
Çerkez Ethem
Çerkez Ethem yakın tarihimizin üzerinde en çok konuşulan isimlerinden biri... Kitaplık rafları, onu Kurtuluş Savaşı’na ihanet eden ve Yunanlılara sığınan bir hain olarak tarif eden yayınlarla dolu.Oysa biliyoruz ki Kurtuluş Savaşı’nın başlatıldığı günlerde Ethem Bey bir “kahraman“dır. Kahramanlık ile hainlik arasındaki çizgiyi bu kadar incelten nedir öyleyse? Tarihin gerçekleri mi yoksa “tarih yerine geçirilen“ siyasal ajitasyon malzemesi mi? Bu soruların cevabının verilmesi gerekiyor... Verilemediği her gün Türkiye’de yaşayan yüz binlerce Çerkez kökenli insanımızı taciz ediyor.Kurtuluş Savaşı’nın başlatıldığı aylarda Ankara’daki Meclis’i ziyadesiyle hırpalayan Bolu, Düzce, Adapazarı, Anzavur ve Çapanoğlu Yozgat isyanları. Çok tartışılan Yeşil Ordu ve Bolşevik Taburu gerçeği...Bu çalışmada...

Türkiye'de İslam ve Küreselleşme
“Caner Taslaman’ın bu çalışmasının –baştan aşağı okumuş biri olarak– kitaplaştırılmış olmasını sevinçle karşıladım. Bence bu kitabın en önemli katkısı İslam’ı sadece bir iman konusu olarak ele almayıp, konuyu geniş bir interaktif iletişim çerçevesi içinde okuyucuya sunmasıdır. Bu konu, nadiren bu kadar geniş bir çerçeve içinde irdelenmiştir. Kitapta, felsefeden sosyal bilimlerin siyaset, sosyoloji ve iletişim gibi dallarına kadar geniş bir alanda çok başarıyla mekik dokunmaktadır.”- Şerif Mardin, Sabancı Üniversitesi“Anlamak, sosyal bilimlerin olmazsa olmaz kavramlarından biri, belki de başta gelenidir. Bu çalışmanın bence en değerli yanı da, dışarıdan yöntemsel bir bakış ile içeriden anlama kaygısını birleştirmesi.”- Fatmagül Berktay, İstanbul Üniversitesi“Bu kitabı okurken Caner Taslaman...

Kerbela'nın Antropolojik Çözümlenmesi
Kerbela konusu tarih ve mitoloji açısından tüketilmiş gibi görünen bir alandır. Çoğunlukla tarih, mitoloji ve İslam inancı çerçevesinde ele alınmakla yetinilmiştir. Kerbela’nın antropolojik yönden ele alınması ise ne yazık ki yetersizdir. Çalışılması gereken disiplinlerden biri büyük ölçüde eksik kalmıştır. Kerbela’nın İslami içerikle sınırlı olmadığının, evrensel bir uygulama ve takvimsel hayata yani doğaya bağlı bir durum olduğunun tartışılmamış olması büyük kayıptır.Bu çalışmada, Kerbela’ya benzer olaylar tarıma bağlı ekonomik yaşamın ürettiği ritüel, edebiyat ve mitlerin karşılaştırılması, bereketin ve suyun dramatik, dini, edebi, müzikal seslendirilişi, doğa-insan-din ilişkisi açısından ele alınıyor.Şii ve Alevi topluluklara mal edilen Kerbela kurgusuna ait muharrem, aşure, matem ve b...

