Destek İndirim -
Destek Dükkan
0
Sepetim
Yazarlar
Eğitmenler
Kategoriler
Değerlendirme
Fiyat
Yayınevleri
Diller
Filtreleme

Kategoriler

Yayınevleri

Yazarlar

Fiyat

Diller

Değerlendirme

Eğitmenler

Önceki sayfa
Sıralama
Katiline Aşık Bir Kadın - Bergen Destek Yayınları

Katiline Aşık Bir Kadın - Bergen

"Kezzap bile bu kadını çirkinleştirememiş." – Sezen Aksu Kadına şiddetin acıklı bir simgesidir Bergen... Toplumun gözü önünde kendi ölümüne yürümüş, ailesini korumak uğruna kendini feda etmiş, korkusuz, cesur bir kadın... Yaşam savaşının tam ortasında yer almış, hayatın bütün zorluklarına rağmen umudunu yitirmeden şarkılara tutunmuş bir gazino yıldızı... Saplantılı bir aşkın pençesinde kıvranıp durmuş bir kraliçe... Arabeskin Kraliçesi hem de... Kocasının yüzüne attığı kezzapla bir gözünü yitiren ama güzelliğinden hiç ödün vermeyen bir ikon... Sanat hayatı ödüllerle dolup taşan Bergen, bir dönemin arabesk yasaklarını delmesiyle de müzik tarihine imza atmış, değerli simgelerden biridir. Yaşlanıncaya kadar şarkı söylemek istiyordu sadece. Bir de insan gibi sevilmek... Olmadı ama! Zalimce işl...

Özgürleşebilmek Destek Yayınları

Özgürleşebilmek

İnsan ancak kendinden başka kimseye benzemek istemediğine karar verdiğinde özgürleşir... Özgürlük, özgünlüktür... Kendi gibi olabilme cesareti gösterebilen korkusuzların parmak izidir... Dilediğini yapabilmek değil, ne dilediğinin farkında olmaktır. "Başkası ne der?" kaygısıyla yaşamak yerine, başkası için yaşamaktan, vazgeçebilmektir. Kaybetme korkusundan arınmak değil, kaybetme ihtimaline rağmen cesaret göstermektir. Göze almak değil, gözden çıkarabilmektir özgürlük... Ve özgürlük, doğuştan kazanılmış bir haktır. Hiç kimse özgürlük hakkını sonradan öğrendiği korkulara, kaygılara, şüphelere ve değersizliğe feda etmemelidir. Uluslararası çok satanlar listesinde haftalarca bir numara olan, Türkiye’de de yüz binlerce okura ulaşmayı başaran VAZGEÇEBİLMEK ve SEVEBİLMEK kitaplarının yazarı Guy ...

Binlerce Kilometrelik Bir Yolculuk Bile Tek Bir Adımla Başlar - Lao Tzu Destek Yayınları

Binlerce Kilometrelik Bir Yolculuk Bile Tek Bir Adımla Başlar - Lao Tzu

"Bir testi yaparsın çamurdan, içindeki boşluktur onu yararlı kılan." 2500 yıl önce kaleme aldığı Tao Te Ching ile Taoizm’in kutsal kitabını yaratan Lao Tzu, Doğu bilgeliğini gizemli satırlarla kalbimize fısıldamıştır. Yaşamın düzeninin oluş ve bozuluştan ibaret olduğunu, hakikatin görünende değil görünmeyende gizlendiğini söyleyen Lao Tzu zıtlıklardan doğan uyuma dikkat çeker. Arzulardan sıyrılarak gerçek yolu bulmayı, teslimiyeti, alçakgönüllülüğü, varoluşun ve doğanın özünü büyülü bir dille anlatan Lao Tzu, günümüzde de insanlığa ilham olmaya devam ediyor.

