
Sultanahmet'te Var Bir Yılan
Instagram, Facebook, Twitter sayfalarında ücretli reklam çalışmaları... Kitap Eki, Kalem Kahve Klavye banner alanları... Gazete ve dergilerde haber ve yorum... Metro duraklarında panolar, sokak afişleri...

Derin Devlet
DEVLET İÇİNDEKİ GİZLİ GÜCE GÖZ YUMMAK DEMOKRASİYE İHANETTİR! Derin devletin sistemin bir parçası olması doğal. Lakin içinde bulunduğumuz demokratik sistemde böyle teşekküllere yer yok. Bu, hiçbir demokratik ülkede mümkün değil. Ancak yine de bu oluşumlar varlıklarını nesilden nesile sürdürecek şekilde yapılanıp kurdukları sistemi gelecek kuşaklara aktarabiliyorlar. Tam da bu noktada tüm bu oluşumların karakteri önem kazanıyor. Kim bu insanlar? Ne için çalışıyorlar? Hükümetleri yıkabilecek güce nasıl sahip olabiliyor, kendilerini nasıl devletin yerine koyabiliyorlar? Yunus’un, “Beni benden sorman ben ben değilem/Bir ben vardır bende, benden içeru...” mısralarında bahsettiği gibi: “Bir devlet vardır devlette, devletten içeru...” Yazar Mete Gündoğan, derin devletin demokrasiyi nasıl tehdit et...

Ruhum Neredesin – Carl Gustav Jung
“İki kişi düşünün. Biri binlerce kitap okumuş olsun, diğeri hiç okumasın. Binlerce kitap okuyan kişi okuduklarının hepsini unutmuş olsa bile hiç okumayan kişiden farklı olacaktır… Çünkü bilinçdışı kayıt tutar.” C. G. Jung Jung’un Kara Kitaplar adıyla bilinen günlük notları, her şeyin kaydını tutan bilinçdışının keşfedilmeyi bekleyen bir hazine olduğunu gösterir. Jung’un günlüklerine düştüğü ayrıntılı notlar, daha sonraki kitaplarında ve konferanslarında ortaya koyduğu anlayış ve kavramların özünü teşkil eder. Kolektif bilinçdışı, arketipler ve analitik psikolojinin daha birçok kavramının tohumları Kara Kitaplar’da atılmıştır. Jung, Kara Kitaplar’a “Ruhum neredesin?” sorusuyla başlar. Kara Kitaplar’da anlattığı bireyleşme yolculuğunda ona ruhu rehberlik eder. Kendini Kara Kitaplar’da “kendi...

Bir Köpeğin Budist Olma Arayışı
“FARKINDALIK, SONUNDA SADECE KİM OLDUĞUNUZU KEŞFEDEBİLECEĞİNİZ AMANSIZ BİR YOLCULUKTUR.” - JON KABAT-ZINN Kendini Buda’nın öğretilerine adamış olan sahibinin izinden gitmeye kararlı bir İngiliz springer spaniel, üvey kız kardeşiyle birlikte bir aydınlanma yolculuğuna çıkar. Spaniel kardeşler, meditasyonun sırlarına ve antikçağ felsefesinin erdemine vâkıf olabilmek için bilgelerin kitaplarından yardım alırlar. İkili, bu aydınlanma yolunda ilerlerken sadece kendi perspektiflerini değil, aynı zamanda etraflarındaki insanların hayatlarını da değiştirirler. Çıktıkları yolculuk zor olsa da, üvey kız kardeşin kötü esprileri ve spaniel kültürüne dahil olma isteği sayesinde tüm güçlüklere göğüs gererler. Bir Köpeğin Budist Olma Arayışı dünyada yaşayan tüm varlıkların arasındaki bağları öne çıkaran,...

