
Elizabeth Bennette Olmak
"Geçmişin sadece hatırlamaktan zevk aldığınız kadarını düşünün..." Jane Austen’in büyülü kaleminden çıkan Gurur ve Önyargı eseri, kitabın baş kahramanı Elizabeth Bennet’in çağları aşan özgün karakteri sayesinde 200 yıldır geçerliliğini korumuş ve klasikler arasında yerini almıştır. Bu kitap sayesinde Elizabeth ile samimi bir arkadaşlık kurarken bir yandan da onun herhangi bir roman kahramanından çok daha fazlası olduğunu anlayacaksınız. Sayfalar ilerledikçe Elizabeth’in yaşamına, duygularına, yüreğinin sırlarına, istek, nefret ve beklentilerine şahit olurken kendinizle de ilgili birçok çıkarımda bulunacaksınız. Elizabeth Bennet kendi dönemi için devrimci sayılırdı... Bunu anlamadan, sadece bir aşk romanı okuduğunu sananlar ne çok yanıldıklarını bu kitapla öğrenecekler. Elizabeth Bennet’in ...

Işığın Şifa Yolu
İçindeki karanlıktan doğuracağın bir aydınlık... Elinizdeki rehber, sizi var edenin kendinden eksiltmeden verdiği nur ile içsel yolunuzu aydınlatmak için size unuttuklarınızı hatırlatacak. Zihnin, öğrenilmişliklerinin korkusu yüzünden kendi sınırlarında saklanmak isteyip, unutmayı seçtiği ne varsa tek tek ruhlara fısıldayan bu rehber, size seçtiğiniz yolda yürüme cesareti verecek. Hatırlamaya başladıklarınızla ya da daha önce farkına varmadıklarınızla karşılaştıkça, geri dönülemeyecek bir görme açıklığı kazanacaksınız. Size, içinizdeki karanlıktan kopup, sizden doğacak ışığa yürüme cesaretini verecek olan, sizi yıkan, acıtan, iyileşmemiş kırıklıklarınızdır. Artık yaralarınızdan, şifa doğurmanın vakti.

Babil Mitolojisi
"Orta çağların Şabbat keçisi Doğuluydu. Muhtemelen Babil kökenliydi. Avrupa’daki cadı âlemlerinde bulunan ve akabinde yazılan büyü kitaplarını bir araya getirenler şeytanın kendilerine keçi şeklinde göründüğünü ve ona bu suretle tapındıklarını beyan ettiler. 15. yüzyılda yapılan Şabbat toplantılarının merkezinde insan çehresi olan bir keçi/iblis vardı ve Almanya’da ve İskoçya’da da buna benzer bir iblise tapılırdı." Zeynep Şebnem Suri’nin çevirisiyle kitap, Babil Mitolojisi’nin temel yapıtaşlarını ve kendinden sonra gelen mitolojilerle ortak paydaları irdeliyor. Babil dininin kökleri, Sümer ve Babil dinindeki ortaklıklar, Yunan ve Mısır Mitolojisi’nin Babil’den aldığı ilham, İştar, Marduk, Şamaş, Ea, Anu, Tammuz gibi tanrılar, farklı mitolojilerde birbirini tekrar eden mitler, Gılgamış Des...

Yüzeysel
Bahtsız Bedevi, Münkir Münafık, Gönül Adamı, Sabah Şekersizi, Vefa Abidesi... 29 harf, 29 toplumsal tipik... Bir de "Yüzeysel Alfabe" elbette! 40 kişiyiz ama birbirimizi tanıdığımız pek söylenemez. Hele şimdi, her şeyin insanları birbirinden uzaklaştırdığı, yalıttığı, internetin ve salgının yalnızlaştırdığı bir zamanda... Uzatmayayım, bir de ben canınızı sıkmayayım, bu çağda işte, az çok belirmiş, hemen hepimizin hakkında bir şeyler bildiği, düşündüğü toplumsal tipiklerimizi yazmayı denedim. Ben de "dışarıda içeridekinden daha çok olan" karakterlerimizi yazmaya çalıştım. Yüzeysel de olsa birbirimizi tanıyalım diye!

