Küresel Hipnoz
GİZLENEN GERÇEKLER •Virüsü kimler neden üretti? •Corona virüs biyolojik bir silah mıydı? •Corona virüsü Pentagon’a kim neden pazarladı? •ABD, Çin’deki biyolojik silah çalışmalarını nasıl fonladı? •Corona virüsü çözmek için çalışan bilim insanları neden öldürüldü? •Aşıya direnen devlet başkanları nasıl ortadan kaldırıldı? •Aşıyı gerçekten Uğur Şahin ve Özlem Türeci mi buldu? •Biontech’in perde arkasında kimler var? •mRNA aşılarıyla nasıl bir deney yapıldı? •Aşılar virüsten önce mi üretildi? •Corona virüsle nasıl bir vurgun yaptılar? •Dünya Sağlık Örgütü’nü kim yönetiyor? •Çin’deki "bayılma" görüntüleri aslında neydi? •Büyük Sıfırlama’nın gerçek mimarı kimdi? •Dünya Ekonomik Forumu tarikat mı? •Dünya Ekonomik Forumu’nun yetiştirdiği liderler kimler? •ABD Dışişleri Bakanlığı’nın gizl
Atatürk Diriliyor: İlahi Nutuk
"Atatürk dünyanın farkına erken varanlardandır!" – Winston Churchill • Yaratılışın başlatılmış olduğu saklı Mu’yu, dolayısıyla da Spatyum’u (Levh-i Mahfuz) betimleyerek veya betimleterek büyük sırlara vâkıf olması. • Ahaz’ın güneş saatinde oluşturulan Tanrı’nın ve Dünya Kralı Thotma’nın Felsefe kitabında yer alan geometriyi düzenleyerek ülkesine kazandırması. • Atatürk’ün Anka, Heron projesi olarak ileri sürülen ve Levh-i Mahfuz’daki aslına bire bir uyan Ka adlı çizimiyle ilmin bir nokta olduğunu, sonradan büyüyüp anlaşılmaz hale getirildiğini kanıtlaması. • "Yurtta sulh, cihanda sulh!" sloganı. • Devrimleri. • Laiklik fikrini benimseyerek, din ile devlet işlerini birbirinden ayırması. Bu sayılanlar, Atatürk’ün gönderilmiş bir görevli olduğunun kanıtlarından birkaçıdır. Mustafa Kemal Atatü...
77 -ruhun ve Varoluşun Büyük Yasaları
DÜNYA TEKÂMÜL OKULU RUH VARLIĞI İÇİN BİR TEMEL EĞİTİM GEZEGENİDİR. Varoluşun makro düzeninin izdüşümü Dünya gezegenindeki olağan şekil, kavram ve olgulara yansıdığı zaman, ortaya metaforlar, analojiler çıkar. Beşeri akıl da, böylece, alışkın olduğu formlara bürünen büyük evrensel tekâmül yasalarını çok daha kolay algılar. Evrensel ilke ve yasaların mikro modellerini her an çevremizde, evimizde, sokakta, ofiste, eşyada, varlıkta, kısacası dünyadaki her bir zerrede gözlemleriz. Bu büyük kozmik kanunların aktarılmasında, her anlayış düzeyindeki okuyucuya eşit mesafede durabilmenin, ortak bir bilinç paydasında buluşabilmenin en verimli yolu, hikâyeleştirilmiş, analojik anlatımlardır. Ruhsal gelişim yürüyüşümüz, bu yasaları idrak etmek ve onlara uyum sağlamakla hız kazanır, bizi beklenen büyük ...
Atatürk'ün Kod Adı: Mustafa Şerif
"BİZ BÜYÜK HAYALLER PEŞİNDEN KOŞAN SAHTEKÂRLARDAN DEĞİLİZ..." – M. KEMAL ATATÜRK Atatürk, 1911 yılında, gönüllü arkadaşlarıyla İtalya işgali altındaki Trablusgarp’a sahte kimlik kullanarak girmiş, bu kimlikte de "Gazeteci Mustafa Şerif" ismini kullanmıştır. "Mustafa", İslam Peygamberi Muhammed’in seçilmiş/seçkin anlamına gelen lakabı, "Şerif" ise soyu temiz ve şerefli olan asil kimsedir. Atatürk ile ilgili çıkan haber ve makalelerin özeti mahiyetini taşıyan bu kitap, kendisiyle ilgili önemli olayların gazete sayfalarına nasıl yansıdığını gözler önüne koyacaktır. Dönemin gazetecilerinin yaşanan olaylara bakış açısını ve dolayısıyla Atatürk’ün de basın dünyasına nasıl yaklaştığını görmeniz mümkün olacak, tarihin akışı içinde, kronolojik olarak ve anılarla yüklü bir gezintiye çıkacaksınız...
