
Dövüş Kanunları
Geri kalanı buna mecbur kalmasın diye biz savaşıyoruz “Karmaşık bir bilim fantezi dünyasına karşı harekete geçen bir Masterclass.” – SUNYI DEAN, Kitapyiyenler’in yazarı Uzun zaman önce savaşın tahrip ettiği bir dünyada, uluslar bir daha asla kitle imha silahları kullanmamak için ateşkes antlaşması yaptılar. Bunun yerine, Grievar Şövalyeleri olarak bilinen yüksek vasıflı savaşçılar, yumruk yumruğa dövüşerek kendi uluslarını temsil ettiler. Murray Pearson vatanını kedere boğan bir kaybın üzüntüsünü yaşayana kadar ünlü bir şövalyeydi. Ama artık yeni kahramanı keşfetmenin zamanı gelmişti. Cego adlı yetim bir çocuk acımasız yeraltı savaş arenalarında kendini göstermeye çalışır. Murray’ye göre, bu çocuk dünyanın en prestijli savaş akademilerinde kendini geliştirmek için her şeyini feda etmeye ha...

Kutsal Salonlarda
Dark Academia’nın sözlük tanımı: 1. Yükseköğrenim, sanat ve edebiyatla ilgili bir internet alt kültürü veya bu unsurların bilgi arayışına ve ölümün keşfine odaklanan idealize edilmiş bir versiyonu. 2. Belli başlı estetik ilkeler. Gotik bir çizgisi olan akademik yapı; tüvit ceketler, vintage hırkalar, aşınmış mokasenler, içi düşündürücü şiirlerle dolu yıpranmış bir deri omuz çantası. Meraklılarına genellikle müzelerde ve karanlık kütüphanelerde rastlanabilir. Yepyeni ve özel Dark Academia hikâyeleriyle karşınızda: Olivie Blake • M.L. Rio David Bell • Susie Yang Layne Fargo • J.T. Ellison James Tate Hill • Kelly Andrew Phoebe Wynne • Kate Weinberg Helen Grant • Tori Bovalino

Cyberpunk 2077
Cyberpunk 2077 dünyasının ilk romanı, Night City’deki tehlikelerin fazlasıyla gerçek olduğunu keşfeden bir grup yabancıyı anlatıyor. Neon ışıklarıyla kaplı Night City’de bir grup yabancı, gizemli bir konteyner taşıyan Militech konvoyunda cesurca bir soygun gerçekleştirir. Peki gruptakilerin ortak noktası nedir? Bu sadece başarılı, eski moda bir şantaj mıdır? Mecburen yaptıkları bu operasyonda, işverenlerinin ne kadar ileri gidebileceği ya da konteynerin sırrı hakkında hiçbir fikirleri yoktur. Yaşlı bir hain, eski bir Militech casusu, amatör bir ağgezer, bir kurumsal müzakereci, bir siberkasap ve bir teknisyenden oluşan yeni çete, sıradaki ölümcül soygundan önce sırlarının açığa çıkmaması için farklılıklarının üstesinden gelip işbirliği yapmalıdır.

Yaz Uykusu
SEKİZ ARKADAŞ, BEŞ ŞEHİR, SIRLAR VE YALANLAR… Sekiz kişilik bir arkadaş grubu, lisenin son yılında bir suç işler. Bu suç, içlerinden birinin hayatını kurtarırken bir diğerinin hayatını mahveder. Yaptıkları planda hesaba katmadıkları bir detay yakalanmalarına sebep olur. Arden Koral suçu üstlenerek hapse girer ve bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Her biri farklı şehirlere dağılır, aralarındaki bağ tamamen kopar. Ta ki yıllar sonra beklenmedik bir karşılaşmayla sorulan o soruya dek: “Var mısın diğerlerini de bulmak için yola çıkmaya?” Eski dostlar tekrar bir araya geldiğinde geçmişten bugüne söylenmiş yalanlar ve gizlenmiş sırlar açığa çıkar. Yarım kalan aşklar yeniden alevlenir. Bilmedikleri şey, işledikleri suçun peşlerini henüz bırakmadığıdır. “Bu bir yolculuk hikâyesi ve her yeni...

