Athica Books
Ayı Kaplan Ejderha
İflasın eşiğindeki terziye, bir gün bir adam gelir ve smokin sipariş eder. Adam terziye bir teslim tarihi verir, smokini o gün adresine getirmesini ister. Meğer terzinin hazırladığı smokin, adamın kendi cenazesi içinmiş. Terzi çok şaşırır. Üstelik o gün, ölen müşterisinin vasiyeti üzerine kendisine üç kafes kaldığını öğrenir. Kafeslerde ne mi vardır? Ayı, kaplan ve ejderha... *** Güçlü bir sevgi, bilinçle ortaya konmuş keskin bir eylem ve tarafsız bir gözlem... Bu üçü, doğarken yanımızda getirdiğimiz ancak yaşam yolculuğumuz boyunca beslemeyi çoğu zaman ihmal ettiğimiz kabiliyetlerimizdir. Üç özel hayvanın eşsiz güçlerini taşımak ve geliştirmek üzere geliriz dünyaya. Ayı, kaplan ve ejderha... Sevgide ayının gücünü, eylemde kaplanın zekâsını ve gözlemde bir ejderhanın tarafsızlığını besledi...
Destek Yayınları
Atatürk Diriliyor: İlahi Nutuk
"Atatürk dünyanın farkına erken varanlardandır!" – Winston Churchill • Yaratılışın başlatılmış olduğu saklı Mu’yu, dolayısıyla da Spatyum’u (Levh-i Mahfuz) betimleyerek veya betimleterek büyük sırlara vâkıf olması. • Ahaz’ın güneş saatinde oluşturulan Tanrı’nın ve Dünya Kralı Thotma’nın Felsefe kitabında yer alan geometriyi düzenleyerek ülkesine kazandırması. • Atatürk’ün Anka, Heron projesi olarak ileri sürülen ve Levh-i Mahfuz’daki aslına bire bir uyan Ka adlı çizimiyle ilmin bir nokta olduğunu, sonradan büyüyüp anlaşılmaz hale getirildiğini kanıtlaması. • "Yurtta sulh, cihanda sulh!" sloganı. • Devrimleri. • Laiklik fikrini benimseyerek, din ile devlet işlerini birbirinden ayırması. Bu sayılanlar, Atatürk’ün gönderilmiş bir görevli olduğunun kanıtlarından birkaçıdır. Mustafa Kemal Atatü...
Kara Karga Yayınları
Yalnız Kitap
V. Karl’ın, Kanuni Sultan Süleyman devrinde Osmanlı sarayında bulunan elçisi Flaman Ogier Ghislain de Busbecq, 1 Haziran 1560’ta İstanbul’da tamamladığı dört elçilik raporunun üçüncüsünde, Osmanlıların matbaayı kullanmaya karşı isteksizliğini şu sözlerle açıklamaya çalışıyordu: "Yeryüzünde Türkler kadar, başka ülkelerin yararlı icatlarını kolaylıkla alıp benimseyen bir millete daha rastlamak zordur… Buna rağmen nedense kitap basmaya ve çalar saat kullanmaya bir türlü ikna edilememişlerdir…" Edebiyatımızın temel taşlarından Sabahattin Ali’ye göre edebiyat her şeyden önce bir mücadeleydi, edebiyatın amacı ise "insanları daha iyiye, daha doğruya, daha güzele yükseltmek, insanlarda bu yükselme arzusunu uyandırmak" olmalıydı. Sabahattin Ali’nin "Edebiyata nasıl başladınız?" sorusuna yanıtı "Kit...