40+ İtiraf Hikayeleri
"Altımda akıp giden yol ve arkamda bırakıp gittiğim yıllar bir sürü günah ve hata saklıyordu. Bizi insan yapan şeyin içimizdeki iyilik olmadığını fark edeli çok uzun seneler olmuştu. Bizi insan yapan şey, içimizdeki şeytandan başkası değildi. O bizi yönlendiriyor ve asla aklımıza gelmeyeceğini sandığımız ilhamlar veriyordu. O bizden ibaretti ve biz de ondan ibaret yaşıyorduk. İyi insan olmak bir yanılsamaydı sadece ve nedense buna kendimizi inandırmak için çabalıyorduk." Neden bilmiyorum ama dudaklarımdan şu sözler dökülünce ben bile şaşırdım: "İnsanların günahlarını yazmak isterdim." "Benden başlayabilirsin hocam..." dedi "Sana daha önce anlatmadığım bazı günahlarımı çıkarabilirim ama bir şartla, ismimi yayımlamayacaksın." İlişki uzmanı, yazar Adil Yıldırım, kaleme aldığı bu son kitabında...

Mutluluk Hayatın Dirençsiz Akışıdır - Kıbrıslı Zenon
"İyi yaşam küçük adımlarla elde edilir, fakat bu asla küçümsenecek bir şey değildir." İlk kez Kıbrıslı Zenon tarafından ortaya konan Stoacılık, aklın rehberliğinde yaşanan erdemli bir hayatı savunan, sadece üzerinde düşünülen değil aynı zamanda yaşanan bir felsefedir. Zenon’a göre huzur ve mutluluk erdemli yaşamın doğal bir sonucudur, erdemlice yaşamak her halükârda mümkündür ve huzuru bulmak bizim elimizdedir. Stoacılık, mutluluğunu kendi bilgece kararlarıyla ve erdemli davranışlarıyla inşa eden, huzurunu dış koşullara emanet etmeyen bir insana nasıl dönüşebileceğimiz sorusunu merkeze alan, Helenistik dönemin çok önemli bir felsefi akımıdır. Günümüzün bilişsel-davranışçı psikoterapi ekolüne de düşünsel kaynaklık etmiş olan Stoacılık, Zenon’dan 23 asır sonra modern dünyada anlam arayışında...

Kendine İyi Bak
Bendeki bütün fotoğraflarını sildim. Yani, neredeyse hepsini. Geriye sadece bu kaldı. Şurada, öndesin. Tuileries Bahçesi’ndeyiz, 8 Aralık 2013, saat 17.36. Bana doğru dönmüşsün, bana bakıyorsun, bana gülümsüyorsun… En azından ben öyle sanıyorum.

İçimizden Doğan Güç - Şükür Etkisi
Sevginin bütün soruların cevabı olduğunu anladığımızda bilge oluruz. Hayatımızda şükran duyarak hatırlamadığımız her dakika yeterince incelemediğimiz bir dakikadır. Eğer onu incelemiş olsaydık, altında yatan, kimi filozof ve teologların "büyük ilahi plan" dedikleri muhteşem ve gizli düzeni görebilirdik. İlişkilerimizdeki çatlaklar, işimizi altüst eden bir aksilik ya da olumsuz kısırdöngüler bize hep hayatta daha iyisini yapmamız gerektiğini anlatır gibi gelir, oysa neye karşı koyarsak o güçlenir. Dengesizlik sandığımız şey bir yanılsamadır, her şey baştan beri mükemmel bir düzene göre işler. Duyulara ait hiçbir şey ruhu tatmin edemez. Ruhu tatmin edebilecek yegâne şeyler; şükür ve kalpten gelen sevgidir. Özlem duyduklarımız değerlerimize yön verir, değerlerimiz kaderimizi belirler, değerle...

