
Osman Balcıgil (3 Kitap Takım)
Setin içinde yer alan kitaplar:Ela Gözlü Pars Celileİpek SabahlıkYeşil Mürekkep

Çıldırmadan Önce Son Çıkış - Duygular ve Değerler
Kibri onura, amacı değere dönüştüreceğimiz günler için çabalayalım... Sadece bir kez olsun konuşmak yerine dinlemeyi tercih ettiğinde; görünür olmak için çabalamaktan vazgeçip sadece görmek için gözlerini açtığında; sızlanmak yerine her şeye sıfırdan başlamayı göze aldığında; çok şeyden haberdar olmak için değil, çok anlamak için okuduğunda; yükselmek uğruna başkasının üzerine basmaya ihtiyaç duymadığında; kendin için istediğini başkasına sunabildiğinde; duyarlılığını sosyal medya gösterişinden ibaret kılmayıp sosyal hayatına da taşıdığında; sana dokunmayan yılanın da hesabını sormaya başladığında; hayatın anlamını mağaza vitrinlerinden satın alamayacağını anladığında; üretmenin sonsuz zenginliğiyle tanıştığında; özel olmak yerine özellikli olmak yolunda emek harcadığında, öfken ve vicdanı...

Terapi Odası
Değişim, bir senaryoda yaşadığınızı fark etmenizle başlar... Evreni unut, çekim yasasını da... Yaşadığın şeylerin kaynağı sır değil. Gizli saklı bir şey yok aslında. Sadece şimdiye kadar nereye, nasıl bakacağını bilmiyordun, o kadar... Neden problemler hep seni buluyor? Aldatılan neden hep sen oluyorsun? İnsanlar sana neden istediğin gibi davranmıyor? İhtiyacın olan ilişkiyi yaşamanın yolu ne yapmaktan geçiyor? Terk edilme korkusuyla nasıl başa çıkabilirsin? Sevgilin ya da eşin sana tıpkı annen baban gibi mi davranıyor? Onun arkasını toplamaktan kurtulmak mı istiyorsun? Bütün bu soruların ve daha fazlasının cevabı bu kitapta... Artık senin de bir terapi odan var... Ama unutma ki terapi her ne kadar sen odadayken başlasa da zihinde devam eder ve sonlanır. Kendi terapistin olmaya hazır mısın...

Kutsal Geometri Çizim
"Nasıl göreceğinizi kavrayın. Her şeyin, diğer her şeyle bağlantılı olduğunu anlayın." – Leonardo Da Vinci Bal peteğinden nautilusa, balığın pullarından beynin sinir ağlarına hatta gezegenlerin yörüngelerine kadar bütün yaşam birtakım geometrik motiflerden ve kalıplardan oluşur. Dışarıdan bakıldığında karmaşık gibi görünen yaşam motifleri, tamamen matematiksel bir düzene göre, ilahi bir orana ve uyuma dayalı kalıplar halinde, yüksek titreşim seviyesine ait bambaşka bir zekânın tasarımıdır. Kutsal Geometri, bilim ve tinselliği, benliğin hayvansı ve tanrısal taraflarını, sağ beyni (sezgi) ve sol beyni (rasyonel düşünme), içe yönelikliği ve dışa yönelikliği, makroyu ve mikroyu sentezler... Bu sayede yaşamda anlamlı olanı, ruhun misyonunu, evrimsel süreçlere dair sonsuz döngülerin ardındaki gi...

Sevme Kusurları
Sevdiğiniz için kıskançlığa kapıldığınız oluyor mu? Peki ya, sevdiğiniz için kendinizi gözden çıkardığınız, var gücünüzle fedakârlıklarda bulunduğunuz, kendinizi sorgusuzca uğruna adadığınız, benliğinizden çaldığınız zamanlar var mı? Sevdiğiniz için hep bir şeylere katlandığınız, tahammül etmek zorunda kaldığınız, acı çektiğiniz, çaresiz hissettiğiniz oluyor mu? Böylece giderek sevginin içinde kendiniz olmaktan uzaklaştığınızın farkına varıyor musunuz? Bütün bunlar sevginin mutlak birer parçasıymış gibi geliyorsa size, sevgi sandığınız bir hissin içinde kayboluyorsunuz demektir. Sevgi tahammül etmek değildir, katlanmak, adanmak ve bu yolda benliğinizi gözden çıkarmak da değildir. Sevgi parmak izi kadar özgün ama yarattığı sonuçlar açısından evrensel bir etkidir... Bu uğurda herkesin bilgis...