Atatürk’ün Gizli Kalmış Anıları
DEHA İÇİN GEREKLİ İLK VE SON ŞEY, GERÇEĞE DUYULAN AŞKTIR -GOETHE Elinizdeki bu kitap, yüzden fazla Atatürk anısını içermektedir. Anıların çoğunluğu, tarih sayfalarının tozlu yaprakları arasında bir sır olarak kalmıştır. Bunun nedeni, anıların yaşandığı dönemde Atatürk’e yakın olan kişilerin yaşadıklarını sonraki yıllarda yazmaları ve yine hızlıca hafızalardan silinmeleridir... Oysa Atatürk’e ve ileri görüşlülüğüne acilen ihtiyaç duyduğumuz zamanlardan geçerken, dünya askeri ve siyasi tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir önderin bu anılarının mutlaka bilinmesi gerekmektedir. Yaşanılanların gün ışığına çıkması açısından düzenlenen bu araştırma, geleceği emanet ettiğimiz çocuk ve gençlere ilham kaynağı olacaktır. Okuyacaklarınız ve tanık olacaklarınıza şaşırmamanız dileğiyle...

Beni Böyle Mi Görüyorsun?
"Jaime Hernandez, yaşam dediğimiz şeyin içindeki pişmanlıkların, yanlış anlamaların ve beklenmedik mutlulukların birikimini sessizce belgelemeye on yıllarını harcadı. O, Amerika’nın en büyük hikâye anlatıcılarından biridir ve O’na sahip olduğumuz için şanslıyız." Joseph Fink (Welcome to Night Valeand Alice Isn’t Dead) "Jaime, şeytani gülücüklerin ve tatlı kurnazlıkların ustasıdır. Hopey ve Maggie o kadar gerçek ki, hikayelerine nereden dahil olursam olayım sıcaklıklarını, karmaşıklıklarını ve mizahlarını derinlemesine hissedebiliyorum, O’nlar benim en eski, en yakın, birlikteyken gülme krizlerine girdiğimiz en iyi arkadaşlarım gibi hissettiriyorlar." Lisa Hanawalt(BoJack Horseman) "Jaime, çok dilli kültürümüzün ürettiği en yetenekli sanatçılar

Hikâyeden Adamlar
KIRILAN KALEMLER YAZMAYA DEVAM EDER. HEM DE KIRILDIĞI YERDEN… Yeryüzünün en güçlü akıntısına sahip nehrinde, akıntıya karşı yüzen ve nehrin kaynağına ulaşarak imkânsızı mümküne çeviren tek balıktır Koi. Azmi ve başarıyı temsil eder. Esareti cesarete dönüştürür ve küçük bir balık olarak başladığı hikâyenin sonunda güçlü bir ejderhaya dönüşür. Biz de, bu karmaşanın içinde unutulan değerlere, özlediğimiz inceliklere, bizi biz yapan kaynağa, özümüze ulaşmaya çalışıyoruz. Yol bizi nereye götürür bilinmez ama bazen akıntının tersine yüzmenin de ilerleme sayıldığını biliyoruz. Eğer karşılaştıysak, seninle aynı suda yüzüyoruz demektir. Senin için ayırdığımız sayfalara kendi hikâyeni yazmanı ve akıntıya karşı birlikte yüzmeyi diliyoruz. Elindeki bu kitap, bir arayış içerir. Belki de hikâyenin sonun...

Ne Kaldı Bizden Geriye
“Yoldaşlar, nasip olmazsa görmek o günü, ölürsem kurtuluştan önce yani, alıp götürün Anadolu’da bir köy mezarlığına gömün beni.”– Nâzım Hikmet Nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın verilen tüm mücadelelerden geriye kalanlar umutlara dokunan bir iz bırakır. Bazen günü, bazen toplumu, bazen de dünyayı daha iyiye götürebilme umudunun izidir bu.Ne Kaldı Bizden Geriye, toplumsal hareketlerin etkisiyle, Askeri Hava Lisesi’nde şekillenen antiemperyalist mücadele düşüncesinin yolculuğu. Ordudaki farklı cuntalar ve baskılar karşısında vatanı ve ulusu uğruna inandığı değerleri savunan Mehmet Alkaya’nın tanıklığı, Türkiye tarihinin darbelerle kuşatılmış, 27 Mayıs’tan 12 Eylül’e kadar olan sürecini anlatıyor. Üstelik bu tanıklık, yalnızca onun hikâyesi değil, aynı zamanda toplumun ve dönemin de portresi. Top...

