Destek İndirim -
Destek Dükkan
0
Sepetim
Yazarlar
Eğitmenler
Kategoriler
Değerlendirme
Fiyat
Yayınevleri
Diller
Filtreleme

Kategoriler

Yayınevleri

Yazarlar

Fiyat

Diller

Değerlendirme

Eğitmenler

Önceki sayfa
Sıralama
Zor Zamanlar İçin Dharma Destek Yayınları

Zor Zamanlar İçin Dharma

Hİçbİr büyük manevİ kahraman, kafa karıştıran İkİlemle yüzleşmekten kaçınmaz. Bu dünyada, özellikle şu anki zor ve karmaşık dünyada dharma’nızın ne olduğunu biliyor musunuz? Bu özel bedenle, neden bu zaman ve mekânda buraya yerleştirildiğinizi hiç düşündünüz mü? Sabahları hangi amaç için uyanırız? Krishna, "Sizi kurtarması için dharma’nıza yönelin" der. Eğer onu öğrenmezseniz, hayatın karşınıza çıkarmayı planladığı kaçınılmaz ikilemler labirentinde yolunuzu bulmanız imkânsızlaşır. Kim olduğunuzu bilmezseniz, bu hayatta gerçekleştirmeniz gereken eylemlere nasıl karar verebilirsiniz ki? Bilim insanı ve eğitmen Stephen Cope’un kaleme aldığı bu harika rehber, krizlerin bizi amacımızdan saptırmak zorunda olmadığını, aslında amacımızı bulmamıza ve kendi benliğimizin en iyi haliyle ilerlememize y...

Rağmen 5 - Rakı Kara Karga Yayınları

Rağmen 5 - Rakı

Annesine olan borcunu ödemek için babasının ölümüne üzülemeyenlerin, küçücük bir odaya kalabalık bir masayı sığdıranların, kızının sözünü dinleyerek yolunu bulan annelerin, kalbinin varlığından bihaber yaşarken aniden fark edenlerin, kepenkleri kapanana kadar içinde terapi seansları yapılan meyhanelerin, ilk karşılaşmada "Seninle nasıl da mutluyduk…" diye iç geçiren mutsuzların, hayatlarının kara kedisinden bir türlü kaçamayanların, sevdiği şarkının gelmeyen nakaratını bekleyenlerin, içmeyi babasından öğrenmeyenlerin, ölemeyenlerin hikâyeleri… Burada. Şerefe! Bu kitabın telif geliri Derin Yoksulluk Ağı’na bağışlanacaktır.

Anılarınla Barışırsan Özgürleşirsin Destek Yayınları

Anılarınla Barışırsan Özgürleşirsin

Bazı acılar, zamanla armağana dönüşür... Bir zamanlar kalbimi sökercesine canımı acıtan şey için sonradan şükredeceğimi nereden bilebilirdim ki? Yüzüstü bırakıldığım ilk gün hissettiğim o acının hiç geçmeyeceğini, kalp sancısıyla bölünen uykularımın bir daha huzura kavuşmayacağını sanıyordum. Göğsümü sığdıramadığım şu gökyüzünün ciğerlerime hep dar geleceğini ve artarak devam eden özlemlerin hiç geçmeyeceğini zannediyordum. Aslında en çok da uğradığım haksızlıkları asla hak etmediğimi düşünüyordum. Oysa karşılaştığım onca kötülüğe tahammül etmekle o haksızlığı kendime ben yapıyormuşum. Meğer sevdasını bal sanan, zehirlendiği kalbi kendine yuva sanıyormuş. Yani yok yere gidenler iyi ki geri dönmemişler, yoksa hiç iyileşemezmişim... Allah her şeyin en iyisini biliyor. Bazı acılar zamanla bir...