Kara Karga Yayınları
Sabahın Sözcükleri
"Sabahın ağzındaki en güzel sözcüktür günaydın. Gecede yitip gitmediğimizin tanığıdır.Bir gerekçedir şafağın kapısını aralayan ışığa teşekkür etmek için. Yüzler asılmış, akıllar karışmış, uykular kaçmışsa eğer, ilaç yerine geçer üstelik. Yalnızlık kuyusunun dibinden kurtulmamız için harflerden yapılmış bir merdivendir günaydın. Kopmuş bağları onarma isteği, dostluk kurmanın eşiği, sevgi sözcüklerinin beşiğidir. ‘Haydi yeniden başlayalım!’ demenin özcesidir. Yanına kendini tamamlayacak sözcükleri de çağırır.‘Nasılsın?’ı, ‘Hayırlı işler’i, ‘Hoş geldiniz’i… Günaydın, çocuğudur aydınlığın. İnsanı aşar. Damlaya da söylenir, denize de. Kediye de söylenir, kirpiye de. Ağaca da söylenir, ormana da.Tüye de söylenir, kuşa da. Yeryüzü sözlüğüne aittir günaydın. İmeceye çağrıdır. Kendini beğenmişlere ...
Destek Yayınları
Kızıl Çengi
Cahide Sonku’nun inanılması zor yükseliş ve düşüş öyküsü, toplumsal hayatımızın kendine özgü labirentlerinde gizlidir. Bütün Türkiye’nin CAHİDE’siydi... On üç yaşında adımını attığı Darülbedayi’de, rakiplerini geride bırakmayı, ilk ve biricik primadonna olmayı becerdi. Çok az sayıda oyuncuya nasip olabilecek doğal yeteneğe ve güzelliğe sahipti. Bu özelliklerine zekâsını ve çalışkanlığını ekledi. Altın yıllarını yaşayan Türk Tiyatrosu’nun ve kuruluş aşamasındaki Türk Sineması’nın tartışmasız "1 Numara"sı oldu. Çok ama çok para kazandı. Örnekleri sadece ABD’de görülebilecek tarzda bir hayat yaşadı. Türkiye’nin playboyları, geçeceği değil, geçme ihtimali olan yollara bile kırmızı halı döşettiler. Ayakkabılarından şampanyalar içildi. Bütün takıları, ayakkabıları, çantaları, kıyafetleri Paris y...
Kara Karga Yayınları
Lokal
İtalyan asıllı dünya çizgi roman starı GIPI, çizgi roman arenasında adından ilk kez söz edilmesine sebep olan LOKAL ile huzurlarınızda. Çizgi romanı, klasik İtalyan sineması estetiği ve kurgusuyla sunarken, avangard stili bizlere hiç yabancı gelmiyor. Yarattığı karakterler ve karakterlerin birbiriyle interaksiyonu sanatçının çizgi dünyasındaki hacminin sağlaması olarak duruyor.
Destek Yayınları
Beni Neden Sevmedin Anne?
ANNESİ TARAFINDAN SEVİLMEYEN KIZ ÇOCUKLARI BÜYÜYÜNCE YANLIŞ ADAMLARI SEVER Hadi Zarife, bu senin her şeyi değiştirebileceğin son şansın. Anla artık, sevgi zayıflık değil, bilakis insanı her kötülükten koruyan bir zırhtır. Sen kızının bu zırhını çaldın ondan, onu savunmasız, çırılçıplak bıraktın bu savaş alanında. Şimdi git ve teslim et ona doğuştan her çocuğun hakkı olanı. Yanında ol onun Zarife, yargılamadan, hırpalamadan... Karşılıksız sevginin ne olduğunu öğret ona, anne elinin şifasını göster. İlk defa yatır kızını dizine, okşa saçlarını. Ağlasın dizinde kızın, akıtsın içindeki irini, kiri, pası. Bu zamana kadar yapamadığın şeyi yap; okşa kolundaki süt lekesini, öp onu. "Benim güzel kızım..." de. "Geçti..." de. "Seninle gurur duyuyorum..." de. Hadi Zarife...
Destek Yayınları
Kızlar Annelerinin Kaderini Mi Yaşar?
