
İspanyol Masalları
Gözü pek maceracılar, cüceler, şarlatanlar, akıllanması gereken haylaz çocuklar, aşılması gereken dağlar, elde edilmesi gereken hazineler… Gerçek ve gerçeküstü karakterleriyle dinleyenleri ilginç bir dünyanın kapısından içeri alan, metaforlarla bezeli bu masallar; doğayla güçlü bağları olan, Afrika’dan Avrupa’ya uzanan zengin İspanyol kültürünün harikulade ürünleri.

Usta Çırak Sohbetleri / Sağlıklı İlişkiler Geliştirme - Kendin Olabilme Cesareti
Zor olan dağdaki çiçeğe, kuşa ve ağaca sevgiyle bakabilmek değil ki... Doğanın dinginliğinde sakin kalabilmekten kolay ne var? Zor olan her yeni günde hiç tanımadığımız insanlarla temas ederken sakin kalabilmek. Trafikte sürekli kornaya basan adama sevgiyle bakabilmek. Söylediklerimizi dinleme zahmetinde bulunmayan patronumuza kendimizi anlatabilmek. İnandığımız insanların ihanetine uğradıktan sonra yeniden güvenebilmek. Halihazırda pes etmen için kurulan sistemde gücünü kendinden alarak kendi yolunu çizebilmek. "Ben de varım!" diyebilmek. "Ben"den "Biz"e dönüşebilmek. Tüm ilişkilerin maddeye ve kişilerin seçeneğe indirgendiği bir yüzyılda aşkı ve ilişkiyi başarabilmek...

Sıriga'nın Üç Günü
Soykırım iddialarına karşı özgün argümanları olan kasabalı Türkçü tarih öğretmeni bir gün dehşet içinde Ermeni olduğunu öğrenir ve bu gerçeği kabullenemez. Durumdan habersiz oğlu Bozkurt ilk kez geldiği İstanbul’dan çok etkilenir. Buradaki değişim sürecinde babasından hayli farklı fikirlere sahip Marksist bir sendikacı olan amcası Cemal’i yanında bulacaktır. 1980’lerde Turgut Özal’ın yarattığı liberal umut döneminde kasabayla şehir arasındaki ilişkiyi, insanlar arasındaki sosyal ve zihinsel farklılıkları ve buna karşılık farklı etnik kökenden olmalarına rağmen yaşadıkları ruhsal benzerlikleri epik bir anlatımla ustaca aktarıyor roman. Fantastik ve mizahi nüveler de içeren SIRİGA’NIN ÜÇ GÜNÜ okura çok da alışkın olmadığı türden hem bir yakın tarih hikâyesi anlatıyor hem de "ikilem" olgusu ü...

Kilidi Açamazsan Kır Kapıyı - Pink Floyd
"Çocuk büyüdü, düş bitti..." Pink Floyd, açılmakta direnen kapılar karşısında pes etmeyen, kapıları kırmak zorunda kalsa da muhakkak sonunda açmayı başaran asi çocukların sözcüsüydü. Sadece müzikte çığır açmadı Pink Floyd, baskıya ve dayatmalara direnç gösterenlerin kalbinde, hayallerinde, isyanlarında ve itirazlarında yepyeni ufuklar açtı. Pink Floyd yalnızca bir müzik grubu değil bir yaşam biçimi ve felsefeydi de aynı zamanda. Pink Floyd çağını aşan, zamanın ötesinde müzikten başka şansı olmayanların yolculuğuydu. Onlar kendi yolculuklarında kilitli kapılarla karşılaştılar. Yaptırımlarla, yasaklarla, baskılarla, zincirlerle ve sürü dayatmasıyla... Ama hep birlikte itiraz etmenin ve direnmenin bir yolunu buldular: Müzik! Bu kitap, Pink Floyd’a, Ay’ın karanlık yüzüne bir yolculuk... Belki ...

