
Marie Louise Von Franz Kendi Üzerinde Samimiyetle Çalışanlar Yeni Bir Mabet İnşa Eder
“BİREYLEŞMENİN AMACI, KENDİ YAŞAMININ FARKINDA VE BUNDAN SORUMLU OLAN, TAM BİR İNSAN İNŞA ETMEKTİR.” – MARIE-LOUISE VON FRANZ Carl Gustav Jung’un yakın çalışma arkadaşlarından biri olan Marie-Louise von Franz’ın zengin entelektüel mirasını mercek altına alan bu kitap, derinlikli bir keşif sunuyor. “Kendini bilmek” ile başlayan bu keşif, bilinçdışı sembollerin rehberliğinde rüyalardan geçerek masallarda gizli evrensel hakikatlere, eski simyacıların fırınlarından kolektif bilinçdışının arketiplerine uzanıyor. Von Franz’ın temel fikirlerini tanıtmayı amaçlayan bu kitapta arketipler, gölge, anima gibi kavramların karmaşık dinamikleri incelenerek insanın psişesine dair derin bir kavrayışın ipuçları sunuluyor. Ayrıca, kadim bir sanat olan simyanın kişisel veya ruhsal dönüşüm sürecindeki önemi in...

Var Olmanın ve Sevginin Kritiği - Rollo May
“ÖZGÜR OLAN, İNSAN VARLIĞININ BÜTÜNÜDÜR, İRADE GİBİ BİR PARÇASI DEĞİL.” – ROLLO MAY İnsanın kendisine bir varoluş deneyimi edinebilmesinin ve bu deneyimi evrenin kısıtlı ama tam da bu kısıtlılıktan ileri gelecek biçimde özgür bir parçası olarak ortaya serebilmesinin çağımız açısından ne denli dehşetli ama bir o kadar da mucizevi olduğu açıktır. Rollo May, insanın özgürlüğünü yazgısı çerçevesinde ararken; bu yazgıyı deneyimleme cesaretiyle varoluşumuzun temel dinamiği olan kaygının tıpkı doğduğumuz anda olduğu gibi tekrar teklifsizce birbirine sarılmasını, bir “çağ reçetesi” olarak yazıyor. May’in insana ve varoluşa dair bu kavrayışından ileri gelen varoluşçu psikoterapi yöntemiyse, iki gerçek kendilik durumunun özgür biçimde karşı karşıya gelmesinin yaratıcı gücünden ve bu iki soyunuk özne...

Romantik Kıskançlık
“Kıskançlık asla tekil, sürekli ve bölünmez bir tutku değildir. Her biri geçici olan, birbirini izleyen sonsuz sayıda farklı kıskançlıktan oluşur.” – Marcel Proust Aşkın olduğu yerde kuşku, kuşkunun olduğu yerde kaygı ve tüm bunların olduğu yerde kıskançlık vardır. Kıskandığınız şeyin ne olduğunu anlamak içinse daha önce başınıza ne geldiğini bulmanız gerekir. Duygularınızın nereden geldiğini bilmek, ilişkinizde neyin düzeltilmesi gerektiğini ve bunun nasıl yapılacağını anlamak için sahip olduğunuz tek umuttur. Psikiyatr Cengiz Arca’nın teorik bilgi ve klinik deneyimi bir araya getirdiği bu kitap, kıskançlık nedeniyle zorluk yaşayan ve romantik ilişkilerinde başını belaya sokan kişiler için yazıldı. Bu etkili rehberde kıskançlığın neye benzediğini, nasıl deneyimlendiğini, bazı ilginç çeşit...

