Destek İndirim -
Destek Dükkan
0
Sepetim
Yazarlar
Kategoriler
Değerlendirme
Fiyat
Yayınevleri
Diller
Filtreleme

Kategoriler

Yayınevleri

Yazarlar

Fiyat

Diller

Değerlendirme

Önceki sayfa
Sıralama
Stokta Yok
Harem Destek Yayınları

Harem

17. Yüzyıl ‘Osmanlı Sarayı’nda cinsel gücü elinden alınmış bir haremağası, ölümü beklerken çıldıran bir şehzade, kardeş katli, iktidar mücadelesi, entrika, aşk, şiddet ve cinsellik...

Stokta yok

Stokta Yok
Gül, Kan ve Şeytan Destek Yayınları

Gül, Kan ve Şeytan

Elbette gizem krallarının şifrelerin çözülmesine izin verdiği kadar ilerleyebilecekti insanlık. Peki, Vatikan bu gizemli yolculukta, dünyada birkaç kişinin girebildiği en gizli arşivlerinde Büyük Dünya İmparatorluğu ile ilgili ne saklıyor?Kudüs tiranları İsrail İmparatorluğu için nasıl bir kanlı oyun oynuyorlar?İstanbul Ayasofya’da Mimar Sinan’ın sırrı hangi kapının kilidini açıyor?İstanbul Tüp Geçiş Projesi, Kız Kulesi’ndeki Mezar, Yerebatan Sarnıcındaki Medusa Kızlarının kalbindeki yazgıyı kim kaleme aldı?4. Konsül toplantısı için yapılan hazırlık planları Kuzey Irak’ta ne arıyor?Fil Suresi’nin şifresini çözen ve “Su Kuşu“ silahlarını geliştiren TİKA mühendislerinin öldürülmesindeki sır ne?Ergenekon, One Minute, Mavi Marmara, Arap Baharı birer şifre mi?Hazreti Meryem kime gözyaşı döküyor...

Stokta yok

Stokta Yok
Fondöten Destek Yayınları

Fondöten

Bir aşk bu kadar zor; bir ayrılık bu kadar kolay; seks bu kadar uzak; düşmanlık bu kadar yakın olmamıştı... Her şey karmakarışık... Tıpkı Zeynep’in kafası gibi... Her sayfada Vot- Port- Viş sarhoşluğu daha çok artacak ve aşk nefrete; düşmanlık dostluğa; arkadaşlık sekse; moda kabusa dönüşecek... Psikopat bir gelin, yakışıklı bir damat ve aşk şaşkını bir Zeynep... Yaklaşan bir düğün mü yoksa patlamaya hazır bir bomba mı!? Aşk, ihanet, sevgi, nefret, seks, moda, sanat, dedikodu... bir fondöten şişesinde birbirlerine karışmış bir şekilde, sıralarını bekliyorlar ama çok beklemeleri gerekmeyecek... her şey çok hızlı olup, bitiyor... Hayat moda, makyaj ve Vot-Port-Viş’den ibaret sanıyorlardı... Birdenbire aşk, nefret, ayrılık ve dünyanın en deli geliniyle en yakışıklı damadı girdi hayatlarına......

Stokta yok

Stokta Yok
Filozoflardan Seksi Şeyler Destek Yayınları

Filozoflardan Seksi Şeyler

Elinde keser sapı ile sap gibi ortada kalmak istemiyorsan, sevişmenin altın kurallarını bileceksin! -Zeus-"Erkeklerin sevişebilme süresi, ortalama bir buçuk dakikadır." -Afrodit- "Yıllanmış şarap nasıl damakta lezzet, ruhta şehvet uyandırırsa; yıllanmış sevgili de yatakta şerbet, dudakta lezzet, ruhta ebediyettir." -Ömer Hayyam- "Erkekler, biz kadınlara bahşedilmiş hediyelerdir." -Cleopatra-"Bir kadına gidiyorsan, yanına kamçını almayı unutma." -Nietzsche- "Cinsel eğilimlerin temeli hazdır." -Freud- "Sevişmeyi uzun tutmak ve uzun tutabilmesi için erkeği eğitmek görevi olan benim gibi biri, en az dört saat sevişebilir." -Sayuri- "Allah’ım kamçımı benden önce öldürme!" Neyzen Yasaklar ilgi çekicidir. Onları ihlal etmekse karanlık bir zevk verir. Ürperti dolu, adrenalin seviyesi yüksek bir ze...

