Destek Yayınları
Bir Avuç Hayat Tozu Bir Tutam Devlet Gölgesi
1970’lerden günümüze, ülkenin en çalkantılı zamanlarını, şimdi bu kitabı elinde tutan, yaşı elliyi geçmiş insanlarla birlikte yaşadık. Bu yıllar; çatışmalarla, kıyımlarla; büyük grevler, bir askeri darbe, birkaç muhtıra, terör; ekonomik yokluklar, enflasyon, banker iflasları, banka batıkları, siyasal krizler ve yolsuzluklarla dolu sancılı zamanları içine aldı. Uçlardan uçlara savrulduk; yetmiş sente muhtaç da olduk, renkli televizyonlarımız, boğaz köprülerimiz, otoyollarımız da oldu. Onlarca seçimde onlarca hükümeti kurup devirdik. Siz bu hengâmenin orta yerindeki memurların, şeflerin, müdürlerin, genel müdürlerin, müsteşarların, milletvekillerinin, bakanların, başbakanların, cumhurbaşkanlarının hepsine birden devlet diyordunuz, oysa insandılar; bilgileri kadar ihtirasları, üstünlükleri ka...
Destek Yayınları
Ayaküstü Sevişmeler
"Yalan yaşar, yanlış ölür bu ülkenin çocukları. Bu söze inandığım günden bu güne çok savaş gördüm. Çok aşık gördüm. Sevişmelerin bini bir para zamanlara erdim. Tanrının dünyadan el etek çektiğini söyleyen ihtiyar öleli çok zaman oldu. Geriye dönüp baktığımda, iyi çocuklar görüyorum yollara düşen... Sevdikleri ve inandıkları için derilerini hırpalayan, gözleri alev alev çocuklar. Her neyse; iyi olan, sevindirici olan her ne varsa motorumun sesiyle birlikte geride kalıyor... Elif’i, sırtıma bir haç gibi yüklediğim cesedini nereye bırakacağım şimdi?" Musahhih, motorunu son kez çalıştırdığında bunları düşünmüştü. Yaşlıların, inancı istismar edilen kızların, ülkesizlerin, babasız çocukların, dünyayı değiştireceğine inanan insanların olduğu bir dünyayı okuyacaksınız Ayaküstü Sevişmeler’de. Tıpkı...
Destek Yayınları
Alevi Olmak
Alevilik, yüzyılın başından beri en çok aşındırılan felsefe ve inançların başında gelir. Aleviliğin anlatılmaya ve tartışılmaya başlandığı son yüzyıl, Aleviliğin en kirletilmiş ve temizlenmeye muhtaç dönemidir. Alevilik ve Aleviler bu dönemde keşfedilirken "fil" örneğine maruz bırakıldılar. Bu durum dönemle ilgili olmaktan çıktı ve tüm tarihlerine, yaşamlarına, felsefelerine sızdı.Peki, işin aslı nedir?Buna bağlı olarak Alevilerle Müslüman topluluklar arasında yaşanan çatışmada Alevilerin yeri neresidir acaba? Çatışma sürecinde "İslam öncesi", "İslami dönem" gibi alanlara sıkıştırılarak ele alınan Alevilik, kendi dışına, ait "olmadığı" yere itildi.Aleviliğin ve Alevilerin bir "yere" yamanma ihtiyacı, Alevi gerçeğini gizlediği gibi, Alevilerin kafasını da karıştırdı. Bu nedenle Alevilerin v...
Destek Yayınları
Kumpastan Dirilişe Başımıza Gelenler
Ergenekon Davası'nın ilk tutuklanan sanığı olan ve 7 yıla yakın bir süre tutuklu kalan Oktay Yıldırım, bu kitapta TSK'ya düzenlenen "kumpas"ı anlatıyor."Ordular silahlarla yapılacak saldırılara karşı eğitilirler, ancak hukukun bir orduya karşı ve kendi hükümeti tarafından silah olarak kullanıldığına daha önce hiç rastlanmadı. Yargı siyasallaştıkça, doğrudan TSK'ye saldırdı.Bazı yargı mensupları, sultanın cellâdı rolüne büründü. Ellerindeki baltalar ise, gizli tanık ifadeleri, isimsiz ihbar mektupları ya da kim tarafından hazırlandığı bilinmeyen CD'lerdi. Devletin en gizli askeri sırlarının saklandığı kozmik odalar yolgeçen hanına döndürüldü. Açıklanması sakıncalı belgeler, saçma sapan iddianamelerle yabancı gizli servislerin, hatta sıradan vatandaşın bile önüne serildi. İş öyle bir noktaya...