Cehaletin Tahsili
...İnsan bilmeden biş iş yapamaz. Bilginin başı okumaktır. Bilgi iyidir, bilginin kötüsü olmaz. İnsan bilgiyi iyi veya kötü kullanabilir. Bundan dolayı insan iyilik için yetişmelidir. ...İlim elde edilir, kazanılır, çünkü varlıksal bir nesneliği, açıklaması, kavramı ve anlamı vardır. Cehalet olumsuzluktur, yokluktur, nesneliği ve ne'liği açıklanamaz ve kavramı da yoktur. Öyle ise caheleti tahsil etmenin anlamı nedir, bu saçma değil mi?

Atatürk'ün Yasaklanan Kitabı
Osmanlı Ortadoğu’yu ve Kudüs’ü kaybederken kendi içimizde bizimle beraber yaşayanlar bizi mağlubiyete taşıyan sonucu tayin etmişlerdi . NİLİ Yahudi yerel istihbarat örgütü, İngiliz ordusuna Osmanlı ordusunun geri planı hakkında bilgi aktarıyordu. Kudüs bu yüzden kaybedilmişti. Bu tarihsel arka planın tanığı Mustafa Kemal Atatürk, Siyonist İsrail Devleti’nin kuruluş sürecinde, 1937 yılında şunları söylemek durumunda kalmıştı: "Şimdi kendimize kâfi derecede güvenip ve kudretimizi bildiğimiz için, İslamiyet’in mukaddes yerlerinin Musevilerin ve Hıristiyanların nüfuzunun altına girmesine mâni olacağız. Buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmeyeceğiz. Peygamber’in son arzusunu, mukaddes toprakların daima İslam hâkimiyetinde kalmasını temin için hemen bugün kanımızı dök...

Rehine
Rehine olmak, hapiste olmaktan kötü. Hapishanedeyken neden hapsolduğunu bilirsin. Doğru ya da yanlış, en azından bir sebep vardır. Hapishanedeyken çıkacağın günü, tam tarihi bilirsin. Böylece ne kadar bekleyeceğini hesaplayabilirsin. Ama burada, ne zaman biteceğini bilmeden, sadece ne kadar geçtiğini hesap edebilirsin. 1997 yılında, Kafkasya’daki Sınır Tanımayan Doktorlar’ın sorumlusu olan Christophe André’nin hayatı, gecenin bir yarısı kafasına çuval geçirilip bilinmez bir yere kaçırılınca altüst oldu. Usta çizgiromancı Guy Delisle, onunla yıllar sonra bir araya geldi ve 111 gün süren bu cehennem gibi kaçırılma öyküsünü kaydetti. Özgürlük umutlarının tamamen kaybolduğu bir anda, bir rehinenin aklından neler geçer? Pyongyang, Shenzhen, Burma Günlükleri ve Kudüs Günlükleri gibi nitelikli es...

Bizans
Önde gelen bir tarihçi, Bizans olarak bildiğimiz imparatorlukta Grekçe konuşan nüfusun aslında Romalı olduğunu ve araştırmacıların son iki yüzyıldır siyasi nedenlerle etnik kökenlerini kasıtlı olarak yanlış etiketlediklerini savunuyor. Anthony Kaldellis, Bizans’ın etnik yapısını tüm ayrıntılarıyla inceliyor. Bizans topraklarında yüzyıllar boyunca yaşayan, kendilerini Romalı olarak adlandıran bu insanlar kimdi ve diğerlerinden nasıl ayrılıyorlardı? Romalı olmayanları nasıl yönetiyorlardı? Romanía bir imparatorluk muydu yoksa bir imparatorluğa mı sahipti? Yoksa ikisi de değil miydi? Modern dillerde Atina’nın hemen ardından demokrasi teriminin gelmesi gibi, Bizans’ın hemen ardından da imparatorluk terimi gelir. Fakat aralarındaki paralellik bu düzeyde kalır ve sorunlar başlar. Zira, eski Atin...

