Aşkın Kimyası
Aşk bir durumdur, bozukluk değil. Neredeyse her insanın yaşadığı, zaman zaman kendini içinde bulduğu bir haldir. Ancak yaygınlığına rağmen, birçok insan için aşk acılı, kederli ve kaygılı bir süreçtir. İşte tam da bu nedenle, yapısında "bozulma" potansiyeli taşıdığı söylenebilir. Aşk bir bozukluk değilse de, insanın normali de değildir. Yani insan âşıkken, biyolojik olarak normali dışında, farklılık gösterir. Söz konusu bu biyolojik fark, psikolojik, davranışsal, fizyolojik ve bilişsel farklılıklara da yol açar kuşkusuz. "Âşık bir insan, tam olarak kendinde değildir, yargılama yetisi bozulmuştur!" demek hiç de yanlış bir tarif olmaz. Bu nedenle âşık kişi, çeşitli istenmeyen durumlara açık ve duyarlı hale gelebilir. Aşkı zor hale getiren bir diğer özelliği de istemli cereyan ediyor olmaması...
Üzgün İnsandan Özgür İnsana
"Hayatın nesnesi değil öznesi olmaya özen gösterenler için çarpıcı bir kaynak." Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu "Uğur Batı ve Deniz Bayramoğlu insan ve insan hayatını kendi eşsiz deyişleri ile çözümlüyor." Prof. Dr. İlber Ortaylı "İnanılmaz sürükleyici, baştan sona canlı, eğlenceli, etkileyici ve okuyucunun anlam bulacağı derinlikte yazılmış." Prof. Dr. Mehmet Zihni Sungur "Hem genişliği hem de derinliği yakalayan ender bir kitap." Dr. Özgür Bolat "Bu kitabı okumalısınız, dahası insanın dönüşümü adına her evde bir tane bulunmalı." Prof. Dr. Sinan Canan
Usta Çırak Sohbetleri / Yeni Bir Sen-büyük Düşünmenin Büyüsü
Hayat senden bir şeyleri alırken, daha güzeline hazır olman için yapar bunu. İstediklerin olmayınca sana yeterli zamanı bağışlar ve yıllar önce kaybettiklerini yıllar sonra şükür sebebin yapar. Tüm karşılaşmaların bir amaca hizmet ettiğini okuyabilirsen, yaşanan hiçbir şeyin tesadüf olmadığını açıklar. Hayat, sana farkındalıklar sunar. Düşündüğün, inandığın ve güvenle beklediğin her şeyin gerçek olmasını sağlar. Dürüstlüğünü de sınar. Aldatana aldatılma korkusunu, çalana yakalanma huzursuzluğunu, yalan söyleyene kimseye inanamama boşluğunu bağışlar. Ve hayat sana her zaman başka kapılar açar. Bazen bir insan, bir mekân hatta hava olayını bile vesile kılar.
Korkusuzca Yaşayabilmek
Uluslararası çok satanlar listesinde haftalarca bir numarada yer alan ve Türkiye’de yüz binlerce okura ulaşmayı başaran Vazgeçebİlmek, Sevebİlmek ve Özgürleşebİlmek kitaplarının dünyaca ünlü yazarı Guy Finley, bu kez korkuya meydan okuyan bir yaşam disipliniyle çıkıyor okurunun karşısına: Korkusuzca Yaşamak! Korkunun tarifini çok katmanlı bir bakış açısıyla yeniden zihin süzgecinden geçiren Guy Finley, korkuyla düşünce arasındaki bağların nasıl baştan kurgulanması gerektiğine örnek hikâyelerle ve önerdiği etkili uygulamalarla birlikte dikkat çekiyor. Daha düne kadar uykularını kaçıran şeyin ne olduğunu hatırla mesela. Önceleri çok istediğin, önemsediğin, kafana taktığın, üzerinde çok düşünüp kaygılandığın, belki çok istediğin, uğruna çok şeyi gözden çıkardığın, vakit harcadığın şeyleri düş...