Pozitif Ebeveynlik
Tüm dünya, annelerin ve babaların çocuklarını yetiştirmesiyle birlikte değişebilir... Çocuklar, ebeveynlerinin birer aynasıdır, sudaki yansımaları gibidir. Her ebeveyn kendi geçmişinden, kültüründen, kendi anne babasından öğrendikleriyle ve yaşam deneyimlerinde edindikleriyle kendi çocuğuna ebeveynlik yaparken yüzleşir. Kaygılarından, soru işaretlerinden ve alışılagelmiş yanlışlardan uzaklaşmayı tercih eden, klişelerden arınmış bir ebeveynlik yapmaya istekli ebeveynler için kaleme alınan bu kitap, Pozitif Ebeveynlik’in bir metot değil, yaklaşım ve yol gösterici bir rehber olduğunu, bunun nasıl uygulanacağını, bütüncül bir üslupla aktarıyor. Pozitif Ebeveynlik, çocukta sağlam bir iradenin oluşmasında ve kişiliğinin gelişmesinde son derece etkilidir. Çocuğun potansiyelindeki özelliklerin gel...

İçindeki Gücün Sırrını Keşfet 2
Almadan vermek Allah'a mahsustur... Hayatınızı başkalarına adayarak yaşayan fedakâr biriyseniz ya da başkalarının rehberliğine sürekli ihtiyaç duyarak hep alan biriyseniz, alma-verme dengeniz bozulmuştur. Unutmayın ki alma-verme dengesinin bozulması, kendini tekrar eden birtakım döngüler ve karmalar başlatır. Verdiğiniz kadar almayı, aldığınız kadar da vermeyi öğrenmeden, yaşamınızda kendini tekrar eden karmaları kıramazsınız. Benim de alma-verme dengemin bozulmasıyla özel hayatımda yaşadığım olumsuzlukları özel tekniklerle, ritüellerle ve iksirlerle nasıl aştığımı ayrıntılarıyla birlikte yazdığım bu kitap, başucu bilgileri ve kolay uygulamalarla dolu bir çözüm anahtarı... İkinci bölümde bolca görselle birlikte anlattığım Ra Sheeba uygulamasının yanı sıra üçüncü bölümde her burca göre özel...

Rağmen
İlk firar, ilk korku, ilk öpüşme, ilk kayıp, ilk gözaltı, ilk açılım, yetmiş yaşında yaptırılan ilk dövme, hacizden sonra eve alınan ilk eşya, ilk suç ortaklığı, ilk itiraf... Sadece kadın yazarlar ve çizerler olarak Rağmen kitap dizisinin "İlkler" sayısı için bir araya geldik. Son derece renkli ve karanlık, hepimizin başına gelecek kadar sıradan ve enteresan bu hikâyeleri okurken patlayan havai fişekler sırasında hiçbir canlıya zarar gelmemiştir. Sinem Sal Bu kitabın telif geliri, tüm yazar ve çizerler tarafından Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na bağışlanmıştır.

Bunu Biz İstedik İstanbul
Zeytinburnu’na uzaylılar teşrif ettiğinde, birdenbire cinnet geçiren insanlar birbirini parçalıyor, beklenmedik bir kar fırtınası şehri etkisi altına alıyor, insanlar ansızın ortadan kayboluyordu. Uzaydan gelen Haluk’a gönlünü kaptıran dünyalı Merve, kayıp eşyaları bulma gücüne sahip yalnızlar yalnızı Aybüke Hanım, dünya yanarken didişmeye devam eden iki genç Sarp ve Emir, karamsarlığı bahtsızlığıyla başa baş giden Yener, neredeyse hayat orucu tutan çizer Sadi, onun pervasız dostu Leyla ve hepsinin başına geleni bilen müzisyen Derya Deniz… J. Hakan Dedeoğlu ilk romanıyla sizleri, galaktik mevzularla mücadele ederken son derece yerli, süper güçlerine rağmen sıradan, karanlık yanlarına karşın muzip karakterlerin dünyasına davet ediyor. Sinem Sal