Oyunlar Kitabı
"Yaşlandığımız için oyun oynamayı bırakmayız, oyun oynamayı bıraktığımız için yaşlanırız." – Bernard Shaw Oyun oynamak, insanın en doğal halini ortaya koyabilmesini sağlar. En içten, en özgün ve en sahici anlardır oyun anları... Dolayısıyla yaratıcılıkla ve ilhamla doludur. Oyun, nelere kızdığımızı, hangi durumlarda heyecanlandığımızı, nasıl kolay vazgeçtiğimizi veya ne şekilde direndiğimizi, en basit ve kısa yolla ortaya koyar. Çünkü oyun anında üstümüzde hayatın filtresi yoktur. Maskelerimiz çıkıverir. Kendimizi hayatın gerçekliğinden alıp oyun dünyasının gerçekliğine kaptırarak en çocuk halimizle orada var oluruz. Oyunlarda sadece söz yoktur. Söz aklın işidir. Oyunlarda bolca eylem vardır ki eylem en içten gelen ifade biçimidir. En kendiliğinden olan halimiz, en gerçek bizdir. Oyunlar K...

Dönüştüren Deneyim
Kişisel Gelişime Devrimci Bir Yaklaşım Evrensel prensipler sadece bilimle sınırlı değildir. Evrenin yasalarını inceledikçe sanat ve bilimden tutun çeşitli dinler ve felsefelere kadar her farklı alanın altında yatan benzer bir düzen olduğunu görebilirsiniz. Bu düzen zamana karşı dayanıklıdır. O, bizi hakiki potansiyelimize ulaştırmak ve uyandırmak için oradadır. DÖNÜŞTÜREN DENEYİM kitabının temelleri de işte bu noktada gizli... Geliştirdiği devrim niteliğindeki kişisel gelişim metodolojileri dünya üzerindeki milyonlarca kişinin hayatını değiştiren yazar ve davranış bilimci Dr. John Demartini aynı zamanda Nicole Kidman, Paris Hilton, Donal Trump, John Travolta, Sylvester Stallone, Julia Roberts, Brad Pitt gibi ünlülere de mentörlük yapıyor. Gerçek doğamızı deneyimleyebilmek için önümüze çıka...

Aşkın Kimyası
Aşk bir durumdur, bozukluk değil. Neredeyse her insanın yaşadığı, zaman zaman kendini içinde bulduğu bir haldir. Ancak yaygınlığına rağmen, birçok insan için aşk acılı, kederli ve kaygılı bir süreçtir. İşte tam da bu nedenle, yapısında "bozulma" potansiyeli taşıdığı söylenebilir. Aşk bir bozukluk değilse de, insanın normali de değildir. Yani insan âşıkken, biyolojik olarak normali dışında, farklılık gösterir. Söz konusu bu biyolojik fark, psikolojik, davranışsal, fizyolojik ve bilişsel farklılıklara da yol açar kuşkusuz. "Âşık bir insan, tam olarak kendinde değildir, yargılama yetisi bozulmuştur!" demek hiç de yanlış bir tarif olmaz. Bu nedenle âşık kişi, çeşitli istenmeyen durumlara açık ve duyarlı hale gelebilir. Aşkı zor hale getiren bir diğer özelliği de istemli cereyan ediyor olmaması...