Mutluluk Projesi
Mutlu musunuz? Mutlu olmak için nelere ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsunuz? Şimdi size tüm bu düşüncelerin saçma olduğunu söylesem bana inanmayacaksınız. Ancak açıkladığımda ve içinize yılan gibi çöreklenmiş yanlış hikâyelerin ürünü olan inançlarınızdan sizi kurtardığımda bana hak vereceksiniz. Bu kitap mutluluk ve mutlu olmak hakkında... Sizi mutsuz kılan 53 düşünce ve inanç kalıbını fark ederek kırdığınızda hep hayalini kurduğunuz dingin ve özden gelen mutluluğa kavuşacaksınız. Tek yapmanız gereken The Work yöntemine kendinizi bırakmak ve kitaptaki alıştırmaları yapmak. Çözüm bu kadar kolay! Peki işe yarıyor mu? Hem de nasıl! Bu yöntemi kullanan dünya çapında binlerce insan özden gelen mutluluğa ulaştı. Siz neden onlardan biri olmayasınız? Şimdi soruyorum, hayatınızı değiştirmeye hazır m...
Özgürleşebilmek
İnsan ancak kendinden başka kimseye benzemek istemediğine karar verdiğinde özgürleşir... Özgürlük, özgünlüktür... Kendi gibi olabilme cesareti gösterebilen korkusuzların parmak izidir... Dilediğini yapabilmek değil, ne dilediğinin farkında olmaktır. "Başkası ne der?" kaygısıyla yaşamak yerine, başkası için yaşamaktan, vazgeçebilmektir. Kaybetme korkusundan arınmak değil, kaybetme ihtimaline rağmen cesaret göstermektir. Göze almak değil, gözden çıkarabilmektir özgürlük... Ve özgürlük, doğuştan kazanılmış bir haktır. Hiç kimse özgürlük hakkını sonradan öğrendiği korkulara, kaygılara, şüphelere ve değersizliğe feda etmemelidir. Uluslararası çok satanlar listesinde haftalarca bir numara olan, Türkiye’de de yüz binlerce okura ulaşmayı başaran VAZGEÇEBİLMEK ve SEVEBİLMEK kitaplarının yazarı Guy ...
Ben Kazanmadan Bitmez
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak... Hayır! Düzen bozulmadı, yeniden kuruldu... Yıkılan bir şey yok, değişen çok şey var sadece ve her değişim ürkütücü bir karmaşayla, çözümsüz gibi görünen sorunlarla ve sonsuz kaygılarla yağar insanın üzerine... Yeni düzen bir tehdit değil, bir seçim... Teknolojik gelişmeler insan sağlığını korumaya yetmiyormuş, bir kez daha yüzleştik bu hakikatle... İnsanın sağlığı yine doğanın kanunlarına bağlı... Yeni dünya, bambaşka bir disiplin öğretiyor insanoğluna: "Şikâyet etmemeyi, güvenmeyi ve olana teslimiyeti..." Ne kadar şikâyete saparsan, o denli şükre davet edilirsin. Dengelenirsin. Şimdiye kadar şikâyet ettiğin ne varsa, hepsine şükretmeyi öğretiyor yeni düzen sana. Belki sarsarak, belki acıtarak, belki tokatlayarak... Belki sen anlayıncaya dek şiddet...
Sessizlik Devrimi
"Bu kitap, insanın en uzak olan kendi benliğine dolanmadan nasıl yaşayacağını ve kendi ayarlarını meditasyonla nasıl değiştireceğini, hem pratik metodik yollarla hem de yazarın kendi kişisel deneyimleri üzerinden ele almış bir kılavuz niteliğindedir. Kendinize iyi yolculuklar..." Prof. Dr. Sultan Tarlacı, Üsküdar Üniversitesi Dünyadaki büyük mutsuzluğun temel nedeni, insanoğlunun süreklilik gösteren bir mutluluk arayışı içinde olması... Kesintisiz ve sonsuz bir mutluluk... Doğasına tamamen aykırı, imkânsız bir koşulun peşinde koşan insanoğlu, mutlu olmak için çabaladıkça daha da mutsuz, stresli ve içsel tüm dengelerini yitirmiş bir halde, duygusal hezeyanlar içinde savrulup duruyor oradan oraya... Mutlu olmak uğruna kontrolsüzce harcanan paralar, yaşanan tüketim çılgınlığı, sabahlara kadar...
