
Ben Suat Derviş Fosforlu Cevriye Nin Yazarı
Çok satan CELİLE, ELA GÖZLÜ PARS, YEŞİL MÜREKKEP ve İPEK SABAHLIK romanlarının yazarı Osman Balcıgil, Türk edebiyatının dünyaca ünlü kadın yazarı ve gazetecisi Suat Derviş’in hayatını gençler için romanlaştırdı. BEN SUAT DERVİŞ, FOSFORLU CEVRİYE’NİN YAZARI adlı bu kitap, Nâzım Hikmet’in adına şiirler yazdığı büyük yazar Suat Derviş’in soluk kesen dramını, naif bir anlatımla ve sürükleyici bir kurguyla anlatıyor. Saraylı bir annenin kızı olarak varlıklı bir hayata doğan Suat Derviş, ne yazık ki son nefesini verirken yoksulluk içindeydi. Üstelik üzerinde saraylı annesinin hediyesi olan sabahlığı örtülüydü. Aydın fikirleri ve sivri kalemiyle çok genç yaşta siyaset dünyasının da dikkatini çeken Suat Derviş, döneminin aydınlarının gördüğü eziyetten de nasibini aldı. Zorlu ama gıpta edilecek bir...

Hint Masalları
Hikaye anlatıcılığı, dünyanın hemen her yerinde insanın toprakla ilişkisinden doğdu. Hint Masallari, bizi alışık olduğumuz bu insan-toprak ilişkisinin biraz dışına çıkarıyor. Bu masallarda krallar, racalar, fakirler ve hırsızlar, önümüze kast sisteminin dayandırıldığı inanışları getiriyor. Büyüler, dualar, mucizeler, hileler, insanların ve hatta hayvanların bile, toprakla birleşteği değil, unvanlarla ayrıştıran bir kültüre gidiyoruz. Kültürün bu özelliği, Hindistan doğumlu masalları da diğerleriyle benzeştirilemez, özel bir kümeye alıyor.

Ermiş
Uzun yıllardır yaşadığı kentten artık ayrılmaya karar veren bir ermişin yolunu kesen yöre halkı ondan kendilerine hayat hakkında son bir nasihat vermesini, faziletin yolunu göstermesini isterler. Halkın bu isteğini geri çevirmeyen bilge, onlara ahlak, erdem, dostluk, hakikat, aşk, sevgi, doğruluk kısaca insanı insan yapan değerler hakkında uzunca bir söylev verir. Dinleyenlerin içselleştirdikleri anda hayatlarını değiştirecek denli derinlikli bu konuşma şimdiye dek yazılı tarihin en etkileyici yapıtlarından biri olan, Halil Cibran’ın belki de en büyük şaheseri ERMİŞ olarak karşımıza çıkacaktır...

Dört Gün Buda Üç Gün Zorba
"Hayatta en çok sevmeniz gereken kişi kendinizsiniz." – Buda "Kendini kurtarmanın tek yolu başkalarını kurtarmak için çabalamaktır." – Alexis Zorba Bambaşka kıtalarda ve asırlarda yaşamış arifler, mutluluğun peşine düşenlere mürşidin kendi algılarımız olduğunu söylediler. Erdemin, metanetin ve öz saygının bir kökte filizlenip, dallarından sevgiyi, huzuru, neşeyi nasıl uzatacaklarını anlattılar. Oysa insanlık hâlâ, halının altına bizzat süpürdüğü hazineyi, tanımadığı kahramanları masal dağlarında arıyor. Ünal Ersözlü; dört gün Buda kadar dingin ve sabırlı, üç gün Zorba kadar coşkulu ve tutkulu yaşamanın, mutluluğa hak ettiği dengeyi nasıl vereceğini anlatıyor. Buda’dan Hallac-ı Mansur’a, Eckhart Tolle’den Jung’a kadar, keşiflerini paylaşmış ne kadar bilge varsa, bizi onların işaret ettiği h...

