Destek İndirim -
Destek Dükkan
0
Sepetim
Yazarlar
Kategoriler
Değerlendirme
Fiyat
Yayınevleri
Diller
Filtreleme

Kategoriler

Yayınevleri

Yazarlar

Fiyat

Diller

Değerlendirme

Önceki sayfa
Sıralama
Stokta Yok
Heybeliada Cinayetleri Destek Yayınları

Heybeliada Cinayetleri

Heybeliada sokaklarında siyah cüppeli, eli bıçaklı bir katil dolaşmaktadır. Katil, kurbanlarını boğazlayarak öldürmek için mehtaplı geceleri seçer.Adayı ve tarihini iyi bilen seri katil, öldürdüğü kurbanlarının üzerinde birtakım şifreli mesajlar bırakır. Bu mesajlar aynı zamanda bir sonraki cinayet hakkında bazı ipuçları vermektedir.Sıra dışı cinayetler işleyen katil, cinayet mahallinde her türlü iz bırakır; bir tek iz hariç: kendi izi.Öyle ki; Tanrı bile cinayetlerin işlendiği geceler sanki tatile çıkmaktadır.Kaç kişi ölecek? Bunu yalnızca katilin kendisi biliyor.Heybeliada Sanatoryumu’ndan Heybeliada Ruhban Okulu’na kadar uzanan bu cinayetler zincirini çözmek için, dedektif Çetin Akın ve yakın arkadaşı gazeteci Ahmet Kerim devreye girer. İkili, kendilerini yine oldukça çetrefilli bir ola...

Stokta yok

Stokta Yok
Her Gün Öldürüyor Gidişin Destek Yayınları

Her Gün Öldürüyor Gidişin

Birini deli gibi severken, onun bir başkasını tutkuyla sevdiğini bilmek kadar öldürücü bir duygu var mı acaba? Ya da gerçek aşklar hiç ölmez mi?Suçluyla masum, günahla sevap, doğruyla yanlış, geceyle gündüz iç içe geçti. Duvarlara tırmandıran kıskançlık, uykuları kaçıran hırslar.Evdeki sesler aşkı fısıldıyor dolunaylı gecelerde. Tutkulu bir aşkla delilik arasındaki sınır gittikçe inceliyor... Ürpertiyor...“Bir ağaç gibi olacağım. Varlığımı bile hissetmeyeceksin. Öyle sert, sessiz duracağım yanı başında. Ama gölgem hep üzerinde olacak. Sen beni sevmesen de senin hayatını güzelleştirmek için yanı başında dikili duracağım. Hep ayakta olacağım, içimi kurtlar da kemirse, gıkım çıkmayacak. Beni kimse yenemez, kimse bükemez bileğimi. Bir tek bu aşk...“

Stokta yok

Stokta Yok
Hayyamlar ve Yamyamlar Destek Yayınları

Hayyamlar ve Yamyamlar

Öteki Mahallenin Aykırı Çocuğundan Aykırı bir kitap Onurlu bir yaratılış ve onursuz bir yüz çeviriş. İçine benim de dahil olduğum rezil bir kirlenme çağı. "Kral çıplak!" diye bağıran erdemli, güzel çocukları birer birer yok ettiler. Krallar giyinik, insanlık ise çırılçıplak artık. Öyle ise. Yeryüzünü gündüzleri bir kerhane ve kârhaneye çevirenler, geceleri uykularını bir pezevenk tedirginliği ve yalnızlığı içinde uyuyacaklar. Sevdiği kadının topuğunu avuçlarına doldurarak uyuyan erkekler ve sevdiği adamı göğsünde bir bebek gibi uyutan kadınlar ise, şehvetli bir sadakatle karılmış aşklarını tuzlu tenlerine örtü kılacaklar. Ve... Bunlardan hangisi olmak istediğine, sen karar vereceksin. Aşkı kendine örtü kılan bir Hayyam. Ya da. Kazanmak için her şeyi mubah gören bir yamyam.