Destek Yayınları
Mihr
Arada yaşam, hiç gidemeyeceğini bilerek hep gitmektir...Eylem Tok’tan günlerce etkisinde kalacağınız sarsıcı bir roman. Şiddet, kin, umut, umutsuzluk, aşk, arzu, tatminsizlik, çaresizlik ve yeniden umut... Duyguların okuyucuya aracısız geçtiği "sahici bir dışavurum".Eylem Tok’un romanı Mihr edebiyatımıza yepyeni bir soluk getirecek, bıçak gibi keskin, yakıcı bir metin. Yakın çevresindeki iki erkeğin örselediği bir "erken" kadının öyküsünü anlatan roman, "namus" üzerine kurgulanmış kusursuz bir öç planı aynı zamanda...Mihr’de kadınlığın coğrafyasına, bedenin sınırlarına cesur bir yolculuğa çıkarıyor okurları Eylem Tok. Âdem ve Havvadan bu yana iki cinsi ayıran ve birleştiren aşkı da, arzuyu da daha önce hiç denenmemiş bir kurguda anlatıyor.Mihr, cinsel istismarın travmalarını tüm şiddetiyle...
Destek Yayınları
Limoni Ölüm
Bir cinayet...Bir cinayet daha...Acılı iki aile...Başarılı bir haberci...Özgür Kardeşler Cemaati hocası bir kadın...Sevimli ve karısına âşık bir adam...Medya sektöründe kariyer basamaklarını hırsla çıkarken dibe vuran genç bir kadın...Kim, neden işliyor bu cinayetleri?İlk romanı ‘Çok Şekerli Ölüm’le büyük beğeni toplayan Ayşe Erbulak, serinin ikinci kitabı ‘Limonî Ölüm’le bir kez daha polisiye seven okurlarıyla buluşuyor.‘Limonî Ölüm’ün sayfalarında yol alırken; bir yandan zekice işlenmiş cinayetleri çözmek için serinin ilginç ve renkli hafiyeleri Zeynep ve Meral’i merakla takip edecek, bir yandan çoğumuzun yabancısı olduğu dini cemaatler ve misyonerler dünyasının kapısını aralayacak, bir yandan da aşk ve ihanet üstüne aklınıza takılan sorulara cevap arayacaksınız.Su gibi akan anlatımı, he...
Destek Yayınları
Konstantiniye’nin Gülü
Fatih Sultan Mehmet, Leonardo Da Vinci, Kristof Kolomb İstanbul’un henüz Konstantiniye olduğu dönemde, kıtaların keşişliği bu şehirde bazı olaylar yaşandı. Bağnazlık ve kendinden olmayana düşmanlığın hüküm sürdüğü Avrupa karanlığın pençesindeyken, Fatih Sultan Mehmet’in açtığı ufuk, dünyanın yeni süper gücünü hazırlıyordu. İşte tam bu dönemde, dünyanın geleceğine ışık verecek bir grup insanın yolu da Konstantiniye’de kesişti: Grand Turco Fatih Sultan Mehmet, Leonardo Da Vinci, Gentile Bellini, Kristof Kolomb bunlar arasındaydı. Bir de dile getirmeye bile ürktüğü bir sırrı taşıyan Vedat. Harem gerçeği, Saray içi rekabet, Museviler’in Osmanlı’ya gelişi, Cem Sultan vakası ve nihayetinde tarihe geçen ‘Büyük İstanbul Depremi’... Bir de aşk... Hepsi bu kitapta... Öyle sürükleyici ki, okumaya baş...
Destek Yayınları
Harem
17. Yüzyıl ‘Osmanlı Sarayı’nda cinsel gücü elinden alınmış bir haremağası, ölümü beklerken çıldıran bir şehzade, kardeş katli, iktidar mücadelesi, entrika, aşk, şiddet ve cinsellik...