Yaz Uykusu (Ciltli)
SEKİZ ARKADAŞ, BEŞ ŞEHİR, SIRLAR VE YALANLAR… Sekiz kişilik bir arkadaş grubu, lisenin son yılında bir suç işler. Bu suç, içlerinden birinin hayatını kurtarırken bir diğerinin hayatını mahveder. Yaptıkları planda hesaba katmadıkları bir detay yakalanmalarına sebep olur. Arden Koral suçu üstlenerek hapse girer ve bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Her biri farklı şehirlere dağılır, aralarındaki bağ tamamen kopar. Ta ki yıllar sonra beklenmedik bir karşılaşmayla sorulan o soruya dek: “Var mısın diğerlerini de bulmak için yola çıkmaya?” Eski dostlar tekrar bir araya geldiğinde geçmişten bugüne söylenmiş yalanlar ve gizlenmiş sırlar açığa çıkar. Yarım kalan aşklar yeniden alevlenir. Bilmedikleri şey, işledikleri suçun peşlerini henüz bırakmadığıdır. “Bu bir yolculuk hikâyesi ve her yeni...

Kitapyiyenler
Hakikat, beslendiğimiz hikâyeler ile kendisine aç olduğumuz hikâyeler arasındadır. “Saf ve yaratıcı. Bu cesur, gotik, anti-peri masalı gerçeği yüzümüze vuruyor: Aşk, herkesi kötü̈ adama dönüştürebilir.” – Olivie Blake, New York Times’ın çok satan Atlas Altılısı kitabının yazarı “Bu, modern fantezinin yeni ustasının sahneye çıkışı. Sakın kaçırmayın.” – James Rollins, New York Times’ın çok satan The Starless Crown kitabının yazarı “Geleneklere, anne olmaya, travmalara ve canavar olmanın ne anlama geldiğine dair güzel, narin, acımasız ve son derece benzersiz bir bakış... Tek diyebileceğim çarpıcı olduğu. Sonuna dek, durmaksızın beni şaşırttı.” – Seanan McGuire, New York Times’ın çok satan Her Kalp Bir Eşik kitabının yazarı “Karanlık ve inanılmaz derecede ilgi çekici; kitabı elimden bırakam...

İzmir’de Son Gemi
Savaşın, üstüne gölge düşüremediği kardeşliğin ve aşkın romanı İzmir’de Son Gemi, resmi tarihin dışından seslenen ve tarih bilincine yaslanan bir roman. Suyun iki yakasındaki halkların, egemenlerin kurduğu tuzaklardan arındığında, kardeşçe ve içtenlikle nasıl kucaklaşabileceklerini, aynı kederde ve sevinçte bir bütün olabileceklerini son derece yalın ve lirik bir dille anlatıyor. İzmir’de Son Gemi’nin serüveni her şeye karşın hâlâ suyun iki yanında da sürmekte...

Lanetli
SENİ DAHA İYİ OKUYABİLMEK İÇİN Bir damla kan, elmadan alınan bir ısırık, bir çift kem göz, bir nişan yüzüğü veya bir çift kırmızı ayakkabı... Lanet her şekilde karşınıza çıkabilir. Yalnızca kötü kalpli bir üvey anne ve babaya sahip olanlarınızın değil, hepinizin başına gelebilir. Bu kitapta klasik masallardan modern dünyadaki yeni uğursuzluklara kadar pek çok lanetin, benzersiz ve sürprizlerle dolu anlatılarına rastlayacaksınız. Bilinen masalların farklı yorumlarının yanı sıra yeni canavarlarla, mitlerle tanışacaksınız. Şaşırtıcı öykülere, öğretici ayrıntılara, canavar hikâyelerine ve büyü masallarına hazır olun. ZAMANSIZ Y İRMİ HALK ÖYKÜSÜ NeIl GaIman Jane Yolen Karen Joy Fowler M.R. Carey ChrIstIna Henry ChrIstopher Golden TIm Lebbon MIchael Marshall SmIth CharlIe Jane Anders J...