Adalet
"Özgürlüğün olmadığı eylemler evreninde adalet aranıp bulunamaz." "Yeryüzü Rabb’inin nuruyla aydınlanacak, amel defterleri ortaya konulacak. Peygamberler ve tanıklar getirilecek. Aralarında adaletle hüküm verilecek ve onlar hiçbir haksızlığa uğramayacaklardır. Herkese, yaptığının karşılığı eksiksiz ödenecektir. Allah, onların ne yaptıklarını en iyi bilendir." (Zümer, 69-70) İnsanlığın en muhtaç olduğu değerlerden biri AKIL, diğeri de ADALET’tir. Aklın olmadığı yerde adalet olmaz. Bu sebeple zalimler önce aklı, sonra adaleti yaralayıp zulmederler. Prof. Dr. Bayraktar Bayraklı delile, şahide, eyleme/amele göre hüküm verilmesi anlamına gelen adalet kavramını, Kuran’ı ve sünneti esas alarak ilahi bir gözlükle inceliyor ve altını çiziyor: "Her nerede bu benim ideolojimdendir, benim partimdendi...
Zihniyet Meselesi
Zihniyet değişmeden, paradigma değişmez. Günümüz insanı yaşanan bütün politik, ekonomik ve tarihsel gelişmelerden hızlı iletişim teknolojileri sayesinde hemen haberdar olabiliyor. Bu büyük bir şans, büyük bir avantaj ancak aynı zamanda bir lanet de... Kitlelerin kafaları çok karışık. Kim hangi bilgiyi nasıl değerlendirecek, neye göre ve ne şekilde hareket edecek? Hareket ettiğinde mi bedel öder, etmediğinde mi? Bu kitap, memleketimizde ve dünyada ekonomik ve sosyal alanlarda yaşanan son gelişmeleri çok yönlü perspektiflerden ele alarak, hem tarihsel gerçekler ışığında hem de gelecekteki ekonomik ve politik öngörüler ekseninde sorgulamaktadır.Çözümlemelerde esas olarak ele alınan konu, tabii ki zihniyetler ve paradigmalardır. Unutmayın ki hiçbir sorun kişiler ve kurumlar üzerinden revize ed...
Türkiye'de Ağır Müziğin Geçmişi
Tam 11 yıl önce Facebook üzerinde başlayıp kısa sürede geniş bir rock sever kitleye ulaşan Türkiye’de Ağır Müziğin Geçmişi (TAMG) 2019 itibariyle Twitter, YouTube, podcast ve web sitesi üzerinde de ses getirmeyi başardı. Türkiye’de rock ve heavy metal müziğin geçmişine belgeler ve anılar eşliğinde analitik fakat samimi bir tanıklık yaptı. İşte şu anda elinizde tuttuğunuz kitabın hikâyesi bu. Kitap, 1981 yılından bugüne, "hafif müzik" kategorisine zıt giden rock, heavy metal ve punk gibi tarzların Türkiye’de nasıl yayıldığına ve geliştiğine odaklanırken kâh hikâyeleri kâh durum değerlendirmeleriyle mevzuyu 2020’lere bağlıyor. Bu yolculuğa müzisyenler, dinleyiciler, fanzinciler, organizatörler, kasetçiler, tişörtçüler, radyocular başta olmak üzere yolu ağır müzikten geçen yüzlerce kişi eşlik...
Biyoloji ve Teknoloji Terörü
GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ İLK ÜRÜN DOMATESTİ, SON ÜRÜN İNSAN OLACAK! İnsan maalesef içinde yaşadığı doğanın sadece bir parçası olduğunu unuttu; teknolojiyi kullanarak önce doğayı, sonra gıdayı bozdu ve sıra artık kendisindeydi! İnsan DNA’sı ve ardından RNA’sı yani insanın fabrika ayarlarına girildi ve bu ayarlarla ciddi şekilde oynanarak ana sistem bozuldu! Üstüne bir de laboratuvarlarda oluşturulan virüsler yoluyla insanlık tehdit altına alındı. Teknolojiyi, insanlığa zarar verebilecek şekilde bu kadar yaygın hale getirmek ve kullandırmak insanlığa karşı gerçekleştirilen bir terörden başka bir şey değildir. Daha hızlı, daha ileri, daha teknolojik, daha fazla sanayi, daha çok para derken kimyasallara, toksinlere, virüslere boğulduk, hem de bunları kendi ellerimizle meydana getirdik. Prof. Dr....