Stokta yok

Stokta Yok
Gül, Kan ve Şeytan Destek Yayınları

Gül, Kan ve Şeytan

Elbette gizem krallarının şifrelerin çözülmesine izin verdiği kadar ilerleyebilecekti insanlık. Peki, Vatikan bu gizemli yolculukta, dünyada birkaç kişinin girebildiği en gizli arşivlerinde Büyük Dünya İmparatorluğu ile ilgili ne saklıyor?Kudüs tiranları İsrail İmparatorluğu için nasıl bir kanlı oyun oynuyorlar?İstanbul Ayasofya’da Mimar Sinan’ın sırrı hangi kapının kilidini açıyor?İstanbul Tüp Geçiş Projesi, Kız Kulesi’ndeki Mezar, Yerebatan Sarnıcındaki Medusa Kızlarının kalbindeki yazgıyı kim kaleme aldı?4. Konsül toplantısı için yapılan hazırlık planları Kuzey Irak’ta ne arıyor?Fil Suresi’nin şifresini çözen ve “Su Kuşu“ silahlarını geliştiren TİKA mühendislerinin öldürülmesindeki sır ne?Ergenekon, One Minute, Mavi Marmara, Arap Baharı birer şifre mi?Hazreti Meryem kime gözyaşı döküyor...

Stokta yok

Stokta Yok
Fondöten Destek Yayınları

Fondöten

Bir aşk bu kadar zor; bir ayrılık bu kadar kolay; seks bu kadar uzak; düşmanlık bu kadar yakın olmamıştı... Her şey karmakarışık... Tıpkı Zeynep’in kafası gibi... Her sayfada Vot- Port- Viş sarhoşluğu daha çok artacak ve aşk nefrete; düşmanlık dostluğa; arkadaşlık sekse; moda kabusa dönüşecek... Psikopat bir gelin, yakışıklı bir damat ve aşk şaşkını bir Zeynep... Yaklaşan bir düğün mü yoksa patlamaya hazır bir bomba mı!? Aşk, ihanet, sevgi, nefret, seks, moda, sanat, dedikodu... bir fondöten şişesinde birbirlerine karışmış bir şekilde, sıralarını bekliyorlar ama çok beklemeleri gerekmeyecek... her şey çok hızlı olup, bitiyor... Hayat moda, makyaj ve Vot-Port-Viş’den ibaret sanıyorlardı... Birdenbire aşk, nefret, ayrılık ve dünyanın en deli geliniyle en yakışıklı damadı girdi hayatlarına......

Stokta yok

Stokta Yok
Zamane Aşkları Destek Yayınları

Zamane Aşkları

O’nun İyi bir işi, düzgün giden bir ilişkisi ve sıradan ama güzel bir hayatı vardı. 30’una yaklaşırken tek beklentisi sevgilisinden gelecek evlenme teklifiydi.Üstelik ‘O’, aşkların hala eski Türk filmlerindeki gibi yaşandığını zannediyordu... Ta ki beklediği o romantik teklifi alana dek.Peki zamane aşkları kaça ayrılır sizce?Kaçak bir aşk, tek gecelik bir aşk, gerçek bir aşk; Bir sevgili, bir yüzük, bir Yunan heykeli, bir playboy ve AylinAşk bir kumardı ve Aylin ya kaybedecek ya kazanacaktıGenç bir kadının ayrılık sonrası yaşadığı duygusal karmaşa, hayata yeniden tutunma çabaları, mantığının ve duygularının savaşı, hayata dair tabularının yıkılışı ve aşka olan inancının yeniden kazanılma süreci, esprili bir dille anlatılmaktadır.Hayal alemime hoş geldin ve iyi eğlenceler!:)

Stokta yok

Stokta Yok
Vesaire: İkinci Yastık Destek Yayınları

Vesaire: İkinci Yastık

İki kişilik yatağı olan her yalnızın, iki de yastığı vardır mutlaka... Birine başını, diğerine kalbini yaslar sarılırken... Yalnız yaşamaya başladığı ilk günden itibaren insan, her şeyi tek kişilik düşünür de yatağını çift kişilik alır nedense. Rahat uyurum bari diye ilk başlarda. Ama sonra boğar onu, iki kişi uyuduğu yıllardan sonra tek başına uyumaya çalışması. Bir dönem salonda televizyon karşısında uyur tek başına. Yavaş yavaş o odaya doğru yönelmeler başlar. Yatak büyüktür tamam rahat uyursun belki, ama yastık neden iki tanedir be arkadaş! Biri başını koyup diğeri kendini boğmak için mi... Uyuyana kadarki zaman diliminde hıçkırıklarını dindirmek için mi... Yoksa o diğer yastıkta sevdiğinin başı, ne işi var be arkadaş koca yatağın üstünde o ikinci yastığın...Aslında ne güzelmiş eskiden...

