
İbrani Masalları
İbrani Masalları, tarihi boyunca farklı topluluklara, zengin kültürlere ev sahipliği yapmış bir coğrafyada ortaya çıktı. Biçim değiştirerek, çeşitlenerek ve nesilden nesile aktarılarak kendi zamanının ötesine geçti. İbrani Masalları, geleneklerin ve inanışların eklemlenerek ortaya çok katmanlı bir toplumsal yapı ve kolektif bellek çıkardığını gösteriyor. Doğduğu topraklarda süregelen toplumsal ayrışmaların kökenine dair de şaşırtıcı ipuçları veriyor.

Gaf Ola Beri Gele
Söz her zaman uçmaz, bazen gider koca bir çamı devirir. Bir yaklaşıma göre: “Konuşmak, insanın en büyük cezalarındandır!” Hadi canım! E peki madem öyle, biz insanlar konuşma yeteneğimizle lanetlendik, dibini bulalım o zaman. “Gaf yapmak, pot kırmak” temalı öykülerde buluştuk bu sefer. Kimimiz yaptığı gaftan sonra başını önüne eğdi, kuyruğunu kıstırdı; kimimiz gayet pişkin bir şekilde sırıtmaya devam etti. Örnekleri her gün medyada, haberlerde, gazetelerde... Bazısı da bu kitapta.

Yalansız Dünya Blockchain
“Blockchain bize dünyanın önüne geçme fırsatı veriyor. El ele verirsek bizim coğrafyalarımız tüm dünyaya bu konuda öncü ve örnek olabilir.” Fatih EKE (D-8 İnovasyon Zirvesi Konuşmasından) Dünyaya biraz dürüstlük lazım. Özellikle de sınırların ortadan kalktığı, internetin küresel bir toplum yapısı ortaya çıkardığı böyle bir çağda... Günümüzde insanlar sürekli tüketime yönlendirilirken, güvenlikle ilgili endişeler de aynı hızla artıyor. Hem riskler büyüyor hem de buna karşı önlem almak isteyenler çoğalıyor. Sürekli yeni önlemler düşünülüyor. Blockchain, aradığımız çözüm olabilir. Oldukça güçlü bir şifreleme yapısı olması ve müdahale edilememesi nedeniyle, arzu edilen güvenli ticareti sağlayabilir. Merkeziyetsiz yapısı sayesinde daha demokratik bir dünya oluşmasına katkıda bulunabilir. Fatih ...

Kim Bilir
BAŞINA NE GELİRSE GELSİN İŞİNE DÖN VE ELİNDEN GELENİN EN İYİSİNİ YAP! Değişme gücünüzü asla hafife almayın. İnsanların asıl sihri ve gizemi, ne kadar bunaltıcı olursa olsun her durumla baş edebilme, uyumlanma ve değişebilme kapasitesi ile cesaretindedir. Açık görüşlü olmaya ve değişime uyum sağlamaya istekli olmak, yaşama mizah katmak, hatalardan ders çıkarmak, zihni, bedeni ve düşünceleri kontrol edebilmek, neşeyle hayatı adımlayabilmek iyi hissetmenin küçük sırları. Galler’de başlayan ve Türkiye’de geçen sıra dışı bir hayatın kahramanı Joan Kim Erkan’ın nazik ve sevgi dolu satırları samimi bir inançla yola devam etme konusunda size ilham verecek. Bu kitap kendini aşırı baskı altında hisseden, sürekli kaygılarıyla mücadele etmek zorunda kalan ve geleceğe endişeyle bakanlara aslında olabil...

İnsan Öğrenmek İçin Yaşar
“Thomas More, 1534 yılının mart ayında, kapatıldığı Londra Kulesi’nden büyük kızı Margaret’e şunları yazmıştı: ‘Hiç kimseye kötülük etmiyorum, hiç kimse için kötü söylemiyorum, kötü düşünmüyorum, herkesin iyiliğini istiyorum. Bir insanın yaşayabilmesi için bu yetmiyorsa, yemin ederim yaşamakta gözüm yok... Onun için Kral, şu benim zavallı bedenime canının istediğini yapsın. Keşke işine yarasa benim ölümüm.’” “Campanella, Güneş Ülkesi’ni hapishanede yazdı. Hint Okyanusu’nda bir ada devleti olan Güneş Ülkesi adaletsizlik, kötü yönetim ve büyücülük gibi olumsuzluklardan kaçan insanların oluşturduğu ideal bir toplumdur. Bilim ve felsefenin egemen olduğu ülkede kadınla erkek arasında hiçbir ayrım gözetilmez, her iki cinse de eşit haklar tanınır. Kölelik ve özel mülkiyet yoktur, her şey herkese ...

