
Kadınlar Sokakta
Son yüz elli yılda gerçekleşen her tarihsel olayda ivme kazanarak kitleselleşen ve artık toplumsal olayların yönünü belirleyebilecek kadar büyüyen kadın hakları mücadelesinin öncüleri, dünyanın bambaşka yerlerinde benzer baskılara ve zulme direnen kadınlardı.Japonya, İspanya, Ukrayna, Brezilya, Fransa…Bugünün güçlü kadınları, toplumsal statüdeki rolü ne olursa olsun, mücadeleleri kentleri, ülkeleri, kıtaları aşan bu kadınların halefleridirler.

Kendini Kınayan Nefis
Kendini bilen insanın, hata ve günahlarıyla yüzleşmesi için nefsi yeterlidir. Kuran’da, "Kendini kınayan nefse yemin olsun" denilmektedir. Başkalarını kınamak kolay olandır. Zor olan, insanın kendini kınamasıdır. Kendimizi ne kadar iyi ve doğru görsek de, ortaya bir yığın mazeret döksek de, ne olduğumuzu biliriz gerçekte. Çünkü insan hem kendi nefsine tanıktır, hem de nefsi bu tanıklığa en büyük kanıttır. Kuran, "Kendi istek ve tutkularını ilah edineni gördün mü?" diye sorar ve nefsinin bencil tutkularından korunanların kurtuluşa erenler olacağını söyler. Yine Kuran, "Kendi nefsinizi temize çıkarmayın; kimin sakındığını en iyi bilen Allah’tır" diyorken bize, kınamak için kendi nefsi yeter herkese. Emre Dorman, Acıbadem Üniversitesi’nde Felsefeye Giriş, Felsefe Tarihi ve Bilim Felsefesi, Ba...

Doğaya Dönüş
Doğa şehir yaşamından daha vahşi, teknolojiden daha karmaşık ve kalabalıklardan daha tehlikeli değil...Doğanın dili insanlarınkinden daha zengin ve daha derindir duyabilene...Doğa, yeryüzünün tenidir hissedebilene...Doğa en iyi öğretmendir anlayabilene...“Doğadaki İnsan” ve “Doğada Tek Başına” belgesellerinin yaratıcısı Serdar Kılıç’ın Bolu’da bir dağda geçirdiği 7 ayın öyküsünü kaleme aldığı Doğaya Dönüş, hayatta kalma teknikleriyle dolu gerçek bir doğa rehberi...Serdar Kılıç’ın iki yavru kangal köpeğiyle birlikte dağda yaşadığı aylar boyunca ağaç evini inşa edişinden yemek bulma serüvenine, kurtları bekleyerek geçirdiği uykusuz gecelerinden vücuduna aldığı yaraların ilacını doğadan temin ettiği günlerine kadar her anını içtenlikle kaleme aldığı bir günlük...Doğada, sadece bir bıçakla bil...

Doludizgin Bir Denizci Jack London
Gerçeği saklıyorsanız; ya da herkesin içinde tüm açıklığıyla ortaya koyamıyorsanız, gerçeğin ne olduğunu bilmiyorsunuz demektir.Gerçekle yüzyüze gelmek isterim. Biri çıkıp da bana gerçeğin ne olduğunu anlatsa...Jack London-Jack London’un fırtınalı hayatını, Irving Stone’un usta kaleminden soluk soluğa okuyacaksınız.“Doludizgin Bir Denizci Jack London“ Irving Stone’un kaleme aldığı ünlü sanatçıların biyografileri arasında en başarılısı.Jack London’un iniş çıkışlarla dolu, bir macera romanı tadındaki hayatı ve yazı serüveni, Irving Stone’un kaleminde adeta bir şölene dönüşüyor.Kimse Jack London’u bu kadar iyi kaleme alamadı...

Devlet Terörü ve Ajan Provokatörler
- MI5’in IRA İçindeki Ajan Provokatörü - ‘Çakal Carlos’ Şehir Efsaneleri - Abdullah Yusuf Azzam’ın Radikal Pan-İslâmizmi - "Acta Est Fabula"; Pentagon - CIA ve Radikal - Müslümanlar - Pentagon ve 11 Eylûl - CIA’dan Savaş Ağalarına 200 Bin Dolar Rüşvet - ABD Savaşı ve Boru Hattı Politikaları... - "ABD, Ladin’i Teslim Almadı" - Bir CIA Laboratuvarı Filipinler - Afrika’nın "Çatışma Elmasları" ve WDC - Gladio Kurucularından Cossiga’nın Ajan Provokatörler İtirafı - Maoculuktan Neo-Naziliğe Horst Mahler’in Gizemli Yolculuğu - Operasyon Gladio: Terörizmle Savaş İçin Ana Kalıp - Usame Bin Ladin ile Aliya İzetbegovic İlişkisi - Gizli Servislerin Romancıları ve Parapsikoloji Başka bir yerde okuyamayacağınız daha bir çok bilgi ve olayı bu kitapta okuyacaksınız...