Ben Kazanmadan Bitmez Destek Yayınları

Ben Kazanmadan Bitmez

Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak... Hayır! Düzen bozulmadı, yeniden kuruldu... Yıkılan bir şey yok, değişen çok şey var sadece ve her değişim ürkütücü bir karmaşayla, çözümsüz gibi görünen sorunlarla ve sonsuz kaygılarla yağar insanın üzerine... Yeni düzen bir tehdit değil, bir seçim... Teknolojik gelişmeler insan sağlığını korumaya yetmiyormuş, bir kez daha yüzleştik bu hakikatle... İnsanın sağlığı yine doğanın kanunlarına bağlı... Yeni dünya, bambaşka bir disiplin öğretiyor insanoğluna: "Şikâyet etmemeyi, güvenmeyi ve olana teslimiyeti..." Ne kadar şikâyete saparsan, o denli şükre davet edilirsin. Dengelenirsin. Şimdiye kadar şikâyet ettiğin ne varsa, hepsine şükretmeyi öğretiyor yeni düzen sana. Belki sarsarak, belki acıtarak, belki tokatlayarak... Belki sen anlayıncaya dek şiddet...

Cehennem Acı Çektiğimiz Yer Değil Acı Çektiğimizi Kimsenin Bilmediği Yerdir - Hallac-ı Mansur Destek Yayınları

Cehennem Acı Çektiğimiz Yer Değil Acı Çektiğimizi Kimsenin Bilmediği Yerdir - Hallac-ı Mansur

Zaman ve mekân üstü bir hakikat felsefesi: "ENE-L HAK..." Mevlana’dan Yunus Emre’ye, Spinoza’dan Kant’a, Nietzsche’den Ficht’e kadar dünyaca ünlü büyük düşünürlerin felsefi akımlarına ilham kaynağı olmuş büyük İslam düşünürü Hallac-ı Mansur’un "Ene-l Hak" felsefesi üzerinden tarif ettiği varlık, benlik, hiçlik ve yok oluş kavramları, yüzlerce yıldır bilim, sanat, inanç ve felsefe dünyasına ışık tutmaya devam ediyor.

Her Kalbe Bahar Gelir Ama Bazıları Çiçek Açar Destek Yayınları

Her Kalbe Bahar Gelir Ama Bazıları Çiçek Açar

İçime attığım kar taneleri kadar küçük şeylerin zamanla önünde durulmaz bir çığa dönüşebileceğini öğrendim. Oysa bir dağın zirvesine düşen ufacık kar taneleri gibiydi hepsi... Zamanla yuvarlanıp döndüler içimde, büyüdüler ve kocaman bir çığa dönüştüler. Meğer her şeyi içine atmak bir felaketmiş... Çünkü içine attıklarının altında ezilir, yorulurmuş insan. Sen benim içime attığım her şeysin. Çocukluğum, gençliğim, alınganlığım, pişmanlığım, umudum... Sen benim hissettiklerimsin... Sen, bir daha hissedemeyeceğim tek şeysin... Ne olurdu karşımda dursaydın şimdi? Sımsıkı sarılabilseydim boynuna, kokunu içime çekerek ağlayabilseydim omzun

En Hüzünlü Eylül Destek Yayınları

En Hüzünlü Eylül

Hüzünlüdür İstanbul, Eylül 1955’ten beri... Kadim kentin destansı tarihinde, 6/7 Eylül 1955’te yaşanan büyük yıkım kuşkusuz çok özel bir yer tutar. Acısı hep sürecek bu büyük altüst oluş, toplumsal olduğu kadar bireysel anlamda da derin kırılmalara yol açmıştır. Tıpkı Suzan ve Yorgo’nun aşkında olduğu gibi. Suzan ve "sevgili papazı"nın büyük dramını okurken, kendinizi İstanbul dekorunda, tarihin içinde, "soluksuz ve dipsiz" bir yolculuğa çıkmış bulacaksınız. Bir yas, beş yıl süreyle her gün ve yirmi dört saat tutulur mu? Suzan ve Yorgo’nun aşkı kadar büyükse, evet! Balcıgil romanına "Söyledim ve ruhumu kurtardım!" diye başlıyor. Çünkü, hepinizin merak ettiği önemli nedenleri var. En Hüzünlü Eylül büyük bir aşkın olduğu kadar, büyük bir hesaplaşmanın da romanı.