Atatürk’ün Yanı Başından Darağacına
"KURTLUKTA DÜŞENİ YEMEK KANUNDUR!"– KEMAL TAHİR, KURT KANUNU Milli Mücadele sürecinin sonuna doğru Halide Edip’in Mustafa Kemal Paşa’ya "İzmir’i aldıktan sonra artık biraz dinlenirsiniz paşam, çok yoruldunuz..." demesi üzerine Gazi’nin cevabı adeta olacakların habercisi gibidir: "Dinlenmek mi? Yunanlılardan sonra birbirimizle kavga edeceğiz, birbirimizi yiyeceğiz!" Ayıcı Arif, Mustafa Kemal Atatürk’ün en yakın arkadaşlarından biriydi. Harbiye’deki dostlukları İstanbul’daki eğlencelerden Çanakkale ve tüm Kurtuluş Savaşı yıllarında yaşanan cephe mücadelelerine değin sürmüştü. Ta ki Ayıcı Arif’in Türkiye’nin kurucu önderine yönelik suikastına kadar. Okuyacaklarınız bir dostluğun nasıl hainliğe dönüştüğünün ve darağacında son buluşunun hikâyesidir...

21. Yüzyılda Düşünce Gücü
Düşünce gücünüzle hayatınızı nasıl şekillendirebilirsiniz? Yazar John Kehoe, 21. Yüzyılda Düşünce Gücü adlı bu kitabında, insan zihninin derinliklerini keşfederek, bu gücü nasıl kullanabileceğinizi adım adım anlatıyor. Kehoe, yıllar süren çalışmalar ve gözlemler sonucu geliştirdiği tekniklerle, hayatınızı nasıl yeniden şekillendirebileceğinizi ve arzuladığınız değişiklikleri ne şekilde gerçekleştirebileceğinizi kolay, anlaşılır, yalın bir dille açıklıyor. Bu kitapla birlikte; • Bilinçaltınızın gücünü verimli bir biçimde kullanabilirsiniz • Yaratıcılığınızı harekete geçirebilirsiniz • Görselleştirme tekniklerini başarılı bir şekilde uygulayabilirsiniz • Öz-imajınızı geliştirebilirsiniz • Rüyalarınızı yorumlayabilirsiniz • Kendinizi iyileştirebilirsiniz • “Refah bilinci” geliştirebilirsini

Gece Geçen Gemi
Bazen başımıza pat diye gelenleri, apansız öğrendiklerimize bölsek; bölüm hayret, kalan aşk. İstanbul, Atina, Kuzey Afrika. Dört benzemez karakter, dört benzemez aşk. Bir eliyle boğduğu için diğer eliyle helva dağıtanlar, sevdiğini yumuşak karnında saklayanlar, bir yere kök salamayınca kökünü kendi içine salanlar, kapıları içeriden kilitleyenler, yarasının üstüne beton dökenler, tüm hak edenlerin kurtuluşa kavuştuğunu sananlar, dümdüz ziyan olanlar, kendini yekten bilmeyen adamlar, namuslarını değil dengelerini korumak için yaşayan kadınlar, büyük bir gürültüyle birbirinden kopan kıtalar ve gerilla deniz kızları... Çünkü hiçbir şey uzun süre görmezden gelinen acılardan daha güçlü değil. Çünkü bütün cinayetler kazayla ve isteyerek işlenir. Pınar Eğilmez’in usta ve akıcı kaleminden şehirli i...