Çerkez Ethem
Çerkez Ethem yakın tarihimizin üzerinde en çok konuşulan isimlerinden biri... Kitaplık rafları, onu Kurtuluş Savaşı’na ihanet eden ve Yunanlılara sığınan bir hain olarak tarif eden yayınlarla dolu.Oysa biliyoruz ki Kurtuluş Savaşı’nın başlatıldığı günlerde Ethem Bey bir “kahraman“dır. Kahramanlık ile hainlik arasındaki çizgiyi bu kadar incelten nedir öyleyse? Tarihin gerçekleri mi yoksa “tarih yerine geçirilen“ siyasal ajitasyon malzemesi mi? Bu soruların cevabının verilmesi gerekiyor... Verilemediği her gün Türkiye’de yaşayan yüz binlerce Çerkez kökenli insanımızı taciz ediyor.Kurtuluş Savaşı’nın başlatıldığı aylarda Ankara’daki Meclis’i ziyadesiyle hırpalayan Bolu, Düzce, Adapazarı, Anzavur ve Çapanoğlu Yozgat isyanları. Çok tartışılan Yeşil Ordu ve Bolşevik Taburu gerçeği...Bu çalışmada...

Bir Avuç Hayat Tozu Bir Tutam Devlet Gölgesi
1970’lerden günümüze, ülkenin en çalkantılı zamanlarını, şimdi bu kitabı elinde tutan, yaşı elliyi geçmiş insanlarla birlikte yaşadık. Bu yıllar; çatışmalarla, kıyımlarla; büyük grevler, bir askeri darbe, birkaç muhtıra, terör; ekonomik yokluklar, enflasyon, banker iflasları, banka batıkları, siyasal krizler ve yolsuzluklarla dolu sancılı zamanları içine aldı. Uçlardan uçlara savrulduk; yetmiş sente muhtaç da olduk, renkli televizyonlarımız, boğaz köprülerimiz, otoyollarımız da oldu. Onlarca seçimde onlarca hükümeti kurup devirdik. Siz bu hengâmenin orta yerindeki memurların, şeflerin, müdürlerin, genel müdürlerin, müsteşarların, milletvekillerinin, bakanların, başbakanların, cumhurbaşkanlarının hepsine birden devlet diyordunuz, oysa insandılar; bilgileri kadar ihtirasları, üstünlükleri ka...

Bin Yüz Bir İnsan
Birkaç kitabın arkasını çevirip bakıyorsun ve yine kendini arıyorsun. Yaşamında yapmak isteyip de yapmadığın ya da yapamadığın ne kadar çok şey var. Oysa istemediğin birçok şeyi yaşadın ve yaşamaya devam ediyorsun. Peki ya sen kimsin? Gerçekten ne istiyorsun? Seni tanıyorum. Kırgınlıklarını, hayal kırıklıklarını, hayallerini, yaşadıklarını ve yaşayacaklarını biliyorum. Çünkü elinde tuttuğun bu kitabı sen yazdın. Her gün onlarca role girerken, kendi kuklalarımızı yaratıyoruz. Kendimizden yarattığımız, günlük hayatta oynattığımız onlarca kukla. Her rolün bir kuklası var. Bir insanın, bin farklı yansıması... Bir bedende kaç kişisin? Bu kez benim yaşadıklarımda seni anlattım. Seni, bugüne kadar yaşamadığın bir yolculuğa davet ediyorum. Bittiğinde dünya bambaşka olacak. Bu sefer kendin için bir...