Ortadoğu'da Büyük Tiyatro
COĞRAFYA KADER, ORTADOĞU İSE KEDERDİR. Bu kitap, coğrafyamızın acılarını hatırlatmak ve toplumsal belleğimizi tazelemek için yazıldı. Tarih ve bizden sonraki kuşaklar Ortadoğu’da son on yılda yaşananları unutmayacak ve unutmamalıdır. Yalnızca insanlarımızı, yıkılan kentlerimizi, dağılan ailelerimizi, yok olan umutlarımızı, gözyaşlarımızı, acılarımızı değil, Allah adına kafa kesenleri, Allah adına küçücük kızlara tecavüz edenleri, Allah adına Allah’a ihanet edenleri, Allah adına her türlü rezilliğe bulaşanları da UNUTMAMALIDIR! On yıldır kan ve gözyaşıyla sulanan Ortadoğu topraklarının yüz yıllık geleceği, işte bu cani ruh hastalarınca ipotek altına alındı. Ortadoğu’da Büyük Tiyatro-Siyasal İslam’ın Çöküşü, Arap "Bahar"ından bu yana bölgede gelişen olayları, oynanan oyunları ve bu oyunların...

Kusur İmzadır Kusursuzluk Bir Yalan
KUSURLARINA RAĞMEN BİRİNE ÂŞIK OLMAK YOKTUR. KUSURLARA ÂŞIK OLMAK VARDIR. Noksanlık, sakatlık, özür, bozukluk diye tarif edilir kusur sözlükte. Ancak buna karşılık kusursuzluğun anlaşılır, güçlü ve net bir tarifi yok. Kusursuzluk, bir kusurunun olmaması diye açıklanabiliyor en güçlü haliyle. Halbuki kusursuzluk söz konusuysa, mesele çoğunlukla algıyla ilgili... Ne demek mi istiyorum? Kusur vardır, gerçektir, güçlüdür ve nettir ama kusursuzluk yoktur diyorum. Size kusur diye dayatılan da aslında kusur değildir. Özgünlüklerinizin, sizi siz yapan parmak izlerinizin birer kusur olduğuna ikna edilmişsinizdir sadece. Güzel olan, kusursuz olan değildir, özgün olandır. Kusurlarını karakteristik bir güce dönüştürebilendir. Kusur olarak gördüğümüz şey her ne olursa olsun bunu yapıcı ve yaratıcı bir ...

Sen Yola Çık Yol Sana Görünür
Her Şey Vaktini Bekler. Ne Gül Vaktinden Önce Açar Ne de Güneş Vaktinden Önce Doğar. Biraz Sabret Senin Olan Sana Gelecektir. Mevlana 21. yüzyılda dünyanın başına gelenleri görseydi acaba ne düşünürdü? Bu hız çağında boğuştuğumuz sorunları çözüme ulaştırmak için bize nasıl yol gösterirdi? Hakan Mengüç, kaleme aldığı bu yeni kitabında tam da bu soruların yanıtını arıyor. Büyük düşünür, sekiz yüz yıl öncesinden sesleniyor çağımızın acı çeken ruhlarına... Onlara 21 altın kuralı hatırlatıyor! Hiçbir şeyin çaresiz ve çözümsüz olmadığını, her derdin içinde bir derman saklı olduğunu fısıldıyor. Peki ya o dermanı bulmak mümkün mü? Doğru yere bakınca evet... Doğru yeri bilen gönül gözünü uyandırmanın tam zamanı... Aradığın hazine tam olarak durduğun yerde. Hoş geldin yol arkadaşım.

Çözülme
"EN KUSURSUZ CİNAYET ÇARESİZ BİRİNE SIRT ÇEVİRMEKLE İŞLENİR." Halktan gelen tüm itirazlara rağmen ülkenin en güzel arazileri dünyanın en hızlı büyüyen şirketlerinden biri olan KRAYONİK’e satılmıştı. Ne kendisini ağaçlara zincirleyen aktivistler ne de ruhunu henüz şeytana satmamış siyasetçiler 10 futbol sahası büyüklüğünde dünyanın en büyük yeraltı deposunun kurulmasını engelleyebildi. Yerin üstünde, İstanbul’un en büyük gökdelenine sahip olan KRAYONİK, artık yerin altına da hâkim olmak istiyordu. KRAYONİK, zamanı durdurup kendini geleceğe aktarmak isteyen "zengin züppelerin" hayallerini gerçekleştirme aracı olduğu kadar, dermansız hastalıklarla boğuşan insanların da son sığınağıydı. En azından parası yetenlerin... Fakat umudu zamanın sırtına yükleyenler, yıllar sonra hiç bek...