Kralların Adaleti
HİÇ KİMSE ADALETTEN ÜSTÜN DEĞİLDİR. “Muhteşem detaylı bir dünyada, çok farklı bir bakış açısından, düşündürücü bir macera.” —K. LLOSO, OREN-YARO’NUN KURDU’NUN YAZARI “Bir yazarın muazzam çıkışı.” —PETER McLEAN, KEMİKLERİN RAHİBİ’NİN YAZARI

Uçurumda Son Çay
Kosei-San, emeklilik günlerini Kaliforniya’daki Rocky Dağları’nın kayalıklarında bir uçurumun kenarında, mütevazı ve ıssız bir kulübede geçirmektedir. Ancak ihtiyar Japon hiç dinlenmez; gözü hep rüzgârın süpürdüğü o kayaların üzerindedir. Çünkü orası aynı zamanda hayatla bağını kesmek ve başka bir dünyaya geçmek isteyenlerin tercih ettiği yerlerdendir. Ne zaman birini elinde fotoğraf makinesi ya da yanında bir rehber olmadan uçurumun kıyısına doğru melankolik bir halde yürürken görse hemen karşısına çıkar, onunla konuşur. Hatta kulübesinde bir fincan çay içmeye ikna eder. Bir seremoniye dönüşen bu davet vasıtasıyla içtikleri çay, misafirinin içini ısıtmakla kalmaz, ona kendisini yaşamla barıştıran bir çıkış yolu da sunar. Kosei-San, varoluşun ikinci ve üçüncü fırsatlar ...

En Uzun Gece
BİRLİKTE GEÇİRDİĞİMİZ SAYISIZ UZUN GECENİN ARDINDAN "BİZ" OLARAK ADLANDIRILMAMIZ DOĞALDI. DÜNYADA SON KALAN BEYAZ KAYA GERGEDANI VE TERK EDİLMİŞ BİR YUMURTADAN ÇIKAN BİR PENGUEN. O ZAMANLAR BUNUN GERÇEK BİR MUCİZE OLDUĞUNU FARK ETMEMİŞTİK. BAŞTAN AŞAĞI HER ŞEYİMİZ FARKLIYDI ANCAK BİZİM İÇİN TEK ÖNEMLİ OLAN BİRBİRİMİZDEN BAŞKA HİÇBİR ŞEYİMİZİN OLMADIĞIYDI. "ŞURADAKİ UFUK ÇİZGİSİNİ GÖRÜYOR MUSUN? YEŞİL RENKTE PARILDIYOR. BURASI BENİM DENİZİM." "BURAYI SEVDİM. BEN DE BURADA KALACAĞIM." "SEN BİR PENGUENSİN. GİDİP KENDİ DENİZİNİ BULMALISIN." "ÖYLEYSE, BEN DE BİR GERGEDAN OLARAK YAŞARIM. GAGAMA BİR BAK, TIPKI BOYNUZA BENZİYOR." "SEN ZATEN HARİKA BİR GERGEDANSIN. ŞİMDİ GERİYE KALAN TEK ŞEY İYİ BİR PENGUEN OLMAK." "BURAYA GEL. SANA SARILACAĞIM ÇÜNKÜ B

Hyunam-Dong Kitabevi
Youngju her şeyi doğru yapmıştır; üniversiteye gitmiş, düzgün bir adamla evlenmiş, saygın bir işe girmiştir. Sonra bir anda her şey altüst olur. Tükenmişlik hissiyle eski hayatını terk eder, zirvedeki kariyerini bırakır, kocasından boşanır ve hayalinin peşinden gider. Bir kitapçı dükkânı açar... Youngju ve müşterileri, Seul’ün şirin bir mahallesinde kitapların arasına sığınırlar. Yalnız bir baristadan evli ama mutsuz bir ev hanımına ve Youngju’da özel bir şeyler olduğunu gören yazara kadar hepsinin geçmişinde hayal kırıklıkları vardır. Hyunam-Dong Kitabevi zamanla onların, hayatı nasıl yaşamaları gerektiğini öğrendiği yer haline gelir. Hyunam-Dong Kitabevi, huzuru ve güven duygusunu yakalamanızı sağlayacak, size kitapların iyileştirici gücünü hatırlatacak yürek ısıtan bir hikâ...

