Destek İndirim -
Destek Dükkan
0
Sepetim
Yazarlar
Eğitmenler
Kategoriler
Değerlendirme
Fiyat
Yayınevleri
Diller
Filtreleme

Kategoriler

Yayınevleri

Yazarlar

Fiyat

Diller

Değerlendirme

Eğitmenler

Önceki sayfa
Sıralama
Stokta Yok
Konstantiniye’nin Gülü Destek Yayınları

Konstantiniye’nin Gülü

Fatih Sultan Mehmet, Leonardo Da Vinci, Kristof Kolomb İstanbul’un henüz Konstantiniye olduğu dönemde, kıtaların keşişliği bu şehirde bazı olaylar yaşandı. Bağnazlık ve kendinden olmayana düşmanlığın hüküm sürdüğü Avrupa karanlığın pençesindeyken, Fatih Sultan Mehmet’in açtığı ufuk, dünyanın yeni süper gücünü hazırlıyordu. İşte tam bu dönemde, dünyanın geleceğine ışık verecek bir grup insanın yolu da Konstantiniye’de kesişti: Grand Turco Fatih Sultan Mehmet, Leonardo Da Vinci, Gentile Bellini, Kristof Kolomb bunlar arasındaydı. Bir de dile getirmeye bile ürktüğü bir sırrı taşıyan Vedat. Harem gerçeği, Saray içi rekabet, Museviler’in Osmanlı’ya gelişi, Cem Sultan vakası ve nihayetinde tarihe geçen ‘Büyük İstanbul Depremi’... Bir de aşk... Hepsi bu kitapta... Öyle sürükleyici ki, okumaya baş...

Stokta yok

Stokta Yok
Komşunuz Mehmet Destek Yayınları

Komşunuz Mehmet

Beni tanıyorsunuz. Hani şu karşıki apartmanda oturan, 33 yaşında, reklamcı olduğunu mahallenin bakkalı Yavuz’dan öğrendiğiniz, arabasını en münasebetsiz yerlere park eden çocuk. Bazı geceler neden hiç evimde ışık olmadığını, bazen de sabah kadar neden sönmediğini merak ediyorsunuz. Nerden biliyorsun derseniz, biliyorum çünkü sizde öyle meraklı bir tip var. Zaten benim amacım, az da olsa sizin merakınızı gidermek. Yoksa ne diye zahmet edip bu kitabı yazmakla uğraşayım?1977 yılında, lüzumsuz sıcak bir Haziran gecesinde doğdu. Ailenin ikinci erkek çocuğu olduğundan mıdır bilinmez, çocukluğu boyunca pek şımartıldı. Gezdi, oynadı, yabancı öğretim aldı derken kadınlara aşık olunabileceğini keşfetti. Gayet safsalakça aşık olduğu kadınlardan hayatının ilk tecrübelerini öğrendi. Belli bir süre hayt...

Stokta yok

Stokta Yok
Kimi Terk Ettiysem Unutamadı Destek Yayınları

Kimi Terk Ettiysem Unutamadı

Aşk, sigara gibiydi... Ama erkeğinin içtiği sigarayı, hiçbir zaman dudaklarında hissedemedi yazık ki! Sadece dumanıyla yetinmiş, izmaritler basılmasına izin vermişti tüm vücuduna. Pasif içtiği aşkla verem olmuştu sonunda, fazladan bir izmarit daha basılacak yer kalmadığında. Güzeller güzeli Damla Öylesine özverili, öylesine almadan vermeyi erdem bilip, öylesine karşılıksız sevmişti ki, hep daha fazlasını istemişlerdi. Nasılsa hiç gitmeyeceğini düşünmüşlerdi. Ama sonunda her kadın, "kendinde kalmak" için gitmez miydi? Ve Mehmet Son ukdesiydi, yaban aşkların tırnak izleriyle eskiyip yenileyemediği bedeni. Biliyordu, bir gün dualarındaki kadının, el ayasıyla sevip aşındıracağını, zamanla kapatacağını vücudundaki tüm yaban çiziklerini. Birinin kimsesi yoktu, diğeri kalabalıktı. İkisi de çok ya...