Kırmızı Köşk'ün Esrarı
"Akıllara hayret verecek derecede harikulade vakalar, dünyada misali görülmemiş inceliklerle dolu, şeytani zekâların bütün kuvvetleriyle birbirleriyle çarpıştığı cinayetlere sahne milli romandır." Anadolu yakasında bir köşk! Güzel, asil ve gizemli: Kırmızı Köşk! İzmirli bir tüccarın eline geçmesiyle birbirini takip eden bir sürü olay patlak veriyor. Cinayetler, hırsızlıklar, işi cinlere, perilere kadar götüren gizemli hadiseler... Bütün bunları aydınlığa kavuşturmak üzere vakayı üzerine alan Müddeiumumi Muavini Hüseyin Macit kendini bambaşka hikâyelerin içinde bulur. Olay giderek karmaşık bir hal alırken hikâyeye tanıdık bir sima dahil olur: Sherlock Holmes! Kırmızı Köşk’ün Esrarı, Harf Devrimi’nden hemen önce, belki de Arap harfleriyle yayımlanmış en son polisiye romanlardan biri. Oldukça...

Türkan Saylan
"Hastalarınıza dokunun. Dokunursanız sevgisini ve güvenini kazanırsınız… Hastanın morali düzelirse iyileşme şansı da artar." Hekim, akademisyen, yazar, eğitimci ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği kurucusu Prof. Dr. Türkan Saylan yaşamı boyunca milyonlarca insanın hayatına dokundu. Türkan Saylan’ın önderliğinde ülkemizde binlerce cüzzam hastası tedavi edildi. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Kardelenler projesi sayesinde 100 bini aşkın kız çocuğu okudu ve meslek sahibi oldu. "Ben sadece yüreği insan sevgisiyle dolu bir hekimim… Hayatım boyunca tek isteğim iyi ve dürüst bir insan olmaktı. İyi ve dürüst insanlarla birlikte yaşamaktı." Prof. Dr. Türkan Saylan

Karmik Astroloji ve Ezoterizm Işığında 2022
Astroloji, karakteri ortaya çıkarır. Karakterini değiştirebilen insan, geleceği de değiştirmiş olur. İnsanlığın nereden gelip nereye gittiğini öğrenmek adına en kuvvetli referanslardan biridir astroloji... Doğum haritanızdaki eğilimler, hayatın hangi alanlarına doğru götürülebileceğinizi gösterir size. Bu eğilimler toplum kalıplarına göre olumlu veya olumsuz olabilir. İnsan iradesini kullanarak kadere hükmedebilir. Eğer hayatınızı akışa bırakmaya karar verdiyseniz, doğum haritanızda görünen eğilimler zamanı geldikçe etkilerini gösterir. Siz de buna "kader" dersiniz. Oysa bir devrim yaparak özgür iradenizi kullanmayı tercih edebilir, kaderinizi yazmaya başlayabilirsiniz. "Ne yapalım, kaderimiz buymuş işte!" diyemeyeceğimiz zorlu bir süreçten geçiyor dünya. Ezoterik astrolojinin uyarılarına ...

Mars ve Venüs'ün Ötesinde
21. YÜZYIL İLİŞKİLERİ İÇİN DEĞİŞEN CİNSİYET ROLLERİNE DAİR UFKUNUZU GENİŞLETECEK BİR YAKLAŞIM Tüm zamanların en meşhur ve güvenilen ilişki kitabının yazarı, günümüz kuşağı için güncel bir rehberle karşınızda! Erkekler Mars’tan Kadınlar Venüs’ten, yirmi yıl önce aşk ve ilişkilere bakış açımızı kökten değiştirmişti. John Gray’in kitabı, çok sayıda okurun kendini geliştirmesini ve hatta ilişkisini kurtarmasını sağladı. Ancak tıpkı toplum gibi, ilişkiler de değişiyor. Artık, Mars ve Venüs’ün ötesine geçmenin, modern çiftler için yeni bir ilişki modelini benimsemenin zamanı geldi. Önceki kuşaklar, o dönemlerin kalıplaşmış cinsiyet rollerine dayanan "rol eşli" ilişkilerin arayışındayken, günümüz çiftleriyse artık yeni bir tür ilişki arayışı içinde: "Ruh eşli" ilişki. Duygusal açıdan daha tatmin ...