Cehalet Blimi
Cehalet nedir, cahil kimdir? Küreselleşme, bilimi ve bilimciyi nasıl etkiledi? Akademisyenler cahil olabilir mi? Sanal bilimciler ve sahte bilim nedir? Bilim ve hukuk neden etik zeminde olmalı? Gerçek ötesi ve algı yönetimiyle kastedilen nedir? Dünyayı hangi küresel zekâ yönetiyor? Cehaleti yayma ve algı yönetimi alanında sosyal medya ne kadar güçlü? İnançlar ve zaaflar algıyı yönetir mi? Google’ın her söylediği doğru mu? Güvenilir bilgiye nasıl ulaşılır? Nöropazarlama bir cehalet bilimi mi? Mikro şöhret nedir, ne işe yarar? Eğitim ticari bir ürünse, öğrenciler de müşteri midir? Tıbbın alternatifi olur mu? İlaçsız ve aşısız bir dünya mümkün mü? Zekâyı ve kavrayışı ilaçla artırmak ne kadar doğru? İlaçla mutluluk mümkün mü? Bağırsaklar beynimizi yönetebilir mi? Mikrobiyotanın d

Dışa Bakan Rüya Görür İçe Bakan Uyanır - Carl Gustav Jung
"Siz bilinçdışınızdakileri bilince dönüştürene kadar, onlar sizin hayatınızı yönlendirecek ve siz ona kader diyeceksiniz." Psikanalizin en tartışmalı ve belki de ilerleyen dönemlerde daha fazla anılacak isimlerinden Carl Gustav Jung, 20. yüzyılın en önemli filozof-psikiyatrlarındandır. O bir ruhçözümlemecisidir. Freud’dan ayrıldıktan sonra kurduğu analitik psikoloji ekolüyle bir devrim yaratan Jung, günümüz psikolojisinde de halen kullanılan psikolojik tipler, kolektif bilinçdışı, kompleksler ve çağrışım testi gibi kavramların sahibidir. Jung hepimize bir bireyleşme süreci vaat eder, bunun rotasını da insanın içine baktığı bir deneyim yolu olarak çizer. Deneyim yolu gereklidir çünkü "kendi içine bakmaya cesareti olmayan herkesin yaşamı bulanıktır", dahası bu bulanıklık dünyayı da bulandırı...

Oyunun Sonu
DEVLETLER; ÇIRAKLIĞINDA OYUNA GELİR, KALFALIĞINDA OYUN BOZAR, USTALIĞINDA OYUN KURAR... Fırat Kalkanı’ndan 2020’ye uzanan gizemli bir yolculuğa hazır mısınız? Satır aralarında kaybolmuş olan o devasa ayrıntıları öğrendiğinizde okuduklarınıza inanamayacak, duygularınıza hâkim olamayacaksınız. Televizyonlardan izlediğiniz olayların üzerindeki gizem perdesi kaldırıldığında, o zaferlerin hangi şartlarda geldiğini göreceksiniz. Okuyacaklarınızda, gelecek yüzyıllara bırakılan destanların ilk adımlarını bulacaksınız. Bu serinin SON GÜN ve BÜYÜK İHANET kitaplarında olduğu gibi bu kitapta da hangisinin gerçek hangisinin kurgu olduğu konusunda algılarınızı zorlayacaksınız. Binlerce yıldır insanlık tarihine damgasını vuran bir milletin, nasıl kuşatıldığını görecek, kuşatmaları nasıl yardığına şahit o...

İstanbul'un Pagan Çağı
Marmaray kazılarıyla zenginleşen tarihi buluntular, çok farklı bir İstanbul tarihini çıkarıyor gün ışığına... Bu kez ilk çağlara kadar geri dönebiliyoruz... Kazılarda hangi eserlere ulaşıldı, hangileri toprağın derinliklerine üstelik sonsuza dek terk edildi? İstanbul’un pagan çağında neler yaşandı? Bu kadim şehrin kuruluş efsanesini dinlemeye hazır olun... Bir şehrin kuruluşundaki tanrısallık ya da olağanüstülük, şehrin varoluşu boyunca ona eşlik edecek bir kutsallığı oluşturur ve bu da o şehrin varoluşunu haklı kılar, hatta o şehrin diğer şehirlere olan üstünlüğünü de belirler. İşte İstanbul böyle bir şehir... Elinizdeki kitabın konusu İstanbul’un pagan çağı... Yani ilk zamanlarından itibaren, Hıristiyanlığın hakimiyetine kadar geçen süreç... İstanbul’un ilk dönemlerinin tarihi, birkaç ak...