Stokta yok

Stokta Yok
Kızlar Aşık Olmaz Destek Yayınları

Kızlar Aşık Olmaz

Kızlar Aşık Olmaz, aşkın varlığından izler ararken kaybolmuş üç duygu gezgini gencin paranoyalarını anlatıyor. Şüphe dalgalarıyla boğuşan bu gençler, hayatta kalmak için çevrelerindeki mutlu ilişkileri bozmak üzere planlar yapıyorlar. Kadınlara karşı güvensizlikleri ise gün ve gün büyüyor, internet üzerinde bir fenomen haline gelen "kadınlarda orospuluk switchi doğuştan on geliyor" gibi yargılarla zaman zaman aşkı aramaktan vazgeçiyorlar. Peki bu gençler sevdikleri kadınlarla birlikte olma cesaretini gösterebilecekler mi? Edebiyatımızın serseri yazarı Cem Şancı’nın bir çok eleştirmen tarafından kullandığı argo dil nedeniyle oldukça eleştiri aldığı, internet sitelerinde de çokça tartışıldığı bu romanı okurken hiç durmayan heyecanlı temposuyla eğlenecek hatta belki de roman kahramanlarının h...

Stokta yok

Stokta Yok
Kızıl Güneş Destek Yayınları

Kızıl Güneş

"Her neyin çok fazlasına sahip olursan, sonunda ondan mahrum kalırsın." dedi mırıldanarak. "Benim sonsuzluğa yakın anılarım, binlerce hayatım, yaşayan bütün insanların toplamından daha fazla acım ve sevincim var." "Yani anlayacağın, yaşlı çocuk: bunların hepsini kaybettim ben artık. Geri kazanmak içinse tek yapmam gereken, bütün varlığımı yok etmek!" Anti-kahraman tanımı bu kitapla yeniden yazılıyor. Rematonia Evreninin tarafsız Avcısı, Lilith ve Iasus’un belalısı, ırkının ilk ve tek temsilcisi Dhampire ile Rematonia devam ediyor! "Zaman ve mekanın sınırlarında bir hikaye." -Hürriyet- "Efsanelerin yeni efendisi." -Sabah- "Aşkın tehlikeli yüzleriyle örülü, sürpriz üstüne sürpriz yaşatan bir kurgu..." -Kahraman Tazeoğlu-

Stokta yok

Stokta Yok
Kırmızı Günler Destek Yayınları

Kırmızı Günler

Bozkurt Nuhoğlu, 68’in ruhun en iyi yansıtan öğrenci liderlerinin başında geliyor...27 Mayıs darbesinin altyapısını hazırlayan 28-29 Nisan Olaylarının içinde yer alan genç bir eylemci...Deniz Gezmiş gibi “heyecanlı ve fevri“ bir kitle önderini bile kontrol etmeyi başarabilen bir ağabey...Deniz Gezmiş’i gerilla savaşından vazgeçirebilmek için Odtü ormanlarında 10 saat dil döken bir demokrat...1970’li yıllarda yüzlerce devrimci mahkumu savunan bir avukat...Ve halen devam eden bir mücadele ruhu...Kırmızı Günler’i, bu kez Bozkurt Nuhoğlu’ndan dinleyin...