Stokta yok

Stokta Yok
Vahşi Aşk Öyküleri (3 Kitap Takım) Destek Yayınları

Vahşi Aşk Öyküleri (3 Kitap Takım)

Bu öyküleri ya kendim yaşadım ya da gözlerimle gördüm. İşadamlarının sıradan hayatını süren benim gibi birinin, bütün bu serüvenlere katılmış olmasına hayret edeceğinizi biliyorum. Yargıç, savcı, doktor, avukat, polis, fahişe veya mafya mesleklerinden olmadan, öykü kahramanlarımın özel hayat bilgilerine acaba nasıl el koyabildim? Macerayı sevdiğimden ve hayattan korkmadığımdan toplumun bu karanlık bölgelerinde olup bitenlere tanık oldum ve kanunlarla kuralların sınırında dolaşanlarla dostluk kurabildim. Bazen de gizli hayatların ve ölümün esrarını çözebildim. Siz de gözlerinizi yummaz ve kulaklarınızı tıkamazsanız, Vahşet’in, gizlenmeye hiç gerek duymadan, her tarafınızı sarmış olduğunu fark edersiniz. En lezzetli aşk, şehvet ve şefkat yemeklerinin bile şiddet ateşinde pişirildiğini, siz d...

Stokta yok

Stokta Yok
Tuba ve Gecenin Anlamı Destek Yayınları

Tuba ve Gecenin Anlamı

Düşlerimiz, rüyalarımızın örtüsüdür. Masallar biraz daha farklıdır. Dileklerimiz, beklentilerimiz, kendimize saklı hayallerimizin üzerine yayılan bir tüldür. Tül, gerçeği görmeye engel değildir. Ne düşlerimiz gibi bizi örter ne de dünyanın gerçekliğinin bize ulaşmasını engeller. Tuba, düşlerinden vazgeçmiştir. İçinde koşturan masalın yuvalandığı tek yer gecedir. Gece, Tuba’nın yaşamına boylu boyunca serdiği masal nedeniyle anlamlıdır. Roman, söz konusu bu anlam doğrultusunda durmaksızın akarken Tuba’nın yaşadıkları pek de masala benzemez. Yurttaşı olduğu ülkenin uzun yıllar boyunca değişen sancılı gerçeği Tuba’nın öyküsünü acımasızca böler."İnsan, en iyi haline gelene dek birkaç kez doğar; bin yıllık şaraplar gibi." Tuba da müzik gibi kimi şeylerin önceki yaşamına ait olduğunu düşünür. Her...

Stokta yok

Stokta Yok
Terkedemeyenler Destek Yayınları

Terkedemeyenler

"Sen şimdi ben âşık oldum diyorsun. Yani.. "Ben âşık oldum." "Kocan? Çocuklar? Duyan bilen var mı?" "Kimse bilmiyor. Kocamı sevmiyorum demedim. Çocuklarıma da toz kondurmam." "Eee?" "Kocamı seviyorum. Ama Tur..."Selda sözünü keserek, "Adını söyleme. Bilmek istemiyorum." Alexandre Dumas Fils, "Evlilik çok ağır bir yüktür. Taşıyabilmek için bazen bir üçüncüye ihtiyaç vardır" der. Dediği, tek başına bir öyküyü anlatacak kadar kapsamlı. Öyle değil mi? İşte bu kitapta Ruh Hekimi, Prof. Dr. Yıldırım B. Doğan evliliklerdeki 3. kişi ilişkilerini gerçek olaylardan yola çıkarak öyküleştirdi.

Stokta yok

Stokta Yok
Suç Sarayı Destek Yayınları

Suç Sarayı

Benimse, neden hiç ağlamadığım bir sırdır.Bu ne fevkalade felsefe?Hayatıma üzülmediğim için kim suçlu?-Sevim Burak-, Yanık Saraylar"Doğduğum yere sonraları yolum hiç düşmedi...Ama Anadolu bir ölünün yüzü gibi hiç çıkmıyor aklımdan. İçimde ezbere bildiğim o köşe, anlatılmayı bekliyor. Anadolu’nun ağzını bıçak açmıyor. Memleketin ortasındaki muazzam çukur: Anadolu."Mesut ve avukat Laçin Anadolulu. Bunun ne demek olduğunu, hangi acılara, göçlere, geleceksizlik ve sahipsizlik duygularına karşılık geldiğini en az bizim kadar iyi biliyor onlar. Memleketi sarsan bir hukuk davasının peşine düşmüş avukat Laçin’in serüvenini izlerken, Gönül Kıvılcım’ın cümleleriyle bozkırın, çocukluğumuzun, yaralarına henüz ilaç bulunmamış sancılı bir coğrafyanın içinden onlarla birlikte boydan boya geçiyoruz.