Gerçekliğin Bütününe Ancak Sezgi Yoluyla Ulaşırız - Henri Bergson
"Yaratılış bir gizem değildir, özgür eylemlerimiz sırasında duyumsadığımız şeydir." Analiz ederek kavrayan zekânın dışında bir bilme biçimi mümkün müdür? İçinde yaşadığımız kesintisiz değişimi, kavramlarla hareketsiz hale getirmeden, parçası olduğumuz bütünsel yaratımı kucaklayan bir bilme biçimi... Hatta kolumuzdaki saatlerle ölçtüğümüz anların, aslında bir ezginin notaları kadar bütünsel olduğunu fark eden ve zamanı mekâna dönüştürmeyen bütünsel bir kavrayış... Öyle bir kavrayış ki tabiatı gereği geriye doğru bakmaya zorlanmış aklın tersine, yönü yaşama doğru olan bir düşünme biçimi... 20. yüzyılın en önemli filozoflarından Henri Bergson’a göre, dünyayı gerçekten olduğu gibi kavramak ancak "sezgi" sayesinde mümkündür. Sezgi, analiz eden aklın tersine, kendini nesnesinin yerine koyarak, o...

Felsefe Fragmanları
"Bedenİnİzde, en derİn felsefenİzden daha fazla bİlgelİk vardır." – Friedrich Nietzsche Bir felsefe metni olarak görünen bu fragmanlar bütünü, felsefe yordamıyla bin yıllardır kutsanmış olan akla ve aklın organize etmiş olduğu tüm kurumsal ve yerleşik kanılara itiraz etmesiyle ve yine felsefe yordamıyla ikincilleştirilmiş, ötekileştirilmiş olan bedeni ve bedendeki bilgeliği savunuşuyla, esasında bir anti-felsefe örgütlüyor. Kültürel despotizmin insanlığa dayattığı bilmek, okumak, çok, üniversite, mutluluk, rasyonellik, başarı, sosyallik, konuşkanlık gibi yerleşik kavrayışların kritize edildiği bu parçalarda, bedenin doğal işlevleri ve refleksleri ile bir yaşam bilgeliğinin imkânı savunuluyor. Sessizliğin erdemi, uyumaktaki entelektüellik, yürümenin yaşamsallığı, ısırmak, yalamak ve koklama...

Hareketin Felsefesi
"BANA BİR ÇOCUK KIVILCIM OLARAK GELDİ, ONU BESLEDİM ATEŞ OLDU. ATEŞİ BESLEDİM ALEVE DÖNÜŞTÜ. ALEVİ BESLEDİM KÜKREDİ." – MIKE TYSON’IN ANTRENÖRÜ CUS D’AMATO Dünya Halter Şampiyonu Naim Süleymanoğlu’nun üniversitede halter dersinden kaldığını, Muhammed Ali’nin boksa, çalınan bisikleti yüzünden tanıştığı bir polis memuru sayesinde başladığını, çetelerin yetiştirdiği bir suç makinesi olan Mike Tyson’ın boksa başlamadan önce sabıka kaydının sayfalarca uzunlukta olduğunu biliyor muydunuz? Boksör, Milli Takım Antrenörü ve Uluslararası Antrenör Furkan Derbazlar, sporun çocuklar ve gençler üzerinde yarattığı mucizevi değişimleri, insan ve toplum üzerindeki muazzam gücünü, karakter gelişimi üzerindeki etkisini ve dünyaya bakış açısında yarattığı geniş açıyı, bu kitabında örneklerle açıklıyor. Boksu ...

Karanlık Empat
Karanlık empat tehlikeli dansını iyilikseverliğin ve nazik bir gülümsemenin arkasında yapar. İyi niyetli bir bakış açısının bedeli bazen ağırdır, manipülasyon, aldatılma ve istismarla karşılaşabilirsiniz. Bu karanlık yolculuğun rehberleri yakın arkadaşlarınız, patronunuz hatta ailenizden birisi olabilir. Son yıllarda yapılan çalışmalar yeni türden bir insan psikolojisini ortaya koyuyor: Karanlık empat. Narsisizm, Makyavelizm ve psikopatinin kesişiminde yer alan bu tehlikeli modele sahip insanlar etkileyici bir tavrın ve nazik bir gülümsemenin arkasına saklanırlar. Ancak bu aydınlık vitrinin arkasında tehlikeli bir oyun oynarlar. Sıklıkla kendinizi tükenmiş, mutsuz ve değersiz hissediyorsanız, maddi, ruhsal ve cinsel olarak suiistimal ediliyorsanız, şiddete uğruyorsanız, kendinizden şüphe e...