Stokta yok

Stokta Yok
Fethi Naci Denemeleri 1 Destek Yayınları

Fethi Naci Denemeleri 1

Edebiyat eleştirileri genellikle tanıtım bültenlerine dönüştü. Edebi eserlerin derinlemesine ve niteliksel incelemeleri yapılmıyor.Nurullah Ataç’la başlayan, Fethi Naci ile süregelen bir eleştiri ekolü ne yazık ki gelecek kuşaklara devrolmuyor. Fethi Naci’nin büyük bir birikim ve şaşmaz bir üslupla kaleme aldığı Reşat Nuri Romancılığı, Yaşar Kemal Romancılığı Sait Faik Hikayeciliği gibi esaslı edebiyatçı incelemelerine artık rastlamıyoruz. 10 Türk romanıyla başlayıp 50 ve 100 Türk romanına kadar uzayan kapsamlı inceleme kitapları artık yazılmıyor.Ülkemizin yaşadığı toplumsal değişim-dönüşümün edebiyat cephesinden nasıl gözüktüğüne kimse dikkat çekmiyor. Fethi Naci Türk Eleştirisinde bir köşe taşıdır...Dikkatli takip, derin bir birikim, dürüst ama sert bir üslup.Cemaat , lobi, tarikat parti...

Stokta yok

Stokta Yok
Engelsizsiniz Destek Yayınları

Engelsizsiniz

Bu kitap; azmin kitabıdır.Bu kitap; yaşama sevincinin kitabıdır.Bu kitap; her türlü zorluğa rağmen hayatın ne kadar güzel olduğunu gösteren bir kitaptır.Bu kitap; Ersin’in hayatıyla birlikte tüm engellilerinne derli zorluklar çektiğini anlatan bir kitaptır.Bu kitap insanın hayallerinin asla ölmeyeceğini gösteren bir kitaptır.Bu kitap; en zorlu durumlarda bile aşkın kendisine yeşerecek bir alan bulabileceğini kanıtlayan bir kitaptır.Bu kitabı okuyanların engellilere karşı çok daha duyarlı olacağından hiç kuşkum yok.Bu kitabı okuyanların kendilerinin de bir engelli adayı oldukları gerçeğiyle yüzleşeceklerinden hiç kuşkum yok.Aynı zamanda bu kitap; ‘Beşiktaşk’ın kitabıdır.Takım sevgisinin bir insanı nasıl da hayata bağladığını gösteren çok çarpıcı bir örnektir.Sadece Beşiktaşlılar’ın değil, t...

Stokta yok

Stokta Yok
Engeller Sona Ersin Destek Yayınları

Engeller Sona Ersin

"Hayata her zaman gülümsemek istiyorum!" demişti ilk kitabında... Şimdi o günlerden bugünlere neler yaşadığını yazıyor. Yazıyor ki insanların kafalarındaki engeller iyice kalksın ve bir engellinin normal insanların yaşayabileceği tüm duyguları yaşayabileceği, herkes tarafından yeterince anlaşılsın. Ersin Ata, 30 Mayıs 1983’te Erzincan’da doğdu. Ancak doğum sırasında oksijensiz kaldığı için beynindeki bazı hücreler zarar gördü. Bunun sonucunda engel türlerinin en zorlarından biri olan "serebral palsi" (spastik) denen hastalıkla tanışarak hayata yenik başladı. Ersin Ata o günden sonra sürekli ağladı. Sonra öğrendi hayatın bütün engellere galebe çaldığını. Şimdi o günlerin acısını çıkarırcasına hayata gülücükler saçıyor Ersin Ata ve "Engeller Sona Ersin" diye bir kez daha haykırıyor.