Kerpiç Reçeli
REÇEL TADINDA BİR DRAM GÜZELLEMESİ… “Karşımda duran küçümseyerek baktığım bu kerpiç ev benimdi. Ona yanaşan sevgiye muhtaç incir ağacı da. Sahip olduğumuz, elimizde kalan tüm varlığımızla satın almıştık hepsini. Sanki bu minik bahçe büyük bir kazandı. Kaynatıyordum şeker tadında avuntularımla tüm dertlerimi. Bir yandan kavanozlara hapsetmiş, karakışa saklıyordum. En çaresiz günlerimde yiyecektim kerpiç reçelini.” Nagehan Kruç Şeremet, özgünlüğü ilk romanın çok ötesinde olan bu eserinde, okuru etkili üslubuyla Üsküp’ten İstanbul’a uzanan bir zaman yolculuğuna çıkarıyor. Kerpiç Reçeli, geçmiş- şimdi-gelecek üçgeninde reçel kavanozlarından ortak hafızamızın derinliklerine süzülen gerçek bir hayat hikâyesi. “Dosyayı tamamladığımda artık bilgisayarımın kapağını her açtığımda selamlaştığım sırad...

Melez - Cehennemin İlk Günü
Kadere inanır mısınız? Hayata 1-0 yenik başlayan birine sorulacak en son soru bu olsa gerek. Safkan ırk protokolünün hüküm sürdüğü ve istenmedikleri bir dünyada doğan yüzlerce melez çocuk için kader, beraberinde getirdiği ölümden ibaretti. Gözlerini dahi açamadan mezarı boylayan bu günahsız ruhlar, yaşayanların vicdanlarını her geçen gün daha fazla sızlatmaya başlamıştı ve bu sızı küçük bir kıvılcımdan devasa bir yangına dönüşmüştü. Bu adaletsiz dünyayı değiştirebilecek tek şey bir çift cesur yürekti. Bu yüzyılın payına düşen kahramanlar ise asi bir prens ve dengesiz bir prenses oldu. Kaderin çizdiği yoldan habersiz, arkalarına bakmadan kaçsalar da onlara en çok ihtiyaç duyulduğunda, tıpkı filmlerde olduğu gibi ortaya çıkacak ve tarihi baştan yazacaklardı. Şimdi tekrar...

Bab-ül Aşk
Hayat önce ilim, sonra değişim, finalde de dönüşümdür. İlk iki adım her zaman geriye dönebilir ama son adımı attıysan geri dönüşün yoktur, tıpkı kelebeğe dönüşen tırtılın bir daha kozaya dönememesi gibi... Gizem yaşadığı travmadan sonra eve kapanmış, sosyal hayattan elini ayağını çekmiştir. Sürekli yaşamı ve ölümü sorgulamakta, soluk alıp vermek için bir amaç bulmaya çalışmaktadır. Tam o sırada garip rüyalar görmeye başlar. Yakın arkadaşı Elif ile gittiği Şebiarus töreninden sonra gördüğü rüyaların peşine takılan Gizem hiç bilmediği bir gizemler ve sırlar âlemine adım atar. Tek amacı kendini bilmek, bulmak ve kendini gerçekleştirmektir. Bu yolculukta bir dost yanında belirir ve elinden tutar. Artık kozasından çıkmak ve kanatlarını açmak zorundadır çünkü bu yoldan geriye dönüş yoktur. Gizem...

K-Pop Sıraları
TÜM ZAMANLARIN EN POPÜLER MÜZİK GRUBUNDA YER ALMAK İÇİN, ARKADAŞLARINI, GELECEĞİNİ VE İNANDIĞIN HER ŞEYİ TEHLİKEYE ATMAYA DEĞER Mİ? Hayatını Kore asıllı Amerikalı kız rolü oynayarak geçiren Candace Park’ın olağanüstü bir yeteneği vardır. Çok iyi şarkı söyleyebilen Candace Park, binlerce kişi arasından dünyanın en büyük K-pop şirketinin ilk kız grubuna seçilmeyi başarır. Ancak bir K-pop adayının hayatı Candace’ın sandığı kadar kolay ve konforlu değildir maalesef. Şirketin Seul’deki ana merkezinde işler hiç de kolay yürümez. Bu işin katlanılması zor sayısız kuralı vardır. En katı yasaklardan biri de aşktır... ÂŞIK OLMAK YASAK! Fakat aşktan kaçmak Candace için zamanla uygulaması imkânsız bir kurala dönüşecek ve bu durum K-pop dünyasında büyük bir skandalın patlamasına neden olacak...