Gerçeklik Yanılsama Olduğu Unutulan Yanılsamadır - Derrida
"Gerçeğe susamışlık, insanlığın en soylu tutkusudur." 20. yüzyılın en önemli düşünürlerinden Derrida, geliştirdiği yöntem ve kavramlarla edebiyat eleştirisinden sosyolojiye, kimlik sorunundan felsefeye bütün düşünsel alanlarda sarsıcı sonuçlara yol açtı. Erken yaşlarda Rousseau, Nietzsche, Camus gibi yazarları okuyan Derrida, Bergson ve Sartre etkisiyle felsefe çalışmalarına yöneldi. Dil, us, metafizik ve edebiyatla ilgilendi. Dilin ve metafiziğin içine sinen taşlaşmış ve yanıltıcı yapıları gördü, onların üzerine gitti. Yapısöküm, metinsellik, mevcudiyet metafiziği ve karar verilemezlik gibi kavramları felsefe tarihine kazandırdı. Derrida, yapısökümcülük olarak bilinen eleştirel düşünce yönteminin kurucusu olarak tarihe geçti.

Her İnsan Kendini Tamamlamak İster - Fritz Perls
"KİŞİ, HIRS VE SUNİ AMAÇLARLA DEĞİL, ANCAK GERÇEK DOĞASIYLA KENDİNİ AŞAR." Geştalt Terapi ekolünün kurucularından Perls, insan insana ilişkiye vurgu yaparak, nedenleri takıntı haline getirmek yerine, şimdi ve burada ne olduğuna, bunun da nasıl olduğuna odaklanan bir terapi yaklaşımını vurguladı. Çünkü kişi, ancak gerçek bir dinleyicinin temasıyla, eşliğiyle dönüşür ve büyür. Geştalt Terapi ekolü, dünya çapında en çok kullanılan terapi ekolleri arasındadır, varoluşsal bir yaklaşımdır ve sadece karakter özellikleri ya da semptomlarla ilgilenmez, kişinin tüm varoluşuyla ilgilenir. Bu kitap, Geştalt Terapi’nin sihirli yanlarını keşfetmemizi sağlayan Perls’ün hayatını ve Geştalt Terapi kavramlarını aktarıyor. Farkındalık, bütüncüllük ilkesi, sağlıklı kişinin özellikleri, ihtiyaçlar, tamamlanmam...

Vazgeçmeden Önce Deneyin-ernest Hemingway
"Hareket etmeden önce dinleyin. Tepki vermeden önce bir düşünün. Harcamadan önce kazanın. Eleştirmeden önce bekleyin. Dua etmeden önce bağışlayın. Vazgeçmeden önce deneyin." – Ernest Hemingway O, bir yaşam gurusu... Asrın en büyük yazarlarından biri, Nobel ve Pulitzer ödüllerini kazanmış bir edebiyatçı, dünyada adım atılmadık yer bırakmamış bir gezgin, tarihin görebileceği en büyük avcı, yemeklere ve içkilere ismi verilen bir ikon...Ernest Hemingway, kendinin keşfi olan Buzdağı Teorisi sayesinde Charles Bukowski, Elmore Leonard ve Italo Calvino gibi ünlü yazarlara ilham olmuş bir öncüdür de aynı zamanda. Bu kitapta Hemingway’in yaşamla ilgili derinlikli görüşlerini, aşk-aile ve hayatın anlamı üzerine tecrübelerini bulacak, belki de yazdığı en güzel hikâyesi olan yaşantısını tüm yalınlığıyl...