Stokta yok

Stokta Yok
Kırk7 Destek Yayınları

Kırk7

40’lı yaşlardaki kadınlar... Baş döndürücü, baştan çıkarıcı, baştan çıkarılıcı... Ama vaatkâr, davetkâr! "Ve Allah kadını yarattı."1960’lı yıllardı. Allah kadını, Brigitte Bardot’un bedeninde yaratmıştı. Yaratılan kadın 20’li yaşlarındaydı. Aradan 50 yıl geçti. Ve kadın yeniden yaratıldı. Bu defa 40’lı yaşlarındaydı.Yirmi birinci yüzyılın ilk büyük keşfi 40 yaş kadını oldu. Ama keşfedilen şey, bir kadının hayatındaki en önemli 10 yıl değildi. Otuzlu yıllarla başlayıp, 50’li yılların sonuna kadar devam eden 30 yıllık bir süreydi keşfedilen. Ve bu kadını, kadın yarattı. Birincisi naifti. Farkında değildi. Erkeğe amadeydi.İkincisi bilinçli. Farkında ve erkek ona amade.Juliette Binoche 40’lı yaşlarında yaşadığı hayatı anlatırken şunu söylüyor:"Bu bir çölü baştan sona geçmek gibi bir şey. Öneml...

Stokta yok

Stokta Yok
Keşke Destek Yayınları

Keşke

-Evli olmadığını söyle." Bu kadar hızlı! Beğendiğini bile anlayamamışken neredeyse teklifle gelmesi, oyunsuz, dürüst, net olması... İyice karışmıştım! İçimden bağıra bağıra ağlamak geldi; ‘‘Evliyim, mutsuzum, kocam beni aldatıyor, üzüyor, benimle sevişmiyor, birde sana aşık oldum, onu seninle aldatmak, ondan boşanmak, seninle evlenmek istiyorum’’ demek istedim, yapamazdım ki! "-Evliyim." dedim. Kısa ve açıklamasız, sıradan, içimden gelmeden, istemeyerek. Hangi kadın evlendiği, üstelik çocuk sahibi olduğu adamdan kolay boşanır ki? Üç aşağı beş yukarı, hepimiz aynı değerlerle büyümedik mi? Ya evliyken aşk? Aman! Sakın! Tövbe! Hayatta olmaz derken, ya sizi de buluverirse aşk? O zaman ne yapacaksınız? Beni buldu! Ve ben maalesef "Keşke" dedim. Siz sakın demeyin...

Stokta yok

Stokta Yok
Kendime İtiraflarım Destek Yayınları

Kendime İtiraflarım

Çoktan beri değerli ve az önemli biri olmaya çalışıyorum.- Haklısın, korkuyorum. Yeni baştan bir hayat kurdum. Hem başarılıyım hem mutluyum. Bunları kaybetmekten çekiniyorum. Görmüyor musun ki bir mucize olmuş ve kötülüklerden iyilik doğmuş.- Birçok fakirlik çeşidi vardır ama tek gerçek fakirlik, seçeneksizliktir.- Her şey gibi çare de biter. Kimsenin bize artık inanmadığını gördüğümüzde, çıkmaz sokağın dibine vardık demektir. - Erotizmle aşkın birleştiği noktada cennetin bulunduğu söylenir.- Bütün dünyada binlerce yıldır evlilikler, maddi çıkarların, politikaların ve güç mücadelelerinin sonucu olan birer kontrattan başka bir şey değildir.

Stokta yok

Stokta Yok
Kenar Mahalle Delikanlısı Destek Yayınları

Kenar Mahalle Delikanlısı

Erhan Yazıcıoğlu, İstanbul’un sevgili Yedikule’sinde geçen bir çocukluğu, ergenliği, delikanlılığa geçişi öylesine içten, gizlisiz saklısız anlatıyor ki, onunla birlikte ilk aşkları, hayata ilk savruluşları siz de yaşıyorsunuz. Çok az anı kitabında ’yaşamak’ bunca sahici dile getirilebilir. Sonra gençlik tiyatro dünyası, ünlüler, dolu dolu sevinçler ve acılar...Selim İleri-Okudukça yüreğim oynuyor. Ben de eski İstanbul’un kenar mahallelerinde doğdum büyüdüm. Başlığın hemen altında, “Yedikule’den Etiler“e yazıyor. Şaşırıyorum... Sanki beni anlatıyor. Beni heyecanlandıran bu kitap, okudukça içeriği ile de sarıyor. Yüreğimi oynatmayı, başından sona kadar, üstelik kızıştırarak sürdürüyor. Osmanlı döneminin eski İstanbul’unun karmaşık nüfuslu mahallelerinde doğmuş-büyümüş ve yaşlanmış olan ben ...

