
İlişkiler Karma ve Hak Ediş
Atalarınızdan gelen aktarımlar, sizi, ilişkilerinizi, soyunuzu nasıl etkiler? Bugün yaşadığın hayal kırıklıkları, ayrılıklar, üzüntü, tükenmişlik ve isteksizlik hissi, hâlâ geçmemiş ve hep aynı kalmış bir geçmişin eseri. İlk fırtınada dağılıp giden ilişkiler, gelmesiyle gitmesi bir olan bereketsiz kazançlar, karşılığı alınamayan yorgunluklar bugünün şartlarının zorluğuyla ilgili değildir sadece, geçmişten getirilen yüklerin tezahürüdür. Geçmişi değiştirmeden geleceği yazamazsın. Bugün değişmesini istediğin her şey için, eski bir hikâyeyi yeniden yazmalısın. Kul hakkı ödenmeden, yeni bir sayfa açılmaz. Kendine iyi bir gelecek borçlu olanlar, önce geçmişi temize çekmelidir. Nasıl mı? Elindeki kitap, tam da bu sorunun cevabını veriyor.

Dün Gece Ne Oldu
Aşk ile sarhoş olmayana, Hakikat haramdır... Yaşamın anlamı ve varoluşun hakikatini bulmak için yollara düştüğü uzun yolculuğunun sonunda eve dönmeye karar veren bir yolcu, zorlu bir coğrafyanın dağlarında yaşayan garip bir ermişten bahsedildiğini duyar. Onun hakkındaki bilgiler de, yaşadığı yer gibi muğlaktır. Mizacının keskin, yöntemlerinin sıra dışı ve sınamalarının zorlu olduğunu duymasına rağmen onu bulmaya karar vererek, bahsi geçen bölgeye ulaşır. Ancak ne karşılaşmaları planladığı gibi olacaktır ne de sonrasında yaşanacaklar..."12 gece mi, 12 sene mi?" sorusuyla başlayacak garip yolculuğu bir süre sonra zamanla mekânın, geceyle gündüzün ve gerçeklikle aşkınlığın birbirine karışmaya başladığı bir vortekse dönüşerek onu bilincin sınırları dışına çıkaracak ve tanımlanamaz âlemlere fır...

50 Maddede Evlilik
EVLİLİĞE GÖTÜREN FORMÜLLER • Evlenmek istediğiniz insan en zor zamanlarda yanınızda mıydı? • Fedakârlık yapmayan sevgili evlenince değişir mi sence? • Annesi sizi sevmeyen bir adam evlilikte size ne kadar sahip çıkar? • Flört dönemindeki heyecanı evlilikte sürdürmenin yolları nelerdir? • Sağlam evliliklerin en büyük sırrı nedir? • Evlilik sorunlarını hangi yöntemler ile çözebilirsiniz? • Partnerinizin ideal eş olup olmadığını nasıl anlarsınız? • İdeal eş olduğunu anlamak için hangi soruları yöneltmeniz gerekir? İlişki koçu ve yazar Adil Yıldırım, bu kitabında uzun evliliklerin sırrını açıklarken, bizleri mutlu evliliğe götürecek ilişkinin altın kurallarının ve formüllerinin altını çiziyor. Evlilik öncesi ve sonrasına dair başınıza gelebilecek her şey bu kitapta!

Behice'nin Yarım Kalan İşleri
"GÜL AĞACINI BEN ALABiLiR MiYiM?" Dün gece sabaha karşı annem öldü. Mutsuzluktan değil ama mutsuz öldü. Bense annemin bir hıdırellez günü bahçemizdeki gül ağacının altına gömdüğü dileklerin peşindeyim. Ben olmasam annemin yarım kalan dileklerini kim fark eder? Samanlıktaki iğneyi bulmanın samanlığı yakmaktan başka, mümkünse daha az prodüksiyon gerektiren bir yolu var mı? Diyelim ben bu samanlığı yaktım, alevler boyumu aştı, annem gördü. Benimle gurur duyar mı? Bu dileklerin hepsini onun yerine ben gerçekleştirsem, annemin mezarında bir gül ağacı sebepsiz büyür mü? Ben Ayşe Püren. Üstünden atlayacağım ateşi çoktan yaktım gitti. Bu yangından sağ çıkacağız: Artık hayatta olmayan annem ve ben. Sinem Sal Kadıköy’de geçen bu romanında önceki eserlerinde yaratmış olduğu neşeli dram atmosferine sa...