Göbeklitepe
Altı insan türü arasında neslini sürdürebilmeyi sadece o başardı. Homo sapiens... Peki neydi onu doğayla anlaşmaya iten güdü? Neden bir arada yaşamayı öğrenmek zorunda kaldılar? Yaratıcılığı "yaratıcı gücü" taklit ederek mi keşfettiler? Deneyip yanılmanın bedelini nasıl ödediler? Ne oldu da ölümü döngünün bir parçası kabul ederek üzerine anlamlar yüklediler? Ölümsüzlüğün mümkün olabileceğine nasıl ikna oldular? Medeniyetler kurmayı, sanat üretmeyi nasıl keşfettiler? Estetik anlayışa ne şekilde ulaştılar? İşte bütün bu soruların cevabı hâlâ bir mabette gizli: Göbeklitepe’de... Araştırmacı yazar İsmet Cerit’in kaleme aldığı Göbeklitepe: Saklı Mabede Yolculuk sürükleyici bir kurguyla 12 bin yıl öncesinin sırlarını çıkarıyor gün ışığına... Sadece tarihe değil, insanın kendine yolculuğuna da dö...

Teoride ve Pratikte Komplo
Kennedy’i CIA mi öldürdü? Subliminal mesaj bir Mason metodu mu? Shakespeare gerçekten yaşadı mı? Hitler, Arjantin’e mi kaçtı? Uzay yarışından Mançurya Kobayları’na kadar gerçekliği tartışılan olayları, liderlerden sanatçılara kadar yok oluşu gibi varlığı da şüpheli şahsiyetleri yeniden hatırlıyor, ortaya atılan bilindik bilinmedik iddialarla aklımızı yeniden karıştırıyoruz. Tarihsel pek çok olayın ve dönemecin içine giriyor ve doğru bildiklerimizin tam tersini okumaya başlıyoruz.

Nail
Keçili Ailesi’nin Yükselişi ve DüşüşüDede, Yenibahçeli Nail... İttihat ve Terakki’nin ünlü fedailerinden, Teşkilat-ı Mahsusa’nın kurucu komutanlarındandı. "Mustafa Kemal’e suikast" suçlamasıyla yargılandı ve asıldı.Baba, Nadir Nail Keçili...Celal Bayar ve Adnan Menderes’in arkadaşı, Demokrat Parti’ye yakın ünlü bir işadamıydı. 27 Mayıs darbesinin ardından ofisinde kendini astı. Torun, reklamcı Nail Keçili...Kasırga Operasyonu’nda "hortumcu" ilan edilip Ankara Ulucanlar Cezaevine atıldı. Tutuklu kaldığı cezaevinin avlusunda tam yetmiş dört yıl önce dedesi Yenibahçeli Nail Bey asılmıştı.İrem Barutçu’dan, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e, Üç Kuşak Keçili Ailesi’nin Nefes Kesen Öyküsü....

Faili Meçhul Cinayetler Tarihi
2003... Sedat Bucak’ın beraatını isteyen Savcı, "Abdullah Çatlı ile bir toplantıda tanışmış, etrafında çok sayıda devlet adamı olduğu için kendisinden şüphelenmemiş, Çatlı’yı devlet mensubu olarak bilmiştir" diyordu. İşte böyle bir dönemden geçti Türkiye; kim devlet görevlisi, kim kanun kaçağı, kim suçlu, kim masum, kim katil, kim mağdur bilinmez bir dönemdi bu. 2011... İstanbul Kazlıçeşme’de Nevroz kutlanıyor. Kutlamalarda halay çeken binlerce kişi arasında bir Susurluk sanığı da var. Nevroz kutlamalarına, kendi ifadesiyle "katil" olarak katılan Ayhan Çarkın, "PKK yaptı" denilen pek çok katliamın provokasyon amacıyla kendileri tarafından yapıldığını da itiraf etmişti. İşte, "özel savaş"ın ruh hallerinden biri...Şimdi, güya o karanlık yılları da içeren koca koca davalar ihdas edildi. Pek ç...