İz Bırak
“Her kim olursa bu sırra mazhar, Dünyaya bırakır ölmez bir eser…” Aşık Veysel İster bir dâhi ister plazadaki bir beyaz yakalı ister tarladaki çiftçi olsun… Herkesin amacı hayatta bir iz bırakabilmektir. Bu nedenle her şeyin monotonlaştığı günümüzde fark yaratabilmek için çırpınıyoruz. Halbuki kendi bireysel ve toplumsal maceramızın biricikliğinin farkına varmak en güzeli… ‘İz Bırak’, kendini arayanlar ve toplumsal dinamikler arasında sıkışıp kalsa da kendi yolunu çizmeye çalışanlar için… Dante’den Jack London’a, Carl Gustav Jung’dan Jean-Paul Sartre’a kadar birçok düşünürün cümleleriyle zenginleştirilen bu kitap hem bireysel hem de toplumsal sorumluluklarımıza değiniyor. Herkesin farklı bir hayat hikâyesi olduğunu ve bu hikâyelerin yaşama katkısını anlatarak okurlarını zorluklara farklı bi...

Keşke Beni Anlasaydın
Arka Kapak Yazısı KENDİ GERÇEĞİNİZİ ANCAK ONUNLA YÜZLEŞMEYE HAZIR OLDUĞUNUZDA ANLAMAYA BAŞLARSINIZ. Hayat hep bir yolculuk halidir, gider dururuz. Yolculuğumuzun ne kadarını kendi kalemimizle yazıp çizebiliyoruz ki? Çoğu bize miras kalan ata çizgileri... Bazen çok geç kalmış oluyoruz eskileri silip yerine yenilerini yazıp çizmeye... Kaç kişi cesaret edebilir eskilerle vedalaşıp yeni sayfalar yazmaya? Yeninin eskiden daha iyi olacağından kim emin olabilir? Bu kitap, eski bir yolculuğu sonlandırıp kendi halis gerçekleriyle yeni bir yol, yeni bir kader yazmaya cesaret edenlerin ibretlik hikâyeleriyle dolu. Küçücük çocukların, büyüdüklerinde sırtlarında buldukları yüklerden kurtulma çabaları, nedenleri ve nasıllarıyla işlenmiş ışıl ışıl varoluş hikâyeleri... İnsan neyi, neden yaşıyor olduğunu ...

Gelin Kaynana Devrimi
Birbirinin yerini doldurmaları mümkün olmayan bu iki kadının arasındaki rekabeti, onlardan başka hangi akıl fikir sahibi çözebilir? İki güçlü kadın arasındaki mücadelede, egoların ve kıskançlıkların varlığı kaçınılmaz değil mi? Elbette. Ortada paylaşılamayan bir erkek var. Biz bu kitabın yazarları gelin-kayınvalide olarak, iki iddia sahibi kadındık. Farklılıklarımız bizi birbirimizden uzaklaştırıyordu. Bir kriz sonrasında durup düşünme vakti geldiğini anladık. Rekabeti bir kenara bırakıp güç birliği yapmaktan başka bir çıkış yolumuz kalmamıştı. Beraber çözüm üretebildiğimizi fark ettiğimizde, karanlık noktaların aydınlığa yer açtığını görmeye başladık. Binlerce yıldır süren savaş, bizim ailemizde sona ermişti. Ancak problemlerimiz bitmedi. Sadece her konuda uzlaşamayacağımız konusunda bir ...

Elifin Yolculuğu
elif, alif, alaph, aleph Tüm harflerin başlangıcı Allah’ın Zatı Birlik Teklik İnsan-ı Kâmil Âdem Ateş Tüm harfler elif 'in şekil almış halidir... O, tüm söylemlere anlamını verir. Tüm yaratılış, elif 'in şekil almış halidir... O, tüm evrene anlamını verir. İnsan elbisesine üflenen ruhun elif 'in yolculuğudur kâinata vesile olan...

Psikoloji Karikatürleri
Arka kapak olumlaması: Türkiye’de karikatürcü olmak zordur ama kadın karikatürcü olmak için bir de ormanda 40 kaplan gücünde olmanız gerekmektedir. Ülkemizde nadir görülen bu türün son yıllardaki en önemli temsilcilerinden Zehra Ömeroğlu bu kez Psikoloji Karikatürleri’yle huzurlarınızda.