Yegâne Terapi Yaşamın Kendisidir - Otto Rank
"ASIL KAHRAMAN GENEL KABUL GÖREN PSİKOLOJİNİN VEYA İDEOLOJİNİN ÖTESİNDE YAŞAMAYI GÖZE ALAN KİŞİDİR." Otto Rank, adını ilk olarak mitoloji konusundaki çalışmalarıyla duyurdu. Kahramanın Doğuşu Miti, insanlığın ortak mirası olan mitlerin ilk sistemli incelemesiydi. Rank’ın rüya yorumları ve insan topluluklarının rüyası olarak gördüğü mitler konusundaki çalışmaları, Sigmund Freud’un çevresinde önemli bir yer edinmesini sağladı. Otto Rank tıpkı kendi mitsel kahraman tanımında olduğu gibi kendi döneminin kabul gören doğrularının ötesinde yaşamayı göze aldı. Doğum Travması kavramıyla "psikanalizin keşfinden bu yana en önemli ilerlemeye" imza attı. İrade Terapisi’yle yepyeni bir psikoterapi anlayışı ortaya koydu. "Yegâne terapi yaşamın kendisidir" diyerek daha hümanist, varoluşçu ve kişiler arası...

Hayat Ancak Ben Olduğumda Gerçektir - Gurdjieff
"Sevebilen olabilir, olabilen yapabilir, yapabilen var olur!" 20. yüzyılın ilk yarısının en esrarengiz figürlerinden biri olan Georgy Ivanovich Gurdjieff namı diğer Bay G, bir filozof, ruhani öğretmen ve mistiktir. Henüz çocukken babasına sorduğu sorularla anlam arayışına yönelmiş ve bu merak onun yaşamını öngörülemez biçimde değiştirmiştir. Hindistan’dan Orta Asya’ya, Anadolu’dan Mısır’a uzanan bu kadim ve ezoterik bilgelik yolculuğu, kendi içsel deneyimleriyle şekillenmiş, artık onun yeni yol dediği Dördüncü Yol’u ortaya çıkarmıştır. Bir bütünlük inşa etmeye çalıştığı Dördüncü Yol’la insanları şuurlanmaya ve aydınlanmaya çağırmıştır. Metaformik dansları, kişiyi kendi üzerine yönlendiren sıra dışı çalışma biçimiyle dünyada ciddi bir takipçi kitlesine ulaşmayı başaran Gurdjieff sizi kendi ...

Nereden Başladığımın Bir Önemi Yok, Çünkü Geri Döneceğim Oraya - Parmenides
"Her şey, hiçliğin doğasındadır." Sokrates öncesi doğa filozoflarının en önemlilerinden Parmenides, özellikle Varlık’ın niteliklerine dair bütüncül yaklaşımıyla ontolojinin temel soru ve çatışmalarına rehberlik etmiştir. Varlık Bir midir yoksa Çok mudur, Varlık dingin midir yoksa dönüşüm halinde midir gibi ontolojinin en kritik soruları, Parmenides’in şiirsel felsefesinde hem cevaplanır hem de tartışmaya açılır. Bu tartışmalar, Parmenides’in çağdaşları olan Herakleitos ve Empedokles’in de katılımlarıyla birlikte felsefe tarihi için adeta bir ontoloji fragmanına dönüşmüştür. Gerek felsefe tarihi okumalarımız gerekse de ontolojik kavrayışımız için Parmenides olmazsa olmaz bir duraktır.