Bilincin Yeniden İnşası
"Evrenin sırlarını bulmak istiyorsan, enerji, frekans ve titreşimi düşün." - NIkola Tesla Neşe, coşku, mutluluk ve yaratım gücü birer mucize değildir. Sağlıklı ilişkiler, gerçek bir aşk, güvende bir hayat ve bereketli bir para akışı, şansla ya da talihle hiç ilgili değildir. Hepsi birer bilinç meselesidir. Spinoza’nın da dediği gibi: "Neşe, en yüksek bilinç seviyesidir." Çok satan Dünya Okulunda Ruhun Devrimi kitabının yazarı Anıl Şehirlioğlu’nun kaleme aldığı Bilincin Yeniden İnşası, arzulanan hayatı dileyip beklemeyi değil, buna karar verip bilinci baştan programlayarak gerçekleştirmenin en kolay, en pratik ve güçlü yollarını anlatıyor.

Saçın Yüzüne Değse
KISKANDIĞIMDA DEĞİŞİR, ÖZENDİĞİMDE GELİŞİRİM Gelecek adına umutlu olmamızı sağlayan bir kitap daha... Mario Levi Kıskançlık ve özenme zihnin farklı kıvrımlarında gizlenir. Bu kitaptaki hikâyeler bu gölgeleri aydınlatıyor ve okuyucuya sıra dışı bir oyun sunuyor. Uğur Batı Kıskanmak ve özenmek... Bu can yakıcı iki duyguyu bu metinlerde böyle görmek oldukça özenilecek ve hatta kıskanılacak bir durum. Hakan Akdoğan Kitabın içindeki hikâyeler hepimizin özeneceği öğeler barındırıyor. Okuyanların kendi hayatlarından pay bulacakları hikâyelerin hayata katkı vermesi dileğiyle. Zuhal Gürçimen Kıskançlıklarıyla göz göze gelen insan, karanlığı ile yüzleşir. Kolay değildir. Hasan Gümen Edebiyata yön veren duygulardandır kıskanmak... Özenmek ise onun aklı başında amca oğlu. Selda Terek

Hepimiz Narsistiz
“Patolojik narsisizm, hayattan istediğini alamayanın, alsa da tatmin olamayanın huzursuzluğudur.” Klinik Psikolog Şule Öncü “Çöl büyür; yazık içinde çöller saklayana.” Friedrich Nietzsche Bu kitap, narsist olduğu ilk bakışta anlaşılan büyüklenmeci narsist bireyler kadar; narsist olduğu fark edilmeyen; sadece mağdur, depresif ya da bağımlı sanılan; yaşam akışı tıkanmış, potansiyelini gerçekleştirememiş kırgınlarla, küskünlerle ve kindarlarla, yani örtük narsistlerle ilgili. Belki kendini bildin bileli babandan kurtarmaya çalıştığın annenle, köken ailesinden kurtarmaya çalıştığın babanla, kendisinden kurtarmaya çalıştığın eşinle, sevgilinle ilgili. Ve aslında seninle, hepimizle ilgili. Hepimizin içine az çok sızmış ve sızmakta olan patolojik narsisizme direnebilmen; narsisistik istismarla ta...

Artık Kendin İçin
“BEN BAŞIMA GELENLERİN TOPLAMI DEĞİLİM, OLMAYI SEÇTİĞİM KİŞİYİM.” - CARL G. JUNG Kendi hikâyende verdiğin mücadele içinde artık değiştirebileceğin tek kişinin kendin olduğunu fark ettiğin bir dönemdeysen ve artık kendine iyi gelmek istiyorsan, değiştirmeye çalıştıklarından artık fazlasıyla yorulduysan ve artık kendine iyi gelmen gerektiğine karar verdiysen bütün bunlar şu an bu kitaba denk gelmenin sebebi olabilir. Seans odalarında yıllarca gözlemlediğim kadarıyla insanın yeni macerası “Artık kendim için...” dediği noktada başlıyor. Bu kitapta farklı yerlerden serüvenine dokunacak birçok psikolojik bilgiyi bir araya getirdim. Bazen bir terapist, bazen doğrularla canını yakan bir arkadaş gibi olacağım sana. Bu yolculukta sana eşlik etmeme izin verdiğin için teşekkür ederim...