Bab-ül Aşk
Hayat önce ilim, sonra değişim, finalde de dönüşümdür. İlk iki adım her zaman geriye dönebilir ama son adımı attıysan geri dönüşün yoktur, tıpkı kelebeğe dönüşen tırtılın bir daha kozaya dönememesi gibi... Gizem yaşadığı travmadan sonra eve kapanmış, sosyal hayattan elini ayağını çekmiştir. Sürekli yaşamı ve ölümü sorgulamakta, soluk alıp vermek için bir amaç bulmaya çalışmaktadır. Tam o sırada garip rüyalar görmeye başlar. Yakın arkadaşı Elif ile gittiği Şebiarus töreninden sonra gördüğü rüyaların peşine takılan Gizem hiç bilmediği bir gizemler ve sırlar âlemine adım atar. Tek amacı kendini bilmek, bulmak ve kendini gerçekleştirmektir. Bu yolculukta bir dost yanında belirir ve elinden tutar. Artık kozasından çıkmak ve kanatlarını açmak zorundadır çünkü bu yoldan geriye dönüş yoktur. Gizem...

Varoluşçu Terapi
“Hakİkatİn ödülü hakİkatİn kendİsİdİr.” – Platon Boşluk duygusu, anlam arayışı ve varoluşun zorlu şartları karşısında kendine çıkış yolu arayanlar için güçlü ve etkili yöntemlerden biridir varoluşçu terapi... İnsanın varoluşundan kaynaklanan konulara odaklanan bu felsefi terapi yaklaşımı, hayata anlam katmanın, yaşamı değerli kılmanın belli başlı yolları hakkında okumaya, düşünmeye ve uygulamaya davet ediyor sizi. Hayat en katlanılmaz olduğu zamanlarda bile anlamlıdır. İnsan yaşadığı acıya, korkuya ve suçluluk duygusuna rağmen içindeki iyiyi ortaya çıkarabilme potansiyeline sahiptir. Her olumsuzluk, yaratıcı bir güce dönüştürülebilir. Nasıl mı? Varoluşçu terapi alanında dünya çapında haklı bir üne sahip olan Prof. Emmy van Deurzen ve varoluşçu terapist Claire Arnold-Baker’ın kaleme aldığı ...

Kanlı Ceket
YOKSULLARIN ÇOCUKLUĞU YOKTUR. "Geçmişin zorlu çocukluk yollarından geçenlerin açtığı bambaşka bir yolda yürüyor yeni nesil artık. Talip Emiroğlu o güç patikaları en önden tırmanmış, yoksulluğun sert yüzüyle erken yaşta tanışmış bir eğitimci. Kendi deneyimlerini bu farklı öykülerle bize aktarırken ne şimdilerin kolaycılığına kaçıp yeni nesli suçluyor, ne de kendi geçmişini saklıyor. Her şeyi olduğu gibi, duru bir dille okurla paylaşıyor. Kuşaklar arası iletişim için edebiyatın köprüsünü kullanmayı seçerek mesleğinin avantajlarını dilimizin kıvraklığına ekliyor ve ortaya bu birbirinden farklı gözükse de aynı noktayı ustaca işaret eden sahici öyküler çıkıyor." --Gülşah Elikbank "Talip Emiroğlu öykü geleneğimizin çok sağlam bir yerinde duruyor. Geçmişe yapılan bir çeşit yolculuk... Sorgulamala...

Hipertansiyon Korkulacak Bir Hastalık Değildir
İlk kitabı Kolesterol Gerçeği ile kalp ve damar hastalıklarının önlenebilir olduğuyla ilgili büyük farkındalık oluşturan Prof. Dr. Hüseyin Bozbaş, bu çalışmasında ise ülkemizde ve dünyada son derece yaygın olan hipertansiyon hakkında yüksek farkındalık oluşturmayı amaçlıyor. Hipertansiyon hakkında bilmeniz gereken en temel bilgiler, doğru bilinen yanlışlar ve en önemlisi hasta hikâyeleriyle bu kitap, bir başvuru kaynağı olmanın yanında hastalar ve hasta yakınları için de önemli bir referans olacak. "Profesör Bozbaş birlikte çalışmaktan gurur duyduğum bir hekimdir. Değerli eserinde halk dilinde tansiyon yüksekliği diye bilinen hipertansiyonu hem kolay anlaşılır hem de bilimsel olarak anlatmıştır. Bu sayede toplumun tıbbi bilgi dağarcığını da zenginleştirmektedir. Kendisini kutluyor ve başar...