Başkaldırıyorum, O Halde Varız! - Albert Camus Destek Yayınları

Başkaldırıyorum, O Halde Varız! - Albert Camus

Albert Camus’nün incelikle örülmüş başkaldırı felsefesi, Kierkegaard, Nietzsche ve Dostoyevski gibi on dokuzuncu yüzyılın önemli varoluşçu filozofları ile birlikte yirminci yüzyılın bir yanıyla kaotik, bir yanıyla yaratıcı sayılan "absürd" atmosferinin belirgin izlerini taşır. Camus, trajik kahraman Sisifos’u, "absürd insan" olarak bizim çağımıza bağışlar. Yıkıcı bir savaşın tam ortasında, babasız ve yoksul geçen çocukluk yılları, sonrasında yaşadığı ağır hastalıklar, büyük kırılmalar ve vazgeçişler... Bütün bunlar Camus’nün yaşama, yaratıma ve felsefeye karşı beslediği büyük arzusunu ve inancını yok edememişti. Sadece bir felsefi öğüt olarak değil kendi yaşam ilkesinde de "ille de yaşamak" düşüncesine bağlıydı. Onun saygınlığı ve samimiyeti, sadece felsefesinden değil, yaşamöyküsünden de ...

Savaşmaktan Vazgeçtiğin An Kaybedersin - Ernesto Che Guevara Destek Yayınları

Savaşmaktan Vazgeçtiğin An Kaybedersin - Ernesto Che Guevara

"Dizlerimin üzerinde yaşamaktansa, ayaklarımın üzerinde ölmeyi tercih ederim." Henüz hayatta olduğu yıllarda devrimin simgesi haline gelen Ernesto Che Guevara; bakış açısı, mücadelesi ve idealleriyle 20. yüzyıla damgasını vuran isimlerden biri oldu. Genç bir tıp öğrencisiyken çıktığı Latin Amerika gezisinde gördüğü yoksul halk manzaralarının ardından yaşamını tamamen değiştirecek radikal kararlar aldı. Ezilen ve sömürülen halkların özgürlüğü için savaşmayı seçti. Küba Devrimi sırasında üstlendiği görevlerle zafere öncülük ederken ülke yönetimindeki siyasi kariyeriyle de tüm dünya tarafından tanınan, özgürlükçü bir lider oldu. Katledilişinin üzerinden geçen onca yıla rağmen Ernesto Che Guevara, bugün hâlâ tarihin önemli kahramanlarından biri ve aynı zamanda haksızlıklarla mücadelenin sembol...

Sessizlik Devrimi Destek Yayınları

Sessizlik Devrimi

"Bu kitap, insanın en uzak olan kendi benliğine dolanmadan nasıl yaşayacağını ve kendi ayarlarını meditasyonla nasıl değiştireceğini, hem pratik metodik yollarla hem de yazarın kendi kişisel deneyimleri üzerinden ele almış bir kılavuz niteliğindedir. Kendinize iyi yolculuklar..." Prof. Dr. Sultan Tarlacı, Üsküdar Üniversitesi Dünyadaki büyük mutsuzluğun temel nedeni, insanoğlunun süreklilik gösteren bir mutluluk arayışı içinde olması... Kesintisiz ve sonsuz bir mutluluk... Doğasına tamamen aykırı, imkânsız bir koşulun peşinde koşan insanoğlu, mutlu olmak için çabaladıkça daha da mutsuz, stresli ve içsel tüm dengelerini yitirmiş bir halde, duygusal hezeyanlar içinde savrulup duruyor oradan oraya... Mutlu olmak uğruna kontrolsüzce harcanan paralar, yaşanan tüketim çılgınlığı, sabahlara kadar...

Doğanın İşaretlerini Okumanın Kaybolmuş Sanatı
 
Destek Yayınları

Doğanın İşaretlerini Okumanın Kaybolmuş Sanatı

.

Putlar Yıkılırken (güncellenmiş) Destek Yayınları

Putlar Yıkılırken (güncellenmiş)

"İnsanlığın bütün hallerine dair" büyük bir roman: Putlar Yıkılırken Tarihin en büyük "put yıkıcı"larından Nâzım Hikmet, kendisiyle yüzleşirken aslında epey mahcup! İkinci Dünya Savaşı’nın acımasızlığı; düşüncesi, sözü ve eylemi olanları alabildiğine ezecektir. Özellikle Nâzım ve peşi sıra savrulan iki güzel çocuğu. Bezdiren polis takipleri, tabutluklar, işkence odaları, 1500 vatlık lambalar, falakalar ve insanlık onurunu yok etmek üzere icat edilmiş başka ne varsa... Karşılığında sevgi, aşk ve insanlığa adanmış hayatlar... Dünya yıkılıp yeniden kurulurken, büyük şair ve "iki güzel çocuk"tan yükselen canhıraş çığlık sinirlerinizi bozacak! Sevinerek, üzülerek, korkarak, haykırarak, hayran kalarak, karalar bağlayarak okuyacaksınız. Celile, Yeşil Mürekkep, İpek Sabahlık ve Afife Jale’nin yaza...

