
İlahi Kripto
"Embriyoluktan dokuz tahtaya kadar yaptığımız her şey, ilahi bir kamera tarafından kaydedilir ve kriptolanıp arşivlenir." İki ayrı olayda yakınlarını kaybeden bir adam bu ölümlerin ve karşısına çıkan iki kadının sırlarını çözdükçe büyük bir komplonun kurbanı olduğunu keşfetmeye başlar. Tek dünya devleti kurmaya çalışan gizli bir tarikatın hedefi olduğunu anlamıştır artık. "Zaman"ı tanrı olarak gören ve dünyayı kadınların yönetmesi gerektiğini öne süren bu tarikat, Armageddon adı verilen son büyük savaşı, 29 Ekim 2023’te "dünyanın rahmi" olarak nitelendirdiği İstanbul’da başlatmayı planlamaktadır. Bu plan amansız bir mücadelenin fitilini ateşleyecektir... Ferhat Ünlü, aşk-nefret, şehvet-acı, sanat-siyaset ve hayat-ölüm temalarını güçlü imgelerle anlatan esrarengiz ve sürükleyici bir öykü su...

Dreamer ve Sen
Unutma! Dünyada ne savaş var ne de barış. Savaş ve barış, senin hayal gücünün eseri sadece; kendi kişisel spekülasyonunun ve yalanının bir parçası… Sıradan insan için, acının yokluğundan daha büyük bir acı yoktur. Acı onun ekmeği ve tuzu, savaş ise daimî ruh halidir. İç dünyandaki zıtların çatışmasını gözlemlediğin anda, korkun bir tohum gibi ölerek yeni hayata yer açar. İçinde süregiden savaşı özdeşleşmeden izlemen, seni daha yüksek bir boyuta uyandırarak, olaylar dünyasındaki tüm çatışma ve adaletsizlikleri yok eder. İçeride savaş yoksa, dışarıda da yoktur.

Valide Sultan
Kırım'dan Osmanlı topraklarına gelip Sultan Selim'in karısı olan Ayşe Hafsa, 54 yıllık ömründe iki imparatoru ruhunda taşıdı… Kocası Yavuz Sultan Selim ve Osmanlıya 46 yıl hükmeden oğlu Kanuni Sultan Süleyman… Otoriter, sert yapılı ve kendisine ilgisiz kocası ile şefkatli ve saygılı oğlu şehzade Süleyman arasında sürekli denge kurmaya çalışırken, sarayın "Birinci Kadını" olma rüyası, Yavuz Sultan Selim'in ölümünden sonra gerçekleşti. Valide unvanını aldıktan sonra haremdeki anaçlığı, yardımseverliği ve güzelliği ile damga vuran Ayşe Hafsa, her şey yolunda giderken karşısında kaya gibi sert bir rakip buldu… Oğlunu hiçbir kadına kaptırmamak adına cariyeler üzerinden oynadığı oyunlara dahil ettiği ve kendi elleriyle yarattığı bu güç, zamanla tehlikeli bir silaha dönüşecekti. Cariye olarak gel...

Türk Kızının 50 Tonu
"Benim gibi bencil, çıkarcı, hatta çoğu zaman yalancı, yüzeysel ilişkiler uzmanı birini ancak Ali gibi biri sever diye düşündüm. Benim kadar kusurlu birini ancak onun kadar kusurlusu severdi. İyi bir insanın beni sevemeyeceğini, sevmeyeceğini düşündüğümden Ali’yi tüm hataları ve kötülüğüyle kabul ediyordum. Hak ettiğim şeyin, bu olduğuna inandırmıştım kendimi. Ona olan aşkım bir şekilde kendimi cezalandırma yöntemimdi." Birbirine taban tabana zıt iki karakter Pelin ve Ali’nin olmayanı oldurmaya çalışmasını Pinkfreud’un eğlenceli kaleminden okuyacağız.

Kazıdım Tırnaklarla - Ezhel
"Rap, sanatımı kullanarak zorluklara direnmemi sağladı." Ezhel, The New York Times röportajı Ankaralıların "Ais Ezhel" olarak tanıdığı, 2017’de "Müptezhel" albümüyle adını hızla tüm ülkeye duyuran; New York Times’ın "Avrupa’nın takip edilesi 15 sanatçısı" listesinde yer alan Ezhel, serüvenini müzik yazarı Barış Akpolat’a anlatıyor. Zorlu geçen çocukluğundan ilk sahne deneyimine, KaraKızıl taraftar grubundan anarşist harekete, rap camiasından aile hayatına kadar her şeyi açıkça anlatıyor. Kazıdım Tırnaklarla, Ezhel’i yakından tanımak isteyen sevenleri ve henüz önyargılarını yıkamamış müzikseverler için keyifli ve samimi bir kitap.