Arkadaşı Suçlamak
BAŞ ŞÜPHELİ ON YEDİ YAŞINDA BİR KIZ En yakın arkadaşım Sõın’ın cesedi okulun arkasındaki boş arazide bulundu. Arkadaşımı kim öldürmüş olabilir? Ezici bir sürükleyici güç, çalkantılı gelişmeler... Ve sonu tahmin edilemez, şaşırtıcı bir hikâye. "Roman, hakikat ve inanç üzerine bir hikâyeden oluşuyor. Sık sık hakikat üzerine kafa yorarım. Hakikat, gerçekte olduğu gibi midir, yoksa insanların olmasını istediği gibi mi şekillenir? Hikâye, işte bu noktadan yola çıktı." – Lee Kkoch-Nim

Blöf
"Üşüyorum, dedim. Üzerindeki deri ceketi çıkarmaya yeltendiğinde onu durdurdum. Aynı akşamda iki erkeğin kokusunu birbirine bulamayacaktım…" Blöf, bireylerin ruh hallerinin ikili ilişkilerine davranışsal olarak nasıl yansıdığı ve kişinin karar mekanizması üzerinde nasıl etkiler yarattığını, dünyanın en tutkulu duygusu kabul edilen aşk teması üzerinden, çağın gerçekleri ve hissettirdikleriyle aşkın biraz da aşınmış halini okuyucuya iletmeyi amaçlıyor. Yüzyıllardır türlü şekillerde anlatılagelmiş aşk hikâyelerinden birini, ana karakterimizin psikolojisiyle harmanlanmış şekilde, tüm gelgitleriyle karşımızda buluyoruz. Modern insanın aşkı, özlem, takıntı, intikam, merhamet gibi temalar etrafında okuyucuya aktarılıyor. Sanatın iyileştirici gücünü roman türünün bir örneğiyle aşk izleği üzerinden...

Mahalle
"Her şey Aysel’in bir gün ansızın ortadan kaybolmasıyla başladı. Daha yakın zamanda bir pazar sabahı erkenden gelmiş, her zaman olduğu gibi sokağa bakan camın kenarındaki iki kişilik küçük masaya oturmuş, tek kişilik kahvaltı tabağı sipariş etmişti. Huyunu –belki de huysuzluğunu demek lazım– bildiğimden, hiç ilişmeden dükkânın açık bar gibi restore ettirdiğimiz, konuklarımızın mutfağımızda çalışırken bizi, bizim de mutfaktan onları görebildiğimiz bölümünden gözucuyla izlemiştim onu. Henüz o kadar erkendi ki dükkânda izleyecek başka hiçbir şey ya da hiç kimse yoktu zaten." İstanbul’un en kendine özgü semtlerinden biri Kuzguncuk... Burada, en güzel lezzetlerin insanların derdine şifa olduğu "Mahalle" isimli bir mekân... Bu tatların ustası, insanların dertlerinin dinleyicisi ve mekânın sahibi...

Kanlı Ceket
YOKSULLARIN ÇOCUKLUĞU YOKTUR. "Geçmişin zorlu çocukluk yollarından geçenlerin açtığı bambaşka bir yolda yürüyor yeni nesil artık. Talip Emiroğlu o güç patikaları en önden tırmanmış, yoksulluğun sert yüzüyle erken yaşta tanışmış bir eğitimci. Kendi deneyimlerini bu farklı öykülerle bize aktarırken ne şimdilerin kolaycılığına kaçıp yeni nesli suçluyor, ne de kendi geçmişini saklıyor. Her şeyi olduğu gibi, duru bir dille okurla paylaşıyor. Kuşaklar arası iletişim için edebiyatın köprüsünü kullanmayı seçerek mesleğinin avantajlarını dilimizin kıvraklığına ekliyor ve ortaya bu birbirinden farklı gözükse de aynı noktayı ustaca işaret eden sahici öyküler çıkıyor." --Gülşah Elikbank "Talip Emiroğlu öykü geleneğimizin çok sağlam bir yerinde duruyor. Geçmişe yapılan bir çeşit yolculuk... Sorgulamala...