"Bütün anneler içlerinde kızlarını ve bütün kızlar da içlerinde annelerini taşırlar." – Carl G. Jung Sen de yıllar sonra tıpkı annene benzediğini fark edenlerden misin? Seneler boyu onun gibi olmamak için ters yöne doğru koşarken acı gerçekle yüzleşenlerden misin? Bugünümüz geçmişte yazıldı, geleceğimiz ise şimdide yazılmakta... Başına gelen her olayı kader sanıp, çaresizlik hissi içinde yaşamını sürdürmek yerine anne babanın, atalarının ayak izinden çıkıp kendi yolunu çizmek için gerekenleri şimdi ve burada kendi iç eczanende bulabilirsin. Nesiller boyu aktarımı anne kız ilişkisi üzerinden ele alan psikoloji bilimi uzmanı Betül Demirkıran Dündar kaçınılmaz gibi görünen o yazgıdan kurtulmanın yollarını anlatıyor. Adına kader denen, değişmeyeceği düşünülen örüntülerin anneden kıza nasıl akt...
Athica Books
Neko Kafe
Nagore’nin hayatı, sevgilisinden ayrıldığından ve işsiz kaldığından bu yana üst üste gelen felaketlerle dolup taşmıştır. Kirasını geciktirdiği için dairesini kaybetmek üzereyken, eski bir dostu ona sıra dışı bir iş bulur: Müşteriler tarafından sahiplenilmeyi bekleyen yedi kedinin bulunduğu bir kafeterya olan Neko Kafe’de garsonluk yapmak. Nagore kedilerden korkmasına karşın, her biri başka başka karakterlere sahip olan bu hayvanlardan yaşam hakkında oldukça fazla şey öğrenebileceğini fark edince çekinerek başladığı yeni işi eğlenceli bir serüvene dönüşüp hayatını umulmadık derecede renklendirecektir. Tüm dünyada ünlenen kedi kafelerinden birinde geçen, Anna Sólyom’un bu büyüleyici romanı, mutlu olma sanatı hakkında ilham verici, heyecanlı ve özgün bir hikâye anlatıyor.
Athica Books
Ganbatte
IKIGAI’NİN YAZARINDAN Asla Pes Etme, İlerlemeye Devam Et Japonlar onca savaştan ve doğal afetten sonra sizce hayatlarını nasıl yeniden inşa ettiler ve etmeye devam ediyorlar? Bu halkın, tıpkı Zümrüdüanka gibi küllerinden yeniden doğmasının sırrı, Japonca bir terim olan ve "Elinden gelenin en iyisini yap, asla pes etme, devam et!" şeklinde ifade edilebilecek "ganbatte" felsefesinde yatmaktadır. Dünyadaki pek çok ülkede bir sınava, iş görüşmesine girmeden ya da bir yarışmaya başlamadan önce "iyi şanslar" dilenirken Japonlar birini çaba göstermeye teşvik etmek için "ganbatte" ifadesini kullanır. Bu, gösterilen tutum bakımından büyük bir fark yaratır, çünkü iyi şans dış unsurlara bağlıdır, yani kaderi kişinin dışında konumlandırır. Ganbatte ise kişinin içindeki güce ve olanaklara yöneliktir, y...
Destek Yayınları
Delirmiş Evrenin Ortasında
HERKESİN VE HER ŞEYİN ÇILDIRDIĞI BU ÇAĞDA, KENDİNE UĞRUNA DELİRMEYE DEĞER BİRİNİ BULMUŞTUSONUNDA. Çağdaş edebiyatın sevilen yazarlarından Gülşah Elikbank, yeni çağın yeni normal insanlarının tuhaf hikâyesiyle çıkıyor bu sefer okurun karşısına. Herkesin delirdiği bir dünyada aklı başında kalmak da bir nevi delilik sayılmaz mı? Hayattan ve insanlardan ümidini kesmişken aralanan yeni bir kapı ve o kapıdan içeri giren başka bir delilik... Gülşah Elikbank, çağın ruhuna ithaf ettiği bu novellada karanlığın içinden aydınlığa, aydınlığın içinden zifiri karanlığa bakıyor ve bizi de renklerin arada kalmışlığı içinde farklı bir yolculuğa davet ediyor. Sahiden deliliğin bir rengi olabilir mi? Bu soruya yanıtı kahramanımız Meryem veriyor. O bu soruyu yanıtlarken tüm dünya ayağının altından çekiliyor oy...