Bu Işıltılı Hayatı Ben Seçmedim
Çok okunan çocuk kitaplarının yazarı Mehmet Erkan bu kez, komik mi komik, heyecanlı mı heyecanlı bir maceraya davet ediyor sizi. Hikâyenin kahramanı Erkan, Ferit’in okula dönüş partisine engel olmak için bir plan yapıyor. Tayfasını yanına alıp alternatif olarak bir maskeli mangal partisi düzenlemeye karar veriyor fakat işler hiç de düşündüğü gibi gitmiyor, hatta kontrolden çıkıyor, ortalık karışıyor. Bakalım Erkan kendi elleriyle organize ettiği bu karmaşadan sıyrılmayı başarabilecek mi? Dostları Özge, Yakup, Murat ve Mustafa yaşananlar karşısında ne yapacaklar? Siz de ünlü futbolcularla düğünde halay çekmek, sinek ilacı sıkan arabanın peşinde koşmak, kızlarla erkeklerin güçlerini birleştirdiğinde neler yapabildiklerini görmek ve kahkahalara boğulmak isterseniz sayfaları çevirmeye başlayın...

Hayatın Ortasında Ölümün İçindeyiz - Agatha Christie
Tek bir tesadüf sadece tesadüftür, iki tanesi ipucu, üç tanesi ise kanıttır. Dünyada İncil’den ve Shakespeare’in eserlerinden sonra kitapları en çok satan yazar unvanını elinde bulunduran polisiye yazarı Agatha Christie, sadece yazdıklarıyla değil, yazmadıklarıyla ve gizemleriyle hâlâ pek çok araştırmacının ilgi odağında yer alıyor. Bu kitapta ünlü yazarın bilinenlerinden ziyade, gizemlerinin içinde seyahat ediyor olacaksınız. Üstelik büyülü bir sokakta bulunan Akçaağaç Köşkü’nde, yılbaşı gecesi gerçekleşen bir cinayetin izlerini de süreceksiniz. Agatha Christie’nin başrolde olduğu yerli bir biyografik polisiye okumuş muydunuz daha önce? O halde bu hem ilk hem de unutulmaz bir deneyim olacak sizin için...

Estetiğin ve Sembollerin Gizemli Yönetmeni - Stanley Kubrick
"Filmler de tıpkı hayaller gibi, ahlaki yargılarınızı bir kenara bırakmanızı talep eder."– Stanley Kubrick Rönesans için Leonardo da Vinci ne ise, Stanley Kubrick de modern zamanın sineması için odur. O hem dâhi, hem deli, hem de yaratımın uç sınırlarında dolaşan cesur bir sanatçı... Fazlasıyla gizemli ve her daim çözülmeyi bekleyen bir sırlar efendisi... Her filminin içine yaşamla ve tarihle ilgili çok özel anahtarlar yerleştiren ve bu anahtarları kullanabilecek zeki izleyiciler aramış olan Stanley Kubrick, bu yönüyle sadece bir yönetmen değil, aynı zamanda felsefe alanında akla zarar sorular soran ve cevaplar bırakan bir düşünürdür. Bu kitapta Kubrick’in hayatından ziyade hâlâ cevaplar aramaya devam eden sorularını da bulacaksınız.

Her Karanlık Şafağın Tohumlarını İçinde Taşır - Dante Alighieri
Cennet, insanın mutluluğu bulduğu yerdir. Dante Alighieri, dünya edebiyatının en büyük eserlerinden biri olan İlahi Komedya’yı kaleme alarak adı Batı edebiyatının üç büyük ustasından biri olarak tarihe kazınan usta bir yazar, ölümsüz bir şair değildir sadece. O bir edebiyat kuramcısı, ahlak felsefecisi ve siyaset düşünürüdür aynı zamanda. Dante’nin insanları yaşadıkları sefaletten kurtarıp mutluluğa ulaştırmayı amaçlayan sıra dışı yolculuğu İlahi Komedya, artan acılara, savaşlara, doğru ve yanlışın birbirine karıştığı zamanlara yüzyıllar öncesinden bir eleştiri; yolunu kaybetmiş, yaşamı boyunca ne için yaşadığını unutmuş, hedefini şaşırmış insanlık içinse ölümsüz bir rehber; doğru yolu gösteren, neyin iyi neyin kötü olduğuna karar vermede bireyin önünü aydınlatan bir ışıktır.