Şimdi Onlar Düşünsün Destek Yayınları

Şimdi Onlar Düşünsün

Ruhun şarkı söylerse hayat seni mutlaka dansa kaldırır.* Bundan böyle kartlar yeniden dağıtılacak. Oyunun kuralı değişti. Sevebildiğin için sevileceksin, kaybetmekten korkmadığın için vazgeçilmez olacaksın. Savaşmadığın için kazanacaksın, çünkü savaşların galibi olmaz. Mücadele etmediğin için kolayca elde edeceksin. Koparıp almayacaksın, uzanıp alacaksın. Baskıyla ve kaybetme korkusuyla elinde tutmaya çalışmayacaksın, avuçların açık halde şefkatle ve güvenle seveceksin. Çok para peşinde koşmak zorunda kalmayacaksın çünkü neye ihtiyacın varsa zaten karşılayabiliyor olacaksın. Yaralarını iyileştirebileceksin. Kimsenin üzerine yaftaladığı rollerin kahramanlığına soyunmak zorunda kalmayacaksın, olmak istemediğin bir insanın yaşamını sürmeyeceksin. Hayalindeki seni yaşayacaksın. Hayallerini müm...

Karşı Kaldırımdaki Adam Destek Yayınları

Karşı Kaldırımdaki Adam

En büyük hayalini gurura, vicdanını aşka yenik düşürme! Gidemezsin! Aşkın seni elleri ceplerinde, karşı kaldırımda beklerken, sen binlerce kilometre öteye uçamazsın. Seni ona sarılmaktan alıkoyan çok daha başka, büyük bir şey yoksa eğer... Vazgeçemezsin! Hayatının en büyük hayaline kavuşma ümidin varsa, o yoldan geri dönemezsin. Gururun seni ele geçirmediyse eğer... O hatayı yapamazsın! Karşı Penceredeki Kadın’san, sadece başkasının hayatını yaşamaz, gönüllü köleliğe evet demez, seni sen olmaktan alıkoyan şeylere izin vermezsin. Bu senin kaçışın değilse eğer... O riski göze alamazsın! Çok istesen de otoriteye karşı duramazsın. Delirmemişsen eğer... Bu romanda Meyra, "Yapılamaz!" denen her şeyi yapar ve kendi doğrularının peşinden gider. Ancak ayağına kadar gelmiş en büyük hayalinin yanında...

Erkekler Hayvan Mıdır? Beyaz Baykuş Yayınları

Erkekler Hayvan Mıdır?

Kadın-erkek eşitsizliğini biyoloji değil kültür açıklar. Erkekler neden "erkek gibi" davranırlar? Sebep erkek beyni midir yoksa testosteron dalgalanmaları mı? Soyunma odasındaki kaba konuşmalar, rekabet ve şiddetten erkeksi söylem ve cinsel tacize kadar toplum, erkek davranışını biyolojik yönden açıklamaya yatkındır. Ancak biyoloji yanlış erkek davranışlarını maskeler. Kadın-erkek eşitsizliğini biyoloji değil kültür açıklar. ERKEKLER HAYVAN MIDIR? kitabında önde gelen antropoloji profesörü Matthew Gutmann, küresel bir erkeklik araştırmasına girişiyor ve yırtıcı erkek davranışlarının nedenlerini açıklıyor. Gutmann, antropolojik hazine sandığından alınmış örnekler ve kişisel anekdotlarla, erkeklerin derinlerde nasıl oldukları, mantıksal olarak erkeklerden ne bekleyebileceğimiz ve erkek olara...

Günaydın Deme Sanatı Kara Karga Yayınları

Günaydın Deme Sanatı

Günaydın’ı yalnızca bir sözcük sanmayın! Sabahın ışığıyla yıkanmış bir dil pırıltısıdır o. Sekiz harfli bir anahtardır, yalnızlığın çıkış kapısını aralar. Günaydın diyen, yalnız bırakmayı ve bırakılmayı reddetmiş demektir. Gönül çelendir günaydın, buzkıran gemisidir. Ağzımızın içindeki deniz feneridir. Öylesine güzeldir, "Bu sabah ışığın elinden birlikte tutalım mı?" cümlesinin kısaltılmışıdır. Günaydın, kardeşidir merhaba’nın. Kolay gelsin’in, teşekkür ederim’in yakınıdır. İyi geceler’i soracak olursanız, o da günaydın’ın pijama giymiş halidir! Akgün Akova bu paha biçilmez sözcüğü söylemeyi bir sanata dönüştürüyor. Çektiği fotoğrafların eşliğinde hem gözünüze hem de gönlünüze günaydın diyerek. Günaydın Deme Sanatı bir çift kanat sesiyle size söylenen benzersiz bir gün doğumu kitabı.