Stokta yok

Stokta Yok
Düzülmüş Çeyiz Destek Yayınları

Düzülmüş Çeyiz

Hikâyeden HikâyeAdam çok yalnızdı cenazesi kaldırılacağı zaman nasıl bilirdiniz diye sordular cevap vereni olmadıdört kollunun altında sıra oluşmadıdört kişi bile oluşamadı, kaldırılamadı.İktidarsız bir cenazeydisonracığıma, önce ben bir şaka patlattım sonra bir de o patlattıortalık yıkıldıölenle ölünmedi, yalnızlık sadelik oldu, çarpanı kalmadı...Bu kitapla "Düzülmüş Çeyiz"lerin bahtı, bir anda değişmiş olacak!..

Stokta yok

Stokta Yok
Zamanın Ruhuna Rağmen Destek Yayınları

Zamanın Ruhuna Rağmen

...Pembe hanım milim milim ilerliyordu. Bütün gayretiyle sürünüyordu. Az kalmıştı. Kan-ter içindeydi. Biraz daha, biraz daha. Çok yaklaşmıştı. Gözlerinden akan yaş ıslattı yeri. Sankigözyaşlarından iz bırakıyordu. Son bir gayret etti......Veteriner Tarık yaklaştı. Elindeki şırıngayı şöyle bir geriye çekti. Sonra yavaş yavaş zehiri enjekte etti. Muzaffer boğulur gibi bir sesle son kez "uuuşşşşt küüpeeemm" dedi. Dost açtı gözünü son kez baktı ve öylece kalakaldı......Devrim kuzine gibi olmalıdır. Kuzine hem ısıtır, hem karın doyurur, hem de herkesi başında toplar......İki adam, iki kadını bekliyordu. İki adam hayatı bekliyordu. Hayat o iki kadındı. Feribotta iki kadın, iki adama gidiyordu. İki kadın mutluluğa gidiyordu......İnsan yenilemeli hayatı. Yeni bir araba kokusu, yeni bir ev kokusu, ...

Stokta yok

Stokta Yok
Zamane Aşkları Destek Yayınları

Zamane Aşkları

O’nun İyi bir işi, düzgün giden bir ilişkisi ve sıradan ama güzel bir hayatı vardı. 30’una yaklaşırken tek beklentisi sevgilisinden gelecek evlenme teklifiydi.Üstelik ‘O’, aşkların hala eski Türk filmlerindeki gibi yaşandığını zannediyordu... Ta ki beklediği o romantik teklifi alana dek.Peki zamane aşkları kaça ayrılır sizce?Kaçak bir aşk, tek gecelik bir aşk, gerçek bir aşk; Bir sevgili, bir yüzük, bir Yunan heykeli, bir playboy ve AylinAşk bir kumardı ve Aylin ya kaybedecek ya kazanacaktıGenç bir kadının ayrılık sonrası yaşadığı duygusal karmaşa, hayata yeniden tutunma çabaları, mantığının ve duygularının savaşı, hayata dair tabularının yıkılışı ve aşka olan inancının yeniden kazanılma süreci, esprili bir dille anlatılmaktadır.Hayal alemime hoş geldin ve iyi eğlenceler!:)

Stokta yok

Stokta Yok
Yüzde Elli Destek Yayınları

Yüzde Elli

İsmet İnönü, 5 Temmuz 1931’de TBMM Kürsüsü’nden şöyle sesleniyordu: "Bir ülkede namuslularda namussuzlar kadar cesur olmazsa o memleket batar." (...) "İnşallah bundan sonra halkın cebinden çalmaya niyetlenenler, durup bir defa daha düşünecek. Bir yerlerde, çaldığımı bilen, buna göz yummayacak cesur birileri var ve gelip yakama yapışabilir, alnıma damgayı çakabilir diye geçirecek içinden. Elbette ki bu korkular da onları durdurmayacak ama kim bilir?.." "Belki de halkın cesur çocukları, artık harekete geçme vaktinin geldiğini anlayacaklar." (...) Terörün kökenleri bazen ailenin içinde olabilir. Kaos ortamı hırsızı lider, yolsuzu makam sahibi yapabilir. Herkesin herkesi dolandırmaya çalıştığı bir ortamda, insanlar yanılabilir. Doğru ile yanlışın birbirine karıştığı bir ülkede, hiçbir şeyin si...