Bi Hikaye
bihikâye, parçalanan bir adamın çok parçalı hikâyesini anlatıyor. Silvano Landi, yakın zamanda karısı tarafından terk edilmiş 50’li yaşlarında bir yazar. Kendi savaşının ve Birinci Dünya Savaşı’nı yaşayan büyükbabasının hikâyesi; gerçeklik ile sanrılar, karanlık ile aydınlık; farklı çizim teknikleriyle iç içe geçerek tek bir öyküye dönüşüyor. bihikâye, boşluğa düşüşün hikâyesi. Ve her seferinde geri dönüşün, tekrar yola çıkışın imkanı üzerine etkili bir anlatı. Usta çizer Gipi, dağılmış bir belleğin parçalarını bir araya topluyor. *** Gipi (Gian-Alfonso Pacinotti), 1963’de İtalya’nın Pisa kentinde doğdu. Kariyerine yayıncılık ve reklam sektöründe illüstrasyonlar yaparak başlayan Gipi, 30’lu yaşlarında illüstratif öyküler ve çizgi romanlar yapmaya başladı. Grafik ve hikaye anlatımındaki yet...

Ben Sabahattin Ali
Kürk Mantolu Madonna, İçimizdeki Şeytan ve Kuyucaklı Yusuf romanlarının yazarı Sabahattin Ali’nin casusluk hikâyelerini aratmayan yaşamöyküsünü Ben Sabahattin Ali adlı kitabında eşsiz bir roman kurgusu içinde kaleme alan Osman Balcıgil, Sabahattin Ali’yi bu kez gençler için yazdı. Ela Gözlü Pars Celile, Yeşil Mürekkep ve İpek Sabahlık gibi çok satan biyografi romanlarının usta yazarı Osman Balcıgil’in gençler için uyarladığı Ben Sabahattin Ali, Sabahattin Ali’nin öğrencilik yılları, Almanya’ya gidişi, siyasi görüşü, özel yaşamı, askerlik dönemi, hapishane süreci ve istihbarat ajanları tarafından izlendiği günleri tüm açıklığıyla ve lezzetli bir üslupla anlatıyor...

Öbürküler
Öbürküler, gecenin olur olmaz saatlerinde uykuları kaçıran, basamakları gıcırdata gıcırdata tırmanan, tel dolapları karıştıran misafirlerin romanı. Mahir Ünsal Eriş, 57 Numero’da gerçekleşen ürkütücü olayları anlatırken, bizi Menderes’in makadam yollarda sarsıla sarsıla giden otobüsünden indirip, asfaltta yaylanan damalı Impala’ya bindiriyor. Hasan Dağı’nı solumuza aldırıp, Haydarpaşa’da denizin laciverdiyle tanıştırıyor. Öbürküler, bize 60’lı yılları, komşuluğu, darbeleri, göçleri, hevesleri, yolları; daha da çok, bir daha asla dönemeyen Ötekileri geri getiren, hem hüzünlü hem de gülümseten bir roman.

En Yakın Arkadaşım Bir Deli
Gözümü açıp tavana dikeli kaç dakika olmuştu bilmiyorum. Bir şey yapmam gerekiyordu. Tavana bakmayı kesmeliydim en azından. Yapacak bir şey bulamayıp paniklemeyeyim diye, tavana bakıyor olmaya sığınamazdım. Tavana bakmak bir iş olamazdı. Mesaisi belirsizdi. Maaşı yoktu. Kendimi daha fazla kandıramazdım. Gerçek bir iş yapmalıydım. Kalkıp evdeki çöpleri toplayıp poşetledim. Daha da ileri gidip çöpleri konteynıra atma kararı aldım. Sonra en olmayacak şey oldu. Dışarı çıktım. Yatarken giydiğim tişörtlerin yakası kesiktir. Şortlarım da delik. Seviyorum o hallerini. Öyle çıktım. Çöpü atarken elim pislendi. "Yürü" dedim. "Sakin ol. Nefes al." Bir anlamı olmalıydı. Hepsini alt alta koyduğumda bütün huzursuzluğun bir anlamı olmalıydı. Ya da huzur için anlamı bulmak zorundaydım. Ya da henüz hiçbiri ...