Destek Yayınları
Gönül Bahçesi
"Yunus Emre’den anladığımız aşktır bizim. Bu gerçeği gören, gerçek mutluluğa ermek isteyen Yunus’a dost olur. Ailelerin ve ülkemizin birlik ve beraberliği için çalışır. Yunus, aşk ile yandı, pişti, hamlıktan kurtuldu. Onun dergâhı, âlem oldu. Yunus Emre, öküzünü kaybeden çiftçinin gönlünü yapmak için öküzle beraber boyunduruğa girip tarlayı sürdü. Boyunduruğa girip gerçek özgürlüğü buldu. İnsanları sevip, kurtuluşuna vesile olmak için gayret edelim. En kolayı; anlamak, izlemek, yaşamak. Yunus Emre, dosttur. Gariplerin dostudur. Bir gönül o Yunusu arıyor, bulacak. Yunus da bir gönül arıyor, konacak. Bir garip boynunu bükerse, Allah kâinatı yok eder. O, gariplerin dostudur. Yunus Emre de gariplerden bir gariptir. Yunus Emre’nin aydınlattığı yolda emin adımlarla, varlık yapmadan dengeli bir ş...
Destek Yayınları
Fenerbahçe
"Futbol, sadece futbol değildir." Hele insanları tribünlere çıkaran ve milyonları seyirci haline getiren bir araç hiç değildir. Futbol paylaşımdır. Oynayanlarla izleyenlerin aynı amaçta buluşması için, varlık ile yokluğun böylesine eşitlendiğini başka bir yerde göremeyiz. "Skor’un" çok daha ötesine giden, toplumsal nitelik ve sorumluluk bilinci geliştiren, barışa yönelmiş en etkili "uzun pas". Bunun için önce kurum olmak gerek. Bunun için yüzyılı aşkın yaşamak gerek. Bunun için hücreyi soyunma odası gibi görmek gerek. Eğer koşullar gerektiriyorsa formayı çıkarıp kefeni giymek ve başkaları yaşasın diye Arif bey ve diğerleri gibi şehit olmak gerek. Sahada ve sperde "savaşan Fenerbahçe"yi yazmak nice başkanın yöneticinin ve futbolcunun nasıl sehpadan döndüğünü nasıl hapishaneye düştüğünü hatt...
Destek Yayınları
Yeşil Bölge
Çavuş Roy Miller Verilen Emirlerin Tümünü Eksiksiz Yerine Getirmişti...“Yeşil Bölge“, Irak’taki Amerikan işgal kuvvetlerinin Bağdat’taki üssü.Bu üs, dev palmiyeler arasında, muhteşem villalarla ve ışıltılı yüzme havuzlarıyla adeta cehennemin içinde bir vaha... İntihar saldırısı endişesiyle garsonlarının bile başka ülkelerden getirtildiği, çoğu Iraklının ise girmesinin kesinlikle yasak olduğu sahte cennetin diğer adı. Belki de korkunun!.. Az ötede; çığlıklar, katliamlar, açlık ve ırza geçmeler sürerken, ’Yeşil Bölge’de Amerika’nın tatlı hayatı devam ediyor. Sanki bu kan deryasına inat, vurdulu kırdılı filmlerin gösterildiği sinemalarda patlamış mısır yeniyor, kadınlar seksi pantolonlarıyla diskoda dans ediyor.Yeşil Bölge sakinleri, domuz etinden yiyeceklerle dolu açık büfede hangi yemeği se...
Destek Yayınları
Türkiye’de Ölmeden Önce Açmanız Gereken Gizemli 78 Kapı
"Bu kitapta, dünyaca ünlü mitlerin ve inançların bizdeki koordinatlarını okuyacak ve şaşıracaksınız. " Gizem tur sizi bekliyor. Eğer gerçekten yaşamınızın en azından bir bölümünü Indiana Jones gibi yaşamak istiyorsanız ve şu veya bu şekilde dünyanın bir yerlerini gezebilme fırsatını elde edebilirseniz, görmenizin şart olduğu yerler vardır: Mısır’da Giza Piramitleri, İngiltere’de Stonehenge, Paskalya Adası, bir İnka antik kenti olan Macchu Picchu gibi bilinen ünlü ve kutsal gizem merkezleri gibi... Ama böylesine popüler örneklerin karşısında onlardan hiç aşağı kalmayan bir de Türkiye gizemleri vardır ki, saymakla bitirilemez. Ve çok kişi de bu gizemleri bilmez... Bu kitapta, belki de Bodrum gibi birçok kez gittiğiniz yerlerde neleri atladığınızı, fark etmediğinizi görecek ve öğreneceksiniz;...