Kuran Destek Yayınları

Kuran

....

Hayır Diyebilme Sanatı Destek Yayınları

Hayır Diyebilme Sanatı

Gerçekten "özgür" müsünüz? Dilediğiniz zaman dilediğiniz yemeği yiyebiliyor olmak mıdır sizce özgürlük? Toplumsal hiçbir baskı hissetmeden içinizden geldiği gibi giyinebiliyor olmak mı yoksa? Canınızın istediği saatte uyuyup, canınızın istediği saatte uyanarak, yine canınızın istediği saatlerde istediğiniz kadar çalışarak, ihtiyacınız olan parayı kazanabilmeniz mi? Bir hafta sonu tatilinde cep telefonunuzu kapattığınızda mı özgür hissediyorsunuz sadece kendinizi? Hayatınızla ilgili her kararınızı sadece kendinizi düşünerek mi alıyorsunuz? Kaderinizin ipleri tamamen sizin elinizde mi? Başkalarının sizden yararlandığını düşündüğünüz oluyor mu? Kaybetmekten korktuğunuz insanlar yok mu? Değişmeye ne kadar açıksınız? En azından yumurtayı nasıl yemekten hoşlandığınızı düşünün. İlle de rafadan mı...

Hamilelik & Doğum Destek Yayınları

Hamilelik & Doğum

Tebrikler hamilesiniz… Hayat hiç bu kadar anlamlı, hiç bu kadar sürprizlerle ve sorularla dolu olmamıştı sizin için. Kısacık gibi görünen, eşsiz ve unutulmaz bu sürecin her ne kadar acemisi gibi hissetseniz de aslında bir kız çocuğu olarak dünyaya geldiğinizden beri bedeniniz anne olmaya hazırladı kendini. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Banu Çiftçi’nin hiçbir detayı atlamadan kaleme aldığı HAMİLELİK & DOĞUM, yaşayacağınız bu eşsiz deneyiminiz boyunca bebeğinizin gelişim evrelerinden beslenmeye, düzenli egzersizlerden güzellik, bakım ve estetik uygulamalara, doktor kontrollerinden endişe yönetimine kadar çok yönlü, geniş bir alanda size rehberlik edecek.

Allah'a Koşun Destek Yayınları

Allah'a Koşun

İnsanlar kendi hayatını yaşamadığı için mutsuz. Hep birileri mutlu olsun diye koşturmaktan yürekleri yorgun. Hepsi bu... Üzülme! Giden kendi kaybetmiştir aslında. Neyi mi? "Verdiğin sevgiyi, değer ve emeği..." Maske takan insanlardan Allah'a sığınırım. Allah verdiğin emeği hak edecek insanı karşına çıkarsın. Çünkü Allah adildir. Kimsenin hakkını kimseye bırakmaz. Bu dünyada öyle insanlar var ki, melek gibi insanların kalbini kırıp yine de kendini haklı sanıyor. Allah bizi onlardan korusun. Gerçek Müslüman inciten değil, incitmeye korkandır! Allahım sen kimseye sonradan "Bu muydu sevdiğim insan!" dedirtme. Yaramız var hepimizin. Çok şükür yaramızı saran bir de Yaradan'ımız... "Sana bıraktım Allahım..." cümlesinin verdiği hafiflik pamuğun zerresinde yok. Çok şükür... Kararsız kaldığında de k...