Anadolu Feng Shui Kara Karga Yayınları

Anadolu Feng Shui

Geceleri neden aynanın üzerini örtmemiz gerekir? Kedilerin uyuyacağımız odayla ilgisi ne? Şahperi Sofrası’nı yedi sene üst üste kurduğumuzda ne olur? Evlerimizde neden demir bulunmalıdır? Gül kokusu ne işe yarar? Hangi bitkiler tılsımlıdır? Yaşam alanlarımızda bolluk-bereket için ne yapmalıyız? Bu soruların cevapları, binlerce yıl öncesine dayanan Anadolu ritüellerinde saklı. Gazeteci-yazar Neslihan Perker, kendi deneyimlerinden yola çıkarak yaşanılan mekânlarda yaşam enerjisini harekete geçirme pratiklerini araştırıyor. Anadolu Feng Shui, yaşadığımız topraklara özgü binlerce yıllık ritüelleri uygulamanız için mini bir rehber özelliği taşıyor.

Ben Kazanmadan Bitmez Destek Yayınları

Ben Kazanmadan Bitmez

Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak... Hayır! Düzen bozulmadı, yeniden kuruldu... Yıkılan bir şey yok, değişen çok şey var sadece ve her değişim ürkütücü bir karmaşayla, çözümsüz gibi görünen sorunlarla ve sonsuz kaygılarla yağar insanın üzerine... Yeni düzen bir tehdit değil, bir seçim... Teknolojik gelişmeler insan sağlığını korumaya yetmiyormuş, bir kez daha yüzleştik bu hakikatle... İnsanın sağlığı yine doğanın kanunlarına bağlı... Yeni dünya, bambaşka bir disiplin öğretiyor insanoğluna: "Şikâyet etmemeyi, güvenmeyi ve olana teslimiyeti..." Ne kadar şikâyete saparsan, o denli şükre davet edilirsin. Dengelenirsin. Şimdiye kadar şikâyet ettiğin ne varsa, hepsine şükretmeyi öğretiyor yeni düzen sana. Belki sarsarak, belki acıtarak, belki tokatlayarak... Belki sen anlayıncaya dek şiddet...

Güzel Atlar Ülkesi Kara Karga Yayınları

Güzel Atlar Ülkesi

Bu kitabın adına bakıp yanılmayın sakın! Bu bir Kapadokya kitabı değil! İçinde kabuğu kırılan kaplumbağalar, deliliğin saçları, Tahtakuşlar adında bir çete, hamama giden bir pelikan, ucu Çatalhöyük’e çıkan yer altı yolları ve "bir hançerin paslanırken çıkardığı gürültü" falan var. Kedinin biri, bir kuşun cenazesinin ardından yürüyor. Eline ne geçerse oyuncak yapıyor bir çocuk. Bir baba güvercin ayakları resmettiriyor oğluna. Üstelik Şiir ile Felsefe’nin düğün davetiyesi de sayfaların birinde sizi bekliyor. Akgün Akova’nın bilgi ve şiirin bütün olanaklarını kullanarak yazdığı bu ilk deneme kitabı yıllar sonra güncellenmiş haliyle yeniden okurlarıyla buluşuyor. Güzel Atlar Ülkesi edebiyatın dolambaçlarında kaybolmaktan korkmayanlar için...

Arkadaşlığımız Sonsuza Kadar Sürecek Destek Yayınları

Arkadaşlığımız Sonsuza Kadar Sürecek

Kiraz, Uzay ve Volkan... Hem çok yakın arkadaşlar hem de iyi birer işbirlikçi…Kimin başına ne gelirse diğerinin muhakkak haberi oluyor çünkü birlikte büyüyorlar, aileleri her zaman hep bir arada. İşler bazen ters gidebiliyor evde, eşler arasında ilişkiler zora girebiliyor, hatta evlilikler sonlanabiliyor bile. Elbette bütün bu olan bitenler çocukları fazlasıyla etkiliyor. Kiraz, Uzay ve Volkan henüz çok küçükler. Hatta bebekler ama aralarındaki o muazzam iletişim gücü, parlak zekâları ve kimsenin farkında olmadığı cesaretleri sayesinde hayatlarındaki yetişkinlerin kaderleri yeniden yazılıyo ‘‘Ama o daha bebek!’’ demeden once bir kez daha düşünmek zorunda kalac