Destek Yayınları
Şike Şike Futbol
Şike, hep konuşulan ama hiç ispatlanmayan bir vakıa. Rüşvetin olduğu gibi şikenin de belgesi olmuyor genellikle. Belgesi olmadığından varlığı hissediliyor ama ispatlanamıyor. Hâlbuki şike "endüstriyel futbolun" doğal bir uzantısı. Spora kâr hırsı karıştı mı, sportmenliğin yerini şikenin alması da kaçınılmaz.Parayla, rüşvetle, tehditle veya hatırla spor müsabakalarının sonucunu belirleme demek şike. Böylece sahadaki yarışın yerini ceplerdeki yarış almış oluyor. Buna karşın yaratılan illüzyon müthiş; seyirci yarışın sahada, kas kuvvetine dayanarak yapıldığını sanıyor. Buna karşın "sahada kazanmanın yetmeyeceği", "masada da kazanmak gerektiği" de genel bir kanı. Bu çelişki, "kazanmak için her yol mübah" zihniyetinin de yaygınlığının bir kanıtı...Son yıllarda söylentiler o kadar yaygınlaştı ki...
Destek Yayınları
Zerre
Aynı kabusu 33 yıl görüp her defasında yataktan kan ter içinde fırladınız mı hiç?Ya defalarca, nereden çıktığını anlamadığınız arabaların size çarpmasına şahit oldunuz mu?Yüzücü ve dalgıç olmanıza rağmen denizde öldünüz mü peki?Ya da “gerçek teslimiyet” ile yüz yüze geldiniz mi?Yüzlerce kiloyu taşıyabilecek aşil tendonunuza 65 kiloyu kaldırtamayıp aylarca kalçanızdan ayak parmağınızın ucuna kadar alçıda kaldınız mı hiç?Yürümeyi yeniden öğrenmenin ne demek olduğunu biliyor musunuz peki?Size çarpan araç kaçarken saatlerce sürünerek ilerlediğiniz yolda bayılıp saatler sonra bir hastane sedyesinde dünyaya yeniden geldiniz mi hiç?Hastanede gözlerinizi açıp 72 saat kim olduğunuzu bilmeden hafızanızı ipuçları ile bulmaya çalıştınız mı ya da?Yeniden görüp yeniden dokunarak hayata sil baştan başlad...
Destek Yayınları
Unutulmuş Bir Suikastın Anatomisi
“Nefret sisinin içinden sıkılan kurşunlar önce Bahadır’ı sonra da Hrant’ı vurdu. İkisi de arkadaşımdı.”27 Ocak 1973 tarihinde ABD’nin Kaliforniya Eyaleti’nin Santa Barbara kentinde iki Türk diplomat tuzağa düşürülerek öldürüldü. Katil 77 yaşında Ermeni kökenli bir Amerikan vatandaşıydı. Olay büyük bir şaşkınlık yarattı. Bunun yıllarca sürecek kanlı bir terör dalgasının ilk eylemi olabileceği kimsenin aklına gelmedi. Katil kimdi? Tanımadığı iki Türk’ü niçin öldürmüştü? Arkasında kimler vardı? Bu soruların yanıtları 40 yıl süreyle saklı kaldı. Şimdi, soruşturmacı gazetecilerin “hoca”sı Haluk Şahin, gizliliği yeni kalkmış bin sayfalık FBI raporundan da yararlanarak tüm gerçekleri açıklıyor. Ortaya şaşkınlık uyandıracak bir tablo çıkıyor.“Haluk Şahin Amerika’yı ve Santa Barbara’yı çok iyi bilm...
Destek Yayınları
Hayırsever Terörist Yasin El Kadı
El Kadieci mi? Yardımsever mi? Yolsuzluk Aktörü mü?Yasin El Kadı, birçok Suudi işadamı gibi SSCB’nin Afganistan’ı işgali sonrası kurulan El Kaide örgütüne maddi yardımda bulunmuştu. El Kaide ve Yasin El Kadı gibiler o zamanlar ABD’nin gözdeleriydi. Yasin El Kadı bizim hayatımıza 1990’lı yıllarda sessiz sedasız girdi. İstanbul’da şirketler kurdu. Kosova’ya silah sevkıyatında bulunduğu iddia edildi. İşleri iyi gidiyordu. Ta ki 11 Eylül saldırısına kadar.11 Eylül 2001 tarihinde El Kaide teröristleri New York’taki ikiz kulelere uçaklarla intihar saldırısı yaptığında tüm dünya gibi Yasin El Kadı’nın hayatı da tümden değişti. Bir zamanlar CIA’in de ortak olduğu silah sevkıyatında rol oynarken şimdi ABD’nin düşmanı olmuştu. ABD’nin girişimi ile Birleşmiş Milletler yüzlerce kişi ve kurum gibi El K...