Ölüm Yaşamın Mührü
Yaşamla aramızdaki perdeyi aralayan ve onun manasına ulaşmamızı sağlayan şey ölümdür. Çünkü bizden hayatı, "kendini sürekli yenileyen bir buluş halinde" yaşamamızı ister. Ölüm yaşamın ilahi mührüdür; onun varlığı, dünya üzerinde geçirdiğimiz süreyi daha kıymetli kılar. Hayatı yaşama halimize, keşfe dayalı bir lezzet katar. Dikkatimizi yaşama yönlendiren bir dosttur ölüm. Yaşamla ilgili ilham veren mutlak ve kuşatıcı bir bilinç halidir. "Ölüm eşlikçiliği" hakkında ne biliyorsunuz? Hayatının son günlerini yaşayanların yanında olan, gönüllü insanlar… Peki hayat hakkında ne biliyorsunuz? Berna Köker Poljak tarafından kaleme alınan bu kitapta; iç içe geçmiş olan yaşam ve ölüm kavramlarını yeniden keşfedecek, gerçek yaşam öykülerini okuyacak ve belki de hayatın hakkını vererek nasıl yaşanacağını...

Ben Kendime Yeterim
Nereye gittiğini bilen birine, bütün dünya yol verir. Karanlık, ne kaderindir ne de bir süreç... Çakacağın bir kibrite bakar aydınlığın. Herkes kendi yolunun ışığı olmak zorundadır. Ne geçmişin gölgesine kaç ne de geleceğin belirsizliğinden kork... Hayat, bilinmezliğiyle güzeldir aslında. Hesapsız kitapsız oluşuyla sürprizlidir. Hiçbir şeyin garantisi yok... Tam da bu yüzden cesur olanların sahnesidir dünya... Sahnenin kenarındaki güvenli koltuklarında oturup, olan biteni izleyenler ne bilsinler yaraları iyileştirebilmeyi, ne bilsinler düştükten sonra ayağa kalkmanın hazzını, ne bilsinler aşkı, ayrılığı, hayal kırıklığını ve her şeye rağmen yeniden sevebilmenin gücünü? Ne bilsinler kaybetmeyi, kazanmayı? Yolda olmak yaşamaktır, sahnede olmak hayatta olmaktır.

Kur'ana Göre Araştırmalar 6
Kur’an’ın anlaşılma yöntemleri • üslup zaman ve mekÂn • dil felsefesi • kıssalar Nesih • peygamber’in anlayışı • din - din kültürü bilinmesi gereken ilimler • niyet • kavramlar dinde mantık • sünnet • cihat Kur’an’da başörtüsü • erkek mi şereflidir, kadın mı? kadın erkek eşitliği • kadın ve erkek arasında cinsel ilişki evlenme: meşru ilişki • zina: meşru olmayan ilişki zinanın tespiti • bekÂret • eşcinsellik boşanma • kur’an ve feminizm • tövbe islam’a göre çalışma ve aile planlaması

Dünya Okulunda Ruhun Devrimi
"DÜNYAYA HÂLÂ KIZGINSAN, KENDİNLE KAVGAN HENÜZ BİTMEMİŞ DEMEKTİR." --ŞEMS-İ TEBRİZİ Bugüne kadar karşılaştığın zorluklar, yaşadığın acılar ve içine doğduğun sınırlı koşullar ya seni çok daha gelişmiş bir bilinç boyutuna çıkarmak içinse? Dibe vurduğunu düşündüğün an, seni çok daha yukarı sıçratmak için büyük bir planı varsa hayatın? Kendi hikâyenin başrolündeki insanlar ya seni sana uyandırmak için, sana içindeki mucizeyi göstermek için seçtiğin yol arkadaşların, aynalarınsa? Ya yaşanmışlıklar sadece bir tesadüf değilse, ya tüm karşılaşmalar bir tevafuk ise? Sen dünyaya kendini fethetmeye, keşfetmeye, ruhundaki ilahi gücü deneyimlemeye geldin. Ne olduğunu, kim olduğunu, neye dönüşmek üzere var olduğunu öğrenmek isteyenlerden biri olduğun için bu kitapla buluşuyorsun. O halde şimdi içindeki ...