Stokta yok

Stokta Yok
Yeşil Bölge Destek Yayınları

Yeşil Bölge

Çavuş Roy Miller Verilen Emirlerin Tümünü Eksiksiz Yerine Getirmişti...“Yeşil Bölge“, Irak’taki Amerikan işgal kuvvetlerinin Bağdat’taki üssü.Bu üs, dev palmiyeler arasında, muhteşem villalarla ve ışıltılı yüzme havuzlarıyla adeta cehennemin içinde bir vaha... İntihar saldırısı endişesiyle garsonlarının bile başka ülkelerden getirtildiği, çoğu Iraklının ise girmesinin kesinlikle yasak olduğu sahte cennetin diğer adı. Belki de korkunun!.. Az ötede; çığlıklar, katliamlar, açlık ve ırza geçmeler sürerken, ’Yeşil Bölge’de Amerika’nın tatlı hayatı devam ediyor. Sanki bu kan deryasına inat, vurdulu kırdılı filmlerin gösterildiği sinemalarda patlamış mısır yeniyor, kadınlar seksi pantolonlarıyla diskoda dans ediyor.Yeşil Bölge sakinleri, domuz etinden yiyeceklerle dolu açık büfede hangi yemeği se...

Stokta yok

Stokta Yok
Vesaire: İkinci Yastık Destek Yayınları

Vesaire: İkinci Yastık

İki kişilik yatağı olan her yalnızın, iki de yastığı vardır mutlaka... Birine başını, diğerine kalbini yaslar sarılırken... Yalnız yaşamaya başladığı ilk günden itibaren insan, her şeyi tek kişilik düşünür de yatağını çift kişilik alır nedense. Rahat uyurum bari diye ilk başlarda. Ama sonra boğar onu, iki kişi uyuduğu yıllardan sonra tek başına uyumaya çalışması. Bir dönem salonda televizyon karşısında uyur tek başına. Yavaş yavaş o odaya doğru yönelmeler başlar. Yatak büyüktür tamam rahat uyursun belki, ama yastık neden iki tanedir be arkadaş! Biri başını koyup diğeri kendini boğmak için mi... Uyuyana kadarki zaman diliminde hıçkırıklarını dindirmek için mi... Yoksa o diğer yastıkta sevdiğinin başı, ne işi var be arkadaş koca yatağın üstünde o ikinci yastığın...Aslında ne güzelmiş eskiden...

Stokta yok

Stokta Yok
Vahşi Aşk Öyküleri (3 Kitap Takım) Destek Yayınları

Vahşi Aşk Öyküleri (3 Kitap Takım)

Bu öyküleri ya kendim yaşadım ya da gözlerimle gördüm. İşadamlarının sıradan hayatını süren benim gibi birinin, bütün bu serüvenlere katılmış olmasına hayret edeceğinizi biliyorum. Yargıç, savcı, doktor, avukat, polis, fahişe veya mafya mesleklerinden olmadan, öykü kahramanlarımın özel hayat bilgilerine acaba nasıl el koyabildim? Macerayı sevdiğimden ve hayattan korkmadığımdan toplumun bu karanlık bölgelerinde olup bitenlere tanık oldum ve kanunlarla kuralların sınırında dolaşanlarla dostluk kurabildim. Bazen de gizli hayatların ve ölümün esrarını çözebildim. Siz de gözlerinizi yummaz ve kulaklarınızı tıkamazsanız, Vahşet’in, gizlenmeye hiç gerek duymadan, her tarafınızı sarmış olduğunu fark edersiniz. En lezzetli aşk, şehvet ve şefkat yemeklerinin bile şiddet ateşinde pişirildiğini, siz d...