Destek Yayınları
Kerbela'nın Antropolojik Çözümlenmesi
Kerbela konusu tarih ve mitoloji açısından tüketilmiş gibi görünen bir alandır. Çoğunlukla tarih, mitoloji ve İslam inancı çerçevesinde ele alınmakla yetinilmiştir. Kerbela’nın antropolojik yönden ele alınması ise ne yazık ki yetersizdir. Çalışılması gereken disiplinlerden biri büyük ölçüde eksik kalmıştır. Kerbela’nın İslami içerikle sınırlı olmadığının, evrensel bir uygulama ve takvimsel hayata yani doğaya bağlı bir durum olduğunun tartışılmamış olması büyük kayıptır.Bu çalışmada, Kerbela’ya benzer olaylar tarıma bağlı ekonomik yaşamın ürettiği ritüel, edebiyat ve mitlerin karşılaştırılması, bereketin ve suyun dramatik, dini, edebi, müzikal seslendirilişi, doğa-insan-din ilişkisi açısından ele alınıyor.Şii ve Alevi topluluklara mal edilen Kerbela kurgusuna ait muharrem, aşure, matem ve b...
Kara Karga Yayınları
Bu Da Geçer Ya Hu
Hayat nedir, ölüm nedir; kader nedir, güç nedir, iktidar nedir; zulüm nedir, adalet nedir; hak nedir, hakkaniyet nedir; edep nedir, adap nedir, güzel nedir, çirkin nedir, iyi nedir, kötü nedir; akıl nedir, izan nedir, cehalet nedir; bilgi nedir, ilim irfan nedir, kime lazımdır kime değil? Fakirlik nedir, zenginlik ne? Hangisi yanılsamadır, hangisi gerçek? Hakikat nedir, nerededir?..Antik Yunan’dan, eski Çin’den 20. Yüzyıl dünyasına, adları asırları aşıp gelmiş düşünürlerin, şairlerin; Konfüçyüs’ün, Laozi’nin, Molla Câmî’nin, Şîrazlı Şeyh Sadi’nin, Ferîdüddin Attâr’ın, her biri derslerle dolu hikâyelerinin içinde insanoğlunun nesiller boyu sora sora geldiği bu sorulara verilmiş cevaplar var kitapta; hükmedenlerle hükmedilenlere / yönetenlerle yönetilenlere, ibretleriyle birlikte nasihatler....
Kara Karga Yayınları
Şirin Pembe Bulut
Karikatürist Yavuz Öztürk’ün, askerlik problemi olan Şirin Pembe Bulut, Sözcü okuyan Unicorn, Bay Ertesi Gün Hapı gibi efsane karakterleri bir arada. Karanlık sokaklar, mezhep-etnisite klişeleri ve tabular üzerine Regular Show, Adult Swim, Rick and Morty tadında yeni kuşak bir mizah ve çizgi kitabı.(Kitapçılar ve ebeveynler için mühim bir not: çocuklar için uygun değildir:)
Kara Karga Yayınları
Headbang 2
Blue Jean, Laneth ve Non Serviam gibi rock ve metal kültürünün en önemli yayınlarına imza atan ekipten arşivlik bir seri.“Makyajımız, hareketlerimiz hepsinin kökeni aslında yine metale dayanıyor. Bir noktada makyaj yapmaya başladık çünkü aklımızda mesela gözlerinin etrafını siyaha boyayan Misfits tarzı bir imaj vardı…”- Jonathan Hulten (Tribulation)“2016’daki terör saldırısı esnasında uçakta Güney Afrika’ya turneye gidiyorduk. Saldırıdan sonra uçak Yunanistan’a geri döndü. Şimdi yine İstanbul’dayız.”- Sakis Tolis (Rotting Christ)“Albümün adı biraz ironik olarak çelişkili. Hepimiz yolculukta olan karakterleriz. Aslında yolculuğun kendisiyiz. Ve bence nihilizm ve pesimizm yararı olan şeyler değil.”- Daniel Cavanagh (Anathema)“Viking döneminde yapılan çok az şey var. Atalarımızın büyük çoğunl...