İkinci Vatan
 
Destek Yayınları

İkinci Vatan

1967 yılında hiç paraları yokken Amerika’nın kapısını çalan Tansu ve Özer Uçuran Çiller, nasıl oldu da ABD’de dolar milyoneri oldular? Tansu Çiller, Türkiye Cumhuriyeti başbakanı olduğunda aslında Amerikan vatandaşı mıydı? ABD pasaportu taşıyor muydu? Daha da önemlisi, hayatının sonuna kadar Amerika’nın çıkarlarını dünyanın dört bir yanında koruyacağına dair elini kalbinin üzerine koyup yemin etmiş miydi? İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek’in ileri sürdüğü gibi, CIA’den maaş alan bir ajan mıydı? Gazeteci yazar Turan Yavuz’un kaleme aldığı bu kitap, bir dönemin Türkiye siyaset sahnesine damgasını vurmuş olan Tansu Çiller’in siyasi arenada yaptıkları ve yapmadıklarından çok, Amerika Birleşik Devletleri ile ilişkisinin hikâyesidir.

Yüzünden Yollar Çıkardım Kara Karga Yayınları

Yüzünden Yollar Çıkardım

Her zaman bir çift kanadın bir altın madeninden daha değerli olduğunu söyleyen Akgün Akova, bu kez yollarda uçan şiirlerle çıkıyor karşımıza. Işıklar söndüğünde gölgelerimizin bizi nerede beklediğini merak ederek… Çiçekler arası koku nakli yaparak… İçine kara bulutlar girse de kalbinle kuş vurma diyerek… Bilinçaltımızın yırtılmış yerlerine yama yaparak… Bu kitapta bir gözyaşı damlası burnunu çekiyor. Dizelerini bir yastıkta birdenbire beliren okşanmış mavi gibi yazıyor şair. Düşleri için havaalanı yapıyor. Uçurumlara yem veriyor. Gözünün içinde ışığın bavulunu taşıyor. Yüzünden Yollar Çıkardım kimsenin yere düşmeyeceği, düşse de kaldırılacağı bir dünyanın ancak öpücük öpücük üstüne konarak kurulacağını söylüyor bize; çünkü şairi, aşk dolu

O Laf Hemingway İn Değil Kara Karga Yayınları

O Laf Hemingway İn Değil

Picasso bunu söylemedi. Balzac bunu yazmadı. Edison aslında bunu söyledi. Kafka bunu yazmadı. Bill Gates bunu söylemedi. Martin Luther King bunu tekrarladı. Muhammed Ali bunu kullandı. J.K. Rowling bunu söyledi. Nietzsche bunu da yazmadı. O laf John Lennon’ın değil. O laf Woody Allen’ın. Banksy bunu dedi. Ne Shakespeare ne de Picasso bunu yazdı. Şef Seattle bunu söylemedi. Konfüçyüs bunu söylemedi. Ve hatta bu bir Çin Atasözü de değil. Özdeyiş dedektifi Garson O’Toole; yaygın bir şekilde, farklı isimlere atfedilerek kullanılan özdeyişlerin peşine düşüyor. Birine ait olduğunu sandığımız bir özdeyişin gerçekte bambaşka birine ait olduğunu ya da sözün zannedildiği kadar afili olmadığını, ulaşılabilecek en eski kaynakları referans göstererek belgeliyor. Tüm bunları yaparken popüler kültürden t...

Yıkık Bir Çocuk Bahçesi Gibiydi Yüzü Kara Karga Yayınları

Yıkık Bir Çocuk Bahçesi Gibiydi Yüzü

– Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü – Boşnak askeri Saffet, yirmi yaşında ölen kız kardeşinin mezarına bir demet Saraybosna kırmızısı gül bırakıyor. Belleği onu gerilere, çocukluğuna götürüyor. Evlerindeki çocuk odasında uyku zamanı geldiğinde, kardeşinin ona anlattığı masalları anımsıyor. Kırmızı güllerden çevreye müthiş bir masal kokusu yayılıyor. Dayanamayıp gülleri koklamak için eğiliyor Saffet. Birden, sabahki yağmur yüzünden kayganlaşan toprakta dengesini yitirip, yere yuvarlanıyor. Çamurun içinde sırtüstü yatarken, savaşın yırttığı gökyüzüne bakarak söyleniyor: "Bir asker gül koklamak için bile eğilmemeli." Ötelerde, mezarlığı gören yüksek bir yapının tepesindeki Sırp tetikçi, hedefinin bir anda ortadan yok olmasına sinirlenip ağzındaki sigarayı yere tükürüyor. Ve tüfeğin dürbününe ...