Sağlıklı Bir İlişki Kişisel Özgürlükle Başlar
"SEVGİ DOLU BİR İLİŞKİ, HER İKİ YANIN DA KAZANDIĞI, İKİ KİŞİLİK BİR OYUNDUR." Severken, kendi "biricik"liğimizi yitirir ya da bunu bir başkasından almaya çalışırız. "Bir olmuş" gibi görünmeyi çok istemek, bunun için yanıp tutuşmak, kendi yansımamızı başkasında görmek istememize neden olur, bu da kendi kişilik özelliklerimizi bir başkasına yapay olarak yüklemeye çalışmamıza yol açar. Erich Fromm "Sevmenin tek yolu özgürce sevmektir" der. Gerçek sevgi bir başkasının tümüyle ayrı bir birey olduğunu kabul etmek, diğer kişinin değişik görüşlerine, tercihlerine ve inançlarına saygı göstermektir. Sevgi, kişinin kendi dışında, bir başka kişi ya da nesneyle, kendisinin ayrı biri olma özelliğini ve kendi benliğinin bütünlüğünü koruyarak birleşmesidir.

Gerçeği Arayan Her Şeyden Kuşku Duymalıdır - Descartes
İster uyanık ister uykuda olalım, bizi ikna edecek tek şey yalnızca aklımızın apaçıklığıdır. René Descartes, bir düşünce gezgini olarak, hazır bulduğu hiçbir fikirle yetinmeyip, düşüncenin emin beldesine doğru adım atmaya cesaret edebilen büyük bir deha, Batı felsefesini etkileyen en büyük filozoflardan biridir. O, ortaçağ düşünce dünyasının hâkimiyetinin azalıp, modern düşüncenin gelişmeye başladığı bir dönemin şafağında durur. Düşünüyorum öyleyse varım önermesi her şeyden önce insanın kendi varlığını kendinde temellendirebileceği bir dünyayı çağırır. Tüm düşünce içeriklerimizin, bilgilerimizin, inançlarımızın hakiki kılınması, yaşadığı dönemde Descartes’ın çabası olduğu kadar bugün modern bir yaşantı içerisinde olma ideali taşıyan her insanın da çabası olmalıdır. Bu kitap böyle bir çaba ...

Eskimeden Yenilenmeyi Bilen Başarır - Zeki Müren
"Gerçek sanatçı, kendini topluma adayan kişidir." – Zeki Müren Türkiye’nin en avangart, en iddialı ikonlarından biridir Zeki Müren… Yarım asra yakın süren sanat hayatında pek çok ilki gerçekleştirerek, Türkiye’de gazino ve eğlence anlayışına yepyeni bir boyut kazandırdı. Göz alıcı sahne kostümleriyle, sıra dışı tarzı, taviz vermediği kuralları ve eşsiz icrasıyla 1950’li yıllardan 1990’lı yıllara kadar hep gündemde kalmayı, hayranlık ve saygı uyandırmayı başardı. Türkiye’nin hem Paşa’sı hem Sanat Güneşi oldu Zeki Müren. Sahnede bir kez olsun arkasını dönmediği seyircilerinin gönlünde taht kurdu. Onun çok merak edilen, bilinmeyen, bir yanıyla şatafatlı, diğer yanıyla yapayalnız ve mütevazı yaşamöyküsünü soluksuz okuyacaksınız…