Ne İstersen Değil Neysen Onu Çekersin
Gördüğümde inanırım inandığımda görürüm. Artık bir dönüm noktasındayız. Kuantum fiziği, evrenin görünenden ibaret olmadığını kanıtlayarak, kendi yaşamlarımızın yaratıcıları, hatta sanatçıları olduğumuzu da ortaya koyuyor. Tezahür etmek, var etmek, sadece irade meselesi değildir, aynı zamanda bir sanattır. Bu kitap sayesinde, Kuantum Tezahür Ustalığı yolunda edineceğiniz bilgilerle zamanın ötesinde bir deneyim yaşayacaksınız, hem de saniyeler içinde. İçdünyanızda başlatacağınız devrimsel dönüşümleri, içinde yaşadığınız dünyada tezahür ettirmeye başladığınızda, hayatın olasılıklarla dolu bir sahne olduğunu anlayacaksınız. Tezahür bir “İste ve olsun!” süreci değildir, “İste ve gerçekleştir!” deneyimidir.

Uzun İlişkilerin Sırrı
"Beni olduğum gibi sev, olmamı istediğin gibi değil!" İlişkiler, insanın kendiyle yüzleşme alanlarıdır. Hepimiz her insanda bambaşka insanlar olur, başka yönlerimizi, başka yüzlerimizi görürüz. İlişkiler, yaşam yolculuğu boyunca tecrübe ettiğimiz gelişim sürecinin en kıymetli parçalarıdır. İlişkiler, sınavımız değildir. Bir başarı ya da başarısızlık hikâyesine de dönüştürülmemelidir. İlişkiler dönüşüm alanlarımızdır, kendimizi bir başkasında görmek, kendimizi bir başkasında sevebilmek, hatta çoğu zaman kendimizle ilk kez tanışmaktır. Uzun bir ilişkinin sırrı sevmek ama kırmadan, dökmeden sevebilmek. Bugünlerde insanların sevilmeye ama kırmadan dökmeden sevilmeye ihtiyacı var. Güvenebilmeye ihtiyacı var, çünkü güvenin olmadığı yerde sevgi de olamaz. Sabra ihtiyacı var, hemen ilk kavgada ayr...

13 Derste Otoriteryen Kişilik
“OTORİTE ALTINDA BÖCEK GİBİ EZİLEN, OTORİTEYİ ELE GEÇİRDİĞİ ANDA ALTINDAKİLERİ BÖCEK GİBİ EZEN BİR KİŞİYE DÖNÜŞÜR.” Otoriteryenlik toplumdaki her bir bireyin kılcal damarlarında akarak hem kişiliğin hem toplumun sanayileşme ve modernleşme yapılanmasında rol oynar, politik ve ekonomik işleyişten gündelik hayata dek her yerdedir. Aile içi şiddetten, tek kişiye tapınmaya kadar, kadın erkek tüm toplumda acı ve şiddetli sonuçlar yaratan bir sürece yol açan metabolizmik bir katkı maddesi gibidir. Faşizmin ana koynudur. Prof. Dr. Veysel Batmaz, 13 Derste Otoriteryen Kişilik kitabıyla sosyal psikoloji ve psikanalize konu olan otoriteryenlik kavramını ele alıyor; sado-mazoşist ve faşist karakter ile bağını kuruyor. Le Bon, Freud, Horkheimer, Adorno, Fromm, Reich, Sartre, Bloch, Sanford, Şerif, Kağı...

Kimse Gitmemiş Gibi
Evrenin sonsuzluğunda kelebek kadar olsa da ömrü, insan hiç gitmeyecekmiş gibi kök salacaktı hayata. Ve hayat kimse gitmemiş gibi devam edecekti doludizgin. Paris, Londra ve İstanbul’dan Anadolu’ya uzanan sıra dışı bir aşk ve umut hikâyesi... Farklı geçmişlerden, değişik kültürlerden gelen bir grup insanın yolu bir kasabada kesişir. Geride bırakmış olsalar da kapanmayan hesaplardan yorgun düşen ruhlarını o güzelim kırsalda iyileştirmeye çalışırken hayat onları hem sınavlardan geçirmeye devam eder hem de güzel sürprizler hazırlar. "Ömrümün sessiz bir köşesinde oturmuş, sararmış yapraklar gibi süzülüp giden zamanın bana verdiklerini ve benden alıp götürdüklerini düşünüyorum. Soluğu her fırsatta fundalıktaki ağaç evde alan çocukluğum... Havası azalmış plastik topla bana doğru koşan o kafası t...