İktisattan Çıkış
"İktisada Giriş" iktisadın ilk dersidir... Hatta ilk kitabı... İçinde bol bol rasyonellik, hatırı sayılır matematik ve geçmişin deneyimleri vardır. Bugün ise inandırıcı gelmiyor kimseye. Neden mi? Çünkü normal şartlarda iktisat "rasyonel insan"ı tarif eder. Hani şu özgür yaşayan ve sınırlı kaynaklarla sonsuz ihtiyaçları arasında dengeleme yapmak zorunda kalan insanı... Ne yazık ki günümüzde rasyonel insandan söz etmek mümkün değil. Gelirinden fazla harcayan, arzularıyla ihtiyaçlarını birbirine karıştıran, "alışılmış mutsuzluklar için keşfedilmemiş mutlulukları feda eden" insanlarla dolu bir dünyada yaşıyoruz. Peki neden böyle oldu? İktisat, rasyonel insanı ne zaman ve neden kaybetti? Şimdi ne yapmak lazım? Dünyanın en etkili ekonomistleri arasında gösterilen Prof. Dr. Emre Alkin, çok yönlü...

Üzgün İnsandan Özgür İnsana
"Hayatın nesnesi değil öznesi olmaya özen gösterenler için çarpıcı bir kaynak." Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu "Uğur Batı ve Deniz Bayramoğlu insan ve insan hayatını kendi eşsiz deyişleri ile çözümlüyor." Prof. Dr. İlber Ortaylı "İnanılmaz sürükleyici, baştan sona canlı, eğlenceli, etkileyici ve okuyucunun anlam bulacağı derinlikte yazılmış." Prof. Dr. Mehmet Zihni Sungur "Hem genişliği hem de derinliği yakalayan ender bir kitap." Dr. Özgür Bolat "Bu kitabı okumalısınız, dahası insanın dönüşümü adına her evde bir tane bulunmalı." Prof. Dr. Sinan Canan

Dantenin İstanbul Cehennemi
"Cehennem’in en sıcak yerine kim gidecek? Tabii ki ahlaki kriz esnasında tarafsız kalanlar!" İtalyan kökenli Pisani ailesinin genç oğlu Duran, İlahi Komedya’yı İstanbul dekorunda oynamaya neden karar verdi? Koyu bir Katolik olan Bayan Pisani ile gizemci Bay Pisani, oğullarının İstanbul Cehennemi’ne doğru çıktığı yolculuktan nasıl etkilenecekler? Karanlık İstanbul’un esrarengiz kralı Erdoğan Bey ile Fransız düşünür Michel Foucault ve İspanyol ressam Salvador Dali’yi hangi "hassas çizgi" birleştiriyor? Nasıl bir "büyülü gerçeklik" onun gibi bir adamı İlahi Komedya’ya bağlayabilir? Karargâhı Süleymaniye’de bulunan mistik bir tarikatın üyesi olan yönetmen Cebrail’in, akıllara durgunluk veren planı sonuç verecek mi? Dante’nin büyük aşkı Beatrice’i canlandıran dünyalar güzeli Gizem herkesten ney...