Destek Yayınları
Hekate Bize Ne Mesaj Veriyor-tanrıların Çağrısı
TANRILARI VE TANRIÇALARI, ESKİ ÖYKÜLERİN UNUTULMUŞ KAHRAMANLARI SANIYORSANIZ ÇOK YANILIYORSUNUZ. Tanrılar ve tanrıçalar bir öykünün kahramanları değillerdir, onlar içimizde yaşamayı sürdüren ölümsüz arketiplerdir. Bir Anadolu tanrıçası olan Hekate, tek başına ayakta durmayı bilen, sırtını bir erkeğe yaslamayan ve tam da bu yüzden ötelenen, şeytanlaştırılan kadınların simgesidir. Zeus’un kızı değildi Hekate, tanrılardan birinin karısı ya da sevgilisi de değildi. Çocuğu da yoktu. Bu yüzden zamanla karanlık tarafa çekildi ve büyücülerin tanrıçasına dönüştürüldü. Güçlü bir kadın olarak var olabilmenin simgesi Hekate’nin çağımızın insanına söyleyeceği çok şey var.
Kara Karga Yayınları
Ölüm Yaşamın Mührü
Yaşamla aramızdaki perdeyi aralayan ve onun manasına ulaşmamızı sağlayan şey ölümdür. Çünkü bizden hayatı, "kendini sürekli yenileyen bir buluş halinde" yaşamamızı ister. Ölüm yaşamın ilahi mührüdür; onun varlığı, dünya üzerinde geçirdiğimiz süreyi daha kıymetli kılar. Hayatı yaşama halimize, keşfe dayalı bir lezzet katar. Dikkatimizi yaşama yönlendiren bir dosttur ölüm. Yaşamla ilgili ilham veren mutlak ve kuşatıcı bir bilinç halidir. "Ölüm eşlikçiliği" hakkında ne biliyorsunuz? Hayatının son günlerini yaşayanların yanında olan, gönüllü insanlar… Peki hayat hakkında ne biliyorsunuz? Berna Köker Poljak tarafından kaleme alınan bu kitapta; iç içe geçmiş olan yaşam ve ölüm kavramlarını yeniden keşfedecek, gerçek yaşam öykülerini okuyacak ve belki de hayatın hakkını vererek nasıl yaşanacağını...
Destek Yayınları
İstanbul'un Kalbindeki Ejder
VİCDANININ SESİNİ DUYMAYANLAR ÖLMEK İSTEYENİ PEŞİN PEŞİN DELİ SANIYORLAR... Beraber karanlığa doğru giderken yönlerini şaşırıp gerdanlığını arayan bir güvercinin peşine takılıp güneşe doğru yol aldılar. Bu yolculukta birbirlerinin en derin yaralarından öptüler. Anladılar ki kuşlar gibi özgürce uçmak için iki kanada ihtiyaçları yoktu. Sadece bir miktar umudun olması yeterliydi. Göğüskafeslerindeki dermansız sandıkları kökleşmiş ağrı, boğazlarındaki onları terk etmeyen o acı yumru meğerse susturulmalarından, susmalarından kaynaklıymış. Yolculuklarını tamamladıklarında zihinlerindeki ölçüyle önce birbirlerini okumaya başladılar, sonrası zaten tüm hikâyelerini baştan doğrusuyla yazmaya... O günden sonra onlar peri masallarını rafa kaldırdılar, şimdi ise geçmişte mezar olmuş kalplerini yeniden ...
Kara Karga Yayınları
Grup Terapisi
"ARAMIZDA KALSIN, ELEŞTİRMEK İÇİN SÖYLEMİYORUM AMA SOSYOPATLARDAN ELLE TUTULUR BİR FUTBOL TAKIMI ÇIKMIYOR."