Sevdiğim Kadın Adları Gibi Kara Karga Yayınları

Sevdiğim Kadın Adları Gibi

İrem dağılan bir ilkokulun zili gibi bak bana * seni kimse anlamıyor Duygu * Yasemin aşktı aralık kapılara anlattığın * çantanda bir sürü anahtar var Lale * gemilerin yıldızları seyrediyor Arzu * bir göktaşının tüyleri olsaydı Esin * bir ırmak seni çağırıyor Ayşegül * bir çocuğun denize fırlattığı bembeyaz martı Pelin * her şeye yeniden başla Leyla * araya rüzgârlar girse de Burçak * rüzgârda açılan saçın güzelliğisin Ebru * bütün o yollardan tek başına geçtim Naz * denize düşen yıldırım da sensin Alev

Baba Bana Bağırma Kara Karga Yayınları

Baba Bana Bağırma

hiç kimse yanımda kal demiyorsa sana oltaya takılır gibi vardığın deniz kentleri bulutlarla evlenmiş dağ yolları ağızlara sıcak ekmek dağıtan şu güzelim sabah hiçbiri kal demiyorsa sana kırların kokusu, yol tutkusu, sonsuzluk duygusu aşka düştüğünde gözlerinde biriken deliler kal demiyorsa birdenbire bir kırlangıç çakan şimşeğin içinden geçerken kal demiyorsa senden hızlı küçülen gölgen kıvrılan merdivenlere benzeyen kediler ve yaban otları, ruhunun üzerinde biten gel benimle kal demiyorsa bir zamanlar sana deli divane olan kadınlar karasevda gibi demlenmiş çay kumdan kalelere konan martılar bunca zaman neredeydin neden geç geldin demektir bu sessizce anla

Lirik Prenses Tezer Destek Yayınları

Lirik Prenses Tezer

The Ex Beyaz Baykuş Yayınları

The Ex

Stoktaki Son Ürün!
18 Saat Destek Yayınları

18 Saat

Gözümüzle gördüğümüz her güzel şeyin arkasında mutlaka bir giz ya da acı saklıdır. Hesaplaşmak için yeterince uzun, değişmek içinse hayli kısa bir zaman... Birbirlerini hiç tanımayan, farklı hayatlardan gelmiş, farklı kültürlerde yetişmiş bir grup insanın ortak bir kaderde buluşmak zorunda kaldığında aslında birbirine ne kadar da benzeyen korkulara, sorunlara ve kaygılara sahip olduğuyla ilgili sert ama gerçekçi bir yüzleşmeye ayna tutuyor ON SEKİZ SAAT... Teşkilat-ı Mahsusa’nın kuruluşundan Gezi Parkı direnişine, Çorum olaylarından iki binli yılların Nişantaşı sokaklarına kadar geniş bir perspektiften yakın tarihe bakan; aşk, tutku, gerilim, erotizm ve direnç dolu bu hikâye, bol kahramanlı kurgusu sayesinde keyifli ve katmanlı bir okuma serüveni vaat ediyor. İnsan olmanın sancısı ile aydı...

İçimden Geçen Yolda Kara Karga Yayınları

İçimden Geçen Yolda

Bu kitabın yazılması bitmek üzereydi. İçinde yer alan yazılar, kitaba kendi adlarının verilmesi için sıkı bir kavgaya tutuştular. Babası Çalınan Bisikletçi diyordu ki, "Bu bir yol kitabı; benim adım yakışır!" Çağlayandan Düşen Sincap da diyordu ki, "Bu bir coğrafya kitabı; adı benim adım olmalı!" Kağa Delik söyleniyordu, "Bu kitap çok şiirsel, ben de bir şairi anlatıyorum. Adını benden alsın!" Gökkuşağının Ayakkabısı, hepsine tersleniyordu: "Bu rengârenk bir kitap, benim adımdan başkası yakışmaz!" Şemsiyemin Üstünde Uçan Martı ortaya atılarak dedi ki, "Biliyorsunuz, bu adam bu kitabı uçarak yazdı. Kitabın adını hak eden benim! Benim adım verilmeli!" Tam o sırada bir gürültü duyuldu ve Vecihi Hürkuş uçağıyla Apollo 11’in yanından hızla geçerek yazıların arasına daldı. Diğer ad adaylarının h...