50 Maddede Korku Sineması
50 Maddede Korku Sineması; korkunun sinemada ortaya çıkışı, bir tür olarak konumlanması, türün geçmişten bugüne dek geçirdiği dönüşüm ve güncel tartışmalar üzerine yazılmış oldukça kapsamlı bir kaynak olarak sinema külliyatındaki yerini alıyor. Dr. Uğur Kılınç hem bir akademisyen hem de bir izleyici olarak korku sinemasının çok yönlü yapısını okura sunuyor. Profesyonel bir birikimin ürünü olan bu eser, türe ilgi duyan herkes için arşivlik bir çalışma niteliğinde.
Devrimi Kadınlar Yapar
"Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur." – Gazi Mustafa Kemal Atatürk En çok çocuklara ve kadınlara değer verdi. Ülkesini düşmandan kurtarırken mermiye barutu sıkıştıran da, Mehmetçiğin çarığının söküğünü diken de onlardı... O kadını sevdi, saydı, yüreğine soktu. Yakışıklıydı... Yüreğine sokulanlarla yol aldı. Âşığı çoktu. On ikisinde Müjgân’a da gönlünü verdi, Fikriye’ye de, Latife’ye de. Hiç gizlemedi aşklarını. Şiir oldu, mektup oldu, cephelerden haykırdı. Âşık etti kendini kadınlara. Ama âşık olanlar sadece kadınlar değil, çocuk, genç, yaşlı, tüm dünya insanlarıydı... Aşk böyle bir şeydi... O’nu en çok...
Kim Bu Tapınakçılar?
"MESİH GELDİĞİNDE DİĞER MİLLETLER YA FETHEDİLECEK, YA İMHA EDİLECEK YA DA DİNLERİNDEN DÖNDÜRÜLECEKLERDİR. AMA SONLARI NE OLURSA OLSUN, O TARİHTEN SONRA İSRAİL İÇİN SIKINTI KAYNAĞI OLMAKTAN ÇIKACAKLARDIR." – THE UNİVERSAL JEWİSH ENCYCLOPEDİA Kutsal toprakların ve Hz. Süleyman Tapınağı’nın korunması gibi sözde ulvi amaçlara büyük servetler feda edip Haçlı orduları kurarak önce Selçuklular, ardından Selahattin Eyyubi tarafından bozguna uğratılan Avrupa soyluları, bütün bu çabaların Tapınak Şövalyeleri eliyle boşa çıkarıldığını ve kendi amaçları için kullanıldığını çok erken dönemlerde fark etmişlerdi. Ancak çıkar ilişkileri, Kilise’nin etkisi ve halkın bu tarikata verdiği destek gibi sebepler kesin bir önlem almayı engellemiş, Haçlılar kutsal topraklardaki varlıklarını teker teker kaybetmeye ...
Uğur Mumcu'dan Sonra Rabıta
"HEPİMİZ İŞE WAMY’DE BAŞLADIK." "Efendiler, sırası gelmişken, aziz milletime şunu tavsiye ederim ki bağrında yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki öz cevheri çok iyi tahlil etmek dikkatinden bir an geri kalmasın!" – Nutuk Recep Tayyip Erdoğan, 1970’li yıllarda Suudi Arabistan tarafından finanse edilen Dünya Müslüman Gençlik Teşkilatı’nın (WAMY) üyesiydi. Bu örgütün Suudi Arabistan’daki zirvesine katılarak burada sonraları değişik ülkelerde İslamcı hareketlerin liderliğine soyunacak isimlerle dostluk ilişkisi kurdu. Bu toplantıya çağrılanlar zaten muhtemel lider adaylarıydı. Müslüman Kardeşler üyesi olan ve 1990’lı yıllarda örgütün sözcülüğünü yapan Kemal Helbavi, Erdoğan’la bu zirvede tanışan isimler arasında. Helbavi, burada yalnızca Erdoğan’la değ...