Esir Şehrin Fedaileri
Mondros Teslimiyeti’nin Esir İstanbul’u. Büyük kulüplerde eğlenceler, Türk mahallelerinde yaslar... Cephelerdeki şehitlerden söz etmeler ve duvardaki şehit olmuşların fotoğrafları... Bir yanda çöküş ve çürümüşlük, öte yanda yeni hayaller... İstanbul’da teşkilatlanma çalışmalarını yapan Mustafa Kemal Paşa o gün akşam üzeri, İttihat ve Terakki’nin zamanın önde gelen isimlerinden Sapancalı Hakkı Bey ile Pera Palas Oteli salonlarında buluşmuşlardı. Konuşmalar sabahın ilk ışıklarına kadar sürdü. Fethi Bey ve Sapancalı Hakkı, Mustafa Kemal Paşa’nın bir büyük tarih yolculuğuna çıkacağını anlamışlardı. Bu sözler o zamanlar sanki bir parola olmuştu. İstanbul teşkilatlanıyordu. Mustafa Kemal Paşa İstanbul Kuvvası’nı kurduruyordu. Başındakilerden birisi Yüzbaşı Dayı Maksut’tu. O sırada Dayı Maksut’un...

Karboğaz Zaferi
Mondros Mütarekesi sonrası Mersin’i işgal eden Fransızların Toros tünellerini tutmak için Pozantı’da görevlendirdiği 412. Tabur’u esir alan 44 kahramanın yazdığı Karboğazı Zaferi, vatanseverliğin, fedakârlığın, aşkın ve savaşın destanıdır. 1. Dünya Savaşı’nda "Avrupa’nın Çanakkale’si" olarak adlandırılan 300 bin Fransız ve Alman askerine mezar olan Verdün savunmasında Almanlara karşı büyük başarılar kazanan 412. Tabur’un komutanı Binbaşı Pierre Mesnil’i yalnız bırakmayan eşi Edrige’nin hemşire olarak bölgede görev yapması ve Türklere esir düşmesi sırasında yaşananlar, aşkın ve görev bilincinin zirvesi gibidir. Edrige Mesnil ve diğer esirlere misafir gibi davranan Kuvayı Milliye’nin bu yaklaşımı, Türklerin insani değerlere verdiği önemin bir nişanesi olarak pırıl pırıl parlıyor. Fransızları...

Yeniçeriler
Asırlar içinde kulaktan kulağa dolaşan efsanelerle birlikte büyüyen bir gizem, Yeniçeriler… Ocakları, ortaları, odaları, kazanları, çorbaları, serpuşları, börkleri, kılıçları, çuhaları… 8’inden 18’ine, güzel yüzlü, güçlü, adanmış ve kapanmış bu genç adamlar nasıl yaşarlar? Ne yer, ne kuşanır, ne zaman kendi iradeleriyle davranırlar? Mehmet Anıl, arkalarında neredeyse hiç iz bırakmadan tarihe karışan bu gençlerle ilgili söylentileri, erişilebilmiş gerçekleri, enteresan detayları, keyifli, arı bir dille inceliyor.

Benim Yolum
BAZEN ‘HAYIR’ DEMEK, YAPILACAK EN DOĞRU İŞTİR Heyecan uyandıran yedi insan ve onların açtığı yollarda, dünyayı daha iyi bir yer haline getirme umuduyla ilerleyen insanların ilham verici öyküleri. Sophie ve Hans Scholl: Nazi Almanyası’nda hükümet karşıtı el ilanları dağıtan iki kardeş. Rosa Parks: Otobüste koltuğunu vermeyi reddederek siyahlara yönelik ayrımcılığa karşı mücadeleyi başlatan insan. Helen Suzman: Güney Afrika parlamentosunun, ırkçılıkla mücadele eden üyesi, "en siyah beyaz". Ang San Su Çi: Burma’da askeri rejime karşı çıktığı için 6 yıl boyunca ev hapsinde tutulan insan hakları savunucusu. Oscar Romer El Salvador’da topraksız köylüleri savunduğu için "yoksulların babası" olan anılan başpiskopos. Rahibe Teresa: Kendisini hastalara ve yoksullara yardıma adayan; "Dünyayı sadece s...