Stokta yok

Stokta Yok
Tuvalet Dili ve Edebiyatı Destek Yayınları

Tuvalet Dili ve Edebiyatı

Araştırmacı-Yazar Clou Zett, Türkiye’ye geldi, araştırdı ve tuvalet kültürümüz üzerine muhteşem bir kitap yazdı...Şöyle diyor Zett; "Uzun yıllar Türkiye’de yaşadım ve genel-özel her türlü tuvalete girip çıktım. Türkiye’deki tuvaletlerin temizlik sicili pek parlak olmamasına karşın, Türklerin tuvaleti ve temizliği bütün dünyaya öğrettikleri noktasında kesin ve şaşırtıcı bir yargıları var. Biz şu millete öğrettik bu millete kurs verdik diye övünmelerine karşın, bir türlü kendilerinin öğrenememeleri manidardır." Clou Zett bu çalışmasında Türkiye’de yazılı olmayan genel tuvalet kurallarından tuvalet mimarisine, tuvalet kültüründen tuvalet dili ve edebiyatına, taharet musluğundan tuvalet terliklerine, tuvaleti fayansla kaplamanın nedenlerinden tuvalet kağıdının icadına pek geniş bir alanda kısa...

Stokta yok

Stokta Yok
Tuba ve Gecenin Anlamı Destek Yayınları

Tuba ve Gecenin Anlamı

Düşlerimiz, rüyalarımızın örtüsüdür. Masallar biraz daha farklıdır. Dileklerimiz, beklentilerimiz, kendimize saklı hayallerimizin üzerine yayılan bir tüldür. Tül, gerçeği görmeye engel değildir. Ne düşlerimiz gibi bizi örter ne de dünyanın gerçekliğinin bize ulaşmasını engeller. Tuba, düşlerinden vazgeçmiştir. İçinde koşturan masalın yuvalandığı tek yer gecedir. Gece, Tuba’nın yaşamına boylu boyunca serdiği masal nedeniyle anlamlıdır. Roman, söz konusu bu anlam doğrultusunda durmaksızın akarken Tuba’nın yaşadıkları pek de masala benzemez. Yurttaşı olduğu ülkenin uzun yıllar boyunca değişen sancılı gerçeği Tuba’nın öyküsünü acımasızca böler."İnsan, en iyi haline gelene dek birkaç kez doğar; bin yıllık şaraplar gibi." Tuba da müzik gibi kimi şeylerin önceki yaşamına ait olduğunu düşünür. Her...

Stokta yok

Stokta Yok
Terkedemeyenler Destek Yayınları

Terkedemeyenler

"Sen şimdi ben âşık oldum diyorsun. Yani.. "Ben âşık oldum." "Kocan? Çocuklar? Duyan bilen var mı?" "Kimse bilmiyor. Kocamı sevmiyorum demedim. Çocuklarıma da toz kondurmam." "Eee?" "Kocamı seviyorum. Ama Tur..."Selda sözünü keserek, "Adını söyleme. Bilmek istemiyorum." Alexandre Dumas Fils, "Evlilik çok ağır bir yüktür. Taşıyabilmek için bazen bir üçüncüye ihtiyaç vardır" der. Dediği, tek başına bir öyküyü anlatacak kadar kapsamlı. Öyle değil mi? İşte bu kitapta Ruh Hekimi, Prof. Dr. Yıldırım B. Doğan evliliklerdeki 3. kişi ilişkilerini gerçek olaylardan yola çıkarak öyküleştirdi.