Bakan Hoca
BEŞERİN DİVANINDA ŞAŞMA Kİ HAKK’IN DİVANINDA MAHCUP OLMAYASIN. Devlet sistemi bir bütündür. Devletin her birimi ve bütün bakanlıklar devlet sisteminin parçalarıdırlar. Sistemi oluşturan parçalardan birinin eksik ya da yanlış çalışması bütüne zarar verir. Devletin her parçası uyum içerisinde çalışırsa devlet güçlenebilir. Aksi halde israf, kargaşa ve gecikme kaçınılmazdır. Devleti batışa sürükleyen sadece kötü niyet değildir, şuursuz çaba da aynı sonuca hizmet eder. Mete Gündoğan’ın kaleme aldığı bu bolca göndermeli hiciv roman onlarca yıldır kahramanları değişse de düzeni değişmeyen siyaset sahnesinde cereyan eden güç mücadelesine, politik entrikalara, çıkar çatışmalarına, ekonomik kayıplara, ihanetlere, cehalete, güç zehirlenmesine ve bütün bunların nasıl yaşandığına odaklansa da çare ara...
Atatürk ve Cumhuriyet'e Kuşatma
"Türk çocuğu atalarını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır. Kuşatmayı yaracak, kaldığımız yerden yolumuza devam edeceğiz." – Gazi Mustafa Kemal Atatürk İsrail Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Alon Liel, Demo-İslam: Türkiye’nin Yeni Yüzü adlı İbranice kitabında Erdoğan’ı 10 yıl öncesinden keşfettiklerini söylüyor ve sütre gerisinde yetiştiren isimlerden biri sayılıyor, AKP ve Erdoğan’ı konu alan kitabında AKP için, "İslam light" benzetmesi yapıyordu. Liel, "İsrail’de bana Erdoğan nedir diye soruyorlar. Ben de İslam light diyorum. Bu, İslam’ın yeni bir versiyonu. Bu modern İslam’dır, ılımlı İslam’dır. Erdoğan, İslam’ın özel hayattaki yeriyle kamudaki yeri arasına bir duvar çekti!" diyor ve ekliyordu: "Erdoğanizm’i demokratikleştirilmiş Kemalizm olarak görüyorum. Er...
Atatürk'ün Katilleri ve O Doktor
“VİCDAN OLMADAN BİLİM, RUHUN HARABESİDİR.” – FRANÇOIS RABELAIS Bu kitapta Atatürk’ün son hastalığında görev alan tüm doktorlar ve aramızdan ayrılışına kadar olan tüm anlara, belgelere ve anılara kronolojik olarak tanıklık edeceksiniz... Öyle ki o süreçte yurtdışından gelen ve bugüne değin sadece iki satırla anılan “çok özellikli” (!) doktorların geçmişte ve gelecekte nelerle uğraştıklarını ve başlarına neler geldiğini okuyacaksınız. Hele bir doktor var ki Hitler’in gözünü kan bürüdüğü yıllarda (1933-1944) yaptığı ölümcül deneylerle adından söz ettirmiş ve ne tesadüftür ki “ölümlerinden kısa süre önce” sırasıyla Romanya Kraliçesi Marie, Asrın Lideri Atatürk, Yunan Başbakanı Metaksas ve Bulgar Kralı Boris’in teşhis, muayene ve tedavisinde bulunmuştur. Bir hekim düşünün ki kütüphaneden kitap,...
Asil Kan
"ARIANA GRANDE!" Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş gayesinin esası, yakın bir gelecekte tüm milletleri "İnsanlık Rotası’nda" birleştirecek yapıyı kurabilmekti. Çünkü, Anadolu insanı, bu "yüksek bilince" ulaşabilecek genetik ve kozmik aktarımlarla donatılmıştır. Anadolu’nun, zor dönemlerde Seçilmiş Lider, yani Yaradan tarafından seçilmiş ve insiye edilmiş lider çıkarabilme potansiyelinin yüksek oluşu, tesadüfi olayların değil genetiğe ve bilince işlemiş "kültürel kodların" neticesiyle olmuştur. Asil Kan olarak seçilmiş, vazifeli olan kişiler icazete ihtiyaç duymadan kararlar alırlar. Ayrıca onlar, "devlet yönetme" iradesine ilave olarak yeni bir "devlet kurma" iradesine de sahiptirler. İşte bundan dolayıdır ki tüm "inisiyatifi-sorumluluğu" üzerine alan Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün tari...