Stokta yok

Stokta Yok
Sen ve Ben Destek Yayınları

Sen ve Ben

"Eğer kalabalıktaysan ama yalnızsan, herkese çok yakınsan ama bir o kadar da uzak, gülümsüyorsan içinde derin buruk bir boşluk varken. Yapacak çok şeyin varsa fakat hepsini yapacak kadar vaktin olmadığını düşündüğünden herşeyi yarım bırakıyorsan... Ben de senin gibiyim, belki de seninle duruyorum, yanında ya da yanında hissedeceğin bir yerde. Şimdi sana beni anlatacağım ya da bendeki seni. Şimdi ben buradayım. İki elinin arasında tuttuğun kitapta degil, kafandayım, orada yarattığında... O her nasılsa ve ne yapıyorsa ben oradayım. Bu bir tesadüf değil, anlayacaksın. Benden alabileceklerini, sonrasında aldıklarını sadece sen bileceksin. Bu bir başlangıç... Yüreğinin sesini duyuyorum, arayışını biliyorum. Bedenimi, ruhumu sonuna kadar açtım. Ruhum benim liderim. Yaşamın hesap defterini kapatı...

Stokta yok

Stokta Yok
Göç - Güneş Çavması - 1 Destek Yayınları

Göç - Güneş Çavması - 1

Bazen tam da batarken doğuyor Güneş...Gece daha parlak günler doğurmak için çöküyor...Uzaklarda değil, kendimizde sona eriyor göçümüz...“Güneş Çavması” okurlarını nevi şahsına münhasır “âlem” insanların arasına atıyor, farklıyı, uyumsuzu da görelim, belki de sevelim, önümüze çıkan bir sonraki “deli”ye gülümseyelim diye... Ama her mahallenin, her ailenin olmazsa olmazlarını da unutmuyor; onsuz düğün olmayan “kamber”ini, kendini memleket meseleleriyle ilgili baş muhatap gören amcasını, yaralamadan dedikodu yapmayı bilen teyzesini, “yavrusu”nun hep en iyisine layık olduğuna yürekten inanan annesini...Handan’ın Ankara’da bir mola verip Foça’da tekrar başlayan yolculuğu dostlarla büyüyor, aşklarla kavruluyor, acıları da mutluluklar kadar sıkı kucaklıyor...“Güneş Çavması” bir oyun, okura neşeyle...

Stokta yok

Stokta Yok
Yirmi5 Destek Yayınları

Yirmi5

Babam gitti. Ben hiç büyüyemedim. Babası giden her kız gibi yarım kaldım. Babasız kalan her çocuk gibi hep bir yanım çok daha fazla kırılgan, çok daha eksik, çok daha çocuk kaldı. Hep onu başkalarında aradım. Bulamadıkça sabırsız biri oldum. Büyüdükçe ona benzedim. Ona benzeyen yanlarımı hiç sevmedim.Kocaman kız oldum sanıyor. Hala içinde baba geçen şarkılarda gözleri dolu dolu olan bir kız çocuğuyum.Ben bu kitabı yazarken, orta dereceli depresyon şüphesiyle tedavi olmaya başladım. Doğal seleksiyonun gerektirdiği muhtaçlık duygusu beslenemediğinde, böyle sonuçlar doğuruyormuş işte.Her zaman her durumda güçlü olmaya çalıştım ve elbette bunu da atlatmak istiyorum. Birilerine “yalnız değilsin” hissiyatını yaşattıysam ne âlâ. Bana bunu yaşatan tek bir kişi bile olmadı çünkü hayatım boyunca.Bu ...

Stokta yok

Stokta Yok
Noktasızdır Sevmek Destek Yayınları

Noktasızdır Sevmek

Sevinçlerim, hüzünlerim, umutlarım, korkularım, yalnız kalınca dertleştiğim yalnızlıklarım var benim...Kimsenin bilmediği gözyaşlarım, kimsenin şahit olmadığı vazgeçişlerim, herkes üzerime geldikçe sığındığım hayallerim, kendi kendime yenildiğim savaşlarım var benim.Defolup gitmek istediğim gerçekler, aklımı kemiren düşünceler, hesabını tutmadığım yıkılışlarım var benim.Olmayışlara saydırdığım küfürlerim, olmuşlara sevinemediğim öfkelerim, yarınlara intikam besleyen dünlerim var benim.Suskunluklarım, canımı yakan kırgınlıklarım ve bir karış toprağa gömemediğim vedalarım var benim...