Tarihten Teknolojiye
Bu kitap elli yıllık bir meslek hayatının, akademik çalışmanın, Türkiye ve Dünyaya bakıp, anlama çabasının bazı ürünlerini toplu bir değerlendirme amacıyla okuyucuya sunulmasıdır. İlk eleştirileri, Ergun Türkcan, kendisi yapıyor ve elli yılda, ülkenin, dünya sisteminin ve tabii, kendisinin nasıl değiştiğini gösteriyor. Tarihten, siyasete, iktisat teorisinden para meselelerine, bilim ve teknoloji politikalarına değin pek çok alanda değişimin ne köklü olduğu bu yazılardan anlaşılabilir. Türkcan’ın daha önceki kitaplarıyla, "Bilim, Teknoloji ve Politika" ile "Türkiye’de Planlamanın Yükselişi ve Çöküşü, 1960-1980" birlikte, bu kitap, Türkiye tarihinin önemli dönüşümlerine belli bir yorum getirmektedir. Korkut Boratav meslektaşı Ergun Türkcan’ı aşağıdaki satırlarla değerlendiriyor: İktisat düşü...

Başbuğ
"...Hangi ülkede olursa olsun biz askerler için hayat zordur. Denize baktığımızda maviyi, ovaya baktığımızda düzlüğü, ormana baktığımızda ağaçları, dağlara baktığımızda yüksekliği görmekteyiz. Oysa biz, askerler, denizin mavisiyle birlikte derinliğini, ovanın düzlüğü ile birlikte engebelerini, ormanın ağacı ile birlikte tehlikesini, dağın yüksekliğiyle birlikte uçurumlarını da görmek zorundayız.Aynı şekilde; birey, ülke, bölge ve dünya güvenliği için ortaya konan tüm uluslararası ilişki biçimlerinin de bütününe bakarken ayrıntılarını da değerlendirmemiz gerekir..."

Daima Şık
- Şıklığı ve Zarafetiyle Gazi Mustafa Kemal - Liderler, hem giyim kuşamları hem de hal ve davranışlarıyla, sözcüsü oldukları toplumun dış ilişkilerdeki temsilcisi, iç ilişkilerdeki rol modelleridirler. Giyimde ince bir zevk, duruşta göz ardı edilemez zarafet, düşünce ve eylemleri de bütünler, destekler, parlatır. Savaş koşullarında bile askerlerine derli toplu ve temiz giyimi emreden Gazi Mustafa Kemal, hedeflediği çağdaş Türkiye’yi önce kendi sırtında taşıyor; fraklardan golf pantolonlara, silindir şapkalardan saatlere kadar giyim kuşamındaki ayrıntılarla büyük atılımlara imzasını atıyordu. Batı’yı taklit etmiyor, ondan esinleniyor, bu yeni modaya kişisel dokunuşlarını da katarak özgün tarzını yaratıyordu. Derimod’un kurucusu, işadamı Hasan Yelmen ve Prof. Dr. Emre Kongar, Gazi’yle zaman ...

50 Maddede Siyasi Cinayetler
Türkiye, Cumhuriyet döneminin başından günümüze kadar birçok siyasi cinayete tanık oldu. Sebebi ne olursa olsun ülkenin birçok parlak zihninin yitmesine sebep olan bu cinayetleri, tüm detayları, arka planı ve sonuçlarıyla 50 maddede bir araya getirdik! Orhan Tüleylioğlu’nun kaleminden 50 maddede Siyasi Cinayetler etkileyici bir memleket panaroması çiziyor. Asteğmen Kubilay’dan Sabahattin Ali’ye, Doğan Öz’den Bedrettin Cömert’e ve Maraş Katliamından askeri darbe dönemlerine kadar siyasi cinayetlerin izinde bir zaman yolculuğuna çıkacak, böylece bugünün siyasi ortamını daha etkili bir şekilde yorumlayacaksınız.