Stokta yok

Stokta Yok
Tepeden Tırnağa Nazım Hikmet Destek Yayınları

Tepeden Tırnağa Nazım Hikmet

epeden Tırnağa Nazım Hikmet’te;Marxizm’le yani komünist fikirlerle ilk tanıştığı İnebolu Nazım’ın “vatan hainliğine“ (!) başladığı yer mi?“Nazım Hikmet’in Aşkları“ yüzünden 1995’te kopan polemiğin bütün dökümü...Şiirlerindeki “Devrimci Militan Tipi“,Kemal Tahir’e yazdığı mektuplarının yorumu,Şiirlerindeki “Hapisane“ olgusu,Ressam Balaban’ın, hakkındaki inatçı ve ısrarlı yanlışları,Babıali Basını’ndaki “köşe yazarlığı“,Aydın Aydemir’in “Nazım“ındaki tüm saçmalıkları,Mustafa Şerif Onaran’ın tümüyle Kemalistleştirdiği Nazım’ıÜç firarı... anlatılıyor.Ülkemizin “Nazım Hikmet Uzmanı“, Araştırmacı-Yazar Emin Karaca, “Tepeden Tırnağa Nazım Hikmet“te; Nazım’ın tüm gerçekliğini gözlerönüne seriyor, iddiaları cevaplandırıyor, kimden ve nereden gelirse gelsin hakkındaki en küçük bir yanlışın, yalanın ...

Stokta yok

Stokta Yok
Darağacında Bir Kadın Şalcı Bacı Destek Yayınları

Darağacında Bir Kadın Şalcı Bacı

İsminden değil ördüğü şalların güzelliğinden geliyordu şöhreti. Hayatındaki tek derdi öksüz üç çocuğunu büyütebilmekti. Bir gün bir şapka hadisesinin içinde buluverdi kendini. Olaylar zinciri öyle bir gelişti ki kader bile şaştı kaldı!Olağanca saflığıyla savundu kendini: "Kadın şapka giye ki asıla?" Şalcı Bacı’yı idama götüren neydi? Kadın olduğu belli olmasın diye un çuvalına konularak asılan bir annenin gözyaşları içinde okuyacağınız gerçek hikâyesi... "Dedem Hasan Paşa çok sert bir askerdi. İsmet Paşa topçu okulunda öğrenci iken, Hasan Paşa okul müdürüydü. Sonrası ünlü komutanlar olan o dönemin öğrencileri, anlatıp dururlar Hasan Paşa’nın sertliğini. Bir şapka isyanını bastırmakla görevlendirildiği bir kentte, hızını alamayıp bir de kadın asmıştı. Sanırsam siyasal suçtan ilk asılan kadı...

Stokta yok

Stokta Yok
Aşkın Hünkarı Hacı Bektaş Veli Şahdiz Destek Yayınları

Aşkın Hünkarı Hacı Bektaş Veli Şahdiz

Aşktı aranılan. Aşktı içimizi dumansız yakan.Aşktı suları terleten, ateşi üşüten.Dört Kapı’yı, Kırk Makam’ı arıtandı aşk.Aşktı Kırklar Cemi’ne giderken gönülleri Kerbela kılan.Horasan’dan Anadolu’ya sevgi iklimini estirendi aşk.Aşktı yüreğimizi dostun ayak değdirdiği yere post diye serdiğimiz.Turnaların çorak topraklara “Ya Hakk“ diye süzülüşüydü aşk.Aşktı “Hünkâr’ım senin bir tatlı tebessümün için bin can veririm“ dedirten. Sinemizi dağlayandı aşk. Aşk iman dayanağımızdır. Aşk ağlatandır. Aşk ağlar mıydı pekâlâ? Söz Hacı Bektaş Veli’de pişerse aşk da ağlardı. Aşkın Hünkârı kitabını okuduğunuzda aşkın ağlayışına gönül gözyaşlarınızla eşlik ederken akan her damlanın sessiz harflerle şöyle seslendiğini işiteceksiniz:Ey Aşk, sana da Aşk Ola!

Stokta yok

Stokta Yok
Süleymanı Nasıl Bilirdiniz Destek Yayınları

Süleymanı Nasıl Bilirdiniz

“Kendimizden sakladıklarımız, en çok benzediklerimizdir kendimize.“Bir gün bir kaza olmuştur... Her şeyi değiştiren bir kaza. 4 farklı kişiyi sonsuza dek birbirine bağlayan; Süleyman’a kendini unutturan birkaza. Şimdi Süleyman, İsa, Melda ve Perran tekrar bir araya geliyor ve gerçek olan’ı keşfe çıkıyorlar.Bilinçaltlarından yansıyanlarla unutulmuş olanları hatırlamak ve geçmişle yüzleşmek üzere!