Ayaküstü Sevişmeler
"Yalan yaşar, yanlış ölür bu ülkenin çocukları. Bu söze inandığım günden bu güne çok savaş gördüm. Çok aşık gördüm. Sevişmelerin bini bir para zamanlara erdim. Tanrının dünyadan el etek çektiğini söyleyen ihtiyar öleli çok zaman oldu. Geriye dönüp baktığımda, iyi çocuklar görüyorum yollara düşen... Sevdikleri ve inandıkları için derilerini hırpalayan, gözleri alev alev çocuklar. Her neyse; iyi olan, sevindirici olan her ne varsa motorumun sesiyle birlikte geride kalıyor... Elif’i, sırtıma bir haç gibi yüklediğim cesedini nereye bırakacağım şimdi?" Musahhih, motorunu son kez çalıştırdığında bunları düşünmüştü. Yaşlıların, inancı istismar edilen kızların, ülkesizlerin, babasız çocukların, dünyayı değiştireceğine inanan insanların olduğu bir dünyayı okuyacaksınız Ayaküstü Sevişmeler’de. Tıpkı...

Alevi Olmak
Alevilik, yüzyılın başından beri en çok aşındırılan felsefe ve inançların başında gelir. Aleviliğin anlatılmaya ve tartışılmaya başlandığı son yüzyıl, Aleviliğin en kirletilmiş ve temizlenmeye muhtaç dönemidir. Alevilik ve Aleviler bu dönemde keşfedilirken "fil" örneğine maruz bırakıldılar. Bu durum dönemle ilgili olmaktan çıktı ve tüm tarihlerine, yaşamlarına, felsefelerine sızdı.Peki, işin aslı nedir?Buna bağlı olarak Alevilerle Müslüman topluluklar arasında yaşanan çatışmada Alevilerin yeri neresidir acaba? Çatışma sürecinde "İslam öncesi", "İslami dönem" gibi alanlara sıkıştırılarak ele alınan Alevilik, kendi dışına, ait "olmadığı" yere itildi.Aleviliğin ve Alevilerin bir "yere" yamanma ihtiyacı, Alevi gerçeğini gizlediği gibi, Alevilerin kafasını da karıştırdı. Bu nedenle Alevilerin v...

Kumpastan Dirilişe Başımıza Gelenler
Ergenekon Davası'nın ilk tutuklanan sanığı olan ve 7 yıla yakın bir süre tutuklu kalan Oktay Yıldırım, bu kitapta TSK'ya düzenlenen "kumpas"ı anlatıyor."Ordular silahlarla yapılacak saldırılara karşı eğitilirler, ancak hukukun bir orduya karşı ve kendi hükümeti tarafından silah olarak kullanıldığına daha önce hiç rastlanmadı. Yargı siyasallaştıkça, doğrudan TSK'ye saldırdı.Bazı yargı mensupları, sultanın cellâdı rolüne büründü. Ellerindeki baltalar ise, gizli tanık ifadeleri, isimsiz ihbar mektupları ya da kim tarafından hazırlandığı bilinmeyen CD'lerdi. Devletin en gizli askeri sırlarının saklandığı kozmik odalar yolgeçen hanına döndürüldü. Açıklanması sakıncalı belgeler, saçma sapan iddianamelerle yabancı gizli servislerin, hatta sıradan vatandaşın bile önüne serildi. İş öyle bir noktaya...

Mihr
Arada yaşam, hiç gidemeyeceğini bilerek hep gitmektir...Eylem Tok’tan günlerce etkisinde kalacağınız sarsıcı bir roman. Şiddet, kin, umut, umutsuzluk, aşk, arzu, tatminsizlik, çaresizlik ve yeniden umut... Duyguların okuyucuya aracısız geçtiği "sahici bir dışavurum".Eylem Tok’un romanı Mihr edebiyatımıza yepyeni bir soluk getirecek, bıçak gibi keskin, yakıcı bir metin. Yakın çevresindeki iki erkeğin örselediği bir "erken" kadının öyküsünü anlatan roman, "namus" üzerine kurgulanmış kusursuz bir öç planı aynı zamanda...Mihr’de kadınlığın coğrafyasına, bedenin sınırlarına cesur bir yolculuğa çıkarıyor okurları Eylem Tok. Âdem ve Havvadan bu yana iki cinsi ayıran ve birleştiren aşkı da, arzuyu da daha önce hiç denenmemiş bir kurguda anlatıyor.Mihr, cinsel istismarın travmalarını tüm şiddetiyle...