Son Yolculuk
İki şey vardır ki muhakkak değiştirir insanı... Biri aşk, diğeri ağır bir hastalık... İkisinden birisi başına gelince artık o eski sen olamazsın bir daha: Kaderin yeniden yazılır çünkü... Genç kuşağın parlayan kalemlerinden Berker Okan’ın Son Yolculuk adlı bu uzun hikâyesi, insanın kontrol edemediği acı deneyimler karşısında ister istemez nasıl değişmek ve başkalaşmak zorunda kaldığını gerçekçi ve şeffaf bir vizyonla irdeliyor. "Planlanan ameliyat uzadı önce, sonra biraz daha uzadı. Sonra daha ne kadar uzadı bilmiyorum. Mekân ile zamanın bağlantısı kesildi. Bunu ancak ameliyathanenin önünde birini bekleyenler bilir. Beklemek insanın kimliğine eklenir bir yerden sonra ve dünyan ameliyathanenin önü oluverir. Bu yüzden yeni dünyan, gerçek dünyanın dönüş hızından bağımsız döner ve zaman, saatt...

Uykusuzlar
Bu kitabı okuduktan sonra rüyalarınıza bir daha eskisi gibi bakamayacaksınız. Gülşah Elikbank bakışını, gönlünü gerçeğin görünmez yanlarını da içinde taşıyan fantezinin, uçsuz bucaksız, bereketli topraklarına çevirmiş yetenekli bir yazar. Bizde pek gelişememiş olan fantastik edebiyatın göz dolduran, hızla parlayan yıldızlarından. Elikbank, yeni romanı Uykusuzlar’da rüyalara eğiliyor. Gerçek ya da düşsel roman kahramanlarını aşkları, çelişkileri, açmazları, olağan ya da olağandışı rüyaları, rüyasızlıkları ve insanlığı tehdit eden sorunlara çare arama çabaları temelinde anlatıyor. Romanın özeti ve sorduğu evrensel değerdeki soru ise şu: Hepimiz aynı rüyayı görebilsek, dünya daha güzel bir yer olabilir mi? -İnci

Kalbime İyi Geliyor
Eğer biri sana iyi gelmediyse bil ki sen de ona iyi gelmedin. Onun arazlarıyla seninkinin çakışması ne kadar da doğal... İnsan, kendinden başka kimse için tadilata giremez bu hayatta. Gerisi Allah kerim... İşte bu yüzden bilmeyi değil, bilmemeyi sevdim ben. İnsan için, olma yolunda çabalamak sahici ve zinde bir meşgale. Her kim olursa olsun, "Leyla’ya kavuştum!" demek hangi Mecnun’un haddine, Mecnun’a kavuşmak hangi Leyla’nın? Sürekli değişen ve gelişen olmak istemek, bunu gerçekleştirebilmek ne tılsımlı bir şey... Sır arıyor ya insan dünyada, buyur sana çözülesi bir sır. Aşkı anlatanları gördüğünde mucizevi olanın anlatıcı olduğunu sanma sakın, AŞK bizzat mucizenin kendisidir zaten. Hoş konuşan insanları dinlemek güzeldir ama hepsi o kadar... Efsaneleştirilen insanların, aslında efsaneler...