Subliminal İşgal
Kapitalizmin geçtiğimiz yüzyılın ortalarında keşfettiği ve ilk örnekleri sinema filmlerinde "25. Kare" tekniğiyle sinsice bilinçaltımıza nüfuz eden subliminal mesaj fenomeni artık çağımızda her yanımızı kuşatmış durumda. Reklamlar, dizi filmler, afişler, aklınıza gelebilecek bütün argümanlarla algı sistemimizi dumura uğratan, korteksimizi devre dışı bırakarak bize arzularımızı ihtiyacımızmış gibi empoze eden, profesyonelce uyguladığı arketiplerle bilincimizin etrafından bir yılan gibi süzülerek ruhumuzu muhasara altına alan bu ikna makinesinin tüm parçalarını sökerek onu deşifre eden Subliminal İşgal, Marx’ın, "Eğer kötülük olmasaydı tarih de olmazdı!" sözüne atıfta bulunarak hepimizi aydınlatmayı amaçlıyor. Evet, her şey mükemmel olsaydı ne tespit edilecek bir çarpıklık ne de tarihe düşül...

Küresel Para Oyunları ve Psiko - Siber Savaş
Küresel seçkinlerin gizli "para oyunu"nun deşifresi ve gözlerden kaçan büyük siber savaşın kodları bu kitabın satır aralarında... Aslında bize gösterilen çok farklı bir dünyada yaşıyoruz. Gizli kapılar ardında ve kimi zaman gözlerimize baka baka büyük finans ve para oyunları sergileniyor. Peki bu finans oyunları paranın kimlerin eline kolayca geçmesine hizmet ediyor? Dünyada iki milyardan fazla insan açlık sınırındayken, sayısı binleri bile bulmayan bir grup seçkin nasıl tüm dünyanın gelirine ve varlığına sahip oluyor? Yoksa gizli "para oyunları" ve "psiko-siber savaş"la mı? Elektronik Big Brother bizi nasıl gözetliyor? Düşünce polisi, sanal ağ üzerinde "para oyunu ve siber savaş" için nasıl görev başında? Yeni küresel savaşlar nasıl yapılıyor? "Eğitimli" hacker'lar, finans uzmanları, mühe...

Kainat Evrensel ve Sanatsal Yaratıcılık
Ünlü bilim insanı Hubert Reeves’in yazdığı, Fransa’nın önemli çizgi romancılarından Daniel Casanave’nin çizdiği bilimsel bir çizgi roman. Hubert Reeves, insanın yaratıcılığı ile evrenin yaratılışına dair bildiklerimiz arasındaki paralellikleri açıklıyor. Basit kelimeleriyle, sanki sade mısralar kaleme alırmışçasına, okuyucuyu doğaüstü bir girdabın içine atıyor ve karmaşık sonsuzluğu anlamayı sağlıyor. Hubert Reeves, dünya çapında tanınan bir astrofizikçi. NASA’ya danışmanlık yapan ve Fransa Şeref Nişanı sahibi bir isim olarak, bilimin popülerleşmesinde çağımızın en büyük figürlerinden biri. Daniel Casanave ise çok sayıda kitaba imza atmış, önemli bir çizgi romancı. Şiirsel çizgileri, Hubert Reeves’in gösterişten uzak ve derin sözleriyle büyük bir uyum gösteriyor.

Nutuk
Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyeti’ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin h...

Beş Rahmet Kapısı
AŞK Kalbinin yaralarına rağmen hâlâ seviyorsan; bil ki bu kendini sevmeye layık gördüğündendir. BİLGE İnsanlar seni yanlış anladığında dert etme; duydukları senin sesin ama aklından geçenler kendi fikirleridir. DERVİŞ Aldığı nefesin farkında olan bir insan, dışarıda mucizeler aramaz; o zaten mucizenin kendisidir. ERMİŞ Senin dünyaya baktığın pencere kirli ise; bizim renkli çiçeklerimizi çamur görürsün. SUFİ Bir Sufi, güneş gibidir; "iyi ve kötü" diye ayırt etmeden her şeye ışık olur.

Büyük Suikast
"Büyük Suikast" Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutuk’ta da dikkatlerimizi çekerek hafızalarımıza kazıdığı bir gerçeği; Anadolu’daki en aşağı yedi bin yıllık Türk varlığının ilkönce geçtiğimiz asrın başlarında, ardından Özal dönemiyle başlayan süreçte ve günümüzde "çözüm süreci" dayatmasıyla içine düşürüldüğü çıkmazların, tuzakların ve açmazların kimler tarafından kumpas edildiğini ve hangi amaca hizmet ettiğini tüm "kanıtlarıyla" deşifre eden eksiksiz ve yetkin bir belge-kitap...