Çocuklarda 20 Psikolojik Problem ve Çözümü
Hayatın ve tedavinin içinden yaşayan örneklerle... Onlar, tam anlamıyla "zamane" çocukları. Onlarınki anne babalarının çocukluklarına benzemiyor. Onların dünyası cep telefonlarının, bilgisayarların hâkim olduğu bir dünya. Onlar düşe kalka büyümüyorlar, tozu toprağı bilmiyorlar. Başları hiperaktiviteyle fena halde dertte, fobileri var, narsisizmden mustaripler, daha yalnız büyüyorlar, okula gitmek, arkadaş edinmek onlar için daha zor. Onlar, çoğunlukla "problemli" çocuklar. Anne babaları ise daha çok şey bilseler de geleneğin bilgeliğinden kopuyorlar. "Biz görmedik onlar görsün" derken ölçüyü kaçırıyorlar. Uzman Klinik Psikolog Fazilet Seyitoğlu, uzun yıllara dayanan klinik deneyimlerini aktardığı bu kitabında, "zamane" çocuklarının ve anne babaların problemlerini teşhis ediyor, anne babala...

İstihbarat
"SAVAŞLA KAZANILAN ZAFERDEN DAHA MAKBULÜ, GİZLİ OLANI GÖRÜP, BELLİ OLMAYANI FARK EDEREK YENMEKTİR!" - SUN TZU Bilgi güçtür ve elinde bulundurana sayısız imkânlar sunar, fayda sağlar. Bilginin elde edilmesi, doğru şekilde incelenmesi, işlenmek suretiyle anlamlandırılması ve amaca uygun şekilde kullanılması, ülkeler açısından çok önemlidir ki buna da istihbarat süreci denir. Ülkelerin tehdit algılarına, milli ülkülerine, sosyal ve kültürel değerlerine, stratejik hedeflerine göre değişen bilgi elde etme ihtiyaçları, istihbarat alanında ekollerin ortaya çıkmasına, rekabete ve çatışmaya yol açmıştır. Bugün hâlâ söz konusu ekoller birbirlerine üstünlük sağlama yarışına devam etmektedirler. Dünyada kullanılan istihbarat ekolleri, kurumlar ve askeri istihbarat hakkında merak ettiğiniz pek çok soru...

Zihniyet Meselesi
Zihniyet değişmeden, paradigma değişmez. Günümüz insanı yaşanan bütün politik, ekonomik ve tarihsel gelişmelerden hızlı iletişim teknolojileri sayesinde hemen haberdar olabiliyor. Bu büyük bir şans, büyük bir avantaj ancak aynı zamanda bir lanet de... Kitlelerin kafaları çok karışık. Kim hangi bilgiyi nasıl değerlendirecek, neye göre ve ne şekilde hareket edecek? Hareket ettiğinde mi bedel öder, etmediğinde mi? Bu kitap, memleketimizde ve dünyada ekonomik ve sosyal alanlarda yaşanan son gelişmeleri çok yönlü perspektiflerden ele alarak, hem tarihsel gerçekler ışığında hem de gelecekteki ekonomik ve politik öngörüler ekseninde sorgulamaktadır.Çözümlemelerde esas olarak ele alınan konu, tabii ki zihniyetler ve paradigmalardır. Unutmayın ki hiçbir sorun kişiler ve kurumlar üzerinden revize ed...

Kurtarıcı Mısın Kurban Mı?
"Başkasını memnun ederek mutlu olmaya çalışmak mutsuzluğun kendisidir." Kendi ihtiyaçlarınla ve isteklerinle yüzleşmemek adına başkalarının sorunlarıyla ve beklentileriyle kendini meşgul mü ediyorsun? Küçük yaştan itibaren başının çaresine bakmak zorunda kaldığın için hep güçlü maskesiyle mi dolaşıyorsun? Hata yapmaktan, sorumluluk almaktan kaçtığın için kurban rolüyle kendini güvende hissediyor olabilir misin? İnsanlara hayır diyemedikçe daha çok üstüne geldiklerini görüyor musun? Peki fedakârlıklarının zamanla göreve dönüştüğünün ne kadar farkındasın? Belki de sevgi deposunun boşluğunu başkalarının takdir ve teşekkürleriyle doldurmaya çalışıyorsun ama her sabah yine boş bir depoyla uyanıyorsun. İnsanların hayatında kurtarıcı olduğunu zannederken belki de bir kurban olduğunu gizliyorsun. ...