Stokta yok

Stokta Yok
Dokuz Oda Cinayetleri Destek Yayınları

Dokuz Oda Cinayetleri

Edebiyat ayrıntılardan oluşur, kimsenin görmediği parçaları kağıda döken kişidir yazar. Seçtiği ayrıntılarla kurduğu dünya o yazarın evrenini oluşturur. Bu hakikat, polisiye roman da çok daha fazla geçerlidir. Çünkü yazar, hakikati gizlemek zorundadır. O nedenle kadınların her zaman iyi polisiye romanlar yazacağını düşünmüşümdür. Ayrıntı okuma yeteneklerinin erkeklere göre daha gelişmiş olduğundan. Ayşe Erbulak bu düşüncemi doğrulayan polisiye yazarlarımızdan."Hafiye Karılar" başlığı altında çıkan "Çok Şekerli Ölüm", "Limoni Ölüm" ve "Ödüllü Ölüm” adlı eserleri buna iyi birer örnek oluşturuyor. Elinizdeki “Dokuz Oda Cinayetleri” de ayrıntılardan yola çıkarak kurulmuş eğlenceli bir polisiye roman. Polisiye meraklılarına farklı ve keyifli okumalar vaat ediyor.Deneyin seveceksiniz…- Ahmet Ümi...

Stokta yok

Stokta Yok
Pelin Destek Yayınları

Pelin

Stokta yok

Stokta Yok
İki Veda Bir Aşk Destek Yayınları

İki Veda Bir Aşk

Önce bir melodi çarpar kulaklarına. Daha bir tek sözünü bile duymadan takılır kalırsın şarkıya. “Beni anlatıyor” dersin, şarkı değil acı çarpmıştır aslında kulaklarına. Soğuk yanığıdır, yalnızlığın nefesinden sana üflenen. İlk kelimesinde başlar sancın. “Sen” der, senin ağzından. Kendine ait her şeyini yüklediğin, ona doğru giden ilk kelimeyle başlar şarkın.Sadece bir şarkı yaklaştırır bazen iki ayrı ruhu birbirine. Gözlerde yanan alev olur şarkıyla çağrılan her duygu ve bazen hiç tanımadığın başka bir gözde aynı alevi gördüğünde başlar sevdan...Öykü ve Kemal’in aşk ile ölüm arasındaki ince çizgide seyreden tutku dolu, sıra dışı yolculuğunda bazen kaybolacak bazen de aslınızı bulacaksınız...

Stokta yok

Stokta Yok
Bizim Küçük Sırrımız Destek Yayınları

Bizim Küçük Sırrımız

Kalbi hızla ve aşkla çarpmış birinin, artık yorulmuş ve vazgeçmiş kalbinin yeniden çarpmaya başlamasının hikâyesini anlatacağım size. Öyle umutsuz, öyle vazgeçmiş, öyle körelmiş biri ki o, üstelik maziden gelen, tertemiz kalmış, hani anneannelerimizin evindeki kokular gibi. O yüzden dedim ki bu hikâyede Naftalin olsun onun adı. Bize aslında çocukken hiç sevmediğimiz ama büyüdüğümüz zaman kokusunu duyduğumuzda bütün çocukluğumuzu hatırlatan o koku gibi gelsin. Eğer derinden koklamak için eğilip uzunca solursanız içinizi yakar, gözlerinizi yaşartır. Hem kızarsınız bir taraftan hem de burnunuzun ucunda sonradan kalanı koklarsınız ara sıra. Kendinizi iyi hissettirir çünkü. Babaannemizin bembeyaz çarşafları gibidir onun derinden gelen kokusu...

Stokta yok

Stokta Yok
Sıcak Ayaz Destek Yayınları

Sıcak Ayaz

Ben sana ölümün kıyısında yaşama tutunmuş bir hayattan geliyorum.Son bahar yağmurunda sensiz ıslanacaksam, kahvemin yanında kahvesini yudumlayan sen olmayacaksan,kabustan korkarak uyandığımda sana sarılmayacaksam, beraber hayal kurup birlikte yaşamayacaksam beni sevdiğini söylemenin ne anlamı var ki? Madem bunları seninle yapamayacağım, daha fazla varlığına alıştırmadan git. Hiç olmazsa acıların tat versin bana. Nasıl olsa ben sevmekten vazgeçmeyeceğim. Bir gün olur da bunları benimle yaşamak istersen, ölüme terk ettiğin yerdeyim.