Hayır Diyebilme Sanatı
Gerçekten "özgür" müsünüz? Dilediğiniz zaman dilediğiniz yemeği yiyebiliyor olmak mıdır sizce özgürlük? Toplumsal hiçbir baskı hissetmeden içinizden geldiği gibi giyinebiliyor olmak mı yoksa? Canınızın istediği saatte uyuyup, canınızın istediği saatte uyanarak, yine canınızın istediği saatlerde istediğiniz kadar çalışarak, ihtiyacınız olan parayı kazanabilmeniz mi? Bir hafta sonu tatilinde cep telefonunuzu kapattığınızda mı özgür hissediyorsunuz sadece kendinizi? Hayatınızla ilgili her kararınızı sadece kendinizi düşünerek mi alıyorsunuz? Kaderinizin ipleri tamamen sizin elinizde mi? Başkalarının sizden yararlandığını düşündüğünüz oluyor mu? Kaybetmekten korktuğunuz insanlar yok mu? Değişmeye ne kadar açıksınız? En azından yumurtayı nasıl yemekten hoşlandığınızı düşünün. İlle de rafadan mı...
Her Şeye Canını Sıkma Ey Gönül
"kalbi vesveselerden arındırma ve zihni susturma sanatı" İnsan her ne kadar bedeniyle sınırlı bir varlık gibi görünse de, dipsiz bir kuyu, hatta akıl almaz bir uçurumdur içi... Sınırlı bedeninde, sınırsız bir âlem yaşar ki, bu âlemi yaşanmaz hale getiren bir dolu vesveseyle boğuşur durur hayatı boyunca. Gönül terbiyesinden geçmemiş olanlar için, vesvesenin neden olduğu cehennem, hem birtakım fiziksel ve ruhsal sıkıntılara yol açar, hem sınav yolundaki kıymetli deneyimleri anlamsız talihsizliklere dönüştürür. Oysa vesvesenin doktoru olmak, insana şifa ve hidayet de versin diye indirilmiş olan Kuran’ın rehberliğiyle mümkündür. "Zihnim hiç susmuyor." "Ne yaparsam yapayım hep içim daralıyor." "Sevdiklerimi kaybetme korkusu yaşıyorum." "Geleceğimden çok korkuyorum." "Küçücük şeyler bile aklıma ...
Şaman Gözü
-Hayvanlar insanlara neyi nasıl haber verir? -Ev kazaları aslında ne söyler? -Fiziksel rahatsızlıklar hangi içsel çöküşün işaretleridir? -Aşk, iş ve gelecekle ilgili dilekleri gerçekleştirmek için hangi sihir, hangi mevsimde ve günün hangi saatinde uygulanır? -Özel eşyalar koruyucu tılsımlar haline nasıl dönüştürülür? -Bir Şaman'ın ecza dolabında neler bulunur? -Doğanın iyelerinden ne şekilde dilek dilenir? -Çocuk sahibi olmak için hangi ritüeller gerçekleştirilir? -Rüyaların gizemi nedir? Ve daha neler neler... Doğayla ve doğanın iyeleriyle uyum içinde yaşayan Şamanlar, doğanın döngüleriyle işbirliği yaparak gerçekleştirdikleri sihir ve ritüellerle sağlıklı yaşamayı, hastalıkları iyileştirmeyi, dilekleri gerçekleştirmeyi ve mistik güçleri artırmayı biliyorlardı. Şamanların uyg
Mucize Şifa
Birçok insan enerjisini İlahi Kaynak’tan almak yerine, farkında olmadan etrafındaki insanlardan çekerek beslenir. Bu beslenmeyi sürdürebilmek için, çevresindeki kişilere aşırı derecede ilgi gösterip hizmet ederek, takdir, teşekkür, onaylanma ve sevgi almaya çalışır. Zamanla bu davranış kalıplaşır ve enerjisel bir beslenme yolu olur. İlahi Kaynak yerine kuldan enerji alarak beslenmeye devam ettikçe, bedeninin iyileşme performansı da düşmeye başlar. Allah her canlıyı yaratırken, ona kendiliğinden iyileşebilme özelliğini de vermiştir. Bedenimiz iyileşebilmek için enerjiye ihtiyaç duyar. Okuyacağınız bu kitapla; enerjinizi nerelere gereksiz harcadığınızı, enerjinizi nasıl yükseltebileceğinizi, İlahi Sistem’e yeniden nasıl bağlanabileceğinizi, hangi düşünce yapısıyla bedeninize nasıl etki edebi...