Stokta yok

Stokta Yok
Kayıp Yüzyılın Prensesi - Oylum Destek Yayınları

Kayıp Yüzyılın Prensesi - Oylum

Sen bana neleri öğrettiğini biliyor musun? İnsanın terk edildiğinde değil, unutulduğunda yalnızlaştığını ve unutulmanın insanoğluna verilmiş en büyük ceza olduğunu, insanı asıl yalnızlaştıranın, uzağındayken unutulmak değil, yakınındayken hatırlanmamak olduğunu... Sen bana neleri öğrettiğini biliyor musun? Başkalarının gözlerindeki ışığı görebilmemiz için, önce kendi gözlerimizdeki karanlığı aydınlatmamız gerektiğini. Ön yargıların insan ruhunun felçli yanı olduğunu. En çok önyargı sahibi insanların, "benim kesinlikle önyargılarım yoktur!" diyen insanlar olduğunu, yanılgı, yenilgi ve pişmanlık doğurduğunu, özgün düşünceye pranga vurduğunu, insanın kendinden ne kadar eminse, yanılmaya da o kadar yatkın olduğunu ve insanları yargılamanın, onları sevmeye engel olduğunu... Ama en çok; insanın,...

Stokta yok

Stokta Yok
Kaybedilmiş Zamanlar Ülkesinden Destek Yayınları

Kaybedilmiş Zamanlar Ülkesinden

Bugüne kadar devletin ve siyasetin hep zirvelerinde oldum. Geriye dönüp baktığımda, yapabildiklerimle yapmak istediklerim arasında inanılmaz bir fark olduğunu görüyorum. Örneğin; kendimi adadığım Sağlık Reformları’nı ilk defa 1995’de parlâmentoya göndermiştik.Yıl 2006... Tamamı halâ yasalaşmadı.Bu sadece sağlıkta değil, tüm hizmet alanlarında böyle oldu ne yazık ki.Bu ülkenin insanları, ödedikleri maddi manevi fedakârlıklarının karşılığını hiçbir zaman alamadılar. Hak aramak yerine, "çare" diye kadercilik ve fırsatçılık girdabına kapıldılar onlar da.Sonuç: Günde bir dolarla geçinmeye çalışan milyonlarca fakir insan.Ben yazılarımı size işte buradan, "Kaybedilmiş Zamanlar Ülkesinden" yazdım.Daha çok zaman kaybetmeyelim diye...

Stokta yok

Stokta Yok
Karakol Destek Yayınları

Karakol

Sosyal ve siyasi tarihin araştırmacılarından biri olan Ergun Hiçyılmaz bu defa bir ilki takdim ediyor.Yarım asrı aşkın gazetecilik hayatında kitlenin ulaşamadığı karanlık noktalara mesleki bir bakışla yaklaşan ve sorulara belge ve diğer bilgilerle yanıt getirmeye çalışan yazar kitabında bir dönemin gizli örgütü Karakol’u inceliyor.Bugün, Milli Mücadele’nin örgütleri arasında gösterilen ve faaliyetinden çok sınırlı olarak söz edilen Karakol’un nasıl meydana geldiği ve kimler tarafından oluşturulduğu bilinmekle beraber, kadronun ortaya çıkış ve bitiş safhaları tam olarak ortaya konulmamıştı.Rusya’yla ilk görüşmeleri Ankara’ya rağmen yapan bu örgütün Milli Mücadele saflarında meydana getirdiği olumlu ve olumsuz yankılar sadece askeri değil, siyasi çevreleri de etkilemişti.Karakol örgütünün fe...