Athica Books
İmparatorun Kızı 2
İMPARATORUN KIZI OLMAK GÜZEL DEĞİL Mİ? BİR ZAMANLAR BEN DE ÖYLE DÜŞÜNÜYORDUM. Prenses Adriana nihayet bir yaşına basıyor! İlk doğum günü için verilen şaşaalı partiye bakılırsa imparatorun kızı olarak hayat sürmek oldukça güzel olmalı. Fakat keşke babası ona evcil bir köpekmiş gibi davranmayı bıraksa! Adriana artık yürüyüp konuşabiliyor ve yeni hayatına alışmak üzere. Bir sonraki hedefi ise kendisine soğuk ve mesafeli davranan babasının sevgisini kazanmak! Bu, imparatorun görür görmez kızını korumaya çalıştığı gizemli Demir Şövalye sayesinde beklenenden daha kolay olabilir. Kim bu Demir Şövalye ve İMPARATORA ne yaptı? Görünüşe göre baba kız arasındaki bağı hissetmeye başlayan tek kişiAdriana olmayabilir.
Athica Books
Brutal 1 İtiraflar
(+18) CANİLER İÇİN BİR POLİSİN İNTİKAM PLANLARI... Dedektif Hiroki yakışıklı, başarılı ve yetenekli bir adamDIR. Çözdüğü her davayı, başarı listesine eklemesi gereken bir zafer olarak görür. Hiroki her ne kadar işini çok sevse de, KORKUNÇ İNSANLARI DURDURMA KONUSUNDA POLİS VE KANUNLARIN YETERSİZ KALMASIYLA HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRAR VE BU SORUNU ÇÖZMEYE KARAR VERİR. Hiroki "Göze göz, dişe diş!" der ve kendi adaletini sağlamak için sokağa çıkar. Onun şehrinde artık kimse dokunulmaz değildir. Herkes yaptığı kötülüğün cezasını çekecektir.
Athica Books
Brutal 2 İtiraflar
İŞLENEN SUÇA HAK ETTİĞİ CEZA! Eski bir polis komiserinin oğlu olan ve kariyer basamaklarını hızla tırmanan cinayet masası dedektifi Hiroki ile tanıştınız değil mi! Karakterimiz, yasaların dokunamadığı yüzden fazla insanın öldürülmesinden sorumlu, dedektif kimliğine gizlenmiş bir seri katil. Serinin bu ikinci cildinde Dedektif Hiroki, kendini dokunulmaz sanan suçlulara yine göz açtırmıyor.
Destek Yayınları
Yegâne Terapi Yaşamın Kendisidir - Otto Rank
"ASIL KAHRAMAN GENEL KABUL GÖREN PSİKOLOJİNİN VEYA İDEOLOJİNİN ÖTESİNDE YAŞAMAYI GÖZE ALAN KİŞİDİR." Otto Rank, adını ilk olarak mitoloji konusundaki çalışmalarıyla duyurdu. Kahramanın Doğuşu Miti, insanlığın ortak mirası olan mitlerin ilk sistemli incelemesiydi. Rank’ın rüya yorumları ve insan topluluklarının rüyası olarak gördüğü mitler konusundaki çalışmaları, Sigmund Freud’un çevresinde önemli bir yer edinmesini sağladı. Otto Rank tıpkı kendi mitsel kahraman tanımında olduğu gibi kendi döneminin kabul gören doğrularının ötesinde yaşamayı göze aldı. Doğum Travması kavramıyla "psikanalizin keşfinden bu yana en önemli ilerlemeye" imza attı. İrade Terapisi’yle yepyeni bir psikoterapi anlayışı ortaya koydu. "Yegâne terapi yaşamın kendisidir" diyerek daha hümanist, varoluşçu ve kişiler arası...