Nokta
"Hayal, kaderin henüz yeşermemiş tohumudur. Hiç kimsenin onu sizden çalmasına izin vermeyin." Bazen, nokta koymak gerekir... Hayatındaki bir insana, bir aşka ya da bir düzene. Sen de illa ki bir nokta koymuşsundur günün birinde, seni üzene. Belki çok üzülsen de, bitirmişsindir o cümleyi. O cümledeki sevgiyi ya da kişiyi. Hatta içlerinden kimileri sana kibirlenmiştir bile "Senden büyüğüm, senden güçlüyüm, senden iyiyim" vs. vs. diye. Aldırma onlara ve asla unutma, hiçbiri senin koyacağın nokta kadar güçlü değildir asla. Unutma, nokta da küçüktür ama cümleyi bitirir. Biten şeyler için de kendini üzmekten vazgeç ve üzülme artık, neden bitti diye. Onlarla yolculuğunuz buraya kadarmış. Artık gülümse... Ve asla aklından çıkarma: Nokta koy

Chıcago
Oscar adaylı senarist ve Pulitzer Ödüllü oyun yazarı David Mamet’tan 1920’lerin Chicago’sunda geçen bir mafya hikâyesi. Keyifle okunacak bir dönem romanı. *** Karakterler arasındaki diyaloglar tüm güncelliği, doğallığı ve rahatlığıyla akarken okurun kendisini birdenbire gerilimin tam ortasında bulması işten bile değil. Birinci Dünya Savaşı’nda savaşmış, şimdi ise Chicago Tribune gazetesinin en iyi muhabirlerinden biri olan Mike Hodge, Annie Walsh’a aşık olmasaydı iyi ederdi. Ama belki de Annie Walsh’u öldüren her kimse Mike Hodge’a bulaşmaması gerektiğini bilse daha iyi ederdi. Basit bir iz sürme işinin bütün bir Chicago mafyasını hallaç pamuğu atar gibi atacağını kim nereden bilebilirdi? Ama işte Mamet’ın mahareti burada; ufak, bireysel hikâyeleri bir anda büyüterek bir insanlık meselesi ...

Bana Vesvese Verme
"Vesvese" bir hüsnükuruntu değildir. Sinsi bir tuzaktır. Derin ve sarsıcı bir psikolojik aldatmadır. Sadece düşünsel olduğu halde, olumsuz fiziksel deneyimlerin oluşmasında etkin bir güçtür. İnsanın kendi eliyle, yoktan var edip canlandırdığı ve düşünmeye devam ederek beslediği tehlikeli bir canavardır. İslam ilminde de "şeytanın salık verdiği düşünce" olarak çıkar karşımıza. Buradaki anahtar kelime "düşünce"dir elbette... Vesveseyle ve yaratacağı olumsuz sonuçlarla başa çıkabilmenin sadece bir yolu vardır bu yüzden. Düşünceyi yönetmek... Peki ama nasıl? Tarihçi ve araştırmacı yazar Erol Çalı’nın kaleme aldığı Bana Vesvese Verme düşünceyi yönetmek, gerçek olmayan düşüncelerin var ettiği gerçekçi sorunlardan uzak durmak, sağlıklı ve huzurlu bir yaşam inşa etmek için bilmek ve uygulamak gere...

Stoa Okulu
“Benim en kazançlı yolculuğum gemimin battığı ve tüm servetimi kaybettiğim gün başladı.” – KIBRISLI Zenon Köleden imparatora, yumruk dövüşçüsünden hatibe kadar farklı kostümlerde pek çok filozofu evinde ağırlayan ve yaklaşık 500 yıl yaşayan Stoa Okulu, Antik Yunan’ın en renkli ve uzun soluklu okuludur. Zenon söylemlerini bir peygamber edasıyla sürdürmüş, retorik ve diyalektiği kullanmamıştır. Ardından Kleanthes okulu dini ezgiler ve ilahilerle süslemiştir. Adı “Ata Saklanmış” olan Khrysippos okulu diyalektik ve mantıkla taçlandırmıştır. Orta Stoacılar Panaitios ve Poseidonios okula Platon ve Aristoteles’in düşünceleriyle estetik kazandırmışlardır. Geç dönem Stoacılar Seneca, Epiktetos ve Marcus Aurelius ise sadece ahlak felsefesiyle ilgilenmişler ve böylece okulun kurucusu Zenon’un çizgisi...