İkinci Adamlar
Birinci kim? Tesla mı, Edison mu? Kim ikinci? Stalin mi, Troçki mi? Goebbels mi, Hess, Himmler ya da Göring mi? Kadınları nereye koymak lazım? Kimi birinci adamın arkasından çektiğimizde birinci adamı kimse hatırlayamazdı? Sokrates felsefede büyük bir çığır açtı, ama Platon olmasa Sokrates’i kim hatırlardı? İkinci adamları çıkardığımızda Fransız İhtilali diye bir şey olur muydu? Tarihi geriye doğru yazdığımız için Che’yi Fidel’in ardına koyduk ama Raul Castro olmasa Che’yi kim tanıyacaktı? *** İkinci Adam, öncünün gölgesinde mi kalıyor yoksa öncü, varlığını o gölgeye mi borçlu? Kafka’dan Stalin’e, Huxley’den Darwin’e kadar edebiyatta, bilimde, sanatta, siyasette çığır açan, toplumları neredeyse yeniden tasarlayan jenerik isimlerin hemen yanında, hatta bazen önünde varlığını bir hayalet gib...

Racon - İstanbul Kabadayıları
Suç örgütü liderlerinden, devlet adına babalık taslayanlara; gariban babalarından, zorba katillere külhanbeyleri, dayılar, bitirimler, haneberduşlar, tulumbacılar, baldırı çıplaklar… Racon nedir? Kabadayılar nasıl giyinir? Kabadayı muhabbeti nasıl olur? Ergun Hiçyılmaz, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi İstanbul’unun yeraltı dünyasına iniyor. Yahudi kabadayılarından külhanbeyi tarikatına; kabadayı manilerinden jargonlarına, yeraltı dünyasının başlangıç tarihine uzanıyor.

Pelin Çift İle Gündem Ötesi Kitaplığı (3 Kitap Takım)
1- Ayasofya'nın Gizli TarihiAyasofya’nın sırlarla dolu gizli tarihi ilk kez gözler önüne seriliyor...Ayasofya’nın içindeki gizemli sembollerin anlamı ne?Hangi gizli örgütler Ayasofya’ya izlerini bıraktı? Bu işaretler hangi amaçla mabede kazındı?Ayasofya’nın dehlizleri nerelere uzanıyor?Tapınak Şövalyeleri Ayasofya’yı nasıl hedefine aldı? Ayasofya’da hangi Kutsal Emanetler’i aradı?Mabedi kirletmek adına içinde türlü sapkınlıklar yapanlar kimlerdi?Ayasofya düşmanı Venedikli Dandolo’nun mezarı neden Ayasofya’nın içinde?Fatih Sultan Mehmet, fetih sonrasında kılıç hakkı Ayasofya’da hangi değişiklikleri yaptırdı?Fatih Sultan Mehmet’in Bellini’ye yaptırdığı ünlü tablosu Ayasofya’yla ilgili hangi sırrı saklıyor?İstanbul işgal altındayken “Ayasofya’da haç görmektense onu yıkarım!” diyerek düşmandan...

Propaganda Bir Diktatörün Otopsisi
Propaganda, Hitler’in emrine amade olan Hugo Boss ve Porsche gibi meşhur markalardan, Türk Nazilere uzanan ilginç hikâyesini anlatırken; onu var eden toplumsal ve tarihsel koşulların detaylı bir fotoğrafını çekiyor. Devletlerin propagandayla; gerçekliği yeniden kurgulayarak, algıyı eğip bükerek, gerçeklikle ilişkimizi kopararak büyük felaketleri nasıl hazırladığının ipuçlarını veriyor. Şimdi ona bakan herkes, tarihin yüz karası bir kanlı katili kınıyor. Halbuki bir Tek Adam, asla tek bir adam değildir. Erdinç Yücel, Hitler’in diktatörlük yolundaki adımlarını tek tek gösteriyor. Bu adımlara eşlik eden yöneticileri, uluslararası işbirlikçi liderleri, iş adamlarını, İkinci Dünya Savaşı’nın atmosferini atlamayarak anlatıyor. Önce koşulsuz bir kabulle alkışladığı diktatörü, mahvolduktan sonra r...