Türk’ün Dostoyevski İle Sınavı 222 Soru ve Cevap Anahtarı
Bir insanın yaşadığı sürece herhangi bir Dostoyevski kitabı okumadan bu dünyadan geçip gitmesinin kişinin kendine yapabileceği en büyük haksızlık olduğunu söylemiştim bir yerlerde. Şimdi belki bir şey daha yapmalıyız, Dostoyevski kitaplarının yanına mütemmim cüz gibi koyabileceğimiz Vedat Özdemiroğlu’nun 222 sorulu Dostoyevski Sınavı’ndan geçmek. - Ercan Kesal

Sen Şarkını Söyle
Şarkı söylemeyi çok seven Gül’ün bir kusuru var, ne zaman sahneye çıksa şarkı sözlerini unutuyor, arkadaşları da bu durumla çok dalga geçiyor. Gül, bir gün yeni yetenekler yarışmasına başvurur ama önünde iki engel vardır. Biri yarışmanın sadece müzik gruplarına açık olmasıdır, diğeri ise babasının Gül’ün şarkı söylemesine izin vermemesidir... Üstelik yarışma, tam da matematik sınavıyla aynı saattedir. Gül tüm bu engelleri aşabilecek midir acaba? Yarışmaya katılsa bile şarkı sözlerini unutmadan söyleyebilecek midir? Gül ve arkadaşlarının bu macerasına hem çok güleceksiniz hem de çok şaşıracaksınız.

Belediye Başkanına Linç
KENDİ İÇİNDEKİ ŞEYTANINI TAŞLA Günümüzde teknoloji ve iletişim olanaklarının çoğalmasıyla özel hayatın ihlal edilmesine dair sarsıcı bir hikaye: Belediye Başkanına LİNÇ .Düşmanın görülmediği,çoğu zaman hiç ortaya çıkmadığı,izinin kolay kolay bulunmadığı bir yeni çağ savaşı. İstanbul’un önemli bir ilçesinin belediye başkanı,bir sabah uyanır telefon ve sosyal medya hesabında yüzlerce tehdit ve hakaret mesajları bulur.Yaşamı boyunca inşa ettiği tüm değerleri, bir anda kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Sanal dünyanın paralı askerleri onu bir gecede ülkenin gündemine oturtmuştu. Artık içine atıldığı bu dijital linç karşısında bir direnç savaşı verecektir. Kazanabilmesi mümkün müydü? Eğitimci, yazar Talip Emiroğlu’nun yeniden güncelleyerek yazdığı "Belediye Başkanına LİNÇ" romanını,...

Rıza
"HAYATI YARIM BIRAKIP DA GİTMEK Mİ YOKSA HAYATTA KALIP KOCAMAN BİR ÖMRÜ GİDENİN EKSİKLİĞİ İLE YAŞAMAK MI DAHA ACI?" "Hayatını tepetaklak eden kanserle boğuşan yazar bilmediği köklerine doğru yola çıkar. Bu yolculuk, yaşamındaki zorluklara çare olmaktan öte yeni sıkıntıların kapısını açar. Geçmişin derinliklerine indikçe kırılganlıklarının, zaaflarının kaynaklarını da bulmaya başlar. Varlığındaki anlam arayışının en önemli durağına geldiğinde dayısı Rıza’nın yaşamıyla karşılaşır. Yirmi dört yaşında aynı kanser türünden ölen dayısının yaşadığı büyük aşk, devrim peşindeki hayatının da yansımasıdır. Yazar, dayısına hep gizliden gizliye duyduğu hayranlığın nedenlerini çözmeye başlar. Bu yeni yaralar ve yeni kabuklar demektir. Ama bilir ki yara kıymetlidir. Dayısının yarasıyla kendisi iyileşir. ...