Yut Beni
Yut Beni, sis, ölümcül hastalık, halüsinasyon, apofeni, böcek orduları, sırlar, sarsılmaz inanç ve hayatın anlamını çözmek üzerine bir aşk hikâyesi. Nate Powell, bu en önemli eserinde ergenliğin en karanlık köşelerini keşfetmeye çalışıyor; bunu da klişe, melodramatik ergen isyanlarıyla değil, ufak delirmelerle, ilaçların sağladığı şüpheli rahatlamalar ve aile bağlarının karmaşasıyla anlatıyor. Hikâye çözüldükçe, iki üvey kardeş, ruhsal sorunlara, dağılan ailelerine, hayvan telepatisine, yanlış aşklara ve bir gün her şeyin anlam kazanacağına dair zayıf umutlarına birlikte göğüs geriyorlar. Özellikle hızlı anlatılmış, özenle çizilmiş ve gölgelerle bezenmiş Yut Beni, Nate Powell için bir kilometre taşı ve aynı zamanda okuyucuları son sayfalarda ele geçirecek kentli bir hayalet hikâyesi. Rahat...

Sanki Sen Aynı Ben
Cem Güventürk’ün eserlerini, sevdiğim bir şairin şiirleri gibi alıyorum elime. Şiir ve karikatür sanatçılarının sınır çizgisinde, semiolojik şiirde yürütüyor cambazlığını. Denge çubuğunun bir ucu ironi, öbür ucu lirizm… Düşmüyor asla, her kitabında bir düşe düşürüyor. Kendine özgü bir yol çizdi, üslubunu olgunlaştırmayı genç yaşında başardı. Cem Güventürk karikatürde dolaşan şiir ajanı!" Sunay Akın

Hiçbir Çocuk Yatağa Aç Girmeyecek
‘’BU ÜLKEYE ADALET YA GELECEK YA GELECEK!’’ Herkes umut tohumlarını yeniden eksin! Ülkemiz için doğuyoruz, çocuklarımız için doğuyoruz, torunlarımız için doğuyoruz. Bayrağımız, vatanımız, ülkümüz için doğuyoruz. Kimsenin kimliğine, kimsenin inancına, kimsenin yaşam tarzına müdahale etmeden, karışmadan, onurluca yaşayacağımız bir Türkiye için doğuyoruz. Şimdi kulakları sağır olan birilerine ve dünyaya sesleniyorum: Adaletsizliğe, haksızlığa, zulme karşı çıkacağız çünkü inancımızda diyor ki: “Zulmün karşısında susan dilsiz şeytandır.” Şeytan olmayacak bu ülkede. Herkes ama herkes zulme karşı çıkacak.

How Did We End Up Here
The columns in this volume are chronicles of the transformation of the Middle East order from a Japanese point of view in a peculiar moment of history when the humankind has been experiencing a great transformation and turning points. The book is going to be a searchlight which light the path of the international politics in the Middle East and East Asia, in which a steady change is going on and accelerated under the dark night of COVID-19 pandemic. Satoshi Ikeuchi is Professor of Religion and Global Security at the Research Center for Advanced Science and Technology (RCAST) of the University of Tokyo. He specializes in the Middle East politics and organizes the RCAST Open Laboratory for Emergence Strategies which is the meeting point of research on the international and regional studies.

Kendine İyi Davran Güzel İnsan
Sen kendin için bir şey yapmıyorsan kim senin için bir şeyler yapacak? Sen kendi yaralarını kendin sarmadan, kim sana yardım edebilir gerçekten? Eğer başkaları için önemli olmadığını hissediyorsan, ilkönce kendine şunu sormalısın: Ben kendim için önemli miyim? Seninle bir yolculuğa çıkacağız bu kitapla birlikte. Her insanın içinde bir sağlıklı bir de sağlıksız bir "ben" vardır. Sağlıksız ben kontrolü devraldığında, insan kendine zarar verir. İşte bu kitapla çıkacağımız yolculuğun amacı, içindeki güzel insana yani sağlıklı bene ulaşmak. Bu yolculukta, kaygılarınla baş etmek ve kafaya takmamak için hangi yöntemleri kullanabileceğini, olumsuz düşüncelerini nasıl kontrol edebileceğini, sağlıklı ilişkilerini geliştirirken, sana zarar veren zehirli insanlardan kendini nasıl koruyabileceğini, han...