Lenin'den Atatürk'e Mühürlü Vagon
İki büyük liderin kaderi mühürlenmiş bir vagona sığamadı. Lenin ve Atatürk bugün dünyanın bildiği ve tanıdığı iki büyük lider olarak tarihe geçti. Lenin ve Atatürk’ün Birinci Dünya Savaşı’nda ortak kaderlerinin taşındığı vagon: Mühürlü Vagon. "Mermi böyle patladı. Hem bir ülkenin hem de bir âlemin altı üstüne geldi!" cümlesiyle başlıyor kitap. Lenin, Mustafa Kemal, Mustafa Suphi, Mir Sultangaliyev ve Enver Paşa... Kitabın adı Ekim Devrimi’nin önderi Lenin’i İsviçre’den Rusya’ya taşıyan trenden geliyor. Kitabın gizemi "Mühürlü Vagon" ile başlıyor. Asıl gizem ise yukarıda adı geçen liderlerin bir tabloda toplanmasında ve ortak akıbetlerinde başlıyor. Bu liderlerin ortak gizemlerinin Türk kimliğine sahip olmasında ve küresel oligarşinin bir plan çerçevesinde suikastlarla Türkçü liderleri yok ...
Atatürk'ün Sırrı Ötüken
"Tengri'nin Türk'e emaneti, ulu yıldızın hediyesi, kutsal şehir Ötüken!" Onlar, "O benim milletimin yıldızıdır parlayacak!" hitabına mazhar olan ulu bir yıldızdan Yüce Gök/Arş’ı düzenlemek için nefeslenmişlerdi. Ulu Yıldız’ın sırrına erip, özüne ulaşanların yani nefeslenenlerin Ötüken öğretisinde aldıkları unvan TÜRK ATA idi. İşte o Ulu Yıldız’ın sırrını bilen son isimlerden biriydi Yüce Atatürk. Bu kitap Atatürk’ün bugüne kadar bilerek gözlerden kaçırılan Ötüken Bilinci ile hareket ederek milletine bıraktığı emanetleri aşikâr etmektedir. Elinizdeki kitapta: • Atatürk ismine ilham olan Türk Ata unvanının Ötüken öğretisindeki sırrını • Atatürk tarafından kullanılan Kamal isminin, Dîvânü Lugâti’t-Türk’te yer alan Türk Burçları ifadesiyle ilişkili deruni anlamını
Tanrı Neden Fikir Değiştirdi?
Bugün, 21. yüzyılın ilk on senesinde, gizemli bir çağda yaşıyoruz. Bağnazlık, gerçeklikdışı batıl inançlar, dogmalar/öğretiler ve Bilimcilik, her biri kendi tuhaf yöntemleriyle hayatlarımıza musallat oluyor. Bilimcilik yandaşları, Ulu Bilim ve Teknoloji'nin (Laboratuvarlar) insan varoluşuyla ve spiritüelliğiyle ilgili tüm sorulara cevap verebileceği yanılgısı içinde. Elinizde tuttuğunuz bu kitap, Eski Ahit'in ilk kitabının Yaratılış başlıklı ilk dörtlüğünde Tanrı/Elohim diye adlandırılan Mevcûdiyet'in, Quiddity (Ne-lik) ve Haecceity (Bu-luk) durumu hakkındadır. İncil'e ait Tanrı/Elohim, Talmud'a ait Tanrı/Yahve'den farklıdır. Bu kitaptaki Mevcûdiyet (Presence) anlayışı, klasik Teoloji'de bahsedilen Mevcûdiyet anlayışıyla birebir benzeşmez ya da eşanlamlı değildir. Burada kullanıldığı anlam...
Cesaret - Türkiye Tarihini Değiştiren 110 Kadın
Bazı kadınlar idealisttir, engel tanımazlar. Yaptıkları iş farklı olabilir ancak amaçları tektir. Onlar için önemli olan tek şey hedefleridir. Hedeflerine ulaşmak için her şeyi feda ederler. Gözleri başka şeyi görmez ve istediklerini yaparlar. Yaşam öykülerine bakınca şaşırırsınız. Çünkü bu öyküler baş döndürücüdür. "Uğruna ölmeye değmeyecek bir hayat, yaşamaya değmez" derler. Dışlanmak, sürülmek, kapatılmak onları durduramaz... Gazeteci-yazar Doğan Satmış, Türkiye’de siyasetten girişimciliğe, spordan sinemaya yaptıklarıyla kitleleri peşinden sürükleyen 110 kadının hikâyesini anlatıyor. Onlardan ilham alan yeni cesur, asi ve öncü kadınların yetişmesi için bir katkı sunuyor.