Elimi Tut Yeter Kara Karga Yayınları

Elimi Tut Yeter

Oğlum Fırat’ın beş yaşına varana kadar sorduğu sorular benim yaşamım boyunca karşılaştığım en zor sınavlar oldu. Biriyle bir kahvaltı sofrasında karşılaştım: "Yumurtalar neden uçmuyo’ baba?" Bir diğeri mutfak penceresinin önünden uçarak geçen kuşlar yüzünden soruldu: "Kargalar neden kara biliyo’ musun?" Başka bir Fırat sorusu, deniz kıyısında sulardan çıktı: "Damlalar birbirlerini nasıl tanıyo’lar baba?" En yutkunduruculardan biri, dalgaların salladığı Kadıköy-Eminönü vapurunda buldu beni: "Vapurlar batınca denizin canı acır mı, baba?" *** Halime gülüyorsunuz elbet, ama ben de şimdi sormam mı size: Bilin bakalım, bir çocuk sorularıyla babasını ne kadar uzağa götürebilir? Zor durumdaki bir baba yanıtları nerelerde arar? Bana düşen, tarihin, edebiyatın, şiirin, gerçeklerin ve düşlerin içine ...

Aşk ve Kuyruklu Yıldız Kara Karga Yayınları

Aşk ve Kuyruklu Yıldız

Yaşamın çıkmaz sokaklarında yürürken, bir kuyrukluyıldıza çarpmaktır aşk. Söylendikçe bizim olan bir şarkıdır. Tene dağılan mıknatıstır, isteğin masalıdır. Uzun bacaklı bir yaban hayvanıdır aşk. En derin kuyumuza düşen kemandır. Dikey bir şiirdir bütün kuşları aynı anda havalandıran. Aşk, yasemin kokan bahçeleri ve ateşböceklerini bir arada anımsamaktır. Çocuk Kalmışlar Derneği’ne üyedir aşk. Kente kanadı kırık melekler yağdırır. Aşk, ilkyardım çantası olmak, dalgakıran olmaktır. Kırık camlara sevdiğinin adını yazmaktır iki kişinin bildiği bir dilde. Aşk sevenlerin yüzlerinde tahtlar devirir, saraylar yıkar. Bilgisayarları eritir, oyuncak mağazaları için soygun planları yapar. Aşk, Öpüşen Çiftleri Alkışlama Ekipleri kurdurur sevilenlere. O, uzun saçlı bir yıldızdır, yüreğin içinde taranır....

Bizim Kurdun Hikayesi Genç Destek Yayınları

Bizim Kurdun Hikayesi

"Yalnız yaptıklarımızdan değil, yapmadıklarımızdan da sorumluyuz." – Molière Öğretmen Karga’nın hem kendi sınıfına hem de size anlatacağı bir hikâye var.Size kurtların hikâyesini anlatacak ama beraberinde onların büyük sırlarını da öğrenmiş olacaksınız. Bir arada özgürce, kardeşçe yaşayabildikleri güzel ülkelerini nasıl kurduklarına tanıklık edecek, bu başarıya ulaşmanın hiç de kolay olmadığını göreceksiniz. Peki bizim kurt neresinde bu hikâyenin? Güçlü olmak sadece bilek gücüyle mi ilgilidir? Akıl, kültür ve zekâyla da kazanmak mümkün müdür? Üstelik kimseye zarar vermeden. Bu nasıl başarılır? Sorumluluk sahibi olmak sadece verilen görevleri yerine getirmek midir? Yoksa yapabileceğimiz ama yapmadıklarımızdan da sorumlu muyuz? Kitabı okuduğunuzda bu soruların cevabını kendiniz vermiş olacak...

Toplam: 3099