Destek Yayınları
İstihbarat
"SAVAŞLA KAZANILAN ZAFERDEN DAHA MAKBULÜ, GİZLİ OLANI GÖRÜP, BELLİ OLMAYANI FARK EDEREK YENMEKTİR!" - SUN TZU Bilgi güçtür ve elinde bulundurana sayısız imkânlar sunar, fayda sağlar. Bilginin elde edilmesi, doğru şekilde incelenmesi, işlenmek suretiyle anlamlandırılması ve amaca uygun şekilde kullanılması, ülkeler açısından çok önemlidir ki buna da istihbarat süreci denir. Ülkelerin tehdit algılarına, milli ülkülerine, sosyal ve kültürel değerlerine, stratejik hedeflerine göre değişen bilgi elde etme ihtiyaçları, istihbarat alanında ekollerin ortaya çıkmasına, rekabete ve çatışmaya yol açmıştır. Bugün hâlâ söz konusu ekoller birbirlerine üstünlük sağlama yarışına devam etmektedirler. Dünyada kullanılan istihbarat ekolleri, kurumlar ve askeri istihbarat hakkında merak ettiğiniz pek çok soru...
Destek Yayınları
Hayat Ancak Ben Olduğumda Gerçektir - Gurdjieff
"Sevebilen olabilir, olabilen yapabilir, yapabilen var olur!" 20. yüzyılın ilk yarısının en esrarengiz figürlerinden biri olan Georgy Ivanovich Gurdjieff namı diğer Bay G, bir filozof, ruhani öğretmen ve mistiktir. Henüz çocukken babasına sorduğu sorularla anlam arayışına yönelmiş ve bu merak onun yaşamını öngörülemez biçimde değiştirmiştir. Hindistan’dan Orta Asya’ya, Anadolu’dan Mısır’a uzanan bu kadim ve ezoterik bilgelik yolculuğu, kendi içsel deneyimleriyle şekillenmiş, artık onun yeni yol dediği Dördüncü Yol’u ortaya çıkarmıştır. Bir bütünlük inşa etmeye çalıştığı Dördüncü Yol’la insanları şuurlanmaya ve aydınlanmaya çağırmıştır. Metaformik dansları, kişiyi kendi üzerine yönlendiren sıra dışı çalışma biçimiyle dünyada ciddi bir takipçi kitlesine ulaşmayı başaran Gurdjieff sizi kendi ...
Genç Destek Yayınları
Twenty Thousand Leagues Under The Sea
"NATURE’S CREATIVE POWER IS FAR BEYOND MAN’S INSTINCT OF DESTRUCTION." In 1866, several sea accidents took place in different parts of the World. Suspecting that the cause of these accidents is a giant monster, natural sciences professor Aronnax and his two friends set out on a research ship. Eventually, the team discovers what was thought to be a monster! During the encounter, when Professor Aronnax and his friends fell into the sea, they realized that the monster was indeed a submarine. The captain of the submarine, Nemo, took the three-man onboard. Thus began their incredible adventure in Captain Nemo’s famous submarine, the Natilus. Jules Verne’s magnificent imagination takes us on an enjoyable journey where we will discover mysterious treasures and extraordinary beauties under the sea...
Destek Yayınları
Usta Bir Şifacının Kadim Sırları
Hayatınızı Değiştirecek Olan Kadim Sırları KEŞFEDİN Bir üniversite araştırmacısının ABD’den çıkıp, Himalayalara kadar giden ve Buda’nın özel hekimi ile başlayan kadim şifa silsilesindeki sırları keşfetme yolculuğuna katılın. Himalayalardaki büyük şifacılar, binlerce yıl boyunca; fiziksel rahatsızlık, fizyolojik hastalık ve ruhsal problem tedavisi için kullanılan bu güçlü şifa bilimini incelemişler. Doğal şifa yöntemlerinin en etkili olanları, kadim belgelere kaydedilmiş. Şimdi ise bu çığır açıcı, gerçek hayat hikâyesinde, Efsanevi Usta Şifacı Dr. Naram, yazarın tanıklığında çeşitli şifa sırlarını açıklamaktadır. Bu kitapta keşfedeceğiniz sırlar, hayatınızı tamamen değiştirecektir. Dr. Naram’ı tanırım, hayatımı kurtarmıştı. Bu kitap, birçok “aydınlanmış” aziz kişi tarafından kutsanmıştır ve...