Hayat Cesurlara Torpil Geçer - Özel Baskı
Hayat sadece yola çıkmayı göze alanları kahramanlaştırır... Yıldırım aynı yere iki kere düşer mi? Düşer… İki kere de düşer, üç kere de. Yeter ki yağmurun altında durmaya cesaret et. Öfkeyle, rekabetle, küçümsemeyle, eleştiriyle ve yargıyla dolu konforlu alanını terk edebilmeyi başardığında hazır olduğun seni bulur. Unutma ki, aradığın da seni arıyor. Yaşamının dümeni kendi ellerinde… Kalbinin rehberliğini kimsenin karanlık kuyularında yitirme. Uçurumlar, dümeni kıracağın rotayı verirler sana. İhtiyacın olan tek şey cesaret… Yola çıkmaya, yağmurda ıslanmaya, kahraman olmaya cesaret et…
Yaşam Terapisi
Aradığını bulduğun yerdesin. O, diğerlerinde gördüğü iyiliğin, kötülüğün, güzelliğin, çirkinliğin, korkunun, sevginin, zenginliğin, fakirliğin bastırdığı bilincinin derinlerinden gelen kendi yansıması olduğunu anlamıştı. O, tüm yansımalarını sahiplenerek, kendisinin bu dünyada en iyi versiyonunu oluşturacağına dair söz vermişti. O, kendi bilincini dünyaya yansıttığını anlayıp, karanlık dünyasını aydınlatmayı seçmişti. O, giderek içinde daha da büyüyen yalnızlık hissinden ve dinmek bilmeyen sessiz çığlıklarından özgürleşmişti. O, bundan sonraki yaşamını, her şeyde Yaradan’ın aşkını hissederek, tutkuyla ve tereddüt etmeden istediği gibi yaşamaya adamıştı. O, kendisindeki kötülüğü, diğerindeki iyiliği kabul ederek içindeki savaşı durdurabileceğini anlamıştı. O, ışığına ve gölgesine sahip çıka...
Her Şey Hakikati Görmekle Başlar
Evrenin ilahi düzeniyle birlikte, doğadaki her canlı kendi tekâmül sürecinde yaratıcısına doğru muhteşem bir uyum içerisinde ilerler. Bu canlılar içerisinde bir tek insanoğlu, sistemi kontrol edebilme arzusuyla, tekâmül süreçlerinin dışına çıkmaya başladı. Farkında olmadan, sınırlı dünya ömrümüzde Allah hakikatinden uzaklaşıp korkularımızla dünyalıklara tutunmaya başladık. Hak ile batıl birbirine karışırken, zihinlerimiz de karışmaya başladı! Dikkatimiz nerede dağıldı? Yıllardır nerelerde oyalandık? Ruhlarımızı yaratıcımıza ulaştırmaya çalışırken, şeytanın hileleriyle ne zaman yoldan çıktık? Zihin sürekli bir illüzyon içerisinde, çocukken ekilenler, büyürken edindiğimiz tecrübeler, subliminal mesajlarla bilinçaltımıza sokulmaya çalışılan yönlendirme teknikleri. Başkalarının zihnindeki tele...