Stokta yok

Stokta Yok
Suç Sarayı Destek Yayınları

Suç Sarayı

Benimse, neden hiç ağlamadığım bir sırdır.Bu ne fevkalade felsefe?Hayatıma üzülmediğim için kim suçlu?-Sevim Burak-, Yanık Saraylar"Doğduğum yere sonraları yolum hiç düşmedi...Ama Anadolu bir ölünün yüzü gibi hiç çıkmıyor aklımdan. İçimde ezbere bildiğim o köşe, anlatılmayı bekliyor. Anadolu’nun ağzını bıçak açmıyor. Memleketin ortasındaki muazzam çukur: Anadolu."Mesut ve avukat Laçin Anadolulu. Bunun ne demek olduğunu, hangi acılara, göçlere, geleceksizlik ve sahipsizlik duygularına karşılık geldiğini en az bizim kadar iyi biliyor onlar. Memleketi sarsan bir hukuk davasının peşine düşmüş avukat Laçin’in serüvenini izlerken, Gönül Kıvılcım’ın cümleleriyle bozkırın, çocukluğumuzun, yaralarına henüz ilaç bulunmamış sancılı bir coğrafyanın içinden onlarla birlikte boydan boya geçiyoruz.

Stokta yok

Stokta Yok
Söz Destek Yayınları

Söz

Altını çize çize okuduğunuz kitaplar vardır. Çok sayfalı kalın kitaplardır bazen bunlar. Günler, haftalar, hatta aylar sürer okuyup bitirmek. Bitirdiğinizde belki size hiçbir şey vermez o kitaplar ve harcadığınız zamana üzülürsünüz... Ama bir bakarsınız ki aklınıza bir çivi gibi mıhlanan altını çizdiğiniz o cümleler hayatınızı değiştirmiş, koca bir romandan kalan altı çizili üç-beş satır size hayatın anlamını öğretmiştir. Kahraman Tazeoğlu, bu kitabında, yukarıda bahsettiğim altı çizili satırları hayatınızı değiştirecek o cümlelelere dönüştürerek, sayfalar dolusu kitaba gerek bırakmadan okumanın rahatlığını sunuyor. Tazeoğlu, bu kitabında yalnızca yayınlanmış eserlerinden değil, yeni yazmış olduğu aforizmalarından da faydalanıyor. Her biri birer ‘Özlü söz’ olan bu cümleler, kiminizin not d...

Stokta yok

Stokta Yok
Son İstanbullu Destek Yayınları

Son İstanbullu

Elektrik süpürgesi çıkmamıştı henüz, analar saçlarını süpürge yapıyorlardı evlatlarına. Kazak ve çorap örüyorlardı onlar için. Kilitli hatıra defterlerinde saklıyorlardı en mahrem anılarını. Sırdaş hesapların değil, "Emekli Maaşına Mahsuben" yapılan alışverişlerin çetelesinin tutulduğu bakkal defterlerinin devriydi. "Gitti de Gelmeyiverdi" şarkısı çaldığında Hamiyet’in sesinden, işlemeli bir mendile düşüverirdi gözyaşları. Ağlamak da gülmek kadar doğaldı. Elleri kınalıydı kadınların ama tırnakları ojesiz... Sanki biraz pembeydi bakışları. Yoksullardı evet ama yine de sokaklarımızı sevgi ışıltıları ile aydınlatır, kandillerin titreşen pırıltısında bir umut ışığı gibi süzülürlerdi.Ve taş plaklar bir kenara atılmıştı ansızın, ‘kırık ve ezik’tiler yenildikleri için kaset ve CD’lere.İstanbul’da...

Stokta yok

Toplam: 1258