kelamını beden kulağıyla dinleyenler çölde serap görüp aldanırlar. Gönül kulağıyla işitenler ah çekip ağlaştılar. Âşık ol, agâh ol, arif ol, hikmet iç. Âşık ile şair aynı değildir. Ozan halktan aldığını halka verir. Âşık ise Hakk’tan aldığını halka verir Ruhun acılarına iğne vur, kurtul, hevalarından hür ol."

Mevlana Güldestesi
“Ben Aşk ateşi isterim, kalbinde ateşi uyandırmaya çalış. Ruhunda Aşk ateşini parıldat, fikir ve sözlerini onunla yak.Aşığın kıblesi, Hak’tır. Felsefi aklın kıblesi, hayal. Dünya düşkünlerinin kıblesi, para; şekle tapanların, taş yontulardır. Gönül sahiplerinin kıblesi iyilik ve lütuf, görünüşe tapanlarınki dilberlerin yüzüdür.Halk içinde ayna gibiyim, herkes bakar, güzel çirkin ne görürse kendini görür.Kendi evine geldin ey Aşk! Gir içeriye, hoş geldin, sefalar getirdin; gönlün kapısından gir de canın tapısına dek yürü!“

Mesnevi’den Hikmetler
"Bildiğin, öğrendiğin ezberse ve hayatın da canlı değilse sen de canlı kalamazsın. Hayatını değiştirerek, hikmet dolu bilgileri öğren, gerisi beynini yoran tozdur. Aynada bir şekil görürsün hani, senin şeklindir o, aynanın değil. İyi düşünmek için güzel görmek gerek. Güzel görmenin yolu gönül aynasını bulandırmamaktır. Her şey değerince tartılır. Kuşu yemi ile tartmıyorsan insanı da kılığı kıyafeti ile tartma! İnsan gönüldür. Onu güzel davranışlar ve yaptığı iyiliklerle gör. Akıllı birinden gelen cefa, bilgisizlerin vefasından iyidir..." Öyleyse oku!

Gönül Bahçesi
"Yunus Emre’den anladığımız aşktır bizim. Bu gerçeği gören, gerçek mutluluğa ermek isteyen Yunus’a dost olur. Ailelerin ve ülkemizin birlik ve beraberliği için çalışır. Yunus, aşk ile yandı, pişti, hamlıktan kurtuldu. Onun dergâhı, âlem oldu. Yunus Emre, öküzünü kaybeden çiftçinin gönlünü yapmak için öküzle beraber boyunduruğa girip tarlayı sürdü. Boyunduruğa girip gerçek özgürlüğü buldu. İnsanları sevip, kurtuluşuna vesile olmak için gayret edelim. En kolayı; anlamak, izlemek, yaşamak. Yunus Emre, dosttur. Gariplerin dostudur. Bir gönül o Yunusu arıyor, bulacak. Yunus da bir gönül arıyor, konacak. Bir garip boynunu bükerse, Allah kâinatı yok eder. O, gariplerin dostudur. Yunus Emre de gariplerden bir gariptir. Yunus Emre’nin aydınlattığı yolda emin adımlarla, varlık yapmadan dengeli bir ş...