Vatikan ve Tapınak Şövalyeleri
İhraç malı olarak sadece "Dualar ve Emirler"i olan bir devletin, dünyanın en kalabalık topluluğunu yönetip dünyanın en zengin devletlerinden biri olabilmesi "Vatikan Mucizesi"nden başka hangi kelimelerle tanımlanabilir ki? 2000 yıldır ayakta kalan Hıristiyanlık ve onun en güçlü temsilcisi Vatikan’ın gücünün kaynağı nedir? Tarihte nice hanedanlar gelip geçmiş, nice devletler kurulup yıkılmışlar, nice barış antlaşmaları en çok 40-50 yıl dayanabilmişken, Papalık bütün bu altüst oluşlardan kendini koruyup ayakta kalmayı başarmıştır. Üstelik bunu, tüm bu olayları kenarda durup seyrederek değil, tam tersine bütün çalkantıların ve sorunların tam ortasında yer alarak başarmış ve kaybedenler daima başkaları olmuştur. Vatikan ve Tapınak Şövalyeleri’nde Aytunç Altındal dünyanın siyasal, ekonomik ve a...

Ve Kızın Adı Gece
Bir erkek için en güzel hediye Güzel, zeki ve cesur bir kadın tarafından sevilmektir. * * * Sadece ne olduğumuzla değil, neye dönüşebileceğimizle de ilgili derin sorgulamalarla dolu, lezzetli bir politik drama... VE KIZIN ADI GECE... Birey-toplum ilişkisi ve birey-birey ilişkisi merkezine oturan, çok yönlü, aynı zamanda çok boyutlu bir roman... Yaşamın akışından duyulan rahatsızlık ve huzursuzluk sarmalında karşı karşıya gelen iki adamın hikâyesi üzerine örülü akıcı bir kurgu... Tarık ve Doruk... Atipik bir kahraman olarak okurun karşısına çıkan Tarık, aynı zamanda romanın politik kimliğidir de. Doruk ise anlamsızlığa doğru koşar adım yaklaşan, yolunu şaşırmış, potansiyeline yabancılaşmış bir genç... Hızla yok oluşa sürüklenen Doruk’u yavaşlatan ve durup düşünmek için ona zaman kazandıran ...

Mason Locasında Aşk ve Kılıç
Kadınların kabul edilmediği bir Mason Locası, iki genç, yeni kardeş: ÂZEM ile SEDAT Herkesin gözü onların üzerinde! Yüzlerce yıldır "usulüne uygun" davranarak var olmayı başaran masonlar, aşk’a dair bu krizi atlatabilecekler mi? Dünyaca ünlü müzayede şirketi Bonhams, Büyük Üstat’ın odasında asılı kılıcı 20.000.000 sterlin açılış fiyatıyla müzayedeye koymayı teklif etti! Uzmanlar, "100.000.000 sterlini görürsek şaşırmayız" dedi. Hindistan’ın sembolü Tac Mahal’i inşa ettiren Şah Cihan için 400 yıl önce yapılmış "SİHİRLİ KILIÇ" kimin olacak? İranlı mirasçılarla Türk masonlar arasında gerçekleşecek büyük savaşı kim kazanacak? Cemaleddin Afgani İngiliz ajanı mıydı yoksa Ruslar için mi çalıştı? Müslüman mıydı yoksa Zerdüşti mi? Neden, kimsenin kendisini sevmediğini düşünerek öldü? Bir mason üsta...

Usta Çırak Sohbetleri / Yeni Bir Sen-büyük Düşünmenin Büyüsü
Hayat senden bir şeyleri alırken, daha güzeline hazır olman için yapar bunu. İstediklerin olmayınca sana yeterli zamanı bağışlar ve yıllar önce kaybettiklerini yıllar sonra şükür sebebin yapar. Tüm karşılaşmaların bir amaca hizmet ettiğini okuyabilirsen, yaşanan hiçbir şeyin tesadüf olmadığını açıklar. Hayat, sana farkındalıklar sunar. Düşündüğün, inandığın ve güvenle beklediğin her şeyin gerçek olmasını sağlar. Dürüstlüğünü de sınar. Aldatana aldatılma korkusunu, çalana yakalanma huzursuzluğunu, yalan söyleyene kimseye inanamama boşluğunu bağışlar. Ve hayat sana her zaman başka kapılar açar. Bazen bir insan, bir mekân hatta hava olayını bile vesile kılar.