Bırak Olduğu Gibi Gelsin Hayat - Sevme Kusurları Genişletilmiş Baskı
KAYBETME KORKUSU BİRİNİ ÇOK SEVMEKTEN DEĞİL, KENDİNİ HİÇ SEVMEMEKTENDİR. Sevdiğiniz insanı çok kıskandığınız oluyor mu? Peki ya, sevdiğiniz için kendinizi gözden çıkardığınız, var gücünüzle fedakârlıklarda bulunduğunuz, kendinizi sorgusuzca uğruna adadığınız, benliğinizden çaldığınız zamanlar var mı? Sevdiğiniz için hep bir şeylere katlandığınız, tahammül etmek zorunda kaldığınız, acı çektiğiniz, çaresiz hissettiğiniz oluyor mu? Bu şekilde giderek sevginin içinde kendiniz olmaktan uzaklaştığınızın farkına varabiliyor musunuz? Bütün bunlar sevginin mutlak birer parçasıymış gibi geliyorsa size, sevginin içinde değil, sevgi sandığınız bir hissin içinde kayboluyorsunuz demektir. Sevgi tahammül etmek değildir, katlanmak, adanmak ve bu yolda benliğinizi gözden çıkarmak da değildir. Sevgi sandığı...

50 Maddede Hz. Ayşe ve İslam'da Kadın
İslam dini kadınlara nasıl bakar? Gerçekten erkeklerin üstünlüğü var mıdır? Hz. Muhammed bu konuda neler söyledi? Peygamber’in evlilikleri ve kadına bakışı nasıldı? Kadınların evlilik yaşı ve bu konudaki görüşler nelerdir? Peygamber’in eşi Ayşe’nin önemi neydi? İFK yani "İftira Hadisesi" neydi, neler oldu? Hz. Ayşe ve mezhep tartışmasındaki önemi nedir? O yıllarda yaşanan kıskançlıklar nelerdi? İslam dini savaş dini midir yoksa barış dini mi? Bu kitap, tüm bu soruların yanıtlarını ve daha fazlasını, araştırmacı gazeteci Doğan Satmış’ın gözünden size sunuyor.

Bakan Hoca
BEŞERİN DİVANINDA ŞAŞMA Kİ HAKK’IN DİVANINDA MAHCUP OLMAYASIN. Devlet sistemi bir bütündür. Devletin her birimi ve bütün bakanlıklar devlet sisteminin parçalarıdırlar. Sistemi oluşturan parçalardan birinin eksik ya da yanlış çalışması bütüne zarar verir. Devletin her parçası uyum içerisinde çalışırsa devlet güçlenebilir. Aksi halde israf, kargaşa ve gecikme kaçınılmazdır. Devleti batışa sürükleyen sadece kötü niyet değildir, şuursuz çaba da aynı sonuca hizmet eder. Mete Gündoğan’ın kaleme aldığı bu bolca göndermeli hiciv roman onlarca yıldır kahramanları değişse de düzeni değişmeyen siyaset sahnesinde cereyan eden güç mücadelesine, politik entrikalara, çıkar çatışmalarına, ekonomik kayıplara, ihanetlere, cehalete, güç zehirlenmesine ve bütün bunların nasıl yaşandığına odaklansa da çare ara...