Evliya ve Eşkiya Destek Yayınları

Evliya ve Eşkiya

.Bazen içinde iki ayrı ses duyuyorsun. Zihnine dolan düşünceler seni kararsız bırakıyor. Bazen kendini çift kişilikliymiş gibi hissediyorsun. Biri kötüyü emrediyor, diğeri ise rahmani konuşuyor. Rahmani konuşan çok hafif fısıltı verip hemen kayboluyor ama şeytani olan hiç susmuyor, seni yoruyor. İşte o ses nedir biliyor musun? O senin nefsinin sesidir. Onu eğitirsen Evliya olur, şayet onu boş bırakırsan Eşkıya olur, bütün enerjini alır ve hayatı çekilmez hale getirir. İçinde böylesine bir savaş varken Sen Evliya mı olmayı seçeceksin yoksa Eşkıya mı? Niçin ilişkilerle (kalbimizle) imtihan oluyoruz? Âşık olarak evlendiğin insanla gün gelir boşanmak için adaklar adarsın. "Seni çok seviyorum, sensiz yapamam..." dediklerine gün gelip "Yüzünü görmek, adını bile duymak istemiyorum!" diye haykırır...

Mucize Şifa Destek Yayınları

Mucize Şifa

Birçok insan enerjisini İlahi Kaynak’tan almak yerine, farkında olmadan etrafındaki insanlardan çekerek beslenir. Bu beslenmeyi sürdürebilmek için, çevresindeki kişilere aşırı derecede ilgi gösterip hizmet ederek, takdir, teşekkür, onaylanma ve sevgi almaya çalışır. Zamanla bu davranış kalıplaşır ve enerjisel bir beslenme yolu olur. İlahi Kaynak yerine kuldan enerji alarak beslenmeye devam ettikçe, bedeninin iyileşme performansı da düşmeye başlar. Allah her canlıyı yaratırken, ona kendiliğinden iyileşebilme özelliğini de vermiştir. Bedenimiz iyileşebilmek için enerjiye ihtiyaç duyar. Okuyacağınız bu kitapla; enerjinizi nerelere gereksiz harcadığınızı, enerjinizi nasıl yükseltebileceğinizi, İlahi Sistem’e yeniden nasıl bağlanabileceğinizi, hangi düşünce yapısıyla bedeninize nasıl etki edebi...

Celile Ela Gözlü Pars Celile Destek Yayınları

Celile Ela Gözlü Pars Celile

Osmanlı’nın en güzel kadınlarındandı. Saray ressamı Fausto Zonaro’nun rahleyi tedrisinden geçti. Paris ve Roma’da eğitim gördü. Adını resim sanatına altın harflerle yazdırdı. Padişah hafiyeleriyle, Balkan çetecileriyle, İttihat ve Terakkicilerle boğuştu... Korku nedir hiç bilmedi! Gönlünü kendinden dört yaş küçük olan Yahya Kemal’e kaptırdığında evliydi, iki çocuğu vardı. "Ela gözlü pars" diye şiirler yazdı ünlü şair onun için. Güzel kadın, hayatında ilk kez bulutların üzerinde uçtuğunu düşündü. Aşkı uğruna eşini, evini terk etti! Maalesef, onu taşıyabilecek büyüklükte bir yüreğe sahip değildi şair. Onu yarı yolda bıraktı, sıvışıp kaçtı. Çok üzüldü, kahroldu ama yıkılmadı ela gözlü pars. Aynı çocuk iki kere doğurulabilir mi? Doğurdu Celile! Oğlu Nâzım Hikmet yirmi sekiz yıllık hapis cezası...

Gül ve Haç Kardeşliği Destek Yayınları

Gül ve Haç Kardeşliği

Aytunç Altındal, GÜL VE HAÇ KARDEŞLİĞİ’nde Avrupa Birliği’nin Türkiye’de hiç bilinmeyen "gnostik-masonik" yüzünü ve özünü anlatıyor. Bugünkü Avrupa Birliği’ni kuran fikirlerin hangi gizli örgütlerce ne zaman ve nasıl ortaya atıldıklarını, Avrupa Birliği’nde kullanılan sembollerin, örneğin 12 yıldızlı bayrağın gerçekte neyin sembolü olduğunu açıklıyor. "Göze görünmeden" hayatlarımıza yön veren gizli kişileri, örgütleri ve bunların Türkiye bağlantılarını, ismen GÜL VE HAÇ KARDEŞLİĞİ’nde okuyacaksınız. "Gül ve Haç Kardeşliği, Tapınak Şövalyeleri ve masonlar 18. yüzyıldan bu yana ortak (syncretic) bir strateji izleyerek Avrupa Birliği’ni kurmaya çalışmaktadırlar. Söz konusu üç gizli örgütün üç locası son yüzyıldır özellikle Avrupa siyasetinin ‘perde arkasındaki’ en güçlü temsilcileridirler."