Kadın Olmayı Hatırlamak
Annem gibi olmayacağım ve babam gibi biriyle evlenmeyeceğim… Allah’ım, beni neden erkek yaratmadın? Erkek olsaydım, yapacağımı bilirdim! Gece gündüz çalışıyorum, para bana zor geliyor ve elimde durmadan hemen gidiyor! Erkeklerin işi gücü cinsellik; hiç mi düzgün adam kalmadı! Aldatıldım! Terk edildim! Çaresizim! Mutlu değilim! Endişelerim her geçen gün artıyor! Huzurlu değilim! Hak ettiğim yerde değilim! Bedenimle barışık değilim! "Endişe etmekten, kontrolcü olmaktan, mükemmeliyetçilikten, kafaya takmaktan, dünyayı sırtımda taşımaktan, gözyaşlarımı içime atmaktan, gece başımı sevgi dolu bir omza dayamak yerine yastığa sıkıştırmaktan, insanlar ne der, diye düşünmekten, annemin babamın endişelerinden ve hayatıma karışmalarından, kendi yolumu bulamamaktan, kilo almaktan, erkekleri anlayamamak...
Evrenin İlahi Dili
Hayatımda yolunda gitmeyen bir şeyler vardı. Yıllardır çabalıyordum. Bir türlü hayalini kurduğum yere bırak gelmeyi, yanına bile yaklaşamamıştım. Kontrol etmeye çalıştığım her şey, kontrolümden çıkmıştı.Herkese saçımı süpürge etmiştim, kimse kıymetimi bilmemişti. Hep de beni bulur, hep de benim başıma gelirdi... Arızalanmaktan yorulmuştum... Toplumun benden istediği "iyi insan" karakterini elimden gelenin en iyisiyle uygulamaya çalışmama rağmen , kuma batmış araba gibiydim.Gaza bastıkça gömülüyordum ve kendimi çıkmazda hissediyordum. Ne zaman ki fark ettim korktuğum her şey başıma geliyor, işte o zaman benim için uyanış başlamıştı... Bütüne Işık Olsun
Her Şey Değişir (güncellenmiş Baskı)
Canın mı sıkkın? Moralsiz misin? İçin mi yanıyor? İşten mi atıldın? Hayat yolunda hepsi başımıza gelebilecek şeyler... Önemli olan düştüysen ayağa kalkmak, korksan da yola devam etmek ve her şeyin değişeceğine, yoluna gireceğine inanmak... Nasıl mı? Bu kitapta sana anlattığım ritüellerle, meditasyonlarla, ödevlerle... Böylece enerjin yükselecek, düşünce yapın değişecek, karanlıktaki ışığı görmeye başlayacaksın... Hâlâ duruyor musun? Gözlerini kapatıp herhangi bir sayfayı aç ve karşına çıkan ritüeli yapmaya başla... Senin ve bütünün hayrına olsun inşAllah...
Sevebilmek
İlişkilerin büyüsünü keşfetmeye ve sevdiğinle beraber uyanabilmeye hazır mısın? O halde doğru sev! Hem de sınırsızca, doludizgin, alabildiğine, cüretkârca, cömertçe, hiç esirgemeden, geri adım atmadan, sağanak misali yağarcasına, hesap etmeden, ölçüp tartmadan, eğip bükmeden, teminat aramadan, verdiğinin geri dönmesini beklemeden, garanticiliğe meyletmeden, korkusuzca, cesaretle sev! Çünkü sevebilmek, içsel bir reformdur. Bir şeyleri sevmeye başladığında, dünya da değişmeye başlar. Sevilmemek korkusundan özgürleşmiş, sevmek için sevilmeye ihtiyacın kalmamıştır artık. Hesapsızca sevebilmenin ve sevdikçe her şeyi değiştirebilmenin büyüsüyle yeni hayatlar ve ilişkiler inşa ediyor, sonsuz olasılıklara fırsat veriyorsundur. Kaybetme korkusu bir tehdit değildir bundan böyle. Bilirsin ki sevebile...
Mesajınız Var
Elinizdeki bu kitap, kişisel gelişim yolunda; yola nasıl çıkacaksınız, nereden başlayacaksınız, kendinizi nasıl arındırıp hayatınızın iyiye doğru ilerlemesini sağyalabileceksiniz, bu konularda size başlangıç ipuçları vermede yardımcı olacaktır. Kitabın en ilginç özelliği "sizinle konuştuğunu" fark edeceksiniz. Kitaptan "Şu anın niyetine..." diyerek derin bir nefes alın ve herhangi bir sayfa açın. Açtığınız sayfadaki konu şuan içinde bulunduğunuz bir duruma aynalık yapıyor olabilir mi? İlk denemelerde büyük ihtimalle içsel dirençler oluşturabilirsiniz. Ne alaka diyebilirsiniz. Normaldir. Kitabı ilk anda baştan sona okumaya kalkmayın. Sabırlı olun. Her gün kendiniz için bir sayfa açın ve o konu üzerine biraz düşünün. Hayatınızı gözden geçirin. Arkadaşlarınızdan izin alarak, onların niyetine ...