Stokta yok

Stokta Yok
Kaptanın Aşk Defteri Destek Yayınları

Kaptanın Aşk Defteri

Kaptanın aşk defteriAşk herkesde başka kanar

Stokta yok

Stokta Yok
Kadro Hareketi Destek Yayınları

Kadro Hareketi

Elinizdeki kitap, siyasal düşünce tarihimizde özgün bir yeri olan Kadroculuk hakkında yapılan ilk ve en kapsamlı çalışma olması bakımından büyük önem taşımaktadır. Önceki baskıları (1988 ve 2008) hayli ilgi çeken ve tartışmalara yol açan bu kitap, çok sayıda çalışmanın da kaynakçasında yer alan bir referans eser niteliğindedir.Kadro dergilerinde geliştirilen görüşler, kalkınmacı bir "üçüncü yol" arayışının ideolojisidir. Marksizmin yoğunlaşmış bir milliyetçi yorumu diye de değerlendirilebilecek Kadroculuk, 1960`lı yılların dünyasında yaygınlık kazanan "üçüncü dünya sosyalizmi" gibi akımların da öncüsü olmuştur. Şevket Süreyya Aydemir ve arkadaşları, ulusal kurtuluşçuluğun ideolojisini yapmak ve Türk Devrimi`ne kuramsal bir temel (inkılâbın ideolojisi) hazırlamak istemişlerdir.Kadro Hareket...

Stokta yok

Stokta Yok
Kadınlar ve Türkler Hakkında Bildiğin Her Şey Yanlış Destek Yayınları

Kadınlar ve Türkler Hakkında Bildiğin Her Şey Yanlış

Türklerin, anadolu’ya ilk geldikleri dokuzuncu yüzyıldan beri başlarına gelen her olay komplodur.Türkler sadelikten hoşlanmazlar, hayatı zorlaştırmaya çalışırlar… ilk defa gidilen bir lokantada sipariş edilen yemek büyük olasılıkla adında “karışık” kelimesi geçen yemektir.Türkler pratiktir. iki dakikada savaşa ve aşka hazırdırlar. ölüm türklerin hayatında her yerdedir.Kadının erkekte aradığı cesaret, kuvvet ve kararlılıktır. kadını etkilemek isteyen erkeğin entelektüel görünmesi saçmadır. kadınlar üstün zeka ve dahilikten hiç etkilenmezler. sokak köpeğine benzeyen bir erkek, kadın için daha çekicidir. kadın içgüdüseldir ve seçiminde tamamen içgüdüsel davranır.Rüşdü paşa, hakikat diye bildiklerimizin aslında şaka olduğunu ispatlıyor…Alışılageldik düşünceyi altüst ediyor…Türkçede yazılmış en...

Stokta yok

Stokta Yok
İttihat Terakki’nin Yeminsiz Kadınları Destek Yayınları

İttihat Terakki’nin Yeminsiz Kadınları

Hiç kimse olaya kadınlar gözüyle bakmadı şimdiye kadar. Memleket mücadelesinde bir de kadınlar vardı... Her büyük kahramanlığın arkasında kadınlar yok mudur zaten?‘İttihat Terakki’ciler için sadece "Yeminliler" diyemeyiz. İttihat andı içip Kuran ve silaha el basan öncüler içinde yemine sadık kalmayanlar olduğu gibi, bu birliğin dışında, bu örgüte destek veren o kadar çok İttihat Terakki mensubu kadın var ki!Kimin İttihatçı, kimin karşıt olduğu konusu ayrı bir nitelik taşıyor. İttihat Terakki Fırkası’nın nasıl bir mücadele içinde olduğu ve bu alandaki kadınların rolü işlenen bir konu olmadı.Olmadı, çünkü gizliliği şiar edinmiş başlangıç şeması bütünüyle örgüt oluşumu veren üyelerin seçkin tavsiyelerle kabul edildiği İttihat Terakki gizliliği itibariyle "Erkeklere Mahsus" birleşimdi.Ölümüne ...