Stokta yok

Stokta Yok
Denizin Hikayesi Destek Yayınları

Denizin Hikayesi

İz bırakmadan kaybolabileceğim tek yer deniz. Beni her seferinde aldığı yere bırakan hayatı da peşimden sürükleyip masmavi olmak istiyorum. Doğmamış sayılamayacak kadar kibirliyim. Hiç olamayacak kadar var, var olamayacak kadar kırgınım. İçimde bir yerlerde ikinci bir beden var. Onun sürekli yanılmasından, âşık olup dağılmasından çok sıkıldım. Yorgunum…Hatalarını benim kadar seven birini görmek umuduyla ufuk çizgisine bakıyorum. Bir gün mutlaka bir fırtınanın ortasında kavuşacağız. Ama önce bir ayna lazım bana. Karanlık gecelerde sularına ay düşmüş deniz kadar parlak ve dürüst bir ayna. Kendimle tanışmalıyım, kendimle buluşmalıyım…Yalnız yürümek, sokakta sadece kendi ayak sesini duymak, sofrada yalnız olmak, yalnız uyumak, bir çocuğu yalnız büyütmek… Her kadından bir parça aşk, çokça kırgı...

Stokta yok

Stokta Yok
Cam Kenarı Destek Yayınları

Cam Kenarı

Gidecek hiç kimsesi olmayan insanlar, sessizce içlerinden giderler...Cam kenarında unutulur bazı hayatlar. Ne zaman yağmur yağsa, cama çarpar durur, en acı hatıralar...İki şehir arasındaki mesafe ne kadar uzaktır? Ya da iki kalp arası iki dudak ile kaç dakikada birbirine ulaşır?Ne yüreğime ne de dudaklarıma laf dinletebiliyorum işte! Biri içerisinde seni yaşatırken bir diğeri ismini sayıklıyor...Seni düşlüyorumSeni özlüyorumKahrolası bir zaman işte! Ne yaparsam yapayım, gelmiyorsun...“Olur da bir gün geri gelmeye karar verirsen, avuçlarıma umudu, omuzlarıma ise sensizliği bıraktığın yerdeyim...”- Mesud Topal"Hayatı anlamak aşkı anlamaktır. Mesud Topal bu kitap da aşkı öyle güzel anlatıyor ki, her cümlesi bir nefes gibi hayata sıkıca sarılmanızı sağlıyor..."- Ertürk Akşun

Stokta yok

Stokta Yok
Sana Hep Benden Söz Edecekler Destek Yayınları

Sana Hep Benden Söz Edecekler

Her yara nasıl iz bırakıyorsa vücudumuzda, her aşk da böyle iz bırakıyor her birimizin kalbinde. Kimisi öyle derin açıyor ki o yarayı, kapanması yılları alıyor. Kimiyse dokunup çekiliyor sadece merak ettiği için. Biz o izleri saklamaya çalışırken başkası buluyor orayı. Tam burası diyor, işte tam buradan acıtmışlar senin canını. Sen ne kadar kapatmaya çalışsan da görüyorlar orayı. Boş verin görsünler, görsünler ki anlasınlar. İşte bizi biz yapan bu yaralar.

Stokta yok

Stokta Yok
Bir Uyumsuz Bulut Kara Karga Yayınları

Bir Uyumsuz Bulut

"İlginç, şaşırtıcı düşünce alanları. İçerikte de söyleyişte de, çok genç bir şair için beklenmedik bir olgunluk düzeyi."- Ataol Behramoğlu"Tuna Kiremitçi iyi bir şarkı yazarı. Güzel ve etkili melodiler, şiirli sözler buluyor, yazıyor ve bunu daha çok genç olduğu ilk dönemlerinden beri yapıyor."- Yavuz Hakan Tok"Tuna Kiremitçi, genç yaşında büyük bir şiir eğitimi ve terbiyesi almış bir şair kimliğiyle duruyor karşımızda. Mısranın haysiyetini de şiirin haysiyeti gibi koruyor."- Haydar Ergülen“Tuna Kiremitçi, yıllar önce Varlık dergisinden içeri girdiğinde bu aydınlık yüzlü çocuğun inceliği, konuşma üslubu, bilgisi dikkatimi çekmişti. Şiirlerini okuduğumda yanılmadığımı anladım ve üç şiirine yer verdim. 1994 yılında Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödüllerinde şiir dalında ödülü aldığında seçici kuru...

Stokta yok

Toplam: 169