Limoni Ölüm
Bir cinayet...Bir cinayet daha...Acılı iki aile...Başarılı bir haberci...Özgür Kardeşler Cemaati hocası bir kadın...Sevimli ve karısına âşık bir adam...Medya sektöründe kariyer basamaklarını hırsla çıkarken dibe vuran genç bir kadın...Kim, neden işliyor bu cinayetleri?İlk romanı ‘Çok Şekerli Ölüm’le büyük beğeni toplayan Ayşe Erbulak, serinin ikinci kitabı ‘Limonî Ölüm’le bir kez daha polisiye seven okurlarıyla buluşuyor.‘Limonî Ölüm’ün sayfalarında yol alırken; bir yandan zekice işlenmiş cinayetleri çözmek için serinin ilginç ve renkli hafiyeleri Zeynep ve Meral’i merakla takip edecek, bir yandan çoğumuzun yabancısı olduğu dini cemaatler ve misyonerler dünyasının kapısını aralayacak, bir yandan da aşk ve ihanet üstüne aklınıza takılan sorulara cevap arayacaksınız.Su gibi akan anlatımı, he...

Konstantiniye’nin Gülü
Fatih Sultan Mehmet, Leonardo Da Vinci, Kristof Kolomb İstanbul’un henüz Konstantiniye olduğu dönemde, kıtaların keşişliği bu şehirde bazı olaylar yaşandı. Bağnazlık ve kendinden olmayana düşmanlığın hüküm sürdüğü Avrupa karanlığın pençesindeyken, Fatih Sultan Mehmet’in açtığı ufuk, dünyanın yeni süper gücünü hazırlıyordu. İşte tam bu dönemde, dünyanın geleceğine ışık verecek bir grup insanın yolu da Konstantiniye’de kesişti: Grand Turco Fatih Sultan Mehmet, Leonardo Da Vinci, Gentile Bellini, Kristof Kolomb bunlar arasındaydı. Bir de dile getirmeye bile ürktüğü bir sırrı taşıyan Vedat. Harem gerçeği, Saray içi rekabet, Museviler’in Osmanlı’ya gelişi, Cem Sultan vakası ve nihayetinde tarihe geçen ‘Büyük İstanbul Depremi’... Bir de aşk... Hepsi bu kitapta... Öyle sürükleyici ki, okumaya baş...

İtirafçı
Çığlık Taşlıdağ, altı yıl sonra bir eylem planıyla ülkesine döndüğünde kişisel geçmişiyle ve ait olduğu kültürle ilgili bir iç hesaplaşmaya girecektir. Bir yanda Örgüt’ün katı değerlerinin, diğer yanda Devlet’in ona vaat ettiği yeni bir geleceğin arasında sıkışan Çığlık Taşlıdağ, insanın belki de bütün değerlerini alt üst eden "aşk"la karşılaştığında varoluşunun anlamını bir kez daha sorgulayacaktır. Hollanda’nın Lahey kentinden başlayıp Taksim’de tutulan bir otel odasında şekillenen ve oradan İtalya’nın küçük bir kasabası olan Fabriano’da çözümlenen olaylar dizisi, okuru, sürprizlerle dolu bir sona sürüklüyor.Ustalıkla ve matematiksel bir kesinlikle kurgulanmış bu siyasi polisiyede, yalnızca Türkiye’nin içinde bulunduğu atmosferi değil, uluslar arası bir üçgende insan olmanın bütün zaafla...

Harem
17. Yüzyıl ‘Osmanlı Sarayı’nda cinsel gücü elinden alınmış bir haremağası, ölümü beklerken çıldıran bir şehzade, kardeş katli, iktidar mücadelesi, entrika, aşk, şiddet ve cinsellik...

Gönül Bahçesi
"Yunus Emre’den anladığımız aşktır bizim. Bu gerçeği gören, gerçek mutluluğa ermek isteyen Yunus’a dost olur. Ailelerin ve ülkemizin birlik ve beraberliği için çalışır. Yunus, aşk ile yandı, pişti, hamlıktan kurtuldu. Onun dergâhı, âlem oldu. Yunus Emre, öküzünü kaybeden çiftçinin gönlünü yapmak için öküzle beraber boyunduruğa girip tarlayı sürdü. Boyunduruğa girip gerçek özgürlüğü buldu. İnsanları sevip, kurtuluşuna vesile olmak için gayret edelim. En kolayı; anlamak, izlemek, yaşamak. Yunus Emre, dosttur. Gariplerin dostudur. Bir gönül o Yunusu arıyor, bulacak. Yunus da bir gönül arıyor, konacak. Bir garip boynunu bükerse, Allah kâinatı yok eder. O, gariplerin dostudur. Yunus Emre de gariplerden bir gariptir. Yunus Emre’nin aydınlattığı yolda emin adımlarla, varlık yapmadan dengeli bir ş...