Altın Kitabın Sırları
Bu kitapta yer alan bilgiler, yüzyıllardır gerçeğe uyanan bilinçlerin çoğunun söylemeye cesaret edemediği, insanlık tarihinin bilinen bilinmeyen bütün kadim kitaplarında yazan ama açıklanmayan, saklanan ve çoğu zihnin algılayamayacağı kadar basit ve hakikidir. Bu kitap size daha iyi bir insan olmayı öğretmeyecek. Bir varlık olmadığınızı, aklınızın ve bedeninizin gerçek olmadığını algılamanızı... Hakiki benliğiniz ile hizalanmanızı... Kendinizi iyi hissetmenizi değil uyanmanızı... Yaşamda nasıl başarılı olacağınızı değil, yaşam olarak algıladığınız döngünün gerçekte ne olduğunu görmenizi sağlayacak. Bu kitapta, bu dünyada mutlu olmanın anahtarını değil, ebedi huzura ulaşmanın yolunu bulacaksınız.

Yanlış İttifak
Türkiye’de "Kürt, Kürtçülük, siyasi Kürtçülük" gibi kavramlar ne yazık ki iç içe geçmiş durumda ve bugün başı Kürt’le başlayan her kavram bir sorun olarak karşımıza çıkarılıyor. Bu sorun, Halid-i Nakşi Cemaati’yle yan yana geldiğinde ise din ile siyaset birbirine karışıyor ve mesele, olası hudutlarını aşarak bir inanç çatışmasına dönüşüyor. Cemaat ve Kürtçülüğün görünmeyen yüzü İsrail’in Vaat Edilmiş Topraklar tablosuna girdiğinde ise Türkiye kendisini 4.000 yıllık bir küresel projeyle karşı karşıya buluyor. Bu araştırma, "Türkiye’de Kürt kimliği ile öne çıkarılan sorun aslında nedir, bugüne kadar neden çözülememiştir ve kalıcı bir çözüm için ne yapılabilir?" sorularına tarikat-siyaset ekseninde akılcı bir cevap aramaktadır. Amaç; huzurlu ve güvenli bir ülke ve gelecektir, hepimiz için, ço...

50 Maddede Veganlık
İnsan neden vegan olur? Her şey tamam da peyniri de mi bırakacağız? Veganlar bal da mı yemiyor? Etin veganı olur mu? Veganlar sadece ot mu yiyor? Bitkilerin canı var mı? Vegan olmak çok mu pahalı? Veganlık trend mi, yaşam biçimi mi, inanç mı, politik duruş mu? 50 Maddede Veganlık, Emel Ernalbant ve Hazal Yılmaz’ın yıllar süren vegan deneyimlerinin sonucunda derledikleri bir kılavuz olma özelliği taşıyor. Vegan jargondan yemek tariflerine, vegan kozmetikten sürdürülebilir moda anlayışına, karbon ayak izinizi azaltacak pratik çözüm önerilerinden veganizmle ilgili akılları karıştıran tüm soruların cevaplarına kadar vegan olmanın ABC’sini bulabileceğiniz kapsamlı bir rehber. Giderek plastikle kaplanan, kaynakları azalan, canlı türleri yok olan dünyayı yeniden yaşanabilir hale getirmek imkansız...

Dün Bugün Yarın
Dün Bugün Yarın; hayatını terör örgütleriyle mücadeleye adamış, onlarla hem kora kor dağlarda çarpışmış hem de istihbarat alanında büyük darbeler indirmiş aydın bir Türk subayının, yakın tarihimizin kısa özetini sunduğu hatırat-ı hasbıhalidir. Kimi trajikomik, kimi üzücü, kimi de tebessüm ettiren anekdotlarıyla PKK’dan Hizbullah’a, cemaat kumpaslarından İsrail’e, İmralı’dan Silivri’ye uzanan bir sürecin en yakın tanıklarından ve mağdurlarından Hasan Atilla Uğur’un akıcı ve akılda kalıcı bir üslupla kaleme aldığı bu kitabı okurken, düne ait bilmediklerimiz, bugünle ilgili göremediklerimiz ve yarına yönelik öngöremediklerimiz hakkında çok değerli ve şaşırtıcı bilgilere sahip olacaksınız. - İsrail görevim sırasında neler yaşadım? - Askerlik vazifem boyunca kaç suikasta uğradım? - Apo’yu sorgu...