Ben Fırlatılmış Olanaktır - Heidegger
Felsefe düşünme ile değil ruh haliyle başlar. "Varlık nedir?" diye soran Heidegger ardından kendisini hiçbir kelimenin giremeyeceği en karanlık noktaya fırlatır, sorusunun cevabını orada bekler. Hiçliğe çakıldığında var olmaktan duyduğu kaygı öyle güçlü bir ışığa dönüşür ki tüm saklı kalanları aydınlatır. Modern insanın problemlerine antikçağın zihniyle yaklaşan Heidegger, kutsalların, emin olunanların aslında en az bilinenler olduğunu ortaya serer. Ne yapsak içinden çıkamadığımız problemleri, hayata dair büyük soruları kendi kendilerini çözümlemeleri ve açığa çıkarmaları için serbest bırakmayı öğretir. Kelimelerle oyun oynar gibi yazdığı eserleriyle sanki açıklamak değil de hatırlatmak isteyen Heidegger, başta insan olarak kendimizle ardından ilişki kurduğumuz her şeyle olan bağımızı biz ...

Hayat Baştan Sona Kıssadır - Sadık Hidayet
"Ve şimdi yazmaya karar vermişsem, bunun tek nedeni, kendimi gölgeme tanıtmak isteğidir." – Sâdık Hidâyet Modern İran Edebiyatı’nın öncülerinden kabul edilen Sâdık Hidâyet, gerek yalın ve gerçekçi üslubuyla, gerek ustalıkla irdelediği ruh tahlilleriyle tanık olduğu coğrafyanın toplumsal yaşamına da eserleriyle ayna tutan bir yazardır. Eserlerinde suç, özgürlük, yabancılaşma ve otoriteye bireysel olarak karşı çıkma temalarıyla dikkat çeken Sâdık Hidâyet, intiharla sonlandıracağı kısacık ömrüne rağmen yirminci yüzyıl edebiyatının en önemli isimleri arasında anılmaya devam edecektir. Kafka’nın "ruh ikizi" olarak da tarif edilir. Modern İran’ın giderek içine sürüklendiği karanlığı, bir sanatçı ve aydın olarak bir türlü sindiremeyen Hidâyet’in yalnızlık, boşluk duygusu, ölüm ve intihar düşüncel...

Tanrının Bilgisine Ulaşmak Mutluluğun Kendisidir - İskenderiyeli Philo Judaeus
"Tanrı ile birlikte olunca, her şey güzel olur, Tanrı’ya verilecek tek sunak saf ve temiz bir kalptir." Antikçağın önemli filozoflarından İskenderiyeli Philo, Pythagoras ve Platon’un felsefesini mistik ruhunda bir araya getirmiştir. İskenderiye’de "yüzyılın üstadı" ilan edilerek kendisinden sonraki felsefi ekollere ilham kaynağı olmuştur. Yunan felsefesiyle Musa dinini uzlaştırdığı anlayıştan doğan felsefesi, modern çağa kadar sürmüş ve skolastik düşünceye öncülük etmiştir. Philo için felsefe, yetkin bir bilimdir. Felsefe yapmak, Tanrı’ya ve Tanrı’nın hayaline hasret duymak demektir.

Mutlu Bir Yaşam Akış Yaşantısından Doğar
“MUTLU İNSAN, YAŞAMININ BİR AMACI OLDUĞU ALGISINI TAŞIMASININ YANI SIRA OLUMLU DUYGULAR YAŞAMANIN DA TADINI ÇIKARTAN İNSANDIR.” Akış yaşantısı, insanların yaptıkları işi, yalnızca o işi yapma adına yapmayı sürdürdükleri zaman eriştikleri zihinsel bir durumdur. Akış yaşantısı sırasında zaman algısı kaybolur, zevk ve doyum ortaya çıkar. Tüm varoluşu bir akış yaşantısına dönüştürmek için, bilincin yalnızca anlık durumlarını denetlemeyi öğrenmek yeterli değildir. Günlük yaşamdaki olayların anlam kazanması için hedeflerin genel bir bağlamı da olmalıdır. Yaşamın bütününü, birleşik amaçlarla tek bir akış yaşantısına dönüştürmek gerekir. Mutluluk budur!...