Kaotik Zamanlarda Stoacı Olmanın Yolları
GÜNÜMÜZDEKİ PEK ÇOK İNSAN GİBİ BRIGID DELANEY DE EBEDİ SORULARA YANIT ARIYORDU: NASIL İYİ OLUR, İÇ BARIŞIMIZI BULUR, DÜZGÜNCE YAS TUTARIZ? GKK (GELİŞMELERİ KAÇIRMA KORKUSU) GİBİ GÜVENSİZLİKLERİMİZİ NASIL KONTROL ALTINDA TUTABİLİRİZ? NEYİN GERÇEKTEN ÖNEMLİ OLDUĞUNA NASIL KARAR VEREBİLİRİZ? Yüzyıllar önce Stoacılar da aynı sorulara kafa yormuşlardı. Ve böylece, Delaney de kendi hayatının dönüm noktasında bu kadim filozofların kendisine rehberlik etmesine izin vermeye karar verdi. Delaney Kaotik Zamanlarda Stoacı Olmanın Yolları’nda, bizim de Stoacılar gibi kontrol duygusuna ve huzura kavuşabileceğimizi ve hayatlarımızda anlam bulabileceğimizi gösteriyor.

Küresel Hipnoz
GİZLENEN GERÇEKLER •Virüsü kimler neden üretti? •Corona virüs biyolojik bir silah mıydı? •Corona virüsü Pentagon’a kim neden pazarladı? •ABD, Çin’deki biyolojik silah çalışmalarını nasıl fonladı? •Corona virüsü çözmek için çalışan bilim insanları neden öldürüldü? •Aşıya direnen devlet başkanları nasıl ortadan kaldırıldı? •Aşıyı gerçekten Uğur Şahin ve Özlem Türeci mi buldu? •Biontech’in perde arkasında kimler var? •mRNA aşılarıyla nasıl bir deney yapıldı? •Aşılar virüsten önce mi üretildi? •Corona virüsle nasıl bir vurgun yaptılar? •Dünya Sağlık Örgütü’nü kim yönetiyor? •Çin’deki "bayılma" görüntüleri aslında neydi? •Büyük Sıfırlama’nın gerçek mimarı kimdi? •Dünya Ekonomik Forumu tarikat mı? •Dünya Ekonomik Forumu’nun yetiştirdiği liderler kimler? •ABD Dışişleri Bakanlığı’nın gizl

Pinocchio
"A conscience is that still small voice that people won’t listen to." Did you know that in the original story of Pinocchio, set in Tuscany, Italy, Pinocchio ended up dying in a horrible way? Or that the ending was changed to make the book more suitable for children? Written by the Italian writer Carlo Collodi, Pinocchio is an adventurous and provoking fairy tale with moral values. In the story, Pinocchio begins life as a talking piece of pine that refuses to be a table’s leg. The poor carpenter Geppetto turns this pine into a mischievous puppet boy named Pinocchio. Pinocchio has only one dream, to become a real child. Nonetheless, his unbridled curiosity, deceit and selfishness put him in constant danger. Throughout the book, Pinocchio encounters many distracting obstacles preventing him f...

Yatıyorum Bir Şey Diyor Musun?
"ÖNCE KENDİNİ" SEVEMEZ İNSAN. SEVMEYE ÖTEKİNDEN, BİLMEYE KENDİNDEN BAŞLAR. Yatıyorum Bir Şey Diyor musun, ilişkilerin bir türlü oldurulamadığı, bireylerin birbirlerini tanıyamadığı, ilişki normlarının sürekli değiştiği günümüzde, ilişkisi olan ya da olmayan her okura ilişki kurmak ve sürdürmek adına rehberlik edecek zihin açıcı bir el kitabı. Klinik Psikolog Şule Öncü, yakınlık, tutku, bağlanma, aşk, ayrılık, aldatma, cinsellik, sosyal medya ve çevrimiçi ilişkiler, kadın/erkek olmak, ilişkilere zarar veren tutumlar başlıkları altında, "İlişki nedir, gerekli midir, bizi nasıl belirler, ilişkiden ve partnerden neler beklenebilir, yakınlık ya da ilişki sakınımı nasıl gelişir ve üstesinden nasıl gelinir?" sorularının yanıtlarını yalın, akıcı, derinlikli bir dille aktarırken, ilişkiyi belirleye...