Gerçekten Yaşıyor Musun?
Sana karşı dürüst olacağım. Bugüne kadar herkes sana bir şeyler anlatmaya çalıştı. Ailen, öğretmenlerin, toplum, gazeteler, kitaplar... Sana nasıl yaşaman gerektiğini anlattılar, ne yapman gerektiğini ve kim olduğunu. Sen fazla bir şey istemedin aslında... Mutlu, başarılı olmak, sevmek, sevilmek, hayallerini yaşamak, kendini değerli hissetmek... Yaşadıklarınla, zamanla, ruhun, zihnin karıştı. Artık sana anlatılanlara da ruhun doydu. Ben de çok sıkıldım. Mutluluk için, başarı için, kendim olmak için bana sürekli vaadlerde bulunan kitaplardan, seminerlerden, kurallardan, öğretilerden... Yıllarca yol aldım, oradan oraya sürüklendim... Sonunda cümleleri topladım. Ve elinde tuttuğun sayfalara taşıdım. İnsanlara karıştım, gözlerine baktım, yüreklerinde yer buldum. Sorum aynıydı, "Gerçekten yaşıy...

Fenerbahçe
"Futbol, sadece futbol değildir." Hele insanları tribünlere çıkaran ve milyonları seyirci haline getiren bir araç hiç değildir. Futbol paylaşımdır. Oynayanlarla izleyenlerin aynı amaçta buluşması için, varlık ile yokluğun böylesine eşitlendiğini başka bir yerde göremeyiz. "Skor’un" çok daha ötesine giden, toplumsal nitelik ve sorumluluk bilinci geliştiren, barışa yönelmiş en etkili "uzun pas". Bunun için önce kurum olmak gerek. Bunun için yüzyılı aşkın yaşamak gerek. Bunun için hücreyi soyunma odası gibi görmek gerek. Eğer koşullar gerektiriyorsa formayı çıkarıp kefeni giymek ve başkaları yaşasın diye Arif bey ve diğerleri gibi şehit olmak gerek. Sahada ve sperde "savaşan Fenerbahçe"yi yazmak nice başkanın yöneticinin ve futbolcunun nasıl sehpadan döndüğünü nasıl hapishaneye düştüğünü hatt...

Yeşil Bölge
Çavuş Roy Miller Verilen Emirlerin Tümünü Eksiksiz Yerine Getirmişti...“Yeşil Bölge“, Irak’taki Amerikan işgal kuvvetlerinin Bağdat’taki üssü.Bu üs, dev palmiyeler arasında, muhteşem villalarla ve ışıltılı yüzme havuzlarıyla adeta cehennemin içinde bir vaha... İntihar saldırısı endişesiyle garsonlarının bile başka ülkelerden getirtildiği, çoğu Iraklının ise girmesinin kesinlikle yasak olduğu sahte cennetin diğer adı. Belki de korkunun!.. Az ötede; çığlıklar, katliamlar, açlık ve ırza geçmeler sürerken, ’Yeşil Bölge’de Amerika’nın tatlı hayatı devam ediyor. Sanki bu kan deryasına inat, vurdulu kırdılı filmlerin gösterildiği sinemalarda patlamış mısır yeniyor, kadınlar seksi pantolonlarıyla diskoda dans ediyor.Yeşil Bölge sakinleri, domuz etinden yiyeceklerle dolu açık büfede hangi yemeği se...

Türkiye’de Ölmeden Önce Açmanız Gereken Gizemli 78 Kapı
"Bu kitapta, dünyaca ünlü mitlerin ve inançların bizdeki koordinatlarını okuyacak ve şaşıracaksınız. " Gizem tur sizi bekliyor. Eğer gerçekten yaşamınızın en azından bir bölümünü Indiana Jones gibi yaşamak istiyorsanız ve şu veya bu şekilde dünyanın bir yerlerini gezebilme fırsatını elde edebilirseniz, görmenizin şart olduğu yerler vardır: Mısır’da Giza Piramitleri, İngiltere’de Stonehenge, Paskalya Adası, bir İnka antik kenti olan Macchu Picchu gibi bilinen ünlü ve kutsal gizem merkezleri gibi... Ama böylesine popüler örneklerin karşısında onlardan hiç aşağı kalmayan bir de Türkiye gizemleri vardır ki, saymakla bitirilemez. Ve çok kişi de bu gizemleri bilmez... Bu kitapta, belki de Bodrum gibi birçok kez gittiğiniz yerlerde neleri atladığınızı, fark etmediğinizi görecek ve öğreneceksiniz;...