Pi
Şimdi itiraf zamanı!İtiraf ediyorum: Sana tuzaklar kurdum. Adlarını Fi ve Çi koydum.Can Manay’ın Duru’ya duyduğu açlıkla çıkardım seni yola, hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını Deniz’le anlatmaya çalıştım sana…Beni takip etmen için yolumuzu onların hikayeleriyle süsledim. Anlamları da hemen hemen her satıra gizledim. Çünkü Pi’deydi asıl anlatmak istediklerim. Çaresizdim. Vazgeçemezdim. Sana bu manzarayı mutlaka göstermeliydim. Seninle nihayet burada buluşmak için çok emek verdim.Şimdi yine gel benimle, birlikte yürümeye devam edelim.Savaşların savaşılarak kazanılamayacağını, asıl zaferin ancak doğrudan ayrılmayınca kazanıldığını Özge anlatsın sana,Yaptığımız her şeyin evrende dönüp dolaşıp bize nasıl geri geldiğini Can’dan dinle,Analiz edebildiğimiz kadar güçlü, sadeliğimiz kadar güzel,...

Epileptik
Angouleme Uluslararası Çizgi Roman Festivali - En İyi Senaryo Ödülü Ignatz - En İyi Sanatçı ÖdülüAvrupa'nın en önemli çizerlerinden David B., bu kitaplayüzyılın çığır açan çizgi romanlarından birini yarattı. 1996-2002 yıllarında Fransa'da 6 cilt olarak yayınlanan Epileptik, bu kitapta tek ciltte toplandı. David B'nin, abisinin epilepsi hastalığı üzerinden anlattığı hikayesi; şiirsel dili ve baş döndürücü kurgusuyla tarihi ve ruhani bir yolculuğa dönüşüyor. Epileptik, bütünlüklü hikayesi ve güçlü çizgisiyleedebi, entelektüel, estetik bir başyapıt.Epileptik, yeni bir şey yaratıyor: entelektüel grafiktarih.Görkemli. Zarif. İncelikli.-The New York Times - Book ReviewOlağanüstü... Muhteşem... Kusursuz bir biyografi.Grafik edebiyata bakışı değiştirecek bir kitap.-TimeEpileptik, grafik roman biçi...

Ece 5
Güzel, cevval, asi, zeki, komik, enerjik… Basın koridorlarında ve sokaklarda; erkek kalabalığıyla kuşatılmış bir dünyada yaşayan bir kadın gazeteci. Hürriyet gazetesinde her pazar yayımlanan maceralarıyla çizgi roman ve basın dünyamızda kendine özel bir yer edinen Ece, bütün maceralarının yer aldığı bu serinin 5. kitabıyla huzurlarınızda.

Ece 4
Arkadaş buluşmaları, konserler, partiler, dedikodular, ofis koridorları, sokak röportajları, yeni yıl kararları, sıcak havalar, yıllık izinler, hayaller ve gerçekler arasında bir gazeteci… Hürriyet gazetesinde her pazar yayımlanan maceralarıyla çizgi roman ve basın dünyamızda kendine özel bir yer edinen Ece, bütün maceralarının yer aldığı bu serinin 4. kitabıyla huzurlarınızda.

Ece 3
Anneler günü, yılbaşı, ofis partileri, babalar günü, bayramlar, ofisteki arkadaşın yeni doğan bebeğine alınacak hediye için para toplamalar, ofiste kutlanan doğum günleri ve ‘bir pazar günümüz var’lar arasında sıkışan ama her zaman bir yolunu bulan genç bir kadın... Bir gazeteci. Hürriyet gazetesinde her pazar yayımlanan maceralarıyla çizgi roman ve basın dünyamızda kendine özel bir yer edinen Ece, bütün maceralarının yer aldığı bu serinin 3. kitabıyla huzurlarınızda.