Hayat Cesurlara Torpil Geçer - Özel Baskı Destek Yayınları

Hayat Cesurlara Torpil Geçer - Özel Baskı

Hayat sadece yola çıkmayı göze alanları kahramanlaştırır... Yıldırım aynı yere iki kere düşer mi? Düşer… İki kere de düşer, üç kere de. Yeter ki yağmurun altında durmaya cesaret et. Öfkeyle, rekabetle, küçümsemeyle, eleştiriyle ve yargıyla dolu konforlu alanını terk edebilmeyi başardığında hazır olduğun seni bulur. Unutma ki, aradığın da seni arıyor. Yaşamının dümeni kendi ellerinde… Kalbinin rehberliğini kimsenin karanlık kuyularında yitirme. Uçurumlar, dümeni kıracağın rotayı verirler sana. İhtiyacın olan tek şey cesaret… Yola çıkmaya, yağmurda ıslanmaya, kahraman olmaya cesaret et…

Yaşam Terapisi Destek Yayınları

Yaşam Terapisi

Aradığını bulduğun yerdesin. O, diğerlerinde gördüğü iyiliğin, kötülüğün, güzelliğin, çirkinliğin, korkunun, sevginin, zenginliğin, fakirliğin bastırdığı bilincinin derinlerinden gelen kendi yansıması olduğunu anlamıştı. O, tüm yansımalarını sahiplenerek, kendisinin bu dünyada en iyi versiyonunu oluşturacağına dair söz vermişti. O, kendi bilincini dünyaya yansıttığını anlayıp, karanlık dünyasını aydınlatmayı seçmişti. O, giderek içinde daha da büyüyen yalnızlık hissinden ve dinmek bilmeyen sessiz çığlıklarından özgürleşmişti. O, bundan sonraki yaşamını, her şeyde Yaradan’ın aşkını hissederek, tutkuyla ve tereddüt etmeden istediği gibi yaşamaya adamıştı. O, kendisindeki kötülüğü, diğerindeki iyiliği kabul ederek içindeki savaşı durdurabileceğini anlamıştı. O, ışığına ve gölgesine sahip çıka...

Har ve Kül Destek Yayınları

Har ve Kül

Kalbimi alçıya aldırmak istiyorum bugünlerde... Sahi alçı tutar mı kalp kırığını? Kemik bile aynı yerden tekrar kırılmazken nasıl olur da bir kalp aynı yerden defalarca kırılabilir anlamıyorum... Ama olsun... Sevdada yanıp har olmak da var, sönüp kül olmak da... Ama bazı yaraları gizleyebilecek kadar büyük bir sargı yok ne yazık ki ve bazı acıların dinmesine yetecek kadar da uzun bir ömür... Yani kaderinde iyileşmek yoksa bir yaranın, kan revan içinde kalsan da onu taşımak zorundasın. İşte sen kaderinde iyileşmek olmayan en derin yaramsın. Ve ne yaparsam yapayım seni gizleyemiyorum...

Her Şey Hakikati Görmekle Başlar Destek Yayınları

Her Şey Hakikati Görmekle Başlar

Evrenin ilahi düzeniyle birlikte, doğadaki her canlı kendi tekâmül sürecinde yaratıcısına doğru muhteşem bir uyum içerisinde ilerler. Bu canlılar içerisinde bir tek insanoğlu, sistemi kontrol edebilme arzusuyla, tekâmül süreçlerinin dışına çıkmaya başladı. Farkında olmadan, sınırlı dünya ömrümüzde Allah hakikatinden uzaklaşıp korkularımızla dünyalıklara tutunmaya başladık. Hak ile batıl birbirine karışırken, zihinlerimiz de karışmaya başladı! Dikkatimiz nerede dağıldı? Yıllardır nerelerde oyalandık? Ruhlarımızı yaratıcımıza ulaştırmaya çalışırken, şeytanın hileleriyle ne zaman yoldan çıktık? Zihin sürekli bir illüzyon içerisinde, çocukken ekilenler, büyürken edindiğimiz tecrübeler, subliminal mesajlarla bilinçaltımıza sokulmaya çalışılan yönlendirme teknikleri. Başkalarının zihnindeki tele...

Toplam: 2645