Stokta yok

Stokta Yok
İtirafçı Destek Yayınları

İtirafçı

Çığlık Taşlıdağ, altı yıl sonra bir eylem planıyla ülkesine döndüğünde kişisel geçmişiyle ve ait olduğu kültürle ilgili bir iç hesaplaşmaya girecektir. Bir yanda Örgüt’ün katı değerlerinin, diğer yanda Devlet’in ona vaat ettiği yeni bir geleceğin arasında sıkışan Çığlık Taşlıdağ, insanın belki de bütün değerlerini alt üst eden "aşk"la karşılaştığında varoluşunun anlamını bir kez daha sorgulayacaktır. Hollanda’nın Lahey kentinden başlayıp Taksim’de tutulan bir otel odasında şekillenen ve oradan İtalya’nın küçük bir kasabası olan Fabriano’da çözümlenen olaylar dizisi, okuru, sürprizlerle dolu bir sona sürüklüyor.Ustalıkla ve matematiksel bir kesinlikle kurgulanmış bu siyasi polisiyede, yalnızca Türkiye’nin içinde bulunduğu atmosferi değil, uluslar arası bir üçgende insan olmanın bütün zaafla...

Stokta yok

Stokta Yok
İnsanı, Dünyayı ve Terörizmi Anlamak Destek Yayınları

İnsanı, Dünyayı ve Terörizmi Anlamak

Belki sizlerle aynı taraftaydı kurbanlarınız...İçten içe sizi seviyor, haklı buluyor, belki de destekliyorlardı...Artık kim bilebilir ki...Bunu onlara hiç soramayacak, öğrenemeyecek ve paylaşamayacak olmanız ne kadar yazık ve ne kadar acı...Her yok edişinizde kendinizden bir parçayı da yok etmek ve bunun farkında bile olmamak...Güçsüzlüğünüzü gizleyebilme adına güç kullanmak...Aklın gücünü şiddetin gücüne kurban etmenin ilkelliğini üstünlük ve erdem sanmanın tarifsiz budalalığı içinde, yok edişe ve yok oluşa doğru Amok koşusuna kalkmak...Ve o yok oluşun yeniden doğuşa uzanacağı yanılgısını, kan kırmızı ama çürümüş yapraklarla örülmüş bir zafer tacı gibi başınızda taşımak... Özgür iradenizle seçtiğinizi sandığınız yolun aslında sizi bu seçime zorlayanların kurgusu olduğunu, yazdığınızı sand...

Stokta yok

Stokta Yok
İmza: Karın Destek Yayınları

İmza: Karın

Sen buraya geldikten sonra ‘Japonya’da ruhun yaşamaya devam etsin’ diye bir sakura ağacı dikmişler; şimdi bir gör, dev gibi bir ağaç olmuş... Seni burada kolay bulabileyim diye vasiyet etmiştim; ‘beni o sakuranın dibine gömün’ diye... -Lale Manço Ahıskalı-"Kadının giydiği en güzel giysi, erkeğinin kollarıdır’’ demişler. Ben o kolları çok özlüyorum. "Burnunun direği sızlamak" diye bir söz var ya, çok doğruymuş. Benim sızlıyor, hem de özlemden. Aydınlıklar içinde yat, mekanın cennet olsun kocam... Seni seviyorum ve hep seveceğim. -Aylin Köksal- Sabahları öpmeden kapı dışarı çıkmazdı, akşam da kapıdan içeri girer girmez bir hafta görmemiş gibi sarılırdı. Çok sevecendi, çok... Onu özlüyorum. -Cemre Birand- Meğerse kansermişsin. O süreçteki azmine, kabullenişine inanamamıştım. Süreç işlerken gö...