B.aşk.a
Gönül hep saf ve hazırdır. Marifet, aklı gönül yolundan çekebilmekte. * Psikanaliz dalında duayen kabul edilen Neha Noyan, yıllar önce bir adamla yaptığı yazışmaları, kendisine hayran ve röportaj yapmak için can atan genç psikolog Altay’ın analiz etmesini ister. Bilim, edebiyat ve felsefe âşığı aynı ruh hizasında iki kişinin satranç tadındaki yazışmaları, Altay’ı dostluk, aşk, insani zayıflıklar, ilahi üstünlükler üzerinden kendiyle ilgili büyük çözümlemeler yapmaya teşvik eder. Tüm bu yazışmaların sonunda ise Altay’ı hiç ummadığı büyük bir sürpriz beklemektedir. Kanada’da bir, Türkiye’de ise yayımlanmış üç romanı bulunan Deniz Başıbüyük, bu kitapta aşkı anlatıyor, fakat en sıradan şekilde akıllara gelen iki kişi arasındaki aşkı bir basamak olarak kullanıp ilahi birliğe varan b.aşk.a türlü...

Bereket Sende
"Bereket sizin doğal yaşam hakkınızdır. Bu kitapla bereket enerjisine kalıcı olarak uyumlanarak, yaşamınızın her alanında bolluğa Kavuşacaksınız." Refahın ve esenliğin sebebi akıştır. Evrendeki her şey enerji ve titreşimdir. Dolayısıyla akışın olduğu yerde enerji vardır ve titreşim boyutu yükseliyordur. Bereket ve bolluk bilinci de tamamen frekansınızla ilgilidir. Bu kitapta bolluk ve bereket enerjisinin ne olduğunu ve nasıl çalıştığını göreceksiniz. Uygulaması kolay etkili teknikleri kullanmaya başladığınızda sürekli olarak bereket enerjisinde kalabilmeyi öğreneceksiniz. Bereket Sende para, kariyer, aile ve özel ilişkilerde duyduğunuz eksiklikleri gidermeniz yolunda kadim çağlardan modern bilime kadar gücü ve etkisi yüzde yüz ispatlanmış metotları, teknikleri ve uygulamaları içermektedir....

Bilim Bizi Kandırıyor Mu?
"İnsanlara doğrunun doğru olduğunu anlatmaya çalışmak, bir yalana inandırmaktan daha zor olabilir." İnsanoğlu var olduğu günden beri bilim ve tıbba ihtiyaç duymuştur, salgınlar, ölümcül hastalıklar avcı insandan bugüne insanlığın gelişimini ve tarihini etkilemiştir. Modern dünyada pek çok şey gibi bilim de post-truth çağından payını almış, hem safsata ve hurafelerin oyuncağı olmuş hem de güç odaklarının bir aracı haline gelmiştir. Dünya kapitalizminin manipülasyonları ve bilimi dışlayanların arasında bugün bilim nerededir? Elinizdeki bu kitap, irrasyonalizme ve güdümlü bilim çağına bir tepkidir. Uzun yıllar bilimsel konularda makaleler yazan ve programlar yapan Prof. Dr. Mustafa Çetiner bu kitapta okurlarına bilimselliğin ve bilimdışılığın ayrımını anlatıyor. Nesnel ve kuşkucu yaklaşımıyla...

İran Masalları 2
İran Masalları 2, oldukça ilgi gören ilk kitaptan farklı olarak özel bir kültürün; Zağros Dağları’nda göçebe bir hayat süren Bahtiyari aşiretinin masallarını anlatıyor. Bahtiyariler toprağı işleyerek geçinen, sıcak ve soğuk mevsimlerde yer değiştiren; içe dönük, dış dünyadan kopuk ve gelenekçi bir topluluktu. Uzun yıllar gizli kalan masalları da sert koşulların ve ortak geleneksel yaşayışın etkisiyle cesareti, yiğitliği, azmi, dindarlığı ve kanaatkârlığı vurguluyordu. 1900’lü yılların başında İran kültürüne ilgi duyan bir İngiliz asker, bölgenin yaşlı ve namlı kimseleriyle oturup notlar almış. Ortaya da cesareti, özveriyi ve sadeliği anlatan bu büyülü masallar çıkmış.

Beni İçinden Sev
Kimsenin bilmediği bir şarkısın. Bana kendini öğret. Başka hisleri başka insanlarda değil de hepsini sende tüketmek isterim çünkü ikimiz başkayız, kimsenin bilmediği bir başka dünyayız. Bakma sen bu kalabalığa, bu dünya bizim için yaratıldı. Başkaları sadece başkaları olarak kalsın, sen bir hayal kur kendine ve içinde sadece bize yer olsun.