Babıali Tanrıları Simavi Ailesi
Hürriyet gazetesini yaratan ailenin nefes kesen öyküsü.Sedat Simavi kimdi? Babası, Abdülhamid'in gazabına niçin uğramıştı? Atatürk'ün yardımını niçin reddetmişti? Hürriyet gazetesini kurduğu gün, ceketinin zula cebine neden siyanür şişesi yerleştirdi? Hürriyet gazetesi Yahudi sermayesiyle mi kuruldu? Simaviler 'Selanik Yahudisi'miydi? Fuat Köprülü dava edince Sedat Simavi mahkemede niçin ağladı? Yazı işleri müdürü, Haldun ve Erol Simavi'ye, "Aklı kıt zengin evlatları" deyince neler oldu? Askerler, 27 Mayıs'ta Hürriyet'in genç patronlarına niçin diş bilediler? Erol Simavi, 22 Şubat darbe girişiminin 'içinde' miydi? Mason locasında neden yere yığılmıştı? Gönül Yazar, sevgilisi Erol Simavi'den niçin tokat yedi? Haldun Simavi kardeşini neden terk etti? Günaydın gazetesini kurarken niçin Orhan ...

Saray’daki Gizli Tarikat
Bir tarikat düşününüz:Özal’dan Erdoğan’a üç cumhurbaşkanı... Özal’dan Erbakan’a üç başbakan...Binlerce bürokrat, binlerce işadamı...Bu sadece tarikatın siyasi ve ticari cephesidir.Öte yanda...Mehmet Zahid Kotku’dan Cübbeli Ahmet Hoca’ya binlerce din adamı... Gümüşhanevi’den İsmailağa’ya binlerce tekke...Bu ise tarikatın dini cephesidir.Ve...Sevr’den BOP’a... Şam’dan Musul’a... Osmanlı’dan Cumhuriyet’e ve de günümüze...Bu da tarikatın küresel cephesidir.Biz burada siyasete, ticarete ve inançlara yön veren ve ardında iki yüz yıllık tarihsel süreç olan bir tarikattan bahsediyoruz.Ve biz bir tarikatın, nasıl olup da insanlarımızın kutsal inançları üzerinde oynayarak bunu siyasi, askeri ve ekonomik güce dönüştürebildiğini ve bu gücü de devlet yönetiminde nasıl kullanabildiğini anlamaya çalışıyo...

Metropol Dervişi
Vazgeçmenin Gücü: İsteyip Serbest Bırakmakta Gizlidir!Doktor iğne yaparken bile fazla kasmayın kendinizi diyor. Neden? Çünkü kendini kasarsan iğne vücutta rahatça kılcal damarlara ulaşamaz. Kendini serbest bırakmadığın zaman akamazsın. Akış ancak rahat ortamda gerçekleşir.Metropol Dervişi yeni bir bilinç için yazıldı çünkü bugünün farkındalıkları yarınlara ışık olacaktır. Bu kitapta, içinde bulunduğumuz aptallık çağında nasıl daha akıllıca yaşayabileceğimizin tarifini bulacaksınız ve değişime bu sefer gerçekten çok daha fazla yaklaşacaksınız.

Niyet Ettim!
"AMELLERİN MÜKÂFATI NİYETLERE GÖREDİR..." "Niyetler hasıl olurken, kalbimizdeki sarmaşıkları, acıları temizlemek, kilitlediğimiz kapıları açabilmek, kabul etmek, izin vermek; sevginin, sevilmenin, hak ettiklerimizin, layık olduklarımızın hissine ve hazzına varmak, bu duygularla barışmak, dönüştürmek temel unsurlardan biri." Unutmayın, elinizdeki kitap bir kerede okuyup bitireceğiniz bir eser değil! Her gün gözlerinizi kapatıp bir niyet seçeceksiniz, her gün bu kitapla beraber yeniden doğacaksınız, her gün gülümseyerek yeniden başlayacaksınız. Zor günlerinizde yüreğiniz her daraldığında bu kitaptan bir sayfaya sarılacaksınız. Şu an yaşamınızın hangi noktasında olursanız olun, o noktaya huzur ve sevgi katmak, yorgunluklarınızı kenara koymak ve şimdiye kadar yaptığınız bütün çalışmaların meyv...