Stokta yok

Stokta Yok
İmparatorluğun Çöküşü Destek Yayınları

İmparatorluğun Çöküşü

1874’de Selanik’de doğan Mithat Şükrü Bleda, Selanik eşrafından Şükrü Bey’in oğludur. İlk tahsilini doğduğu yerde tamamladı. İstanbul’a gelerek Mülkiye’yi bitirdi. Tekrar doğduğu şehre, ailesinin yanına döndü. Yirmi iki yaşındayken o da Abdülhamit’in baskı idaresine karşı gelen gençler gibi Avrupa’ya gitti. Arkadaşlarıyla İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin kurulmasında rol aldı. Bu cemiyetin Kâtibi Umumisi (Genel Sekreter) olarak, uzun yıllar bıkmadan, yakınmadan hizmet verdi. Birçok olayları yakından görmek olanağını buldu. Birinci Dünya Savaşı’ndan Osmanlı İmparatorluğu’nun yenik çıkması sonucu, diğer ittihatçılarla beraber Malta’ya sürüldü. Atatürk’e suikast tertipleme suçundan İstiklal Mahkemesi’nde yargılandı ve suçsuzluğu kanıtlanarak beraat etti. Atatürk’ün sevgi ve takdirini kazanmış ...

Stokta yok

Stokta Yok
İki Demli Çay Destek Yayınları

İki Demli Çay

Yaşadıklarımız kendi elimizde mi, yoksa kader mi?Bazen içinde bulunduğumuz koyu karanlık yanıbaşımızda duran bir sevincin gölgesi olabilir mi?İnsanlığın çağlardır değişmeyen bu soruları, romanın kahramanı genç kız için de geçerli. 2001 yılındaki kriz günlerinde, İstanbul’dan Anadolu’ya hiç beklenmedik bir yolculuk yapmak zorunda kalan genç kız için bu aynı zamanda kendi iç dünyasına da bir yolculuk olacak...İyi yetişmiş bir gencin; insani değerlerini yitirmiş kentlilerle, eğitimsiz köylüler arasında yaşadığı sancılı yalnızlık, Anadolu’nun eşsiz atmosferinde karşılaştığı şaşırtıcı olaylar ve beklenmedik biçimde karşısına çıkan aşkın heyecanı bu yolculuk boyunca onunla birlikte okuyucuya da eşlik edecek, düşüncelere sürükleyecek...

Stokta yok

Stokta Yok
İçimdeki Yabancı Destek Yayınları

İçimdeki Yabancı

57 Hafta Listelerde Kalan “Nüveyre“ ve Adalı“ Romanlarının Yazarından...“... Aslında bu kadar öfkelenmene gerek yok! Ben senin her zaman istediğin, özlediğin bir şeyim aslında. Ve farkında olmayarak kullandığın...“Bilindik bütün zamanların aklımıza düşürdüklerini biliriz.Anlamlandıramasak da çok zaman tanıdık belleriz.Ya bilemediklerimiz, onları kim anlatacak bizlere?“İçimdeki Yabancı“ bunu anlatıyor. İçimizdeki yabancıyı seslendiriyor, sessizce.“İçimdeki Yabancı“ insanın kendisiyle yüzleşmesinin romanı...

Stokta yok

Stokta Yok
Hitler’in Altınları Destek Yayınları

Hitler’in Altınları

Elinizdeki kitap, son derece ilginç ve ibretlik bir tarihsel olayın öyküsünü anlatıyor.İşgal edilen yerlerdeki bankaları soyup, buralardaki varlıklara el koyan, ancak bununla da yetinmeyip, savaş boyunca toplama kamplarında kitlesel ölümlere yolladığı Yahudi, Roman, solcu ya da “aryan olmayan“ kişilerin dirisini ve ölüsünü altın diş kaplamalarına dek soyan Nazi yetkilileri, bu insanlık utancının baş sorumlularıdır. Ancak bu rezil soygunun aktörleri yalnız onlar değildir...Savaş ertesinde kurulan Üçlü Komisyon, sorumlu tuttuğu devletlerden, oluşturdukları bir “altın havuzu“na gerekli katkıyı yapmalarını istemiştir. Nazi soygunundan pay aldığını öne sürdüğü devletler arasında Türkiye de yer almıştır. Türkiye, önce 1945-47 arasında, daha sonra da yeniden 1953’te kendisine yöneltilen bu suçlam...

Stokta yok

Toplam: 2645