Ece 2
Bir televizyon kanalı için sokak röportajları yapan, starbaks’tan kahve alırken karton bardağa adının yazılmasına gıcık olan, ‘grande’ yerine ‘orta boy’ kahve demeyi tercih eden, kış aylarında bile ısıtıcıların altında kafası pişmesi pahasına, sigara içebilmek için cafe ve restoranların dışarıdaki masalarında oturan bir günümüz İstanbullusu. Hürriyet gazetesinde her pazar yayımlanan maceralarıyla çizgi roman ve basın dünyamızda kendine özel bir yer edinen Ece, bütün maceralarının yer aldığı bu serinin 2. kitabıyla huzurlarınızda.

Köpekbalıkları
Köpek balıkları, ancak son 20 yılda bilim insanlarının gerçek araştırma konularından biri haline geldi. İlginin bu denli geç olması nedeniyle, bugün bildiğimiz türlerin yüzde 16’sı son 15 sene içerisinde keşfedilebildi. Ancak görevin tamamlanmasına daha çok var! Bu çizgi roman, köpek balıklarının nasıl canlılar olduğunu anlatmakla kalmıyor, aynı zamanda bu muhteşem hayvanlara dair güncel bilgilerin gerçekçi bir fotoğrafını çekiyor. Sizi köpek balıklarının oldukça detaylı, gizemli ve çekici dünyasına çağırıyor. Bir uzman ve bir çizer, çizgi romanla köpekbalıklarını anlatmak için bir araya geliyor: Bernard Séret dünyaca ünlü bir köpek balığı uzmanı. Fransa Ulusal Doğa Tarihi Müzesi’nde deniz biyoloğu olarak da görev yapan Séret, kıkırdaklı balıkların korunması için aktif olarak mücadele veri...

Heavy Metal
Metal müziğin kitlesini ve onu oluşturan alt toplulukları çerçevelemek, Thrash’ten Black’e daha birçok alt türünü incelemek, boynuzlu şeytan işaretinden müzikteki öfkeye; olmazsa olmazlarını ortaya koymak, üzerine hem şeytani etiketler üzerine yapıştırılmışken hem de nasıl Hristiyan metalin var olabildiğini anlamaya çalışmak, tüm dünyada nasıl farklı algıların oluştuğunu kavramak için çabalamak… İşte bu çizgi romanı hazırlayanların giriştiği çılgın proje!

Kedo İstanbul A Bir Masal
Mösyö Kedo, İstanbul’da yaşayan yaşlı bir kedi. Çizmeli Kedi masalından kopup 1930’ların Pera’sında yeni bir hayat kuruyor. La Fontaine’in, Grimm Kardeşler’in, Ezop’un masallarında biçilen rollerden sıyrılmak istiyor ve önüne çıkan masal bekçileriyle hesaplaşıyor. Kendi öyküsünün peşinden koşarken, okuru masalların dünyasında ve eski İstanbul sokaklarında gezintiye çıkarıyor. Şekip Davaz’ın 1991 yılında çizip tozlu raflarda sakladığı Kedo, çizgi roman tarihi içinde keşfedilmemiş edebi bir hazine.

Zaman Bükücüler: Kayıp Telefon
Mucit Profesör ve asistanı İcat, zamanda yolculuk yaparak insanlık tarihine ışık tutan buluşların nerede, kimler tarafından ve nasıl geliştiğini gün ışığına çıkarıyor. Bu macerada, 1876 yılının Amerika’sına giderek telefonun icadına tanıklık ediyorlar.

Sıradışı Bilgiler & Hikayeler
• Sizce ortalama bir kurşunkalem kaç kilometre yol çizer? • Solakların, sağ ellerini kullananlardan 9 yıl daha az yaşadıklarını biliyor muydunuz? • Kemikleri çok ince olduğu için yürüyemeyen hayvan hangisi? • 1737’de naaşı nakledilen Galilei’nin, taşıma sırasında düşen parmakları, dişi ve omuru, dâhiden bir hatıra saklamak isteyenler tarafından çalınmıştır desek inanır mısınız? • Kaju olarak bilinen çerezin aslında kaju meyvesinin sapı olduğunu biliyor muydunuz? • Charles Darwin’in tekerlekli ilk ofis sandalyesinin mucidi olduğunu söylesek ne dersiniz? • Büyük filozof Schopenhauer’in hayatı boyunca hep aynı gazeteyi okuduğunu duymuş muydunuz? • Hangi bilim insanının hâlâ radyoaktif haldeki çalışma defteri saklı tutuluyor dersiniz? • Yeşilçam’ın ilk transseksüel oyuncusunu tanıyor musunuz? ...