2 Tam Bir Tek
Kendinizi bir elmanın yarısı, hayatınızdaki kişiyi de elmanın diğer yarısı olarak düşünüp bir ilişkiye başlarsınız. Birlikte iki yarım bir tek olmaya çalışırsınız. Siz yarım bir elma oldukça, hayatınıza hep yarım insanlar gelir ve ilişkileriniz hep yarım kalır. Tam ve bütün olmak, hayatınıza tam ve bütün insanı çekebilmeniz için hazırlanmış çok özel bir kitap... Tüm biten, devam eden ve kurulacak olan ilişkilere şifa olması niyetiyle... Sevgi ve Aşk’la... Bülent Gardiyanoğlu
Kendini Bilen Rabbini Bilir
"Hayatın monoton geçtiğinden şikayet ediyorsun, onu donuk hale getiren yalnızca sensin, senin dünyanda, senin duygularını kim renksiz kılabilir? Ve senin her şeyi bırakıp aynanın karşısına geçmeni isterim. Ellerinle yüzüne, gözlerine, burnuna, kulaklarına dokun, onları hissederek dokun ve işte Yaradan'ın izlerini görüyorsun! Dokunduğun yerler ne kadar ilahi, onlar ne kadar kutsallar!... Sen kutsal bir bedenin içinde yaşayan ruhsun. İlk adım bedenini sevmektir ve bedenini sevdikten sonra ruhunu sevebileceksin ve son adım seni varlığına götürecektir.
Biyomerkezcilik
Evrenin Sırları, Yaşam ve Bilinçte Saklıdır Bazen basit fakat radikal bir fikir ortaya çıkar ve bilginin temellerini sarsar. Tıpkı dünyanın aslında düz olmadığının ortaya çıkmasıyla insanın kendine ve dünyaya bakış açısının tamamen değişmesi gibi... Günümüzde Batı’nın doğa felsefesi de yeni bir değişim dalgasıyla karşı karşıya. 21. yüzyıl, biyolojinin yüzyılı olacakmış gibi görünüyor. Peki o halde bu kitapla birlikte, bilim dünyasının evrene yaklaşımını altüst eden bir biyolog olan Robert Lanza ve çığır aşan bir astronom olan Bob Berman’ın devrimci fikirleriyle tanışmaya hazır mısınız? Biyomerkezcilik, insanın dünya görüşünü ve dünyayı algılama şeklini tamamen altüst ediyor, evrenin hayatı değil, hayatın evreni yarattığını iddia ediyor. Bu yeni paradigmada yaşam, fizik yasaları tarafından ...
Şaman Aynası
Dilekler gökyüzüne nasıl ulaştırılır? Binlerce yıldır kullanılan kadim dilek dileme yöntemleri nelerdir? Hangi mevsimlerde hangi ritüellerle niyetler atalara bildirilir? İçsel kuvvete nasıl sahip olunur? Doğum tarihine göre kimler hangi coğrafyada yaşamalıdır? Erk hayvanları, rehberlik edeceği insanı nasıl bulur ve neyin haberini verir? Dış doğa ile insanın iç doğası arasındaki kusursuz benzerlikler nelerdir? Dışarıdaki doğayı değiştirerek, insanın iç doğasını değiştirmesi mümkün mü? Yazgı değişir mi? Hangi yazgıyla dünyaya geldiğimizi nasıl öğrenebiliriz? Her şey ruhlu mudur? Kara düşünceler neye mal olur ve nasıl temizlenir? 12 Hayvanlı Türk Takvimi’ne göre hangi burç hangi kokuyla şifalanır? Parfümler, kokuyla ilhamlanmayı unutturdu mu? Binlerce yıldır doğayla ve doğanın iyeleriyle uyum...