Sherlock Holmes - The Valley Of Fear
"THE OLD WHEEL TURNS, AND THE SAME SPOKE COMES UP. IT’S ALL BEEN DONE BEFORE, AND WILL BE AGAIN." Dr. Joseph Bell, a teacher with extraordinary reasoning and remarkable intelligence from Edinburgh, inspired Sir Arthur Conan Doyle to create Sherlock Holmes. After appearing in A Study in Scarlet (1887) for the first time, Holmes continues to be present in many other stories where he solves mysterious events, thanks to his exceptional wit. The Valley of Fear, is the fourth of Sherlock Holmes’s novels. From the foggy prairies of England to a small American mining town, the story features secret societies, murders, and Sherlock’s case resolution. According to the fans, the last adventure of Sherlock Holmes, The Valley of Fear, is the best among all Sherlock Holmes books. The work is inspired by...

Katra - Yepyeni Bir Başlangıç
ALGILADIĞIMIZ GİBİ YAŞARIZ Şu an yaşadığınız hayat sizin seçiminiz mi yoksa tek çareniz mi? Eğer hayatınızı istediğiniz gibi şekillendirebilme gücünüz olsaydı yine aynı hayatı mı seçerdiniz? Peki ya nasıl bir hayatınızın olmasını isterdiniz? Başarılı bir yaşam için düşünce, duygu ve eylemi kullanma sanatına KATRA denir. KATRA sanatıyla insan düşüncelerini yönlendirmeyi, duygularını yönetmeyi ve eylemi seçmeyi öğrenir. Çünkü: Doğru bilgiler doğru algılar yaratır Doğru algılar iyi düşünceler yaratır İyi düşünceler hoş duygular yaratır Hoş duygular doğru eylemler yaratır Doğru eylemler doğru yaşam yaratır. Eğitim ve Yaşam Koçu Umar Buba Gabaju, değişimi arzulayan herkesi KATRA sanatıyla yepyeni bir başlangıca davet ediyor. KATRA sadece ne yapmanız gerektiğini değil, nasıl yapmanız gerektiğini...

Dünya Çökerken Bizi Neler Bekliyor?
HER ŞEYİN DEĞİŞMESİ GEREKİYORDU Kİ HER ŞEY AYNI KALABİLSİN YA DA DAHA KÖTÜYE GİDEBİLSİN. Dünyanın çöküşü binlerce yıldır insanlığın korkulu rüyası olmuştur. İklim krizi, çevresel felaketler ve türlerin yok oluşu yoluyla yaşanacağı hayal edilen tüyler ürpertici senaryo bugün artık pandemiler, kapitalizm ve faşizm virüsleri gibi diğer pek çok büyük tehdidin birleşmesiyle meydana gelen çarpışmalar şeklinde ortaya çıkıyor. Peki ya aslında dünya çoktan çöktüyse ve bizler çöküş sonrası bir çağda yaşıyorsak? Filozof Srećko Horvat, Dünya Çökerken Bizi Neler Bekliyor kitabında çöküş senaryolarına bambaşka bir perspektifle bakıyor. Gelecekte kapımızı çalacağını düşündüğümüz çöküşün dünyanın farklı yerlerinde halihazırda yaşandığını göstererek çok geç olmadan yok oluşu önlemenin yollarının neler oldu...

Kendimle Karşılaşmalar
Çocuklarıyla ilişkileri hasarlı babaların, "iyi" bir anne olmak için didinirken annesine dönüşmekten korkanların, hiç beklenmedik bir anda öğrencisinin hayatını değiştiren öğretmenlerin, aşkı çok geç bulanların, bir türlü bulamayanların, aldatılanların, aldatanların, "öteki"lerin, "makbul olmayan"ların, hiçbir yere ait hissedemeyenlerin, şiddete maruz bırakılanların, hayatta kalanların, geride kalanların, umudunu kaybedenlerin, neşesi çalınanların, yetinemeyenlerin ve mutluluğu arayanların hikâyelerinden yola çıkan Psikiyatr Arzu Erkan, okurlarına geniş ve içten bir yaşam kılavuzu sunuyor. Empati, haset, öfke, keder, umut, aşk, cinsellik ve bize dair birçok duygunun temeline yolculuk edeceğiniz bu kitapta sizi pek çok karşılaşma bekliyor. Zor ama belki de artık zamanı gelmiş bir karşılaşma...