Hakikat Kendisinin Ölçüsüdür - Spinoza
"İnsan insanın tanrısıdır." Spinoza, felsefesi ve yaşamıyla düşünce tarihinin en önemli ve en kritik eşiklerinden birisi olmuştur. Zira o, dışlanma pahasına, Tanrı’ya dair genel kavrayışı köklü biçimde eleştirmiş ve Tanrı’yı zorunluluk gereği yer kaplayan bir töz olarak kavramıştır. Onun engin düşünce dünyası Marx, Nietzsche, Kant, Hegel, Goethe, Einstein ve daha pek çok kişiye ilham vermiştir. Kendi krizini yaratan, çabuklaştıran, kendi kendisini yıkan ve böylece kendisini özgürce ve özüne en yakın biçimde yeniden inşa eden; kendisini sınırlayan her şeyi –yazgısını, bedenini, arzularını, ötekilerin varlığını, içine doğduğu tüm belirlenimleri– kabul ederek, hatta yücelterek aşan bir felsefeyi ve bu felsefenin neredeyse bire bir izdüşümü olan bir yaşamöyküsünü anlamaya niyetlendiğimiz bir y...

Dağın Kalbi
Parisli genç bir mimarlık öğrencisi olan Pierre, İsviçre’de bir dağın kalbinde bulunan Vals Kaplıcaları’na gider. Aynı zamanda tezinin konusu olan bu yapı, eşsiz çizgileriyle onu büyülemekte ve hayallere daldırmaktadır. Yapının dilden dile dolaşan gizemli bir öyküsü vardır ve Pierre bu öyküye ikna olup gerçeklerin kapısını aralamaya karar verir.

İnsanların Dünyası
"SADECE MAL MÜLK İÇİN ÇALIŞARAK, KENDİ HAPİSHANELERİMİZİ İNŞA EDİYORUZ." Başka dünyaların mümkün olduğu inancını hayli derinden hisseden bir yazar ve pilottur Antoine de Saint-Exupéry... Yazarın dünya çapında çok satan kült eseri Küçük Prens’in minik kahramanı, bilinmeyene duyduğu merakla başka gezegenlerin keşfine nasıl cesaret ettiyse bu kez İnsanların Dünyası’nda aynı şeyi kendisi yapıyor Exupéry... Farklı şehirler, farklı insanlar, farklı kültürler, hayatlar, hikâyeler ve ihtimaller üzerine gerçekleştirilen bir yolculuğun derinlikli sorgulamasıdır da bu kitap aynı zamanda. Yazarın en felsefi eseri olduğunu söylemek de mümkün. Bilinmezliğin korkusunu aşmak, bilinirliğin güveninden kaçmak isteyenler için eşsiz bir hikâye...

İz Bıraktığın Kadar Varsın
NE KADARİZ BIRAKIRSANIZ O KADAR VAZGEÇİLMEZ OLURSUNUZ. Kusursuz bir bütün için harikulade parçalar gerekir. Tıkır tıkır işleyen bir sistem ancak böyle yürür, bir kovandaki arıları ya da devasa bir karınca yuvasını düşünün. İlişkiler de böyledir, hiçbir şey tek başına tüm ilişkiyi ayakta tutmaya yetmez. Fırtınaya yakalanmış bir tekneye yelkenler tek başına yardımcı olamaz, sağlam bir motor, belki devreye girmesi gereken kürekler ve güvertede teknenin seyrini sağlayan hünerli birkaç insan lazımdır. Bu bir keşif yolculuğu olacak, yelkenlerinizi ayarlayın, birazdan rüzgâr onları şişirecek ve gitmeye korktuğunuz yabancı kıyılara sürükleneceksiniz. Korkmayın, bu yabancı topraklar aslında şimdiye dek ayak basmadığınız kendi kıyılarınız olacak... Uzman Psikolog Esra Ezmeci bu kez cinsellikten çapa...