Sıriga'nın Üç Günü
Soykırım iddialarına karşı özgün argümanları olan kasabalı Türkçü tarih öğretmeni bir gün dehşet içinde Ermeni olduğunu öğrenir ve bu gerçeği kabullenemez. Durumdan habersiz oğlu Bozkurt ilk kez geldiği İstanbul’dan çok etkilenir. Buradaki değişim sürecinde babasından hayli farklı fikirlere sahip Marksist bir sendikacı olan amcası Cemal’i yanında bulacaktır. 1980’lerde Turgut Özal’ın yarattığı liberal umut döneminde kasabayla şehir arasındaki ilişkiyi, insanlar arasındaki sosyal ve zihinsel farklılıkları ve buna karşılık farklı etnik kökenden olmalarına rağmen yaşadıkları ruhsal benzerlikleri epik bir anlatımla ustaca aktarıyor roman. Fantastik ve mizahi nüveler de içeren SIRİGA’NIN ÜÇ GÜNÜ okura çok da alışkın olmadığı türden hem bir yakın tarih hikâyesi anlatıyor hem de "ikilem" olgusu ü...

Mutluluk Projesi
Mutlu musunuz? Mutlu olmak için nelere ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsunuz? Şimdi size tüm bu düşüncelerin saçma olduğunu söylesem bana inanmayacaksınız. Ancak açıkladığımda ve içinize yılan gibi çöreklenmiş yanlış hikâyelerin ürünü olan inançlarınızdan sizi kurtardığımda bana hak vereceksiniz. Bu kitap mutluluk ve mutlu olmak hakkında... Sizi mutsuz kılan 53 düşünce ve inanç kalıbını fark ederek kırdığınızda hep hayalini kurduğunuz dingin ve özden gelen mutluluğa kavuşacaksınız. Tek yapmanız gereken The Work yöntemine kendinizi bırakmak ve kitaptaki alıştırmaları yapmak. Çözüm bu kadar kolay! Peki işe yarıyor mu? Hem de nasıl! Bu yöntemi kullanan dünya çapında binlerce insan özden gelen mutluluğa ulaştı. Siz neden onlardan biri olmayasınız? Şimdi soruyorum, hayatınızı değiştirmeye hazır m...

Şaman Aynası
Dilekler gökyüzüne nasıl ulaştırılır? Binlerce yıldır kullanılan kadim dilek dileme yöntemleri nelerdir? Hangi mevsimlerde hangi ritüellerle niyetler atalara bildirilir? İçsel kuvvete nasıl sahip olunur? Doğum tarihine göre kimler hangi coğrafyada yaşamalıdır? Erk hayvanları, rehberlik edeceği insanı nasıl bulur ve neyin haberini verir? Dış doğa ile insanın iç doğası arasındaki kusursuz benzerlikler nelerdir? Dışarıdaki doğayı değiştirerek, insanın iç doğasını değiştirmesi mümkün mü? Yazgı değişir mi? Hangi yazgıyla dünyaya geldiğimizi nasıl öğrenebiliriz? Her şey ruhlu mudur? Kara düşünceler neye mal olur ve nasıl temizlenir? 12 Hayvanlı Türk Takvimi’ne göre hangi burç hangi kokuyla şifalanır? Parfümler, kokuyla ilhamlanmayı unutturdu mu? Binlerce yıldır doğayla ve doğanın iyeleriyle uyum...

Kalbin Temizse Hikayen Mutlu Biter
Hiçbir karşılaşma tesadüf değildir. Senin şu anda bu satırları okuyor olmanın tesadüf olmaması gibi, benim Afrika’ya araştırma yapmak için gidip orada bir sufiyle karşılaşmam ve ondan öğrendiklerimi bu kitapta derlemiş olmamın da tesadüf olmaması gibi. "Dert insana daima yol gösterir" der sufiler. Önemli olan yolu yürümekten vazgeçmemek. Yolda olan için "umut var" demektir. Kader her an yeniden yazılır çünkü. Kiminle ne zaman karşılaşacağını, neyi ne zaman bulacağını bilemezsin. Bazen istediğin şeyi aramakla bulamazsın ama bulanlar hep arayanlar olmuştur. Mevlana’nın dediği gibi: "Sen yola çık, yol sana görünür." Yoluma ortaklık eden hocalarımın ilhamıyla karşına çıktığım bu kitapta sıkıntılarından kurtulman, ilişki problemlerini çözmen ve hayata daha olumlu bakabilmen için sufilerin kulla...