Atatürk'ün Yasaklanan Kitabı
Osmanlı Ortadoğu’yu ve Kudüs’ü kaybederken kendi içimizde bizimle beraber yaşayanlar bizi mağlubiyete taşıyan sonucu tayin etmişlerdi . NİLİ Yahudi yerel istihbarat örgütü, İngiliz ordusuna Osmanlı ordusunun geri planı hakkında bilgi aktarıyordu. Kudüs bu yüzden kaybedilmişti. Bu tarihsel arka planın tanığı Mustafa Kemal Atatürk, Siyonist İsrail Devleti’nin kuruluş sürecinde, 1937 yılında şunları söylemek durumunda kalmıştı: "Şimdi kendimize kâfi derecede güvenip ve kudretimizi bildiğimiz için, İslamiyet’in mukaddes yerlerinin Musevilerin ve Hıristiyanların nüfuzunun altına girmesine mâni olacağız. Buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmeyeceğiz. Peygamber’in son arzusunu, mukaddes toprakların daima İslam hâkimiyetinde kalmasını temin için hemen bugün kanımızı dök...
Bizans
Önde gelen bir tarihçi, Bizans olarak bildiğimiz imparatorlukta Grekçe konuşan nüfusun aslında Romalı olduğunu ve araştırmacıların son iki yüzyıldır siyasi nedenlerle etnik kökenlerini kasıtlı olarak yanlış etiketlediklerini savunuyor. Anthony Kaldellis, Bizans’ın etnik yapısını tüm ayrıntılarıyla inceliyor. Bizans topraklarında yüzyıllar boyunca yaşayan, kendilerini Romalı olarak adlandıran bu insanlar kimdi ve diğerlerinden nasıl ayrılıyorlardı? Romalı olmayanları nasıl yönetiyorlardı? Romanía bir imparatorluk muydu yoksa bir imparatorluğa mı sahipti? Yoksa ikisi de değil miydi? Modern dillerde Atina’nın hemen ardından demokrasi teriminin gelmesi gibi, Bizans’ın hemen ardından da imparatorluk terimi gelir. Fakat aralarındaki paralellik bu düzeyde kalır ve sorunlar başlar. Zira, eski Atin...
İstanbul'un Pagan Çağı
Marmaray kazılarıyla zenginleşen tarihi buluntular, çok farklı bir İstanbul tarihini çıkarıyor gün ışığına... Bu kez ilk çağlara kadar geri dönebiliyoruz... Kazılarda hangi eserlere ulaşıldı, hangileri toprağın derinliklerine üstelik sonsuza dek terk edildi? İstanbul’un pagan çağında neler yaşandı? Bu kadim şehrin kuruluş efsanesini dinlemeye hazır olun... Bir şehrin kuruluşundaki tanrısallık ya da olağanüstülük, şehrin varoluşu boyunca ona eşlik edecek bir kutsallığı oluşturur ve bu da o şehrin varoluşunu haklı kılar, hatta o şehrin diğer şehirlere olan üstünlüğünü de belirler. İşte İstanbul böyle bir şehir... Elinizdeki kitabın konusu İstanbul’un pagan çağı... Yani ilk zamanlarından itibaren, Hıristiyanlığın hakimiyetine kadar geçen süreç... İstanbul’un ilk dönemlerinin tarihi, birkaç ak...
Kadın Olmayı Hatırlamak
Annem gibi olmayacağım ve babam gibi biriyle evlenmeyeceğim… Allah’ım, beni neden erkek yaratmadın? Erkek olsaydım, yapacağımı bilirdim! Gece gündüz çalışıyorum, para bana zor geliyor ve elimde durmadan hemen gidiyor! Erkeklerin işi gücü cinsellik; hiç mi düzgün adam kalmadı! Aldatıldım! Terk edildim! Çaresizim! Mutlu değilim! Endişelerim her geçen gün artıyor! Huzurlu değilim! Hak ettiğim yerde değilim! Bedenimle barışık değilim! "Endişe etmekten, kontrolcü olmaktan, mükemmeliyetçilikten, kafaya takmaktan, dünyayı sırtımda taşımaktan, gözyaşlarımı içime atmaktan, gece başımı sevgi dolu bir omza dayamak yerine yastığa sıkıştırmaktan, insanlar ne der, diye düşünmekten, annemin babamın endişelerinden ve hayatıma karışmalarından, kendi yolumu bulamamaktan, kilo almaktan, erkekleri anlayamamak...