Bırak Olduğu Gibi Gelsin Hayat - Sevme Kusurları Genişletilmiş Baskı
KAYBETME KORKUSU BİRİNİ ÇOK SEVMEKTEN DEĞİL, KENDİNİ HİÇ SEVMEMEKTENDİR. Sevdiğiniz insanı çok kıskandığınız oluyor mu? Peki ya, sevdiğiniz için kendinizi gözden çıkardığınız, var gücünüzle fedakârlıklarda bulunduğunuz, kendinizi sorgusuzca uğruna adadığınız, benliğinizden çaldığınız zamanlar var mı? Sevdiğiniz için hep bir şeylere katlandığınız, tahammül etmek zorunda kaldığınız, acı çektiğiniz, çaresiz hissettiğiniz oluyor mu? Bu şekilde giderek sevginin içinde kendiniz olmaktan uzaklaştığınızın farkına varabiliyor musunuz? Bütün bunlar sevginin mutlak birer parçasıymış gibi geliyorsa size, sevginin içinde değil, sevgi sandığınız bir hissin içinde kayboluyorsunuz demektir. Sevgi tahammül etmek değildir, katlanmak, adanmak ve bu yolda benliğinizi gözden çıkarmak da değildir. Sevgi sandığı...

Kim Bu Tapınakçılar?
"MESİH GELDİĞİNDE DİĞER MİLLETLER YA FETHEDİLECEK, YA İMHA EDİLECEK YA DA DİNLERİNDEN DÖNDÜRÜLECEKLERDİR. AMA SONLARI NE OLURSA OLSUN, O TARİHTEN SONRA İSRAİL İÇİN SIKINTI KAYNAĞI OLMAKTAN ÇIKACAKLARDIR." – THE UNİVERSAL JEWİSH ENCYCLOPEDİA Kutsal toprakların ve Hz. Süleyman Tapınağı’nın korunması gibi sözde ulvi amaçlara büyük servetler feda edip Haçlı orduları kurarak önce Selçuklular, ardından Selahattin Eyyubi tarafından bozguna uğratılan Avrupa soyluları, bütün bu çabaların Tapınak Şövalyeleri eliyle boşa çıkarıldığını ve kendi amaçları için kullanıldığını çok erken dönemlerde fark etmişlerdi. Ancak çıkar ilişkileri, Kilise’nin etkisi ve halkın bu tarikata verdiği destek gibi sebepler kesin bir önlem almayı engellemiş, Haçlılar kutsal topraklardaki varlıklarını teker teker kaybetmeye ...

Kadın Asker
Bir postal sesi ile topuklu ayakkabının sesi aynı anda duyulabilir mi? Toz, toprak, barut, ter kokularının arasında, parfüm kokuları gelebilir mi? Çelik gibi bir irade ve yumuşacık bir anne yüreği aynı bünyede var olabilir mi? Bu sorulara verilebilecek cevaplar, "zor" ya da "imkânsız" olabilir. Ama yanıt "evet". Bunların hepsi, bir kadın asker olursa olur. "Bize, ‘Önce askersiniz’ dediler. Evet, önce askerdik. Cephede silah kuşandık, hastanede ya da can pazarının ortasında hemşire olduk. Anne olduk, evimizin kadını olduk, eş olduk, evlat olduk, gelin olduk, dost olduk, aile olduk. Sistemin içinde kötülerle mücadele ettik. Bizi taciz eden, cinsiyetimiz farklı olduğu için üstünlük taslayarak, güvenimizi kırmaya çalışanlara, aşağılayarak sesimizi susturmaya uğraşanlara tepki verdik. Özgür ve ...