Akdeniz
Balkanların usta kalemi Panaït Istrati’den yoksulluğa, aidiyetsizliğe, arkadaşlığa, çekip gitme özlemine, kayboluşa, geleceğe ve umuda dair nahif ama sarsıcı ve şiirsel bir roman... Akdeniz... Genç ve yoksul bir adam olan Adrien’ın bıkıp usandığı sefil hayatını terk ederek, refah içinde yeni bir hayat yaşama arzusuyla bir gemiye binip Akdeniz’e açılmasıyla başlar her şey. Romanya’da İbrail adlı bir liman kentinde annesiyle yaşayan Adrien Zograffi, bilinmezliklerle dolu bir yolculuğun bütün risklerini göze alarak Köstence’den İstanbul’a da uğrayarak İskenderiye’ye doğru hareket eder. Yolculuk sırasında Musa adında bir adamla tanışır ve kendini bu kez bambaşka bir yolculuğun ve tecrübeler silsilesinin içinde bulur.

Fransız Masalları
Perilerin ve cinlerin hem dünyamızda hem de hayal gücümüzde var olduğu gizemli bir çağdan masallar. "Blondine, Bonne-biche ve Beau-Minon’un Öyküsü", "İyi Kalpli Minik Henry" ve "Prenses Rosette’nin Öyküsü" çok eski zamanlardan çok önemli erdemleri bize hatırlatıyor, dürüstlüğün ve gerçek dostluğun her şeyin üstesinden gelebileceğini söylüyor.

Bilinmeyen Hitler
İsa Mesih’ten sonra hakkında en çok yayın yapılan kişi Adolf Hitler’le ilgili "yeni" ve "bilinmeyen" ne kalmıştır? Yeni ve bilinmeyen pek çok olay tarihin sis perdesi ardında gün ışığına çıkarılmayı bekliyor çünkü birçok belge uzun yıllardır kamuoyundan gizleniyor. Özellikle 1991 yılından sonra açıklanmaya başlanan belgelerin çoğu, tarihçiler tarafından yıllardır kesin "doğru" kabul edilen birçok bilgi ve yorumun geçersiz olduğunu ortaya çıkardı. Aytunç Altındal, Bilinmeyen Hitler’deki "yeni" belgeler, bulgular ve bilgilerle iktidara geldiği 1933 yılına kadar Hitler’in hayatından kesitler sunuyor. "Hitler’in bir iş kazası" olmadığını, Nazilere yolunu açan esrarengiz bir Okült örgütle ilişkilerini, bu örgütün kurucu ve yöneticisinin hiç değinilmemiş yönlerini gün ışığına çıkarıyor. "Thule G...

Zihin Yalanları
Sosyal bilimler "Dünya, insanoğlunun tüm ihtiyaçlarını karşılar, ancak tüm hırslarını değil" der. Söylenen yalanlara, vaatlere, geleceğe inanma eğilimindedir insan. En çok da kendimize yalan söyleriz. Zihnimizin fark edemediği yalanlar çoğu zaman en basit olanlardır. "Toplum, karmaşık bir gerçeğe değil, basit bir yalana inanır" der geçen yüzyılın toplum kuramcılarından Alexis de Tocqueville. Bütün bu yalanların içinde işte size görmediklerinizi gösterecek bir kılavuz kitap... -Prof. Dr. Uğur Batı- Bizler kalbimizi ve sezgilerimizi bir kenara bırakarak kendimizi sadece zihinden ibaret sandık. Zihin ise uyanık olduğumuzu zannettirerek sürekli uyutuyor bizi. Rüyadayken rüyada olduğunu anlayamaz insan. Bu da öyle bir şey. Zihnimiz bizi bu denli yanıltırken peki öyleyse biz hangi hayatı yaşıyor...